Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Monday, 05.19.2025, 11:40 PM (GMT)

News - Haberler

Nasıl dolandırılıyoruz?

Nasıl dolandırılıyoruz? Günlük yaşamda internetin kullanımının artmasıyla dijital dolandırıcılar farklı yöntemlerle yurttaşları mağdur ediyor. Alternatif Bilişim Derneği Başkanı Faruk Çayır, dijital dolandırıcılara karşı yapmamız gerekenleri şöyle özetledi: “Her girdiğimiz internet sitesinde bir ayak izi bırakıyoruz. Alışveriş yaparken 3D hizmetini kullanmak, güvenli internet sitelerini kontrol etmek, internet sitelerinin uzantılarını kontrol etmek, kredi kartı numaralarımızı ve şifreleri kaydetmemek gerekiyor. Her seferinde yeniden girmek zorunda kalacağız ama olsun, güvenliğimizi sağlayacağız” dedi. Alışveriş yaparken ya da HES kodu alırken girdiğimiz bilgiler de tehlike yaratıyor.OLTALAMAEn yaygın internet dolandırıcılığı türlerinden. Dolandırıcılar bu yöntemle yasal bir kurum gibi davranarak hesap bilgilerinize erişiyor. Size gönderdikleri yanlış bir internet bağlantısına tıklayıp kişisel bilgilerinizi açılan sayfada yazıyorsunuz ve artık bilgileriniz onların elinde.VİRÜSLÜ E-POSTABankanızdan gelmiş gibi görünen bir e-posta aldınız. Mailde banka hesap bilgilerinizin güvenlik riski ile karşı karşıya olduğu yazılı ve riski önlemek için bir bağlantıya tıklamanız isteniyor. Söyleneni yaptınız, fakat ne yazık ki bilgisayarınız artık sizin kontrolünüzde değil. Klavyenizle her yazdığınız bilgi artık birilerinin elinde. KREDİ KARTI DOLANDIRICILIĞIBilgisayarınıza ya da telefonunuza indirmek istediğiniz bir uygulama için sizden kredi kartı bilginiz isteniyor. Bir süre sonra bankanızdan kredi kartınızdan yapılan harcamalar için art arda mesajlar geliyor.TROJAN (TRUVA ATI):Bilgisayarınız uzaktan yüklenen bir program ile sizin kontrolünüzden çıkabilir. Bilgisayarınız sizin sanabilirsiniz ama içindeki her şeye artık başka birinin erişimi var. cumhuriyet.com.tr

Covid: Orta Avrupaülkeleri AB'nin aşıpolitikasınıneden eleştiriyor?

Covid: Orta Avrupa ülkeleri AB'nin aşı politikasını neden eleştiriyor? Avrupa Birliği'nin koronavirüs aşı politikası üye devletler tarafından eleştiriliyor. Bu eleştirileri yönelten ülkelerin başında ise Orta Avrupa ülkeleri geliyor. Bazı üye ülkeler farklı politikalar geliştirirken eleştirilerin odağında hangi konular var? Getty ImagesCovid salgınının üstesinden gelmenin tek çaresi olduğu artık kabul edilen koruyucu aşılama bugün artık dünyanın her yöresinde bir devlet politikası olarak birincil öneme sahip.Ancak bilindiği gibi, onay ve ruhsat alan, kabul gören ve dünyanın değişik bölgelerinde uygulanan çok sayıda aşı var.Virüse karşı geliştirilen aşıların Faz 3 sürecinin ardından etkili olduğunu anlaşılmasından sonra Avrupa Birliği (AB) karar organları, merkezi olarak aşı şirketleriyle ilişkiye geçilmesi ve aşı siparişlerinin merkezi olarak gerçekleşmesi konusunda anlaşmaya vardı.Bu karar uyarınca AB İlaç Ajansı (EMA) onayıyla bu aşılardan BioNTech-Pfizer aşısına 21 Aralık'ta, Moderna aşısına 6 Ocak'ta ve AstraZeneca aşısına da 29 Ocak'ta ruhsat verildi. Sanofi-GSK, Novavax ve CureVax aşıları ise Şubat ayında EMA tarafından ruhsat için incelemeye alındı.Aslında AB'nin yeterli miktarda aşı siparişi verdiği konusunda herkes hemfikir. Çünkü bugüne kadar Brüksel tarafından üye ülkelere dağıtılmak üzere verilen aşı siparişlerinin miktarı toplamda 2,6 milyar adedi buluyor. (AstraZeneca:400 milyon adet, Sanofi-GSK 300 milyon adet, Johnson and Johnson: 400 milyon adet, BioNTech-Pfizer: 600 milyon adet, CureVac:405 milyon adet, Moderna: 460 milyon adet).PA MediaAB SATIN ALMADA ÇOK GEÇ Mİ KALDI?Ancak AB komisyonuna yönelik eleştiriler sipariş verilen aşının miktarı değil, zamanlaması üzerine.Öncelikle Orta Avrupa ülkelerinden yükselen eleştiriler, AB komisyonunun siparişleri geç verdiği, dolayısıyla Brüksel tarafından üye ülkelere yönelik aşı tedarik ağının çok yavaş işlediği yönünde.Bu eleştirilerde haklılık payı var. Çünkü aşılama hızının AB'de ABD, İngiltere ve İsrail gibi, aşılamayı çok hızlı başaran ülkelerin çok gerisinde kaldığı rakamlarla ortada.AB'de aşılama oranı yüzde 6 dolayında iken, bu oran İsrail'de yüzde 50, İngiltere'de yüzde 25, ABD'de ise yüzde 18 dolayında. AB ise aşılamada dünyada en hızlı giden ülkelerin temposunu yakalayabilmiş değil.Aşı tedarikinde geç kalındığı eleştirisine AB Komisyonu da hak veriyor, ancak bu yavaşlığın nedeninin üye ülkeler tarafından komisyon üzerinde kurulan, "aşıdan emin olalım ve en ucuz aşıyı alalım" baskısı olduğunu söylüyor.ELEŞTİRİLERDE V4 ÜLKELERİ BAŞI ÇEKİYORAB'ye yöneltilen aşı eleştirilerinde başı V4 ülkeleri (Çekya, Macaristan, Polonya ve Slovakya) çekiyor.Üye ülkeler arasında ilk olarak Macaristan, Brüksel'in aşı dağıtımında yavaş olduğu gerekçesiyle farklı bir yol izleme kararı aldı ve bunu hayata da geçirdi.Macaristan hem Rusya ile hem de Çin ile ilişkiye geçip bu ülkelere Covid aşısı siparişi verdi.Bunu yaparken de AB mevzuatının üye ülkelere tanıdığı "kriz anında ulusal ilaç kurumları tarafından aşı ve ilaçlara onay verilebileceği maddesini gerekçe gösterdi.Macaristan, Rusya'dan alınan Sputnik V ve Çin'den gelen SinoPharm aşılarıyla büyük bir aşı kampanyası başlattı.ReutersMacaristan'ı son haftalarda vakalardaki artış nedeniyle sağlık sisteminin iflas noktasına geldiği Slovakya takip etti. Slovakya, Rusya ile anlaşarak 2 milyon adet Sputnik V aşısı satın aldı.Çekya da Rus aşısı alabileceğini açıkladı. Ülkede tartışma yaratan kararın ardından, hükümet Rusya ile aşı siparişi konusunu görüşmeye başladıklarını bildirdi.Polonya ise Rus aşısına karşı olduğunu, ancak Çin ile Covid aşısı konusunda görüştüklerini açıkladı.Ve bu ülkelere dün da Avusturya ve Danimarka eklendi.Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz tarafından yapılan açıklama ülkesinin aşı satın almayacağı, ancak Danimarka ve İsrail ile birlikte Covid'e karşı bir koruyucu aşı üretmek için acil bir program başlattıkları yönündeydi.Kurz bu girişimin gerekçesi olarak da Brüksel'in aşı tedarikinde yaşanan gecikmeyi gösterdi.AB'NİN ONAY VERMEDİĞİ AŞILAR VE 'AŞI PASAPORTU' TARTIŞMASIOrta Avrupa ülkeleri tarafından kullanılan, ancak şimdiye kadar EMA tarafından onay verilmemiş aşılar konusunun neden olabileceği bir başka tartışma konusu da AB'nin yakında uygulamaya koyacağı "aşı pasaportu" meselesi.AB hareket ve seyahat serbestliğini sağlayabilmek için koruyucu aşı olanlara verilmek üzere özel bir kimlik belgesi hazırlanacağını açıklamıştı. Ancak şimdi bu belgenin kimlere verilebileceği de tartışma konusu haline geldi.Sağlık uzmanı bürokratlar bu belgenin doğal olarak AB tarafından onaylanan aşıları olanlara verilebileceğini söylüyor.Peki, bu durumda merkezi olarak henüz onay almamış diğer aşıları olan milyonlarca AB vatandaşı ne olacak?Uzmanlar şimdilik önemli olanın virüse karşı bir an önce koruma sağlamak olduğunu, bu tür yasal mevzuatın ilerde düzeltilebileceğini söyleseler de Çin ve Rus aşısı olan milyonlarca AB vatandaşı tedirgin. BBC Türkçe

Dijital ayak izi her yerde

Dijital ayak izi her yerde Pandemi koşullarıyla evde daha çok vakit geçiren yurttaşlar internetten alışverişe yöneldi. Dolandırıcılar ise bu durumu fırsata çevirerek birçok yurttaşın internette paylaşılan kişisel verileni kullandı. Koronavirüsten korunmak için evde bulunan çok sayıda yurttaş alışveriş sitelerine akın etti. Dolandırıcılar ise yurttaşların uzaktan alışveriş yapmasını fırsata çevirdi. Bazı dolandırıcılar sahte internet sitelerinden ürün satarken bazıları ise internetten alışveriş yapan yurttaşların kredi kartı ve hesap kartı bilgilerine ulaştı. Son olarak dolandırıcılar koronavirüs aşısı yalanıyla yurttaşları dolandırdı. Aşı randevusu oluşturma bahanesiyle mesaj atan dolandırıcılar, tek tuşla yurttaşların bilgilerine ulaşarak hesaplarını boşalttı. Yetkililer, telefona ya da e-posta’ya gelen bu tür linklerin açılmaması konusunda uyarıda bulunurken Alternatif Bilişim Derneği Başkanı Faruk Çayır, her girdiğimiz sitede ayak izi bıraktığımızı belirterek sitelere girdiğimiz kişisel bilgilerimizin hayatımızı mahvedebileceğine dikkat çekti. MUTLAKA BİR AÇIK ÇIKIYOR!Kişisel verilerin internette dolaşmasından kaynaklı dolandırıcılığın arttığını belirten Faruk Çayır, “Özellikle pandemi sürecinde internet üzerinden alışveriş yaptığımız için kredi kart bilgileri ve kimlik bilgilerimiz kaydediliyor. Bu nedenle dolandırıcılık da artıyor. Alışveriş yaptığımız siteler önlemleri almak zorunda. Ancak ne kadar önlem alırlarsa alsınlar bir açık çıkıyor. Bu açık kapatılamadığı zaman da dolandırıcıların işine yarıyor. Telefon numaranıza, kredi kartınıza, kimlik numaranıza ulaşınca ve bunları bütünleştiren dolandırıcılar her şeyi yapabilir” diye konuştu. YÜZDE 100 GÜVENLİK YOK- Tanımadığınız adreslerden gelen e-mailleri asla açmayın, linklere tıklamayın.- Kişisel bilgilerinizi, kullanıcı adı ve şifre gibi bilgilerinizi paylaşacağınız sitelere doğrudan internet adresini yazarak girin.- İnternet alışverişlerinizde mutlaka sanal kredi kartı kullanın. Sanal kart size harcama limitinizi anlık belirleme olanağı sağlar ve dolandırıcıların asıl kredi kartı bilgilerinize ulaşmasına engel olur.- Kolay tahmin edilebilir şifreler kullanmayın.- Bilgisayarınızda ve mobil cihazlarınızda mutlaka antivirüs yazılımı kullanın.- Tüm bu önlemleri alsanız dahi unutmayın, halen risk altındasınız. Seyhan Avşar

Biden yönetimi geçici ulusal güvenlik stratejisini yayımladı

Biden yönetimi geçici ulusal güvenlik stratejisini yayımladı ABD Başkanı Joe Biden yönetimi, yeni yayımladığı geçici ulusal güvenlik strateji belgesinde, ABD'nin en güçlü askeri varlığının Pasifik bölgesi ve Avrupa'da olacağına dikkat çekilirken, Orta Doğu'daki askeri varlığın ise belirli ihtiyaçlara cevap verecek kadar bırakılacağı bildirildi. Göreve gelmesinin üzerinden yaklaşık 45 gün geçen Biden, "Geçici Ulusal Güvenlik Stratejik Kılavuzu"nu yayımladı.Belgede, "Amerika'nın kaderi bugün daha önce hiç olmadığı kadar içinden çıkılmayacak şekilde kıyılarımızın ötesindeki olaylara bağlı hale gelmiştir." ifadesi kullanıldı.Yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınından, küresel iklim değişikliğine, Çin ve Rusya gibi ABD'ye rakip güçlerin yükselişinden küresel çapta yükselen milliyetçiliğe, teknolojik değişimlere kadar birçok konunun ABD için tehdit teşkil ettiği aktarılan belgede, karşılaşılan sorunların birçoğunun sınırlar ve duvarlar gibi fiziki engelleri tanımadığı kaydedildi.Belgede başta ABD olmak üzere dünyada demokrasi rejiminin muhasara altında olduğu ifade edildi.Küresel güç dağılımının değiştiği belirtilen belgede, bu değişimin ABD için yeni tehditler teşkil ettiği değerlendirmesine yer verildi.ABD'nin uluslararası sistemin geleceğini şekillendirmesi gerektiğine işaret edilen belgede, "Bu iş acildir çünkü ittifaklar, kurumlar, anlaşmalar ve ABD'nin yardımıyla tesis edilen uluslararası düzenin temelini oluşturan normlar test edilmektedir." ifadesi kullanıldı.İTTİFAKLARA VURGUKüresel düzenin sorunlarının çerçevesini çizen belgede, Biden yönetiminin ulusal güvenlik açısından birinci önceliğinin "dünyada ortaklık ve müttefiklikleri yeniden canlandırmak" olduğu vurgulandı.Mevcut ittifakların yanı sıra yeni ittifakların da inşa edileceği, özellikle de Amerika kıtasına büyük önem verileceği kaydedildi.Belgede, ABD'nin Orta Amerika'daki göç, güvenlik ve sağlık konularına eğileceğine, Kongre ile çalışılarak 4 yılda Orta Amerika ülkelerine 4 milyar dolar yardım sağlanacağı bilgisine yer verildi.ORTA DOĞU'DAKİ SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ ASKERİ DEĞİLBelgede ABD'nin Orta Doğu'da İsrail'in güvenliğine bağlı olacağı ifade edilirken "Bölge ülkeleri ile İran'ın başka ülkelerin egemenlik ve toprak bütünlüğüne yönelik tehditlerini caydırılacağını, El Kaide ve DEAŞ ile mücadele edileceği ve bölgedeki insani krizlere ABD'nin desteğinin artırılacağı" kaydedildi.Orta Doğu'ya ilişkin bölümde, şunlara yer verildi:"Ancak bölgenin sorunlarına çözümün askeri güç kullanmak olduğuna inanmıyoruz ve Orta Doğu'da Amerikan menfaat ve değerlerine ters politikalar izleyen ki ortaklarımıza açık çek vermeyeceğiz. Bu yüzdendir ki Yemen'deki saldırılara verilen ABD desteğini çektik ve BM'nin (Yemen'deki) savaşı bitirme çabalarına destek verdik."ABD'nin nihayetsiz savaşlara artık trilyonlarca dolar harcamayacağına dikkat çekilen belgede, şunlar kaydedildi:"Afganistan'ın yeniden ABD'ye yönelik terör saldırılarının güvenli limanı olmamasını sağlarken sorumlu bir şekilde ABD'nin Afganistan'daki en uzun savaşını bitireceğiz. Diğer yerlerde, hasımlarımızı caydırıp menfaatlerimizi savunurken, en güçlü askeri varlığımız Hint-Pasifik bölgesi ve Avrupa'da olacak. Orta Doğu'da terör ağlarını bozmak, İran'ın saldırganlığını caydırmak ve diğer önemli ABD menfaatlerini korumak için gerekli miktarda kuvvet bırakacağız."Belgede, Afrika'da ise sivil toplumun, ekonomi ve sağlık kurumlarının geliştirilmesi için yeni ortaklıklara ağırlık verileceği belirtildi.ULUSLARARASI KURULUŞLARDA ABD LİDERLİĞİ TESİS EDİLMEYE ÇALIŞILACAKİttifak ve ortaklıkların yanı sıra ABD'nin uluslararası işbirliğine de önem vereceği ifade edilen belgede, başta iklim değişikliği olmak üzere küresel sorunlara çözüm bulunması için Washington'un uluslararası kuruluşlardaki liderliğinin yeniden tesis edileceği değerlendirildi.Diplomasinin askeri güç kullanmanın üzerinde tutulacağına değinilen belgede, "Küresel çapta Amerika'nın menfaatlerini korurken, ulusal savunmamız ve sorumlu bir şekilde ordumuzu kullanma konusunda akıllıca ve disiplinli tercihler yapacağız." ifadeleri kullanıldı.SAVUNMA BÜTÇESİNE AYARSavunma bütçesinde askerlere ve ailelerine öncelik verileceği kaydedilen belgede, "Amerika'yı savunma aynı zamanda savunma bütçesinde açık öncelikler ortaya koymaktır." değerlendirmesinde bulunuldu.Ordunun kabiliyet ve yapısının yeniden değerlendirileceği bilgisine yer verilen belgede, "Kongre ile çalışarak gelecekte ordumuzun ve ulusal güvenliğimizin avantajlı olmasını sağlamak üzere ileri teknolojiler ve kabiliyetler için kaynak bırakmak için gereksiz platform ve silahlardan dikkatimizi çevireceğiz." ifadelerine yer verildi.ABD'de her başkan göreve geldiğinde ulusal güvenlik strateji belgesini yayımlıyor. AA

‘Ayı’, Dijital Sahne’de

‘Ayı’, Dijital Sahne’de Pandeminin olumsuz etkileriyle ulaşamadığımız kültür sanat etkinlikleri çevirimiçi ve farklı kanallarla sanatseverlerle buluşuyor. Zorlu PSM prodüksiyonu, Based Istanbul işbirliği ve Türk Tuborg AŞ katkılarıyla hayata geçirilen “Dijital Sahne”nin dokuzuncu haftasında bu akşam saat 20.00’de “Ayı”, izleyicilerle buluşacak. Dünya ve Rus edebiyatının en büyük kalemlerinden biri olan Anton Çehov’un eseri “Ayı”nın başrollerinde Enis Arıkan ve Şebnem Bozoklu yer alıyor. Oyun, Zorlu PSM YouTube kanalında yayımlanacak.ÇOCUKLAR, RADYO TİYATROSUNU ÇOK SEVDİHenüz televizyonun yaygın olmadığı, internetin olmadığı dönemlerde evleri şenlendiren radyo tiyatrosu, pandemi nedeniyle sokağa çıkma kısıtlaması getirilen ve evlerine kapanan çocukların neşesi oldu. Radyo tiyatrosu, “Bizim Çocuklar” tiyatro ekibinin popüler masalları seslendirmesiyle, yeni nesil radyo deneyimi olan podcast’e taşındı. Kadıköy Belediyesi Halis Kurtça Çocuk Kültür Merkezi’nin (HKÇKM) düzenlediği “Çocukça Tiyatro” atölyesinde tiyatro eğitimi alan “Bizim Çocuklar” tiyatro ekibi, Kral Çıplak, Hansel ve Gretel, Keloğlan, Pinokyo, Yeraltı masallarını seslendirdi. Masal karakterlerinin çocuklar tarafından seslendirildiği Radyo Tiyatrosu, Spotify’dan binlerce dinleyiciye ulaştı. İnternet verilerine göre sadece Türkiye’den değil, yurtdışından da pek çok kişinin dinlediği masallar arasında en sevilen Hansel ve Gretel oldu.+1 FEST DEVAM EDİYOR!@artibir Instagram hesabı üzerinden yayımlanan “+1 FEST”, ilk iki haftayı geride bıraktı. Festivalin bu cuma akşamki konuğu Türk rock müziği şarkıcılarından Fatma Turgut olacak. Turgut, 5 Mart Cuma akşamı saat 22.00’de @artibir Instagram hesabında sevenleriyle buluşacak. Haftanın ikinci konseri ise rap müziğin sevilen isimlerinden No.1’den gelecek. No.1, 5 Mart Cumartesi akşamı saat 22.00’de konser verecek. cumhuriyet.com.tr

Pera Müzesi kapılarınıTEMA’ya açtı

Pera Müzesi kapılarını TEMA’ya açtı Pera Müzesi, “Kristal Berraklığı” sergisi için düzenlenen çevrimiçi turlara katılım için TEMA Vakfı ile işbirliği yaparak “fidan” dikme şartını koydu. Serginin süresini de uzattı. Vakfa yapılacak fidan bağışı karşılığında katılım sağlanabilen turlarda doğa ile sanatın birlikte okunduğu, her ikisini de yeniden görme imkânı veren sergi, rehber eşliğinde üç boyutlu olarak 3 Mart Çarşamba 14.00, 5 Mart Cuma 11.00 ve 7 Mart Pazar 16.00’da gezilebilecek. Etkinlik dili Türkçedir.Ekolojik duyarlılığa sahip Elena Sorokina’nın küratörlüğünü üstlendiği Pera Müzesi’nin salgın döneminde hazırlanan ilk sergisi olan Kristal Berraklığı, müzenin üçüncü katında ziyaretçilerini ağırlamaya da devam ediyor. Şifa, büyü, hafıza, süreç, ekoloji, işbirliği, kontrol, insan-doğa ilişkisi, internet kültürü, salgın gibi konulara değinen eserlerini bir araya getiren sergi, Şener Özmen’in cennet iken cehenneme döndürülen Ortadoğu arasında bağ kuran “Kurşun Üçlemesi” ya da Afrikalı sanatçı Sammy Baloji’nin maden işçisinin yaşamını betimleyen “Maden Alanı Kazısı” gibi farklı coğrafyalardan 20 sanatçının mineralleri bilimsel, felsefi, kültürel, sosyoekonomik veya sembolik bağlamlarda yorumlanan ufuk açan, heyecanlandıran eserleriyle buluşturuyor.FİDANLAR, DOĞA VE SANAT İÇİN…Müzeye gelme imkânı bulamayan ya da tekrar tekrar inceleyebilmek isteyenler rehberli sergi turuna artık TEMA Vakfı web sitesinde elektronik sertifika alarak 3 adet fidan bağışı yaparak katılabiliyor. Elektronik bağış sertifikanız e-posta adresinize ulaştıktan sonra rezervasyon formu doldurulacak ve “TEMA Vakfı Fidan Bağışı Sertifika No” alanına e-sertifikanızın altında yer alan numara girilecek. Sergi turu bağlantısı, kayıt sırasında verilen e-posta adresine sergi günü gönderilecek. cumhuriyet.com.tr

Sanata desteğe martta da devam

Sanata desteğe martta da devam Pandemi sürecinden olumsuz etkilenen müzik sektörüne Kartal Belediyesi destek olmaya devam ediyor. Kartallı müzikseverlerin de konser özlemini giderecek olan çevirimiçi destek konserleri Kartal Belediyesi’nin YouTube, Facebook ve Twitter hesaplarından yayımlanacak. Kartal Belediyesi, pandemi sürecinden olumsuz etkilenen müzik sektörüne destek olmak ve Kartallı müzikseverlerin konser özlemini gidermek amacı ile şubat ayında başlattığı destek konserlerine, mart ayı süresince de devam edeceğini açıkladı. Kültür ve sosyal işler müdürlüğünün organizasyonu ile yapılacak olan çevrimiçi konserler serisi kapsamında 19 sanatçı sahneye çıkacak.Konserler, 20 Mart’a kadar devam edecek. Konserlerin tamamı, Kartal Belediyesi’nin YouTube, Facebook ve Twitter hesaplarından yayımlanacak.Çevrimiçi konserler serisinde yer alacak isimler şu şekilde: Poli&Masarif (4 Mart), Onur Öztürk (5 Mart), Metin Önderoğlu (6 Mart), Serdar Kemal (7 Mart, saat 20.00), Yücel Karakuş (7 Mart), Kartal Belediyesi Kadınlar Korosu (8 Mart), Aykut Şahan (9 Mart), Neriman Ulusu (11 Mart), Soner Turan (12 Mart), Ozan Turhal (13 Mart), Eren Aydın (14 Mart), Fulya Koç (15 Mart), Onur Alçınkaya (16 Mart), Mertcan Parlak (17 Mart), Yasin Bulun (19 Mart) ve Ayla Karacan (20 Mart). Serdar Kemal konseri dışındaki tüm konserler, saat 21.00’de yayımlanacak. cumhuriyet.com.tr

71. Berlin Film Festivaliçevrimiçi devam ediyor

71. Berlin Film Festivali çevrimiçi devam ediyor Almanya'nın başkenti Berlin'de düzenlenen "71. Berlin Film Festivali"nde 15 film, "Altın Ayı" ödülü için aday gösterildi. Altın Ayı yarışında beklenen hareket, “Bad Luck Banging or Looney ****” adlı yeni filmiyle şahsına münhasır yetenekli yönetmen Radu Jude’den geldi. 71. Berlin Film Festivali, namı diğer Berlinale, bu yıl küresel kapanma nedeniyle çevrimiçi düzenlenmeseydi, özellikle finaliyle salonda çılgınca patlayan alkışların ıslıklara ağır bastığı çoşkulu bir karmaşa olacaktı muhtemelen. Yerine, mütevazı TV ekranımızdan izledikten sonra zamanın ruhuna uygun olarak yönetmenin Budapeşte’deki evine, Zoom söyleşisine katıldık. Kocasıyla çektiği ****** kaydının internete sızmasıyla işini kaybetmemek için yollara düşen lise öğretmeni neler mi yaşayacak? Bizzat ****** görüntüleriyle açılan film, ardından sakince genç kadının peşine düşüyor ve kabalık, cehalet, işgal ve cüretkârlıkla istila edilen sosyal alanlarımızı rastgele tespit ediyor. Sonra bir makale film gibi davranıyor, derken kendi kuyruğuna basıyor ve sonuçta zıvanadan çıkıyor. Yönetmen Radu June pandemi vesilesiyle iyice görünür olan çöküş halimizi memleketi Romanya üzerinden ifşa etme derdinde. “Yani itibar kadar dilimize pelesenk olan, feci ikiyüzlü halimiz de az bulunur” diyor, sonra meseleyi “Nerede duracağım? Peki bu yer, bu sokak, bu ülke kimin” sorularıyla büyütüyor. “Bastığımız yer sağlam değil. Hem kaygan hem de işgal aslında. Maalesef mecazi değil bunlar çoğu zaman” diyor. Tartışmasıyla ikiyüzlülüğümüzü ağız tadıyla sorgulamak için yelkenler fora, delilik bayrağını açıyor.‘OKUL TIRAŞI’NIN İNCELİKLERİKaranlık ve izbe yatılı okul koridorları, -dünyanın neresinden baksak hayra alamet değil. Nitekim yarın sona erecek olan Berlinale’deki yegâne filmimiz olan, yan bölüm Panoroma’da yer alan “Okul Tıraşı” da benzer damardan besleniyor. Yine de filmin gerilimi, bozuk düzen eleştirisinin ötesinde dön dolaş bizim büyük çaresizliğimizden kaynaklı. Memleketin merkezine ve gönlüne hayli uzak, anadili Kürtçe olan çocukların kaldığı, adı sanı belirsiz, karlarla kaplı bir âlemdeyiz. Hasta yatakhane arkadaşına çare arayan 11 yaşındaki Yusuf’un (Samet Yıldız ve bakışları) çabaları turnosol kâğıdı gibi. Yine de yönetmen Ferit Karahan, daha incelikli bir yerlere varmak derdinde. Yani bozuk kalorifer, hemşiresiz revir, bıkkın ve ilgisiz öğretmen misali sistemin aksayan tarafları itinayla tespit edilirken esasen altta yatan kimsesizlik hissiyatını, koşulların sertliğine rağmen “parasız yatılı” yalnızlığını şevkatle gösteriyor. Daha sonra tekrarlanacak bir motif olarak donmuş kilidi açmak için sıcak su kullanılan revire giren müdür, öğretmen, hademe, herkesin kaydığı bir sahne var. Kimsenin kendinden sonrasını uyarmadığı veya bir paspas koymadığı, hastanın derdine derman olmadığı bir kaygan bir zemin olarak düşene güldüğümüz bir memleket manzarası.  Esin Küçüktepepınar

Kılıçdaroğlu’ndan,İnsan HaklarıEylem Planı’na ilişkin tepki: "Demek hak yokmuş"

Kılıçdaroğlu’ndan, İnsan Hakları Eylem Planı’na ilişkin tepki: "Demek hak yokmuş" Muhalefet liderleri, “İnsan Hakları Eylem Planı” açıklayan Erdoğan’ı samimi bulmadı. Kılıçdaroğlu, “Düşüncesini açıkladı diye insanlar hapiste. Ülkeyi 19 yıl yönettikten sonra insan hakları eylem planı açıklıyor. Bu, insan haklarının olmadığının itirafıdır. 19 yıldır başkaları mı yönetti?” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı “İnsan Hakları Eylem Planı” hakkında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,“Eğer bir ülkede bir siyasi parti, bir devleti 19 yıl yönettikten sonra kalkıp da ‘Ben İnsan Hakları Eylem Planı açıklıyorum’ diyorsa o ülkede insan hakları yok demektir. İnsan haklarının olmadığını itiraf etmektir” dedi.CHP lideri Kılıçdaroğlu, dün  Ataşehir’de, Birinci Bölge Apartman Görevlileri ile bir araya gelerek, sorunlarını dinledi. Emekçilerin çoğu yerde kayıt dışı çalıştırıldığını söyleyen Kılıçdaroğlu “Çalışıyor ama sigortalı değil. Bu, bir hak çalmadır. O kişinin geleceğini çalmak demektir. Biz bunu da çözeceğiz” diye konuştu. Kılıçdaroğlu, “İnsan Hakları Eylem Planı” konusunda ise “Efendim, ‘düşüncesinden ötürü kimse hapse girmeyecek.’ Bugün düşüncesinden ötürü hapishaneler tıka basa dolu. Farklı düşündü diye. O yüzden insanlar korkuyorlar, ‘Örgütlenirsek başımıza bir bela gelir mi?’ diye. Eğer bir ülkede, bir siyasi parti bir ülkeyi 19 yıl yönettikten sonra kalkıp da ‘ben insan hakları eylem planı açıklıyorum’ diyorsa, o ülkede insan hakları yok demektir. İnsan haklarının olmadığını itiraf etmek demektir.”Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından da “İktidarımızın ilk haftasında yapacaklarımız” başlığıyla 8 maddelik bir liste yayımladı. Kılıçdaroğlu’nun paylaştığı listede şunlara yer verildi: ‘TANK PALET GERİ ALINACAK’“Katar ordusuna peşkeş çekilen Sakarya’daki Tank-Palet Fabrikası’nı hemen geri alıp şanlı ordumuza iade edeceğiz. Esnafın pandemi döneminde bankalardan aldığı kredilerin faizlerini silerek, anaparayı ise makul ölçülerde taksite bağlayacağız. Bir kararname ile esnafın kira spotaj vergisini kaldıracağız. Çiftçilerin bankalardan veya tarım kredi kooperatiflerinden aldıkları kredilerin faizlerini sıfırlayacak, anaparayı ise makul ölçülerde taksite bağlayacağız. KYK borçlarından ötürü başlatılan tüm hacizleri durduracak, borçların faizlerini silecek ve borçlu iş sahibi olduğunda anaparayı makul taksitlere böleceğiz. Beşiktaş’taki terör saldırısında hayatını kaybeden 39 polis, 8 sivil toplam 47 şehidimiz için toplanan paraların tamamını faiziyle birlikte hak sahiplerine vereceğiz. 15 Temmuz Şehit ve Gazileri için vatandaştan toplanan paraların tamamını, faizleri ile birlikte hak sahiplerine vereceğiz. Hangi koşulda, bedeli ne olursa olsun; vatan topraklarına sahip çıkacak, Süleyman Şah Türbesi’ni vatan toprağına geri götürerek, orada şanlı bayrağımızı dalgalandıracağız.”KEŞFİNİ KUTLUYORUMİYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Sayın Erdoğan’ı, dün itibarıyla insan hakları kavramını keşfettiği için tebrik etmek istiyorum. Eğer biraz daha gayret edip iyi bir Cumhurbaşkanı olursa bir gün elbet Cumhuriyeti, demokrasiyi ve güçler ayrılığını da keşfedebileceğine inanıyorum” dedi. Akşener, Meclis’e gelen fezlekeler konusunda “İYİ Parti, o fezlekelerin önünde biri varsa, ardında da sizin olduğunuzu çok iyi bilir. Milletimizin hür iradesine saygı duyacağız” ifadelerini kullandı.İYİ Parti lideri Akşener, partisinin grup toplantısında konuştu. 28 Şubat’ı anımsatan Akşener, “Bugün, Türkiye’nin üzerinde, yeniden vesayetin eli, millete parmak sallayan aynı zihniyetin gölgesi, 28 Şubat’ın hayaleti dolaşıyor. Bu, MGK koridorları yerine Saray’ın koridorlarında yuvalanmış; apolet yerine kravat takan, haki yerine lacivert giyen; irticacı yerine beğenmediğine terörist diyen; dünün mağdurlarını bugünün mağrur muktedirleri yapan; dün şiirden hapis yatanlara bugün milleti tweet’ten hapse attıran bir hayalet” dedi. Erdoğan’ın, “Milli Görüş gömleğini çıkardık” sözlerine atıf yapan Akşener, “Dün rahmetli Erbakan Hoca’nın ‘Adil düzen’ gömleğini yırtıp kendi kurdukları düzende sefaya dalanlar, bugün, işler sarpa sarınca önce 2002 ruhuna, o da olmayınca 1994 ruhuna dönmekten bahsediyorlar. İronik olan tam da bu zaten. Çünkü 1994 ruhu dedikleri, işte o yırtıp attıkları gömleğin ta kendisi” diye konuştu. Akşener, “İnsan Hakları Eylem Planı” nedeniyle Erdoğan’ı “tebrik” etti. “Kendisi, anayasamızda ve mevzuatımızda halihazırda var olan ancak uygulamaya bir türlü yanaşmadığı hatta tam tersine yıllardır hunharca çiğnediği sayısız ilkeden bazılarını sırf dünyaya şirin görünmek adına keşfetmiş oldu. Sayın Erdoğan için büyük, bizler için ise atılmamış olan bu adımdan ötürü kendisini yürekten kutluyorum. Kim bilir, belki o gün kendisi çıkıp ‘İyileştirilmiş ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ bile diyebilir” ifadelerini kullandı. cumhuriyet.com.tr




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter