Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Thursday, 11.06.2025, 09:18 PM (GMT)

News - Haberler

Konteyner kentte depremzedeçocuklara yeni yıl sürprizi

Konteyner kentte depremzede çocuklara yeni yıl sürprizi figure > Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, yılbaşı öncesi konteyner kenti gezerek depremzede ailelerin yeni yılını kutladı. Ailelere, içinde gıda, hijyen, kırtasiye, kıyafet ve oyuncakların bulunduğu yılbaşı paketlerini dağıtan Sandal, ziyaretler sırasında özellikle çocukların yoğun sevgisiyle karşılaştı ve onlara yeni yılda bisiklet sözü verdi. Yeni yıl öncesi konteyner kentteki aileleri unutmayan Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, İzmir Sosyal Destek Platformu (İzmir Social Helper) gönüllüleri ve sosyal medya bloggerlarıyla birlikte, deprem sonrası oluşturulan konteyner kentteki vatandaşları tek tek ziyaret etti. Bayraklı Belediyesi tarafından organize edilen etkinlikte Sandal, çocuklara oyuncak ve kırtasiye malzemeleri, ailelere ise gıda, kıyafet ve hijyen ürünlerinden oluşan yılbaşı paketleri armağan etti. Depremin ilk gününden itibaren, gece gündüz her türlü sorunda vatandaşların yanında olduklarını ifade eden Sandal, konteyner alanında çocukların yoğun talebi üzerine miniklere yılbaşından sonra bisiklet sözü verdi. Çocuklar bunun üzerine Başkan Sandal’a ziyaret boyunca eşlik etti, Sandal da çocuklarla bol bol şakalaşarak onlara moral verdi. Vatandaşların ihtiyaç ve sıkıntılarını da dinleyen Sandal, “Her zaman yanınızdayız, iyi ki varsınız. Tüm ihtiyaçlarınızda bir telefon kadar yakınınızdayız. Yeni yıl öncesi çam sakızı, çoban armağanı yeni yıl paketlerimizi kabul edin. Siz her şeyin en iyisine layıksınız. Yeni yıl hepimize mutluluk ve huzur getirsin. Bir daha bu acıların yaşanmamasını diliyoruz. Her zaman sizinleyiz ve yanınızda olmaya devam edeceğiz. Mutlu yıllar” dedi. İZMİR / Cumhuriyet

Kemal Kılıçdaroğlu’ndan“torpil”tepkisi

Kemal Kılıçdaroğlu’ndan “torpil” tepkisi figure > Mühendislik fakültesinden mezun olduktan sonra iş bulamayan gençlerle bir araya gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “81 ilde üniversite açmakla batının çağdaş uygarlığın yakalayabilir miyiz? Sorun aslında çok derinden ama mağdurları sizlersiniz. KPSS var, o sınavda başarılı olan atansın. Ayrıca bir sözlü sınava gerek yok. Bir genelgeyle her şey değişebilir. Niçin yapılmıyor? Torpil yüzünden. Torpilin gözü kör olsun” diye konuştu. CHP Lideri Kılıçdaroğlu, mühendislik fakültesinden mezun olduktan sonra iş bulamayan gençler ile video konferans toplantısında bir araya geldi. Sorunları ve talepleri dinleyen Kılıçdaroğlu, çözüm önerilerini anlattı.“BANKAYA YATIRILAN MAAŞLAR GERİ ALINIYOR”Gençler sorunları şöyle dile getirdi:-Özel gereksinimli genç mezun: “Engelli KPSS ile alımlar giderek azalmakta”-Mimarlık fakültesi mezunu: “Öncelikli sorunumuz üniversite kontenjanlarındaki artışa rağmen atamaların giderek düşmesi. Geçtiğimiz iki yılda 16 bin civarı mezun verilirken sadece 44 merkeze alım yapıldı. Taban puanları yükseldi. Biz 90 puan alıp atanamama korkusu yaşıyoruz.” -Gıda mühendisliği mezunu:  “Çalışması zorunlu personel olarak çalışan gıda mühendisleri özel sektörün baskısı altında kalıyor. Yasal olarak belirlenen maaşlar, bankaya yatırılıyor sonrasında elden büyük kısmı geri alınıyor. Meslektaşlarımız çoğu zaman ya boyun eğmek zorunda kalıyor ya da mobbing ile karşılaşıyor.” /Archive/2020/12/30/133045119-2493355980.jpg“AMCA DAYI MUHABBETİNİN ÖNÜNE NASIL GEÇERİZ”Bir başka genç: Sektöre girebilmek için torpil gerekiyor. Bizim lisans sürecimiz çok çok ağır. Sonra mesleğimizle ilgisi olmayan, gelişim gösteremeyeceğimiz bir sınava tabi tutuluyoruz. Gerekli puanları alıyoruz hala ekstra şeyler isteniyor. Onu da yaptıktan sonra amca dayı muhabbeti… O olmuyor. Bunun önüne nasıl geçebileceğiz bilmiyoruz.”“LİYAKATI EGEMEN KILMAK ZORUNDAYIZ”Gençleri dinleyen Kılıçdaroğlu şunları söyledi:"Bir ülke gerçek anlamda dünyada söz sahibi olmak istiyorsa katma değeri yüksek ürün üretmek zorundadır. Kullandığımız cep telefonları bunların örneğidir. Eğer katma değeri yüksek ürün üretmek istiyorsanız birden fazla alanda çalışan veya mezun olan mühendislerden yararlanmak zorundasınız. Her alanda sağlıklı ve tutarlı bir planlama yapan ülke istihdam sorunuyla karşılaşmaz. Sanayi nereye gidiyor, kaç elemana ihtiyacımız var planlanması lazım. Planlama Teşkilatı vardı, ülkenin geleceği planlanırdı. Orada harita mühendisinden tutun ekonomi alanında çalışanlarından maliye alanına kadar üniversitelerin en nitelikli öğrencileri alınırdı, torpil filan da olmazdı. Bu kurum, tamamen kapatıldı böyle bir planlama örgütümüz artık yok. 81 ilde üniversite açmakla batının çağdaş uygarlığın yakalayabilir miyiz? Bilim üretmeyen, özerkliği olmayan, bilimsel ve mali özerkliği olmayan bir üniversite, üniversite olabilir mi? Sorun aslında çok derinden ama mağdurları sizlersiniz. Şunu ifade edeyim, bir ülkeyi yöneten siyasi partinin başarısı ekonomiye bağlıdır. Peki bu başarının ölçüsü nedir? İzlediğiniz ekonomik politika, yeni istihdam alanları yaratıyorsa başarılıdır. KPSS var, yetiyor zaten, o sınavda başarılı olan atansın. Ayrıca bir sözlü sınava gerek yok. Liyakatı egemen kılmak zorundayız, sözlüyü kaldırmak zorundayız. 21. yüzyılda küçük ayrıntılarda iş bölümüne giden ülkeler gelişmiş ülkelerdir. Eğer küçük ayrıntılarda iş bölümüne gidiyorsanız, azami bütün ayrıntılarını öğreniyorsunuz, diğerleriyle işbirliği halinde katma değeri yüksek ürün üretirsiniz. Bir genelgeyle her şey değişebilir. ‘Bütün kamu kurumları boş kadrolarını sadece KPSS’den dolduracaktır.’ Hiçbir kamu kurumu KPSS dışında eleman alamaz artık. Niçin yapılmıyor? Torpil yüzünden. Torpilin gözü kör olsun, insan haklarına aykırı.” cumhuriyet.com.tr

BeşiktaşBaşkanıAhmet NurÇebi, ikinci kez koronavirüse yakalandı

Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, ikinci kez koronavirüse yakalandı figure > Beşiktaş Kulübü Başkanı Çebi daha önce de koronavirüse yakalanmıştı. Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, ikinci kez koronavirüse yakalandı.Beşiktaş Kulübü, daha önce de koronavirüse yakalanan ve hastalığı yenen Başkan Çebi'nin ilk testlerinin pozitif çıktığını duyurdu.  İHA

Sağlığınçöktüğüşehirde ambulansşovu: "Kimi kandırmayaçalışıyorsunuz?"

Sağlığın çöktüğü şehirde ambulans şovu: "Kimi kandırmaya çalışıyorsunuz?" figure > Sağlık Bakanlığı tarafından Şanlıurfa'ya gönderilen ambulansların sirenler eşliğinde panik ve korku yaratarak şehre girişi tepkiye neden oldu. CHP'li Mahmut Tanal ise şehrin sağlık alanındaki vahim durumunu örneklerle açıklarken, konvoy görüntülerini paylaşan AKP'lilere tepki göstererek "AKP'nin Urfa yöneticilerinin paylaşımı, hemşerilerime hakarettir! Kimi kandırmaya çalışıyorsunuz?" dedi. Salgın nedeniyle saat 21.00'den sonra sokağa çıkma yasağı uygulaması sürerken, yeni hizmete alınan ambulansların yurttaşların paniğe sevk edecek şekilde İstanbul'a getirilmesi panik yaratmıştı. Aynı manzaranın adresi bu kez Şanlıurfa oldu.Sağlık Bakanlığı tarafından Şanlıurfa İl Sağlık Müdürlüğüne tahsis edilen 41 adet ambulans, dün gece Şanlıurfa’ya giriş yaptı. Konvoy şeklinde siren sesleri ile ilerleyen ambulanslar yurttaşlar arasında panik ve korkuya neden oldu.YOL YOK SU YOK, ŞOV VARGörüntüleri sosyal medya hesabından paylaşan CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, "Ambulanslar akşam karanlığında kent merkezinde konvoy halinde siren çalarak ilerledi. Haliyle Şanlıurfalılar tedirgin oldu. Panik havası yaratıldı. Acı acı çalan ambulans sireni hayra alamet sayılmaz. Siren duyulunca 'Allah’ın sen yardım et' diye dua edilir. AKP’nin Şanlıurfa İl yöneticileri, korku dolu gözlerle izlenen ambulansların geçiş anlarını,'Sağlıkta Şanlıurfa'nın kalkındırılmaya devam edilmesi' olarak paylaştı. Hayati önemdeki eksikliğin bir nebze olsun giderilmesini, “Kalkınma” olarak sunarken insan biraz utanır!" diyerek tepki gösterdi.Tanal, şehrin sağlık altyapısı açısından durumunu da şu ifadelerle dile getirdi:"Erdoğan’ın sözüne rağmen Şanlıurfa’da yıllardır şehir hastanesinin daha temeli atılmadı. Urfa’da hastane, doktor ve sağlık personeli eksikliği had safhada. Kentteki hastanelerde tıbbi cihaz olmadığı gerekçesiyle acil ameliyata alınması gereken hastalar çevre illere sevk ediliyor. Koca Şanlıurfa’da kan bankası yok kan bankası! Koronavirüs tedavisi için plazma bağışında bulunmak isteyen Şanlıurfalılar, 150 KM uzaklıktaki Gaziantep’e yönlendiriliyor. AKP'nin Urfa yöneticilerinin paylaşımı, hemşerilerime hakarettir! Kimi kandırmaya çalışıyorsunuz? Başarısızlığı bile başarıymış gibi sunuyorlar. Pes! Şanlıurfa’da hastanelerde muayene olmak için bile torpile ihtiyaç duyuluyor. Daha önceki gün bu yönde şikâyetler aldım. Urfalılar her türlü hizmetten mahrum. AKP politikaları yüzünden Urfa günden güne geriye gidiyor. Elektrik yok, su yok, yol yok, hastane yok, iş yok”  cumhuriyet.com.tr

CHP'li Karaca: 'Tarımsal kredilerin geriödemeleri ertelensin'

CHP'li Karaca: 'Tarımsal kredilerin geri ödemeleri ertelensin' figure > CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, çiftçilerin kredi faizlerinin silinmesi ve 31 Aralık 2020 tarihine kadar Tarım Kredi Kooperatifleri ve Ziraat Bankası tarafından verilen tüm tarımsal kredilerin geri ödemelerinin 2 yıl ertelenmesi için TBMM'ye kanun teklifi sundu. Salgın sürecinde çiftçilerin sorunlarının arttığını belirten CHP Deniz Milletvekili Gülizar Biçer Karaca TBMM'ye sunduğu kanun teklifinde, son aylarda çiftçilere yönelik icra işlemlerindeki artışa dikkat çekti. Karaca, kanun teklifi ile Tarım Kredi Kooperatifleri'nin ve Ziraat Bankası’nın 31 Aralık 2020 tarihine kadar kullandırmış olduğu tarımsal amaçlı kredilerin işlemiş ve işleyecek olan bütün faizlerinin silinmesi amaçlanıyor.Aynı zamanda yapılacak düzenleme ile kanun kapsamına giren 2020 sonuna kadar kullandırılmış tarımsal amaçlı kredilerin anapara üzerinden yapılandırılması ve Tarım Kredi Kooperatifleri'nin 31.12.2020 tarihine kadar verdiği kredilerin ödemelerinin 2022 yılı sonuna kadar ertelenmesi hedefleniyor.ÇİFTÇİNİN DEVLETTEN ALACAĞI 211 MİLYAR TL'Yİ BULDUGülizar Biçer Karaca'nın teklfi için şu açıklamayı yaptı:"Türkiye, tarımda kendi kendine yeten bir ülke iken birçok tarımsal ürünü dışarıdan alan bir ülke konumuna düşmüştür. 2006 yılında yürürlüğe giren Tarım Kanunu’nun 21. Maddesi 'tarımsal desteklemelere ayrılacak pay gayrisafi milli hasılanın yüzde 1’inden az olamaz' düzenlemesini getirmiştir. Ancak aradan geçen 14 yılda tarımsal desteklemelere bütçeden ayrılan pay hiçbir zaman yüzde 1’i bulmamıştır.2006 yılından bugüne kadar çiftçinin Tarım Kanunu’nun 21. Maddesi gereği devletten alacağı miktar 211 milyar TL’yi bulmuştur. Hak ettiği tarımsal desteklemeleri alamayan çiftçiler aynı zamanda kur artışı neticesinde artan girdi maliyetleri ile mücadele ederken diğer yandan tarımsal ithalatta gümrük vergilerinin sıfırlanması ile karşılaşmışlardır. Türkiye’de üretilen ürünlerin ithal ediliyor olması ve yerli çiftçilerin desteklenmiyor olması neticesinde tarım sektörünü ayakta tutmaya çalışan çiftçiler borçlanmak zorunda bırakılmışlardır.Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik buhranın faturasını üreten kesimler ödüyor. Borç yükü ve faiziler altında ezilen üreticilerin dayanacak gücü kalmadı. Tarım politikalarında köklü değişikliğe gidilmeli. Pandemi döneminde daha fazla mağduriyet yaratmamak için çağrımız tüm milletvekillerinedir; Gelin 2021’e müjdeli haberlerle başlayalım, çiftçimizin yüzünü güldürecek teklifi yasallaştıralım." ANKA

'Yılbaşında çekirdek aile içinde dahi temastan kaçınmak gerek'

'Yılbaşında çekirdek aile içinde dahi temastan kaçınmak gerek' figure > Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, koronavirüsün yüzde 80 ev içi bulaştan kaynaklandığını belirterek, yılbaşında dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. İlhan, "Çekirdek aile için dahi evde olabildiğince birbirinden uzak yaşamak, temastan kaçınmak doğru bir yaklaşım olacaktır" dedi. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı, Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu üyesi Prof. Dr. İlhan, koronavirüste rakamların 3 binler civarında seyretmesinin nedeninin ev içindeki bulaşın yaygınlığına bağlı olduğunu söyledi. YÜZDE 80 KADARININ EV İÇİ BULAŞLARDAN KAYNAKLANDIĞI GÖZÜKÜYORİlhan, "Sahadaki filyasyon sonuçlarına baktığımızda yüzde 80 kadarının ev içi bulaşlardan kaynaklandığı gözüküyor. Bunu hem sahadaki filyasyon ekiplerinden hem de hastanemize başvuran kişilerden söylemek olanaklı. Vatandaşlarımızın bir bölümünün hafta sonu sokağa çıkma kısıtlamalarını izin, birlikte olma zamanı olarak gördüğünü gözlemliyoruz. Bazı vatandaşlarımız akrabaları, eşi dostu, kuzenleri, kardeşleriyle cuma akşamı bir araya geliyorlar, pazartesi sabahına kadar aynı ortamda kalıyorlar. Bunun riski artırdığını bilmemiz gerekiyor. Zira hem maruziyet süresi uzun hem de içeride daha fazla kişi olduğu için bulaş ihtimali daha çok artıyor. Yanınızdaki arkadaşınızın, kuzeninizin, teyzenizin, ağabeyinizin, amcanızın koronavirüs pozitif olup olmadığını bilemezsiniz. Bu nedenle hemen hafta sonu akabinde yine hasta sayısının vaka sayısında artma eğiliminde olduğunu gözlemliyoruz" diye konuştu.'SEYAHATE ÇIKMAMAK GEREKİYOR'Yılbaşındaki 4 günlük kısıtlama süresini bazı kişilerin tatil gibi gördüğünü söyleyen Prof. Dr. İlhan, "Bu süreyi ne kadar çekirdek ailemizle beraber geçirirsek riskin o kadar az olacağını bilmemiz gerekiyor. Villa, ev kiralamadan bahsediyorlar; tanınmayan insanların bir araya gelmesi ya da tanış olsa bile bu insanların bir araya gelmesinin koronavirüs riskinin artıracağını doğrudan bilmemiz gerekiyor. Hele ki 3-4 gün insanlar bir arada olunca, uzun zaman diliminde eğer ortamda birisi koronavirüs ise diğerlerinin de koronavirüs olması kaçınılmaz olarak karşımıza çıkacaktır. Seyahate çıkmamak gerekiyor. Seyahate çıkıldığı takdirde gittiğimiz yere virüsü götürebileceğimiz oradan virüs alıp geri getireceğimizi unutmamak gerekiyor" dedi.'ÇEKİRDEK AİLE BİLE OLSAK TEMASA DİKKAT'Çekirdek aile olarak bir arada bulunulması takdirde dahi mutlaka evin sık sık havalandırılması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. İlhan, zorunluluk olmadığı takdirde, dışarı çıkmamak ve dışarıdan içeri kimsenin gelişine izin verilmemesi gerektiğini söyledi. İlhan, şunları kaydetti: "Temel amacımız kalabalığı azaltmak, teması azaltmak. Buna yönelik ne kadar çok azaltma yapabilirsek o kadar başarılı olabiliriz. Birkaç ailenin bir araya gelmesi, otellerde, evlerde, villalarda bir araya gelmesinin doğrudan koronavirüs riskini arttırır. En ideali evde çekirdek aile olarak kalmak ama ortamın havalandırılmasına dikkat etmeleri gerekiyor. Bunun yanında ev içinde mümkün olduğunca fiziki temasın az olmasına dikkat etmek gerekiyor. Bu 3-4 günlük sürenin uzun olduğunu düşündüğümüzde, evde daha çok temas edileceği düşünüldüğünde, çekirdek aile için dahi evde olabildiğince birbirinden uzak yaşamak, temastan kaçınmak doğru bir yaklaşım olacaktır." DHA

Borsa rekor seviyeyi gördü

Borsa rekor seviyeyi gördü figure > Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günün ilk yarısında yüzde 1,08 değer kazanarak 1.475,48 puana çıkarken, gördüğü en yüksek seviyeyi de 1.483,16 puana taşıdı. /Archive/2020/12/30/131809865-borsa-istanbul.jpgGünün ilk yarısında yükseliş eğiliminde hareket eden BIST 100 endeksi, saat 13.00 itibarıyla önceki kapanışa göre 15,78 puan artışla 1.475,48 seviyesine çıktı. Toplam işlem hacmi 18,7 milyar lira düzeyinde gerçekleşti.İlk yarıda bankacılık endeksi yüzde 2,04, holding endeksi yüzde 0,61 değer kazandı. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 2,16 ile turizm, en çok gerileyen ise yüzde 0,85 ile orman, kağıt, basım oldu.Düşüş eğilimini sürdüren döviz kurlarından destek bulan BIST 100 endeksi, gördüğü en yüksek seviyeyi 1.483,16 puana taşıdı.Analistler, bugün ABD'de açıklanacak verilerin yanı sıra İngiltere'de ticaret anlaşmaları ve ABD'de teşvik paketi ile ilgili gelişmelerin takip edileceğini belirterek, yeni tip koronavirüs salgını ve aşısına yönelik haber akışının da gündemin odağındaki yerini koruduğunu söyledi.Teknik açıdan BIST 100 endeksinin 1.455 seviyesinin üzerinde kalıcılık sağlaması durumunda 1.490 seviyesinin direnç olarak izleneceğini kaydeden analistler, olası düşüşlerde ise 1.420 puanın destek konumuna gelebileceğini bildirdi. AA

SON DAKİKA:İçişleri Bakanlığı'ndan yeni genelge

SON DAKİKA: İçişleri Bakanlığı'ndan yeni genelge figure > İçişleri Bakanlığı genelgesine göre yarın 21.00'den 1 Ocak 10.00'a kadar belirlenen cadde, bulvar ve meydanlar yabancı turist girişine kapalı olacak. İçişleri Bakanlığı, 81 İl Valiliğine “Cadde, Bulvar, Meydan Tedbirleri” konulu genelge gönderdi.Genelgede, hafta sonları uygulanan sokağa çıkma kısıtlamasının bu hafta sonu yılbaşı akşamını da kapsayacak şekilde 31 Aralık 2020 Perşembe günü saat 21.00’den 4 Ocak 2021 Pazartesi günü saat 05.00’e kadar uygulanması kararlaştırıldığı hatırlatıldı.Genelgede; yılbaşı öncesi, yılbaşı akşamı ve sonrasında alınması gereken güvenlik tedbirlerinin ve alınan önlemlerin belirlenerek valiliklere bildirildiği ifade edildi. Bu kapsamda Kovid­ 19 salgınıyla mücadeleyi akamete uğratmamak adına kalabalıkların kontrolsüz şekilde bir araya gelmesine neden olacak yılbaşı kutlamalarına müsaade edilmemesi gerektiği talimatının da verildiği kaydedildi.Genelgede, sosyal izolasyonun teminine yönelik pek çok tedbirin uygulandığı bir ortamda; turistik faaliyetler kapsamında geçici bir süreyle Türkiye’de bulunan ve bu nedenle sokağa çıkma kısıtlamasından muaf tutulan yabancı turistlerin eylemlerinin de salgının yayılımının düşürülmesinde yakalanan başarıyı gölgelememesi ve salgınla mücadelede zafiyet algısına neden olmaması açısından oldukça önemli olduğu vurgulandı.Bu çerçevede 31 Aralık 2020 Perşembe günü saat 21.00’den 1 Ocak 2021 Cuma günü saat 10.00’a kadar; il ve ilçe merkezlerinde simgesel özellikleri bulunan, şehirlerle özdeşleşen veya kutlama/toplanma alanı olarak bilinen cadde, bulvar veya meydanlara (İstanbul’da İstiklal Caddesi ve Sultanahmet Meydanı, Ankara’da 15 Temmuz Kızılay Milli İrade Meydanı, İzmir’de Gündoğdu Meydanı gibi) yabancı turistler de dahil olmak üzere tüm girişler sınırlandırılacak.Sınırlamalara ilişkin kamuoyu bilgilendirmeleri zamanında yapılacak ve sınırlama getirilen süre boyunca bu yerlere kişilerin girişini engelleyecek şekilde fiziki güvenlik tedbirlerinin alınması sağlanacak.Belirtilen cadde, bulvar veya meydanlarda sınırlama getirilen süre boyunca yabancı turistlerin bir araya gelebilecekleri etkinliklere kesinlikle müsaade edilmeyecek. cumhuriyet.com.tr

Abdullah Avcı: Futbola yardımcıolmamız lazım

Abdullah Avcı: Futbola yardımcı olmamız lazım figure > Süper Lig’in 16’ncı haftasında deplasmanda Fatih Karagümrük ile oynayacağı maçın hazırlıklarını sabah yaptığı antrenmanla sürdüren Trabzonspor’da teknik direktör Abdullah Avcı, basın mensuplarının yeni yılını kutlarken, futbolun her şeyi ayakta tuttuğunu, ona yardımcı olunması gerektiğini söyledi. Süper Lig’in 16’ncı haftasında deplasmanda Fatih Karagümrük ile oynayacağı maçın hazırlıklarını sabah yaptığı antrenmanla sürdüren Trabzonspor’da teknik direktör Abdullah Avcı, basın mensuplarının yeni yılını kutlarken, futbolun her şeyi ayakta tuttuğunu, ona yardımcı olunması gerektiğini söyledi./Archive%5C2020%5C12%5C30%5C133049884-abdullah-avci-futbola-yardimci-olmamiz-lazim_4.jpgTrabzonspor, Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri’nde teknik direktör Abdullah Avcı yönetiminde saat 11.30’da yaptığı antrenmanla 3 Ocak 2021 Cumartesi günü oynayacağı Fatih Karagümrük maçının hazırlıklarını sürdürdü. Antrenmanın ilk 30 dakikalık bölümü basın mensuplarına açık olarak gerçekleştirilirken, bu bölümde dinamik ısınma hareketlerinin ardından pas ve kuvvet çalışmaları yapıldı. Antrenman, 5’e 2 çalışmaları ve geniş alan oyunları ile devam etti. Sakatlığı bulunan Vitor Hugo antrenmanda yer almadı, Ekuban ise takımdan ayrı çalıştı.ABDULLAH AVCI: FUTBOLA YARDIMCI OLMAMIZ LAZIMAntrenmanda 2021 yılı öncesi basın mensuplarının yeni yılını kutlayan teknik direktör Abdullah Avcı, futbola yardımcı olunması gerektiğini belirterek, “Umarım 2021 hepimizin adına, tüm dünya adına ve sağlık adına iyi olur. Öncelik sağlık. Futbol da her şeyi ayakta tutuyor. Onun için futbola yardımcı olmamız lazım” ifadelerini kullandı.Bu arada Abdullah Avcı, antrenmanın ilk bölümündeki çalışmalar sırasında Yusuf Sarı’nın yanına giderek bir süre genç oyuncu ile konuştu. Deneyimli teknik adam, antrenmanın ilk bölümünün tamamlanmasının ardından da saha ortasında forvet oyuncusu Djaniny ile bir süre sohbet etti. DHA

Baro BaşkanıYeşilboğaz: "İstanbul Sözleşmesi uygulansaydıher biri hayatta olacaktı"

Baro Başkanı Yeşilboğaz: "İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı her biri hayatta olacaktı" figure > Mersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, Türkiye’de bir günde erkekler tarafından öldürülen Aylin Sözer, Selda Taş, Vesile Sönmez cinayetine ve Mersin’de boşanmak istediği eşi tarafından kurşun yağmuruna tutulan D.U.’nun yaşam mücadelesi verdiği olaya yaptığı açıklamayla tepki göstererek, “Bunun sorumlusu, kadın cinayetlerini durduracak yasaları uygulamayanlardır. İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı, 6284 sayılı yasa uygulansaydı her biri hayatta olacaktı. Kadınlar ülkemizde kol gezen hukuksuzluklar yüzünden ölüyor” dedi. Türkiye'de 2020 yılında 419 kadının erkekler tarafından katledildiğini ve sayının her geçen gün arttığını belirterek, “29 Aralık tarihinde ise 3 kadın daha erkekler tarafından öldürüldü. İstanbul'da Aylin Sözer eski erkek arkadaşı tarafından yakılarak, Malatya'da Selda Taş eşi tarafından silahla başından vurularak,  Gaziantep'te Vesile Dönmez oğlu tarafından pompalı tüfekle vurularak katledildi. Mersin'de ise bir kadın, boşanmak istediği eşi tarafından 10 el ateş edilerek üç kurşunun vücuduna isabet etmesi sonucu yaşam mücadelesi veriyor. İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı, 6284 sayılı yasa uygulansaydı, her biri hayatta olacaktı. Kadın cinayetlerini durduracak politikaları yürütmeyenler, önleyici yasaları uygulamayanlar, bunun sorumlusu sizsiniz! Kadınlar ölürken İstanbul Sözleşmesi’ni tartışmaya açanlardır sorumlular./Archive/2020/12/30/125851097-tre.jpgMersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz“KADINLAR KOL GEZEN HUKUKSUZLUKLAR YÜZÜNDEN ÖLÜYOR”Katiller, ‘Nasıl olsa biraz yatar çıkarım’ düşüncesiyle öldürüyor kadınları. Çünkü biliyorlar ki, bu ülkede kadın öldürmenin bir bedeli yok. Biliyorlar ki, cezasızlık var, iyi hal indirimi var. Biliyorlar ki ruhsatsız silahlara karşı önlem yok. Erkek kadını katlediyor, devlet cezayı indiriyor. Aile Hukuku alanındaki uyuşmazlıklarda zorunlu arabuluculuk, aile içi şiddetin görmezden gelinmesi demektir. Aile hukukunda arabuluculuk, kadının adalete erişimine engel olmak demektir. Eşitsiz toplumsal cinsiyet ilişkileri üzerine kurulu ataerkil yapı ve bu zihniyet zinciri kırılmadıkça var olan hukuk da işlemeyecektir. Kısacası tepeden tırnağa hukuksuzluk. Hukuksuzluk sancısıyla kıvranıyoruz. Kadınlar ülkemizde kol gezen hukuksuzluklar yüzünden ölüyor” ifadesini kullandı.  cumhuriyet.com.tr

Omurgada kıştehdidine karşı8önemli uyarı!

Omurgada kış tehdidine karşı 8 önemli uyarı! figure > Soğuk havalarda oluşan hastalıklar denildiğinde aklımıza ilk olarak nezle ve grip gibi üst solunum yolu enfeksiyonları gelse de, aslında omurgamız da tehdit altında oluyor. Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Murat Hamit Aytar, omurgadaki kış tehdidine karşı 8 önemli uyarıda bulundu. Soğuk havanın yol açtığı kas spazmına tüm dünyada korku yaratan Covid-19 pandemisindeki hareketsizlik ve saatlerce ev ortamında bilgisayar başında hatalı oturmak gibi faktörler de eklenince, özellikle bel ve boyun bölgemizde yaşam kalitemizi oldukça düşürecek boyutlarda şiddetli ağrılar gelişebiliyor, hatta hapşırırken veya öksürürken belimiz bile tutulabiliyor. Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Murat Hamit Aytar, soğuk havalarda bel ve boyun sağlığımızı korumak için almamız gereken önlemleri şöyle sıraladı: - Vücut ısınızı ideal seviyede tutabilecek şekilde giyinmeye dikkat edin. Özellikle bel ile boyun bölgeniz soğuğa doğrudan maruz kalmayacak şekilde giyinin. Bu nedenle belinizi açıkta bırakan kıyafetlerden kaçının, atkı kullanmayı ihmal etmeyin. Fazla kalın da giyinmeyin, çünkü terlemek ve ardından soğuk havaya maruz kalmak, omurga sağlığını olumsuz etkileyen en önemli sorunlardan biri. Bilindiği gibi terledikten sonra terimizin korunmaksızın kuruması, üstelik bir de soğuk ortamda daha ciddi soğuk etkisi yaparak kaslarda spazmı, tutulmayı iyice kolaylaştırıyor. - İnce giyinerek soğuk havanın doğrudan etkisine maruz kalmak da omurgayı tehdit ediyor. Hava şartlarına uyumsuz şekilde ince giyinmekten kaçının. - Islak veya nemli saçlar boyun bölgesinde soğuğun olumsuz etkisini kolaylaştırarak boyunda tutulmaya yol açabiliyor. Banyo yaptıktan sonra saçlarınızı iyice kurutmadan dışarı çıkmayın. - Rüzgarlı havalarda cereyanda kalmamaya dikkat edin. Ayrıca çalışma ortamında camdan gelen rüzgara da maruz kalmayın. - Oturmak omurgamıza iyi gelmiyor, özellikle de boşlukta ve dengesiz bir pozisyonda oturuyorsak. Omurga sağlığınız için masa başında otururken bel boşluğunu destekleyen bir yastık kullanmaya ve dik pozisyonda olmaya özen gösterin. - Kullandığınız bilgisayarın ekran seviyesini, klavyenin bulunduğu yeri ve masa yüksekliğini vücut ölçülerinize uygun hale getirin.- Ofiste ya da evde klimanın doğrudan omurganıza gelmesini önleyin.- Soğuğun olumsuz etkilerine karşı mücadele etmenin bir başka önemli yolu da omurgayı sıcak tutmak için spor yapmak. Vücudunuzu çok yormayan yürüyüş, yüzme, uzman eşliğinde pilates ile fitness programlarını düzenli olarak uygulamayı ihmal etmeyin. cumhuriyet.com.tr

HEKTAŞ’tan Agriventis ve Armaİlaç’ısatın alma kararı

HEKTAŞ’tan Agriventis ve Arma İlaç’ı satın alma kararı figure > OYAK Tarım Hayvancılık şirketlerinden HEKTAŞ, kuraklığa karşı toleranslı tohumlar geliştiren Avustralya kökenli Agriventis Technologies ve veteriner tıbbi ürün üretimi yapan Arma İlaç’ı satın alma kararı verdi. /Archive/2020/12/30/125630129-77.jpgHEKTAŞ’tan yapılan açıklamaya göre, dünyayı etkileyen küresel iklim değişikliğine bağlı kuraklık ve Covid-19’la ön plana çıkan "hayvan sağlığı" olmak üzere iki konuda stratejik iki yatırıma birden imza atmayı planlıyor. HEKTAŞ, bu kapsamda, daha az suya ihtiyaç duyan ve her türlü iklim koşuluna uyumlu tohum geliştiren Avustralya kökenli girişim sermayesi şirketi Agriventis Technologies Pty Ltd’yi ve hayvan sağlığı alanında veteriner tıbbi ürün üretimi yapan Arma İlaç’ı satın alma kararı verdi. Agriventis hisselerinin yüzde 51’ini, Arma İlaç’ın ise tamamını bünyesine katma kararını Kamuoyu Aydınlatma Platformu’na bildiren HEKTAŞ, iki stratejik yatırımla küresel lige çıkmaya hazırlanıyor. İki şirketin de pay devir fiyatları bağımsız değerleme kuruluşlarınca belirlendikten sonra satın alma işlemi tamamlanacak. HEKTAŞ, 2007 yılında Avusturalya’da girişim sermayesi olarak kurulan Agriventis şirketinin yüzde 51 hissesini alarak tohum alanında yurt dışı Ar-Ge iş birliklerinin güçlendirilmesini ayrıca kurak ve yarı kurak alanlarda yetişebilecek verimli ve çok çeşitli tohum geliştirme gibi Türkiye’de pek yaygın olmayan Ar-Ge çalışmalarına imza atmayı hedefliyor. HEKTAŞ, Agriventis ile öncelikli olarak sözleşmeli çiftçilik yöntemi ile Maş Fasulyesi (Mung Bean) üretimine başlayacak. 2021 yılından itibaren Maş Fasulyesi’ne ek olarak Siyah Susam (Black Sesame) üretimi de yapılacak.Geliştirdiği ürünler içerisinde hardal, nohut, fasulye, mercimek, soya fasulyesi, pirinç, siyah susam bulunan şirketin ıslah faaliyetleri desteklenerek, ellerindeki mevcut hatların tescile esas denemeleri başlatılacak. HEKTAŞ’ın uzun vadeli hedefi ise iklim değişikliği ile mücadele adına sektöre yön veren Ar-Ge çalışmalarıyla geliştirilen tohumlarla tarım sektöründe global bir oyuncu olmak.HAYVAN SAĞLIĞI İÇİN İLAÇ PORTFÖYÜ ZENGİNLEŞECEKHayvancılık tarafında da ciddi atılımlar içinde olan HEKTAŞ’ın satın almayı planladığı Arma İlaç, 11 milyon kutu yıllık üretim kapasitesine sahip. Arma İlaç ile iş birlikleri ve Ar-Ge faaliyetleriyle sahip olduğu veteriner tıbbi ürün portföyünü zenginleştirmeyi hedefleyen HEKTAŞ, hayvan sağlığı alanındaki gücünü ve hem yurt içi hem de yurt dışı pazarlardaki payını artırmaya odaklanacak.Arma İlaç ile ayrıca günümüzde önem kazanan bir kavram olan "Tek Sağlık Konsepti"ne odaklanılacak. Tek Sağlık, insan hayatı ve sağlığının yüksek düzeyde korunması için aynı zamanda hayvan sağlığı ve refahı, bitki sağlığı ve çevrenin de korunmasının gereğine işaret ediyor. Bu bağlamda Arma İlaç mottosunu "Tek Sağlık Tek Arma" olarak belirleyen HEKTAŞ, 2021 yılında hayvan sağlığı alanındaki çalışmalarına hız verecek. AA




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter