News - Haberler

Avukat Mert Yaşar'ın tutuklamasına itirazıreddedildi

Avukat Mert Yaşar'ın tutuklamasına itirazı reddedildi AKP'li Özlem Zengin'e hakaret ettiği gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra 'Cumhurbaşkanına hakaret'ten tutuklanan avukat Mert Yaşar'ın tutukluluğuna itiraz reddedildi. AKP'li Özlem Zengin'e hakaret ettiği gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra 'Cumhurbaşkanına hakaret'ten tutuklanan avukat Mert Yaşar'ın tutukluluğuna itiraz reddedildi./Archive/2021/3/4/131035495-erd.jpgYaşar’ın avukatı Tuğçe Duygu Köksal, “Şu anda Cumhurbaşkanlığı’na hakaret suçundan kovuşturma izni istenilmesi için dosya Adalet Bakanlığı’na gönderildi. Oradan gelecek yanıtı bekliyoruz. Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağız. İnsan Hakları Eylem Planı açıklandıktan sonra, Anayasa Mahkemesi içtihatları da ortadayken farklı bir karar bekliyorduk” dedi.AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin’in “çıplak arama” iddialarını yalanlarken yaptığı, eleştirilere yol açan, "Onurlu ve ahlaklı kadın bir sene beklemez", “Bu insanlar artık talimatla bebek sahibi oluyorlar, bebekli kadınlar cezaevinde var' demek için" açıklamalarının ardından, Avukat Mert Yaşar, Twitter hesabından, “Cumhurbaşkanlığı kabinesine ilk gece hakkı verilse, Özlem gagasını kapatır mı?” mesajını paylaştı.Yaşar’ın bu mesajı da büyük tepkiye yol açtı. Ancak tepkiler, sosyal medyayla sınırlı kalmadı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un, "Bağımsız Türk yargısından bu Mert Yaşar denen mahlukun en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ediyoruz. Bu haysiyetsizlik karşısında acaba muhalefet ne yapacak? Kuvvetle muhtemel kafasını kuma gömecek. Takipçisi olacağız" tweet'inden bir süre sonra Yaşar, gözaltına alındı.Ancak Yaşar’ın, Zengin’e hakaret iddiasıyla gözaltına alındıktan sonra, “Cumhurbaşkanı’na hakaret” suçlamasıyla tutuklanması şaşkınlık yarattı. Yaşar ve avukatı Köksal, bu karara itiraz etti.İTİRAZA DA RETYaşar, tutuklandığı aşamada yaptığı savunmasında, Twitter mesajında Cumhurbaşkanı’na hakaret anlamına gelebilecek bir ifade kullanmadığını, Cumhurbaşkanı’nın hedef alınmadığını belirtti. Mesajının dilbilgisi açısından sorunlu olduğunu belirten Yaşar, “Amacının çok dışında anlaşılmıştır.Bu tweet'le öncelikle kadın haklarını hedef alan, cinsiyetçi siyaset yürüten, insanların yatak odasına karışan, kimin kiminle cinsel ilişki kuracağına, ne zaman evlenmesi gerektiğine, kaç çocuk yapması gerektiğine karar vermeye çalışan, İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılmayı hedef güden, çocuk istismarcılarını mağdurlarla evlendirip, hapisten kurtarmayı düşünen iktidar eleştirilmiştir” dedi. Yaşar, savunmasında, şunları kaydetti:“Bu eleştiride geçen ilk gece hakkı, mitolojide ve ortaçağda olduğu düşünülen, tartışılan, derebeyine evlenen kadınlarla ilk geceyi geçirme hakkını veren haktır… Edebiyatta, sinemada ve diğer sanat dallarında bu hakka iktidarı eleştirmek için değinilmektedir. Örneğin dünyaca ünlü, çokça yankı uyandıran Cesur Yürek filminin asıl konusu İngiltere kralını ve derebeylerini eleştirmektir. Eleştiri, ilk gece hakkı üzerinden kurgulanmıştır. Ben de Cumhurbaşkanlığı kabinesinin cinsiyetçi, kadın haklarını ihlal eden yönetimini ilk gece hakkı üzerinden eleştirdim.Dikkat edilirse, böyle bir hakkın olmadığı, kabineye verilmesi halinde ne olabileceği sorgulanmıştır. Burada dünyada tartışılan bir hak analojik olarak kabineyi eleştirmek için kullanılmıştır. Tweet'in ikinci kısmının ilk kısmıyla ilgisi yoktur. Şöyle ki milletvekili Özlem Zengin, uzun zamandan beri kadın hakları karşıtı, cinsiyetçi beyanlarda bulunuyordu. Kesinlikle, tweet'in ilk kısmı ile Özlem Zengin arasında bağ kurmadım. Cinsiyetçi bir ifade kullanmam söz konusu olamaz…Ben Cumhurbaşkanlığı kabinesine zaten olmayacak, verilmeyecek bir hak verilse, milletvekili artık susar mı demek istedim. Tweet'e özellikle virgül koydum. Birinci kısmı ile ikinci kısmı ayrıdır. Tweet'i kendi cinsiyetçi bakış açılarıyla yorumlamışlar, beni hedef göstermişlerdir. Ben bu tweet'i orta zekalı ve dürüst insanları muhatap alarak yazdım. Tweet kendi bağlamında okunmalıdır. Ben cinsiyetçi insanların kötü niyetli yorumlarından sorumlu tutulamam.”İtiraz dilekçesinde de kullanılan ifadelerin Cumhurbaşkanı’na hakaret suçu ile ilgisinin olmadığı anlatıldı. Ancak bu itiraz da İstanbul 2. Sulh Ceza Hakimliği tarafından reddedildi.Yaşar’ın dosyası, Cumhurbaşkanı’na hakaret suçu ile ilgili dava açılması için izin gerektiğinden, Adalet Bakanlığı’na gönderildi. Avukat Köksal, “Oradan gelecek yanıtı bekliyoruz. Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağız. İnsan Hakları Eylem Planı açıklandıktan sonra, Anayasa Mahkemesi içtihatları da ortadayken farklı bir karar bekliyorduk” dedi. cumhuriyet.com.tr

Türkiye Ormancılar Derneği duyurdu: "Milli parklar ağaçkesimine açıldı"

Türkiye Ormancılar Derneği duyurdu: "Milli parklar ağaç kesimine açıldı" Türkiye Ormancılar Derneği, Milli Parklar'daki ağaçların kesim için iki sektöre açılacağını duyurdu. Köprülü Kanyon Milli Parkında 94477 metreküp, Termessos Milli Parkı’nda 176 metreküp, Beyşehir Mili Parkı’nda 5.703 metreküp, Kovada Milli Parkı’nda ise 948 metreküp ağaç kesimi yapılacak. Uzmanlar, ormanlarda ve milli parklarda, tomruk, lif ve yonga sektöründe kullanılması için yıllık 31 milyon metreküp ağaç kesimi için izin verildiğini, bu artışın ormanları ekolojik anlamda yıkıma götüreceğini belirtiyor. Türkiye Ormancılar Derneği, Milli Parklar’daki ormanların kesime açıldığını duyurdu. 2018 yılından bu yana dövizdeki yükseliş nedeniyle yurt dışından getirilen odun ham madde fiyatlarındaki maliyetlerin artması sonucu 24 milyon metreküp odun üretiminin (kesimi) Türkiye içinden karşılanması kararı alındığını bildirildi. Tomruk, lif ve laminat, parke üretiminde yararlanılan yonga sektöründe kullanılan odun ham madde gereksiniminin Türkiye’deki ormanlardan sağlanacak. Köprülü Kanyon Milli Parkında 94.477 metreküp, Termessos Milli Parkı’nda 176 metreküp, Beyşehir Mili Parkı’nda 5.703 metreküp, Kovada Milli Parkı’nda ise 948 metreküp ağacın kesim için izin verildiği açıklandı. Üretim ormanı olmayan korunması gereken alanlar olarak değerlendirilen Milli Parklar Yönetmeliği’ne göre ağaç kesimlerinin hukuki ve bilimsel açıdan uygun olmadığı belirtildi.Türkiye Ormancılar Derneği İkinci Başkanı olan eski Milli Parklar Genel Müdürü Hüsrev Özkara ve İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Botaniği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Ünal Akkemik ve Bartın Üniversitesi Orman Fakültesi öğretim üyesi Ormancılık Politikası uzmanı Prof. Dr. Erdoğan Atmış konuyu şu şekilde değerlendirdi:"ORMAN KANUNU 18 YILDA 29 KEZ DEĞİŞTİRİLDİ"“6831 sayılı Orman Kanunu 2000’li yıllara kadar 15 defa değiştirilmiş. 44 yılda 15 defa… Son 18 yılda ise 29 kez değiştirildi. Geçmişte de değiştiriliyordu, ama ben bunu bugün siyasi iktidarın fütursuz tavrı olarak değerlendiriyorum. 16, 17, 18’nci maddeler izin maddeleridir. Bu izin maddelerinde ormanları arka bahçe gibi görmeye başladılar. Normalde istisna olarak sayılanlar şu anda istisna olmaktan çıktı. Son yıllarda 37 bin hektar (ağaç kesimi) yıllık izin veriliyor. Özellikle; deniz sahilleri, turizme konu olan yerler, maden sahaları. Fakat öyle bir kolaycılık var ki. Adam diyor ki ‘Ben yol yapmadan hemen gireyim şu köşeden.’ Yaşadım bunları. Ya arkadaş burası Milli Park buraya niye giriyorsun?""ÜRETİMİN YÜZDE 76'SI TOMRUK, LİF VE YONGA SEKTÖRÜNDE KULLANILIYOR"Prof. Dr. Erdoğan Atmış (Bartın Üniversitesi Orman Fakültesi öğretim üyesi Ormancılık Politikası uzmanı): Türkiye’de son yıllarda odun üretimi aşırı arttı. Yeni rakamlara göre 2020 yılında 28,5 milyon metreküp odun üretildi. Bu rakam 2017’de 18,5 milyon metreküptü. Sadece 4 yılda Türkiye’deki odun üretimi 10 milyon metreküp arttı. Bu artış oransal anlamda yüzde 53,6’ya denk geliyor. Bu artışın içerisinde sanayi odun üretimi yüzde 59,5 artarken yakacak odun üretimi yüzde 23,8 arttı. Türkiye’de odun üretimi neden bu kadar hızlı artıyor?Bu üretimin yüzde 76’sı iki sektöre üretim yapıyor, 'Tomruk ve lif yonga ürünü.' Lif yonga levha işleyen sanayinin kapasitesi yıllık işleme kapasitesi 14 milyon metreküpe geldi. Avrupa’da ve dünyada öncü olmakla övünen bir sektör. Bu sektör bu büyümeyi planlarken hammaddenin önemli bir kısmını da yurtdışından ithal etmeyi düşünüyordu. 2018 yılında yaşanan o büyük döviz krizi nedeniyle bu sektör tamamen içeriye döndü ve Orman Genel Müdürlüğü üzerinde baskılar oluşturarak odun üretimi artışını hızlandırdı. Bizim ormanlarda yapılan aşırı odun üretimini sorgulamamız gerekiyor. Çünkü bu artış ormanlarımızı ekolojik anlamda yıkıma götürüyor.Biyokütle sektörü (odun yakıp enerji üreten sektör) de devreye girdi. Onlar da OGM’den odun talep etmeye başladı. Bu da yetmezmiş gibi OGM ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Milli Parklar’da da odun üretimi için meta vermeye başladı. Milli Parklar korunan alandır ve oralarda odun üretimi yapmak doğru değildir. Milli Parklar Türkiye ormanları içerisinde yüzde 4’lük alanı kapsıyor. Bu sektör sahiplerini memnun edebilmek ve ucuz hammadde verebilmek için ve Milli Parklar’daki yüzde 1’e denk gelen alanlarda da odun üretimine başlanılıyor."” ANKA

Teknik direktörçıldırdı: Oyuncularımilli takıma göndermem

Teknik direktör çıldırdı: Oyuncuları milli takıma göndermem Liverpol menajeri Jurgen Klopp, milli ara dönüşünde oyuncuların 10 gün karantinaya alınmalarının zorunlu olması halinde futbolcuların takımdan ayrılmalarına izin vermeyeceğini söyledi. Premier Lig’in 29. haftasında bugün Chelsea’yi ağırlayacak Liverpool’da Jurgen Klopp, maç öncesi düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu. İngiliz hükümetinin seyahat konusunda riskli bulduğu ülkelere gidecek futbolcuların dönüşlerinde karantinaya alınmalarının kesinleşmesi halinde Alman teknik adam oyuncularını milli maçlara göndermeyeceğini açıkladı. Bu ayın sonunda liglere verilecek milli maç arasında Alisson, Fabinho ve Roberto Firmino Kolombiya ve Brezilya’ya, Diego Jota Portekiz’e, Sadio Mane ve Naby Keita ise Eswatini ve Namibya’ya seyahat etmek zorunda kalacak. Oyuncuların gideceği bu ülkeler İngiliz hükümetinin belirlediği kırmızı listede yer alıyor. ÖNCELİK BİZ OLMALIYIZJurgen Klopp konuyla ilgili şunları söyledi, ‘’ Bence FIFA, oyuncuları bu milli araya gönderme zorunluluğumuz olmadığı konusunda netti. Tüm kulüpler aynı sorunu yaşıyor. Milli takıma gidenler dönüşte 10 gün karantinada kalacak, bu mümkün değil. Federasyonların ihtiyaçlarını anlıyorum ama herkesi mutlu edemeyeceğimiz bir dönemdeyiz ve oyunculara kulüpler tarafından ödeme yapıldığını kabul etmeliyiz. Bu yüzden birinci öncelik biz olmalıyız. Hayatın bu bölümünde herkes mutlu olamaz. ‘’ cumhuriyet.com.tr

Meral Akşener,ÜmitÖzdağ'ın istifasıüzerine açıklamalarda bulundu

Meral Akşener, Ümit Özdağ'ın istifası üzerine açıklamalarda bulundu İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Ümit Özdağ’ın partiden istifası üzerine konuştu. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Ümit Özdağ’ın partiden istifası üzerine konuştu.  Akşener, Ümit Özdağ’a hayatta başarılar dilediğini ifade etti.NE OLMUŞTUİYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ, TBMM’de basın açıklamasında bulunmuştu. İYİ Parti'den ihraç kararı, ihraca sevk işleminin usul ve şekle aykırı olduğu gerekçesiyle mahkeme tarafından iptal edilen Özdağ açıklamasında, "İYİ Parti kuruluş amacından uzaklaşmıştır" demişti.Özdağ, partisinden istifa kararını ise "Siyasi omurgasızlarla, HDP'yle masaya oturanlarla, HDP'nin kapatılmasına karşı çıkanlarla, Türk gençlerini aldatanlarla aynı partide bulunmam mümkün değildir. Kurucusu olduğum İYİ Parti'den istifa ediyorum" sözleriyle duyurmuştu. cumhuriyet.com.tr

CHP'li Torun'dan 'Teoman Sancar' açıklaması

CHP'li Torun'dan 'Teoman Sancar' açıklaması CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, CHP’den istifa eden Denizli Milletvekili Teoman Sancar’ın kendisiyle görüştüğü iddialarına “İstifa tek taraflıdır, kararını verdi ve istifa etti. Onun dışında tehdit oldu, şu oldu, bu oldu lafügüzaftır. Olay tamamen kendi iradesiyle gerçekleşti” dedi. CHP’den istifa eden Denizli Milletvekili Teoman Sancar’ın istifa gerekçesinin hakkındaki bir video olduğu ileri sürüldü. Sancar kendisine bu video ile şantaj yapıldığını belirtti. Sancar’ın video ile ilgili CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun ile görüştüğü de iddia edildi. Konuyla ilgili açıklama yapan Torun, “İstifa tek taraflıdır, kararını verdi ve istifa etti. Onun dışında tehdit oldu, şu oldu, bu oldu lafügüzaftır (boş laf). Olay tamamen kendi iradesiyle gerçekleşti. Bu konu hakkında fazla yoruma gerek yok” dedi.'VALİLİĞE YAKIŞMAYAN BİR ADAMDI'Torun, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında eski Ordu Valisi Seddar Yavuz’a hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı davada 2 yıla kadar hapis cezası istenmesi için de şu açıklamayı yaptı:“Geçmiş Ordu Valisi, valiliğe yakışmayan bir adamdı. Saraya yaranmaya çalışan bir kişiydi. Yaptığı hareketle saraya yarandığı gözüküyor ki Kocaeli Valiliği’ne atandı. Kumpasçı ve tuzakçı bir adam. Devleti yöneten adam komplo, tuzak kurmaz. Kendisiyle görüşüldüğü halde havaalanında bir komplo kurdu, komplo ters tepince yalana sarıldı. Devletin polisini kullanıp iftira attırarak, bir sonuç elde etmeye çalıştı. Görüntüler ortada, buradan bir şey çıkmaz. Kocaeli’de de bir olay çıkarıp, bir üst makama yaranmak istiyor, ama bunun mutlaka yargı karşısında da mutlaka hesabı sorulacaktır.”'BUNLAR GÜZEL ŞEYLER'AKP İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe’nin CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nu kahve içmeye davet etmesini Torun, “Bunlar güzel şeyler, siyaset yapıyoruz diye birbirimize hakaret edecek değiliz. Elbette düşüncelerimizi açıklayarak, seçmenin güvenini sağlayacağız ama birbirimize düşman değiliz” diye yorumladı. ANKA

130'uncu celse: Hrant Dink davasında yarın karar günü

130'uncu celse: Hrant Dink davasında yarın karar günü Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in 14 yıl önce öldürülmesine ilişkin 6’sı tutuklu 13’ü firari 76 sanığın yargılandığı davada yarın karar bekleniyor. Yarın 130’uncu celse görülecek. Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in 14 yıl önce gazetenin önünde vurularak öldürülmesine ilişkin FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in de aralarında bulunduğu 6’sı tutuklu 13’ü firari 76 sanığın yargılandığı davada sona gelindi.İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesince yapılan yargılamada 14 Aralık 2020 tarihinde duruşma savcısı, 68 sayfalık esas hakkındaki mütalaasını dava dosyasına sunmuştu.Savcılık mütalaasında, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ve firari savcı Zekeriya Öz’ün de aralarında bulunduğu 13 sanığın hakkında yakalama kararının bulunduğunu kaydederek, dosyalarının ayrılmasını talep etmişti.YILMAZER’E AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTEMİSavcılıkça hazırlanan mütalaada, dönemin İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer’in ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘silahlı terör örgütüne üye olma’, ‘resmi belgeyi bozmak, yok etmek veya gizlemek’ ve ‘görevi kötüye kullanmak’ suçlarından 18 yıl 3 aydan 31 yıla kadar hapse mahkum edilmesini ve tutukluluk halinin devamını talep edilmişti.AKYÜREK’E AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET VE 40 YILSanık Ramazan Akyürek’in ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsini isteyen savcılık, ‘silahlı terör örgütü kurma ve yönetme’, ‘resmi belgede sahtecilik’, ‘Resmi belgeyi bozmak, yok etmek veya gizlemek’ ve ‘görevi kötüye kullanma’ suçlarından 21 yıl 6 aydan 40 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istenmişti.SANIK ALİ ÖZ’E TUTUKLAMA TALEBİSanık Ercan Gün’ün, ‘anayasayı ihlal’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘silahlı terör örgütüne üye olma’ suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar cezalandırılmasını isteyen savcılık, sanık Ali Öz’ün ‘kasten öldürme’ ve ‘anayasayı ihlal’ suçlarından ayrı ayrı müebbet ve ‘resmi belgede sahtecilik’, ‘görevi kötüye kullanma’ ile ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçlarından 10 yıldan 20 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını isteyerek tutuklanmasını talep etmişti.Savcılık mütalaasında, 11 sanığın üzerlerine atılı tüm suçlardan beraatını, yargılama aşamasında hayatını kaybeden sanık Şeref Ateş’in ise davasının düşürülmesini istemişti.Mütalaanın sunulmasının sonrasında mahkeme, sanıkların sırayla savunmalarını almıştı. Duruşmalarda söz alan sanıklar, haklarındaki suçlamaları reddetmişti ve beraatlarını talep etmişti.SANIKLARIN SON SÖZLERİ SORULACAKSanık savunmalarının tamamlanmasının ardından 10 Şubat günü görülen 129’uncu celsede Hrant Dink ailesinin avukatları beyanda bulunmuş ve sanıkların cezalandırılmasını istemişti. Mahkeme heyeti, sanıklara son sözlerinin sorulacağını ve davanın karara bağlanacağını belirterek, tutuklu ve başka suçtan tutuklu sanıkların SEGBİS ile duruşmada hazır edilmesine karar vererek duruşmayı 5 Mart’a ertelemişti.Yarın görülecek olan 130’uncu celsede davanın karara bağlanması bekleniyor. cumhuriyet.com.tr

Süper Lig'de bir ayrılık daha

Süper Lig'de bir ayrılık daha Gaziantep FK'da başarılı bir grafik çizen ve bu sezon ortasında Çaykur Rizespor'un başına geçen Marius Sumudica ile yollar ayrıldı. Çaykur Rizespor’da Rumen çalıştırıcı Marıus Sumudıca dönemi sona erdi. Karadeniz ekibi, Rumen hocanın sözleşmesini karşılıklı anlaşarak feshetti. Yapılan açıklamada, "Marius Ninel Şumudica ile Yollarımız Ayrıldı Teknik direktör Marius Ninel Şumudica ile karşılıklı anlaşılarak sözleşmesinin feshi gerçekleşmiştir. Sayın Şumudica'ya yaptığı hizmetlerden dolayı teşekkür eder, bundan sonraki futbol kariyerinde başarılar dileriz" denildi. HİÇ GALİBİYETİ YOKGöreve geldiği Fenerbahçe maçı ile beraber 7 karşılaşmada Çaykur Rizespor takımının başında yer alan Sumudica galibiyet alamadı.7 maçta 3 beraberlik alan Rumen çalıştırıcı 4 maçtan puansız ayrıldı. Yeşil mavililer, 27 maç sonunda 6 galibiyet ve 10 beraberlikle 28 puan topladı. cumhuriyet.com.tr

Son dakika| Süper Lig'de bir ayrılık daha

Son dakika| Süper Lig'de bir ayrılık daha Süper Lig'de bir teknik direktör ile daha yollar ayrıldı. Çaykur Rizespor’da Teknik Direktör Marius Sumudica ile karşılıklı anlaşarak yollar ayrıldı. cumhuriyet.com.tr

'Derhâl vatandaşıiki hafta kapatacaksınız'

'Derhâl vatandaşı iki hafta kapatacaksınız' İYİ Parti Isparta Milletvekili Aylin Cesur, Türkiye'nin Covid-19 pandemisi ile bir yıllık mücadelesini değerlendirdi. 'vaat edilen aşı gelirse ve vatandaşlar bu hızla aşılanabilirse vatandaş 2 sene daha risk altında' diyen Cesur 'Derhâl vatandaşı iki hafta kapatacaksınız. Bilimsel olacak, R0'larla olacak. İllerden illere geçişi engelleyeceksiniz ve israfa, geçilmeyen köprülere, hastanelere, havaalanlarına verdiğiniz parayı vatandaşa ayıracaksınız. Yoksa siz bu işi elinize yüzünüze bulaştırmaya devam edeceksiniz' dedi. İYİ Parti Isparta Milletvekili Aylin Cesur, Türkiye'nin Covid-19 pandemisi ile bir yıllık mücadelesini değerlendirdi. Cesur, "İlk günden bu yana günde ortalama 189 bin doz aşı yapılmış. Ne kadar sürüyor biliyor musunuz? Bir yıl on ay. Eğer aşıyı bulabilirseniz, vaat edilen aşı gelirse ve vatandaşlar bu hızla aşılanabilirse bir yıl on ay. Yani siz en az iki sene daha bu işte risk altındasınız, vatandaş risk altında" dedi./Archive/2021/3/4/124413401-screenshot1.jpgTBMM Genel Kurulu'nda konuşan Cesur şunları söyledi:İFLASLAR ZİNCİRİ ARTTISağlık Bakanımız bir yıldır açıklamalar yapıyor. Geçen sene bugünlerde, hatta bir ay sonra, 1 Nisan’da ‘Biz, bu virüsün, yani Covid-19'un bu kadar hızlı yayıldığını bilmiyorduk.’ demişti. Biz de 30 Ocak’ta ‘Çok önemli, yayılır bu, aman’ demiştik.Yine Sağlık Bakanı açıklamalar yapıyor ve diyor ki,  ‘Normalleşeceğiz’ Şimdi, bu sürede ne oldu? 2 milyon 711 bin hastamız, 383'ü sağlık çalışanı, 28 bin 638 vatandaşımızı da kaybettik. Aynı zamanda 100 bin esnaf kepenk kapattı. Borçlular, icralar arttı. İşsizlik arttı, iflaslar zinciri arttı.DESTEK VERMEYİP YARIM YAMALAK AÇILIYORSUNUZŞimdi, salgın, bugün yeni bir boyut kazandı. Bir mutasyonla karşı karşıyayız. Biz bugün bunu en kötü yöneten ülkeyiz ya hani, destek vermeyip açılıyorsunuz ya hani, o da yarım yamalak. Vatandaşın anlamasından, anlama imkânı olmayan bir durumda.Çok şükür vatandaşı havuz problemlerinden daha zor bir şeyle karşı karşıya bırakıyorsunuz, kafalar iyice karışsın da anlayamasınlar diye vatandaş eli çenesinde düşünüyor. Kaygılı yani düşünen adam heykeli hâline geldi herkes. Rodin'in düşünen adam heykelinde Rodin onu Cehennem Kapısı heykelinin üzerine koymuştu. Bizde vatandaş sabretmekten herkes cennetlik sayenizde.GİTTİĞİNİZ İLLERİ KIRMIZIYA BOYUYORSUNUZYirmi gün geçti hâlâ bir açıklama yok, belli olan bir şey var kongre yaptığınız. Gittiğiniz illeri kırmızıya boyuyorsunuz. Karadeniz alarm veriyor. Biz omuzlara çıkarak, davullu zurnalı kongreler yaparak bunun sonucunda ne kadar bulaşıcılık artıyor, dünyada böyle bir yayılma olmadığı için hani bunu örnek veremiyoruz "Dünyada bakın bunun yayılıcılığı şu kadar" diye. Ama biz sayenizde bir süre daha geçtikten sonra bununla ilgili bilimsel yayınları da yapacağız.ÇOK UTANDIMTürkiye'deki ilk 10 var, hemen bunların yanlarında AKP’nin yaptığı kongre tarihleri var.  Yok mu Bakanlığınız bünyesinde bunların hesabını yapıp da çıkıp da kendi partinize ya da bunu yapanlara gerekli cezaları kesecek? Ben geçen gün çok utandım.Çok değerli jandarma askerlerimiz çıkmışlar dağın başında çok yaşlı teyzeme ceza kesmeye kalkıyorlar, ‘Evine git’ diyorlar. "Kuzular çok meliyordu mecbur kaldım" diyor.HUKUKUN AYRIŞTIRMACILIĞI KAVRAMINI TÜRKİYE’YE GETİRDİNİZHukukun üstünlüğü yerine ‘hukukun ayrıştırmacılığı’ kavramını Türkiye'ye getirdiniz. Biz bunu kabul etmiyoruz.  Dünyada başka yerlere baktığımız zaman ‘Şimdi, aşı var, aşıyla biz bunu geçebiliriz" diyorsunuz belki. Onu da hemen söyleyelim. İlk günden bu yana günde ortalama 189 bin doz aşı yapılmış. Ne kadar sürüyor biliyor musunuz?Bir yıl on ay. Eğer aşıyı bulabilirseniz, vaat edilen aşı gelirse ve vatandaşlar bu hızla aşılanabilirse bir yıl on ay. Yani siz en az iki sene daha bu işte risk altındasınız, vatandaş risk altında.BU İŞİ ELİNİZE YÜZÜNÜZE BULAŞTIRMAYA DEVAM EDECEKSİNİZDerhâl vatandaşı iki hafta kapatacaksınız, R0'ları hesaplayacaksınız bölgesel yüksek riskli vesaire bilmem ne çeşitli şekillerde dün açıkladınız, hesapladınız ama bu şekilde olmuyor.Bilimsel olacak, R0'larla olacak. İllerden illere geçişi engelleyeceksiniz ve israfa, geçilmeyen köprülere, hastanelere, havaalanlarına verdiğiniz parayı vatandaşa ayıracaksınız.Yoksa siz bu işi elinize yüzünüze bulaştırmaya, biz de buradan konuşmaya devam edeceğiz. Yapmayın gözünüzü seveyim, gelin, şu vatandaşın işine ve önerimize bu sefer "evet" deyin. ANKA

İnsanlar dışında Covid-19 aşısıolan ilk canlılar oldular

İnsanlar dışında Covid-19 aşısı olan ilk canlılar oldular ABD’nin Kaliforniya eyaletinde yer alan San Diego Hayvanat Bahçesi'nde orangutanlar ve bonobolara koronavirüs aşısı yapıldığı belirtildi. National Geographic'in haberine göre, veterinerlik ilaçları üreten Zoetis şirketi, insan kullanımına da uygun olan deneysel Covid-19 aşısı geliştirdi. Hayvanlar için geliştirilen deneysel Covid-19 aşıları olan büyük maymunlar, aşı olduğu bilinen insan dışı ilk primatlar oldu.1994'te dünyada açık kalp ameliyatı geçiren ilk maymun olan Karen adında bir orangutan da dahil olmak üzere toplam 9 büyük maymuna aşı uygulandı. 4 orangutan ve 5 bonobo (cüce şempanze) cinsi maymunun aşı olmasından sonra Küresel Koruma ve Yaban Hayatı Sağlık Görevlisi Nadine Lamberski, “Maymunlar yakın aile gruplarında yaşadıkları için, virüsün tek bir maymuna bulaşması tür içerisinde hızla yayılmasına neden olabilir” dedi.5 BİNDEN DAHA AZ GORİL KALDIDoğada 5 binden daha az goril kaldığının altını çizen araştırmacılar ise Covid-19’un hayvanlar üzerindeki etkisinin hala tam olarak bilinmediğini ancak daha önce kedi ve köpekler başta olmak üzere çeşitli hayvanlarda virüs tespit edildiğini belirtti.Geçtiğimiz ocak ayında, San Diego Zoo Safari Park'taki sekiz goril corona virüse yakalanmış, daha sonra goriller şubat ortasına kadar tamamen iyileşmişti.Kaynak: NTV cumhuriyet.com.tr

262 tiyatro emekçisinden Boğaziçiliöğrencilere destek: 'Bu kez onlar sahnede ve biz onlarıalkışlıyoruz'

262 tiyatro emekçisinden Boğaziçili öğrencilere destek: 'Bu kez onlar sahnede ve biz onları alkışlıyoruz' AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kararıyla AKP'li Melih Bulu'nun Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör olarak atanmasının başlayan protestolara tiyatro sanatçılarından da destek geldi. 262 tiyatro emekçisinin imzaladığı metin, “Tiyatro sahnesinden direnişin sahnesine selam” gönderiyor. Melih Bulu'nun Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör olarak atanmasının ardından başlayan protestolarda birçok öğrenci gözaltına alınmış ve tutuklanmıştı. Protestolar devam ederken öğrencilere bir destek açıklaması da tiyatro emekçilerinden geldi.Aralarında Rutkay Aziz, Füsun Demirel, Ezel Akay, Levent Üzümcü, Tilbe Saran ve Caner Cindoruk gibi isimlerin de olduğu tiyatro emekçileri tarafından yayınlanan "Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz" başlıklı destek bildirisi şöyle:"Biz aşağıda imzası olan tiyatrocular,Üniversitenin bilim, düşünce ve sanat üreterek topluma katkı sağlayacağına inanıyoruz. Boğaziçi Üniversitesi, sahip olduğu değerler ve demokrasi kültürü sayesinde ülkemizin kültürel ve bilimsel birikimine son derece değerli katkılar sunmuş bir kurumdur. Bu atmosfer sayesinde Boğaziçi Üniversitesi'nde birçok tiyatrocu, sinemacı, müzisyen ve edebiyatçı yetişmiştir.Bu süreçte öğrencilerin ve akademisyenlerin itirazlarının, başlattıkları eylemlerin en doğal hakları olduğunu düşünüyoruz.Öğrencilerin ve akademisyenlerin eylemlerinin polisiye yöntemlerle bastırılmaya çalışılması, üniversitenin kapısına kelepçe vurulması, öğrencilerin gece yarısı operasyonlarıyla derdest edilip tutuklanması ve sorumsuzca terörist ilan edilmesi, değerli akademisyenlerimizin itibarsızlaştırılmaya çalışılması, LGBTİ+'ların olmadık hakaretler ile aşağılanması kabul edilemez uygulamalardır.Mücadele eden öğrencilerin ve akademisyenlerin yanındayız.Bu kez onlar sahnede, direnişin sahnesinde ve biz onları alkışlıyoruz. " cumhuriyet.com.tr

CumhurbaşkanıErdoğan: "Türkiye'nin geleceğinde CHP yok"

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Türkiye'nin geleceğinde CHP yok" Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin il başkanları toplantısında konuştu. Erdoğan, “AK Parti’de kadim davamız dışında hiç kimse ve hiçbir şey vazgeçilmez değildir” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin il başkanları toplantısında konuştu.Erdoğan konuşmasında, partide hiç kimsenin vazgeçilmez olmadığına vurgu yaptı. Erdoğan, “AK Parti’de kadim davamız dışında hiç kimse ve hiçbir şey vazgeçilmez değildir” ifadelerini kullandı.CHP'yi hedef alan Erdoğan, "Türkiye'nin geleceğinde CHP'ye yer olmadığını da şimdiden görüyoruz" diye belirtti.Erdoğan’ın açıklamalarında öne çıkanlar şöyle:"AK Parti'de kadim davamız dışında hiç kimse hiçbir şey vazgeçilmez değildir.Ülkemizin 81 vilayetinin tamamında ulaşmadık, derdini dinlemedik tek bir insanımızı dahi bırakmayacağız. Aksi takdirde partimizin ve onunla birlikte ülkemizin yaşayacağı sıkıntıların vebalinin altından kalkamayız.Geçmişte Türkiye önüne çıkan fırsatları, krizler nedeniyle hep kaçırmıştır. Bu defa da aynı oyunun sahnelenmeye çalışıldığını biliyoruz. Bu kez büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasına mani olamayacaklar.Bugün Türkiye'de milletimizin ülke yönetimini emanet edeceği bir başka parti yoktur. Yeni yönetim sistemine geçmemizle birlikte yolumuza Cumhur İttifakı ile devam ediyoruz. Bu yolda ülkemizi tarihi bir dönüm noktasından geçirme sorumluluğu ile karşı karşıyayız. Karşımızdaki ittifak şimdiden tel tel dökülmeye başladı.Etrafında oluşturulmaya çalışılan illüzyon her geçen gün daha da battığı taciz, tecavüz, hırsızlık batağında sönüp giden CHP artık kendi derdine düşmüştür. Siyasetin cilvesi olarak bu partinin gerçek yüzünü göstermek için kendilerini muhatap alıp cevap vermek durumunda kalabiliyoruz. Türkiye'nin geleceğinde bu partiye yer olmadığını da şimdiden görüyoruz.Bir süredir milletimizin beklentilerine cevap verecek reformlarla milletimizin karşısına çıkıyoruz. Sessiz devrimler olarak değerlendirdiğimiz nice reformla devletimizin çehresini değiştiren biziz." cumhuriyet.com.tr