Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Monday, 09.22.2025, 02:38 AM (GMT)

News - Haberler

Bakan Zehra Zümrüt açıklama yapıyor

Bakan Zehra Zümrüt açıklama yapıyor figure > Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun dördüncü toplantısının ardından açıklamalarda bulunuyor. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun dördüncü toplantısının ardından açıklamalarda bulunuyor. AYRINTILAR GELİYOR... cumhuriyet.com.tr

Trabzonspor'un gol sorunu

Trabzonspor'un gol sorunu figure > Trabzonspor, teknik direktör Abdullah Avcı yönetiminde, puan olarak daha başarılı bir grafik ortaya koyarken gol yollarında çok etkili olamadı. Ligin ilk 8 haftalık bölümünde 10 gol atan bordo-mavililer, teknik direktör Abdullah Avcı yönetiminde ise 7 lig maçında sadece 6 kez rakip fileleri havalandırabildi.Teknik direktör Eddie Newton'un 7 hafta, Futbolcu İzleme Komitesi Direktörü İhsan Derelioğlu'nun da 1 hafta olmak üzere 8 haftalık dönemde Karadeniz ekibi, 1,25 gol ortalamasıyla maçlarını oynarken Avcı yönetiminde maç başına 0,85 ortalamada kaldı.AVCI DÖNEMITrabzonspor, Avcı yönetimindeki 7 maçın 2'sinde gol atamazken, 4 maçta birer gol, 1 maçta da 2 gol kaydedebildi.Bordo-mavililer, Avcı döneminde Galatasaray ve Hes Kablo Kayserispor maçlarını golsüz geçirirken Büyükşehir Belediye Erzurumspor, Ankaragücü, Demir Grup Sivasspor, Atakaş Hatayspor maçlarında birer gol attı.Trabzonspor, söz konusu dönemde en fazla golü Çaykur Rizespor maçında 2 golle kaydetmişti.SON 7 MAÇTrabzonspor, Avcı dönemindeki 7 maçında sahasında Büyükşehir Belediye Erzurumspor'u, deplasmanda MKE Ankaragücü'nü 1-0'lık sonuçla mağlup ettikten sonra evinde Demir Grup Sivasspor ile 1-1, dış sahada da Hes Kablo Kayserispor ile golsüz berabere kaldı.Karadeniz ekibi, Çaykur Rizespor'u 2-1, ardından da Atakaş Hatayspor'u deplasmanda 1-0 mağlup etti. Son olarak da Galatasaray'a 2-0 mağlup oldu.GEÇEN SEZONUN UZAĞINDAGeçen sezonun 15 haftalık bölümünde 28 kez rakip fileleri havalandırma başarısı gösteren Trabzonspor, bu sezonun aynı döneminde toplamda 16 gol attı.Buna göre bordo-mavililer, geçen sezona kıyasla 12 gol daha az kaydetti. cumhuriyet.com.tr

'Şüphe etmeyen iman,ölüimandır!'

'Şüphe etmeyen iman, ölü imandır!' figure > Miguel de Unamuno’nun İspanya’da ilk kez 1996’da yayımlanan Günlükler’i, okudukları, sorguladıkları çerçevesinde hayatın anlamını bulmaya ve tanrıyı anlamaya çalışan genç bir üniversite öğrencisinin zihinsel gelişim sancılarına doğrudan bir yolculuk. /Archive/2020/12/28/111125348-kapakic1-.jpg Miguel de Unamuno’nun İspanya’da ilk kez 1996’da yayımlanan Günlükler’i, okudukları, sorguladıkları çerçevesinde hayatın anlamını bulmaya ve tanrıyı anlamaya çalışan genç bir üniversite öğrencisinin zihinsel gelişim sancılarına doğrudan bir yolculuk.Ömrünce süren bir arayış bu. Pandora’nın Kutusu’nu açan genç bir adamın evreninden kesitler Günlükler. Unamuno’nun özellikle 1902’den sonra yayımladığı kitaplarını daha iyi anlamak için şart bir kaynak. İman atakları, hayatın anlamını bulamamanın ve muhtemeldir ki öyle kolay kolay bulamayacak olmanın katı gerçekliğiyle sancılanan zihniyle, önce genç Unamuno’yu tanıyoruz Günlükler’de.‘ÖZGÜR OLMAK İSTER HER SEFİL RUH’Kalbindeki inanç sarkacı bir ileri bir geri; öyle ki kimi zaman, onunla birlikte bizim de başımız dönüyor. Sık sık küçücük hissediyor, bir bakıyorsunuz tanrının varlığına sığınıyor, bir bakıyorsunuz tanrıya kafa tutuyor. Arayışta…Yüreği önce genç, sorularla dolu. Yanıtları sürünerek de olsa yine erkence alıyor gibi, bazen kendisi soruyor kendisi yanıtlıyor ve ikna oluyor gibi... Yaşlılığında bu kadar çok soru sorduğunu sanmamam da bundan.Olgunlaşma sürecinde zamanın bıçakçıları iş başında. Zihni, Tanrı, günah, cennet, cehennem kavramlarıyla tıka basa. Mantığı ise şeytan tırnağı gibi.Günlükler’inde diyor ki, “mantığımla mantıksal bir Tanrı arıyordum… İçimizde yaşayan Tanrı’yı hissetmiyordum ki salt bir fikir olduğu için gittikçe belirsizleşiyordu…”“Özgür olmak ister her sefil ruh” diye düşünüp taşınırken Spinoza’nın şu önermesini fark ediyor: “Özgür insan ölüm hariç her şeyi düşünür çünkü hayatı ölümün değil hayatın kendisinin istiğrakıdır…”Uzun zaman boyunca çalışma odasında iki resim oldu Unamuno’nun; biri Spencer’ın bir portresi, diğeri de kendi yaptığı, Homeros’un bir portresi. Homeros ’un portresinin altına şu mısraları kopyalamıştır Odisea’dan: “Tanrılar, insanların yıkımını kurgular ve uygularlar ki, gelecek kuşakların, şarkısını söyleyecekleri bir şeyleri olsun.”/Archive/2020/12/28/111141348-ic3.jpgUNAMUNO: ‘HİÇ SOFTA OLMADIM’“Günlükler” indeki en net ifadelerden birinde de hiçbir zaman softa olmadığını yazıyor, Miguel de Unamuno. Özgürlüğü dayanak olarak göstererek her zaman, her tür dogmatizmle mücadele ettiğinden bahsediyor. Asıl nedenin ise aslında hizaya girmeyişi, üst kabul etmeyişi, disipline olmaması olduğunu imleyerek: “Mütevazılar ordusunda dinlemek, yaşamak ve ölmek istiyordur, dualarıyla, itaat edenin aziz özgürlüğüyle” diyerek.“İtaat edenin aziz özgürlüğü” derken gözü kör müdür peki? Hayır. Zira Tanrı’dan habire bir şeyler dileyedurarak, yakararak, tüm sorumluğu Tanrı’ya havale ederek, olgunlaşamayan kul köleliği yerin dibine batırmasını bilir. Başa kendisini koyarak ikiyüzlü insanoğluna ağız dolusu lafları boşuna mı sayıyordur? Belli ki genç yaşında bile Tanrı’yı kendine “mal” etmenin, hazırcılık haysiyetsizliğinin ayırdındadır.Perdeleri çekebilecek kadar aydın yüreklidir. Tanrı’ya “Kalbimizin içini okuyan Sen’in önünde mış gibi yaparak; kendimize karşı bile içten ve basit değiliz. Öylesine körleşmişiz” demesi de bundandır./Archive/2020/12/28/111152395-ic5.jpgSOSYALİZME VE KOMÜNİZME BAKIŞLAR…Sosyale, genele, sisteme döner sorgulamaları kısa süre sonra. Hâlâ gençtir. Sosyalizm ve komünizme bakışlar atar. Ona göre iman birliğinin kutsal komünizmi; herkesin aynı Tanrı’yla benzerlikler taşıması, ruhtaki birlikte iman etmesidir o yaşlarda.Sorar, sorgular, halkın birliğini sağlayan din değildir de nedir? Tabi ya, dinin en sorgulanamaz özelliği olarak söylenegelmiştir bu, dinsizlerin bile belli bir dozda, belli bir döneme kadar olmak suretiyle kabul ettikleri bir tezdir, tarihe acı tatlı kazılı..Ortak ruhu kim verir? Din verir. Ne popüler argümandır… Bir de ekler Unamuno; “din vatan görevi görür ve ruhun anavatanıdır”.20. yüzyıl başında İspanya’da çok etkin olan Miguel de Unamuno, kardeş çocukları olan fırıncı Fêlix de Unamuno ile Salomê Jugo’nun oğulları olarak Bilbao da doğdu. Altı kardeşin üçüncüsüydü.Gençliğinde Bask diliyle ilgilendi ve Instituto de Bilbao’da öğretmenlik pozisyonu için Sabino Arana ile yarıştı. Yarışmayı her ikisi de kazanamadı.Üniversitede deneme, roman, şiir ve tiyatro türleri üzerinde temel çalışmalarda bulundu. Ve bir modernist olarak türler arasındaki sınırları keşfetti, çalışma ve incelemelerini derinleştirdi.98 KUŞAĞI19. yüzyılın sonlarından başlayarak baş gösteren siyasal ve toplumsal sorunlar yazarları birtakım değerleri gözden geçirmeye yöneltmişti. Bunun sonucunda İspanyol romanı daha ciddi amaçlı boyutlar kazanırken, eleştirel, psikolojik ve felsefi denemeler de önem kazandı. Roman ve deneme yazarlarından oluşan bu Generation of 98’in (98 Kuşağı) İspanyol edebiyatının dünya çapında saygınlık kazanmasını sağladı.Unamuno’da artık üyeleri arasında İspanyol entelektüeller, filozofların, Antonio Machado, Azorín, Pío Baroja, Ramón del ValleInclán, Ramiro de Maeztu ve Ángel Ganivet gibi isimlerin bulunduğu 98 Kuşağı’nın üyesiydi.Unamuno, ana dili Baskça olmasına karşın çalışmalarını İspanyolca yazdı. Denemelerinde 20. yüzyılın başlarındaki İspanya’nın etkisi yoğun şekilde görülür. Bocalamaları baskın olarak, bocalayan ülkesini, bocalayan zihinleri temsil eder./Archive/2020/12/28/111204348-ic6.jpgSORULARLA HELAK BİR FİLOZOF!Unamuno’nun ana izlekleri yaşam-düşünce-Hristiyan inancı arasındaki gerilim, çatışma; teselli edilemez ölüm gerçeği ve trajedisidir. Bir filozof olarak Unamuno, akademisyen filozoflara kesin şekilde itiraz eder, karşı çıkar. Tüm insani ihtiyaçların, arzuların bilinen tüm doğrulara ters olan, kişisel ölümsüzlük açlığından doğduğunu ileri sürer.Unamuno, Bilboa’daki çocukluğu boyunca gelenekçiler ile ilericiler arasındaki vahşete varan şiddet olaylarına tanık olur. Bu deneyimin yüreğindeki kalıntıları, gelecekte politik düşüncelerinin solda şekillenmesinde etkili olacaktır. Gençliğinde de en çok liberal yazarları okumak istemesinde de belki..1891’de Concepción Lizárraga Ecénnarro ile evlenir, 10 çocukları olur. 1896-97 arasında kelimenin tam anlamıyla inanç krizine girmiştir. Tanrı’ya ve hayatın anlamına gerçekçi bir açıklama getirmek yolunda adeta helak olur./Archive/2020/12/28/111213145-ic7.jpgSÜRGÜN YILLARIEvrensel felsefe, anlamlar ve sokaktaki gerçekten yola çıktıysa da sonunda tek salt bireye, iç ruhani mücadelelere odaklanır; ölüm ve ölümsüzlük sorularıyla yüzleşir.Fırıncının oğlu Miguel de Unamuno 14 dil bilir. Sırf Kierkegaard’ı orijinal dilinde okuyabilmek için Danimarkaca öğrenir. Bilboa’da arkadaşlarıyla birlikte sosyalist gazete “La Lucha de Clases”ın kurucuları arasındadır.1900-1924 ve 19301936 gibi ülkenin entelektüel yaşamındaki kırılma noktalarından sayılan dönemlerde Salamanca Üniversitesi’nin rektörüdür.Hükümet 1924’te Unamuno ve onun gibi muhalif diğer İspanyol entelektüellerini görevlerinden uzaklaştırır. 1930’a kadar Kanarya Adaları-Furteventura’da sürgün hayatı yaşar, oradan Fransa’ya kaçar.Ülkesine altı yıl sonra, General Primo de Rivera ’nın diktatörlüğü devrildikten sonra döner. Artık yeniden Salamanca Üniversitesi Rektörü ve Yüksek Ulusal Kültür Şûrası Başkanıdır.Salamanca da denilen o dur ki, Unamuno, sürgünden döndükten sonra üniversitedeki ilk dersine “Dün dediğimiz gibi…” diye başlamıştır. Tıpkı Fray Luis de León’un yüzyıllar önce aynı yerde yaptığı gibi./Archive/2020/12/28/111222176-ic8.jpgFRANCO FAŞİZMİ: “ÇOK YAŞA ÖLÜM!”Unamuno, tüm demokratik hakların ve ülkenin iplerinin ele alınacağı bu değişim döneminde, Al Servicio de la República adlı küçük bir entelektüel partiden aday da olur. Fakat bu uyanış hareketi de başarılı olamayacak, General Francisco Franco tarafından tuzla buz edilecek ve İspanyol Sivil Savaşı’nın patlak vermesine neden olacaktır.Edebiyat kariyerine enternasyonalist olarak başlamış olan Miguel de Unamuno artık inanmış ve kendini adamış bir nasyonalisttir. İspanya’nın fazlasıyla dış güçlerin etkisine girdiğini düşünmektedir ve tepki göstermektedir.Bu kaygılarla çok kısa bir dönem Franco ’nun hareketini bile hoşgörmüştür. Fakat Franco ’nun muhaliflere karşı faşist uygulamaları Unamuno’yu Franco karşıtı yapmakta gecikmez. Franco’ya karşı direniş cephesinde yer alması sonucunda 1936’da üniversiteden ikinci kez uzaklaştırılır. Aynı yıl Franco faşizmini şu sözlerle tarihe not düşecektir: “Çok yaşa ölüm!”/Archive/2020/12/28/111237301-ic10.jpgİSPANYA’NIN RUHU: UNAMUNOMiguel de Unamuno ’nun “deneme” kariyeri 1880’lerin ortalarında Alman ideolojik romantizm ve pozitivizminin etkisinde başlar. “En Torno Al Casticismo” (1895) da bu döneme tarihlenir. Bir dizi denemesinde İspanya’nın kolektif psikolojisini ve ruhunu aktarmaya gayret eder.İlk romanı “Paz en la Guerra” 1897’de yayımlanır. Aynı yıl geçirdiği bir inanç krizi sonucunda bilimin ilerlemesine ve gücüne olan güveni sarsılır. Unamuno ’nun ünlü kısa romanı, “Abel Sanchez ” (1917), İncil’deki Habil ile Kabil’in kavgasının modern çağa uyarlanışı olarak yorumlanır.Yazarının, “Bir Tutkunun Öyküsü” altbaşlığıyla sunduğu bu ilginç yapıtta, iki çocukluk arkadaşının yaşam boyu süren çekişmeleri bir kara güldürü tadıyla anlatılır./Archive/2020/12/28/111301566-ic9.jpgBİR ZAMANLAR MARKSİSTTİMarksizm ile yakından ilgiliyken yine 1917’de açıkça anti-Marksist olur. Unamuno ’ya göre “Bizleri optimist veya pesimist yapan fikirlerimiz değildir. Optimizmimiz ve pesimizmimizin kökeni psikolojik ve belki de patolojik orijinlidir ki fikirlerimizi yaratan da bu etkilerdir.” (“Del sentimiento trágico de la vida”, 1913).Ünlü yapıtı “Del Sentimiento Trágico de la Vida” (Hayatın Trajik Anlamı), ölümsüzlük arzusu ve ölümün kesinliği ve ana fikrine temellenir, haykırışlar şeklinde isyan haylice gözlenir.Unamuno’nun en ünlü soneti, “La oración del ateo” (Ateistin Duası), şöyle sonlanır:“Sufro yo a tu costa, / Dios no existente, pues si Tú existieras / existiría yo también de veras.” (“Senin yüzünden ıstırap çekiyorum / Varolmayan Tanrı / Eğer sen gerçekten varolsaydın, ben de gerçekten varolurdum”)Unamuno ’nun İspanya Cumhuriyeti (1931-36) döneminde yazdığı makaleleri bazı geleneksel inanç değerlerini hoşgörmekle birlikte dünyevi yasalar ve gerçekleri de yadsımayan liberal bir kimliği ortaya koyar. Aslında modern çağ gözünü alabildiğine korkutmaktadır da./Archive/2020/12/28/111245863-ic11.jpgKARAKTER SKALASI YAPITLARŞiirsel romanı “Saint Manuel Bueno, martir”de (1931), ölümden sonra yaşama inanmayan ve bunu cemaatinden titizlikle gizleyen bir kasaba rahibi Don Manuel Bueno’ya odaklanır.“Niebla”da (Sis/1914) okura bilinmeyen bir kasabada çeşitli karakterler sunar. Unamuno, yapıtta kendini karakterleri yaratan bir Tanrı yerine koyar. Bu karakterlerden biri yazarla tanışmadan önce intihar etmeye karar vermiş Augusto Pérez’dir.Augusto Pérez yazarı yani yaratıcısıyla tanışınca kendisini kurgusal bir karakter olduğunu, sisin içinde kaybolmaya yönlendirilmiş sanki kayıp gibi karakter olduğunun farkına varır.Yaratıcısının onu böyle yarattığını anlar, Unamuno ’ya isyan eder ve ölür. Ölüm nedeni belki intihardır belki sisler arasından kendine doğru gelen gizemli güzel kadındır.Miguel de Unamuno ’nun önemli çalışmalarından biri olan ve kahraman şövalyenin epik öyküsü “The Life of Don Quixote and Sancho”da (1905), mesihin etkisi, gücü savlanır, vurgulanır.“Don Quixote”, kaderimizi belirleyen seçimlerimizin kristalize halidir demek hiç de yanlış olmaz. Öyle ki direngenliği materyalist dünyaya yeni manevi değerler ilham edecektir. “Don Quixote” sonunda bu dünyadaki geçici varlığının amacını bulur: “Kim olmak istediğimi biliyorum” diyerek bu dünyadaki geçici varlığının amacını müjdeler, umut yinelir…/Archive/2020/12/28/111312050-ic12.jpg‘ŞÜPHE ETMEYEN İMAN ÖLÜ İMANDIR!’Unamuno’nun keskin ve net açılımları Nobelli Juan Ramón Jiménez ve Antonio Machado y Ruiz gibi birçok yazarı etkilemiştir. İngiliz yazar Graham Greene “Ways of Escape” (1980) adlı kitabının önsözünde, Life and Death of Don Quixote okuduğunu sonra da unuttuğunu yazar.Fakat kısa öyküsü “A Visit to Morin” i ve sonrasında da romanı “A Burnt-Out Case” i (1961) yayınladıktan sonra kendine bazı notlar düşer. Graham Green de, Unamuno gibi aynı tanrıbilime şüpheyle yaklaştığını fark etmiştir. “Şüphe etmeyen iman, ölü imandır”, Unamuno’nun favori argümanıdır. Ve “Ways of Escape” de Greene ’in konumlandığı nokta da tam budur.Green ’e göre de ölümsüzlüğe, ruhun sonsuz kurtuluşuna duyulan benzersiz tutkuya ille de dogmacı teolojinin kelime oyunları ve dini enstrümanlarıyla açıklık getirmeye çalışmak faydasızdır.Teoloji o noktada er ya da geç çuvallayacaktır. İradeyi tatmin etmenin yolu onu hizaya getirmek değildir her zaman, ötelemek değildir. Herkes her soruna her yanıtı her zaman verebilecektir diye bir şey söz konusu değildir, olamaz da./Archive/2020/12/28/111321097-ic13.jpgKÜÇÜK ÖYKÜLER, SIRADAN İNSANLARUnamuno’nun felsefesi sistematik değildir fakat birçok sistemle barışık ilerler. Entelektüel anlamda gerçekçilik ve pozitivizmin etkisi altındayken koyulur yola.Fakat gençliği boyunca yazdığı makalelerde açıkça görülür ki sosyalizme sempatisi vardır ve dönemin İspanyasının içinde bulunduğu durum için oldukça kaygılanmaktadır.Ünlü çalışması Del Sentimiento Trágico de la Vida (The Tragic Sense of Life ) kontrol edilmesi zor tarih önemli bir genel kavramdır. Unamuno’ya göre tarihi anlamanın en iyi yolu, savaş ve önemli siyasi anlaşmalara değil, küçük öyküler ve sıradan insanlara odaklanmakla mümkündür.Unamuno’nun “Del Sentimiento Trágico de la Vida”sı tıpkı diğer iki çalışması “La Agonía del Cristianismo” ve romanı “San Manuel Bueno, mártir” gibi Kalotik Kilisesi’nin yasaklı kitaplar listesinde yer alır.1960’larda, İkinci Vatikan Konseyi dönemine kadar da öyle kalır. Sonrasında üstü kapalı olsa da Romalı Ortodoks Katoliklere okumaları için önerilmeyen kitaplar arasında başı çekerler./Archive/2020/12/28/111337159-ic17.jpgFIRÇA ATAN ŞİİRLER!Tanrı’nın zaman ve ölüm hakkındaki sessizliği, duruşu..an gelir, Unamuno ’yu yapıtlarındaki manevi keder, acı noktalarında isyan noktasına taşır.Bu bağlamda şiirindeki ve diğer düş ürünü yapıtlarındaki izleği değişmez. Öfkelidir kelimeleri yer yer. Öylesine sorguluyordur ki fırça atıyor gibidir adeta. Zaten Miguel de Unamuno için, sanat ruhsal problemleri ifade etmenin en iyi yoludur.Geleneksel ölçütler ve düşünce Unamuno ’ya daima çekici gelmiştir. Erken dönem şiirleri kafiyeli değildir, kafiyeye çok sonraki çalışmalarında dönecektir.Önemli şiir çalışmaları arasında şunlar yer alır; “Poesías” (1907), ilk derleme şiirleridir. Ana temaları “dini çatışma”, “İspanya” ve “yerel yaşam”dır.UNAMUNO’NUN İSA’SI“El Cristo de Velázquez” (1920), dini bir çalışmadır. Unamuno’nun İsa’yı farklı bakış açılarından değerlendirdiği yapıt dört bölümden oluşur.İlkinde İsa, bir kurbandır. İkincisinde İsa ’yı, İncil’deki yorumlanışları doğrultusunda ayrı ayrı ele alınır ve buna göre de, “efsane”, “çarmıhtaki adam”, “son yemeğini yiyen Mesih”, “Tanrı’nın oğlu” bağlamlarında ayrı ayrı yorumlanır. Üçüncü bölümde İsa ’yı şiirsel dille işler. Dördüncü ve son bölümde ise Diego Velázquez ’in resmettiği İsa ’nın izini sürer.“Andanzas y visiones españolas” (1922); bir seyahat kitabı olarak adlandırılabilir. Yapıtta Unamuno ’nun doğanın kendisine duyumsattıklarını kimi geri dönüşler şeklinde ve güzel manzaraların betimini katarak paylaşır. Derin duygusal ifadelerin yanı sıra, kuşağının yazarları gibi “gerçekçi” lik ile sıkı temasta kalmayı da ihmal etmeyerek…Miguel de Unamuno ’nun diğer şiir çalışmaları ise şöyle sıralanır: “Rosario de sonetos líricos” (1911), “Rimas de dentro” (1923), “Rimas de un poeta desconocido” (1924), “De Fuerteventura a París” (1925), “Romancero del destierro” (1928), “Cancionero” (1953)./Archive/2020/12/28/111356003-ic15.jpgHAYAT… HEYHATUnamuno’nun teatral üretimi felsefi bir gelişme gösterir. “La esfinge” (1898) ve “La verdad” (1899) adlı çalışmalarının merkezinde, “bireysel maneviyat”, “en can alıcı yalan; inanç” ve “çift kişilik” temalı sorgulamaları yer alır.1934’te dünyanın bir tiyatro sahnesi olduğunu imleyen “El hermano Juan o El mundo es teatro”yu yazar. Unamuno’nun sahnesi ise alabildiğine şematiktir. Sadece ve sadece çatışmalar ve tutkuların bireyi nasıl etkilediği ile ilgilenir. Bu katılığı klasik Yunan tiyatrosundan esinlenerek benimser. Bu noktada Unamuno için önemli olan, karakterlerin iç dünyalarında olup bitenin net sunuşudur.Roman ve oyunlarında, karakterlerinin trajik yaşamını vurgular ve hayatın anlamını sorgular. Unamuyo’ya göre hayat hakkındaki bilgilere ulaşmanın en iyi yolu budur.Unamuno’nun bu anlayışı daha sonraları İspanyol tiyatrosunda Rönesansın yolunu açacak ve sonrasında da Ramón del Valle-Inclán, Azorín, and Federico García Lorca tarafından üstlenilecektir.DERKEN PERDE…Ülkesinin hali ahvaline gelince, Unamuno yaşama gözlerini 1936’da Salamanca’da yumar. Ülkede demokratik bir düzenin yeniden kurulması çabaları ise ancak 20 Kasım 1975’te Franco’nun ölümüyle, İç Savaş’ın bitmesinden yıllar sonra başlayacaktır.Ve Max Aub gibi hâlâ sürgünde olan yazarların, Rafael Alberti gibi geri dönen yazarların veya İspanyol kültür hayatından uzaklaştırılan 98 Kuşağı’ndan Unamuno başta olmak üzere Antonio Machado gibi yazarların yapıtlarının yeniden gözden geçirilmesine ve sansürden arındırılarak eski haline getirilmesine ancak o zaman izin verilecektir.Günlükler/ Miguel de Unamuno / Çeviren: Burak Zeybek / Sel Yayınları/ 140 s. Gamze Akdemir / Cumhuriyet Kitap Eki

Gram altın 455 lira seviyelerinde

Gram altın 455 lira seviyelerinde figure > Altının gram fiyatı, haftaya düşüşle başlamasının ardından 454,5 liradan işlem görüyor. Yılın son haftasına dolar kurundaki düşüşe paralel değer kaybıyla başlayan gram altın, saat 10.40 itibarıyla önceki kapanışın hemen altında 454,5 liradan işlem görüyor. Aynı dakikalarda çeyrek altın 744 lira, Cumhuriyet altını da 3.039 liradan satılıyor.Altının ons fiyatı şu sıralarda, önceki kapanışın yüzde 0,3 üzerinde 1.886 dolar seviyesinden işlem görüyor.Analistler, ABD Başkanı Donald Trump'ın 900 milyar dolarlık teşvik paketini onaylamasının ardından altının ons fiyatının yükseliş eğiliminde hareket ettiğini, yurt içinde ise dolar kurundaki düşüşün gram altın fiyatı üzerinde belirleyici olduğunu söyledi.Bugün, ABD'de Dallas Fed imalat endeksinin takip edileceğini bildiren analistler, teknik açıdan altının ons fiyatında 1.900 doların direnç, 1.860 doların destek konumunda olduğunu ifade etti. AA

Transferi konuşulan Messi'den Barcelona'yıüzecek açıklama

Transferi konuşulan Messi'den Barcelona'yı üzecek açıklama figure > Arjantinli oyuncu röportajda Barcelona’dan ayrılabileceğini belirtti. Lionel Messi, kariyerinin sonunda Amerika’da oynamak istediğini ve diğer ligleri şimdilik düşünmediğini söyledi.Barcelona’nın yıldız oyuncusu Lionel Messi İspanyol televizyon kanalı La Sexta’ya röportaj verdi. Sezon sonunda sözleşmesi bitecek olan Messi’nin ne yapacağını henüz netlik kazanmazken Arjantinli oyuncu röportajda Barcelona’dan ayrılabileceğini belirtti. Messi, takımdaki geleceği ile ilgili, ‘’ Amerika’da oynamak, orada yaşamak ve MLS deneyimini yaşamak istiyorum. Şu anda Barcelona’yı düşünmek zorundayım ancak sezon bittiğinde bunları düşüneceğim. ‘’ dedi.DEĞİŞİM GEREKİYORDUGeçtiğimiz yaz yaşanan ayrılık sürecine ilişkin ise Messi şunları söyledi, ‘’ Barcelona’yı ve bu kulübü seviyorum ama geçen yaz bunu yapmak zorundaydım. Kulübe her şeyimi verdiğimi ve daha fazlasını yapamayacağımı düşündüm. Değişim gerekiyordu, buradaki misyonumu tamamlamıştım. Bartomeu ile ilgili birçok şey söylendi ancak detaylara çok fazla girmek istemiyorum. Bana çok fazla yalan söyledi. Serbest kalma maddesi sorununu yaşadığımızda da mahkemeye gittiğimiz takdirde kazanacağımızı biliyordum ama Barcelona ile bu şekilde ayrılmak istemedim. ‘’HAZİRAN’DA KARAR VERECEĞİMSözleşmesi bitene kadar herhangi bir takımla görüşmeyeceğini söyleyen Messi başkanlık seçimi ve olası yeni teknik direktör ile ilgili, ‘’ Başkanlık seçimi ile ilgili bir taraf belirtmem doğru değil. Sadece gelecek kişinin takımı tekrar rekabetçi yapmasını istiyorum. Xavi gelirse kalır mıyım? Bilmiyorum. Haziranda neler olacağını göreceğiz. Bu dönemde artık yıldız isimleri takıma kazandırmak kolay değil. Yeni gelecek başkanın Barcelona’nın durumunu biliyor olması lazım. Neymar’ı tekrar takıma kazandıramazsınız. Çok pahalı.Kulübün içinde bulunduğu ekonomik durumu herkes biliyor. Seçilecek kişinin farklı şeyler yapması gerekiyor. ‘’ ifadelerini kullandı. cumhuriyet.com.tr

Trajik hissiyat,ütopik siyaset!

Trajik hissiyat, ütopik siyaset! figure > Fatma ve Koray Tütüncü’nün birlikte kaleme aldıkları Trajik Hissiyat Ütopik Siyaset - Jean-Jacques Rousseau’nun Edebi ve Siyasi Tahayyülü, bizi, Batı kanonuna yön veren, temel metinleriyle tarihin akışını da değiştirmiş bu önemli filozof hakkında yeniden düşünmeye yönelten bir kitap. /Archive/2020/12/28/110350369-ic2.jpgRousseau, Batı kanonuna yön veren, temel metinleriyle tarihin akışını da değiştirmiş olan bir filozoftur. Fransız Devrimi’nin esin kaynakları arasındadır. Ancak hangi konuyu/problemi ele alırsa alsın, Rousseau’da “trajik hissiyat” ve “ütopik siyaset” birlikte karşımıza çıkar.Bu konuda Tütüncü’ler şunları söyler: “Rousseau’nun külliyatı benliği ve insanlığı bilmeye adanmıştır; kırılgan, ıstıraplı, hassas bir arayıştır bu.(…) Benliğin ve insanlığın bitmek bilmeyen arzularını, hayal kırıklıklarını, yanlış yollara sapışlarını yüreğinde hisseder: Trajik bir hissiyattır bu. Ama aynı zamanda kendini bilmenin yüceliğini, iyimserliğini ve imkânlarını tanır; insan özgürlüğe yazgılıdır, insanı köleleştiren zincirleri yine insanın kıracağının farkındadır. Bu da ütopik siyasetin yoludur.” (s. 14)Akıl-duygu karşıtlığı, felsefe tarihinde sıkça rastladığımız bir durumdur. Rousseau gibi kimi filozoflar ise akıl kadar duyguya da felsefelerinde yer verebilmişlerdir. Bu konuda Tütüncü’ler şöyle demekte:“Akıl ve duygunun dur durak bilmeyen çatışmasında Rousseau hem aklın hem de duygunun yanında yer alabilmiştir: zira benliğinin böyle kurulmuş olduğuna inanır.” (s. 82)/Archive/2020/12/28/110402212-kapakic1.jpgUYGARLIK ELEŞTİRİSİYaşadığı çağda akla, bilime ve ilerlemeye büyük bir güven beslenmesine ve övgüyle bakılmasına karşın Rousseau’nun ortaya koyduğu uygarlık eleştirisi önemlidir. Bu noktada o da çağına aykırı düşünme tarzı ve duruşuyla dikkat çeker. “Rousseau’nun külliyatının çekirdeğini oluşturan insanı özgürlükle özdeşleştiren anlayış, uygar topluma yönelik eleştirisinin de odağını oluşturur.” (s. 163)Onun özellikle bilimler ve sanatlardaki ilerlemelere şüpheyle bakmasının nedeni, söz konusu ilerlemelerin insanın erdemlerini zayıflatması, insana insanlığını unutturmasıdır. Bu bağlamda Rousseau için, insanlığın geliştirdiği bilgilerin en faydalısı ve en az ilerlemiş olanı, insanın kendisine ilişkin bilgidir. (s. 137)/Archive/2020/12/28/110417744-ic1.jpgKÜLTÜR FİLOZOFUKendisinden sonraki düşünce tarihini özellikle kültür/uygarlık düşüncesi bakımından etkilemesiyle de Rousseau bir kültür filozofudur, kültür felsefesinin kurucularından biridir. Bir filozofun yazdıkları kadar onun nasıl okunduğu ve yorumlandığı da önemlidir. Bu bağlamda felsefe tarihinde yer alan birçok filozofun yanlış anlaşılması ve çarpıtılması durumuyla karşılaşırız.Tütüncü’ler Rousseau’yu bütüncül bir yaklaşımla ele almakta, eserleriyle kendi çağı ve çağımız arasındaki ilişkileri ve etkileşimleri belirgin kılmakta, filozofla ilgili indirgemeci ve dar yaklaşımları değerlendirmekte ve onun felsefesinin kurucu kavram ve problemlerini çözümleyerek; yalnızca bugüne değil belki geleceğe de seslenen bir filozof portresi çizmektedirler.Rousseau’yu yeniden düşünmek, insanlık durumunu da yeniden düşünmek demektir. Yaşanan gelişmeler ve karşılaştığımız küresel sorunlar, Rousseau felsefesinin tüm yönleriyle yeniden gündeme gelmesi gerektiğini göstermiyor mu?Özellikle de trajik hissiyatın derinden hissedildiği böyle bir zamanda, yaşanan dönemi bir distopya olarak algılayan/anlayan kişilerin hiç de az olmadığını düşünürsek, siyaset başta olmak üzere yaşamın ve kültürün her alanında ütopik bakışlara ihtiyacımız yok mu?Trajik Hissiyat Ütopik Siyaset - Jean-Jacques Rousseau’nun Edebi ve Siyasi Tahayyülü / Fatma Tütüncü, Koray Tütüncü / Metis Yayınları / 287 s. Mustafa Günay

Kanser atlatan ve testi pozitifçıkan yoğun bakım hemşiresi dinlenirkenöldü

Türkçe Haberler En Son Başlıklar Kanser atlatan ve testi pozitif çıkan yoğun bakım hemşiresi dinlenirken öldü figure > Kanser atlatan ve testi pozitif çıkan yoğun bakım hemşiresi Kadir Salduz dinlenme odasında hayatını kaybetti. Tarsus Devlet Hastanesi’nde görev yapan hemşire Kadir Salduz’un (38), Covid-19 yoğun bakım ünitesindeki nöbetinin ardından dinlenme odasında hayatını kaybetmesi, sağlık camiasını yasa boğdu. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Mersin Şube Başkanı Dr. Sinan Doğan, Salduz’un ölümünün, sağlık çalışanlarının uzun süreli çalışma koşulları nedeniyle risk altında olduğunu açıkça gösterdiğini belirterek “Otopsiden kalp krizi sonucu çıksa da bu bizim için sadece kalp krizi değildir. Covid-19’a bağlı kalp krizidir, yani iş kazasıdır” dedi. Geçmişte lenfoma tedavisi gören ve kanseri atlatan Salduz’un son mesaisine gelmeden önce Covid-19 belirtileri hissettiği ve PCR testinin pozitif çıktığı belirtildi. Mesaisini tamamlayan Salduz, kendini yorgun hissettiğini belirterek hemşire dinlenme odasına çekildi. Salduz burada fenalaştı ve hayatını kaybetti. Dr. Doğan, Salduz’un geçmişte lenfoma kanseri tedavisi gördüğünü anımsatarak “Kanser uyumaya geçmiş. Bu durumdaki insanlar normal çalışma yaşamına devam edebilirler. Ama kanser öyküsü olan birini Covid-19 yoğun bakımda çalıştırmak akıl kârı değil” dedi. Abidin Yağmur

Libya’ya giden Milli Savunma BakanıAkar’dan Hafter’in tehdit açıklamasına sert yanıt

Libya’ya giden Milli Savunma Bakanı Akar’dan Hafter’in tehdit açıklamasına sert yanıt figure > Milli Savunma Bakanı Akar, Libya ziyaretinin ardından “Türk unsurlarına yapılacak bir saldırı girişiminde katil Hafter unsurları her yerde meşru hedef olur” dedi. Türkiye’yi bölgede istemeyen Mısır’dan bir heyet, altı yıl sonra Trablus’a giderek UUH İçişleri Bakanı Başağa ile görüştü. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Libya’nın doğusunu kontrolünde bulunduran Tobruk cephesinin müttefiki Halife Hafter’in Türkiye’ye yönelik tehdit açıklamasına sert yanıt verdi. Akar, sürpriz Libya ziyaretinde, “Bu savaş suçlusu, cani yani katil Hafter ve destekçileri bilmelidirler ki Türk unsurlarına yapılacak herhangi bir saldırı girişiminde katil Hafter unsurları her yerde meşru hedef olarak görülecektir. Bunu akıllarına soksunlar” açıklamasını yaptı. Akar ve TSK komuta kademesi, önceki gün Libya’ya sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdi. Akar’ın ziyareti, Libya’nın bağımsızlık gününde Hafter’in Türkiye’ye yönelik tehditvari konuşmasının hemen ardından geldi. Trablus’ta TSK Libya Görev Grubu Komutanlığı’nı ziyaret eden Akar, Türkiye’nin BM tarafından tanınan Libya Ulusal Uzlaşı Hükümeti’ne (UUH) verdiği desteğin süreceğini belirtti. Akar, Hafter’in söyleminin Libya’daki siyasi sürece zarar vermeyi amaçladığını dile getirerek “Böyle bir hareketi yaptıktan sonra kaçacak yer bulamazlar. Dolayısıyla herkes aklını başına toplasın. Ateşkes sağlanmış, siyasi görüşmeler yapılıyor. Bunun dışında her türlü hareket yanlıştır. Libya’nın birliği, bütünlüğü ve Libya’nın Libyalılara ait olduğu esastır. Tarihi şan ve şerefle dolu TSK’nin gücünü bugüne kadar anlamadıysa bir başka yol ve yöntemle de anlatmasını biliriz” dedi. Konuşmasında, Türkiye-Yunanistan ilişkilerine de değinen Akar, “Yunan halkının maaşını, ücretini kesmek pahasına çılgınca bir silahlanma modası başladı. İstediğiniz kadar, gemi, uçak, denizaltı alın yetmez. Olan sevgili Yunan halkına olacak. Maalesef yanlış politika peşinde koşuyor komşumuz” dedi.MISIR-TRABLUS YAKINLAŞMASIÖte yandan Mısır’dan üst düzey bir heyet dün Trablus’a giderek UUH İçişleri Bakanı Fethi Başağa ile görüştü. İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre ortak güvenlik sorunları ve güvenlik işbirliğini geliştirme konularının ele alındığı görüşmede Libya İstihbarat Başkanı Imad et-Trablusi de hazır bulundu. AA’nın yerel basından aktardığına göre Mısır Genel İstihbarat Teşkilatı Müsteşarı Eymen Bedi’nin başkanlık ettiği heyette, Dışişleri Bakan Yardımcısı ve İstihbarat Başkan Yardımcısı da bulunuyor. Bunun resmi bir Mısır heyetinin ülkenin başkentine 2014’ten beri ilk ziyareti olduğu belirtildi. Mısır’daki Abdülfettah Sisi yönetimi, Hafter cephesine verdiği destekle biliniyor. cumhuriyet.com.tr

CHP’li Akın, pazarlık usulüihaleyle yandaşşirketlere kaynak aktarıldığınısöyledi

CHP’li Akın, pazarlık usulü ihaleyle yandaş şirketlere kaynak aktarıldığını söyledi figure > Açıklanmayan ihalelerin toplam tutarı yaklaşık 40.5 milyar TL. Açıklanan ihale tutarı 1 milyar 446 milyon TL, bunun 1.37 milyar TL’lık bölümünü Cengiz Holding aldı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı 2020 yılı içerisinde hızlı tren, metro, tramvay yapım ve inşaat işlerinden oluşan projelerle ilgili ihalelerin neredeyse tamamının kapalı olarak, istisna kabul edilen pazarlık usulüyle yapıldığını açıkladı. Tutarının 42 milyar TL’yi bulduğunun tahmin edildiğini söyleyen CHP’li Akın, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı bünyesindeki Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü (AYGM) tarafından 2020 yılı içerisinde ilansız ve belli firmaların davet edilmesi yöntemiyle gerçekleştirdiği ihalelerle ilgili bir derleme hazırladı. Akın’ın gerçekleştirdiği çalışmada, şu tespitler yer aldı: 12 ihale yapıldı: AYGM tarafından yapım ve inşaat işlerini kapsayan pazarlık usulüyle 12 ihale pazarlık usulüyle gerçekleştirdi. İhaleler ilansız ve belli firmaların davet edilmesiyle düzenlendi. 12 ihaleden yalnızca 4’ü kamuoyuyla paylaşıldı. Başka bir deyişle pazarlık usulüyle gerçekleştirilen ihalelerin yüzde 76’sı kamuoyundan gizlendi. Pazarlık usulüyle yapılan ihalelerin toplam tutarının yaklaşık 42 milyar TL olduğu tahmin ediliyor. Söz konusu tutarın neredeyse tamamının kamuoyuna sonucu açıklanmayan ihalelerden oluşması dikkat çekti. Cengiz Holding aldı: Mevzuata göre sonuçları kamuoyuna açıklanan pazarlık usulüyle yapılan 4 ihalenin toplam tutarı 1 milyar 446 milyon TL olurken, burada en büyük payı iktidara yakınlığıyla bilinen 5’li çete olarak tanımlanan firmalardan biri aldı. Cengiz Holding, açıklanan pazarlık usulü ihalelerde 1,37 milyar TL ile en büyük paya sahip oldu. Sır ihaleler: Sonuçları açıklanmayan pazarlık usulüyle yapılan ihalenin toplam tutarının ise yaklaşık 40.5 milyar TL olduğu tahmin ediliyor. Söz konusu 8 ihalede aslan payını iktidara yakınlığıyla bilinen firmalar aldı. Buna göre Kolin, Kalyon, Cengiz firmalarına toplamda 4 farklı projeyle 11 milyar 770 milyon TL büyüklüğünde ihale verildi.‘YANDAŞA VERİYORLAR’CHP Genel Başkan Yardımcısı Akın, “AK Parti iktidarı kamu ihale mevzuatını hiç sevmedi ve bu mevzuatı kendilerine göre değiştirdi. İhaleleri keyfine göre dağıtmak için çok çaba gösterdiler. 2003’ten bu yana 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu defalarca değiştirildi. Kanuna uymak yerine kendilerine kanunu uydurdular. Böylece adrese teslim ihaleler devreye sokuldu. Bunu yapabilmek için de AK Parti, Kamu İhale Kanunu’nun istisnai hükümlerini istismar ederek, istisnayı usul haline getirmeye başladı. Pazarlık usulü ile verilen ihaleler de bunun sonucudur. Halkın parasını bu usulle yandaşlara veriyorlar” dedi. Mahmut Lıcalı

Milyonlarca emekçinin kilitlendiği asgariücret için Türk-İş’ten açıklama geldi

Milyonlarca emekçinin kilitlendiği asgari ücret için Türk-İş’ten açıklama geldi figure > Milyonlarca emekçinin kilitlendiği asgari ücret için Türk-İş’ten açıklama geldi. Türk-İş Başkanı Atalay, “3 bin liranın altındaki teklif, insanları mutlu etmez” açıklaması yaptı. Bugün belirlenecek asgari ücret, işsizlik ödeneğinden engelli aylığına kadar bir dizi ödemeyi de etkileyeceği için geniş kesimler tarafından merakla bekleniyor. Bir yandan salgının ağır etkileri, diğer yandan enflasyon nedeniyle ücretleri eridiği için ayın sonunu getiremeyen milyonlarca yurttaş, bugün Asgari Ücret Tespit Komisyonu’ndan çıkacak kararı bekliyor. Karar, yaklaşık 7 milyon işçinin yanı sıra 65 yaş aylığından GSS primlerine, işsizlik maaşından engelli aylığına, kısa çalışma ödeneğinden ücretsiz izne çıkarılan milyonlarca emekçiye verilen nakdi ücret desteğine kadar birçok ödemeyi de etkileyecek. Asgari Ücret Tespit Komisyonu 2021’de geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere bugün son toplantısını yapacak. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nda 10.30’da başlayacak toplantıdan sonra yeni asgari ücret açıklanacak. TÜİK, son toplantıda, ağır işlerde çalışan bekâr bir işçi için asgari harcama tutarını 2 bin 792.10 TL, orta nitelikteki işlerde çalışan bekâr bir işçi için 2 bin 507.70 TL, hafif nitelikteki işlerde çalışan bekâr bir işçi için de 2 bin 339.10 TL olarak bildirdi. Hükümet şimdiye kadar ağır işler için hesaplanan tutarın üzerine hiç çıkmadı. İşçi tarafını temsil eden Türk-İş’in, bekâr bir çalışanın aylık yaşam maliyeti tutarını 3 bin 74 lira olarak belirlediği için bugün açıklanacak rakama katılması çok zor. Asgari ücret artışının etkilediği diğer ödeme ve hesaplar şöyle:65 yaş aylığı: Bu aylıktan yararlanabilmek için kişinin kendisinin ve eşinin kişi başına düşen aylık gelirinin asgari ücretin net tutarının üçte birinden az olması gerekiyor. Engelli aylığı: Bu aylığın bağlanabilmesi için de hanedeki kişi başına düşen gelirin asgari ücretin üçte birinden az olması şartı aranıyor. Evde bakım parası: Bu parayı alabilmek için hanede kişi başına düşen gelirin asgari ücretin üçte ikisinden düşük olması gerekiyor. Sosyal güvencesi olmayan ve hane içinde kişi başına düşen gelir net asgari ücretin üçte birinden az olan kişilerin sağlık hakkından yararlanabilmeleri için Genel Sağlık Sigortası pirimleri devlet tarafından karşılanıyor. İşsizlik maaşı: İşçilerin işten çıkarıldıklarında aldıkları işsizlik maaşının en alt sınırı brüt asgari ücretin yüzde 40’ı. En yüksek işsizlik maaşı ise brüt asgari ücretin yüzde 80’i. Asgari ücretteki artış işsizlik maaşı için önemli. Şu anda 1 milyona yakın işçi kısa çalışma ödeneği alıyor. Yine 2.1 milyon işçi ücretsiz izinde. Bu işçiler günlük 39 lira ile geçinmeye çalışıyor. Artışla birlikte nakdi ücret desteğinin de artması gerekiyor.TÜRK-İŞ BAŞKANI ATALAY: 3 BİN TL ÜZERİ OLMALITürk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’na getirilecek 3 bin liranın altındaki teklifin çalışanları mutlu etmeyeceğini söyledi. Atalay, yazılı açıklamasında, yeni yılda geçerli olacak asgari ücret rakamına dair, “İşveren ve hükümet, 3 bin liranın altında teklif getirmemelidir. Çünkü 3 bin liranın altındaki teklif, insanları mutlu edecek bir teklif olmaz. Asgari Ücret Tespit Komisyonu’na 3 bin liranın üzerinde teklif getirilmeli” dedi.YILMAZ BÜYÜKERŞEN: EN DÜŞÜK 3350 OLACAKAnkara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın belediye çalışanlarının maaşlarının en düşük 3100 olacağını açıklamasının ardından Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen de belediye personellerinin maaşının en düşük 3350 TL olacağını duyurdu. Büyükerşen, Twitter’dan yaptığı açıklamada, “Emek en yüce değer! Açıklanacak asgari ücret ne olursa olsun, belediye personelimizin alacağı en düşük maaş Ocak itibarıyla 3350 TL’den az olmayacak” dedi. Mustafa Çakır

İktidarısorgulayan kanalların ekranlarınıkarartan RTÜK, yandaşkanallarıkorudu

İktidarı sorgulayan kanalların ekranlarını karartan RTÜK, yandaş kanalları korudu figure > RTÜK’ün karnesini çıkaran İlhan Taşcı, “Basın ve ifade özgürlüğü ortamını sağlamakla görevli RTÜK, basın özgürlüğünün önünde engele dönüştü” dedi. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) üyesi İlhan Taşcı, “tarafsızlık” eleştirilerine konu olan kurulun 2020 yılı karnesini açıkladı. Taşcı’nın hazırladığı rapora göre, 2020 yılı boyunca iktidara yakın kanallara yalnızca 400 bin TL para cezası verilirken eleştirel yayın yapan kanallara ise bu durumun tam 25 katına denk düşen 10 milyon TL’lik ceza kesildi. Hakkında 102 bin 500 şikâyet yapılan ve yılın en çok şikâyet edilen kanalı olan ATV’ye ise yalnızca bir kez idari para cezası verilmesi dikkat çekti. Taşcı’nın hazırladığı rapora göre, iktidara yakınlığıyla bilinen A Haber, Kanal 7, TV Net, TGRT Haber’le ilgili bir yıl boyunca hiçbir dosya görüşülmedi ve hiçbirine ceza verilmedi. Bir yıl boyunca 102 bin 500 şikâyetle RTÜK’e en çok şikâyet edilen kanal olan ATV hakkında ise üst kurul gündemine yalnızca 2 dosya alındı. Bu kanala bir kez “Türkçenin kaba kullanımından” uyarı yaptırımı, bir kez de “ailenin korunması”na aykırılıktan idari para cezası verdi. Kanalla ilgili bunun dışında hiçbir dosya görüşülmedi. ATV’ye verilen para cezası, beyan ettiği reklam geliri üzerinden 400 bin TL olarak hesaplandı. Aynı dönemde, RTÜK, Tele 1 hakkında 16 idari para cezası, 8 gün boyunca 2 program durdurma ve bir kez de 5 günlüğüne ekran karartma olmak üzere 19 kez ceza verildi. RTÜK, Halk TV’ye 12 kez idari para cezası, 10 gün boyunca süren 2 program durdurma, bir kez de 5 günlüğüne ekran karartma olmak üzere toplam 15 yaptırım, KRT’ye 3 kez idari para cezası, FOX TV’ye 9 kez idari para cezası verilirken, bir kez de 3 ana haber bülteni durdurma cezası verdi. İktidarı sorgulayan televizyon kanallarına kesilen idari cezaların parasal karşılığı ise kayıtlara yaklaşık 10 milyon TL olarak geçti. Habertürk de cezalardan en fazla pay alan kanallardan oldu. Kanala bir kez uyarı, 5 kez idari para cezası, bir kez de 5 günlüğüne program durdurma cezası verildi.HAKSIZ BEDELLERRapora ilişkin değerlendirmede bulunan Taşcı, “Bu kanallar arasındaki temel fark, sadece iktidarı haberlerinde övenler ile yerenler. Bu kadar açık ve net. RTÜK aracılığıyla verilen mesaj açık: Ben seni yaşatmayacağım, halkın haber alma hakkına kulak tıkayacağım, iktidarı eleştireni yaşatmayacağım; Saray’ın ve iktidarın nefesi, sesi olanları da koruyup kollayacağım, reklamlara boğacağım. 2020, RTÜK açısından iktidarı eleştirmenin, sorgulamanın ekonomik bedelinin en ağır, haksız, adaletsiz şekilde ödetildiği bir yıl oldu” dedi. RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’i de eleştiren Taşcı, “Basın ve ifade özgürlüğü ortamını sağlamakla görevli RTÜK, artık basın özgürlüğünün önünde bir engele dönüşmüştür” ifadelerini kullandı. Sarp Sağkal

CHP’li Torun, belediye yardımlarınıaçıkladı

CHP’li Torun, belediye yardımlarını açıkladı figure > CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, CHP’li belediyelerin salgın sürecinde ihtiyaç sahibi 7.7 milyon yurttaşa ayni ve nakdi yardımda bulunduğunu bildirdi. Torun, “Belediyelerimiz halkçı projelerle halkın yanında olmaya devam edecek. Yereldeki başarılarımız bizi ilk seçimlerde iktidara taşıyacak. İşte o zaman bu adaletsiz düzene son vereceğiz” dedi. Torun, CHP’li belediyelerin 2020 yılındaki faaliyetlerini ve iktidarın yerel yönetimlere yönelik tutumunu değerlendirdi. “İktidar, işi gücü bırakmış, partimize saldırıyor. Bir yandan iktidar, bir yandan küçük ortağı, her türlü yalan ve iftiraya sığınacak kadar aciz hale geliyor” diyen Torun, iktidarın CHP’li belediyelerin hizmetlerini itibarsızlaştırmaya çalışarak, aslında yurttaşı cezalandırdığını söyledi. Torun, şöyle devam etti: “6 milyon 800 bin vatandaşımıza ayni yardımda bulunduk. 980 bin 590 vatandaşımıza nakdi yardım yaptık. Bunların içinde, kira desteği, fatura indirimi, ulaşım desteği vs. hepsi var. İhtiyaç sahiplerine 20 milyon 800 bin kap sıcak yemek dağıttık. İktidar 5 maskeyi dağıtamazken, 60 milyondan fazla maske ve dezenfektan ürününü, ücretsiz olarak vatandaşlarımıza ulaştırdık. ‘Gönül belediyeciliği’ diyenlerin aslında sadece kendi gönüllerine göre yönettikleri Sayıştay’ın sansürlenen raporlarına dahi yansıyor.” Mahmut Lıcalı




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter