Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Monday, 06.23.2025, 04:56 PM (GMT)

News - Haberler

CHP lideri Kılıçdaroğlu, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu

CHP lideri Kılıçdaroğlu, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu figure > CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin 2020’den 2021’e sorunlarını devrettiğini belirterek, “‘Artık yeter’ diyoruz. Kısır tartışmalar yerine çözüm üretilmeli” diye konuştu. Boğaziçi Üniversite'de dün yaşanan rektörlük protetosuna değinen Kılıçdaroğlu, üniversite kapısına kelepçe takılmasına ilişkin olarak, "Kelepçe takılması için darbe döneminin daha güzel fotoğrafı olabilir mi? Üniversitenin kapısına kelepçe vuruyorsunuz" diye konuştu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin genel merkezinde gazetecilere açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı. Kılıçdaroğlu, özetle şunları dile getirdi:KISIR TARTIŞMALARA GİRİLMEMELİSiyasette her zaman ve her ortamda doğruları söylemek önemli bir konudur. Siyasetçinin samimi olması, vatandaşları kavga ettirmemesi lazım. Türkiye’nin dünya kadar sorunu var, nereye dokunsanız bir sorun yumağı. İster ekonomi, ister sağlık, ister dış politika. Gerçekten mutfaklarda yangın var, insanlar perişan. Böyle bir ortamda kısır tartışmaların içine girmek yerine vatandaşın var olan sorunlarını çözmeye siyaset kurumunun kilitlenmesi gerekmez mi?2021’DE SORUNLARI DEVRALDIKTorpili olan iş buluyor torpili olmayan isterse KPSS’de 100 alsın eleniyor, devlet liyakat üzerine inşa edilmez mi? Liyakat kavramını hangi gerekçe ile unuttuk? Tüm bunlar, 2021’de önümüzdeki sorunlar. 2020’den 2021’e sorunları devraldık. ‘Artık yeter’ diyoruz. Kısır tartışmalar yerine çözüm üretilmeli. Erdoğan bu soruma asla cevap veremiyor: 18 yıldır yönetiyorsun 82 milyon insanı hangi gerekçe ile Londra’daki tefeciye mahkum ettin? Neden dünyanın en yüksek faizini ödüyoruz?VATANDAŞ ‘ARTIK YETER’ DEMELİHalktan yana yönetselerdi tefecilerin kucağına oturmazlardı. Bugün sokaktaki çocuk bile ülkede adaletin olmadığını biliyor, biz 2021’de de ülkenin tüm sorunlarına çözüm üreteceğiz. Ülkenin çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur. Tamamen yapay gündemlerle tartışıyoruz. Sorunu çözecek insanı devlette liyakatin ne kadar önemli olduğunu, o farklı düşüncelerden ‘Acaba ben de yararlanabilir miyim ‘diye bilmesi gerekir. 2021’de sorunu çözecek insanların siyasette yükselmesini istiyoruz. Vatandaşın da ‘artık yeter’ demesini bekliyoruz. Bu kadar açlık, gözyaşı, bizim hak ettiğimiz bir şey değil. Her alanda ciddi sorunlarımız var ve biz bunları aşmaya kararlıyız; aşacağız. Bu ülkenin insanlarıyla beraber aşacağız.ÇARESİZLİĞİNİ GÖSTERİYOR(Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Sözcü gazetesini okumayın’ çağrısı üzerine) Bunu Erdoğan’ın çaresizliği olarak değerlendiriyorum. ‘Gazete almayın okumayın’ ne demek? Düşünceye karşı olmak demek, farklı düşüncelere eleştirilere tahammül edememek demek. Gazeteler özgürce yayın yaparlar, hükümete yakın gazeteler de var, ‘neden kapanmıyor’ demiyoruz. Her eleştiriye saygı duymamız lazım, herkesin bizim düşüncelerimizi paylaşma zorunluluğu yoktur, medyadan istediğimiz haberi objektif vermesidir, yorumu istediği gibi yapmasıdır. /Archive/2021/1/5/162249571-chpx9579.jpgHER DARBEYE KARŞIYIZ(İlker Başbuğ’un 27 Mayıs açıklamasının anımsatılması üzerine) 20 Temmuz’dan sonra Türkiye bir sivil darbenin içindedir. Biz hiçbir darbeyi savunmadık.  Demokrasinin bu noktaya gelmesinin temelinde darbeler vardır. Biz hem askeri hem de sivil darbelere karşıyız. 12 Eylül’de Kenan Evren ve arkadaşları ne yaptıysa 20 Temmuz’dan sonra benzerini bunlar yaptı. OHAL koşullarında darbe süreci sürüyor. Bugün Erdoğan’ı eleştirme cesaretini kaç kişi gösterebiliyor? Kenan Evren ile kıyaslayınca paralelliği görürüsünüz. O dönem de parlamento askıya alınmış göstermelik parlamento vardı, şimdi de o var. Biz her iki darbeye karşıyız./Archive/2021/1/5/162625991-70367.jpgÜNİVERSİTEYE KELEPÇE DARBE FOTOĞRAFI(BÜ kapısına kelepçe takılması konusunda) Türkiye bir sivil darbenin içinde. YÖK kimin zamanında kuruldu? 12 Eylül darbecilerin yaptığı yasal düzenlemelerin hepsi hala yürürlükte. O dönem üniversiteye nasıl atanırsa hala öyle atanıyor. Erdoğan istediğini atıyor. Tek koşulu var partili olması lazım. Tek görevi Erdoğan’ı alkışlamak. Akademik özerklik çok önemli. Bilim üretilen yerlerde, her türlü düşüncenin özgürce tartışıldığı yerde akademik özerklik vardır. Kelepçe takılması için darbe döneminin daha güzel fotoğrafı olabilir mi? Üniversitenin kapısına kelepçe vuruyorsunuz."AK PARTİ’NİN TERCİHİ"(Emekli maaşlarının düşük olması konusunda) 18 yılın sonunda Türkiye, ekonomik buhranla karşı karşıya. Türkiye borcun faizini ödemek için de borçlanmak zorunda. Peki, bu borçların ödenmesini hangi toplumsal sınıflar üstlenecek? Memura, işçiye, emekliye hak ettiği paralar verilmiyor. Milyonlarca da işsizimiz var. Toplumun üreten kesimi fatura ödemek zorunda kalıyor. AK Parti’nin siyasi tercihi böyle. Geniş kitleler buna karşı çıkıyorsa oylarını ve tercihleri değiştirmek zorunda. AK Parti, TÜİK’e talimat veriliyor. Merkez Bankası başkanını ‘benim dediğimi yapmadı’ diye görevden alıyorsanız, onu da alacaksınız. Bilim insanlarının açıkladığı rakamla sokaktaki vatandaşın rakamı aynı, TÜİK’inkiler farklı.GEREKSİZ BİR TARTIŞMA(Fikri Sağlar’ın CHP’ye yönelik eleştirileri konusunda) Gereksiz bir tartışma, herhangi bir değerlendirmem de yok. Gündemde olmayan bir tartışmayı gündeme getirmenin de hiçbir mantığı yok.BİR KİŞİ KURTARACAK ALGISI TEHLİKELİ(Muhalefetin Cumhurbaşkanı adayı konusunda)  Kendimizi bir kişiye kilitlersek yanlış yapmış oluruz. O şu demek oluyor. ‘Devleti bir kişi yönetecek.’ Bu algı yaratılmaya çalışılıyor, tehlikeli bir algı. ‘Bir kişi gelecek bizi kurtaracak’, biz Ortaçağ’da mıyız? Bizi kurtaracak olan akıl, erdem, istişaredir. Bir felsefe kurtaracak, bir kişi değil. Birlikte, beraber çözüm. Beraber yapacağız bunu.PARA DEĞİL, İNSAN ÖNEMLİ(SMA hastaları için başlatılan kampanyaya iktidarın tavrı konusunda) Umut her zaman değerlidir, umudun önüne para konulamaz. Karşı çıkanlar, kendi çocukları aynı pozisyonda olsalardı karşı çıkarlar mıydı? O beyler o annelerin dramını biliyorlar mı? Para her şey değildir. Her şey insan için yapılmıştır. Acı olan bunun hekim tarafından dillendirilmesidir./Archive/2021/1/5/162326243-chpx9842.jpgDP HABERLERİ DOĞRU DEĞİL(Demokrat Parti’nin Millet İttifakı’ndan koptuğu iddiaları üzerine)  Endişeniz olmasın, hiçbir sorun yok. Haberler doğru değil. Haberler asparagas. Erdoğan’ı beslemek için yapılıyor o haberler. Daha 3-4 gün önce aynı masada Sayın Genel Başkan ile yemek yedik.ORTAK AÇIKLAMA YAPILABİLİR(Parlamenter sistemle ilgili çalışma yapılıp yapılmadığı konusunda) Ön çalışmalar yapılıyor. Sadece biz yapmıyoruz. Gelecek Partisi de yaptı. Millet İttifakı’nı oluşturan diğer partiler de yapıyor. Bu çalışmalar bir olgunluğa oluştuğu zaman, ittifakı oluşturan partiler belki bir ortak metin çıkarılabilirse Türkiye’nin önüne güzel bir çalışma konulmuş olacak. Bütün siyasi partiler bizim için değerlidir. Her siyasi parti, bu çalışmayı gönderirse teşekkür ederiz. AK Parti’de böyle bir şey yaparsa teşekkür ederiz. Güçlendirilmiş parlamenter sistem, Türkiye’nin büyümesi açısından, siyaset kurumunun halka hesap vermesi açısından çok önemli. HDP böyle bir çalışma yapıyor mu bilmiyorum. (Yeni dönemde ittifakın genişleyip genişlemeyeceği tartışmaları üzerine) Onu bilemiyorum. Ben Millet İttifakı sözcüsü değilim. Bütün genel başkanlar eşit düzeyde. Bir araya gelir, belirli konularda karar veririz.ERDOĞAN CHP’DEN KORKUYOR(İktidarın CHP’ye yönelik eleştirilerinin anımsatılması üzerine) Erdoğan, istediği kadar saldırsın. Gece rüyasında en çok beni görüyordur. Kendisinden sonra CHP’nin iktidara geldiğini görüyor. CHP’den korkuyor. İsraf ile nasıl mücadele edilir, yoksulluk ile nasıl mücadele edilir, verginin her kuruşunun hesabı nasıl vatandaşa verilir, bunları tüm dünya görecek. Bunlar; bizim partimize zarar vermez. CHP bugün gerçek anlamda halkın partisidir. Erdoğan’ın dokunamadığı tüm kesimlere CHP dokunuyor. CHP, artık 2021 yılının en güven veren partisidir.AŞI OLACAĞIM(Aşı tartışmalarıyla ilgili olarak) Bu kararı doktorlar verir. Doktorların kararlarına uymamız gerekir. Ben aşı olacağım. Aşı konusunda benim bir açıklama yapmam doğru olmaz. İnandığım değerlere de aykırı, bu açıklamaları yapacak olan hekimler. Onların açıklamalarını dinleyeceğiz. Çin aşısı daha mı iyi daha mı kötü, bunu tartışmak yerine tartışmamız gereken konu şu, kim ne zaman aşı olacak? Köydeki, şehirdeki, mahalledeki ne zaman olacak? Bunları bilmiyoruz. Maske takvimi koyamadılar, beceremediler. Bari bir aşı takvimi koyun. Bu takvime ihtiyacımız var.AKP VE MHP’NİN SORUNU(HDP kapatma çağrısı üzerine) Bu AK Parti ve MHP’nin sorunu. Kapatılabilir mi? Kapatılabilir. Darbe dönemindeyiz. Her şey yapılabilir. Bunlar doğru mu? Hayır, demokrasimizi geriye götürür. Siyasi partilere her türlü eleştiriyi yaparsınız ama kapatma doğru değil. (Cumhurbaşkanlığının uçakları) Biz 13 diyorduk, sekiz uçakmış. Biri Katar’ın bağışladığı uçak. Türkiye Cumhuriyeti gibi bir ülkenin Cumhurbaşkanı, armağan edilen uçağa binmez ama bunu da yaptılar."BİR İFTİRA VAR"(Süleyman Girgin’in Pınar Gültekin’in ailesiyle yaptığı konuşma iddiasıyla ilgili) Bir iftira var. Sonuna kadar gidin hesabını sorun. Milletvekili o kadar açık söyledi: ‘Bırakın CHP’yi milletvekilliğinden istifa ederim’ dedi. Önümüzdeki günlerde bu konu bilgilendirilecek, meraklanmayın. (Taciz iddialarıyla ilgili) Suç işleyen insanlar üzerinden partileri yargılamak doğru değil. Kişi suç işlemiş ise gereğinin yapılması lazım, bu kadar basit. Gereğini yapıyoruz.TÜM HAKSIZLIKLARI ANLATTIM(Bütçe konuşmasının anımsatılması üzerine) Bütçede yaptığım konuşma AK Parti grubuna hitabendi. Sertlik biraz onların laf atmalarıyla büyümüş olabilir. Her zaman yaptığım konuşmalardandı. Tüm haksızlıkları AK Parti grubuna dönüp anlattım. Kimsenin cesaret edemediğini benim anlatmam ve yanıt verememeleriydi yaşanan. O bütçe konuşmasının bana göre en önemli noktalarından birisi; şehitler arasında ayrımcılık yapıldığını kabul ettiler. Fuat Oktay, devletin rakamlarına güvenin dedi ama devletin rakamlarından haberleri yok.EVREN’İN AKLINA GELMEMİŞTİÖzgür medyaya baskı var. Doğru habere iletişim engeli getiriliyor yargı kararıyla. Adam sahte diploma sahibi, mahkemede itiraf ediyor, siz kalkıyorsunuz bunu Meclis’te savunuyorsunuz ve bir de sahte diploma haberlerine erişim yasağı getiriyorsunuz. Kenan Evren’in aklına gelmemişti bu. Özgür medya, haberlerini baskılara rağmen yapacak. Bir ülkenin hapishanelerinde gazeteci varsa o ülkede demokrasi yoktur.BİK ARACILIĞIYLA DEVLET SOYULUYORMedya üç tür baskı altında: İlki doğrudan gazeteci üzerine; tutuklanabilir, tazminata mahkum edilebilir. İkincisi; Basın İlan Kurumu aracılığıyla gazeteye ceza. Sonuncusu da Maliye Bakanlığı aracılığı ile yapılıyor, gazete patronu cezalandırılıyor. Havuz medyası ise BİK aracılığı ile besleniyor. Gazetelerin tirajları yanlış. 300 bin tirajlı gazete 30 bin satıyor. 180 bin tirajlı gazete kapandı. Beş bin bile satmıyordu. BİK aracılığı ile devlet soyuluyor.İNCE İSTİFA ETTİ Mİ BİLMİYORUM(Parti kuracağını açıklayan Muharrem İnce’nin istifa edip etmediği konusunda) Bilmiyorum arkadaşlar. Üyelikten kim ayrıldı ya da ayrılmadı, her hafta MYK’de partiye katılanlar ve ayrılanlar bildirilir. cumhuriyet.com.tr

Meksikalıgüzellik kraliçesi Ximena Hita, evindeölübulundu

Meksikalı güzellik kraliçesi Ximena Hita, evinde ölü bulundu figure > Meksika'da Miss Aguascalientes seçilerek 2021 Miss Mexico yarışmacıları arasına katılan Ximena Hita hayatını kaybetti. Genç kadının evinde ölü bulunduğu açıklandı. /Archive/2021/1/5/163007522-gk.jpgFotoğraf: Twitter (@RedLopezDiaz)Meksika’da koronavirüs salgını sürecinde paramedik olarak görev yapan 21 yaşındaki güzellik kraliçesi Ximena Hita hayatını kaybetti. Eğitimine devam eden ve hemşire olmaya hazırlanan Hita, evinde ölü bulundu.Sözcü'nün aktardığına göre, 2019 yılında Miss Aguascalientes seçilen genç kadın, 2021 Miss Mexico yarışmacıları arasında yer alıyordu. Ailesi ve arkadaşlarının kendisinden haber alamaması üzerine polis ve sağlık ekipleri Hita’nın evine gitti.İçeri giren ekipler genç kadının cansız bedeniyle karşılaştı. Polisin yerel basına verdiği ilk bilgilere göre, genç kadının intihar ettiği ihtimali üzerinde duruluyor.Hita’nın ölümüyle ilgili açıklama yapan yarışma orgazinatörleri "Ximena seni her zaman hatırlayacağız. Toplumumuza kattığın sevgi için teşekkürler. Senin mirasını devam ettireceğiz" ifadeleri kullanıldı.Hita’nın yarışmacıları arasında olduğu Miss Mexico 2021’in 13 Mart’ta düzenlenmesi bekleniyordu. cumhuriyet.com.tr

Maskeüreticisi 13şirkete yönelik soruşturmasınıtamamladı

Maske üreticisi 13 şirkete yönelik soruşturmasını tamamladı figure > Rekabet Kurumu salgın döneminde birlikte hareket ederek maske fiyatlarını artırdığı iddia edilen 13 şirkete yönelik soruşturmasını tamamladı. Soruşturma sonucunda söz konusu firmalara para cezası verilmesine gerek olmadığına karar verildi. /Archive/2021/1/5/161613858-maske.jpgRekabet Kurumu Maske alanında faaliyet gösteren 13 teşebbüs hakkında yürütülen soruşturmanın tamamlandığını açıkladı.Kurumun sitesinde yer alan duyuruda şu bilgiler yer aldı:"Maske alanında faaliyet gösteren teşebbüslerin, COVID-19 salgını döneminde birlikte fiyat artırmak suretiyle 4054 sayılı Kanun’u ihlal ettikleri iddiası üzerine başlatılan soruşturma tamamlandı.30.12.2020 tarihinde Rekabet Kurulunca dosyanın müzakeresi sonucunda; Akyel Medikal İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti., Atos Sağlık Ürün. Teks. San. ve Tic. Ltd. Şti., Awon İş Güvenliği Malz. San. ve Tic. Ltd. Şti., Başaran İş Elbiseleri ve İş Güvenliği Ekipmanları San. ve Tic. Ltd. Şti., Honnes Sağlık ve Endüstriyel Ürünleri A.Ş., Karakaya İş Güvenliği Kişisel Koruma Donanımları San. ve Tic. Ltd. Şti., Körfez İş Güvenliği Ekipmanları San. Tic. Ltd. Şti., Merve Medikal San. Tic. Ltd. Şti., M.F.A. İş Güvenliği Medikal Tekstil İmalat Tic. ve San. Ltd. Şti., Ossa Medikal ve Bilgisayar Tic. Ltd. Şti., Sağlık Market Sağlık Ürünleri İth. Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti., SBS Medikal Sağlık Malz. Paz. San. Tic. Ltd. Şti., Sier Sağlık Ürünleri ve Tekstil San. Tic. Ltd. Şti.’nin 4054 sayılı Kanun'u ihlal etmediğine dolayısıyla aynı Kanun’un 16. maddesi uyarınca adı geçen teşebbüslere idari para cezası uygulanmasına gerek olmadığına karar cumhuriyet.com.tr

İstanbul'a dönen Aboubakar Rizespor maçında oynayacak mı?

İstanbul'a dönen Aboubakar Rizespor maçında oynayacak mı? figure > Beşiktaş'ın Kamerunlu futbolcusu Vincent Aboubakar, annesi Maobeal Alice Aboubakar'ın cenaze töreninin ardından İstanbul'a döndü. Aboubakar, geçtiğimiz hafta hayatını kaybeden Maobeal Alice Aboubakar'ı, ülkesi Kamerun'da son yolculuğuna uğurladı. Golcü futbolcu, bugün öğle saatlerinde de İstanbul'a döndü.Havalimanından ayrılan Aboubakar, koronavirüs testi için kulüp tesislerine geçti. Siyah-beyazlı futbolcunun, Süper Lig'in 17'nci haftasında yarın oynanacak Çaykur Rizespor maçının kadrosunda yer alması beklenmiyor. cumhuriyet.com.tr

Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi NBA'de tartışılan maske kuralı

Türkçe Haberler En Son Başlıklar Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi NBA'de tartışılan maske kuralı figure > ESPN’de yer alan haberde, lig yönetiminin koronavirüs protokollerinde daha sert önlemler almaya başladığı belirtildi. /Archive/2021/1/5/133910214-maske.jpgNBA yönetimi, maç sırasında sahada olmayan oyunculara maske takma zorunluluğu getirildiğini açıkladı. ESPN’de yer alan haberde, lig yönetiminin koronavirüs protokollerinde daha sert önlemler almaya başladığı belirtildi. Yönetimin aldığı karara göre maç esnasında benchte bekleyen oyuncular oyuna girene kadar maske takacak. Bugün oynanacak maçlarla birlikte kuralın yürürlüğe gireceği belirtilirken, oyuncuların takım tesisleri dışında birlikte çalıştıkları özel antrenör veya terapistlerin isimlerini lig yönetimine ve takıma bildirme zorunluğu getirildiği kaydedildi. Kenarda bekleyen oyuncuların maç başladıktan sonra oyuna girip tekrar kenara gelmeleri durumunda maske takmalarının zorunlu olmadığı, devre arasından sonra kenarda beklerken maç başında olduğu gibi maske takmaları gerekeceği ifade edildi. Ligin başında koçlara getirilen maske takma kuralının devam edeceği belirtilirken, kadroda olmayan ama takımla maça gelen oyuncuların da tıpkı koçlar gibi maç boyunca maske takmasının zorunlu olduğu kaydedildi. cumhuriyet.com.tr

Uzman uyardı: Bu dönemde Check-upşart, menopoz kalp hastalığıriskini yüzde 60 artırıyor

Uzman uyardı: Bu dönemde Check-up şart, menopoz kalp hastalığı riskini yüzde 60 artırıyor figure > Menopoz döneminde östrojen düzeyinin azalmasıyla birlikte kalp hastalığı riski yüzde 60 oranda artıyor. Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ayşegül Türkoğlu Pehlivanoğlu, “Menopoz öncesinde, vücuttaki östrojen hormonunun kalp hastalıklarına karşı koruyucu etkisi oluyor ve menopoz ile birlikte östrojenin azalması ile risk, erkeklerle eşit seviyeye geliyor” dedi. Menopoz döneminde olan kadınların yakınmaları olmaksızın kalp sağlığı ve risk faktörleri açısından kontrolden geçmelerinde büyük fayda olacağını dile getiren Pehlivanoğlu, “Yaşlanma süreci doğal bir süreç olup kadınlarda üretkenliğin bitmesini temsil eden menopoz dediğimiz hormonal değişikliklerin oluşması ile erkeklerden biraz farklılık göstermektedir. Huzursuzluk, tahammülsüzlük, sıcak basması, aşırı terleme, vücut yağ oranında ve dağılımında değişiklikler ve kilo artışı beraberinde kalp hastalıklıları için anlamlı risk faktörlerini de getirebilmektedir” diye konuştu. Depresif bulguların da sıklıkla görülebileceğini anımsatan Pehlivanoğlu “Yüksek tansiyon bu dönemde sıklıkla karşılaşılan bir sorundur. Östrojen seviyelerindeki azalma ile birlikte kolesterol seviyelerinde paralel bir artış da meydana gelmektedir” diye konuştu./Archive/2021/1/5/133629310-a7452755-60be-4b57-baba-24735b0211d7.jfifHER BAŞAĞRISI MİGREN DEĞİLMenopoz dönemindeki kadınlara yönelik tavsiyelerde bulunan Pehlivanoğlu, özetle şunları kaydetti: “Her baş ağrısını migren diye geçiştirmemek gerekiyor. Arada mutlaka tansiyon ölçümü yapılmalı. Beslenmeye dikkat edilmeli, düşük kalorili besin değeri yüksek gıdalar tercih edilmeli, gerekirse bir diyetisyenden destek alınmalı. Bu dönemde kadınlar düzenli olarak tartılmalı, bol hareket etmeli ve tuzu hayatlarından çıkartmalılar. Bol sıvı tüketmeliler ve sigara, alkol gibi zararlı alışkanlıklardan uzak durmalılar. Eğer bu süreçte psikolojik olarak kendi hayatınız ve yakın çevreniz etkileniyorsa, rutininiz aksıyorsa mutlaka psikolojik destek alınması gerekiyor.” cumhuriyet.com.tr

CHP'li vekil Girgin'den Gültekin'in babasıhakkında suçduyurusu

CHP'li vekil Girgin'den Gültekin'in babası hakkında suç duyurusu figure > CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin, üniversite öğrencisi Pınar Gültekin'in öldürülmesinin ardından baba Sıddık Gültekin'i telefonla arayarak "davadan vazgeç" dediği iddiasıyla ilgili suç duyurusunda bulundu. Muğla Adliyesi'ne gelerek Sıddık Gültekin hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı'na "iftira ve hakaret" suçlamasıyla suç duyurusunda bulunan Girgin'in avukatı Pınar Alpay Tozun, adliye çıkışında yaptığı açıklamada, müvekkilinin son bir haftadır hak etmediği birtakım suçlamalarla karşı karşıya kaldığını, bu sebeple hakkını aramak istediğini söyledi.Muğla Cumhuriyet Başsavcılığına ilgili kişiler hakkında suç duyurusunda bulunduklarını anlatan Tozun, "Hukuki sürecin takipçisi olacağız. 'İftira ve hakaret' gerekçesiyle suç duyurusunda bulunduk. Müvekkilimin onuru, şerefi ve saygınlığı zedelenmiştir. Gerçek olmadığı bilinen bir iddiayla yapılan bu iftira karşısında en doğal hak kullanılmıştır" dedi.   NE OLMUŞTU?Akyaka Mahallesi'nde tek başına yaşayan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin'in (27) kaybolduktan 5 gün sonra 21 Temmuz 2020'de cesedinin bulunmasıyla ilgili genç kızın eski erkek arkadaşı Cemal Metin Avcı ve kardeşi Mertcan Avcı tutuklanmıştı.Sanıklardan Cemal Metin Avcı'nın "canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, kardeşi Mertcan Avcı'nın da "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçundan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması istemiyle dava açılmıştı.Pınar Gültekin'in babası Sıddık Gültekin, CHP'li bir milletvekilinin telefonla arayarak "davadan vazgeç" dediği iddialarına ilişkin 31 Aralık 2020’de basın açıklaması yaparak, o ismin CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin olduğunu açıklamıştı. AA

CHP’li Bingöl’den dikkatçeken hastane ve ilaçuyarısı

CHP’li Bingöl’den dikkat çeken hastane ve ilaç uyarısı figure > CHP Ankara Milletvekili Dr. Tekin Bingöl, Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) fiyatlandırmasında güncelleme yapılmaması nedeniyle devlet ve üniversite hastanelerinin borç batağında olduğunu belirterek, “Doktorlar, hastalarının ihtiyaçları olan malzemelere erişemiyorlar. Medikal şirketleri borçları ödenmediği için malzeme vermek istemiyor” dedi.   CHP Parti Meclisi Üyesi ve Ankara Milletvekili Dr. Tekin Bingöl, Sağlık Bakanlığı, SGK ve hastaneleri yıllardır karşı karşıya getiren SUT fiyatlandırmasının TBMM’de araştırılması için harekete geçti. TBMM Başkanlığı’na sunulan araştırma önergesinde Bingöl, Sağlık Bakanlığı’nın ilaç ve medikal şirketlerini indirime zorlamasına dikkat çekerek, devlet ve üniversite hastanelerinin biriken milyarlarca liralık borcunun da Meclis’te görüşülmesini talep etti.Hastanelerin ana gelir kaynağının SGK’nın hizmet karşılığı ödediği ücretler olduğunu belirten Bingöl, “Ancak hastane işletme maliyetinde yıllardır artış olmasına karşın SUT ekinde yer alan birim fiyatlarının değişmemesi üniversite ve devlet hastanelerimizi bir mali çıkmazın içine sürüklemiş durumda. Doktorlar, hastalarının ihtiyaçları olan malzemelere erişemiyorlar. Medikal şirketleri borçları ödenmediği için malzeme vermek istemiyor, açılan ihaleler SUT fiyatlarının yetersizliği nedeniyle karşılıksız kalıyor” dedi.SGK’nın 2010 yılında 66 milyar lira olan prim gelirlerinin 2020 yılında 300 milyar liraya çıktığına dikkat çeken Bingöl, şunları altını çizdi:“Yaklaşık 5 kat artışa rağmen fiyatlandırmalarda aynı istikrar yok. 2010’da yayınlanan Sağlık Uygulama Tebliği’nde 10 yılda 75 kez değişikliğe gidildi. Aynı dönemde 20’ye yakın farklı fiyatlandırma ile karşılaşıyorsunuz. Sadece hastaneler çalışamaz duruma geldiğinde ‘iyileştirme’ adı altında günü kurtarmaya bile yetmeyen değişiklikler yapıldı. ‘Yapılandırma’ adı altında borçlar ertelendi. Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, ilaçlar için yılda 40 milyar lirayı aşkın kaynak ayırıldığını söylese de devlet ilaç şirketlerinden indirim peşinde. SGK her yıl milyarlarca açık veriyor.” ‘YANDAŞLARA MİLYARLAR, VATANDAŞA KURUŞ HESABI’Milli Piyango çekilişi sonucu Varlık Fonu'na aktarılan 75 milyon liranın, SMA hastası çocuklar için kullanması önerisine karşı iktidar kanadından gelen açıklamalara da tepki gösteren Bingöl, şunları ekledi:“Yandaşlara milyarlar aktarılırken susanlar, Milli Piyango’dan iç edilen 75 milyon liranın SMA hastası çocuklar için kullanılması önerildiğinde kuruş hesabı yapıyorlar. İkisi bakan olmak üzere, SGK ve iktidar milletvekilleri açıklama telaşına giriyorlar. Halk sağlığında tasarruf olmaz. Hele ki çocuklarımızın sağlığı söz konusu olduğunda bu kadar acımasız yaklaşımları kabul etmiyoruz. AKP döneminde yönetilemeyen her kurumda olduğu gibi sağlık sistemimiz de bu zihniyetin sonucunda iflasın eşiğinde. Yarın çok geç olmadan, iktidarın yönetemediği SGK ve SUT fiyatlandırmasının, sağlık sistemimizin iflas etmemesi ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşması için mevcut kriz TBMM’de araştırılmalı ve ortak bir çıkış yolu bulunmalıdır.” ANKA

Periton diyalizi hastalarıkoronavirüsten daha iyi korunuyor

Periton diyalizi hastaları koronavirüsten daha iyi korunuyor figure > Koronavirüs sürecinde periton diyalizi tedavisinin avantajının bir kez daha ortaya çıktığına dikkat çeken Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Uzmanı Doç. Dr. Ebru Aşıcıoğlu, bu dönemde evde periton diyaliz tedavisi gören hastaların kendilerini daha etkin bir şekilde izole edebildiklerini söyledi. Aşıcıoğlu “Diyaliz merkezi gibi kalabalık ortamlardan uzak kalabildiklerinden, tedavilerinde aksama olmaksızın çok daha iyi bir şekilde korunuyorlar. Bu sebepten koronavirüse yakalanma oranlarının daha düşük olduğu gözlenmiştir” dedi. Periton diyalizinin uzun zamandır ülkemizde ve dünyada bir diyaliz yöntemi olarak kullanıldığını anımsatan Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Uzmanı Doç. Dr. Ebru Aşıcıoğlu, periton diyaliz tedavisine yönelik önemli açıklamalarda bulundu. YATAĞA BAĞIMLILAR İLE ÇOCUKLAR İÇİN İLK TERCİHTıbbi açıdan sakıncalı bir durum olmadığı sürece tüm böbrek hastalarının periton diyalizi için uygun birer aday olduğunu ifade eden Doç. Dr. Aşıcıoğlu, “Özellikle diyaliz merkezine ulaşımda problemi olan veya yatağa bağımlı yaşlı hastalar ya da 0-5 yaş arası küçük çocuklar için periton diyalizi ilk tercihtir. Dolaşım yetersizliği, kalp yetmezliği veya damar giriş yolu problemleri nedeniyle hemodiyalizi tolere edemeyen hastalar ile hemodiyaliz ünitesine uzaklık nedeniyle erişimi olmayan hastalarda da periton diyalizi tercih edilmelidir. Benzer şekilde aktif çalışan hastalar, seyahat etmek, serbest ve bağımsız kalmak isteyen hastalar için de yine periton diyalizi daha uygun bir seçenek olacaktır” dedi./Archive/2021/1/5/132155996-1ddd0a5f-5caa-4730-af77-072422114974.jfifKİMLER UYGUN DEĞİLKarın içerisinde geçirilmiş ameliyatlara bağlı yapışıklıklar, apse, fıtık ya da kolostomi olan hastalar ile divertikülit, ülseratif kolit veya iskemik kolit gibi iltihabi bağırsak hastalıkları olan kişilerin periton diyalizi tedavisine uygun olmadığını belirten Doç. Aşıcıoğlu, “Sosyal açıdan ise tedavi uyumsuzluğu, demans, kötü hijyen alışkanlığı ve ciddi psikotik hastalığı olan kişilerde de periton diyalizi tercih edilmemelidir” dedi./Archive/2021/1/5/132207293-09bffccf-3941-4d1e-82c6-db5f11aa0699.jfifBaşarılı bir periton diyaliz programının ilk ve en önemli aşamasının hasta eğitimi olduğunun altını çizen Aşıcıoğlu, şöyle devam etti: “Periton diyaliz tedavisi hasta ve/veya hasta yakınları tarafından evde uygulanan bir tedavi yöntemidir. Dolayısıyla tedaviyi uygulayan kişilerin prosedürler ve dikkat edilecek konular hakkında iyi bir şekilde eğitilmeleri tedavi başarısını ve uyumunu arttıracaktır. Bizim kendi ünitemizde de hastalar gerek diyaliz öncesi dönemde gerekse periton diyaliz tedavisine karar verdikleri andan itibaren yoğun bir eğitim programına alınmaktadır. Periton diyaliz tedavisi gören hastaların böbrek nakli olmalarında hiçbir sakınca yok. Periton diyalizi tedavisinin olmazsa olmazı hijyendir. Hijyenin sağlanamadığı durumlarda periton diyalizi yapılması uygun değildir. Periton diyalizinde ancak hijyen kurallarına dikkat edildiği takdirde sağlıklı ve uzun süreli bir tedavi mümkündür. Burada hijyenden kastedilen hem genel olarak kişisel hijyen hem de diyalizin yapıldığı ortam ve diyaliz prosedürleri sırasında izlenmesi gereken basit hijyen kurallarıdır. Aslında tüm bu kurallar günümüzde koronavirüs salgını nedeniyle uyulması gereken önlemler ile benzerdir. İşlem esnasında maske takılması ve el yıkanması gibi. Bu arada koronavirüs salgını sırasında periton diyaliz tedavisinin önemi ve avantajı bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bu dönemde evde diyaliz tedavisi gören hastalar kendilerini daha etkin bir şekilde izole edebildiklerinden, hastane ve diyaliz merkezi gibi kalabalık ortamlardan uzak kalabildiklerinden, tedavilerinde aksama olmaksızın çok daha iyi bir şekilde korunmuşlar ve koronavirüse yakalanma oranlarının daha düşük olduğu gözlenmiştir.” cumhuriyet.com.tr

Atatürk Havalimanı’ndaki hurda uçaklar satışaçıkarıldı

Atatürk Havalimanı’ndaki hurda uçaklar satışa çıkarıldı figure > Atatürk Havalimanı’nda bulunan uçuş ömrünü tamamlamış değişik tipteki 9 uçak satışa çıkarıldı. Uçakların ihaleleri 14 Ocak günü yapılacak. Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Atatürk Havalimanı’nda bulunan çoğu iflas eden havayolu şirketlerine ait, uçuş ömrünü tamamlamış değişik tipteki dokuz uçağı toplam 3 milyon 70 bin lira bedelle açık ihale usulü satışa çıkaracak. /Archive/2021/1/5/132551416-d1.jpgTürk sivil havacılık tescilinden düşülerek hurdaya ayrılan uçaklar için 14 Ocak günü saat 14.30'da DHMİ Genel Müdürlüğü ihale salonunda yapılacak ihale şartnamesi ve satış protokolü DHMİ Genel Müdürlüğü Pazarlama ve Ticaret Dairesi Başkanlığı'ndan 250 lira karşılığında temin edilebilecek. Satışa sunulan uçakların fiyatları ise şu şekilde, "TC-KET Tescilli Hava Aracı 210 bin lira, TC-SGB Tescilli Hava Aracı 500 bin lira, TC-MHK  Tescilli Hava Aracı 30 bin lira, TC-OYC Tescilli Hava Aracı 550 bin lira, TC-COA Tescilli Hava Aracı 550 bin lira, TC-OIM Tescilli Hava Aracı 550 bin lira, TC-TTB  Tescilli Hava Aracı 300 bin lira, TC-TTA Tescilli Hava Aracı 300 bin lira, TC-CHY Tescilli Hava Aracı 80 bin lira" Uçuş ömrünü tamamlayan uçaklar arasında Türk sivil havacılık tesciline giren tek Antonov An-12 tipi uçak da bulunuyor. TC-KET kuyruk tesciline sahip uçak 1994'te alındıktan sonra kısa bir süre uçup ardından 25 yıldır havalimanında terk edilmişti./Archive/2021/1/5/132610697-d2.jpg/Archive/2021/1/5/132619275-d3.jpg/Archive/2021/1/5/132628900-d4.jpg (DHA)

A Haber yine 'büyük oyunu' gördü

A Haber yine 'büyük oyunu' gördü figure > BBC'nin eski Türkiye temsilcisi Mark Lowen, kendisini hedef gösteren A Haber'le dalga geçti. Lowen, sosyal medya hesabından "Ah Canım, ben de seni özledim" diye yazdı. Fotoğraf: BBCProvokatif haberiyle tanınan, iktidar medyası yayın organı A Haber, Boğaziçi Üniversitesi'nde 'Kayyım rektör' protestolarını hedef alırken, artık Türkiye'de görev yapmayan BBC'nin eski Türkiye temsilcisi Mark Lowen'ı da hedef gösterdi.Haber, Lowen protestolara katılım sağlamış gibi yanıltıcı bir görselle servis edildi./Archive/2021/1/5/131844840-screenshot5.jpgHaberin içeriğinde ise şu ifadeler kullanıldı:"Gezi Parkı olaylarının çıkarıldığı dönemde Taksim Meydanı'nda, CHP'nin Adalet Yürüyüşünü takip edip canlı yayınlar yapan BBC muhabiri Mark Lowen, şimdi de Boğaziçi Üniversitesi'nde denenen şiddet olaylarına destek veriyor."/Archive/2021/1/5/131932247-screenshot6.jpgLowen, protestolar hakkındaki paylaşımında şunları demişti."Ne yazık ki Türkiye hiç değişmiyor. Çevik kuvvet, Erdoğan'ın AKP adayı (ve tezinde intihal yapmış görünen) Melih Bulu'yu rektör olarak atamasının ardından, hükümetin ülkenin en üst düzey üniversitesine müdahale etmesine karşı öfke duyan öğrencilere karşı şiddete başvuruyor ve gözyaşartıcı gaz kullanıyor." cumhuriyet.com.tr

‘Yamançocuk, yaşam sevinci oldu’

‘Yaman çocuk, yaşam sevinci oldu’ figure > Gamze Turan, 20’li yaşlarında yumurtalarının tükenmek üzere olduğunun farkında bile değildi. Bir yıl önce çocuk sahibi olmak istediğinde, yumurtalarının menapoza girmek üzere olan bir kadınla eşdeğer olduğunu öğrendi. Tüp bebek tedavisinin ardından bebeği Yaman’ı kucağına aldı. Anaokulu öğretmeni olan Gamze Turan (33) 12 yıl önce Hakan Turan ile hayatını birleştirdi. İstanbul’da yaşayan çift evliliğinin ilk yıllarında çocuk fikrini erteledi ve kariyer yapmak istiyordu. Anne olmak için önünde daha çok zamanının olduğunu düşünen Turan, aradan yıllar geçti ve Turan çifti çocuk sahibi olmak için hazırdı. Doğal yollarla gebelik elde edilemeyince doktora başvuran Turan, hiç beklemediği bir sorunla karşılaştı ve yumurtalarının menopoza girmek üzere olan bir kadınla eş değer olduğunu öğrendi. Turan çifti tüp bebek tedavisi sonrası oğulları “Yaman”ı geçen aylarda kucağına aldı. Anne Turan “Çocukları çok seviyorum. Mesleğim gereği onlarla hep iç içeyim. Onları bu kadar severken kendi çocuğumun olamayacağı fikri beni çok üzdü. Çok şükür her şeye rağmen bu duyguyu tattım” dedi. İstanbul’da yaşayan Turan çifti, evliliğinin ilk yıllarında çocuk fikrini erteledi çünkü anaokulu öğretmeni olan Gamze Turan çalışmak ve kariyer yapmak istiyordu. Çocuklarla zaman geçirmeyi çok sevdiği için bu mesleği seçmişti. Anne olmak için önünde daha çok zamanının olduğunu düşünüyordu. Çocuk sahibi olmak istediğinde karşısına çıkacak problemin o yıllarda farkında değildi, tek hayali öğrencilerine güzel bir gelecek sunmaktı. YUMURTA REZERVLERİ TÜKENMİŞTİAradan yıllar geçti ve Turan çifti çocuk sahibi olmak için hazırdı. Doğal yollarla gebelik elde edilemeyince doktora başvuran Gamze Turan hiç beklemediği bir sorunla karşılaştı ve yumurtalarının menopoza girmek üzere olan bir kadınla eş değer olduğunu öğrendi. Kariyer yapmak için geçirdiği yıllarda sınırlı sayıda olan yumurta rezervleri tükenmeye başlamıştı. Anne olmak için tek yolu tüp bebek tedavisiydi. Yaptıkları araştırmalar sonucu Prof. Dr. Mustafa Bahçeci ile tanışan çifte gerekli testler yapılarak uygun bir tedavi protokolü oluşturuldu. İlk denemede hamilelik haberini alan çift geçtiğimiz aylarda oğulları “Yaman”ı kucağına aldı. ‘MUCİZEVİ DUYGUYMUŞ’Anne Turan “Çocukları çok seviyorum, mesleğim gereği onlarla hep iç içeyim. Onları bu kadar severken kendi çocuğumun olamayacağı fikri beni çok üzdü. Çok şükür her şeye rağmen bu duyguyu tattım, annelik mucizevi bir duyguymuş. İsteyen herkesin bu mutluluğu yaşamasını dilerim” dedi. /Archive/2021/1/5/131132862-79f9bbb4-d9b6-49ef-999f-8fe956b3e11d.jfifYUMURTA KAYBI KADINLARIN YÜZDE 10’UNDA ERKEN BAŞLAR Prof. Dr. Mustafa Bahçeci ise şu bilgileri verdi: “Bir kadının gebe kalabilme olasılığı yumurtalıklarında bulunan yumurta sayısı ile direk olarak ilişkilidir. Yumurtalık rezervinin kalitesini belirleyen en önemli faktör yaştır. Yaş ilerledikçe yumurtaların hem sayısı hem de kalitesi belirgin derecede azalır. Günümüzde artan eğitim düzeyi, kariyer odaklı çalışma hayatı ve ideal eş ile tanışmayı beklemek gibi nedenlerle gebeliği 30’lu ve 40’lı yaşlara erteleyen kadınların sayısı giderek artmaktadır. Bu kadınların yumurtalık rezervi yaşıtlarına göre iyi bile olsa, gebe kalmaya karar verdiklerinde doğurganlıkta yaşa bağlı azalma nedeniyle zorluklarla karşılaşabilirler. Yumurta sayısı ve kalitesindeki yaşa bağlı azalma, 35’ten sonra hızlanır ve 45 yaşına geldiğinde kadınların neredeyse hepsi gebe kalabilme özelliğini kaybetmiştir. Kadınların yaklaşık yüzde 10’unda, yumurta fonksiyonlarındaki yaşa bağlı azalma daha erken dönemlerde başlar ve rezervlerinin yaşıtlarına göre beklenenden düşük olduğu izlenir. Bu kadınların gebe kalabilme olasılığı yaşıtlarına göre azalmış olabilir ve tüp bebek gibi yardımcı üreme tedavilerine başvurmaları gerekebilir. Azalmış yumurtalık rezervinin bilinen nedenleri arasında kalıtsal veya kazanılmış genetik bozukluklar, geçirilmiş yumurtalık cerrahisi, endometriozis, kemoterapi, radyoterapi ve sigara içimi sayılabilir.”/Archive/2021/1/5/131331376-35635437-8ddd-4781-82e1-760875f5a491.jfif Sibel Bahçetepe




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter