Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Thursday, 07.03.2025, 04:15 AM (GMT)

İzmir Valisi uyardı: O kartlar ulaşımda kullanılmayacak

İzmir Valisi uyardı: O kartlar ulaşımda kullanılmayacak figure > İzmir Büyükşehir Belediyesi, HES Kodu-İzmirim Kart eşleştirme işleminin süresini 11 Ocak’a kadar uzattı. İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger de valiliğin resmi internet sitesinden belirlenen tarihe kadar HES Kodu tanımlaması yapılmayan kartların toplu ulaşıma kapatılabileceği uyarısını yaptı. İçişleri Bakanlığı’nın pandemiyle mücadele kapsamında çıkardığı genelge uyarınca, şehir içi toplu ulaşımda kullanılan elektronik kartlara kişisel HES kodlarının tanımlanması işlemleri sürüyor. İzmir’de HES kodları ile hamiline İzmirim Kartlarını eşleştirme işlemi 30 Ekim’de başladı. İlk etapta 15 Kasım’a kadar tanınan süre, önce 30 Kasım’a, ardından da 20 Aralık’a uzatıldı.SON TARİH 11 OCAK 2021Aradan geçen yaklaşık 1.5 aylık sürede, yapılan tüm duyurulara rağmen, aktif kullanılan hamiline İzmirim Kartların yalnızca yüzde 24’üne HES Kodu tanımlaması yapıldı. Sürenin son kez uzatılmasına karar verildi ve son tarih olarak “11 Ocak” belirlendi.VALİ KÖŞGER UYARDIİzmir Valisi Yavuz Selim Köşger valiliğin resmi internet sitesinden yaptığı duyuruda, İzmirim Kart-HES Kodu eşleştirmesinin, Koronavirüs’ün toplu ulaşım kaynaklı yayılımını engellemek açısından önemli olduğunu vurguladı ve şunları kaydetti: “İzmir’de eşleştirme işlemin yürütücülüğünü, Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı ESHOT Genel Müdürlüğü yapıyor. Halen aktif olarak kullanılan hamiline (fotoğrafsız) İzmirim Kartların, ancak dörte birine kişisel HES Kodu tanımlamasının yapıldığı bildirilmiştir. Tanımlamaları yapılmayan kartlar, İl Hıfzıssıhha Kurulu kararlarıyla toplu ulaşıma 11 Ocak 2021 tarihinde kapatılacaktır. Kıymetli İzmirli hemşerilerime, mağduriyet yaşamamaları için bu tarihe kadar HES kodlarını, kullandıkları İzmirim Kartlara bir an önce tanımlamaları çağrısında bulunuyorum.”NASIL YAPILCAK?ESHOT Genel Müdürlüğü, vatandaşların, HES kodlarını ve TC kimlik numaralarını, kullandıkları İzmirim Kart ile eşleştirebilmesi için özel bir internet sitesi oluşturdu. “hes.eshot.gov.tr” adresli sitede, yalnızca bir İzmirim Kart için eşleştirme yapılabiliyor. Kişiselleştirilmiş (fotoğraflı) ya da hamiline tüm İzmirim Kartların, kişisel HES kodları ile eşleştirilmesi gerekiyor. Kullanımı oldukça kolay tasarlanan sitede, vatandaşlar, istenen bilgileri tek adımda girip, kaydını yaptırabiliyor. Vatandaşlar ayrıca, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin, metro istasyonlarında, vapur iskelelerinde, çeşitli hizmet binalarında ve sosyal tesislerde bulunan dijital bilgilendirme kiosklarında da eşleştirme işlemini gerçekleştirebiliyor. İZMİR / Cumhuriyet

Sözcü'den sonra Oda TV'ye de ceza

Sözcü'den sonra Oda TV'ye de ceza figure > Odatv İmtiyaz Sahibi ve Sözcü gazetesi yazarı Soner Yalçın, vergi müfettişlerinin incelemelerinin ardından Odatv’ye 371 bin lira ceza kesildiğini yazdı. /Archive/2020/12/19/121503048-vergi-cezasi-odatv.jpgSoner Yalçın, “Odatv dosyalarını/hesaplarını öyle didiklediler ki, örneğin Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi/UYAP'a girip, tüm dava giderlerine baktılar! Hiçbir şirkete bu tür bir inceleme yapılmamıştır; görülmüş şey değildi! Mesele şuydu; ceza kesme beklentileri o kadar büyüktü ki, usulsüzlük bulamadıkça araştırmayı genişlettiler! 'Nasıl yaparız da ceza keseriz' diye çabaladılar" sözleriyle süreci aktardı.  Yalçın, 'Bunu kimseye söylemedim' başlığı altında şunları aktardı:Biz, Mart-2020'de Odatv'nin kapatılması, Barışların hapse atılmasıyla ilgilenirken, Ankara'dan gelen üç vergi müfettişi tüm mali dosyalarımıza el koydu...Çalışma arkadaşlarıma bile söylemedim…Kimsenin moralini bozmak istemedim…Ancak. Kapıyı Sözcü Gazetesi açtı. Doğru da yaptı. Halkın ve tarihin yapılan bu zulmü öğrenmesi gerekiyor.Mesele şu:Daha Odatv kapatılmamıştı.Daha Odatv Haber Müdürü Barış Terkoğlu tutuklanmamıştı.Daha Odatv Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan tutuklanmamıştı.Daha Odatv Ankara Haber Müdürü Müyesser Yıldız tutuklanmamıştı.Bir ay önceydi…Tarih: 31 Ocak 2020.Berat Albayrak'ın başında olduğu Hazine ve Maliye Bakanlığı, Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı'nda bir görevlendirme yapıldı. Ankara'dan üç mali müfettiş İstanbul'a gönderilecekti.Görevleri, Odatv'ye “vergi incelemesi” yapmaktı.İyi de koca İstanbul'da vergi müfettişi mi yoktu; niçin Ankara'dan gönderilecekti bu üç müfettiş? Teamüllere göre görevlendirmenin İstanbul'dan yapılması gerekiyordu. Ki…Üç vergi müfettişinin İstanbul'a uçakla gelip gitmeleri, aylarca İstanbul'da kalmaları, harcamalar yapmaları devlete masraf değil mi? Kimin umurunda, hesap başkaydı…Odatv, küçük-orta ölçekli bir kurum; üç vergi müfettişinin inceleme yapmasını gerektirecek büyük mükellef değil yani. Odatv'ye bu “özen/ilgi” nedendi?Berat Albayrak'ın başında olduğu Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndan kim Odatv'ye özel muamele yapılmasını emretti? Bu kişi devlet görevlisi mi? Yoksa bir medya yöneticisi mi?FETÖ döneminde MASAK (Mali Suçları Araştırma Kurulu) Odatv üzerine büyük baskı kurdu; her bir kuruşun hesabını sordu. Tertemiz çıktık o karanlık soruşturmalardan. Ama bugün…Kimileri FETÖ'den öğrendikleri yöntemleri devam ettiriyor.371 BİN TLBiz, Mart-2020'de Odatv'nin kapatılması, Barışların hapse atılmasıyla ilgilenirken, Ankara'dan gelen üç vergi müfettişi tüm mali dosyalarımıza el koydu.Kulağımıza gelen iddialara göre, Odatv'yi çökertmek için 5-6 milyon lira vergi cezası kesilecekti. Üç vergi müfettişini görevlendirmenin amacı buydu!Pandemi ülke gündeminde ağırlığını hissettirip kimi yasaklamalar başlamasına rağmen Ankara'dan gelen üç vergi müfettişi çalışmalarına ara vermedi. “Kısa zamanda bitirilmelidir” talimatı mı almışlardı?Odatv dosyalarını/hesaplarını öyle didiklediler ki, örneğin Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi/UYAP'a girip, tüm dava giderlerine baktılar! Hiçbir şirkete bu tür bir inceleme yapılmamıştır; görülmüş şey değildi!Mesele şuydu; ceza kesme beklentileri o kadar büyüktü ki, usulsüzlük bulamadıkça araştırmayı genişlettiler! “Nasıl yaparız da ceza keseriz” diye çabaladılar.Sonuçta, Odatv'ye 371 bin lira ceza kestiler. Etimiz ne, budumuz ne?Bunun 132 bin lirası Google reklam faturaları içindi! Aslında Google haber sitelerinden fatura istemiyor. Ama biz bu gelirimizi gösterip, devlete vergimizi verdik. Diyeceksiniz ki, cezayı neden kestiler? Efendim, fatura bir ay sonra kesilmiş! Yılda 12 fatura kesip ödeme yapmışız. Ama “Takdir yetkimizi kullanıyoruz” dediler!Bitmedi…NİHAT GENÇ CEZASINihat Genç, Odatv'de yazdığı bir yazı sebebiyle tazminata mahkûm oldu. Yazı insanlarının ekonomik durumu belli; Nihat Genç'in para cezasını Odatv ödedi.Vergi müfettişleri dedi ki; “Ödeme yasal değil.”Yahu nasıl yasal değil? Nihat Genç, Odatv yazarı, Odatv'de yazdığı makale sebebiyle ceza almış, başka bir yerde yazmış değil ki? Veya Nihat Genç yazı dışında başka sebeple ceza almış ve bunu Odatv ödemiş değil ki? “Bizce böyledir” deyip, 39 bin lira ceza kestiler!Sonuçta…Aynı ödeme için hem kasadan 250 lira, hem kredi kartından 250 lira çekilmiş gibi en ince ayrıntısına kadar inceleme yapılıp toplamda 371 bin lira ceza kestiler.Odatv'nin başına gelenler destan olur.Sadece bu yıl:Odatv'yi kapattılar.Odatv yöneticilerini ikinci kez hapse attılar.Odatv'ye toplamda yüzlerce yıllık hapis cezası istenen davalar açtılar.Odatv'yi mali açıdan çökertmek istediler.Evimiz barkımızı başımıza yıktılar; özel hayatlarımız üzerinde drone uçurdular.Günlerce ekranlarda hakkımızda etmedikleri küfür kalmadı.Tarihimizde böylesine ağır baskılara kaç yayın organı uğradı?Yukarıda okuduğunuz cümle içindeki “Odatv” yerine, “Sözcü” yazın hiçbir anlam değişikliği olmayacaktır.Odatv'den Sözcü'ye hakikat merkezleri direnmeyi sürdürecek.Ey sırtını devlete dayayan sinsi korkaklar:Biz kalemle mücadele ediyoruz, yiğitseniz kalemle çıkın karşımıza! cumhuriyet.com.tr

Exxen'le anlaşan Hasan Can Kaya'nın "Konuşanlar"şovunun tüm bölümleri YouTube'dan kaldırıldı

Exxen'le anlaşan Hasan Can Kaya'nın "Konuşanlar" şovunun tüm bölümleri YouTube'dan kaldırıldı figure > Hasan Can Kaya ve ekibinin Acun Ilıcalı'nın sahibi olduğu EXXEN adlı platformla anlaşması sonrasında "Konuşanlar"ın bölümleri YouTube'dan kaldırıldı. /Archive/2020/12/19/114942723-haan-can-kaya.jpgFotoğraf: 'Konuşanlar ' YouTube videosuPandemi sürecinde "Konuşanlar" adlı YouTube kanalında yayımlanan aynı isimli şovla bir anda yıldızı parlayan Hasan Can Kaya, son dönemde sosyal medyada en çok takip edilen mizahçı oldu.Hasan Can Kaya bir süre önce Acun Ilıcalı ile anlaştığını ve Konuşanlar'ın yenin bölümlerinin Ilıcalı'nın EXXEN adlı dijital platformunda yayımlanacağını duyurmuştu.Anlaşma sonrası "Konuşanlar" adlı şovunun bölümleri YouTube'dan kaldırıldı.Hasan Can Kaya, bu açıklamanın ardından takipçilerinden ve izleyicilerinden gelen tepkiler üzerine de YouTube canlı yayınıyla uzun bir açıklama yaptı ve soruları yanıtladı. cumhuriyet.com.tr

Soyer yılın son meclisinde konuştu: Biz siyasetle zenginleşen siyasetçilerden değiliz

Soyer yılın son meclisinde konuştu: Biz siyasetle zenginleşen siyasetçilerden değiliz figure > İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis toplantısında konuşan Başkan Tunç Soyer, “Biz siyasetle zenginleşenlerden değiliz. Eşinden şiddet gören kadına iş buluyorsak, o kadın kendi ekmeğini kazanıyorsa biz onun aldığı maaşla mutlu oluyoruz. Cebine giren haksız kazançla mutlu olan siyasetçilerden değiliz" dedi. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Aralık ayı olağan meclis toplantısının üçüncü oturumu Başkan Tunç Soyer idaresinde Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) gerçekleşti. 2020 yılının son meclis toplantısında kent için önemli kararlar alınırken,  Kültürpark projesi için de yeni süreç başladı. Kültürpark için sivil toplum kuruluşları ve meslek odalarının görüş ve önerileri çerçevesinde yeniden düzenlenen 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı ve Plan Raporu önerisi ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı ve Plan Raporu önerisi Çevre, İmar, Eğitim-Kültür, Hukuk, Kentsel Dönüşüm ve Fuarcılık komisyonlarına gönderildi. /Archive/2020/12/19/115012751-4.jpgŞEHİR HASTANESİ CEVABIBüyükşehir Belediye Başkanı Soyer, toplantının sonunda muhalefet grubunun eleştirilerine toplu cevap verdi. AKP grubunun pandemi döneminde Eşrefpaşa Hastanesi'nin etkin kullanılmadığı yönündeki açıklamaları üzerine konuşan Soyer, “Eşrefpaşa Hastanesi İl Sağlık Müdürlüğü’yle beraber çalışılıyor. Temiz hastane olarak kullandıkları için boş yatak olabilir.  Deprem sırasında hasar gördü. Bakıma rağmen hizmet vermeye devam ediyor. 2014 yılında Şehir Hastanesinin temeli atıldı; 30 ayda bitecekti. 6 sene geçmiş. Bunu da bilelim. Keşke o da açılsaydı. 150 yataklı Eşrefpaşa Hastanesi’ni tartışmaktansa…” dedi."EŞİMLE İFTİHAR EDERİM"AKP meclis üyelerinin Köy- Koop Başkanı Neptün Soyer üzerinden yönelttiği eleştirilere detaylı şekilde cevap veren Soyer, şunları söyledi:“Eşim, evim, kardeşim meselesiyle ilgili derli toplu bir şeyler anlatacağım. Diliyorum ki bir daha meclis gündemine gelmez. Meclis çatısı altındaki arkadaşlarımızın vaktini meşgul etmez. Niye bir etik meselesi niye bir hukuki mesele değil. Açmam lazım. Benim eşim matematik öğretmeni. Seferihisar’da yıllarca öğretmenlik yaptı. Bademler'de kooperatifçilikle tanışana kadar öğretmenliğe tutkuyla bağlıydı. Seferihisar’da 2011 yıllarıydı bir kooperatif kurdu. 7 kadınla kurmuşlardı. Önce üretici pazarında tezgah açtılar. Sonra bu kadınlar Sefer Tası adında bir lokanta açtılar. Ev yemekleri yaptılar. Hibe aldılar, pekmez tesisi açtılar. Bu kadınlar e-ticarete başladılar. Tarım Bakanlığı’ndan kaynak buldular, Et Entegre Tesisi açtılar. Bu kadınlar ekmek kazanmaya başladı ve biz de gurur duyduk. O arada İzmir Köy- Koop yönetimine girdi ve başkanlığa seçildi. Sadece erkeklerin olduğu mecrada iki kere üst üste başkanlığına seçildi. Sonra kısa bir dönem Köy- Koop'un Türkiye Genel Başkanlığı'nı yaptı eşim. Hala Hıdırlık Tarımsal Kalkınma Kooperatifi'nde hem de Köy-Koop İzmir'de Yönetim Kurulu Başkanlığı yapmaya devam ediyor. Ben de eşi olarak gurur duyuyorum. İzmir farklıdır. Türkiye'nin her yerinde 'her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır' derler. Ben eşim için tersini söylerim. İzmir'de her başarılı kadının arkasında bir erkek vardır. Ben o erkeğim. Gerçekten iftihar ederim"./Archive/2020/12/19/115011408-2.jpgBELEDİYE İLE KÖY-KOOP ARASINDA TİCARET YOKSeferihisar Belediye Başkanlığı döneminde tarımı öne çıkartan çalışmalar yaptıklarını hatırlatan Başkan Soyer, "Mandalina üretici birliği kurduk. Mandalinanın kurusunu Türkiye'nin her yerine sattık. Mandalina ürettik. Bizim tek bir mandalina ağacımız olmadı. Neptün Hanım’ın da bugün ineği ya da sütü yok. Bizim yaptığımız şey İzmir Büyükşehir Belediyesi ile kooperatif arasında ticaret değil. Olsa anlarım. Şirketle para kazanırsanız sahipleri bunu cebine koyar. Kooperatifte para kazanırsanız, o para onun ortaklarına ve yatırıma gider. Kooperatif ve şirketin farkı bu" dedi. Eşi Neptün Soyer'in Tarım Bakanlığı'na bağlı yüzün üzerinde birim kooperatifin çatı kuruluşu olan Köy -Koop'un ilk kadın başkanı olduğunu dile getiren Soyer, şunları aktardı:“Köy-Koop İzmir İl Yönetim Kurulu Başkanlığı'nın 10 yaşın üzerinde bir ticari aracı, bir sekreteri, bir yöneticisi var. Bir de Neptün Hanım… 7 kişilik de yönetim kurulu var. Bütün Köy-Koop bu. Bu Köy-Koop bu kurumsal kapasitesiyle olağanüstü işler yapar. Köy-Koop yüzün üzerinde birim kooperatiflerin koordinasyonunu sağlar. Birim kooperatifler kendi sermayelerin oluştururlar ve kendi ortakları tarafından yönetilirler. Eşimin hayali ve benim desteğim yine ilk kurulduğu yıllarda olduğu gibi Köy -Koop’u dünyaya ihracat yapacak kurumsal kapasiteye kavuşturmaktır. Ben de hangi koltukta oturursam oturayım, gücüm ne kadarına yeterse yetsin destek vereceğim. Tire Süt tek süt alınan kooperatifti, ben adayken çok sayıda kooperatiften süt alınacağını ve daha çok çocuğa ulaştıracağımızı söylemiştim. Neden diğer kooperatiflerden de alınmasın? Bergama ve Kiraz'daki kooperatiflerden de süt almaya başladık. Bergama ve Kiraz belediyeleri AKP'li biliyorsunuz. AKP meclis üyelerinin teşekkür etmesi gerekirken Tire'den alımı neden azalttığımızı sorguluyor. Köy- Koop o parayı cebine mi koyuyor zannediliyor?” /Archive/2020/12/19/115012079-3.jpgSİYASETLE ZENGİNLEŞEN SİYASETÇİLERDEN DEĞİLİZSoyer ayrıca, “Biz siyasetle zenginleşen siyasetçilerden değiliz. Kentin merkezindeki otobüs garajını plazaya çevirip izin veren siyasetçilerle, yeşil alan planını değiştirip müteahhitlerle iş birliği içinde gökdelen diken siyasetçilerle, Sayın Cumhurbaşkanı'na ‘bu şehre ihanet ettik’ dedirten düzenlemeleri yapan siyasetçilerle ilişkimiz olmaz, onlara benzemeyiz. Bizim bu tür siyasetçilerle hiçbir benzerliğimiz yoktur. Biz ne zaman hangi kazanılan parayla mutlu oluruz biliyor musunuz? Eşinden şiddet gören kadına iş buluyorsak, kendi ekmeğini kazanıyorsa biz onun aldığı maaşla mutlu oluyoruz. Evde midye dolma yapan kadınlarımız var. Pagos Üretici Pazarı'nda şimdi midye satıyorlar. Restoran kurma hayalini kuruyorlar. Dereotlu, cevizli midye yapmaya başladılar. O midyeden alınlarının ak sütü gibi helal kazandıkları paradan mutlu oluyoruz. Acil çözüm ekibi ile gittiğimiz mahallede '30 yıldır bu mahallede oturuyorum ilk defa Belediye Başkanı ile sokakta yürüyorum' diyen muhtarın mütevazı taleplerini karşılamak için yaptığımız harcamadan mutlu oluyorum. Çok mutlu oluyorum.  Cebine giren haksız kazançla mutlu olan siyasetçilerden değiliz çok şükür" ifadelerini kullandı."KÖY-KOOP TİCARET YAPMAZ"Köy- Koop'un yasal olarak yönetim kurulu başkanının kim olduğunun hiçbir önemi olmadığını aktaran Soyer, "Çünkü Köy-Koop Başkanı'nın ticareti yoktur. Siz milyonluk faturaları çıkarıp sanki onun kasasına giriyormuş gibi söylerseniz bu en hafif tabirle insafsızlıktır, haksızlıktır. Her fırsatta pandemi gibi deprem gibi krizler nedeniyle yakaladığımız ortak çalışma kültürünün ne kadar kıymetli olduğunu söylemeye devam edeceğim. Çünkü bu onurlu çatı altında canla başla görev yapan meclis üyelerimizin hangi siyasi görüşten olursa olsun bu şehre güzel hizmetler yapmak istediklerini biliyorum. Bu krizlerle başa çıkmanın yolu el ele vermekten geçer. Gelin İzmir'in sorunlarını birlikte çözelim. Siyasette yarışacaksak performans üzerinden, icraat üzerinden yarışalım. Bunu birbirimizi incitmeden yapmak mümkün. Birbirimizin eşiyle, kardeşiyle değil. Siyaset ve belediyecilik bir kenti dönüştürme sanatıysa eğer gelin bu sanatı birlikte yapalım. Bu şehrin insanları icraat üzerinden yarışanları takdir eder ve haklarını teslim eder. Bu şehir ve güzel insanları buna değer. Mevlana'nın vuslat yıldönümü nedeniyle onu anarak onun güzel bir lafı ile bitireyim:  Bizi bilen bilir bilmeyen de kendi gibi bilir” ifadelerini kullandı cumhuriyet.com.tr

NBA'deşampiyon adayıLakers yüzde 81 oy aldı

NBA'de şampiyon adayı Lakers yüzde 81 oy aldı figure > NBA’de her sezon öncesi yapılan takım menajerleri anketinde bu sene şampiyonluk favorisi olarak %81 ile Los Angeles Lakers gösterildi. NBA’de her sezon öncesi yapılan takım menajerleri anketinde bu sene şampiyonluk favorisi olarak %81 ile Los Angeles Lakers gösterildi.NBA’de her sezon başında yapılan ve 30 takım menajerinin katıldığı anketlerin sonuçları sezonun başlamasına kısa bir süre kalan açıklandı. 33 sorudan oluşan ankette menajerler, sezon sonunda kimin şampiyon olacağı, kimin en değerli oyuncu ödülünü alacağı gibi temel sorular yanında ligdeki koçlar hakkında da oy kullandı. 2020/21 sezonunu şampiyon olarak tamamlaması beklenen takım, menajerlerin %81’inin oyunu alarak Los Angeles Lakers olurken ikinci sırada %11 ile bir diğer Los Angeles temsilcisi Clippers oldu. Menajerler tarafından seçilen diğer takımların ise Brooklyn Nets ve Miami Heat olduğu belirtildi.MVP FAVORİSİ ANTETOKOUNMPOMenajerlerin en değerli oyuncu ödülü için favorisi ise Milwakue Bucks’ın yıldızı Giannis Antetokounmpo oldu. Takımıyla 5 yıllık yeni sözleşme imzalayarak NBA tarihinin en çok kazanan ismi olan Yunan oyuncu bu sene de MVP ödülünü kazanması halinde, Larry Bird’den sonra ödülü arka arkaya 3 kez kazanan ilk isim olacak. Bird, Boston Celtics forması giydiği dönemde 1984,1985 ve 1986’da en değerli oyuncu ödülünü kazanmıştı. Antetokounmpo’nun menajer oylarının %32’sini, Luka Doncic’in %21’ini ve Anthony Davis ve Lebron James’in oyların %18’ini aldığı kaydedildi.FAVORİ KOÇ SPOELSTRAMenajer anketinde ligdeki en iyi koç, en iyi maç hazırlığı yapan koç ve en iyi motivasyon sağlayan koç kategorilerinin üçünde de ilk sırada Miami Heat’in koçu Eric Spoelstra yer aldı.Ankette yılın çaylağı olarak ilk sırada bulunan isim ise %39 ile Charlotte Hornets’den LaMelo Ball oldu. cumhuriyet.com.tr

İzmir polisi sosyal medyadan seslendi: Evde kalİzmir

Türkçe Haberler En Son Başlıklar İzmir polisi sosyal medyadan seslendi: Evde kal İzmir figure > İzmir Emniyet Müdürlüğü, koronavirüs ile mücadele kapsamında İzmirli vatandaşlara sosyal medyadan 'Evde Kal' çağrısı yaptı. İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polis ekipleri, tüm yurt genelinde Cuma günü 21.00'den itibaren başlayan 56 saatlik sokağa çıkma kısıtlamasının ardından kentin işlek cadde, sokak ve meydanlarında denetim yaptı. Drone ile saniye saniye görüntülenen denetimler, sosyal medyada paylaşıldı. İzmir Emniyet Müdürlüğü'nce sosyal medyadan yapılan paylaşımda, "Biz sizin için varız. Sağlıklı günler için evde kal İzmir" ifadelerini kullandı. DHA

Koca ile Selçuk arasında‘salgın’çelişkisi: Uzaktan eğitime salgın uzatması

Koca ile Selçuk arasında ‘salgın’ çelişkisi: Uzaktan eğitime salgın uzatması figure > Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), uzaktan eğitimin 22 Ocak’a uzatıldığını, yarıyıl ve bir haftalık tatil ile ikinci dönemin 15 Şubat’ta başlayacağını açıkladı. Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, kararın “salgının seyrine bağlı olarak” alındığını belirtirken, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın önceki gün “Tedbirler netice vermeye başladı” ifadelerini kullanması dikkat çekti. Eğitimde, 16 Kasım’da başlayan ara tatilin bitmesinin ardından 4. aşamaya geçilmesi yani tüm öğrencilerin yüz yüze eğitime başlaması beklenirken, 17 Kasım’da, 4 Ocak’a kadar uzaktan eğitime geçildiği açıklanmıştı. Milli Eğitim Bakanlığı, dün, Covid-19 tedbirleri kapsamında uzaktan eğitim süreci, sınavlar ve yarıyıl takvimiyle ilgili düzenlemeler yapıldığını duyurdu. Buna göre, ilkokullarda sınav yapılmayacak, karne notları ders etkinliklerine katılım puanı ile belirlenecek, ortaokul ve liselerde birinci döneme ait bir yazılı/uygulama puanları ve performans notları üzerinden ölçme ve değerlendirme yapılacak. Sınav notu bulunmayan şubelerin sınavları, okul ortamında ve seyreltilmiş gruplar halinde gerçekleştirilecek. Sadece ortaöğretim öğrencileri, 28 Aralık’a kadar okula başvuru yapılması durumunda, bulundukları illerde sınava katılabilecek. 4 Ocak’a kadar süreceği belirtilen uzaktan eğitim 22 Ocak’a kadar uzatılırken, bu süreden sonraki yarıyıl tatiline, ikinci dönemdeki bir haftalık tatil de eklendi. Böylece, 2020-2021 eğitim öğretim yılının ikinci dönemi, 15 Şubat’ta başlayacak. /Archive/2020/12/18/221550723-takvimsayfa3renkdekupe.jpgEĞİTİM-İŞ’TEN TEPKİEğitim-İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, uzaktan eğitime geçilirken ilk olarak 4 Ocak tarihinin verilmesini eleştirerek “Bakanlık haftalık açıklama yapmamalı. Şubat 15 yerine, ‘aşının sonuçları görülmesi ve bulaş riskinin dünyanın kabul ettiği standart olan birin altına düşmesi durumuna göre yüz yüze eğitime geçilecek’ denmesi, daha kabul edilebilir ve bilimsel bir yaklaşım” dedi. Yıldırım, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın, bilimsel gerçekler noktasında güvenilirliğini kaybettiğini söyleyerek “Sayısal açıklamaların hâlâ eksik verildiği kanaatindeyim. MEB, Sağlık Bakanlığı’nın kötü süreç yönetimine ortak olarak, bilimsel araştırma yapmadan ‘açıldı, kapandı’ gibi bir süreç içerisine girdi” ifadelerini kullandı.  Sefa Uyar

30öğretmen 112ÇağrıMerkezi’nde görevlendirilmişti: Samsun’daİl Milli Eğitim geri adım attı

30 öğretmen 112 Çağrı Merkezi’nde görevlendirilmişti: Samsun’da İl Milli Eğitim geri adım attı figure > Samsun’da öğretmenlerin İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından valilik onayı ile resmen 112 Çağrı Merkezi’nde görevlendirilen 30 öğretmenin görevlendirilmeleri iptal edildi. Samsun’da bazı öğretmenler istekleri dışında 112 Acil Çağrı merkezlerinde görevlendirilmiş, bu görevlendirmeler, Eğitim Sen, Eğitim-İş ve Samsun Tabip Odası tarafından tepki görmüştü. Kentteki görevlendirmeler ulusal basına da yansıyınca, milli eğitim müdürlüğü geri adım attı ve görevlendirmeleri iptal etti. Samsun İl Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri görevlendirilmelerinin iptal edildiğini, gönüllü olarak devam etmek isteyen ve gönüllü olarak görev almak isteyen öğretmenlerin bu isteklerinin yerine getirileceğini bildirdiler.  Cemil Ciğerim

Belediyelerdeki usulsüzlükleri tespit etti, raporlarönce açıklandı, sonra kaldırıldı: Sayıştay raporlarıuçtu

Belediyelerdeki usulsüzlükleri tespit etti, raporlar önce açıklandı, sonra kaldırıldı: Sayıştay raporları uçtu figure > Sayıştay Başkanlığı, belediyelere ilişkin 2019 yılı denetim raporlarını açıkladı. Ancak raporlar açıklandıktan kısa bir süre sonra Sayıştay’ın resmi internet sitesinden kaldırıldı. Kaldırılmadan önce siteden indirebildiğimiz bazı raporlarda çarpıcı tespitlere yer verildi. İstanbul Esenler Belediyesi 2019 Sayıştay Denetim raporunda da bir dizi çarpıcı tespite yer verildi. Sayıştay, özel kalem müdürü olarak açıktan atanan kişilerden bazılarının diğer memuriyet kadrolarına sınavsız atandığını da belirledi. 2009 yılından bu yana toplamda 2 seçim dönemi geçtiği, iki dönemde de aynı başkanın seçildiği anlatılan raporda, “Buna rağmen özel kalem müdürlüğü kadrosuna 19 farklı kişinin atandığı, bu atamaların açıktan atama yapılması suretiyle gerçekleştirildiği, açıktan yapılan atamaların memuriyete sınavsız girişin bir yolu olarak kullanıldığı, özel kalem müdürü olarak açıktan atanan kişilerden, 28.07.2016- 9.01.2017 arasında görev yapan personelin mimar kadrosuna, 15.12.2010– 4.08.2011 arasında görev yapan personelin biyolog kadrosuna atandığı, 9 personelin ise bu görevi yaptıktan sonra naklen başka bir kamu kurumuna tayin olduğu ve 8 adet personelin özel kalem müdürlüğü kadrosuna atanmasında bakanlık izninin alınmadığı” ifadesi yer aldı. Bu kadrodan geçilen kurumlar arasında TRT, Güngören Belediyesi ile Enerji Tabii Kaynaklar Bakanlığı gibi kurumlar da var.MUHTARLARA MAAŞRapora göre belediye, ilçedeki tüm muhtarlıklara ihtiyaçlarını karşılamak için aylık nakdi yardımda bulundu. Muhtarlara aylık ödenek tahsis edildiği belirtilerek “Muhtarlık işlerinin yürütülmesi için gerekli giderlerin harç gelirlerinden karşılanması gerekmektedir” denildi. Raporda özetle şöyle denildi: “Ocak-şubat aylarında yapılan nakdi yardım için ilgili meclis kararında herhangi bir fatura öngörülmezken diğer aylarda yapılan yardımlar için yeni bir meclis kararı alınmak suretiyle ile aylık 1.750,00 TL tutarını geçmemek üzere fatura karşılığı nakdi yardım yapılmıştır. Muhtarlıklar tarafından sunulan faturalar incelendiğinde ise mutat bir şekilde her bir muhtarlığın her ay (belediye meclisi kararındaki tavan miktar olan tutara eşit olacak şekilde) tam olarak 1.750 TL’lik kırtasiye malzemesi alımı yaptığı görülmüştür. Bu durum, fatura karşılığı yapılan yardımın nakdi bir mahiyet aldığının bir göstergesidir.”ARAÇLAR İZLENMEMİŞRaporda, “idare adına tescilli veya kiralama kapsamında edinilen araçların kullanımlarının takibi için araç takip sistemi kurulmadığı, resmi işlerde kullanılıp kullanılmadığının takip edilemediği, yakıt takiplerinin düzgün yapılmadığı” tespitine yer verildi. GAZİANTEP’TE İHALESİZ DEVİRGaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin 2019 yılı denetim raporuna göre belediyenin 2019 yılı toplam faiz gideri 218 milyon 859 bin 59 TL olarak hesaplandı. Faiz giderleri önceki yıla göre yüzde 30.87 arttı. Belediyenin kendisine ait “hafriyat sahalarını, toplu ulaşım hizmetlerini, sosyal tesisler, büfe, otopark ve çay bahçelerini” işletebileceği ve bu yerleri iştiraklerine ihalesiz devredebileceği anlatılan raporda, belediye şirketlerine işletme hakkı devredilen taşınmazların üçüncü kişilere ihalesiz devredildiği tespit edildi. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin CHP’li meclis üyesi Yılmaz Kireç, söz konusu rapora ilişkin “Belediye, 10 yılda 2 milyar lira faiz ödemiş. Belediye şirketleri konusunda da belediye yetkililerini defalarca uyardık” dedi. Gaziantep Şahinbey Belediyesi’nin CHP’li meclis üyesi Uğur Kalkan da “Belediyeye ait 200 taşınmazın kullanım şekli ile tapudaki kaydının farklı olduğu tespit edilmiş. Baktığınız zaman ödenen faiz rakamları, kendi merkezi hükümetlerinin çıkardığı KHK’ye uymamalar, belediye mülkiyetindeki yerlerin ihalesiz devirleri ve buna benzer çok şey var. Ayrıca perşembe akşam saatlerinde Sayıştay’ın resmi sitesinden raporları inceledim, cuma günü sabah sistemde kapatıldı. İlk defa böyle bir durumla karşılaştım” diye konuştu.  Hazal Ocak

Çamlıca olunca akan sular duruyor

Çamlıca olunca akan sular duruyor figure > Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “İstanbul’un her yerinden görülecek” talimatıyla Çamlıca Tepesi’ne yaptırılan cami söz konusu oldu mu akan sular duruyor. Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararı ile Çamlıca Camisi'ne giden raylı sistem hattının yapımı önceki gün Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na verildi. Karara göre İstanbul’un Üsküdar ilçesinde yer alan ‘Büyük Çamlıca Raylı Sistem Hattı’nın yapımını bakanlık gerçekleştirecek. Maliyeti 425 milyon TL olan 3.48 kilometre uzunluğundaki “Altunizade – Çamlıca Metro” hattında Altunizade, Çamlıca Tepesi, Ferah Mahallesi ve Çamlıca Camisi olmak üzere 4 adet istasyon yer alacak. Altunizade istasyonu aç-kapa tekniği ile inşa edilecek ve Üsküdar-Ümraniye-Çekmeköy Metro Hattı ile bağlantı noktası olacak.Gazetemize kararı değerlendiren İBB CHP Grup Sözcüsü Tarık Balyalı, söz konusu metro güzergâhının fizibilite ve tasarım çalışmalarının 2017 yılında tamamlandığını belirterek “Proje bedeli 192 milyon Avro olarak belirlenmiş ama şu anda güncellemeyle birlikte 250 milyon Avro'yu aşacağı tahmin ediliyor. Burası aslında çok da ihtiyaç gerektiren bir metro hattı değil. Buranın tek özelliği Çamlıca Camisi’ne gidiyor olması. İstanbul’da son derece işlek olan belli bölgelerde metroya ya da farklı toplu taşıma sistemlerine çok ciddi ihtiyaç duyuluyor. Bakanlığın elindeki bütçesini daha çok ihtiyaç olan bölgelere harcaması gerekir ancak bunun yerine aslında bir ihtiyaçtan kaynaklanmayan sadece özel bir durum gerekçesiyle Çamlıca Camisi’ne giden bir metro projesinin yapılmasını doğru bulmuyorum. Özellikle bu metro projesiyle kaynakların israf edildiğini düşünüyorum” diye konuştu. 2014 YILINDA TÜNEL YAPILDICami inşaatı sürerken 2014 yılının kasım ayında İBB Meclisi’ne gelen teklifle “camiye rahat ulaşım sağlanması için özel tünel” projesi oyçokluğuyla kabul edilmişti. CHP’liler projeye tepki göstermişti. Tünel projesinin ardından camiye özel metro projesi de 2017 yılında duyrulmuştu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca sunulan proje tanıtım dosyasında metronun amacı, “turizm ve ibadet amaçlı ulaşımın sağlanması” şeklinde özetlenmişti. Hazal Ocak

TBMM Genel Kurulu’ndaki 11 günlük bütçe maratonu dün sona erdi:‘Bu düzeni değiştireceğiz’

TBMM Genel Kurulu’ndaki 11 günlük bütçe maratonu dün sona erdi: ‘Bu düzeni değiştireceğiz’ figure > TBMM Genel Kurulu’nda bütçe görüşmelerinin son gününde AKP ile CHP arasında “diktatör” tartışması çıktı.  AKP Bursa Milletvekili Efkan Ala, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP’yi “vesayet savunucusu ve diktatör” olarak nitelendirince, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “Bir ülkenin cumhurbaşkanı çıkıp muhalefete ‘beşinci kol’ derse, o lafı aldığı Franco ile anılırsa, ona da cevap verilirken de ‘diktatör bozuntusu’ denirse, orada düzeltilecek tek cevap vardır, ‘bozuntu’ kısmını alıyorum, diktatör sizin olsun” tepkisini gösterdi. 11 gün boyunca aralıksız devam eden 2021 yılı bütçesine ilişkin görüşmeler dün tamamlandı. Görüşmelere CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile MHP lideri Devlet Bahçeli de katıldı. HDP eş genel başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar da katıldı. MHP adına konuşan Mustafa Kalaycı ve İsmail Faruk Aksu, bütçe üzerine konuşmak yerine genellikle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni övdü. Bu nedenle ara ara muhalefet sıralarından alkışlı protestolar yapıldı. HDP’li Meral Danış Beştaş, iktidarın kendine yakın şirketlerin vergi borçlarını sildiğini belirterek, “Siz kimlerin borcunu kimler için hangi gerekçelerle siliyorsunuz?” dedi. CHP’li Abdüllatif Şener de, İktidarın 2021 yılında bir avuç tuzu kuruya garantiler kapsamında 31 milyar TL verildiğini söyledi. Şener, Birleşmiş Milletler raporuna göre Türkiye’de nüfusun yüzde 1’inin elde ettiği gelirin nüfusun yüzde 50’sine verilmediğini kaydetti. Şener, “Gelir dağılımının en bozuk olduğu 5. ülke Türkiye’dir. Bir numara Katar. Bir gördüm; Aman dedim; bizimkilerin Katar sevgisinin nereden geldiği belli” diye konuştu. ‘YUVARLANIYORUZ’CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke de “Saray’a göre uçuyoruz. Oysa 2014’ten beri fiilen bu başkanlık rejimine Türkiye’ye hapsettiğinizden beri fakirleştik. 2014’te kişi başına milli gelir 12 bin 158 dolardı. Bugün 8 bin 455 dolar ve düşüyor. Uçmuyoruz, yuvarlanıyoruz. Hep birlikte fakirleşiyoruz” diye konuştu. Gerçek verilere göre 10 milyona aşkın işsiz olduğunu söyleyen Böke, “Hatta saraya göre işsizlik yok, iş beğenmeyen gençler var” dedi. Böke, “Saray’ın gerçekleri ile halkın gerçekleri uyuşmayınca bütçe de halkın bütçesi olmuyor. Bu bütçe bir Saray bütçesidir. Bu bütçe bir talan bütçesidir. Bu bütçe torpilin bütçesidir. Bu bütçe kayırmanın, toplumu bölüp, parçalamanın bütçesidir. Hiç kimsenin endişesi olmasın biz buradayız. Halkla birlikte halkın bütçesini ilk seçimden sonra biz yapacağız. O bütçe ağır yıkımı yaratan bu düzeni değiştirecek” diye konuştu.Güçlendirilmiş parlamenter demokrasiyle şahsım devleti yerine kurulacak hukuk devletiyle hakça zenginleşmenin önünün açılacağını kaydeden Böke, “Hayat pahalılığına son vermek için her sofraya her yurttaş et koyabilsin diye bu düzeni değiştireceğiz” diye konuştu. Kamu özel işbirliği projelerine kur farkından artan tutar nedeniyle 2020 yılında 83 milyar 700 milyon lira ödendiğini söyleyen Böke, “Rantçı 5’li çetenin cebine gidivermiş. O para halkın parası. 5’li çete yerine 5 milyon aileye devlet destek verebilirdi. Türkiye ekonomisi 5’ten büyüktür, Türkiye de birden büyüktür” dedi.  Böke, denetlenemeyen ve aile şirketine dönüşen Türkiye Varlık Fonu’nunu kapatarak bünyesindeki Cumhuriyet miraslarının Hazine’ye devredileceğini söyledi.AKP’li Efkan Ala da konuşmasında CHP’yi ve Kılıçdaroğlu’nu hedef aldı. Sağlık alanında “büyük başarılara imza attıklarını” ileri süren Ala, CHP sıralarına dönerek “Sizin Genel Başkanınızın müdürlüğü dönemini de biliyoruz. Oradaki eksiklikleri de giderdik, alkışlayın, takdir edin” dedi. CHP’yi “darbelerin yanında, tankla yürüyenlerin destekçisi olmakla” suçlayan Ala, “İkide bir diktatör deyip duruyorsunuz. Kim diktatör? Her siyasi problemi mahkemeye taşıdınız. Onlardan medet umuyorsunuz. Sizin derdiniz millet iradesiyle. Diktatörlük sizin ruhunuza işlemiş.” ‘A HABER SPİKERİ’Ala ve Zengin’in sözleri AKP ile CHP arasında tartışmalara neden oldu. CHP’li Özgür Özel, “Ala’yı dinlerken sanki yanlışlıkla A Haber’in spikerini dinliyormuş hissiyatına kapıldıklarını” kaydetti. Özel, “Eğer hayata A Haber’in yaptığı montajlaran, iftiralardan ve hakaretlerden ibaret o bültenleri izlerseniz, Ala gibi kürsü performansı göstermek mümkün” dedi. Özel, şunları kaydetti: “Açmakla övündüğünüz o üniversitelere atadığınız, gaflarına sahip çıktığınız adamlardan bir tanesi, AKP’li, MHP’li, İYİ Parti’li, HDP’li milyonlarca anne ve babanın evlatlarına benim burada söylemekten utanç duyacağım sözler söylediler. ‘Ülkeyi vesayetten kurtardık’ diyorsunuz. Esas vesayet 5’li çeteye finans sağlayanlara Türk mahkemeleri karar verdiğinde Londra mahkemelerine taşımaktır. AB ile ilk anlaşmayı da İnönü yaptı. Ama AB ile köprüleri atmak da sizin başbakanınıza nasip odu” diye konuştu.  Mahmut Lıcalı / Selda Güneysu

CHP’li Taşkın,‘HDP kapatılsın’çağrısını‘güçgösterisi’olarak niteledi: Kapatma radikalleştirir

CHP’li Taşkın, ‘HDP kapatılsın’ çağrısını ‘güç gösterisi’ olarak niteledi: Kapatma radikalleştirir figure > Prof. Dr. Yüksel Taşkın, AKP hakkında 2008 yılında açılan kapatma davasını anımsatarak “Parti kapatmaların önünü açarlarsa bu okkanın altına kimin gideceği belli olmaz” dedi. CHP Sosyal Politikalardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı siyaset bilimci Prof. Dr. Yüksel Taşkın, MHP’nin, “HDP kapatılsın” çağrısına yönelik “Partiler kapandığında tabanları yok olmuyor. Aksine partisi kapanan seçmen daha radikalleşip daha küskünleşiyor. Bu sefer de dağdan çare aramaya başlıyorlar. Seçimle gelen ve gidebilecek partilerin, oyunda kalması daha doğru olacaktır” değerlendirmesini yaptı. AKP hakkında 2008 yılında açılan kapatma davasını  anımsatan Taşkın, “Kıl payı kapatılmaktan kurtulmuştu. Neredeyse tüm söyleminde parti kapatmalara karşı bir dil kurdu. Bu açıdan bakıldığında AKP’nin eli kolu bağlanmış oluyor. Parti kapatmaların önünü açarlarsa bu okkanın altına kimin gideceği belli olmaz” dedi.İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun TBMM’de HDP’lilere yönelik sözleri ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin HDP’nin kapatılması yönündeki ısrarlı çağrısı siyasette gündemindeki yerini korurken, Prof. Dr. Yüksel Taşkın, süreci Cumhuriyet’e değerlendirdi. Bakan Soylu’nun açıklamalarının “parti içine yönelik kendini lider yerine koyan” bir konuşma olduğunu söyleyen Taşkın, “Sayın Soylu’nun akla değil, duygulara hitap ettiğini gördük. Sadece kutuplaştırma ve gerginlik siyasetine destek veren bir konuşma olduğunu gözlemledik. O tarz konuşmaları kamuyu yöneten siyasetçilerden beklememek lazım. Gerginlik ve kutuplaştırma, birilerinin dışlanması üzerine siyaset yapılmaması lazım. Çünkü bunun bedelini toplum olarak hepimiz ödüyoruz” dedi. Kayyım atamalarının toplum nezdinde karşılık görmediğini söyleyen Taşkın, “Toplumun oyuyla işbaşına gelenlerin bu şekilde görevden alınmaması lazım. Gerçekten suçu sabitlenip görevden alınıyorsa, anayasamızın gösterdiği şekilde belediye meclisinden bir başka arkadaşın seçilmesi gerekiyor. Bunun yapılmaması kısa vadede belki iktidarın işine geliyor ama orta ve uzun vadede Türkiye’de demokrasiyle yapılan yönetime zarar vereceği durumlar bunlar. Belli koşullarda belediye başkanları görevden alınabilir. Yolsuzluk yapar, suç işler... Ama bu, siyasi bir rakibinizi zayıflatmak, ortadan kaldırmak için yapılıyorsa bu doğru değil. Hukuku, yasaları işe gelinen biçimde uygulamamak lazım” diye konuştu.‘GÜÇ GÖSTERİSİ’Bahçeli’nin HDP’nin kapatılması yönündeki açıklamalarını da değerlendiren Taşkın şunları kaydetti: “Cumhur İttifakı’nda ‘kuralı ben koyarım, yönünü ben tayin ederim’ gibi bir tartışma olduğunu görüyoruz. (Alaattin) Çakıcı tartışması da bunun için devreye sokuldu. CHP üzerinden, AKP’nin muhtemel arayışlarına bir mesajdı. Ben bu tavrın, Cumhur İttifakı’nın kendi içindeki mücadelesinde bir güç gösterisi olduğunu düşünüyorum. Parti kapatmanın prosedürü bellidir. Kapatma zorlaştırılmıştır. Demokrasi adına da doğru olan budur. Bizim esas derdimiz, hukukun siyasal çıkarlar için araçsallaştırılmaması.” İlayda Kaya




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter