News - Haberler
Kılıçdaroğlu’yla görüşen esnaf:“İşler berbat, neredeyse siftahsız kapatıyoruz”
Kılıçdaroğlu’yla görüşen esnaf: “İşler berbat, neredeyse siftahsız kapatıyoruz” CHP lideri Kılıçdaroğlu bugün Antalya’da esnaf ziyareti gerçekleştirdi. Bu ziyaret sırasında esnaf, koronavirüs, dövizdeki dalgalanma ve ülke ekonomisinde yaşanan sıkıntılar nedeniyle yaşadıkları zorlukları anlattı. Esnafın dertlerini dinleyen Kılıçdaroğlu, herkesin kazanması ve ülkede huzurun hakim olması için çalıştıklarını söyledi.“HERKES KAZANSIN Kİ ÜLKEDE HUZUR OLSUN”Kılıçdaroğlu’nun ilk ziyaret ettiği bir perdeci esnafı, “Piyasayı biliyorsunuz, işler iyi değil. Bu koronavirüsten sonra işler daha da kötü oldu” dedi.Bu sözlere karşılık Kılıçdaroğlu, “Bizler elimizden geleni yapıyoruz. Yani böyle her yaptıkları yanlışın peşinde değiliz. Neler yapılması gerekir anlatmaya çalışıyoruz. Çünkü sonuçta bu ülke hepimizin. Esnafın, sanayicinin, küçük KOBİ’nin ve çiftinin kazanması lazım ki ülkede huzur olsun” diye konuştu.“İŞLER BERBAT NEREDEYSE SİFTAHSIZ KAPATIYORUZ”Kılıçdaroğlu'nun, bir ayakkabı mağazası ziyaretinde “İşleriniz nasıl?” diye sorması üzerine ise esnaftan “Berbat! Neredeyse siftahsız kapatma durumuna geldik” yanıtı geldi."ARTIK TELEFON SATAMIYORUM"Kılıçdaroğlu ile telefon bayii arasında ise şu diyaloglar yaşandı:Kılıçdaroğlu: Her modeli mi satıyorsunuz yoksa belli modelleri mi?Telefon bayii: Artık satamıyorum. Biliyorsunuz ülkenin genel durumu ortada. Doğal olarak esnaf olarak biz de küçülüyoruz. Telefoncuyuz ama telefon satamıyoruz.Kılıçdaroğlu: Çok pahalı olduğundan mı? Talep yetersizliğinden mi?Telefon bayii: Talep yetersizliği oluştu, toplumda alım gücü yok. İnsanlar eskileri yaptırmaya çalışıyor. Yeni telefonlarını satmaya çalışıyor. Doların artması ile birlikte piyasa belli, döviz bir artarken, piyasa on artırıyor.“ÜLKEYE GERÇEK DEMOKRASİYİ GETİRECEĞİZ”CHP Lideri, sokakta yurttaşlarla da sohbet etti. Kılıçdaroğlu ile yurttaşlar arasında da şu diyalog yaşandı:Kılıçdaroğlu: Bizler ülkeye gerçek demokrasiyi getireceğiz. Bu memlekete huzuru getireceğiz. Bu memlekette herkesin esnafın kazanması lazım evine ekmek götürmesi lazım. Bunlar bizim temel hedeflerimizdir. İnşallah yapacağız.Yurttaş: Umudumuzsunuz. Başkanım turizmde çalışıyorum askıya alındık. Açlıkla sefaletle boğuşuyoruz. Bizi bu hale getirdiler. Çaresi yok...Kılıçdaroğlu: Merak etmeyin demokrasilerde çaremiz tükenmez. ANKAİstanbul'un göbeğindeöğretmeni ihmal miöldürdü?
İstanbul'un göbeğinde öğretmeni ihmal mi öldürdü? /Archive/2020/11/13/175002300-okul-3.jpgÖğretmen Hakan Aydın, 10 Kasım sabahı saat 8:30 sıralarında görev yaptığı Ahmet Suzan Yalkın Ortaokulu’na geldi. 15 dakika sonra da öğrencilerin gözü önünde okul koridorunda yere yığıldı. Aydın’a ilk müdahale meslektaşları tarafından yapılırken bir yandan da 112 çağrı merkezinden ambulans istendi.KRT'den Çağdaş Ulus'un haberi şöyle: Öğrencilerin iddiasına göre defalarca çağrı merkezi arandı ancak ambulans 20 dakika sonra okula gelebildi. Okul yönetimi ise bu sürenin 9 dakika olduğunu söyledi. Halbuki okulun yanı başında 112 ulaşım merkezi bulunuyordu./Archive/2020/11/13/174915050-harita.jpgHaberi yapan Ulus, ambulansların kalkış merkezine gidip arabayla okula sadece 3 dakika da ulaştı. İşte bu nedenle ambulansın okula geç gelmesi öğretmen Hakan Aydın’ın hayata tutunmasını geciktirmişti. Öğrencilerin ve okul yönetiminin bir iddiası da okula en yakın sokağın yolunun bir dönerci tarafından işgal edilmiş olması. O günde okula gecikmeli gelen ambulans da bu sokağı kullanamadı. Farklı bir güzergah çizerek gecikmeli olarak okula ulaştı. Bu yolun kapatılması da ambulansa 10 dakika zaman kaybettirdi. Böylece skandallar zinciri bir öğretmenin hayatına mal oldu. cumhuriyet.com.trİstanbul'da pazar yerlerinde sigara içmek yasaklandı
İstanbul'da pazar yerlerinde sigara içmek yasaklandı İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, kent genelinde tüm pazar yerlerinde sigara içmenin yasaklandığını duyurdu.AYRINTILAR GELİYOR... cumhuriyet.com.trManisa'da, cami avlusuna bırakılan 3 günlük bebek bulundu
Manisa'da, cami avlusuna bırakılan 3 günlük bebek bulundu Manisa'nın Turgutlu ilçesine bağlı Mustafa Kemal Mahallesi'ndeki Selahaddin Eyyubi Camisi'nin imamı, sabah namazı için geldiğinde, avluya bırakılan erkek bebek olduğunu fark etti. Bebeği alan imam, sağlık kontrolü için ilçedeki özel hastaneye götürdü. Bebek, buradaki ilk müdahalenin ardından Turgutlu Devlet Hastanesi’ne sevk edilirken, durum polise bildirildi. Polis, 3 günlük olduğu tahmin edilen bebeği terk eden kişi veya kişilerin tespit edilmesi için çalışma başlattı. Bebeğin annesinin belirlenmesi için de hastane kayıtları incelemeye alındı. Bebeğin, sağlık kontrollerinin ardından Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ekipleri tarafından korumaya alınacağı öğrenildi. DHA"Gülistan Doku’nun erkek arkadaşıyalan ifade verdi" iddiası
"Gülistan Doku’nun erkek arkadaşı yalan ifade verdi" iddiası Aygül Doku, Gülistan Doku için arama çalışmalarının devam ettiği Sarısaltuk Viyadüğü bölgesinde gazetecilere yaptığı açıklamada dikkat çeken iddialarda bulundu. Gülistan Doku'nun erkek arkadaşı Zainal Abarakov'un polis babası ve annesi ile verdiği ifadelerin HTS kayıtlarıyla örtüşmediğini öne süreren abla Doku, "Dosyada onlarca çelişki var" dedi.Doku, kardeşinin erkek arkadaşı Zainal Abarakov ve polis babası Engin Yücel'in Gülistan'ın kaybolduğu ihbarından sonra polise verdikleri ifadelerinde Gülistan'ın kaybolduğu 5 Ocak 2020 günü akşamı evde olduklarını belirttiklerini ancak ellerine ulaşan HTS kayıtlarında bu durumun söz konusu olmadığı ve baba ile oğlun o saatte dışarıda olduklarının HTS kayıtları ile belgelendiğini ve bu durumda Zainal Abarakov ve polis babasının gözaltına alınarak sorgulanması gerektiğini belirtti./Archive/2020/11/13/173928853-whatsapp-image-2020-11-13-at-17.21.46.jpegYALAN İFADE İDDİASIAygül Doku, Uzunçayır baraj gölü kıyısında arama çalışmalarının yürütüldüğü bölge gazetecilere yaptığı açıklamada kardeşi Gülistan Doku’nun erkek arkadaşı Zainal Abarakov’un artık gözaltına alınması gerektiğini söyleyerek, şu ifadeleri kaydetti:“Bize kardeşimin kaybolduğu gün saat 18.00’de Zainal’ın evde olduğunu söylediler. Zaten ifadesinde de evde olduğunu beyan ediyor. Polis babası Engin Yücel de evde olduğunu beyan etmiş ama Zainal o saatte dışarıda farklı bir yerde evdeki annesini arıyor. Bu ne demek oluyor? Zainal o saatte evde değil. Bu durum HTS kayıtlarında net biçimde ortaya konulmuş. Zaten Zainal’a annesi Gülistan’ın kaybolmasının ardından, 'Sen bu kıza bir şey yapmadın değil mi?' şeklinde telefon ile mesaj yazmış. Bir anne oğlundan şüpheleniyor. Daha sonra Gülistan’ı 16:41’de köprüde gören iki kişi var. Bütün saatler aynı yere çıkıyor. Dosyada onlarca çelişki var. Aylardır Gülistan'ın erkek arkadaşı Zainal Abarakov’un neden gözaltına alınmayarak ısrarla sorgulanmak istenmediğini birileri bize anlatsın. Neden Zainal korunuyor konuşunca sıkıntı çıkacak bilgiler mi verecek bundan mı korkuluyor?"“NEREDE BU KIZ?”Aygül Doku, kardeşi Gülistan Doku’nun kaybolduğu dönemde Tunceli Valisi olan, şimdi ise Ordu Valisi olarak atanan Tuncay Sonel'in kendilerine söz verdiğini ve Gülistan'ın cansız bedeninin Uzunçayır baraj gölünde çıkarılacağını söylediğini ifade etti. Çok fazla çelişkinin olduğunu ifade eden Doku, şunları kaydetti:“Eski Vali Tuncay Sonel sürekli Gülistan’ın suda olduğunu söylüyordu. ‘Dalgıçlar ne biliyor? Onlar işini yapsın’ diyordu. Ben bugün başsavcıya da söyledim. Yetkililerle de görüşüyorum. Tuncay Vali bana söz verdi Gülistan’ın bedenini vereceğim diye. Yetkililer bana ‘Sana o sözü kim verdiyse ona sor’ diyorlar. Ben de Tuncay Vali’ye soruyorum; bana Gülistan’ın bedenini verecektiniz. ‘Dalgıçlar işini bilmiyor, işini yapsın’ diyordu. Peki, o zaman Gülistan’ın bedeni nerede? Ya da biz artık ne yapacağız? Tuncay Vali hangi bilgiye dayanarak ya da hangi kanıta dayanarak kesin olarak konuştu ve Gülistan'ın baraj gölü içinde olduğunu söyledi. Bu durumu açıklaması gerekmiyor mu? Dalgıçlar biz ‘Kademe kademe, parsel parsel arıyoruz; olsa buluruz’ diyorlar. Sadece şu anda bir haftalık bir çalışma kalmış. Bütün baraj gölü santim santim arandı, bir ipucu bile bulunmadı. Bütün teknik cihazlar kullanıldı, dalgıçlar binlerce saat arama yaptı... Nerede bu kız?” cumhuriyet.com.trCHP ile MHP arasında“Bizi Silivri’ye getirtmeyin”gerginliği
CHP ile MHP arasında “Bizi Silivri’ye getirtmeyin” gerginliği CHP'li Doğan Subaşı, İBB Meclisi'nde, şunları söyledi:“Sayın Volkan Yılmaz dedi ki, ‘Gelin köylere verilen suda yüzde 25’lik tarifeye devam edelim’. Biz de kendisine bu konunun çözüm yerinin İBB Meclisi değil, TBMM olduğunu söyledik. Hemen milletvekillerimizle konuştuk. 2 Mart’ta Milletvekilimiz Zeynel Emre önerge verdi ancak önerge hâlâ TBMM’de Plan ve Bütçe Komisyonu’nda bekliyor. 18 Haziran’da bu kez MHP teklif verdi, o da dikkate alınmadı. Sonra AK Parti 20 Eylül’de Meclis’e bu teklifi Torba Yasa şeklinde verdi. Biz de teklifin eksikleri olduğunu, buna rağmen bu teklife karşı olmadığımızı, ancak Torba Yasa’nın yasa çıkarmak için hukuki bir yöntem olamayacağını söyledik. O teklif yasa olarak şu anda buraya geldi ve İBB Meclisi’mizde bu değişiklik yapıldı. Yani Yılmaz’ın iddia ettiği gibi, bu teklifi Cumhur İttifakı yapmadı. Teklifin altında bir tane MHP’li milletvekilinin imzası yok. Silivri köylüleri böyle ufak numaralarla kandırılacak köylüler değildir. Trakya köylüsü ne yapacağını bilir. Birazcık sabırlı ol. 2024’ü bekle. Bu kurnazlık siyasetinin cevabını sana verecekler.”MHP Grup Başkanvekili Volkan Yılmaz da köy statüsündeki mahallelere su verilmesine engel oldukları iddiasıyla ilgili şöyle konuştu:"Doğan beye soruyorum. Çalışmadığınız yerden mi sordum? Elektrikler mi kesikti yoksa, jeton mu geç düştü, hangisi? Siz konuşurken uykum geldi. Meydan Laorusse’yi çevirmişsiniz akşam, milletvekillerinizle genel başkan yardımcılarınızla istişare yapmışsınız. Allah aşkına çiftçinin köylünün sorunlarıyla ilgilenmek bu kadar önemliydi de niye topu taca attınız, niye minderden kaçtınız? Her zamanki gibi yine sınıfta kaldınız. Zimmet çıkar dediniz. Bu topraklarda büyümüş hangi milletvekili ya da Sayıştay üyesi çiftçiye ucuz su verdiğimiz için bize zimmet çıkarır? Bu milletin evlatlarına inancınızı bu kadar mı yitirdiniz?” dedi."CHP'NİN YANCISI OLMAKTAN KURTULAMAZSINIZ"AKP Meclis Üyesi Muhammet kaynar da tartışmaya şöyle katıldı:“Mahalleye dönüştürülen köylerde indirimli tarife uygulanmasını sağladık. AK Parti, MHP olarak. Büyükşehirlerin 15’i AKP, 11’i CHP’de. İBB’yi kazandınız diye bütün Türkiye’yi kazandığınızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz. İstanbul’da Ankara’da kazanmış olabilirsiniz. Biz o dediklerinizi 25 yıldır kazanıyoruz. Sizin 1,5 yıldır ettiğiniz laf kadar 25 yıldır etmedik. Ne kadar kazanmaya hasretmişsiniz? İYİ Parti kaç il, kaç büyükşehir ilçesi kazandı? Siz niye seviniyorsunuz, siz CHP’nin yancısı olmaktan kurtulamazsınız. 40 yamalı bohça bir seçim kazandılar hala ayakları yere basmadı. 1,5 yıl geçti 3 yıl kaldı. Size halk şamarı atacak sevinciniz kursağınızda kalacak.”CHP'Lİ Bora Balcıoğlu ise "Biz Silivri’yi hak ettiği yere taşıdık. Silivri’nin beton şehir olmasını engelledik. Doğasını, tarımını koruduk. Silivri algıyla yönetilmeye çalışılıyor. Buna karşın çok şanslısınız çünkü Başkanımız Ekrem İmamoğlu, hiçbir ayrım gözetmeden Silivri’ye gereken hizmeti götürüyor” dedi."HAYRETLE İZLİYORUM"İYİ Parti Grup Başkanvekili İbrahim Ökzan, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun köylüye zulmediyormuş gibi gösterilmeye çalışılmasını hayretle izlediğini söyledi. Özkan, şöyle devam etti:"Siz uzun yıllardır Silivri’de yaşıyorsunuz sayın başkan İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne, Silivri köylüsünün, Çatalca köylüsünün, Şile köylüsünün üretmiş olduğu sütü İstanbul halkına dağıtılmış olduğunu duydunuz mu? Duymadınız. Bakın geçen sene üç buçuk milyon fidan dağıtıldı o köye. Çiftçiyi kalkındırmak için mücadele edildi. Bakın çiftçi ile ilgili bu ülke de yerli tohumla ilgili bile yasaklanmış kanunlar varken, çiftçi icralarla boğuşurken, kalkıp da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını köylüye zulüm eden bir yapıda göstermek doğru değildir. Bakın damat dedim dedim en son damat da bıraktı kaçtı. Ve en son ne dedi? 'Allah sonumuzu hayır eylesin' dedi. Amin demekten başka çaremiz yok.”AKP Grup Sözcüsü Faruk Gökküş, AKP'nin seçim anketlerinde birinci olduğuna vurgu yaparak şöyle konuştu:“Muhammet Bey'in söylediği gibi bir iki tane şehir aldılar ayakları halen daha yere basmıyor. Bakın arkadaşlar seçim geliyor seçim. 3,5 yıl sonra seçim var, üç buçuk yıl sonra seçim var. Anketler de bu kadar iftiralarına rağmen, hala birinci parti AK Parti. Bunlar, Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu tarihten bu yana, serbest seçimler yapıldığı günden beri bir tane seçim kazanamamışlar neyi alkışlıyorsunuz yahu. Doğan bey 50 yıldır iktidar olamadınız falan, ya arkadaşlar 1946’da sopalı seçim ondan sonra bir daha seçim kazanamadınız daha neden bahsediyorsunuz.”“BİZİ SİLİVRİ'YE GETİRTMEYİN" TARTIŞMASICHP Grup Başkanvekili Doğan Subaşı, MHP grubuna "Silivri'yi değil İstanbul'un konularını konuşun" diyerek şöyle devam etti: “Ben İBB Meclisi’nin CHP Grup Başkanvekiliyim. İstanbul’un konularından sorumluyum. Bizi Silivri’ye getirmeyin. Orada meclis üyelerimiz ilçe başkanımız var onlar çalışıyor. Siz burada Silivri Belediye başkanı değil MHP grup başkan vekili olarak konuşuyorsunuz, İstanbul’un konularını konuşun. Her çıkışınızda Silivri’den bahsediyorsunuz.MHP Grup Başkanvekili Volkan Yılmaz, CHP Grup Başkanvekili Doğan Subaşı'nın "Bizi Silivri'ye getirtmeyin" sözüne tepki gösterdi. Yılmaz, şu ifadeleri kullandı:“Kısa konuşacağım deyip sonunda lafı çatallaştırıyorsunuz. Çok ayıp bir şey. Size olan saygımı biliyorsunuz, ferasetinize güveniyorum. Ama ‘Bizi Silivri’ye getirtmeyin’ lafı hiç yakışmadı size. Silivri çok kadirşinas bütün etnik yapılara hoşgörülü yaklaşan bir ilçe. Elbette Silivri’ye gelebilirsiniz, size çay ısmarlarız. Kahve, balık ısmarlarız. Ama kimse Silivri’ye hele hele MHP’li bir belediye başkanına ‘Bizi oraya getirtmeyin’ diye parmak sallar edası ile konuşamaz. O zaman da ‘Geleceğiniz varsa göreceğiniz var’ deriz konuyu kapatırız. Bekliyoruz Doğan Bey.CHP Grup Başkanvekili Doğan Subaşı, “Silivri’ye getirtmeyin” lafının tehdit ve şiddet ilişkisi olmadığını söyleyerek şunları söyledi:"Benim bunu ne konuda konuştuğumu biliyorsunuz. Su konusu konuşuldu, eksik yanlış şeyler söylediniz. Ben de doğrusunu söyledim. Siz Silivri ile ilgili de eksik yanlış şeyler söylüyorsunuz. Beni başka sorumluluklarım varken Silivri konusunda sözleriniz hakkında çalışmak zorunda bırakacaksınız. Ben hepsinin cevabını veririm, olmaz. “Silivri’ye getirtmeyin” lafının tehdit ile şiddet ilişkisi olamaz. Düzeltmiş olayım." ANKA'Harry Potter'ın Ron’u Rupert Grint, 1 milyon takipçiye en hızlıulaşan Instagram kullanıcısıoldu
'Harry Potter'ın Ron’u Rupert Grint, 1 milyon takipçiye en hızlı ulaşan Instagram kullanıcısı oldu /Archive/2020/11/13/174935925-rg.jpg"Harry Potter"da Ron Weasley karakterini canlandıran Rupert Grint, Instagram hesabını açar açmaz ilk rekorunu kırdı.Instagram hesabını açtıktan yalnızca 4 saat 1 dakika sonra 1 milyon takipçiye ulaşan 32 yaşındaki İngiliz oyuncu, Instagram’ın en hızlı 1 milyon takipçiye ulaşan kullanıcısı oldu.Webtekno'nun haberine göre, Rupert Grint’ten önce ise rekor, 4 saat 44 dakika ile Sir David Attenborough’a aitti.Rupert Grint’in Instagram’daki ilk gönderisi, henüz altı aylık olan kızı Wednesday G. Grint ile fotoğrafı oldu. Söz konusu fotoğraf şu ana kadar 2,7 milyonun üzerinde beğeni aldı, Grint’in takipçi sayısı da an itibarıyla 2,9 milyon seviyesinde.İlk gönderisinin açıklamasında tüm Instagram kullanıcılarını selamlayan Rupert Grint, şu ifadeleri kullandı:"Merhaba Instagram… Sadece 10 yıl geciktim ama artık buradayım. Grint, Gram’da! Hepinizi Wednesday G. Grint ile tanıştırmak için buradayım. Hoşça kalın." cumhuriyet.com.trAmerikan istihbaratının başına kim geçecek?
Amerikan istihbaratının başına kim geçecek? Daha önce görülmemiş bir biçimde siyasi kutuplaşmaya teslim olan ABD kamuoyunda, eski başkan Donald Trump'ın dört yıllık görev süresi boyunca kritik pozisyonlara atadığı kendisine sadık isimlerin, yeni dönemdeki muhtemel akıbetleri tartışılıyor. ABD'nin kilit kurumlarını etkisi altına alan bu liyakat tartışması en çok da ülkede ve ülke dışında yoğun faaliyet yürüten kritik 17 istihbarat örgütüne, özellikle ABD Merkezi Haber Alma Teşkilatı CIA üzerine yoğunlaşıyor./Archive/2020/11/13/173104139-43722361401.jpgMevcut CIA Başkanı Gina HaspelReuters'ın analizine göre, "Joe Biden ve atadığı istihbarat şefleri, bu hasarı tamir etmek zorunda; mevcut ve eski ABD yetkilileri, örgütlerde güven ve moral düzeyini yükseltmek; örgütlerin Kongre ve Beyaz Saray ile ilişkilerini yeniden inşa etmek durumunda."Temsilciler Meclisi istihbarat komitesinden bir Demokrat olan Peter Welch'e göre, "İstihbaratla ilgili yaşanan sorunlar, Donald Trump'ın istihbaratı siyasi çıkarlarına hizmet etmeye zorlamasının bir sonucu..."EN KUVVETLİ ADAY MORELLYeni Başkan Joe Biden'ın, Obama dönemindeki başkan yardımcılığı ve Senato Dış İlişkiler Komitesi başkanlığı dönemlerinde, istihbarat örgütleriyle ciddi bir çalışma deneyimine sahip olduğu biliniyor ve bu sebeple CIA'nın başına kimi atayacağı merak ediliyor. Reuters'a konuşan kaynaklara göre, eski CIA Başkan Yardımcısı Michael Morell'in büyük olasılıkla mevcut CIA Başkanı Gina Haspel ya da Ulusal İstihbarat Dairesi (NSA) başkanı John Ratcliffe'in yerine gelmesi bekleniyor./Archive/2020/11/13/172456283-tagreuters.com2020newsmllynxmpegac0q012020-11-13t111051z1lynxmpegac0q0rtroptp3usa-biden-intelligence.jpgEski CIA başkan yardımcısı Michael Morell, 30 Ekim 2019'da Washington'daki Ulusal Basın Kulübünde, "2020 Vizyonu: İstihbarat ve ABD Başkanlık Seçimi" başlıklı seçim güvenliği konulu bir forumda konuşuyor. Fotoğraf: REUTERS / Joshua RobertsRATCLIFFE POTADARatcliffe'in, "görevi kötüye kullanma davası" sürecinde Trump'ı savunan sadık isimlerden biri olduğu biliniyor. Reuters'a göre, "3 Kasım seçimlerine giden süreçte, Cumhuriyetçi bir senatöre, Biden'in oğlunun Rus istihbaratıyla ilişkilerine yönelik doğrulanmamış ve muhtemelen uydurulmuş bilgiler sağlamış olması", üzeri çizilecek ilk yetkililerden biri olma ihtimalini güçlendiriyor.Reuters'ta yer alan habere göre, üst düzey Cumhuriyetçi senatörler Perşembe günü Biden'a, istihbarat brifingleri almaya başlaması yönünde bir çağrı yaptılar, ancak Trump'ın yenilgiyi bir türlü kabul etmemesi bu geçiş pratiğini geciktiriyor. Eski CIA Direktörü Michael Hayden'in baş yardımcısı Lawrence Pfeiffer'a göre, "Gecikme bir aydan fazla sürerse, ulusal güvenlik konusunda endişelenmeye başlamak gerekebilir...” Mustafa Birol GügerYeni teknoloji: Kulaklığa gerek kalmadan müziği doğrudan beyne gönderecek
Yeni teknoloji: Kulaklığa gerek kalmadan müziği doğrudan beyne gönderecek İsrail'de geliştirilen yeni teknoloji, herhangi bir kulaklık, hoparlör ya da bağlantı olmadan müziğin insanın beyni içinde çalıp sesleri dinlemesini sağlayacak.Noveto Systems şirketi, bugün tanıttığı SoundBeamer 1.0 adı verilen yeni masaüstü cihazla müşterilerine hiç kimseyi rahatsız etmeden müzik dinleme, TV izleme ve bilgisayar oyunu oynama sözü veriyor.Imagine moving around in your own personal sound bubble. You listen to your favorite tunes, play loud computer games — all without disturbing those around you. “Sound beaming” is a new futuristic audio technology from Noveto Systems, an Israeli company. https://t.co/p31OuM4SKN— The Associated Press (@AP) November 12, 2020Sound beaming (ses saçma) adlı bir teknolojiyle çalışan cihaz, başta kullanıcının kulağının konumunu belirleyen ve daha sonra sesi göndermek için ses ötesi dalgalarını kullanan 3D algılama modülüyle çalışıyor.GELECEK YIL PROTOTİPİN DAHA 'KÜÇÜK VE SEKSİ' VERSİYONU ÇIKIYORSound beaming yeni olmasa da Noveto, bu teknolojiyi kullanarak tüketiciye yönelik ilk markalı ürünü sürmüş olacak ve bu prototipin 'daha küçük ve seksi' bir versiyonunu 2021 Noeli'nde açıklamayı planlıyor.Şirketten yapılan açıklamada, bu hafta müşteriler, her iki kulağa eşit şekilde vuran geleneksel stereo ses sistemini veya dinleyiciyi sarıp 360 derece ses deneyimini yaratan 3 boyutlu seçeneklerinden biri alabilir.'BİR BİLİM KURGU FİLMİNDEYMİŞSİNİZ GİBİ'Associated Press (AP) ajansı, teknolojinin demosuna ilişkin "Dinleme hissi doğrudan bir bilim kurgu filminin içindeymişsiniz gibi hissettiriyor. 3 boyutlu ses o kadar yakın ki sanki kulaklarınızın içindeymiş, önünde, üstünde ve arkasındaymış gibi" ifadelerine verildi.Haberde, "Demoda, dinleyicinin tamamen sahneye taşındığını hissettiği, bir göldeki kuğuların, vızıdlayan arıların ve şırıltılı bir derenin olduğu bir doğa videosu yer alıyor” ifadeleri de kullanıldı.NEREDE OLDUĞUNUZU BİLİYOR, TALİMATA GEREK YOKHerhangi bir talimat almadan, bir şekilde dinleyici nereye giderse gitsin, kulağının nerede olduğunu bilen cihaz, kulaksız olduğu için dinleyiciye başkalarıyla iletişim kurma şansı da tanıyor.SoundBeamer 1.0 ürün müdürü Ayana Wallwater, "Birçok insan 'Vay canına, buna inanamıyorum' diyor. İnanmıyorsun çünkü hoparlör gibi gözüküyor. Ancak başka kimse duyamaz... Sizi destekliyor ve her şeyin merkezinde siz varsınız" diye konuştu.Wallwater, “Cihaza nerede olduğunuzu söylemenize gerek yok. O kesin olarak tek yere yayın yapıyor...Siz nereye giderseniz, sizi takip eder. Bu yüzden o kişisel olarak sizin. Sizi takip ediyor ve kafanızın içinde ne istediğinizi çalıyor" dedi.'Başkalarıyla iletişimde kalmaya devam edebilirsiniz'"Hayal ettiğimiz şey buydu" diyen Wallwater, "İstediğimiz sesi duyabileceğimiz bir dünya. Başkalarını sesinizle rahatsız etmenize gerek yok. Ancak yine onlara iletişim kalabilirsiniz" diye konuştu.Şirketin CEO'su Christophe Ramstein, teknolojiyi tanımlamak için doğru kelimeleri bulamadığını belirterek, "Beyin, bilmediği şeyi anlamaz" ifadelerini kullandı.Kaynak: Sputnik cumhuriyet.com.trKasımpaşa’daİrfan Buz dönemi
Kasımpaşa’da İrfan Buz dönemi Kasımpaşa, Teknik Direktör İrfan Buz ile sezon sonuna kadar sözleşme imzaladı.Kasımpaşa, Teknik Direktör Mehmet Altıparmak ile yollarını ayırdıktan sonra yeni teknik adamını buldu. Paşa, takımın başına İrfan Buz’u getirdi. Konuyla ilgili lacivert-beyazlıların resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, "Kasımpaşamızın Teknik Direktörlüğü konusunda Sayın İrfan Buz ile sezon sonuna kadar sözleşme imzalanmıştır. Kasımpaşamıza önemli hizmetlerde bulunacağına inandığımız Teknik Direktörümüz İrfan Buz ve ekibine çalışmalarında başarılar dileriz" denildi. İHAİstismarcı'şeyh'in yargılanmasına başlandı
İstismarcı 'şeyh'in yargılanmasına başlandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde, kendisini 'Uşşaki Tarikatının Lideri' olarak tanıtarak 11 yaşındaki kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklanan Fatih Şağban’ın yargılanmasına başlandı. Sakarya 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın duruşmasına cinsel istismara uğrayan çocuğun ailesi, bulunduğu ildeki mahkemeden SEGBİS ile katıldı. Tutuklu sanık Fatih Şağban'ın duruşmada yaklaşık 4 saat boyunca ifade verdi. Şağban ifadesinde, “Trump’un aldığı karar ve Biden’in de görüş olarak bildirdiği üzere İslam cemaatlerini bitirmek için saldırılar başlamıştır. FETÖ terör örgütüne karşı yaptığımız reddiyeler nedeni ile bu durum başımıza getirilmiştir. FETÖ yardım ve yataklık yapmanın haram olduğuna ilişkin fetvam nedeni ile hedefe alındık. Başka cemaat liderlerine yönelik kumpaslarda yapılmıştır. İnanıyorum Türk yargısı kumpası bozacaktır” dedi."FETÖ'CÜLER ABARTTI"Fatih Şağban, olayın "hukukçu FETÖ’cüler tarafından abartıldığını" ifade ederek, “Cemaate ait nezih evde kalmak, cemaatin nüfusundan faydalanmak, kanunsuz zenginleşmek için kızını bize teklif ederek ‘Efendim bu kızı sana verelim’ demiştir. 'Yaşı ufak, olmaz’ desem de ‘Ben ve Çorum’daki arkadaşlar da rüyamızda genç bir kız nikah kıydığını gördük’ diyerek kızını ima ettiler. 'Y. kendisini mehdinin hanımı olarak görüyor’ demişlerdir. Belki de delil toplamak için böyle konuştular, ancak ısrarlara rağmen ben başımdan savdım. Olay başlangıcında bunları tümden savmam gerekiyordu. Ancak bir yandan devam eden iş sözleşmesi ve pandemi nedeni ile aileyi gönderemedik. Kurban Bayramı’nda iyi bir şekilde ayrıldık. Bu işleri FETÖ’cü mahrem damat ile düzenlemişlerdir. Bayramda iyi şekilde yanımızdan ayrılan aile, daha sonradan böyle bir şey iddia etmiştir. Karşı tarafı sakinleştirmek için söylediğim sözler tutuklanmama sebebiyet olmuştur. Y.’nin beyanlarını incelediğimde babasına münferit eylem olarak bahis ettiği olay, devreye giren hukukçu FETÖ’cüler tarafından abartılmıştır. Olay devamlı yapılan zincirleme tacize sokulmuş. Ailesinden 10 kişinin bulunduğu toplam 20 kişinin bulunduğu binada alıkoyma iftirası atılmıştır. Y. isimli çocuğun beyanları kurgudur, abartıdır. Hatta olay gününü çocuğun 12 yaş altına çekerek ağır haline sokmaya çalışmaktadırlar” diye konuştu."İSTİSMARCILARIN KÖKÜNÜ KAZIYACAĞIZ"Fatih Şağban’ın savunmanın ardından duruşmaya ara verildi. Verilen arada Sakarya Adliyesi önüne çıkan UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği Başkanı Saadet Özkan, “Davayı politik bir hale getirmeye çalıştı, işin içine basın mensuplarını koydu. Bu işin içinde, çocuk için buraya gelenleri CIA ajanı olmakla suçladı. Her türlü rezillikle karşı karşıyayız, istismarcının en ağır cezayı alması için sonuna kadar davanın takipçisi olacağız, çocuklar vatandır diye çıktığımız bu yolda, çocuklarımız hiçbir istismarcının elinde kalmayacaklar. Bugün sesini çıkaran 11 yaşındaki çocuğumuza vatanımız adına minnettarız. Bu istismarcıların kökünü her yerden kazıyacağız” dedi."İSTİSMARA DAİR HİÇBİR ŞEYE CEVAP VEREMEDİ"UCİM Avukatı Mine Rana Kahraman da, “Duruşma başladıktan sonra karşı, taraf avukatı dernek avukatlarının duruşmaya katılmasını engellemek istedi. Mahkeme heyeti buna müsaade etmedi ve davaya devam etmemize karar verdi. Sonra sanığın ifadesine başlandı. 4 saat süren savunmasında istismara dair hiçbir şeye cevap veremedi. Heyet tarafından sorular sorulduğunda da çok sıkıştı, heyecanlandı ve bunu yaptığını kabul etti. Dolayısıyla heyette bu sürecin sonunda duruşmaya ara verdi. Bundan sonra mağdur çocuğumuz konuşacaktır. Davanın takipçisiyiz” diye konuştu./Archive%5C2020%5C11%5C13%5C173601292-11-yasindaki-cocugu-istismar-eden-fatih-sagbanin-yargilanmasina-baslandi_4.jpg DHA
