News - Haberler
‘Ayı’, Dijital Sahne’de
‘Ayı’, Dijital Sahne’de Pandeminin olumsuz etkileriyle ulaşamadığımız kültür sanat etkinlikleri çevirimiçi ve farklı kanallarla sanatseverlerle buluşuyor. Zorlu PSM prodüksiyonu, Based Istanbul işbirliği ve Türk Tuborg AŞ katkılarıyla hayata geçirilen “Dijital Sahne”nin dokuzuncu haftasında bu akşam saat 20.00’de “Ayı”, izleyicilerle buluşacak. Dünya ve Rus edebiyatının en büyük kalemlerinden biri olan Anton Çehov’un eseri “Ayı”nın başrollerinde Enis Arıkan ve Şebnem Bozoklu yer alıyor. Oyun, Zorlu PSM YouTube kanalında yayımlanacak.ÇOCUKLAR, RADYO TİYATROSUNU ÇOK SEVDİHenüz televizyonun yaygın olmadığı, internetin olmadığı dönemlerde evleri şenlendiren radyo tiyatrosu, pandemi nedeniyle sokağa çıkma kısıtlaması getirilen ve evlerine kapanan çocukların neşesi oldu. Radyo tiyatrosu, “Bizim Çocuklar” tiyatro ekibinin popüler masalları seslendirmesiyle, yeni nesil radyo deneyimi olan podcast’e taşındı. Kadıköy Belediyesi Halis Kurtça Çocuk Kültür Merkezi’nin (HKÇKM) düzenlediği “Çocukça Tiyatro” atölyesinde tiyatro eğitimi alan “Bizim Çocuklar” tiyatro ekibi, Kral Çıplak, Hansel ve Gretel, Keloğlan, Pinokyo, Yeraltı masallarını seslendirdi. Masal karakterlerinin çocuklar tarafından seslendirildiği Radyo Tiyatrosu, Spotify’dan binlerce dinleyiciye ulaştı. İnternet verilerine göre sadece Türkiye’den değil, yurtdışından da pek çok kişinin dinlediği masallar arasında en sevilen Hansel ve Gretel oldu.+1 FEST DEVAM EDİYOR!@artibir Instagram hesabı üzerinden yayımlanan “+1 FEST”, ilk iki haftayı geride bıraktı. Festivalin bu cuma akşamki konuğu Türk rock müziği şarkıcılarından Fatma Turgut olacak. Turgut, 5 Mart Cuma akşamı saat 22.00’de @artibir Instagram hesabında sevenleriyle buluşacak. Haftanın ikinci konseri ise rap müziğin sevilen isimlerinden No.1’den gelecek. No.1, 5 Mart Cumartesi akşamı saat 22.00’de konser verecek. cumhuriyet.com.trTayland donanmasına bağlıdenizciler yanmakta olan gemide mahsur kalan 4 kediyi kurtardı
Tayland donanmasına bağlı denizciler, Andaman Denizi'nde yanmakta olan bir balıkçı gemisinde mahsur kalan 4 kediyi kurtardı.Habere Gitmek için TıklayınPera Müzesi kapılarınıTEMA’ya açtı
Pera Müzesi kapılarını TEMA’ya açtı Pera Müzesi, “Kristal Berraklığı” sergisi için düzenlenen çevrimiçi turlara katılım için TEMA Vakfı ile işbirliği yaparak “fidan” dikme şartını koydu. Serginin süresini de uzattı. Vakfa yapılacak fidan bağışı karşılığında katılım sağlanabilen turlarda doğa ile sanatın birlikte okunduğu, her ikisini de yeniden görme imkânı veren sergi, rehber eşliğinde üç boyutlu olarak 3 Mart Çarşamba 14.00, 5 Mart Cuma 11.00 ve 7 Mart Pazar 16.00’da gezilebilecek. Etkinlik dili Türkçedir.Ekolojik duyarlılığa sahip Elena Sorokina’nın küratörlüğünü üstlendiği Pera Müzesi’nin salgın döneminde hazırlanan ilk sergisi olan Kristal Berraklığı, müzenin üçüncü katında ziyaretçilerini ağırlamaya da devam ediyor. Şifa, büyü, hafıza, süreç, ekoloji, işbirliği, kontrol, insan-doğa ilişkisi, internet kültürü, salgın gibi konulara değinen eserlerini bir araya getiren sergi, Şener Özmen’in cennet iken cehenneme döndürülen Ortadoğu arasında bağ kuran “Kurşun Üçlemesi” ya da Afrikalı sanatçı Sammy Baloji’nin maden işçisinin yaşamını betimleyen “Maden Alanı Kazısı” gibi farklı coğrafyalardan 20 sanatçının mineralleri bilimsel, felsefi, kültürel, sosyoekonomik veya sembolik bağlamlarda yorumlanan ufuk açan, heyecanlandıran eserleriyle buluşturuyor.FİDANLAR, DOĞA VE SANAT İÇİN…Müzeye gelme imkânı bulamayan ya da tekrar tekrar inceleyebilmek isteyenler rehberli sergi turuna artık TEMA Vakfı web sitesinde elektronik sertifika alarak 3 adet fidan bağışı yaparak katılabiliyor. Elektronik bağış sertifikanız e-posta adresinize ulaştıktan sonra rezervasyon formu doldurulacak ve “TEMA Vakfı Fidan Bağışı Sertifika No” alanına e-sertifikanızın altında yer alan numara girilecek. Sergi turu bağlantısı, kayıt sırasında verilen e-posta adresine sergi günü gönderilecek. cumhuriyet.com.trSanata desteğe martta da devam
Sanata desteğe martta da devam Pandemi sürecinden olumsuz etkilenen müzik sektörüne Kartal Belediyesi destek olmaya devam ediyor. Kartallı müzikseverlerin de konser özlemini giderecek olan çevirimiçi destek konserleri Kartal Belediyesi’nin YouTube, Facebook ve Twitter hesaplarından yayımlanacak. Kartal Belediyesi, pandemi sürecinden olumsuz etkilenen müzik sektörüne destek olmak ve Kartallı müzikseverlerin konser özlemini gidermek amacı ile şubat ayında başlattığı destek konserlerine, mart ayı süresince de devam edeceğini açıkladı. Kültür ve sosyal işler müdürlüğünün organizasyonu ile yapılacak olan çevrimiçi konserler serisi kapsamında 19 sanatçı sahneye çıkacak.Konserler, 20 Mart’a kadar devam edecek. Konserlerin tamamı, Kartal Belediyesi’nin YouTube, Facebook ve Twitter hesaplarından yayımlanacak.Çevrimiçi konserler serisinde yer alacak isimler şu şekilde: Poli&Masarif (4 Mart), Onur Öztürk (5 Mart), Metin Önderoğlu (6 Mart), Serdar Kemal (7 Mart, saat 20.00), Yücel Karakuş (7 Mart), Kartal Belediyesi Kadınlar Korosu (8 Mart), Aykut Şahan (9 Mart), Neriman Ulusu (11 Mart), Soner Turan (12 Mart), Ozan Turhal (13 Mart), Eren Aydın (14 Mart), Fulya Koç (15 Mart), Onur Alçınkaya (16 Mart), Mertcan Parlak (17 Mart), Yasin Bulun (19 Mart) ve Ayla Karacan (20 Mart). Serdar Kemal konseri dışındaki tüm konserler, saat 21.00’de yayımlanacak. cumhuriyet.com.tr71. Berlin Film Festivaliçevrimiçi devam ediyor
71. Berlin Film Festivali çevrimiçi devam ediyor Almanya'nın başkenti Berlin'de düzenlenen "71. Berlin Film Festivali"nde 15 film, "Altın Ayı" ödülü için aday gösterildi. Altın Ayı yarışında beklenen hareket, “Bad Luck Banging or Looney ****” adlı yeni filmiyle şahsına münhasır yetenekli yönetmen Radu Jude’den geldi. 71. Berlin Film Festivali, namı diğer Berlinale, bu yıl küresel kapanma nedeniyle çevrimiçi düzenlenmeseydi, özellikle finaliyle salonda çılgınca patlayan alkışların ıslıklara ağır bastığı çoşkulu bir karmaşa olacaktı muhtemelen. Yerine, mütevazı TV ekranımızdan izledikten sonra zamanın ruhuna uygun olarak yönetmenin Budapeşte’deki evine, Zoom söyleşisine katıldık. Kocasıyla çektiği ****** kaydının internete sızmasıyla işini kaybetmemek için yollara düşen lise öğretmeni neler mi yaşayacak? Bizzat ****** görüntüleriyle açılan film, ardından sakince genç kadının peşine düşüyor ve kabalık, cehalet, işgal ve cüretkârlıkla istila edilen sosyal alanlarımızı rastgele tespit ediyor. Sonra bir makale film gibi davranıyor, derken kendi kuyruğuna basıyor ve sonuçta zıvanadan çıkıyor. Yönetmen Radu June pandemi vesilesiyle iyice görünür olan çöküş halimizi memleketi Romanya üzerinden ifşa etme derdinde. “Yani itibar kadar dilimize pelesenk olan, feci ikiyüzlü halimiz de az bulunur” diyor, sonra meseleyi “Nerede duracağım? Peki bu yer, bu sokak, bu ülke kimin” sorularıyla büyütüyor. “Bastığımız yer sağlam değil. Hem kaygan hem de işgal aslında. Maalesef mecazi değil bunlar çoğu zaman” diyor. Tartışmasıyla ikiyüzlülüğümüzü ağız tadıyla sorgulamak için yelkenler fora, delilik bayrağını açıyor.‘OKUL TIRAŞI’NIN İNCELİKLERİKaranlık ve izbe yatılı okul koridorları, -dünyanın neresinden baksak hayra alamet değil. Nitekim yarın sona erecek olan Berlinale’deki yegâne filmimiz olan, yan bölüm Panoroma’da yer alan “Okul Tıraşı” da benzer damardan besleniyor. Yine de filmin gerilimi, bozuk düzen eleştirisinin ötesinde dön dolaş bizim büyük çaresizliğimizden kaynaklı. Memleketin merkezine ve gönlüne hayli uzak, anadili Kürtçe olan çocukların kaldığı, adı sanı belirsiz, karlarla kaplı bir âlemdeyiz. Hasta yatakhane arkadaşına çare arayan 11 yaşındaki Yusuf’un (Samet Yıldız ve bakışları) çabaları turnosol kâğıdı gibi. Yine de yönetmen Ferit Karahan, daha incelikli bir yerlere varmak derdinde. Yani bozuk kalorifer, hemşiresiz revir, bıkkın ve ilgisiz öğretmen misali sistemin aksayan tarafları itinayla tespit edilirken esasen altta yatan kimsesizlik hissiyatını, koşulların sertliğine rağmen “parasız yatılı” yalnızlığını şevkatle gösteriyor. Daha sonra tekrarlanacak bir motif olarak donmuş kilidi açmak için sıcak su kullanılan revire giren müdür, öğretmen, hademe, herkesin kaydığı bir sahne var. Kimsenin kendinden sonrasını uyarmadığı veya bir paspas koymadığı, hastanın derdine derman olmadığı bir kaygan bir zemin olarak düşene güldüğümüz bir memleket manzarası. Esin KüçüktepepınarABD'de Temsilciler Meclisi'nin oturumu güvenlik tehdidi sebebiyle iptal edildi
ABD'de Kongre binasına yönelik yapılan bir tehdit uyarısı, Temsilciler Meclisi'nin Perşembe günkü oturumunun iptal edilmesine sebep oldu.Habere Gitmek için TıklayınKılıçdaroğlu’ndan,İnsan HaklarıEylem Planı’na ilişkin tepki: "Demek hak yokmuş"
Kılıçdaroğlu’ndan, İnsan Hakları Eylem Planı’na ilişkin tepki: "Demek hak yokmuş" Muhalefet liderleri, “İnsan Hakları Eylem Planı” açıklayan Erdoğan’ı samimi bulmadı. Kılıçdaroğlu, “Düşüncesini açıkladı diye insanlar hapiste. Ülkeyi 19 yıl yönettikten sonra insan hakları eylem planı açıklıyor. Bu, insan haklarının olmadığının itirafıdır. 19 yıldır başkaları mı yönetti?” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı “İnsan Hakları Eylem Planı” hakkında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,“Eğer bir ülkede bir siyasi parti, bir devleti 19 yıl yönettikten sonra kalkıp da ‘Ben İnsan Hakları Eylem Planı açıklıyorum’ diyorsa o ülkede insan hakları yok demektir. İnsan haklarının olmadığını itiraf etmektir” dedi.CHP lideri Kılıçdaroğlu, dün Ataşehir’de, Birinci Bölge Apartman Görevlileri ile bir araya gelerek, sorunlarını dinledi. Emekçilerin çoğu yerde kayıt dışı çalıştırıldığını söyleyen Kılıçdaroğlu “Çalışıyor ama sigortalı değil. Bu, bir hak çalmadır. O kişinin geleceğini çalmak demektir. Biz bunu da çözeceğiz” diye konuştu. Kılıçdaroğlu, “İnsan Hakları Eylem Planı” konusunda ise “Efendim, ‘düşüncesinden ötürü kimse hapse girmeyecek.’ Bugün düşüncesinden ötürü hapishaneler tıka basa dolu. Farklı düşündü diye. O yüzden insanlar korkuyorlar, ‘Örgütlenirsek başımıza bir bela gelir mi?’ diye. Eğer bir ülkede, bir siyasi parti bir ülkeyi 19 yıl yönettikten sonra kalkıp da ‘ben insan hakları eylem planı açıklıyorum’ diyorsa, o ülkede insan hakları yok demektir. İnsan haklarının olmadığını itiraf etmek demektir.”Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından da “İktidarımızın ilk haftasında yapacaklarımız” başlığıyla 8 maddelik bir liste yayımladı. Kılıçdaroğlu’nun paylaştığı listede şunlara yer verildi: ‘TANK PALET GERİ ALINACAK’“Katar ordusuna peşkeş çekilen Sakarya’daki Tank-Palet Fabrikası’nı hemen geri alıp şanlı ordumuza iade edeceğiz. Esnafın pandemi döneminde bankalardan aldığı kredilerin faizlerini silerek, anaparayı ise makul ölçülerde taksite bağlayacağız. Bir kararname ile esnafın kira spotaj vergisini kaldıracağız. Çiftçilerin bankalardan veya tarım kredi kooperatiflerinden aldıkları kredilerin faizlerini sıfırlayacak, anaparayı ise makul ölçülerde taksite bağlayacağız. KYK borçlarından ötürü başlatılan tüm hacizleri durduracak, borçların faizlerini silecek ve borçlu iş sahibi olduğunda anaparayı makul taksitlere böleceğiz. Beşiktaş’taki terör saldırısında hayatını kaybeden 39 polis, 8 sivil toplam 47 şehidimiz için toplanan paraların tamamını faiziyle birlikte hak sahiplerine vereceğiz. 15 Temmuz Şehit ve Gazileri için vatandaştan toplanan paraların tamamını, faizleri ile birlikte hak sahiplerine vereceğiz. Hangi koşulda, bedeli ne olursa olsun; vatan topraklarına sahip çıkacak, Süleyman Şah Türbesi’ni vatan toprağına geri götürerek, orada şanlı bayrağımızı dalgalandıracağız.”KEŞFİNİ KUTLUYORUMİYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Sayın Erdoğan’ı, dün itibarıyla insan hakları kavramını keşfettiği için tebrik etmek istiyorum. Eğer biraz daha gayret edip iyi bir Cumhurbaşkanı olursa bir gün elbet Cumhuriyeti, demokrasiyi ve güçler ayrılığını da keşfedebileceğine inanıyorum” dedi. Akşener, Meclis’e gelen fezlekeler konusunda “İYİ Parti, o fezlekelerin önünde biri varsa, ardında da sizin olduğunuzu çok iyi bilir. Milletimizin hür iradesine saygı duyacağız” ifadelerini kullandı.İYİ Parti lideri Akşener, partisinin grup toplantısında konuştu. 28 Şubat’ı anımsatan Akşener, “Bugün, Türkiye’nin üzerinde, yeniden vesayetin eli, millete parmak sallayan aynı zihniyetin gölgesi, 28 Şubat’ın hayaleti dolaşıyor. Bu, MGK koridorları yerine Saray’ın koridorlarında yuvalanmış; apolet yerine kravat takan, haki yerine lacivert giyen; irticacı yerine beğenmediğine terörist diyen; dünün mağdurlarını bugünün mağrur muktedirleri yapan; dün şiirden hapis yatanlara bugün milleti tweet’ten hapse attıran bir hayalet” dedi. Erdoğan’ın, “Milli Görüş gömleğini çıkardık” sözlerine atıf yapan Akşener, “Dün rahmetli Erbakan Hoca’nın ‘Adil düzen’ gömleğini yırtıp kendi kurdukları düzende sefaya dalanlar, bugün, işler sarpa sarınca önce 2002 ruhuna, o da olmayınca 1994 ruhuna dönmekten bahsediyorlar. İronik olan tam da bu zaten. Çünkü 1994 ruhu dedikleri, işte o yırtıp attıkları gömleğin ta kendisi” diye konuştu. Akşener, “İnsan Hakları Eylem Planı” nedeniyle Erdoğan’ı “tebrik” etti. “Kendisi, anayasamızda ve mevzuatımızda halihazırda var olan ancak uygulamaya bir türlü yanaşmadığı hatta tam tersine yıllardır hunharca çiğnediği sayısız ilkeden bazılarını sırf dünyaya şirin görünmek adına keşfetmiş oldu. Sayın Erdoğan için büyük, bizler için ise atılmamış olan bu adımdan ötürü kendisini yürekten kutluyorum. Kim bilir, belki o gün kendisi çıkıp ‘İyileştirilmiş ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ bile diyebilir” ifadelerini kullandı. cumhuriyet.com.trCovid:İngiltere'de yapılan bir araştırma, vakaların belirgin birşekilde düştüğünüsöylüyor
İngiltere'de yapılan bir araştırma, Ocak ve Şubat ayları arasında ülkede koronavirüs salgınında vakaların belirgin bir şekilde düştüğünü söylüyor.Habere Gitmek için Tıklayınİşçi, memur ve emeklininücret artışları, ilk 2 ayda büyük darbe aldı
İşçi, memur ve emeklinin ücret artışları, ilk 2 ayda büyük darbe aldı TÜİK'in açıkladığı verilere göre enflasyon, şubatta beklenenden hızlı arttı. Tüketici fiyatları, şubat ayında aylık yüzde 0,91 artış gösterdi. Bir önceki ay yüzde 14,97 olan yıllık enflasyon yüzde 15,61'e yükseldi. Piyasanın şubat ayı tahminleri aylık yüzde 0,75 ve yıllık 15,45 artış olacağı yönündeydi. İşçi, memur ve emekliyi yakından ilgilendiren ve dün şubat ayı verileri açıklanan enflasyon (TÜFE), daha yılın ilk iki ayında emekçileri ezmeye başladı: - Memur ve memur emeklilerine, hakem kurulu kararıyla bu yıl için yüzde 3+3 toplusözleşme zammı verildi. 2020’nin ikinci 6 ayındaki yüzde 4.36’lık enflasyon farkıyla birlikte bu kesime toplam yüzde 7.36 zam yapıldı. Ancak şubatta yıllık enflasyon yüzde 15.61, ilk 2 aylık enflasyon yüzde 2.6’ya ulaşınca memur ve emeklilerin ücret artışları hızla erimeye başladı. Çünkü 2 aylık enflasyon bile yüzde 3’lük ilk zam dilimini aşmaya çok yaklaştı. Bu, önümüzdeki aylarda memur ve memur emeklisi için kesin enflasyon farkı oluşacağı anlamına geliyor. Ancak milyonlarca memur ve memur emeklisi haziran enflasyonunun açıklanması ile netleşecek olan bu enflasyon farkını ancak temmuz ayında alabilecek.- Bağ-Kur, işçi ve çiftçi emeklileri ise gerçekleşen 6 aylık enflasyona göre zam alıyor. Geçen yılın ikinci altı ayındaki yüzde 8.36’lık enflasyon, emekliye ocakta zam olarak verildi. Yüzde 15’i aşan yıllık enflasyon karşısında emeklinin zammı çok düşük kaldı. Milyonlarca emekli ilk 6 aydaki enflasyona göre belirlenecek olan bu yılki ikinci zammı temmuz ayında alacak. O zamana kadar maaşları enflasyon karşısında erimeye devam edecek. TÜİK’in açıkladığından çok daha fazla olan çarşı-pazardaki “hissedilen” enflasyon, önemli bir bölümü asgari ücret ya da onun biraz üzerindeki ücretlerle çalıştırıldıkları için emekli maaşları da çok düşük kalan milyonlarca emekliyi önümüzdeki aylarda da zorlamayı sürdürecek. - Ayrıca sendikaların imzaladıkları bazı toplusözleşmelerde ücret zamları 6’şar aylık gerçekleşen enflasyonu esas alıyor. Bu kapsamda Eylül 2020-Şubat 2021 dönemi itibarıyla 6 aylık enflasyon yüzde 9.6 oldu. Eğer sözleşmeleri bu dönemdeyse işçiler buna göre fark alacak. Ücretlere enflasyon oranında zam ile fiyat artışları nedeniyle oluşan kaybın telafisi amaçlanıyor. Bu nedenle de “enflasyon oranında zam sıfır zam” olarak nitelendiriliyor.ANKARA’DA EKMEK FİYATI 1.75 LİRA OLDUAnkara Fırıncılar Odası Başkanı Gürsel Alnıaçık, fırıncıların daha fazla zarar etmemesi için ekmek fiyatına yaklaşık yüzde 16 zam yapıldığını belirterek “1.5 lira olan 200 gram ekmek satış fiyatı 1.75 liraya çıktı” dedi.AA’ya konuşan ve fiyat artışının dün itibarıyla uygulanmaya başladığını belirten Alnıaçık, şöyle devam etti: “Toplantılarda yüzde 30 zam talep ettik. Son 3 ay içinde yüzde 45 civarında una, yüzde 90 civarında da mayaya zam geldi. İşçiliğe de yaklaşık yüzde 20 zam oldu. Fırıncılarımız zarar ediyordu.” Mustafa ÇakırElmadağBelediye BaşkanıAşkın: "Terk edilen köpeklere biz sahipçıkıyoruz"
Elmadağ Belediye Başkanı Aşkın: "Terk edilen köpeklere biz sahip çıkıyoruz" Çok sayıda terk edilmiş köpeğe Elmadağ Belediye Başkanı Adem Barış Aşkın sahip çıktıklarını belirtti. Kim olduğu bilinmeyen kişilerin terk ettikleri köpeklerin ihtiyaçlarını ilçe belediyesi karşılıyor. Ankara’nın Elmadağ ilçesinde yaşayan yurttaşlar, kim olduğu bilinmeyen kişilerin çok sayıda köpeği arabalar içerisinde ilçeye getirdiğini ve hayvanları sokaklara terk ettiğini anlatıyor. CHP’li Elmadağ Belediyesi ise terk edilen bu hayvanlara yaptığı kulübeler ve beslenme alanlarıyla sahip çıkıyor. Elmadağ Belediye Başkanı Adem Barış Aşkın, bölgeye bırakılan hayvanların ihtiyaçlarını karşıladıklarını belirtti.Elmadağ’da yurttaşlar ilçeye arabalarla çok sayıda köpek getirildiğini ve sokağa terk edildiğini söylüyor. Yurttaşlardan gelen ihbarlar doğrultusunda ve rutin denetimlerle, sokağa terk edilen bu hayvanlara Elmadağ Belediyesi sahip çıkıyor. Belediye veterinerleri, Hayvanları Koruma Yasası çerçevesinde müdahalede bulunuyor; hayvanların tedavi, aşılama ve bakım hizmetlerinin yanı sıra besleme ihtiyaçlarını da karşılıyor. Belediye, ayrıca, kış aylarının gelmesi ve soğuk havaların etkisini artırmasıyla ormanlık alanlar içerisindeki farklı noktalara köpek kulübeleri de yaptı. Kulübelerin bulunduğu alanın etrafına da fidan dikimi gerçekleştirildi. "HAYVANLARI KORUMA YASASI ÇERÇEVESİNDE ÇALIŞMALARIMIZI YÜRÜTMEKTEYİZ"Elmadağ Belediye Başkanı Adem Barış Aşkın, “Veteriner Hizmetleri Müdürlüğü’nde görevli olan ekibimiz ile Hayvanları Koruma Yasası çerçevesinde çalışmalarımızı yürütmekteyiz. Ancak bölgemize sık sık topluca bırakılan sokak hayvanları açısından sorunlar yaşamaktayız. Bu konunun ciddiyetinin farkında olarak, bölgemize izinsiz bırakılan hayvanlara biz de aynı muameleyi yapmıyor ve bu davranışı da doğru bulmuyoruz. Onların da yaşama hakkını gözetiyor, aşı, tedavi, kısırlaştırma ve besleme ihtiyaçlarını gerçekleştiriyoruz” dedi. Çevre ilçelere de çağrı yapan Aşkın, “Çevre ilçelerden isteğimiz; sokak hayvanlarına sahip çıkmalarıdır” ifadelerini kullandı. İlçedeki hayvanların iyi koşullarda yaşaması için çalıştıklarının altını çizen Aşkın, “Can dostlarımız, hayatlarını olumsuz etkileyen hava koşullarında, yeni yapmış olduğumuz kulübelerinde, hem beslenebilecekler hem de yaşayabilecekler. En güzel şekilde hayatlarını sürdürmeleri için onları misafir edeceğiz, beslenmelerini ve tedavilerini gerçekleştireceğiz. İnşallah kısa zamanda yeni yaşam alanlarıyla da mutlu olacaklar. Onların canları bize emanet” diye konuştu. Sarp Sağkal‘Güneydoğu’daki iyimser tablo yanıltıcı,çünkübölgedeçok az test yapıldı’
‘Güneydoğu’daki iyimser tablo yanıltıcı, çünkü bölgede çok az test yapıldı’ Prof. Dr. Ahmet Saltık, kontrollü normalleşmeyi Cumhuriyet’e değerlendirdi. Saltık, "Erdoğan, koskoca Türkiye’ye hükmeden tek adam olmanın dayanılmaz keyfini yaşıyor anlaşılan. Açıklamaları Sağlık Bakanı, bakanlık sözcüsü ya da en iyisi Bilim Kurulu sözcüsü yapabilirdi. Bizde hep siyaset kurumu konuşuyor, bilim değil” dedi. Kontrollü normalleşmeyi Cumhuriyet’e değerlendiren Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Saltık, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, alınan kararları tüm ayrıntılarına kadar açıkladığına işaret ederek, “Demokrasilerde Cumhurbaşkanları gerçekte son derece az konuşur. Erdoğan, koskoca Türkiye’ye hükmeden tek adam olmanın dayanılmaz keyfini yaşıyor anlaşılan. Açıklamaları Sağlık Bakanı, bakanlık sözcüsü ya da en iyisi Bilim Kurulu sözcüsü yapabilirdi. Bizde hep siyaset kurumu konuşuyor, bilim değil” dedi.Türkiye’nin “2. açılım-saçılım” sürecini haklı gösterebilecek epidemiyolojik verilere sahip olmadığını söyleyen ve 15-21 Şubat’a ilişkin 81 ilin verilerinin güvenli ve geçerli olmadığına dikkat çeken Saltık, “Örneğin Doğu ve Güneydoğu’da masmavi bir türdeş boyanma görüyoruz. O bölgeden meslektaşlarımızla konuştuğumuzda çok az PCR testi yapıldığını, yaptırabildiklerini, test olanağı bulamadıklarını, sağlık çalışanlarının bile hastalık kuşkusu durumunda test yaptırma olanağının neredeyse bulunmadığını dile getiriyor. O illerdeki silme mavi renk, büyük ölçüde test yetersizliğine dayalı, yanıltıcı bir sonuç” ifadelerini kullandı. ‘AŞI BEDELİ ÖDENEMİYOR’Mutasyonlar nedeniyle, kullanılan PCR testlerinin duyarlılıklarında azalma olduğunu vurgulayan Saltık, “Sahada yaygın ve düzenli test yapılmaması nedeniyle, bu illere göre yoğunluk haritası bilimsel ve geçerli bir harita değildir. 2. açılım-saçılım stratejisi, asla geçerli ve güvenilir olmayan bu verilere dayandırılmıştır” dedi. 2 Mart’taki vaka sayısının, 7 Ocak’taki vaka sayısından daha az olduğuna dikkat çeken Saltık, “Neyin gevşemesini yapıyorsunuz? Sağlık kuruluşlarını güçlendirdiniz mi? Yeni sağlık çalışanı atadınız mı? Okullara ek derslikler kazandırdınız mı? Öğretmen sayısını artırdınız mı? Öğretmenleri ve okul çalışanlarını zamanında aşıladınız mı? Aile hekimliği birimlerini güçlendirdiniz mi? Aşılama istasyonları kurdunuz mu?” sorularını yöneltti. Bu önlemlerin hiçbirinin alınmadığını çünkü Türkiye’nin mali olarak iflas ettiğini kaydeden Saltık, salgının finanse edilemediğini, aşı için dahi para bulunamadığını söyledi. Saltık, “Çin’den çok az aşı geliyor olmasının altında yatan gerçek neden parasal yetersizliğimiz. İktidar aşı bedelini ödeyemiyor” dedi. Aşılamanın yavaş ilerlediğini de söyleyen Saltık, kullanılan aşının koruyuculuğunun da düşük olduğunu belirtti. Saltık, “İkinci bir ‘açılım-saçılım’ histerisine kapılmış görünüyoruz. Bu kez daha ağır bir kasırga ile karşı karşıya kalabiliriz” dedi. Saltık, salgının kontrol altına alınması için seferberlik mantığı içinde 60 milyon kişiyi aşılamak üzere 120 milyon doz aşı ve aşı yapabilecek en az 1 milyon görevli bulunması, 4 haftalık yüzde 95 tam kapanma ile halkın eve kapanması, sosyal devlet gereklerinin yerine getirilmesi çağrısında bulundu. Sefa Uyar