News - Haberler
Çavuşoğlu'ndan 'Suudi boykot' açıklaması
Çavuşoğlu'ndan 'Suudi boykot' açıklaması Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suudi Arabistan’ın Türk mallarına yönelik boykot kararına ilişkin yaptığı açıklamada, önceliğin diyalog ve diplomasi olduğunu belirterek, “Bu konuda da ikili ve çok taraflı platformlarda gerekli adımlar atılmaya devam edilecektir” dedi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suudi Arabistan’ın Türk mallarına yönelik boykot kararına ilişkin CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal’ın kendisine yönelttiği soru önergesine cevap verdi. Çavuşoğlu, bu konuda önceliğin diyalog ve diplomasi olduğunu aktardı.Bakan Çavuşoğlu, CHP’li Tanal’a gönderilen önerge cevabında, “Suudi Arabistan’da son dönemde firmalarımıza ve ihraç mallarımıza gayriresmi şekilde uygulanan kısıtlayıcı tedbirler hakkında Suudi makamları nezdinde girişimlerimiz sürdürülmektedir” ifadelerini kullandı.Çavuşoğlu, 27 Kasım 2020 tarihinde Niamey’de gerçekleştirilen İslam İşbirliği Teşkilatı 47. Dışişleri Bakanları Konseyi toplantısı marjında, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan Al Suud ile yaptığı görüşmede de konuyu gündeme getirdiğini aktardı.'ÖNCELİK DİYALOG VE DİPLOMASİ'“Keyfiyeti ayrıca ilgili uluslararası platformlarda da gündeme getirmeye devam etmekteyiz” diyen Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ulusal menfaatlerimizi, firmalarımızın ve vatandaşlarımızın ekonomik çıkarlarını ilgilendiren hiçbir konuda esiz kalınması söz konusu değildir. Bu konuda da ikili ve çok taraflı platformlarda gerekli adımlar atılmaya devam edilecektir.”Suudi Arabistan hükümetinin Türk mallarına uyguladığı ambargo konusunda önceliklerinin diyalog ve diploması olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, şöyle devam etti: “Öte yandan, Türkiye, önceliği diyalog ve diplomasi olmakla birlikte, menfaatlerini savunmak ve milli güvenliğini korumak için sahada ve masada gerekli adımları atmaktan çekinmeyen dış politika anlayışını sürdürmekte kararlıdır.”CHP MECLİS’İ ACİL TOPLANTIYA ÇAĞIRMIŞTITanal ve CHP'li vekiller Suudi Arabistan’ın Türk mallarına uyguladığı ambargo konusunda Meclis Genel Kurulu’nda bir genel görüşme açılması amacıyla TBMM Başkanlığı’na önerge sunmuştu. Suudi Arabistan’ın Türkiye menşeli ürünlere karşı aylardır sürdürdüğü gayriresmi ambargonun dayanılmaz bir hal aldığının vurgulandığı önergede, olup bitenler karşısında Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin sessiz kalmasının beklenemeyeceğinin altı çizilmişti.Suudi Arabistan’ın gayriresmi ambargo uygulaması nedeniyle bu ülkeye tekstil, mobilya ve gıda ürünleri başta olmak üzere geniş yelpazede ihracat yapan Türk vatandaşları ve firmaların büyük bir mağduriyet yaşadığının belirtildiği gerekçede, “İşlemleri bitmiş, muayeneden geçmiş, gümrük vergisi ödenmiş Türkiye menşeli ürünlerin Suudi Arabistan limanlarında, gümrüklerde uzun süre bekletilmesi, iyi niyetten uzak, kasıtlı bir tutuma işaret etmektedir” denilmişti.'BOYKOT TEPKİSİZ BIRAKILACAK BİR HADİSE DEĞİL'Suudi Arabistan yönetiminin tutumunun Meclis’te görüşülmesi gerektiğinin kaydedildiği önergede, şöyle denilmişti:“Suudi Arabistan’ın Türk mallarına karşı aylardır sürdürdüğü gayriresmi ambargo, saklanacak, kamuoyundan gizlenecek, tepkisiz bırakılacak bir hadise değildir. İşin ciddiyeti ortadadır. TBMM Genel Kurulu’nda bir genel görüşme açılarak, Türkiye’den giden ürünlerin Suudi Arabistan limanlarında, gümrüklerinde gerekçesiz olarak uzun süre bekletilmesi ele alınmalı, Suudi hükümetinin gayriresmi ambargosuna karşı atılması gereken adımlar masaya yatırılmalıdır.” cumhuriyet.com.trTuzla’ya stadyum ve spor salonu müjdesi
Tuzla’ya stadyum ve spor salonu müjdesi Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu’nun Tuzla Belediyesi ziyareti sonrasında yaptığı, “Tuzla spor turizmi açısından da önemli destinasyonlardan birisi olacak” açıklamasının ardından hızlanan stadyum ve kapalı spor salonu projelerinin görüşmeleri sonuçlandı. Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu’nun Tuzla Belediyesi ziyareti sonrasında yaptığı, “Tuzla spor turizmi açısından da önemli destinasyonlardan birisi olacak” açıklamasının ardından hızlanan stadyum ve kapalı spor salonu projelerinin görüşmeleri sonuçlandı. Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı müjdeli haberi, “Sizlere bu müjdeyi Spor Toto Teşkilat Başkanlığımızdan bildiriyorum. Tuzlamızda yapılacak olan bir stadyum ve bir de kapalı spor salonu için protokol imzaladık. İlçemize, Tuzlalılarımıza hayırlı olsun” sözleri ile duyurdu. Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, geçtiğimiz ay Tuzla Belediyesi’ni ziyaret ederek Tuzla’da yapılacak olan spor yatırımlarını hakkında bilgi almıştı. Bakan Kasapoğlu, yaptığı incelemenin ardından “Tuzla hem İstanbulumuzun hem de ülkemizin spor alanında birçok sporcuyu yetiştiren, geliştiren ve destekleyen yönü ile spor turizmi açısından da önemli destinasyonlardan birisi olacak” demişti. Bakan Kasapoğlu’nun ziyaretinin ardından hız kazanan yeni stadyum ve yeni kapalı spor salonu projesi ile ilgili Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı Spor Toto Teşkilat Başkanlığında yapılan protokol sonrası müjdeli haberi, “Sizlere bu müjdeyi Spor Toto Teşkilat Başkanlığımızdan bildiriyorum. Tuzlamızda yapılacak olan bir stadyum ve bir de kapalı spor salonu için protokol imzaladık. İlçemize, Tuzlalılarımıza hayırlı olsun. Sayın Cumhurbaşkanımıza, Gençlik ve Spor Bakanımıza ve Spor Toto Teşkilat Başkanımıza bu kıymetli yatırımlara destekleri için Tuzla halkımız adına teşekkür ediyorum.” sözleri duyurdu.“SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZA TUZLA HALKI ADINA TEŞEKKÜR EDİYORUM”Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı, “Gençlik ve Spor Bakanı Sayın Mehmet Muharrem Kasapoğlu’nun Tuzla’yı ziyareti sırasında Tuzla’da iki proje konusunda kendilerinden yardım istedik. E-5 altı, İstasyon Mahallemize büyük bir ‘Spor Kompleksi’ ve E-5 üstü, Aydınlı Mahallemizde stadyum ve her yaştan insanın faydalanabileceği bir ‘Spor Kompleksi’ yapma kararını aldık. Bugün itibariyle de Sayın Bakanımızın talimatıyla protokol sözleşmesini imzaladık. Emeği geçen başta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Beyefendi olmak üzere Gençlik ve Spor Bakanımız Sayın Mehmet Muharrem Kasapoğlu Beyefendiye şahsım ve Tuzla halkı adına yürekten teşekkür ediyorum. Tuzlamıza hayırlı olsun” dedi. DHAİki siyasi partinin hukuki varlığısona erdi
İki siyasi partinin hukuki varlığı sona erdi Anayasa Mahkemesi, kurulduktan sonra üst üste iki kez büyük kongresini gerçekleştirmeyen Engelsiz Türkiye Partisi ile ilk büyük kongresini süresinde yapmayan ve zorunlu organlarını oluşturmayan Büyük Türkiye Partisinin kendiliğinden dağılmış sayılarak hukuki varlıklarının sona erdiğine karar verdi. Resmi Gazete'de yayımlanan kararlara göre, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 2011'de kurulan, ilk büyük kongresini 2013'te yaptıktan sonra üst üste iki kez büyük kongresini gerçekleştirmeyen Engelsiz Türkiye Partisi'nin kendiliğinden dağılma halinin ve buna bağlı olarak hukuki varlığının sona erdiğinin tespitine karar verilmesi talebiyle iddianame hazırladı.İddianamede, Siyasi Partiler Kanunu uyarınca büyük kongrenin parti tüzüğünün göstereceği süreler içinde toplanması gerektiği, bu sürenin iki yıldan az, üç yıldan fazla olamayacağı belirtildi.Engelsiz Türkiye Partisinin 2013'ten bu yana büyük kongresini gerçekleştirmediği ifade edilen iddianamede, Siyasi Partiler Kanunu'nun 121. maddesinin atfı nedeniyle derneklerin sona erme hallerini düzenleyen Türk Medeni Kanunu'nun 87. maddesi uyarınca genel kurul toplantısının iki defa üst üste yapılamamasının kendiliğinden sona erme hallerinden biri olduğu vurgulandı.Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ayrıca 2016'da kurulan ancak büyük kongresini gerçekleştirmeyen ve zorunlu organlarını oluşturmayan Büyük Türkiye Partisinin kendiliğinden dağılma halinin ve buna bağlı olarak hukuki varlığının sona erdiğinin tespitine karar verilmesi istemiyle iddianame hazırladı.İddianamede, Siyasi Partiler Kanunu uyarınca, ilk büyük kongrenin partinin tüzel kişilik kazanmasından başlayarak iki yıl içinde toplanması gerektiği, buna karşın Büyük Türkiye Partisinin büyük kongresini Siyasi Partiler Kanunu'na uygun yapmadığı ve zorunlu organlarını oluşturmadığı kaydedildi.Anayasa Mahkemesi, Engelsiz Türkiye Partisi ile Büyük Türkiye Partisinin ilgili yasal düzenlemeler gereğince dağılmış sayılarak hukuki varlıklarının sona erdiğine, her iki partinin tüm mallarının Siyasi Partiler Kanunu'nun 110. maddesi uyarınca Hazineye geçmesine karar verdi.SİYASİ PARTİ MALİ DENETİMLERİÖte yandan Anayasa Mahkemesi, 5 siyasi partinin kesin hesaplarında gösterilen gelir ve giderler ile devreden nakit toplamının eldeki bilgi ve belgelere göre, doğru, denk ve Siyasi Partiler Kanunu'na uygun olduğunu belirledi.Resmi Gazete'de yayımlanan kararlara göre Yüksek Mahkeme, Alternatif Değişim Partisi, AS Parti ve Toplumcu Kurtuluş Partisinin 2016, İşçi Demokrasi Partisinin 2016 ve 2017, Türkiye İşsizler ve Emekçiler Partisinin ise 2016, 2017 ve 2018 yıllarına ait kesin hesaplarını inceledi.Bu partilerin kesin hesaplarında gösterilen gelir ve giderler ile devreden nakit toplamının eldeki bilgi ve belgelere göre, doğru, denk ve Siyasi Partiler Kanunu'na uygun olduğu sonucuna varıldı. AALa Liga'da Madrid derbisi yarın
La Liga'da Madrid derbisi yarın Atletico Madrid'de Gimenez, Real Madrid'de ise Sergio Ramos, Carvajal ve Hazard sakatlıklarından dolayı forma giyemeyecek. İspanya 1. Futbol Ligi'nin (La Liga) 26. haftasında yarın Atletico Madrid ile Real Madrid'i karşı karşıya getirecek Madrid derbisi, bitime 12 hafta kala şampiyonluk yarışındaki ilk büyük randevu olarak öne çıkıyor.Bir maç eksiğine rağmen 58 puanla lider durumda bulunan Atletico Madrid, 5 puan gerisinde 3. sıradaki Real Madrid'i Wanda Metropolitano Stadı'nda ağırlayacak. Müsabaka (TSİ) 18.15'te başlayacak.Önemli bir avantajı bulunan Atletico, olası bir galibiyette puan farkını daha da açarak, birçok futbol eleştirmenine göre şampiyonluğa doğru dev bir adım atacak.107 yıllık geçmişi olan derbiden galibiyetle ayrılan tarafın Real Madrid olması halinde, puan farkının azalmasıyla şampiyonluk yarışındaki heyecan daha da artacak.Takımların berabere kalmaları durumunda ise bu durum 53 puanla 2. sırada olan Barcelona'ya yarayacak.Derbi öncesi Atletico'da tek eksik futbolcu, Levante maçında sakatlanan Jose Maria Gimenez. Bahis kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle FIFA'dan aldığı 10 maçlık men cezası 28 Şubat'ta sona eren İngiliz defans oyuncusu Kieran Trippier ile sakatlıkları sona eren Yannick Carrasco ve Thomas Lemar ise teknik direktör Diego Simeone'den görev bekleyecek.Bu sezon art arda çok önemli sakatlık sorunları yaşayan Real Madrid'de Sergio Ramos, Dani Carvajal ve Eden Hazard, derbi karşılaşmasında sahaya çıkamayacak.Eflatun beyazlılarda iyileşen Karim Benzema ile Eden Militao'nun takıma dönüşleri, teknik direktör Zinedine Zidane için haftanın en olumlu gelişmeleri oldu.Derbi istatistiklerine göre Atletico'nun büyük farkla önünde olan Real Madrid, ligde bu zaman kadar oynanan 167 maçın 89'unu kazandı. Atletico sadece 39 maçta sahadan galibiyetle ayrılırken, 39 karşılaşma da beraberlikle sona erdi.Real Madrid ayrıca, Atletico'nun Eylül 2017'den bu yana maçlarını oynadığı yeni stadı Metropolitano'daki yaptıkları 3 karşılaşmada da yenilgi almazken, 2 beraberlik ve 1 galibiyetle zorlu deplasmandan puan çıkarmayı başardı.La Liga'da 10 şampiyonluğu bulunan Atletico, son olarak 2014'de lig kupasını kaldırmıştı. AAEvlatlık verdikleri kızlarıliseli aşıkları52 yıl sonra kavuşturdu
Evlatlık verdikleri kızları liseli aşıkları 52 yıl sonra kavuşturdu ABD’nin İndiana Eyaleti'nde 52 yıl önce lisenin gözde aşıkları olan Donna ve Joe ancak yıllar sonra muratlarına erebildi. Çifti bir araya getiren ise yıllar önce evlatlık verilen biyolojik kızları Laura oldu. Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) Indiana eyaletindeki Indianapolis şehrinde film senaryolarını aratmayan bir olay yaşandı. Lise yıllarında aşk yaşayan Donna Horn (70) ve Joe Cougill (69) çiftnin mutluluğundan bir çocuk geleceği haberini öğrenen Donna'nın babası, çiftin görüşmesini yasakladı. Ailelerden gelen görüşme yasağının ardından ilişkileri sona eren çift yarım kalan ilişkiyi mutlu sonla noktalamak için 52 yıl sonra bir araya geldi. /Archive%5C2021%5C3%5C6%5C115539393-abdli-liseli-asiklar-52-yil-sonra-evlendi_2.jpgYerel medyanın haberinin göre, Kasım 1968’de Donna’nın doğum yaptı. Donna'nın Joe ile birlikteliğinden bir kız çocuğunun dünyaya geldiği ifade edildi. Donna'nın kızını evlatlık verdiği ve yıllar sonra kendisine e-mail üzerinden ulaşarak gerçek annesinin kendisi olduğunu söylediği aktarıldı. Yerel medya çiftin biyolojik kızları Laura’nın Donna ile babası Joe'yu 52 yıl sonra bir araya getirmeyi başardığını belirttti. /Archive/2021/3/6/115538956-abdli-liseli-asiklar-52-yil-sonra-evlendi_1.jpgLaura’nın biyolojik anne ve babasının tekrar bir araya gelmesine yardım etmesiyle birlikte çiftin, geçen Mayıs ayında evlendiği öğrenildi. DHACanlıyayında büyük skandal: Erdoğan'ın danışmanından ağır küfür
Canlı yayında büyük skandal: Erdoğan'ın danışmanından ağır küfür CNN Türk ekranlarında yayınlanan Akıl Çemberi programı, son yılların en büyük yayın skandallarından birine sahne oldu. Katılımcılardan, Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu üyesi Prof. Dr. Mesut Caşın'ın ettiği küfür stüdyoda şaşkınlığa sebep olurken ekranı başındaki yurttaşları utandırdı. /Archive/2021/3/6/113142282-hj.jpgBaşak Şengül'ün sunduğu Akıl Çemberi programı dün akşam Emekli Hava Korgeneral Dr. Erdoğan Karakuş, Emekli Büyükelçi Uluç Özülker, Güvenlik Politikaları Uzmanı Mete Yarar, Akademisyen-Yazar Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşın ve Gazeteci Nedim Şener'i ağırladı.Programın ilerleyen dakikalarında söz verilen Prof. Caşın ve diğer konuklar arasında, izleyicileri şaşkına çeviren şu diyalog geçti:Mesut Caşın: [Emekli Korgeneral Karakuş'a hitaben] Bir müjde de ben vereyim, Hürjet'in de motoruna karar verildi komutanım. Başak Şengül: Hayırlı olsunMesut Caşın: Eğitim uçağımızın motoru seçildi. Erdoğan Karakuş: Hürjet kolay...Mesut Caşın: Yani, motordan yana, Amerika bizi s**tikçe daha çok motorlar yapacağız. Uluç Özülker: İnşallahMesut Caşın: Füze motoru da yapacağız, uzaya da gideceğizCumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu üyesinin sözleri salonda şaşkınlığa sebep olurken, Nedim Şener'in sırıtması dikkatlerden kaçmadı. cumhuriyet.com.trVitrindeki Albümler
Türkçe Haberler En Son Başlıklar Vitrindeki Albümler Halk müziğimizin büyük ustası, bağlama virtüözü Arif Sağ’ın 45’likleri yarım asır sonra ilk kez long play formatında... ARİF SAĞ ‘70’LER’ (MEGA PLAK) “70’ler” adını taşıyan derleme albüm, ustanın yetmişli yılların ilk yarısında Topkapı Müzik etiketi altında çıkardığı altı 45’liği içeriyor. Toplam 12 parçadan oluşan albüm, büyük ustanın o yılların müzikal eğilimlerini ve arabeski müziğine taşıdığı bir dönemine ışık tutuyor. “Sana Gelmek İstiyorum / Kaşların Kara Leylam”, “Sazım / Misket”, “Sen Nankörün Birisin / Yol Yakınken Dönelim”, “Hayat Uçurum Oldu / Seven Umutlu Olur”, “Bu Ayrılık Neden Oldu / Kaybolan Mutluluk” ve “Dert Hamalı / Ne Bu Surat Bu Çehre” 45’liklerinin derlemesinden oluşan “70’ler” plağı, büyük ustanın farklı bir yanını ve müzikal açıdan sahip olduğu zenginliği, çeşitliliği sergiliyor. Ayrıca dönemin ruhu ve piyasası için de fikir veriyor. Mega Plak’ın sahibi Ethem Zeytinkaya tarafından vücuda getirilen albümdeki sekiz eserin söz ve müzikleri, on eserin de düzenlemeleri kendisi tarafından yapılmış. “Sazım” ve “Misket”in düzenlemeleri ise Süheyl Denizci’ye ait. Albümdeki insörtte ayrıca Sağ’ın Türkçe/İngilizce biyografisi bulunmakta. Üstadın çok renkli diskografisi açısından önemli bir derleme “70’ler”. GAZAPİZM ‘HİZA’ (ARGO YAPIM)Gazapizm (Anıl Acar), kafasının dikine giden müzisyenlerden. Dört yıl sonra çıkan yeni albümü “Hiza” ile piyasa taleplerini değil, kendi müzikalitesini önemsiyor. Her işinde olduğu gibi burada da ileri atılmış bir adım gözlemleniyor. Maceradan korkmuyor, cesurca deniyor, klişeleri tekrarlamıyor, yenilikçi bir tutum sergiliyor. Elektronik beatlerden mütevelli, alışıldık rap müziğinin ötesinde, grup müziği yapıyor. Giderek de olgunlaşıyor. Albüm adının manasıyla milimetrik örtüşüyor, sadece içeriğiyle değil aritmetiksel olarak da hizaya çekiyor; 10 şarkı ceman 40 dakika 0 saniye sürüyor. Bildiğinden şaşmadan, karanlık görünse de şarkılarının satır aralarında umutlu mesajlar veriyor. Kullandığı anahtar sözcükler ise ilahi adalet arayışına açılan kapıları aralıyor. Söz konusu umut ise sokağı gösteriyor. Müziğindeki elektronik altyapılar mütemadiyen organik seslere payanda oluyor. Gerek tür çeşitliliği, gerekse de altyapı ve beat olarak standartların üzerinde. Plak formatında 1000 adet numaralı olarak basılan “Hiza”, mevcut rap müziğine katkı. Nicedir bu kadar yüksek bir rap albümü çıkmıyordu. Bu rap müzik tarihimizdeki kırılma noktalarından biri olabilir. Gazapizm, bir rapçiden, “Hiza” bir rap albümünden fazlası... Murat BeşerAksoyÖdülü’ne katılım koşullarıaçıklandı
Aksoy Ödülü’ne katılım koşulları açıklandı Dil Derneği Ömer Asım Aksoy Ödülü’nün bu yıl bir şiir kitabına verileceği açıklandı. Dil Derneği Ömer Asım Aksoy Ödülü’nün bu yıl bir şiir kitabına verileceği açıklandı. Dernekten yapılan açıklamada, “Yaşamı boyunca dil devriminin ödünsüz savunucusu olan, 30 Ekim 1993’te yitirdiğimiz Ömer Asım Aksoy’u dilci ve devrimci kişiliğiyle yaşatmak, düşünce ve yapıtlarını gelecek kuşaklara aktarmak amacıyla Aksoy ailesiyle Dil Derneği’nin düzenlediği ‘Dil Derneği Ömer Asım Aksoy Ödülü’ 2021’de bir ‘şiir’ kitabına verilecektir” denildi. SON BAŞVURU 5 TEMMUZÖdüle son başvuru tarihinin 5 Temmuz olduğu belirtildi. Kazanan isme 5 bin TL para ödülü verileceği bildirildi. Ödül töreninin 26 Eylül’de Dil Bayramı’nda yapılacağı duyuruldu. Ödülün seçici kurulu Hidayet Karakuş, Turgay Fişekçi, Haydar Ergülen, Metin Turan ve aile adına Sevgi Özel’den oluşuyor. (Bilgi için: Tel. 0312-425 83 60; belgeç. 0312- 417 33 28, [email protected], www. dildernegi.org.tr) cumhuriyet.com.trKendine ait bir yuva
Kendine ait bir yuva Ankaralı sanatçı Şaylan Özyılmaz’ın “Kendine Ait Bir Yuva” adlı kişisel sergisi, Fırça Sanat Galerisi’nde açıldı. Resimlerindeki rengârenk evlerin, kadınların duygularını, yaşadıklarını, ideallerini yansıttığını söyleyen Özyılmaz, “Benim resimlerimdeki kadınlar özgür, enerjik, ne isteğini bilen, güçlü kadınlar. Kendilerini iyi hissettikleri evleriyle de bütünleşmişler. Kadınlar evlerini sever. Yalnız olmaları da onlar için bir sorun değil” diyor.15 MART'A KADARSergi 15 Mart’a kadar görülebilir. (www.fircasanatevi.com) cumhuriyet.com.tr27.İFSAK Kısa Film Festivali başlıyor
27. İFSAK Kısa Film Festivali başlıyor Bu yıl 27. yaşını kutlayacak olan İFSAK Kısa Film Festivali, bugün festivalin www.kisafilm.ifsak.org.tr adresinden çevrimiçi başlayacak. Gösterimleri 14 Mart’a kadar sürecek festivalin son gününde ulusal yarışmanın ödül töreniyle festival kapanışı da çevrimiçi olacak. Ön elemeyi geçen filmler festival süresince çevrimiçi olarak izlenebilecek. Filmleri jüri üyeleri yönetmen ve metin yazarı Bingöl Elmas, Altyazı Fasikül: Özgür Sinema editörü Fırat Yücel ve görüntü yönetmeni Meryem Yavuz değerlendirecek. En iyi film ödülleri 14 Mart’ta saat 20.00’den itibaren yapılacak çevrimiçi ödül töreninde açıklanacak. KONUK ÜLKE İRAN Festivalde bu yıl konuk ülke İran. Beş İran filmi programda izlenebilecek. Bunlardan birisi özel gösterim kapsamında gösterilecek olan “The Forbidden Strings” belgeseli. Öte yandan ilk uzun metraj filmi “Hayaletler”le festivallerden ödüllerle dönen Azra Deniz Okyay, festivale üç kısa filmiyle katılıyor. Yönetmenin “Palyaço”, “Küçük Kara Balıklar” ve “Sulukule Mon Amour” filmleri festivalde yer alacak. Ayrıca 2019 yılında yaşamını yitiren sinema yazarı Cüneyt Cebenoyan anısına, yarın saat 21.00’de Berna Kuleli moderatörlüğünde bir söyleşi yine İFSAK TV YouTube kanalında yayımlanacak. cumhuriyet.com.trZ kuşağıyeni‘Sanat Güneşi’nin peşinde
Z kuşağı yeni ‘Sanat Güneşi’nin peşinde Son 4 yılın parlayan pop yıldızı Aleyna Tilki ve DJ’lik yaparken şovlarıyla ve kimliğiyle şöhret olan Kerimcan Durmaz, aynı günlerde iki kliple müzik piyasasına bomba gibi düştü. Biri ilk kez olmayan sesiyle şarkı söylerken öteki müzik piyasasında büyümenin deneyimini konuşturdu. “Bir Türk klipte şu sahneyi gördüm ya, Allahım ölsem gam yemem, literally homofobik muhafazakâr Türk kudurtma timi!” yazmış tweet’inde @aylin. Z kuşağıyla baş edemeyeceksiniz beyler! Özellikle beyler diyorum, kadınların pek derdi değil. Kerimcan Durmaz’ın yayına girdiği günden 24 saat geçmeden 3 milyonu geçen izlenmeye ulaşan videosu “Peşimdesin peşimde” çok mu cüretkâr? Zeki Müren ilk çıktığında siyah smokini vardı. Cumhuriyet neslinin beyefendisiydi. Bahçevan filminde bir kıza sevdalanıyordu. “Sanat Güneşi” olduğunda ise apartman topukları, payetli mini kıyafetiyle astronot gibiydi ama milyonların kalbinde taht kurmuştu. Bülent Ersoy da siyah smokinle başladı sanat hayatına. Muhafazakâr, dindar, genç erkeklerle evlenen assolist, “Diva” sıfatıyla AKP döneminde resmi davetlerde bile ağırlandı. Şimdilerde ise Japon antik opera sanatçıları gibi 5 saat süren makyajı, yerinden kalkmasına, yürümesine imkân vermeyen abartılı kıyafetleri ile “Diva” mıdır, divane mi, belli değil. Sesi ve yorumu hâlâ güzel ama modası geçmiş, ancak kürkleriyle tepki çeken bir trans. Şimdi bu kimlikleriyle magazin gündemini sallayan, 3 milyon takipçili Kerimcan Durmaz var. Gerçi o “Yeni Sanat Güneşi” unvanını sadece popülaritesine borçlu, DJ olarak çıktı, sesi parlak değil, daha önce hiç şarkı da söylememişti ama “Cilalı İmaj Devri” bile geride kalmışken şimdi ünlü olmak için “tık sayısı” yetiyor! Hele gençlerin evde tıkılı kaldığı ve bütün yaşamlarını eldeki akıllı telefon ya da dizdeki bilgisayarın internetinde geçirdikleri salgın günlerinde Kerimcan Durmaz’ın ilk kez şarkı söylediği klibi fena halde eğlendiriyor. Kerimcan, klibine renkli bir “erkek” olarak başlayıp kadına dönüşürken kadınlara da kadın olmayı öğretiyor üstelik! Prodüksiyon da fena değil. Z kuşağıyla öyle zart zurt etmekle baş edilemiyor. İnadına, işe yaramıyor, üstelik bu nesil çok da kalabalık! Müziğine dönersek şarkısı olmayan, şarkı söylememiş biri olarak Kerimcan’ın çıkışı her anlamda çok cesur. Üstelik varını yoğunu yatırıp kendi şirketinden çıkardığı kliple tamamen yok olmayı da göze almış. Kendi başına da iş yapılabileceğini göstermek istemiş! Başardı mı? Tıklanma sayıları her şeyi söylüyor!TİLKİ İNİNDEN ÇIKTIKerimcan Durmaz’la aynı gün Aleyna Tilki de ilk İngilizce parçasına “Retrograde” isimli bir klip çıkardı. Kerimcan’ınki şu ara çok popüler olan trap rap, Aleyna’nınki pop. Daha az cüretkâr. Aleyna, Kerimcan’ın tersine Grammy ödüllü Diplo gibi çok önemli isimlerle çalışmış, söz yazarından müziğine hepsi yabancı, ünlü isimler. Prodüksiyon da Warner Music Global gibi önemli bir uluslararası şirket. Aleyna Tilki, ergenlik dönemini şarkıcı olmak için çalışarak geçirmiş, sesi güçlü, beğenilen bir müzisyen. Dans etmeyi, kliplerde çok kullanılan direk dansı yapmayı da neredeyse çocukken öğrenmiş, daha başlarda da olsa, bacak açmalar iyi. Kıyafetleri çarpıcı. Ama olmayan, tutmayan bir şey var; ne şarkısı ne müziği ne de klibi özgün! Dijitalin tavan yaptığı günümüzde bu da hemen ortaya çıkıyor, klibin formatından Aleyna’nın kıyafetlerine kadar hepsi daha önce kullanılmış. Klibi ilk çıkardığında ben bu kadar uğraştım, uluslararası piyasa kurallarına uygun bir iş yaptım, beni niye desteklemiyorsunuz diye sitem etmişti genç şarkıcı... Olmayan destek de milyonları buluyor o başka... Ama rakamları karşılaştırdığınızda kimin daha çok izlendiği ortada: Kerimcan 11 milyon, Aleyna 7.7 milyon. Spotify’da dinlenmede Kerimcan 1.4 milyon, Aleyna 1 milyon. Şarkıcı bile olmayan biriyle şarkıcı olmak için gençliğini bile yaşamamış, yıllarını vermiş iki müzisyenin işini karşılaştırmak haksızlık mı? Evet ve yapmak istediğim de bu değil, sadece kitleye hitap eden popüler müziğin parmak ucunda olduğunu, buna neyin hitap ettiğini düşünmek! Genç, güzel ve yetenekli sarışın nasıl oluyor da Kerimcan’dan daha az tıklanıyor? Kerimcan’ın Peşindekiler, Aleyna’nın peşinde niye o kadar koşmuyor? Yazgülü Aldoğan