Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Monday, 05.19.2025, 08:40 PM (GMT)

News - Haberler

Meclis'te AKP'lilere sert tepki: 'Saray'a yağçekiyorsun'

Meclis'te AKP'lilere sert tepki: 'Saray'a yağ çekiyorsun' CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, TBMM’de AKP’li vekillere “Ben açlık diyorum, sefalet diyorum. Gerçekler ortada; senin sokağa çıkarken yüzünün kızarması lazım. Çaresiz insanlara bak. İntihar eden insanlara bak. İnsanlar çay bardağı ile evlerine yağ alıyor. Sen ise utanmıyorsun, saraya yağ çekiyorsun” diye seslendi. AKP'liler ise Başarır'a yüksek sesle itiraz etti. CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada yurttaşların yaşadığı maddi sıkıntıları gündeme getirdi. Başarır, yurttaşların bakkaldan çay bardağı ile yağ alacak duruma düştüğünü vurgulayarak, “Bakkala gidiyoruz, bir ev hanımı çay bardağında yağ almak zorunda kalıyor. Kasaba gidiyoruz, bir emekli başını öne eğip 5 liralık et almak istiyor. Bakın birileri tavukçudan kemiksiz et alırken, birileri tavuğun kemiğini alıp çocuğuna çorba yapıyor. Fırına gidiyoruz, insanlar 50 kuruş olduğu için bayat ekmek kuyruğuna giriyor. Mersin’de geleceğimiz adına üzüntü duyduk. Neden Mersin bu durumda?” diye sordu.Başarır bir köylünün kendine “1980’li, 1990’lı ve 2001 krizini yaşadım” sözünü aktararak, “Köylümüz diyor ki ‘Olabilir, ekonomik nedenleri tartışabiliriz. Ama beni üzen, Saray’ın, Cumhurbaşkanı’nın, Cumhurbaşkanı evlatlarının, Saray’ın bürokratlarının derdiyle benim derdim aynı değil. Benim derdim açlık, sefalet, boş dolap. Onlar ise çocuklarının parasını nasıl koruyacağız derdinde’ diyor. Bu vicdanları rahatsız ediyor” diye konuştu.AKP’li vekillerin kendisine "Ağlama" diyerek laf atması üzerine Başarır, "Ne demek ağlama, bu halk için ağlarım ben. Ama göbeğimi de kaşıyarak burada oturmam" yanıtını verdi. Başarır, “Ben açlık diyorum, sefalet diyorum, senin sokağa çıkarken yüzünün kızarması lazım. Çaresiz insanlara bak. İnsanlar çay bardağı ile evlerine yağ alıyor. Sen ise saraya yağ çekiyorsun” diyerek sözlerini tamamladı. cumhuriyet.com.tr

CHP Genel BaşkanıKemal Kılıçdaroğlu, gazetemizi ziyaret etti

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gazetemizi ziyaret etti CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gazetemizin İstanbul-Şişli'deki merkez binasını ziyaret etti. Kılıçdaroğlu'nu Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun, Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya, yazarlarımız Emre Kongar, Orhan Bursalı ve Miyase İlknur ağırladı. Kılıçdaroğlu ziyarete ilişkin yaptığı açıklamada, "Cumhuriyet Gazetesi basın tarihimizin, en değerli organlarından biridir. Cumhuriyet ile yaşıttır. Dolayısıyla bu gazeteyi ziyaret etmek, yazarlarıyla buluşmak bizim için ayrı bir onurdur. Cumhuriyet'i seviyoruz, yazarlarını seviyoruz" dedi. /Archive/2021/3/4/165220959-04-kemal-kilicdaroglu-cumhuriyet-foto-kurtulus-ari-21.jpgFotoğraflar: Kurtuluş ArıCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gazetemizin İstanbul-Şişli'deki merkez binasını ziyaret etti. CHP Liderine Genel Başkan Medya ve Kurumsal İletişimden Sorumlu Genel Başkan Başdanışmanı Tuncay Özkan, CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu ve Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin eşlik etti. /Archive/2021/3/4/164931695-04-kemal-kilicdaroglu-cumhuriyet-foto-kurtulus-ari-6.jpgTürkiye ve dünya gündemindeki gelişmelerin konuşulduğu buluşmada Kılıçdaroğlu, gazetemize sınırlı sayıda üretilen bir vazo hediye ederken, Vakıf Başkanı Alev Coşkun ve Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya ise, gazetemizin simge ismi İlhan Selçuk'un Cumhuriyet Kitapları tarafından yeniden basılan 'Yüzbaşı Selahattin'in Romanı'nı takdim etti. /Archive/2021/3/4/165301272-04-kemal-kilicdaroglu-cumhuriyet-foto-kurtulus-ari-16.jpgGörüşme sonrası ziyareti değerlendiren Kemal Kılıçdaroğlu, "Cumhuriyet Gazetesi basın tarihimizin, en değerli organlarından biridir. Cumhuriyet ile yaşıttır. Dolayısıyla bu gazeteyi ziyaret etmek, yazarlarıyla buluşmak bizim için ayrı bir onurdur. Cumhuriyet'i seviyoruz, yazarlarını seviyoruz. Sadece ben değil, siyasetle ilgilenen herkes, Cumhuriyet Gazetesi'ne mutlaka bakıyor, okuyor. Yazarlarını mutlaka değerlendiriyor. Bizim açımızdan, siyaset açısından son derece değerli bir yayın organı. Kendilerini, yazarlarını kutlamak için buradayım" dedi./Archive/2021/3/4/165323006-04-kemal-kilicdaroglu-cumhuriyet-foto-kurtulus-ari-8.jpg cumhuriyet.com.tr

CHP'liÖzel Diyarbakır anneleriyle görüşmesini anlattı:İktidar yanlısıkameralar koştu geldi

CHP'li Özel Diyarbakır anneleriyle görüşmesini anlattı: İktidar yanlısı kameralar koştu geldi CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, dün yaptıkları Diyarbakır ziyaretini Elazığ’da değerlendirdi. Diyarbakır annelerini ziyaret ettiklerini söyleyen Özel, "Ayrılmamıza yakın iktidar yanlısı kameralar, mikrofonlar ajanslar koştu geldi. Dışarıdan bazı kişiler ‘buraya nasıl gelirsiniz’ dedi. Bizim itirazımız annelerin taleplerinin siyasileştirilmesine. Bizim itirazımız Diyarbakır annelerini duyan bazılarının Cumartesi annelerini duymamasına, Cumartesi annelerini duyan bazılarının Diyarbakır annelerini görmezden gelmesine. Oysa anne annedir, annenin talebi haklıdır ve meşrudur" diye konuştu. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Tunceli Milletvekili Polat Şaroğlu ve Elazığ il Başkanı Yavuz Doğdu CHP Elazığ İl Başkanlığı’nda bir basın toplantısı yaptı.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı ‘İnsan Hakları Eylem Planı’nı eleştiren Özel, “Diyor ki tutukluluk süreleri uzun. Sen yapıyorsun, sen hedef gösteriyorsun diyoruz. Dün Tahir Elçi’nin altı yıl sonra katillerinin arandığı bir mahkemedeydik. Üstünün örtüldüğü ile ilgili ciddi şüpheler var ve isyan ediyor herkes. Peki Tahir Elçi niye öldü? O hedef gösteren, şeytanlaştıran, insan içine çıkasını zorlaştıran toplumsal linçi kim başlattı? O günlerde kim ne tweetler attı bir bakın. Öldükten sonra ‘Tahir Elçi bir barış elçisiydi’… Ölünce söylemek kolay, yüzüne terörist diyordunuz” diye konuştu."İTİRAZIMIZ ANNELERİN TALEPLERİNİN SİYASİLEŞTİRİLMESİNE"Dün Diyarbakır annelerine yaptıkları ziyareti de anlatan Özel, “Dün Diyarbakır annelerinin yanındaydık. Yaşam hakkına dair bir mağduriyetin yanındaydık, onların arkasındaydık. Yıllarca meclise gelen, evlatları kaçırılmış ya da alıkonulmuş annelerin evladının nerede olduğuna bakmadan, polis mi, asker mi, terör örgütü tarafından mı alıkonulmuş diye bakmadan anne ne diyorsa biz anneyi dinledik. Dün de inanıyorduk ki orada bize açılacak kapı, yürekler vardır. Dün orada, sadece polis kamerasının olduğu bir ortamda ailelerden olmayan birkaç kişi bize ‘niye geldiniz’ falan dedi önce. ‘Anneler istemezse gideriz’ dedik. Anneler, hepsi birden, ‘hayır gelin’ dediler. Bir iki annenin belli konularda sitemleri oldu ama annelerin hepsi kendi evladının durumunu anlattı. Resmini gösterdi. Biz de onlara taleplerinin haklı olduğunu ve yardımcı olacağımızı söyledik. Bizim itirazımız annelerin taleplerinin siyasileştirilmesine. Bizim itirazımız Diyarbakır annelerini duyan bazılarının Cumartesi annelerini duymamasına, Cumartesi annelerini duyan bazılarının Diyarbakır annelerini görmezden gelmesine. Oysa anne annedir, annenin talebi haklıdır ve meşrudur” ifadelerini kullandı."ANNELERİN  SÖYLEDİKLERİ SÖZLER GÖNLÜMÜZDE"Ziyaretin 45 dakika sürdüğünü, ziyaretin sonuna doğru kameraların geldiğini söyleyen Özel, “Ayrılmamıza yakın iktidar yanlısı kameralar, mikrofonlar ajanslar koştu geldi. Dışarıdan bazı kişiler ‘buraya nasıl gelirsiniz’ dedi. Annelerin hepsinin yaptığı, söyledikleri sözler gönlümüzde” diye konuştu.Koronavirüs pandemisine karşı alınan önlemlerin gevşediğine dikkat çeken Özgür Özel, Elazığllara kurallara uyma çağrısı yaptı:“Bir nebze olsun rahatlama yaşayan Elazığ esnafının bir daha böyle kötü günler yaşamamak için, rahata kavuşmak için Elazığ’daki bütün hemşerilerimizi farklı siyasi partilerde de olsak Sağlık Bakanlığı’nın getirdiği kurallara, yasaklara İçişleri Bakanlığı’nın yayımladığı genelgelere uygun olarak, sosyal mesafeye uyarak, getirilen kısıtlamalara riayet ederek normalleşmeyi sağlamak için katkı sağlamaya davet ediyorum. Elazığ’ı da en kısa sürede haritada maviyle işaretlenen, salgının en az yaşandığı iller arasında göreceğimize inanıyoruz.” ANKA

TCMB'nin toplam rezervleri ne kadar?

TCMB'nin toplam rezervleri ne kadar? Merkez Bankası'nın (TCMB) toplam rezervleri 26 Şubat haftasında yaklaşık 1.1 milyar dolar artışla 95.2 milyar dolara yükseldi. TCMB rezervleri Şubat 2020'de başlayacak şekilde düşüşe geçmiş, pandemi adımlarının da etkisiyle sert gerilemişti. /Archive/2021/3/4/165449833-mb2.jpgToplam rezervler 2020 Şubat ayından Mayıs ortasına kadar 23 milyar dolar geriledikten sonra sınırlı artış eğilimine girmiş ancak bu artış da kalıcı olmamıştı. TCMB'nin toplam rezervi 82.35 milyar dolara gerilediği 13 Kasım haftasından sonra ise düşüş eğilimi durdu. Rezerv düşüşündeki durma anı ekonomi yönetiminde değişim ile aynı anda gerçekleşti. Verilere göre 26 Şubat itibarıyla 40.8 milyar doları altın, 54.5 milyar doları bürt döviz rezervleri olmak üzere toplam rezervler 95.2 milyar dolar seviyesinde. TCMB dün gerçekleştirdiği yatırımcı sunumunda "Rezervler istikrar kazandı ve (rezervlerde) ılımlı bir toparlanma başladı... Sıkı para politikası duruşu ve politika kredibilitesi kademeli rezerv birikimine katkı sağlayacak" dedi.Türkiye TL'yi desteklemek adına 2019 ilk çeyrek sonundan 2020 Kasım ayında ekonomi yönetimde yaşanan değişme kadar büyük bölümü TCMB rezervlerinden milyarlarca dolar döviz arzı gerçekleştirdi. Bu arzı bankacıların 2019'dan beri 128 milyar dolar olarak hesaplıyor. TCMB'nin lokal bankalarla yaptığı swaplar nedeniyle rezervlerin kayıplarının tamamı toplam rezervlere düşüş olarak yansımıyor. Son dönemde lokal bankalar ile yapılan swaplar düşüş gösterse de hala 40 milyar dolar civarında bulunuyor. Bu swaplar başta olmak üzere döviz rezervlerine sadece TCMB sahipliğindeki rezervler olarak bakıldığında tutar bankacılar tarafından yaklaşık eksi 50 milyar dolar olarak hesaplanıyor.TCMB son dönemde rezervlerini artırmak istediğini ve bunu "şeffaf" "önceden açıklanmış bir plan dahilinde" ve "döviz alım ihaleleri yolu" ile yapacağını açıklıyor. TCMB ayrıca 2021'de reeskont kredilerinden kaynaklı 20 milyar dolar civarında rezerv birikimi de yapacak."DÖVİZ ALIM İHALELERİ YAPARAK REZERVLERİMİZİ ARTIRACAĞIZ" TCMB Başkanı Ağbal Şubat başındaki Reuters söyleşisinde diğer ülke merkez bankaları ile swap anlaşmalarının önümüzdeki dönemde rezervleri artırma amacı ile kullanılmayacağını belirterek, "döviz alım ihaleleri yaparak rezervlerimizi artıracağız" demişti. Bu kapsamda piyasalar TCMB'nin döviz alımlarına başlaması için önemli bir gösterge olacağı için lokallerin döviz varlıklarını izliyor.Bugün açıklanan veriler lokallerin döviz alımlarının durduğunu ancak dövizden TL'ye geçişin yani dedolarizasyonun henüz belirginleşmediğini gösteriyor. TCMB verilerine göre, lokallerin yabancı para mevduatları 2020 yılında yaklaşık 42 milyar dolar artıştan sonra 22 Ocak haftasında 236.1 milyar dolarla tarihi zirveyi görmüştü. Daha sonra sınırlı gerilemeler görülmüştü. Bu düşüşlere rağmen lokallerin yabancı para mevdutları 232 milyar dolarla rekor seviyelere oldukça yakın.Yerleşikler geçen yıl uygulanan düşük faiz politikası nedeniyle TL'nin değer kaybedeceği beklentisiyle dövize vealtına yönelmişti. Geçen yılki 40 milyar doları aşan bu yönelimin 28 milyar dolarlık kısmı bireysellerden, 13 milyar dolarlık kısmı ise kurumsallardan gelmişti."128 MİLYAR DOLAR REZERVİNE NE OLDU"Öte yandan rezervlerdeki hareketler son dönemde siyasi tartışmaların da odağında yer alıyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu "Merkez Bankası'nın 128 milyar dolar rezervine ne olduğunu, bu paranın kime verildiğini" bir süredir soruyor."REZERVLER YENİDEN REKOR SEVİYELERE VE ÜZERİNE ÇIKARACAK"Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise Berat Albayrak döneminde TCMB rezervlerinde yaşanan düşüşü, "ödemeler dengesinde sıkıntı yaşamamak adına yapıldığı" söylemiyle savunurken, rezervleri yeniden rekor seviyelere ve üzerine çıkaracaklarını belirtiyor. Kaynak: Reuters     cumhuriyet.com.tr

Jean-Luc Godard yazdığıiki senaryodan sonra emekli olacağınıaçıkladı

Jean-Luc Godard yazdığı iki senaryodan sonra emekli olacağını açıkladı Usta yönetmen Jean-Luc Godard, katıldığı bir söyleşide yazdığı iki senaryodan sonra sinemadan emekli olacağını açıkladı. /Archive/2021/3/4/165918675-15349672-0ade-4f4e-a3e1-bb890ddfbfaa25041860.jpg“Serseri Âşıklar” (À bout de souffle), “Nefret” (Le mépris), “Çete” (Bande à part), “Çılgın Pierro” (Pierrot le Fou) gibi unutulmaz filmleri sinema dünyasına kazandıran, son olarak “Le livre d’image” filmiyle izleyici karşısına çıkan, Fransız Yeni Dalgası’nın öncülerinden Jean-Luc Godard, geçen yıl Lozan Kanton Sanat Okulu (École cantonale d’art de Lausanne-ECAL) tarafından düzenlenen Instagram yayınına katılmış ve “koronavirüs günlerinde imgeler” üzerine konuşmuştu.FilmLoverss‘ın aktardığı habere göre, Godard, bu yayından yaklaşık bir yıl sonra, internet üzerinden Hindistan’da düzenlenen Uluslararası Kerala Film Festivali’nin (IFFK) söyleşisine katıldı ve kariyeri hakkında önemli açıklamalarda bulundu.85 dakikalık bu söyleşide Godard, yazdığı iki senaryodan sonra sinemadan emekli olacağını açıkladı. “Film hayatımı – evet, film yapma hayatımı- yazdığım iki senaryoyla bitiriyorum ve sonrasında ‘hoşça kal, sinema’ diyeceğim.” sözleriyle emekliliğine dair planlarını dile getirdi.Godard, bu üzerinde çalıştığı iki projesinin konusuyla ilgili detayları vermekten kaçındı. Bu senaryolardan birinin adının “Only Scenario”, diğerinin de “Funny Wars” olduğunu söyledi. Bu iki senaryonun filme çekilip çekilmeyeceği şu an için belirsizliğini koruyor.Kariyerinin sonuna yaklaşan Jean-Luc Godard’ın IFFK ile gerçekleştirdiği söyleşinin tamamı buradan izlenebilir: cumhuriyet.com.tr

Reynmen hakkında 4 yıl 4 aya kadar hapis istemiyle iddianame düzenlendi

Türkçe Haberler En Son Başlıklar Reynmen hakkında 4 yıl 4 aya kadar hapis istemiyle iddianame düzenlendi "Reynmen" olarak tanınan şarkıcı Yusuf Aktaş hakkında, sunucu Bircan Bali'ye hakaret edip, tehditte bulunduğu iddiasıyla 4 yıl 4 aya kadar hapis cezasına çarptırılması istemiyle iddianame hazırlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sunucu Bircan Bali'nin, "Reynmen" olarak bilinen şarkıcı Yusuf Aktaş aleyhine, hakaret edip tehditte bulunduğu iddiasıyla suç duyurusunda bulunduğu belirtildi.Bali'nin dilekçesinde, "Yusuf Aktaş'ın 13 Ocak 2021'de sosyal paylaşım sitesi Instagram üzerinden, kendisine yönelik video ve yazılar paylaşarak, 'Leşsiniz, siz iki ********* insan ucuzsunuz...' gibi ifadeler kullandığını belirttiği anlatılan iddianamede, Bali'nin dilekçesinde, "şarkıcı Aktaş'ın 'hakaret' ve 'tehdit' suçlarından yargılanmasını istediği" dile getirildi.Suç duyurusu üzerine soruşturma başlatıldığı ve şüpheli Aktaş'ın savcılıkça ifadesinin alındığı kaydedilen iddianamede, bu kişinin de, "Bircan Bali'nin kendisi hakkında kasıtlı şekilde, sürekli milyonlara ulaşan hakaret içerikli yayınlar yapması üzerine yalnızca kendisini savunma ve anlatabilme amacıyla söz konusu ifadeleri kullandığı ve hakaret kastının olmadığı" savunmasını yaptığı ifade edildi.Suçun uzlaşma kapsamında olması nedeniyle tarafların uzlaştırmacıyla görüştürüldüğü ancak uzlaşma sağlanamadığı vurgulanan iddianamede, şarkıcı Aktaş'ın "tehdit" ve "hakaret" suçlarından 9,5 aydan, 4 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması talebiyle yargılanması istendi. AA

Reynmen hakkında 4 yıl 4 aya kadar hapis istemiyle iddianame düzenlendi

Reynmen hakkında 4 yıl 4 aya kadar hapis istemiyle iddianame düzenlendi YouTuber ve şarkıcı Reynmen hakkında 4 yıl 4 aya kadar hapis istemiyle iddianame düzenlendi. /Archive/2021/3/4/133613433-reynmen-.jpg"Reynmen" olarak tanınan YouTuber ve şarkıcı Yusuf Aktaş hakkında, sunucu Bircan Bali'ye hakaret edip, tehditte bulunduğu iddiasıyla 4 yıl 4 aya kadar hapis cezasına çarptırılması istemiyle iddianame hazırlandı.İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sunucu Bircan Bali'nin, "Reynmen" olarak bilinen şarkıcı Yusuf Aktaş aleyhine, hakaret edip tehditte bulunduğu iddiasıyla suç duyurusunda bulunduğu belirtildi.Bali'nin dilekçesinde, "Yusuf Aktaş'ın 13 Ocak 2021'de sosyal paylaşım sitesi Instagram üzerinden, kendisine yönelik video ve yazılar paylaşarak, 'Leşsiniz, siz iki ********* insan ucuzsunuz...' gibi ifadeler kullandığını belirttiği anlatılan iddianamede, Bali'nin dilekçesinde, "şarkıcı Aktaş'ın 'hakaret' ve 'tehdit' suçlarından yargılanmasını istediği" dile getirildi.Suç duyurusu üzerine soruşturma başlatıldığı ve şüpheli Aktaş'ın savcılıkça ifadesinin alındığı kaydedilen iddianamede, bu kişinin de, "Bircan Bali'nin kendisi hakkında kasıtlı şekilde, sürekli milyonlara ulaşan hakaret içerikli yayınlar yapması üzerine yalnızca kendisini savunma ve anlatabilme amacıyla söz konusu ifadeleri kullandığı ve hakaret kastının olmadığı" savunmasını yaptığı ifade edildi.Suçun uzlaşma kapsamında olması nedeniyle tarafların uzlaştırmacıyla görüştürüldüğü ancak uzlaşma sağlanamadığı vurgulanan iddianamede, şarkıcı Aktaş'ın "tehdit" ve "hakaret" suçlarından 9,5 aydan, 4 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması talebiyle yargılanması istendi. AA

Buckingham Sarayı: 'Prens Philip’in kalp rahatsızlığına dair sağlık kontrolleri yapıldı'

Buckingham Sarayı: 'Prens Philip’in kalp rahatsızlığına dair sağlık kontrolleri yapıldı' Buckingham Sarayı, Edinburgh Dükü Prens Philip’in, mevcut kalp rahatsızlığına ilişkin sağlık kontrollerinin başarılı bir şekilde yapıldığını açıkladı. Buckingham Sarayı, geçtiğimiz pazartesi günü kalp rahatsızlığı ile ilgili testler ve gözlem için St Bartholomew Hastanesi’ne nakledilen Prens Philip’in, mevcut kalp rahatsızlığına ilişkin sağlık kontrollerinin yapıldığını duyurdu. Açıklamada, 99 yaşındaki Prens Philip’in tedavi, dinlenme ve iyileşme sürecinin devam ettiği ve birkaç gün daha hastanede kalacağı kaydedildi.İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth’in eşi 99 yaşındaki Edinburgh Dükü Prens Philip, 17 Şubat’ta enfeksiyon tedavisi için Londra’daki King Edvard VII Hastanesi’ne kaldırılmış, geçtiğimiz pazartesi günü ise kalp rahatsızlığı ile ilgili testler ve gözlem için St Bartholomew Hastanesi’ne nakledilmişti. İHA

Sağlık Bakanlığıve kurumlarında normalleşme süreci tedbirleri belirlendi

Sağlık Bakanlığı ve kurumlarında normalleşme süreci tedbirleri belirlendi Sağlık Bakanlığına bağlı kurum ve kuruluşlarda yeni tip koronavirüs (Covid-19) kapsamında normalleşme süreci ve alınacak tedbirler belirlendi. Yönetim Hizmetleri Genel Müdürlüğünce, "Covid-19 kapsamında kamu kurum ve kuruluşlarında normalleşme ve alınacak tedbirler" başlıklı resmi yazı yayımlandı.Resmi yazıya göre, Cumhurbaşkanlığınca, Covid-19 salgını ile mücadele amacıyla yürürlüğe konulan 26 Ağustos 2020'de Resmi Gazete'de yayımlanan, Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışanlara Esnek Çalışma Yöntemlerinin Uygulanmasına İlişkin "Covid-19 Kapsamında Kamu Çalışanlarına Yönelik Tedbirler" konulu genelge yürürlükten kaldırıldı.Kamu kurum ve kuruluşlarının normal düzen ve mesai saatlerinde çalışmalarına başlayacağına yönelik düzenlemeye yer verilen genelge ise 1 Mart 2021'de Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.Söz konusu genelge ile çalıştırılma biçimlerine bakılmaksızın kamu kurum ve kuruluşlarında (Sağlık Bakanlığı ve Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı hariç) çalışan yönetici kadro ve pozisyonunda bulunanlar hariç 60 yaş ve üzerinde olanlar ile Sağlık Bakanlığının belirlediği kronik hastalığı bulunanlar idari izinli sayılacak.İdari izinli sayılanlar, bu sürede görevlerini fiilen yerine getirmiş sayılacak, bunların mali ve sosyal hak ve yardımları ile diğer özlük hakları saklı kalacak. Bu personel, amirinin izni dışlında görev mahallinden ayrılmayacak ve hizmetine ihtiyaç duyulanlar çağrıldıkları anda görevlerine dönecek.Covid-19 salgını ile mücadele sürecinde, Sağlık Bakanlığınca, gerek kamu sağlık hizmetinin verildiği sağlık tesislerinde gerekse de merkez ve taşra teşkilatında görevli personelin enfekte olma riskini en aza indirebilmek ve mücadelenin sağlıklı, kesintisiz, etkin, ve yeterli sayıda mücadelede tecrübe kazanmış personel eliyle yürütülebilmesini teminen birçok alanda düzenleme yapılarak teşkilatlara ve kamuoyuna duyuruldu."BÜTÜN PERSONEL TAM ZAMANLI OLARAK MESAİLERİNE DEVAM EDECEK"Gelinen süreçte, başta Cumhurbaşkanlığı olmak üzere bütün kamu kurum ve kuruluşlarınca, salgınla mücadele kapsamında yapılan çalışmalar ve alınan tedbirler neticesinde Covid-19 salgınının kamu sağlığı için ciddi bir tehdide dönüşmesi tehlikesinin kontrol altına alındığı vurgulanan resmi yazıya göre, bu çerçevede Sağlık Bakanlığınca yayımlanan daha önceki genel yazılar yürürlükten kaldırıldı ve "yeni kontrollü normalleşmeye" uygun düzenlemeler yapıldı.Resmi yazıda, istihdam şekline bakılmaksızın Sağlık Bakanlığının merkez ve taşra teşkilatında çalışan personelle ilgili düzenlemeler şu şekilde yer aldı:"-Covid-19 hastalığı için risk grubunda olan kanser hastaları ve organ nakli olanların durumları, Bakanlık merkez teşkilatında birim amirlerince, Bakanlığın ilgili ve bağlı kuruluşlarında, kuruluşun en üst amirince, illerde İl Sağlık Müdürü, ilçelerde İl Sağlık Müdürleri ile istişare etmek suretiyle İlçe Sağlık Müdürü/Toplum Sağlığı Merkezi Başkanı ve sağlık tesislerinde ise Başhekimliklerce değerlendirilerek idari izinli sayılıp sayılmayacaklarına karar verilecek.-Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığının 2 Haziran 2020'deki genel yazıları uyarınca, Bakanlığımız merkez ve taşra teşkilatında görev yapan hamile personele, hamileliğinin 24. haftasından 32. haftasına kadar olan süre içerisinde idari izin verilmesi uygulamasına devam edilecek.- Her ne sebeple olursa olsun bu süreçte görevinden çekilme (istifa) talebinde bulunan personelin talepleri kabul edilmeyecek.- Personelin talebi halinde, 27 Kasım 2020'deki genel yazımız ile durdurulan, eşinin emekliye ayrılmasından kaynaklı atama, öğrenim durumuna dayalı atama, alt ve üst hizmet bölgelerine atama ile karşılıklı yer değiştirme ve engelli durumundan kaynaklı atamalara müsaade edilecek.- 27 Ağustos 2020 tarihli 'esnek çalışma' konulu genel yazımız yürürlükten kaldırılmış olup Bakanlığımız merkez ve taşra teşkilatında görev yapan bütün personel, 2 Mart 2021'de tam zamanlı olarak mesailerine devam edecek. Gerektiğinde illerde valilerce farklı mesai saatleri belirlenmesi halinde mesai konusunda bu saatlere riayet edilecek.- Bakanlığımız uhdesinde görev yapmakta iken başka kamu kurum ve kuruluşlarına atanma talep eden personele, muvafakat verilmesi uygulamasına müsaade edilecek. İstanbul'a yönelik 6 Nisan 2020'deki 'personel hareketleri' konulu genel yazımız yürürlükten kaldırıldı.- Sağlık hizmetinin sunumunda artan acil bir ihtiyaç olması halinde, idari izinli sayılan personelin, mezkur izinlerinin sonlandırıp görevlerine dönmelerinin sağlanmasına ilişkin olarak kurum amirlerine yetki verilmiş olup, bu kapsamda izin kullanan personele mücbir sebepler dışında ikamet ettikleri il dışına çıkmamaları bildirilecek.- Kamu sağlık hizmetinde ihtiyaç duyulan durumlarda Bakanlığımızca zorunlu olarak iller arası geçici görevlendirilen (resen) personelin derhal ayrılışının yapılarak görevlendirildiği yere gitmesi sağlanacak.- Bakanlığımız merkez ve taşra teşkilatında çalışan bütün personelin maske kullanması, çalışma mekanları, yemekhane, servisler ve sosyal alanlarda gerekli mesafenin ayarlanması, bu mahaller ile kamuda kullanılan araçlarda dezenfekte işlemlerinin yapılması hususunda kurum amirlerince gerekli tedbirler alınacak."Resmi yazıyla Covid-19 salgını ile mücadele sürecinde Mart 2020'den itibaren yürürlüğe konulan bütün genel yazılar yürürlükten kaldırıldı.Söz konusu resmi yazı, Türkiye genelinde tüm il sağlık müdürlüklerine, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumuna ve Türkiye Hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğüne gönderildi. AA

Otomotivdeşubatta yapılan 2,5 milyar dolarlık ihracat

Otomotivde şubatta yapılan 2,5 milyar dolarlık ihracat Türkiye otomotiv endüstrisinin şubat ayı ihracatı, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 0,7 artarak 2,5 milyar dolar oldu. /Archive/2021/3/4/131639306-ihracat.jpgUludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliğinden (OİB) yapılan açıklamaya göre, otomotiv sektörü şubatta Türkiye ihracatından yüzde 17,4 ile en büyük payı aldı.Otomotiv sanayi, şubatta gerçekleştirdiği 2,5 milyar dolar tutarındaki ihracatla   salgın öncesindeki aylık dış satım ortalamasına ulaştı.Şubatta ürün grupları bazında bakıldığında, binek otomobil ihracatı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 19 azalarak 876 milyon dolar, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar dış satımı yüzde 45,5 artarak 527 milyon dolar, otobüs-minibüs-midibüs ihracatı yüzde 53 azalarak 68 milyon dolar, tedarik endüstrisi dış satımı da yüzde 13 artışla 957 milyon dolar olarak kayıtlara geçti.Diğer ürün grupları arasında yer alan "çekiciler" ihracatı ise şubatta, 2020'nin aynı ayına kıyasla yüzde 80 artarak 80 milyon dolara ulaştı.Tedarik endüstrisinde en fazla ihracat yapılan Almanya'ya dış satımda bu süreçte yüzde 24, İtalya'ya yüzde 28, Fransa'ya yüzde 14, ABD'ye yüzde 18, Rusya'ya yüzde 52, İspanya'ya yüzde 37 artış kaydedildi. Binek otomobillerde Slovenya'ya yüzde 55, Fas'a yüzde 125 ihracat artışı görüldü.Ülke grubu bazında, 1 milyar 670 milyon dolar ihracata imza atılan Avrupa Birliği (AB) ülkeleri, ihracattan yüzde 66 pay aldı. Diğer Avrupa ülkelerine yönelik ihracat yüzde 23, Afrika ülkelerine dış satım da yüzde 13 arttı.Açıklamada değerlendirmelerine yer verilen OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, şubatta tedarik endüstrisi ve eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ihracatında çift haneli artış yaşandığına dikkati çekerek, "Doğrudan 300 bin kişiye istihdam sağlayan ve son 15 yılın üst üste ihracat şampiyonu olan otomotiv sektöründe, bu yıl 30 milyar dolarlık ihracat yapmayı hedefliyoruz. Geçen ay gerçekleştirilen 2,5 milyar dolar ihracatla salgın öncesi aylık ihracat ortalamasını yakalamamız, hedefe ulaşma yolunda bizlere moral oldu." ifadelerini kullandı. AA

Dolar/TL yeniden 7.5'i aştı: TCMB'den faiz artışbeklentileri kuvvetlendi

Dolar/TL yeniden 7.5'i aştı: TCMB'den faiz artış beklentileri kuvvetlendi Dolar/TL ABD tahvil getirilerinin yeniden yükselişe geçmesi ile birlikte bugün 18 Ocak'tan beri ilk kez 7.5'i aşarken TL benzer para birimlerinden de negatif ayrışıyor. /Archive/2021/3/4/131102684-dolar5.jpgEnflasyonun tahminleri aşması ve önümüzdeki aylarda daha da yükselecek olması enflasyona odaklı sıkı para politikası uygulama tahahüt eden Merkez Bankası'ndan (TCMB) her geçen gün yeni faiz artışı beklentileri de kuvvetleniyor.ABD Hazine tahvil getirilerinin yükselmesiyle ilgili yeniden oluşan kaygılar küresel hisse senedi piyasasında satışlara yol açtı.Yatırımcılar ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ın uzun vadeli borçlanma maliyetindeki hızlı artışla ilgili risklere dair bir açıklama yapmasını bekliyorlar.Ekonominin toparlanmaya başlaması ve ABD mali canlandırma paketi nedeniyle yatırımcıların enflasyon beklentilerinin artması sonrası ABD Hazinesi'nin 10 yıllık gösterge tahvil getirisi %1.477'ye yükseldi. İlgili tahvil getirisi geçen hafta %1.6'yı aşmış daha sonra yeniden %1.4'e gerilemişti.Tüketici fiyatları Şubat ayında yıllık bazda %15.61 ile 2019 ortasından beri en yüksek düzeye çıkarken enflasyonun ancak Nisan ayında tepe noktasını görmesi bekleniyor.TCMB Ocak ayında enflasyon raporunda paylaştığı tahmin ve grafiklerden enflasyonun Nisan ayında %16 civarında zirve yaptıktan sonra yıl sonunda %9.4'e gerileyeceğini öngörüyor. TCMB'nin paylaştığı grafiklerden Nisan'da enflasyonun gidebileceği en yüksek seviyenin %17.5 civarında olduğunu biliniyor.Ekonomistler Şubat'ta %15.61 olan yıllık enflasyonun Mart ve Nisan ayında da yukarı yönlü gidecek olması ve %17 seviyesindeki politika faizine gittikçe yaklaşması nedeniyle TCMB'nin de politika tepkisi vermeye gittikçe yaklaşmış olabileceğini düşünüyorlar.QNB Finansbank Başekonomisti Erkin Işık, "Önümüzdeki aylarda manşet enflasyonun artmaya devam ederek %16'nın üzerini görmesini bekliyoruz... Nisan'dan sonraki dönemde yıllık enflasyonda gerileme beklemeye devam ediyoruz. Buna karşın son aylardaki yüksek değerlerin yol açtığı yukarı yönlü riskleri dikkate alarak, yılsonu enflasyon tahminimizi %10'dan %11'e yükselttik" dedi ve ekledi:"Enflasyon patika tahminimizle birlikte değerlendirdiğimizde önümüzdeki aylarda TCMB'nin %17 olan politika faizi ile gerçekleşen enflasyon arasındaki fark iyice daralacak. Ayrıca ara hedef olarak gösterilen %9.4 yılsonu enflasyon tahminine ulaşmak da güçleşmiş gibi gözükmektedir. Kurlarda son dönemdeki olumsuz görünüm devam eder ve enflasyon beklentilerinde bozulma gözlenirse, 18 Mart'ta 50-100 baz puanlık bir faiz artırımı yapılabileceğini düşünüyoruz."Banka dün yatırımcılarla da bir dizi toplantı gereçekleştirirken toplantıda para politikalarına ilişkin söylemlerinde son faiz kararındaki metinleri tekrar etti.TCMB sunumunda, "2021 yılsonu tahmin hedefi dikkate alınarak, enflasyonda kalıcı düşüşe ve fiyat istikrarına işaret eden güçlü göstergeler oluşana kadar, sıkı para politikası kararlılıkla uzun müddet sürdürülecek... Gerekmesi durumunda ilave parasal sıkılaşma yapılacak" dedi.Bankacılar mevcut enflasyona göre yapılan hesaplamalara göre reel faizin 140 baz puana kadar gerilediğini önümüzdeki aylarda bunun daha da düşecek olmasının orta ve uzun vadeli enflasyon tahminlerine yukarı revizyon olarak yansıyabileceğini öngörüyorlar. Mevcut enflasyona göre reel faizin ayrıca dedolarizasyonu sağlayacak bir seviyede olup olmadığı da piyasada tartışılıyor.Son dönemde faiz artışı beklentileri artmasına karşın tüm beklentiler de yöne evrilmiş de değil. Oyak Yatırım güncel raporunda TCMB'nin önümüzdeki aylarda politika faizini sabit tutmasını beklediklerini bu nedenle %10.45 olan sonu enflasyon tahminlerini yukarı revize edebileceklerini belirtiyor.Piyasadaki bir diğer tartışma konusu ise gıda gibi alanlarda politika faizi ile atılacak adımların ancak yapısal bir sorunun çözülmesi için zaman kazandırabileceği tek başına faizin çözüm olmadığı söylemi.Şekerbank Başekonomisti Elif Yıldırım, "Şubat ayı karar metninde gerçekleşen ve beklenen enflasyon arasındaki dengenin gözetileceğine dair bir ifade bulunması nedeniyle Mart ayı PPK toplantısında daha ziyade bir kredibilite adımı olarak 50 veya 100 baz puan faiz artırımı yapılabileceğini düşünmekle birlikte enflasyon ile mücadelede faizin tek başına etkili olamayacağı bir aşama olduğumuza ilişkin görüşümüzü tekrar ederiz" diyor.TCMB'nin yılsonu enflasyon tahmini ile piyasa tahmini sırasıyla %9.4 ve %10.9, ekonomistler enflasyonu düşürecek yeni adım gelmemesi halinde yıl sonu tahminlerinin daha da yukarı revize edilebileceğini belirtiyorlar.Dolar/TL bugün 18 Ocak'tan beri ilk kez 7.5'i aştıktan sonra saat 1219'da 7.4765/7.4850 seviyesinde işlem gördü. Aynı saatte euro/TL 8.9980/9.0093, sepet bazında TL ise 8.2372/8.2472 düzeyinde bulunuyor.Bankacılar yabancı giriş ve çıkışlarda hacimsiz bir piyasa ile karşılaşıldığı için dalgalanmaların devam edeceğini öngörüyorlar. TCMB verilerine göre bankaların spot, vadeli ve swap dahil TL karşılığı döviz işlem hacmi bu yıl Şubat ayında 8 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Aynı veri 2018 Şubat'ta 18.4 milyar dolardı.Kasım ayı başındaki 570 seviyelerinden 300 baz puanın altına gerileyen 5 yıl vadeli CDS geçen hafta 1 ay aradan sonra ilk kez 300 baz puanı aşmıştı. Geçen hafta 318/324 seviyesinde olan 5 yıllık CDS'te saat 1224'te 314/319 seviyesinde işlem gördü.Piyasalarda takip edilen ana gündem maddeleri arasında ABD ve AB ile ilişkiler de önemini korumayı sürdürüyor.Öte yandan piyasanın gündemine son günlerde HDP'nin kapanması ve seçim sisteminde yapılabilecek değişiklikler de girdi.Kaynak: Reuters cumhuriyet.com.tr

ABD’de haksız yere 22 yıl hapis yatan siyah yurttaşiçin tazminatödenecek

ABD’de haksız yere 22 yıl hapis yatan siyah yurttaş için tazminat ödenecek Curtis Flowers’ın Kasım 2020'de, hukuka aykırı olarak hapis cezasına çarptırıldığı gerekçesiyle açtığı tazminat davasında mahkeme, Mississippi eyaletini haksız bularak 500 bin dolar tazminat ödemesine hükmetti. ABD'de mahkeme, Mississippi eyaletini "haksız yere" 22 yıldan fazla cezaevinde tutulan siyah yurttaş Curtis Flowers'a 500 bin dolar ödemeye mahkum etti. Mahkeme ayrıca Flowers'ın avukatlarına da vekalet ücretleri kapsamında 50 bin dolar ödenmesine karar verdi.ABD Yüksek Mahkemesi’nin 2019'da söz konusu davaya bakan Eski Başsavcı Doug Evans'ın "siyahi jüri üyelerini duruşmaların dışında bırakmasının anayasaya aykırı" olduğuna karar vermesinin ardından Flowers, serbest bırakılmıştı.Flowers, 1996'da Winona kasabasındaki bir mobilya mağazasında 4 kişinin öldürülmesinden sorumlu tutularak idama mahkum edilmişti.Eyalet yasalarına göre, haksız yere verildiği tespit edilen hapis cezalarında en fazla 500 bin dolar tazminat ödenebiliyor. AA




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter