Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Friday, 06.06.2025, 11:35 AM (GMT)

News - Haberler

Covid: Brezilya'da hastalıktanölenlerin sayısıilk kez bir günde 2 bini aştı

Covid: Brezilya'da hastalıktan ölenlerin sayısı ilk kez bir günde 2 bini aştı Brezilya'da koronavirüs vakaları artarken, ülkede ilk kez virüsün neden olduğu Covid-19 hastalığı sonucu bir günde 2 binden fazla kişi hayatını kaybetti. Brezilya, ABD'den sonra hastalık nedeniyle en fazla can kaybının yaşandığı ülke. Uzmanlar hastalığın yayılma oranının daha bulaşıcı virüs varyantlarıyla arttığı uyarısında bulunuyor. ReutersBrezilya'da pandeminin başından bu yana 268.370 kişi öldü.Brezilya'da koronavirüs vakaları artarken, ülkede ilk kez virüsün neden olduğu Covid-19 hastalığı sonucu bir günde 2 binden fazla kişi hayatını kaybetti. Brezilya, ABD'den sonra hastalık nedeniyle en fazla can kaybının yaşandığı ülke. Uzmanlar hastalığın yayılma oranının daha bulaşıcı virüs varyantlarıyla arttığı uyarısında bulunuyor.Çarşamba günü eski Cumhurbaşkanı Luiz Inacio Lula da Silva, halen bu görevdeki Jair Bolsonaro'nun kararlarını "aptalca" diyerek eleştirmişti.Jair Bolsonaro virüs tehdidini hafife aldığı gerekçesiyle tepki çekiyor.Bolsonaro geçen hafta halka "sızlanmayı bırakmaları" çağrısı yapmıştı.Vaka sayısındaki artış nedeniyle, Brezilya'nın en büyük kentlerinin çoğunda sağlık sistemleri büyük baskı altında. Ülkenin başlıca kamu sağlığı merkezi Fiocruz, birçok kentte sağlık siteminin çökmek üzere olduğu uyarısında bulundu.Firocruz'dan doktor ve araştırmacı Margareth Dalcolmo, ülkenin "pandeminin en kötü anını" yaşadığını belirtti.Fransız haber ajansı AFP'ye konuşan Dalcolmo, "2021 çok zor bir yıl olcak" dedi.Brezilya'da Çarşamba günü Covid-19 hastalığı sonucu 2 bin 286 kişi hayatını kaybetti. Ülkede hastalıktan ölenlerin sayısı 268 bin 370'e yükseldi.Bu, Brezilya'da her 100 bin kişide 128 kişinin Covid-19'dan öldüğü anlamına geliyor. Brezilya bu alanda dünyada 11. sırada. Amerikan Johns Hopkins Üniversitesi'nin verilerine göre en yüksek oran 100 binde 208 ölümle Çek Cumhuriyeti.ReutersBrezilya'da durum ne?Ülkede Çarşamba günü 79 bin 876 yeni vaka görüldü. Bu, şimdiye dek bir günde tespit edilen üçüncü en çok sayıda vaka. Son dönemde vaka sayılarındaki artış, P1 adı verilen ve Manaus kentinde ortaya çıktığı sanılan çok bulaşıcı bir virüs varyantına bağlanıyor.Firocruz'a göre 11 eyalet başkentindeki yoğun bakım ünitelerindeki doluluk yüzde 90'ın üzerinde. Bunlara Rio de Janeiro ve Sao Paulo da dahil.Başkent Brasilia'da yoğun bakım ünitelerinin tamamen dolduğu bildirilirken, Porto Alegre ve Campo Grande'de kapasite aşıldı.Enstitü bu rakamların sağlık sistemlerinin fazla yüklenmesi ve hatta çökmesi anlamına gelebileceğini belirtti.Brezilyalı salgın hastalıklar uzmanı Dr. Pedro Hallal BBC'ye yaptığı açıklamada, "Aşılamaya yakında başlamazsak büyük bir trajedi olacak" dedi.Rio Grande do Sul'da çalışan Dr. Hallal, "insanların federal hükümet tarafından terk edilmiş hissettiğini" belirtti.Brezilya Cumhurbaşkanı Bolsonaro, salgının başından bu yana virüs riskini pek ciddiye almadı. Bölgesel düzeyde önlemlere karşı çıkan Bolsonaro ekonomiye zararın virüsün vereceğinden daha büyük olacağını savundu.Eski Cumhurbaşkanı Lula da hakkındaki yolsuzluk mahkumiyetleri bozulduktan sonra yaptığı ilk açıklamada, halka Bolsonaro'nun "aptalca" kararlarını dinlememeleri ve "aşı olmaları" çağrısında bulundu.Bolsonaro ise eleştirilerin meşru olmadığnı iddia etti.Brezilya varyantı hakkında neler biliniyor?İlk bilgiler P1 varyantının orijinal virüse kıyasla iki kat daha bulaşıcı olabileceğini gösteriyor.Yeni varyantın orijinal virüsle hastalık geçirenlerin oluşturduğu bağışıklığı da aşabileceği belirtiliyor. Yeniden bulaşma riski yüzde 25 ila yüzde 60 olarak tespit edildi.Getty Imagesİlk olarak Brezilya'da tespit edilen koronavirüs varyantı, ülkedeki ölü sayılarında artışa yol açtı.Firocruz Enstitüsü P1'in araştırma yapılan sekiz eyaletten altısında "kaygı yaratan" varyantlardan sadece biri olduğunu belirtti.Dünya Sağlık Örgütü Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus da Brezilya'daki durumu "çok kaygı verici" diye nitelerken, bölgeye olası etkileri konusunda uyarı yaptı.Hangi aşılar varyantlara karşı işe yarıyor?Brezilya şu ana dek 200 milyon dozdan fazla Oxford-AstraZeneca ve CoronaVac aşısı sipariş etti. Şu ana dek 8 milyondan fazla kişi, bir başka deyişle nüfusun sadece yüzde 4'ü ilk doz aşılarını oldu.AstraZeneca aşısı üzerine yapılan ilk araştırmalar P1 varyantına karşı koruma sağladığını österiyor. Ancak aşıyı üreten uzmanlar daha önce bu varyanta karşı daha az koruma sağladığını ancak yine de ağır hastalığı önleyeceğini söylemişti.Brezilya'da CoronaVac aşısının etkinliğini ölçen araştırmaya göre bu aşı da aynı varyanta kaşı etkili.Laboratuar araştırmalarında Pfizer-BioNTech aşısının da Brezilya varyantıyla mücadele edebileceği sonucuna varıldı.Ancak Brezilya'da Pfizer aşısı yapılmıyor ve Brezilaylı yetkililer aşı satın almak için hala şirketle müzakere halinde. BBC Türkçe

Aşıolan annelerin sütünde koronavirüse karşıantikor bulundu

Aşı olan annelerin sütünde koronavirüse karşı antikor bulundu İsrail'de yapılan bir araştırmada, aşı olan annelerin sütünde Covid-19'a karşı antikor bulundu. İsrail'de Tel Aviv Üniversitesi ve Tel Aviv Sourasky Sağlık Merkezi, Covid-19 aşısı olan 10 gönüllü anne üzerinde yaptığı araştırmanın sonuçlarını kamuoyu ile paylaştı.Araştırma kapsamında, Covid-19 aşısının her iki dozu da yapıldıktan sonra annelerden 4 farklı tarihte kan ve süt örnekleri alındı. Testlerde, aşı olan annelerin sütünde virüse karşı antikor bulunduğu görüldü.Söz konusu araştırmanın değerlendirme aşamasında olduğu belirtilerken, aşı olan annelerin sütündeki antikorun bebekleri Covid-19'a karşı korumaya yeterli olabileceğine işaret edildi. AA

"Tasarruf" mesajıveren CHP'li başkan Taşdelen makam aracınısattı

"Tasarruf" mesajı veren CHP'li başkan Taşdelen makam aracını sattı Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen, makam aracını sattığını açıkladı. Başkan Taşdelen’in makam aracı 452 bin TL, belediyenin eski makam araçlardan minibüs tipi makam aracı ise 160 bin TL'ye satıldı. Çankaya Belediye Başkanı Taşdelen,  452 bin TL değerinde makam aracını sattı.Satış haberini sosyal medya hesaplarından duyuran Taşdelen, "Üst marka makam arabasını sattık. Ülkemizin ve vatandaşlarımızın içinde bulunduğu bu zor ekonomik şartlarda, kamu örnek olmalı ve tasarruf etmelidir. Kaynaklar, darda olan toplum kesimlerine ve sosyal yardımlara aktarılmalıdır" dedi.  cumhuriyet.com.tr

Bakan Pakdemirli: Kazdağlarıen hızlışekilde ağaçlandırılacak

Bakan Pakdemirli: Kazdağları en hızlı şekilde ağaçlandırılacak Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, sanatçı Haluk Levent'in çağrısı üzerine, endemik bitki türleri, ormanları, pınarları ve mitolojik geçmişiyle büyük öneme sahip Kazdağları'nda tahrip edilen alanların en hızlı şekilde ağaçlandırılacağını söyledi. Bakan Pakdemirli, Orman Genel Müdürlüğü Konferans Salonu'nda düzenlenen '2020 Yılı Yeşilin EN'leri Ödül Töreni'ne katıldı. Programa Pakdemirli'nin yanı sıra, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Türkiye Temsilcisi Viorel Gutu, Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, TBMM Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı Yunus Kılıç ve çok sayıda davetli katıldı. Pakdemirli, kuraklığı ve küresel boyutta afetleri en az etki ile atlatmak için çalıştıklarını ve bu kapsamda orman varlıklarını her geçen yıl daha fazla artırdıklarını söyledi.Pakdemirli, "Son 19 yılda 5,3 milyar fidanı toprakla buluşturarak, orman varlığımızı 2,1 milyon hektar artırarak 22,9 milyon hektara çıkardık. Ağaçlandırma çalışmalarında; Avrupa’da 1'inci, dünyada ise 4'üncü sıradayız. 2023 yılı hedefimiz ise, orman varlığımızı ülke yüzölçümünün yüzde 30'una çıkarmak ve ülke bazında ulusal orman envanterini tamamlayıp, yayımlamak olacaktır" dedi.'EN HIZLI ŞEKİLDE AĞAÇLANDIRILACAK'Bakan Pakdemirli'nin konuşmasının ardından ödül törenine geçildi. 'En Etkin Orman Gönüllüsü' ödülünü almak için sahneye gelen sanatçı Haluk Levent, Kazdağları'nda tahrip edilen alanın fotoğrafını göstererek, "Sayın Bakanımız daha önce bir söz verdi ve yerine getirdi. Ona teşekkürlerimizi sunduk. Şimdi bu ödülü hak etmem için Kazdağları'nda Kiraz Balanlı halkından geliyorum. Buradaki firmanın yetkilerine son verdi Sayın Bakanımız. Bizler teşekkürlerimizi ilettik. Ama dedim ki 'bu ödülü hak etmem için şuraların ağaçlandırılması müjdesini ne zaman verebiliriz" dedi.Bunun üzerine Bakan Pakdemirli, "En hızlı şekilde buralar ağaçlandırılacak, hiç merak etme" yanıtını verdi. Bakan Pakdemirli, ağaçlandırma çalışmalarında Haluk Levent'in çalışmasını da istedi. Ardından diğer ödül kazanan kişilerin ödülleri takdim edildi.  DHA

İran'dan IKBY'e pul tepkisi

İran'dan IKBY'e pul tepkisi İran Dışişleri Bakanlığı, Katoliklerin ruhani lideri Papa Franciscus'un Irak ziyareti vesilesiyle Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) tarafından bastırılması öngörülen hatıra pulları arasında, Türkiye, İran, Irak ve Suriye topraklarını da içeren bir haritanın resmedilmesine tepki gösterdi. İran resmi ajansı IRNA'nın haberine göre, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Said Hatibzade, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, IKBY tarafından sergilenen pullarda bölge ülkelerinin yer aldığı haritanın resmedilmesinin uluslararası hukuka aykırı olduğunu söyledi.Hatibzade, "İran, Irak hükümetine bu konu hakkındaki itirazlarını ileterek, bu dostça olmayan eylemin derhal düzeltilmesi için çağrıda bulunmuştur" dedi.DIŞİŞLERİ TEPKİ GÖSTERMİŞTİKatoliklerin ruhani lideri Papa Franciscus'un 7 Mart'taki Erbil'i ziyareti dolayısıyla Türkiye ve İran'ın aralarında bulunduğu bölge ülkelerinin topraklarının bir kısmını da içeren haritanın resmedildiği hatıra pulu sergilenmişti.Türkiye Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada plana tepki gösterilmiş, "IKBY makamlarından bu vahim hatanın derhal düzeltilmesine yönelik gerekli açıklamanın bir an önce ve net bir şekilde yapılmasını bekliyoruz" denilmişti.IKBY Hükümet Sözcüsü Cotyar Adil ise "Birkaç sanatçı pulun basılması için dizayn örnekleri sundu. Ancak şu ana kadar hiçbir pul, basım için onaylanmadı. Basım için seçilecek olan pul dizaynı, yasa ve kanunlara göre olacaktır." ifadelerini kullanmıştı. AA

CHP'li Başkan hakaret davasınıkazandı

CHP'li Başkan hakaret davasını kazandı Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda, Gaziemir Belediyesi AKP Grup Başkanvekili Uğur İnan Atmaca’ya açtığı hakaret davasını kazandı. Bu karar ile 2 bin 300 TL adli para cezası ödeyecek Atmaca, hakaret suçundan da 5 yıl denetime tabi tutulacak. Başkan Arda, Gaziemir Belediyesi AKP Grup Başkanvekili Atmaca’nın sosyal medya hesaplarından birden fazla kez kendisine ait olmayan paylaşımlara dair ekran görüntülerine yer verip “ahlaksızlar” hashtagini kullanarak paylaşım yapması üzerine Atmaca’ya hakaret davası açmıştı. Söz konusu ekran görüntülerinde Başkan Arda'nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik hakaretlerinin yer aldığı iddia edilmişti./Archive/2021/3/11/122725628-arda.jpg'AHLAKSIZSINIZ' İFADELERİSavcılığın soruşturmayı tamamlamasının ardından İzmir 36. Asliye Ceza Mahkemesi 23 Şubat 2021 tarihinde kararını açıkladı. Mahkeme, Uğur İnan Atmaca’nın farklı tarihlerde “Ahlaksızsınız” kelimesini kullanarak Başkan Arda’ya ait olduğunu iddia ettiği görsellerle paylaşım yaptığını belirledi."SUÇU BİRÇOK KEZ İŞLEDİ"Sanığın hakaret suçunun kuşkuya yer bırakmayacak şekilde açık olduğunu ve bu suçu aynı kasıt altında birçok kez işlediğini belirten mahkeme, Atmaca’nın Türk Ceza Kanunu’nun 125/2 Maddesi uyarınca Atmaca’nın 2 bin 300 lira adli para cezası ödemesine hükmetti. Mahkeme hükmün açıklanmasını geri bırakırken Atmaca’nın 5 yıl süreyle denetime tabi tutulmasına karar verdi.   ANKA

Osmangazi Köprüsü'ne 1.6 milyarödeme

Osmangazi Köprüsü'ne 1.6 milyar ödeme Osmangazi Köprüsü ve Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu’na, 2020 yılının ikinci yarısına ilişkin “garanti” kapsamında yapılacak ödemeye ilişkin tutar büyük ölçüde netleşti. İşletmeci Otoyol Yatırım AŞ’ye, 2020 yılı 1 Temmuz-31 Aralık döneminde araç geçişlerinin garanti sınırının altında kalması nedeniyle 1.5-1.6 milyar lira aralığında bir ödeme yapılacak. Osmangazi Köprüsü ve Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu’na, 2020 yılının ikinci yarısına ilişkin “garanti” kapsamında 1,5 - 1,6 milyar lira ödeme yapılacak.Şirkete, 2020 yılının ilk yarısı için de 29 Eylül Salı günü 1 milyar 750 milyon TL garanti ödemesi gerçekleştirilmişti. Şirkete yakın kaynaklar, ödemeyle ilgili çalışmaların sürdüğünü belirtti. Kaynaklar, tutarın hemen hemen kesinleştiğini kaydetti.YILDA İKİ KEZ GARANTİ ÖDEMESİ YAPILIYORHabertürk'ün haberine göre, Türkiye, yap-işlet-devret (YİD) modeliyle özel sektör eliyle “mega” olarak nitelendirilen büyük alt yapı projelerini gerçekleştirdi. Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Çevre Otoyolu, Osmangazi Köprüsü ve Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu, Avrasya Tüneli, bu yöntemle inşa edildi. Devlet, yapım ve işletmesini özel sektörün üstlendiği bu projelere, araç geçiş garantisi verdi. Araç geçiş bedelleri, bazı projelerde dolar, bazılarında (son dönem gerçekleştirilen) avro kuru üzerinden belirlendi. Araç geçişleri, garanti sınırının altında kalması durumunda aradaki farkı devlet ödüyor. Buna, “Araç geçiş garanti ödemesi” adı veriliyor.Devlet, Yavuz Sultan Selim Köprüsü-Kuzey Çevre Otoyolu ile Osmangazi Köprüsü ve Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu’nda yılda iki kez garanti ödemesi yapıyor.Osmangazi Köprüsü ve Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu’nu, Otoyol Yatırım AŞ işletiyor. İşletmeye, 2020 yılının ilk yarısı için 29 Eylül Salı günü 1 milyar 750-800 milyon TL aralığında garanti ödemesi yapıldı. 2020 yılının ikinci yarısına ilişkin garanti ödemesi bu ay gerçekleştirilecek.Garanti kapsamında yapılacak ödemeye ilişkin tutar büyük ölçüde netleşti. İşletmeci Otoyol Yatırım AŞ’ye, 2020 yılı 1 Temmuz-31 Aralık döneminde araç geçişlerinin garanti sınırının altında kalması nedeniyle 1.5-1.6 milyar lira düzeyinde bir ödeme yapılacak. Ödemenin, en geç bu ay sonunda yapılması ön görülüyor. cumhuriyet.com.tr

IEA raporu: Türkiye karbon ayak izini azaltmaya dikkat etmeli

IEA raporu: Türkiye karbon ayak izini azaltmaya dikkat etmeli Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), Türkiye'nin geçen on yılda enerji kaynaklarını çeşitlendirdiğini, bundan sonra yenilenebilir enerjinin büyümesini hızlandıracak ve sanayinin kullandığı enerjiyi azaltacak politikalara odaklanması gerektiğini belirtti. /Archive/2021/3/11/121748477-turkiye-karbon-ayak-izini-azaltmaya-dikkat-etmeli.jpgIEA tarafından yayımlanan Türkiye 2021, Enerji Politikası Değerlendirmesi raporunda, "Son yıllarda enerji arzının güvenliği ve çeşitlendirilmesi alanında büyük ilerleme kaydeden Türkiye, enerji sektörünün uzun vadedeki karbon ayak izi ve sürdürülebilirliğini yakından izlemeli" denildi.Petrol ve doğalgazda neredeyse tamamen dışa bağımlı olan Türkiye son yıllarda altyapı yatırımlarıyla ve artan yenilenebilir enerji üretimi ile enerji kaynaklarını çeşitlendirdi. Ayrıca Karadeniz'de keşfedilen doğalgaz, 2023'te devreye girecek Akkuyu nükleer santrali ülkenin enerji kaynaklarını daha da çeşitlendirmiş olacak.Türkiye'nin yenilenebilir enerjide kurulu gücünü beş yılda %50 artırdığını hatırlatan IEA, Türkiye'nin güçlü olarak nitelediği rüzgar, güneşlenme ve jeotermal kaynaklarını kullanarak yenilenebilir enerji üretiminin daha da hızlı artırabileceğine dikkat çekti.Raporda, "Yenilenebilirdeki büyüme sadece elektrik üretimi ile sınırlı değil, aynı zamanda ısıtmayı da ilgilendiriyor. Türkiye'nin güneşte potansiyelinin %3'ünü, karasal rüzgarda ise %15'ini kullandığı tahmin ediliyor" denildi.IEA, uzun vadede enerji sektörünün karbon ayak izini azaltmasını sağlayacak adımlara da göz atılmasını tavsiye etti. Kuruluş linyit santrallerinin elektrik üretimindeki rolünün gözden geçirilmesini ve sanayi politikalarının elektrikli araçları özendirecek şekilde şekillendirilmesi tavsiyesinde bulundu.Türkiye'nin geçen 10 yılda enerji piyasalarını serbestleştirmek için attığı adımlarla öngörülebilirlik ve fiyat oluşumunda şeffaflığı artırdığını belirten IEA, doğalgaz ve elektrik piyasalarında rekabeti artıracak ek reformların yatırımları artırıcı etkilerinin olacağını ifade etti.Toplam 191 sayfalık raporda şu tavsiyeler yer aldı:*Sistem maliyetlerini düşük tutmak için EÜAŞ'ın zorunlu olarak üretilen elektriğin büyük bir bölümünü satın alması ve sübvansiyon gibi piyasa destek mekanizmaları kademeli olarak kaldırılmalı*Sanayi ve inşaat sektörlerindekiler başta olmak üzere enerji verimliliği projeleri için finansmana erişim kolaylaştırılmalı, teşvikler ve piyasa mekanizmaları önemli ölçüde güçlendirilmeli *Talebin azalmasını sağlayarak petrol tüketimini düşürmek ve taşımacılık sektöründe kullanılan yakıtların değişmesini sağlayacak hükümet politikaları genelini etkileyecek bir program oluşturulmalı, bu program elektrikli araçları da kapsamalı *Türkiye doğalgaz piyasasında rekabetin artırılmalı ve BOTAŞ'ın piyasadaki hakimiyeti azaltılmalı *Yenilenebilir enerji alanındaki teknolojilerin potansiyelinden azami oranda yararlanılmasını sağlayacak uzun vadeli hedefler belirlenmeli *Orta-uzun vadeli emisyon hedefleri ile yurtiçinde geçerli hava kirliliği hedeflerinin belirlenerek sürdürülebilir enerji politikalarına rehber olunmalı, emisyonların zirveye varacağı dönemi öngören bir plan hazırlanmalı.Kaynak: Reuters cumhuriyet.com.tr

Salih Memişoğlu'nuöldürdüğüiddia edilen zanlıyakalandı

Türkçe Haberler En Son Başlıklar Salih Memişoğlu'nu öldürdüğü iddia edilen zanlı yakalandı İstanbul Çekmeköy'de, hayvanat bahçesinde, kamuoyunda bioenerji ve metafizik uzmanı olarak bilinen Salih Memişoğlu'nun da aralarında bulunduğu 2 kişiyi öldürdüğü ve 1 kişiyi yaraladığı iddia edilen şüpheli gözaltına alındı. İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ve İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, 30 Ağustos Caddesi'ndeki bir hayvanat bahçesinin içinde bulunan iş yerinde meydana gelen saldırıda, Salih Memişoğlu ve Ömer Faruk Zengin'in hayatını kaybetmesi, Osman Ö'nün yaralanmasına ilişkin çalışma başlattı.Güvenlik kamerası kayıtlarını inceleyen ve takibini sürdüren ekipler, zanlı Mustafa Ö'yü yakaladı.Şüpheli emniyete götürülürken, yürütülen çalışmalar kapsamında olayla ilgili gözaltı sayısının artabileceği bildirildi. AA

Fukuşima felaketi: Nükleer santralde neler oldu?

Fukuşima felaketi: Nükleer santralde neler oldu? On yıl önce Japonya tarihinin en büyük depremiyle sarsılmış, Fukuşima Nükleer Santrali de depremden etkilenip radyoaktif sızıntıya neden olmuştu. Felaketin etkileri ne oldu, hükümet bugüne dek neler yaptı? Bilim insanları ne diyor? Getty ImagesOn yıl önce Mart ayında Japonya'nın en büyük depremi ülkenin doğu kıyısını sarsmıştı.9.0 büyüklüğündeki deprem öyle güçlüydü ki Dünya'nın eksenini kaydırdı. Honshu adasını etkileyen dev tsunami 18 bin kişinin yaşamına mal oldu, bazı yerleşimleri haritadan sildi.Dev dalgalar Fukushima nükleer santralini de vurmuş, reaktörleri su basmış ve büyük bir felakete yol açmıştı.Radyasyon sızıntısı arttıkça yetkililer de yasak bölge alanlarını genişleterek 150 bin kişiyi bölgeden uzaklaştırdı.Aradan 10 yıl geçmesine rağmen yasak bölge korunuyor ve civarda yaşayanların çoğu geri dönmüş değil.Yetkililer, Japonya'ya trilyonlarca yene mal olan çalışmaların 40 yıl kadar sürmesini bekliyor.NÜKLEER SANTRAL NEREDE?Fukuşima Daiichi Nükleer Santrali, Japonya'nın doğu kıyısındaki Okuma kentinde, başkent Tokyo'nun 220 kilometre kuzey doğusunda yer alıyor.11 Mart 2011'de yerel saatler 14.46'yı gösterdiğinde (TSİ 08.46) deprem oldu. Merkez üssü santralin 97 km kuzeyindeki Sendai kentiydi.BBCTsunami kıyıya ulaşmadan önce bölge halkının terk etmesi için sadece 10 dakikaları vardı.Yaklaşık yarım milyon insan deprem, tsunami ve nükleer sızıntı nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kaldı.Eski Japonya Başbakanı Naoto Kan: Türkiye'ye nükleer enerjiyi tavsiye ettiğim için pişmanım, utanç duyuyorumGreenpeace uyardı: Fukuşima nükleer felaketinden kalan toksik su insan DNA'sına zarar verebilirReuters2011'deki 9.0 büyüklüğündeki deprem, Japonya tarihinde görülen en büyük deprem olduFukuşima'da ne oldu?Nükleer santralde kurulu sistem depremi tespit ettiğinden nükleer reaktörler otomatik olarak devre dışı bırakılmıştı. Ancak reaktörlerin merkezi hala çok sıcak olduğundan acil durumlarda devreye giren dizel jeneratörler soğutucu pompalamaya devam ediyordu.Ancak bir süre sonra Fukuşima'ya ulaşan 14 metre yükseklikteki bir dalga, deniz kıyısına kurulu koruyucu duvarı yıkmış, jeneratörleri devirip geçmişti.Elektrik akışını yeniden sağlayıp soğutma işlemine devam etmek üzere işçiler gönderildi; ama bir süre sonra aşırı ısınmış nükleer yakıt, üç reaktörün merkezini eritmişti.Santralde ayrıca kimyasal patlamalar olmuş ve binalar yıkılmıştı. Radyoaktif madde atmosfere ve Pasifik Okyanusu'na sızmaya başladı. Bunun üzerine bölge insandan arındırıldı ve giderek genişletilen yasak bölgeler ilan edildi.Fukuşima felaketinden alınacak derslerFukuşima'da sualtı robotu olası erimiş nükleer yakıt bulduJapon medyası: Fukuşima'da 1 milyon tondan fazla radyoaktif su denize boşaltılacakGetty ImagesTsunami deniz kıyısındaki setleri yıkarak nükleer santralde su baskınına yol açtıKAÇ KİŞİ YARALANDI?Nükleer felaketin hemen ardından kayda geçen ölümler olmadı. En az 16 işçi patlamalarda yaralandı, onlarcası da reaktörleri soğutma ve santrali stabilize etme çalışmasında radyasyona maruz kaldı.Yüksek seviyede radyasyon ile temas nedeniyle üç kişi hastaneye kaldırıldı.Ancak radyasyonun uzun dönemli etkileri tartışmalı bir konu. Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) 2013'te yayımladığı raporda, felaketin bölgede kanser vakalarında görünür bir artışa neden olmayacağı belirtiliyordu.Bilim insanları, santralin yakın çeperindeki bölge dışında radyasyon riskinin düşük olduğunu söylüyor.Japonya'da Fukuşima felaketinden yedi yıl sonra ilk radyasyon ölümü gerçekleştiJaponya'da Fukuşima nükleer felaketini çözmek için aranan genç kahraman bulundu Getty ImagesFelaketin ardından radyoaktif taramalar yapıldıFelaketin 10. yıldönümü öncesinde 9 Mart 2021'de Birleşmiş Milletler'in yayımladığı rapor da doğrudan felaketle bağlantılı radyasyondan kaynaklı olarak Fukuşima sakinlerinin sağlığını olumsuz etkileyen herhangi bir şeye rastlanmadığını kaydetti. Gelecekte de radyasyon bağlantılı fark edilebilir etkilerinin olması beklenmiyor.Fakat çoğu insan tehlikenin büyük olduğuna inanıyor ve bölge sakinleri de endişelenmeye devam ediyor. Birçok alanda kısıtlamalar kaldırılmış olsa da pek çok kişi evine geri dönmedi.2018'de Japon yetkililer bir işçinin radyasyon nedeniyle öldüğünü açıkladı ve ailesine tazminat ödenmesini kabul etti.Ancak radyasyon riski nedeniyle bölge sakinlerinin uzaklaştırılması sürecinde bazı insanların yaşamını yitirdiği, bunlar arasında hastanede bakım görmekte olan onlarca hasta olduğu açıklandı.Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (IAEA) Fukuşima felaketini kategori 7 seviyesinde sınıflandırdı. Çernobil'in ardından bu ölçekte sınıflandırılan ikinci felaket oldu bu.Rolls-Royce, kamyonla taşınan mini nükleer santraller üretmeyi planlıyorJaponya Çevre Bakanı: Fukuşima'daki radyoaktif suyu okyanusa boşaltmak zorunda kalacağızGetty ImagesHATA KİMDEYDİ?Felaket için yeterli hazırlık yapılmamış olmasını eleştirenlerin yanı sıra, nükleer santrali işleten Tokyo Electric Power (Tepco) şirketine ve hükümete birçok suçlama yöneltildi.Parlamentonun açtığı bağımsız soruşturma, Fukuşima'nın "insan yapımı bir felaket" olduğu sonucuna vardı ve enerji şirketini gerekli güvenlik önlemlerini almamakla ve böylesi bir olasılık için plan yapmamış olmakla suçladı.Ancak mahkeme 2019'da Tepco'nun üç üst düzey sorumlusunu, kendilerine yöneltilen ihmal suçlamasından akladı. Felaketle bağlantılı tek dava da bu olmuştu.2012'de dönemin başbakanı Yoşihiko Noda,felakette hükümetin de payı olduğunu söyledi. 2017'de bir mahkeme hükümeti kısmen sorumlu buldu ve evlerinden uzaklaştırılan bölge sakinlerine tazminat ödemesi gerektiğine hükmetti.Getty ImagesSantrale 2,5 km uzaklıktaki bir mezarlığı geçen ay koruyucu giysilerle ziyaret eden kişi dua ediyorTEMİZLEME ÇALIŞMALARI NE AŞAMADA?Japonya'nı kuzey doğusundaki birçok kasabaya hala giriş izni verilmiyor. Yetkililer bölge sakinlerinin geri dönebilmesi için bu bölgelerin temizlenmesine öncelik veriyor.Ancak birçok sorun söz konusu. Gelecek 30-40 yıl boyunca nükleer atıkların, yakıt çubuklarının ve hala santral içinde tutulan bir milyon tonu aşkın radyoaktif suyun güvenli bir şekilde temizlenmesi için on binlerce işçiye ihtiyaç var.Hükümetin bu suyu filtreden geçirip radyoaktivite seviyesini azaltarak gelecek yıldan itibaren Pasifik Okyanusu'na boşaltamaya başlayabileceğine dair haberlere geçen yıl medyada yer verilmişti.Bazı bilim insanları bu suyun okyanusa karışınca seyrelmiş olacağını ve canlılar için fazla risk teşkil etmeyeceğini söylüyor.Çevre örgütü Greenpeace ise suyun insan DNA'sını bozma potansiyeline sahip maddeler içerdiği uyarısında bulunuyor.Yetkililer ise bu konuda henüz kesin bir karar alınmadığını belirtiyor. BBC Türkçe

Altay’ın hedefi ulusal forma

Altay’ın hedefi ulusal forma F.Bahçe’nin başarılı file bekçisi Avrupa Şampiyonası’nda kalede olmak istiyor. Fenerbahçe’nin başarılı file bekçisi Altay Bayındır gözünü ulusal takım kalesine dikti. Bu sezon yaptığı kurtarışlarla Sarı-Lacivertlilerin bugünlere gelmesinde büyük rol sahibi olan Bayındır, performansını sürdürerek, Avrupa Şampiyonası’nda ulusal takımın kalesini korumayı hedefliyor. Altay Bayındır’ın 24 ve 30 Mart tarihlerinde oynanacak Hollanda ve Litvanya Milli Takım maçlarında ulusal takım kadrosuna çağrılması bekleniyor. Mert Günok’un Başakşehir’de yedek kulübesine geçmesiyle Altay’ın birinci kaleci olma ihtimali artmış görünüyor. ORTA SAHAYI BOZMAYACAK Fenerbahçe Konyaspor karşılaşmasında ilk 35 dakika baskılı bir futbol ortaya koymuştu. Ancak bu futbolun devamı gelmedi. Teknik direktör Erol Bulut ön alanda verimli pres, yerden pasla ve set oyunuyla hücuma çıkmayı maçın geneline yaymayı hedefliyor. Görünen o ki Erol Hoca G.Birliği maçında da Sosa-Mert Hakan Yandaş-Pelkas üçlüsünü değiştirmeyi düşünmüyor. Uzun süren sakatlığının ardından Konyaspor maçıyla sahalara dönen Luiz Gustavo G.Birliği maçında da yedek soyunacak, İrfan Can Kahveci de sonradan oyuna girecek. Fenerbahçe tarafında asıl hedef elbette bir hafta sonraki Beşiktaş maçı. PELKAS PAZAR GÜNÜ SAHADA Konyaspor maçında yaşadığı sakatlık sonrası ambulansla hastaneye kaldırılan F.Bahçe’nin yıldız oyuncusu Pelkas, “Doktorla görüştüm pazar günü sahada olacağım” dedi.  Hilmi Türkay

Turhan Selçuk‘Siyasetin Göbeği’nde!

Turhan Selçuk ‘Siyasetin Göbeği’nde! Karikatürün büyük dehası Turhan Selçuk, ölüm yıldönümünde üç ciltlik siyah beyaz bir seçki ile anılıyor. Selçuk’un, yıllar içinde çeşitli kitaplarda ve mecralarda yayımlanan siyah beyaz karikatürlerinin ayrıntılı bir kataloglama ve tematik düzenleme ile yayına hazırlandığı “Turhan Selçuk Seçkisi” üç kitaptan oluşuyor: Siyasetin Göbeği, Manzara-i Umumiye ve İnsan Denen Garip Hayvan.Desen Yayınları tarafından uzun ve titiz bir çalışmayla hazırlanan “Turhan Selçuk Seçkisi”, sözsüz karikatürün öncüsü Turhan Selçuk’un mizahını genç kuşaklara tanıtmak ve büyük ustanın çizgilerinin nasıl da hâlâ yaşadığını göstermesi açısından çok özel bir koleksiyon.Seçkinin ilk kitabı Siyasetin Göbeği, sanatçının, 1950-1995 yılları arasında, Türkiye’nin ve dünyanın seçkin gazete ve dergilerinde yayımlanmış 80 karikatürünü bir araya getiriyor.   /Archive/2021/3/11/040710541-kul-vinyet.jpeg Turhan Selçuk’un, koltuk sevdalısı siyasetçilere yer verdiği Siyasetin Göbeği; yoksulluğun, adaletsizliğin ve yozlaşmanın hüküm sürdüğü, gerçeklerin çarpıtıldığı bir siyasal düzeni odağına alıyor. İkiyüzlülüğün, açgözlülüğün ve çürümenin siyaseti nasıl ele geçirdiğini incelikle gözler önüne seren sanatçı, mizahın birleştirici gücüyle doğru bildiğimiz yanlışlara farklı bir perspektiften bakmamıza olanak tanıyor. Elli yıllık dünya düzeninde ne kadar az şeyin değiştiği üzerine düşündürüyor.İkinci seçkide patronlar, emekçiler ve ekonomik sistemin karşısında insan hakları, düşünce özgürlüğü ve medya gibi direniş noktaları var. Üçüncü kitapta ise kadın erkek ilişkileri, insan doğası, kültür sanat, bilim ve teknoloji gibi konulardan insana varılıyor.  Sanat yaşamı boyunca karikatürün ne olduğu ve ne olması gerektiği üstüne kafa yoran Selçuk, toplumsal öngörü yeteneği ve zamanının ötesindeki eserleriyle günümüz okurlarını şaşırtmayı sürdürüyor.Grafik mizahın, karikatürün evrensel dili olduğunu vurgulayan Turhan Selçuk’un sanatsal kişiliğini, yazar Yaşar Kemal bu sözlerle tanımlıyor: “Turhan, dünyamızın kötülüklerinin, karanlıklarının ortasında durmuş bir ışık gösterendir durmadan.”  cumhuriyet.com.tr




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter