Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Wednesday, 08.20.2025, 10:43 AM (GMT)

News - Haberler

Aydın'da bir mahalle karantinaya alındı

Aydın'da bir mahalle karantinaya alındı figure > Aydın'ın Karacasu ilçesinde bir mahalle, pandemi tedbirleri kapsamında karantinaya alındı. Aydın'ın Karacasu ilçesinde bir mahalle, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında karantinaya alındı.Alınan bilgiye göre, Kovid-19 vakalarındaki artış nedeniyle Yukarı Görle Mahallesi'nin karantinaya alınmasına karar verildi.Girişe, "Bu mahallede karantina tedbirleri uygulanmakta" yazılı tabela asıldı. cumhuriyet.com.tr

Tartıştığıgüvenlik görevlisinin parmağınıısırıp, kopardı

Tartıştığı güvenlik görevlisinin parmağını ısırıp, kopardı figure > Samsun'da hastanede taşkınlık çıkaran hasta yakını Kamil V., kendisine müdahale eden güvenlik görevlisi Tahsin A.'nın parmağını ısırarak, kopardı. /Archive/2020/11/21/121318932-5211.jpgOlay, dün gece saatlerinde Terme Devlet Hastanesi'nde meydana geldi. Hasta yakını Kamil V., alkollü olarak geldiği hastanede taşkınlık çıkardı. Duruma müdahale eden görevlilerle de tartışan şüpheli, güvenlik personeli Tahsin A.'nın parmağını ısırarak kopardı. Kanlar içinde kalan Tahsin A. tedaviye alındı. İhbarla gelen polis ekiplerince gözaltına alınan Kamil V., ifadesi alınmak üzere emniyete götürüldü. cumhuriyet.com.tr

Türk filmleri, ABD'nin Bostonşehrinde sinemaseverlerle buluşacak

Türk filmleri, ABD'nin Boston şehrinde sinemaseverlerle buluşacak figure > Türk sinemasından seçkin örneklerin yer aldığı 19. Boston Türk Film Festivali, 22 Kasım-15 Aralık'ta gerçekleştirilecek. /Archive/2020/11/21/104636514-thumbsbc80cdb5ef03093e466bfaff6a81535b77.jpgYeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle mart ayında ertelenen Boston Türk Film Festivali'nde çağdaş Türk sinemasının seçkin örnekleri Amerikalı seyirciyle buluşacak.Festival programında, Emin Alper’in "Kız Kardeşler", Nihat Durak’ın "Kapı", Maryna Er Gorbach ve Mehmet Bahadır Er’in "Ömer ve Biz", Eylem Kaftan’ın "Kovan", Ali Özel’in "Bozkır", Kıvanç Sezer’in "Küçük Şeyler", Emre Yeksan’ın "Yuva", Özkan Yılmaz’ın "Soluk" isimli uzun metraj filmleri yer alıyor.ABD’de ilk kez gösterime girecek uzun metrajlı filmlerin yanı sıra festivalde 2006’dan bu yana düzenlenen belgesel ve kısa film yarışmasında ödül alan filmlerden bir seçki de bulunuyor.Festival kapsamında ayrıca Türk sineması üzerine ödül alan yönetmenlerin katılacağı çevrim içi bir panel de düzenlenecek.Boston Türk Film Festival programı hakkında daha fazla bilgiye "www.BostonTurkishFilmFestival.org" adresinden ulaşılabilecek. AA

Bob Dylan'ın yayımlanmamışşarkısözlerinin olduğu belgeler 495 bin dolara satıldı

Bob Dylan'ın yayımlanmamış şarkı sözlerinin olduğu belgeler 495 bin dolara satıldı figure > Nobel Ödüllü ABD'li şarkıcı Bob Dylan'ın yayımlanmamış şarkı sözlerinin olduğu belgeler, açık arttırmada 495 bin dolara satıldı. Boston kentinde R.R. Auction Müzayede Evi tarafından düzenlenen açık arttırmada, Bob Dylan'ın yakın dostu, blues gitaristi Tony Glover'ın kişisel koleksiyonundaki belgeler satışa sunuldu.Glover'ın 1971'de Dylan ile yaptığı söyleşilerin kayıtları ile Glover'a yolladığı mektuplardan oluşan belgeler, 495 bin dolara alıcı buldu.Mektupların içinde Dylan'ın daha önce yayımlamamış şarkı sözlerinin bulunduğu belirtildi.ADINI NEDEN DEĞİŞTİRDİ?Öte yandan Dylan'ın, Glover ile yaptığı, gün yüzüne çıkan söyleşide, Robert Zimmerman olan adını neden değiştirdiği sorulduğunda, dönemin Amerikan toplumundaki anti-semitist (Yahudi karşıtı) tanımlamalardan kaçınmak için bunu tercih ettiğini ifade ettiği aktarıldı.Dylan'ın, "Çoğu insan Yahudilerin yalnızca tüccar veya tefeci olduğunu düşünüyor" ifadesi kullandığı kaydedildi. AA

Herkes yasak sandışehir boşkaldı

Herkes yasak sandı şehir boş kaldı figure > Van’ın merkez ilçelerinde vatandaşlar, koronavirüs tedbirleri kapsamında sokağa çıkma yasağının bugün başladığını düşünmeleri nedeniyle şehir sessizliğe büründü. İçişleri Bakanlığı’nın koronavirüs tedbirleri kapsamında yayınladığı genelgeyle birlikte yeni kısıtlar gündeme gelmeye başladı. Koronavirüs salgınının yayılımını önlemek amacıyla başlatılan kısıtlama süreci esnaf için geçtiğimiz akşam 20.00 itibarıyla başlarken kısıtlamalardan biri olan hafta sonu sokağa çıkma yasağı ise bugün uygulanmaya başlayacak. Bakanlık tarafından yayımlanan yeni tedbir kararları yurttaşların dışarı çıkmamasına ilişkin yasaklar, bu akşam 20.00’dan itibaren uygulamaya geçiyor. Van’ı merkez ilçelerinde sokağa çıkma yasağının bugün uygulamaya konulduğunu düşünen vatandaş ise saat 10.00’dan sonra dışarı çıkmaya başladı. Uygulamadan haberi olan vatandaşlar, şehir merkezinde sessizlikle karşılaşınca şaşkınlık yaşadı. Diğer taraftan bazı yurttaşlar ise ‘Acaba yasak var mı?’ şeklinde kısa sürekli tereddüt yaşadığı gözlemlendi.SABAH DIŞARI ÇIKANLAR DA ŞAŞIRDIBugün sabah saatlerinde sokağa çıkma yasağının olduğunu düşündüğünü ifade eden vatandaşlar, kentin en işlek caddelerin sessize büründüğünü, bu yüzden kendilerinin de şaşkınlık yaşadıklarını ifade etti.“MİLLETİN KAFASI KARIŞMIŞ”Bir yurttaş bazılarının yasak olmadığını bildiğini ancak çoğunun da bundan habersiz olduğunu söyleyerek, “Mahallemizde bazı sadece iş yerlerinin yasak olduğunu düşünüyormuş. Bazı da bugün yasakların başladığını sanıyormuş. Milletin kafası karışmış. Ne yapacağımızı bilmiyoruz” dedi. İHA

Koronavirüs ve grip bir arada istenmeyen sonuçlara yol açabilir

Koronavirüs ve grip bir arada istenmeyen sonuçlara yol açabilir figure > Koronavirüs ve grip bir arada istenmeyen sonuçlara yol açabildiğini belirten Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Gamze Varol, "Tıp dünyası bize 'Üst üste iki enfeksiyon insan bünyesini epey yorar, hayati tehlikeyi artırır' diyor" ifadelerini kullandı. Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Gamze Varol, maske, sosyal mesafe ve hijyen kurallarının yeni tip koronavirüsün (Covid-19) yanı sıra gribe karşı da koruma sağlayacağını söyledi.Varol, "Haziran ve temmuzda kademeli olarak düğünler, dernekler, sınırların açılması, illerin birbirine geçişi oldu. Bizler sosyalleşmeyi seven bir milletiz. Covid-19'lu bir hastaya geçmiş olsuna gidiyoruz ya da o karantinaya giderken hep birlikte arkasından su dökerek uğurluyoruz. Böyle de bir kültürel durum var, bunu engelleyemedik" dedi.Varol, sünnet düğünleri, evlilikler, nişanlar, kutlamalar ve tatillerin herkesi zor duruma soktuğunu vurgulayarak, "Herkes zincirlerini kırmış gibi bir anda açılmaya başladı. Bu açılma şu anki durumumuzu ve gerçekliği bize yaşattı" diye konuştu."KİMSEYE GÜVENMEYECEĞİZ"Maskeli bir hayat, sosyal mesafe ve hijyen kuralına dikkat edilmesi gerektiğine değinen Varol, şöyle devam etti:"Kimseye güvenmeyeceğiz. Biz zannediyoruz ki eşimiz, dostumuz, komşumuzdan bir şey bulaşmaz. Zaten bulaşmayacağını düşünüp de maskeyi çıkarıp birlikte çay kahve içtiğimiz arkadaşlarımız nedeniyle birbirimize bulaş oluyor. Yani sokakta maskeyle yürürken virüs üstümüze atlayıp bizi hasta etmiyor. Sosyal zamanlarda herkes pozitifmiş gibi düşünmeliyiz çünkü bu hastalık hiç belirtisiz geçirilebiliyor. Belirtisiz olunca, kendimizi hasta hissetmeyince maske takmıyoruz, korumuyoruz. Dolayısıyla büyüklerimizi enfekte edebiliyoruz. Bu noktada iş bizde bitiyor. Az gezelim, dikkatli olalım, maske takmayı ihmal etmeyelim.""ÜST ÜSTE İKİ ENFEKSİYON HAYATİ TEHLİKEYİ ARTIRIR"Sonbahar-kışla birlikte grip salgınının da arttığına işaret eden Varol, şunları kaydetti:"Tıp dünyası bize 'Üst üste iki enfeksiyon insan bünyesini epey yorar, hayati tehlikeyi artırır' diyor. Grip ve koronavirüsün solunum yoluyla bulaşacağı öngörüldüğünden maskeyi takmaz, el yıkama kurallarına dikkat etmez ve fiziki mesafeye gereken özeni göstermezsek hem grip virüsünü hem de koronavirüsü alabiliriz ve ikisi birlikte hiç istemediğimiz sonuçlara neden olabilir. Tersine eğer biz hijyen kurallarını çok iyi uygularsak, maskemizi düzgün takarsak hem koronavirüsten hem de grip virüsünden kurtulacağımız için aslında bu seneyi belki önceki yıllardan daha rahat atlatabiliriz. Çalışmalar şunu gösteriyor ki eğer koronavirüs için biz bu kadar hassas davranırsak belki grip daha az olacak. O yüzden bir tarafta her iki virüsü de alıp çok ağır bir hastalık atlatmak diğer tarafta çok basit tedbirleri yapmak var." AA

Stranger Things’in "yeni sezon isimleri" belli oldu

Stranger Things’in "yeni sezon isimleri" belli oldu figure > Netflix, Stranger Things dizisinin dördüncü sezonuna katılan oyuncuların isimlerini duyurdu. Netflix açıklamasına göre, Jamie Campbell Bower, Eduardo Franco, Joseph Quinn, Robert Englund, Sherman Augustus, Mason Dye, Nikola Djuricko ve Tom Wlaschiha, Stranger Things’in yeni sezonuna katılan isimler oldu. Açıklamada oyuncuların yeni sezondaki durumlarına ilişkin bilgiler de aktarılırken, şu ifadelere yer verildi:"Jamie Campbell Bower (The Mortal Instruments: City of Bones, Sweeney Todd) Psikiyatri hastanesinde görevli olarak çalışan şefkatli bir adam olan Peter Ballard'ı canlandıracak. Her gün tanık olduğu gaddarlıktan bıkan Peter, sonunda tavrını koyabilecek mi?. Eduardo Franco (Booksmart, The Binge) Jonathan’ın yeni en iyi arkadaşı, Surfer Boy Pizza’nın leziz pizzaları şevkle dağıtan, eğlenceyi seven Argyle’ı oynayacak. Joseph Quinn (Catherine the Great, Howards End) Hawkins High’ın resmi D&D kulübü The Hellfire Club’ı yöneten 80’lerin korkusuz metalcisi Eddie Munson’u canlandıracak. Kendisini anlamayanların nefret ettiği fakat anlayanların da çok sevdiği Eddie, olayların ürkütücülüğünü yakından deneyimleyecek. Sherman Augustus (Into the Badlands, Westworld) Yarbay Sullivan'ı canlandıracak. Hawkins'teki kötülüğü sonsuza kadar nasıl durduracağını bildiğine inanan zeki ama anlamsız bir adam. Mason Dye (Bosch, The Goldbergs) Jason Carver'ı canlandıracak." AA

Kulüp Başkanıkoronavirüs

Kulüp Başkanı koronavirüs figure > Süper Lig ekibi Denizlispor Kulübü'nün başkanı Ali Çetin: "Koronavirüs testim pozitif çıktı" Denizlispor Kulübü Başkanı Ali Çetin, yeni tip koronavirüse (Covid-19) yakalandığını duyurdu.AA muhabirine, dün Covid-19 testi yaptırdığını söyleyen Çetin, "Koronavirüs testim pozitif çıktı. Şu an evimde izolasyon altındayım. Sağlık durumum iyi. Geçmiş olsun dileklerini ileten herkese teşekkür ediyorum." dedi.Çetin, doktorların tavsiyesi doğrultusunda tedavisine evinde devam edildiğini aktardı. AA

Cumhuriyet’in haberi 40 milyon TL’lik kamu kaynağıisrafınıönledi: Bakandan tanıkiti itirafı

Türkçe Haberler En Son Başlıklar Cumhuriyet’in haberi 40 milyon TL’lik kamu kaynağı israfını önledi: Bakandan tanı kiti itirafı figure > TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Sağlık Bakanlığı’nın bütçe görüşmelerinde gazetemiz Cumhuriyet’in kamuoyuna duyurduğu tanı kitinin çok daha pahalıya alındığı haberi gündeme geldi. Gazetemiz Cumhuriyet, koronavirüs tanısında kullanılan yerli PCR test kitinin Uluslararası Sağlık Hizmetleri AŞ (USHAŞ) tarafından mart ayında Sağlık Bakanlığı’na normal fiyatının yaklaşık 4-5 katı fazlasına satıldığını 19 Ağustos 2020 tarihinde kamuoyuna duyurmuştu. Komisyon görüşmelerinde CHP’li Murat Emir, söz konusu iddiaları anımsatarak Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya USHAŞ’ın söz konusu tanı kitini kaç liradan aldığını; bakanlığa kaç liradan verdiğini ve ek fiyat faturası kesilip kesilmediğini sordu. Bunun üzerine Bakan Koca, söz konusu tanı kitini yerelleştirmek istediklerini ve bir firmanın da bunu yaptığını kaydetti. Koca, “Bu firmadan bizim aldığımız rakam 32 lira. Bu firmaların sayısı 12’ye çıktı ve bizim 32 liraya aldığımız kiti, hepsini ihaleye soktuk fiyatı 9.8 TL’ye indirdik. 1.7 milyon kiti geriye dönük fatura keserek aldım. Kamu mantığında yeri yok, ben onu anlıyorum ama bunu yaptım diyorum” açıklamasında bulundu.‘GERÇEKLERİ AÇIKLAMAK ZORUNDA KALDI’CHP’li Emir, Bakan Koca’nın gerçekleri açıklamak zorunda kaldığını belirtti. Konuyla ilgili bugüne kadar 4 farklı soru önergesi verdiğini ve 2 kere basın toplantısı düzenlediğini anımsatan Emir, “Neden ısrarla yalnızca bir firma ile anlaşıldığını sormuştuk” dedi. Emir, bu konuda yolsuzluğun anlaşılmasının ardından USHAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Cevat Şengül, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanı Adil Mardinoğlu’nun istifa ettirildiğini; Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Başkanı Hakkı Gürsöz’ü görevden alındığını kaydetti.‘ORTAYA ÇIKINCA GERİYE DÖNÜK FATURA KESİLDİ’Emir, Bakan Koca’nın sürekli olarak temmuz ayında Devlet Malzeme Ofisi’nin yaptığı ihale fiyatını söylediğini anımsatarak “Oysa, mart ayında USHAŞ, aynı test kitini bakanlığa 9.8 TL yerine çok daha pahalıya satmıştı. Bakan olayın üstünü kapatmaya çalışarak siyasi sorumluluktan kaçtı” dedi. Test kitinin çok daha pahalıya alındığı iddialarının ortaya çıkmasının ardından Koca’nın geriye dönük fiyat farkı faturası kestirdiğini kaydeden Emir, “Kitin fiyatı 9.8 TL ise, USHAŞ neden bakanlığı kazıklamak yoluna gitti? Bakanın verdiği hesaba göre 1.7 milyon test kitinde yaklaşık 40 milyon TL’lik fazla ödeme çıkıyor. Bu işin peşine düşmesek üstüne yatacaklardı. USHAŞ, 32 TL’ye satışını yaptığı bu test kitini firmadan kaç TL’ye aldı, bu sorunun da yanıtlanmasını bekliyoruz” diye konuştu.  Mahmut Lıcalı

Arınç'ın sözleri ortaklarıgerdi: 'Cumhur' karıştı

Arınç'ın sözleri ortakları gerdi: 'Cumhur' karıştı figure > Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare üyesi Arınç’ın hukuk vurgusu yaparak Demirtaş ve Kavala’nın tahliye edilmesi gerektiğine yönelik açıklamalarına MHP ve bazı AKP’lilerden tepki gelirken muhalefetten birçok isim destek verdi. Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Üyesi Bülent Arınç’ın eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve iş insanı Osman Kavala’nın tahliye edilmesi gerektiğine yönelik açıklamaları iktidar ve muhalefet cephesinde farklı tartışmaları beraberinde getirdi. AKP içinde Arınç’ın açıklamalarına hem destek hem de eleştiri yöneltilirken, MHP ise tepki geldi.Cumhuriyet’e konuşan ve sosyal medya paylaşımında bulunan iktidar ve muhalefet partilerinin temsilcilerinin değerlendirmeleri şöyle:Engin Altay (CHP Grup Başkanvekili): Bülent Arınç, geçmişte AKP’nin vicdanı olarak tanınırdı... Bu tavrı ve değerlendirmesi de doğrudur. Ben de Meclis’te yaptığım konuşmada Demirtaş’ın terörist olmadığını bir terörist aranıyorsa Öcalan ve mektubundan medet uman kendi zavallı hallerine bakmaları gerektiğini söylemiştim. Demirtaş ve Kavala ile ilgili söyledikleri biraz hukuk bilen herkesin altına imza atacağı ifadelerdir. AKP’nin bundan rahatsız olması çok normal. Yavuz Ağıralioğlu (İYİ Parti Sözcüsü): AKP benzer cümleleri kuran muhalefete çok ağır saldırılarda bulundu. Bu açıklamalarla demokraside reform derken kastedilen bu mudur? Hükümet yeni bir çözüm sürecine mi hazırlanıyor? Bu beyanlar parti programına mı aittir? Yoksa Bülent Arınç’ın kendi kanaatleri midir? Ortada böyle bir belirsizlik var elbette. Bunu izleyeceğiz. Biz memleket toparlansın, adalet herkese sığınacak bir liman olsun istiyoruz. Feti Yıldız (MHP milletvekili): Bülent Arınç’ın düşünme tarzını zaten biliyoruz. Bu açıklamalar sürpriz olmadı. Bu fikirlerinde samimiyse, perde gerisinden kavga etmeye, beyan vermeye gerek yok. Maaşının yarısını FETÖ iltisaklı olduğu gerekçesiyle mağdur olanlara verdiği gibi şimdi de vekâletname alsın bu insanların savunmasını yapsın. Ama bir tercih yapsın. Nerede durduğunu göstersin. Ayrıca gizlilik kararı olan bir dosya ile ilgili ‘Ben iddianameyi okudum” diyor. Bizden daha fazla ne biliyor? Fahrettin Altun (Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı): Ne adalet arayışımızdan vazgeçeriz ne de iddialarımızdan. Gün, büyük ve güçlü Türkiye için çalışma günüdür. Cumhurun gücü aydınlık yarınlarımızın teminatıdır. Suni tartışma ve gündemlerle vakit kaybedecek lüksümüz yoktur. Melih Gökçek: Cumhurbaşkanı’mın ve Ak Partimizin fikri bu değil. Sen ne biçim Ak Partilisin?Mehmet Metiner (Eski AKP milletvekili): Bütün bunları devlet katından birisi söylüyor. Cumhur İttifakı’na sabotaj! Yazık!Mehmet Akif Yılmaz (AKP milletvekili): Dünyanın her yerinde terörü öven, terör eylemine çağıran, teröriste cesaret veren sözler suçtur. İfade hürriyeti olarak değerlendirilmez.Abdulkadir  Karaduman (Saadet Partisi milletvekili): Türkiye’de yargının tarafsızlığı, hukukun üstünlüğü temin edilmelidir. Bu doğrultuda Sayın Arınç’ın ifadelerini değerli buluyorum. Ancak görünen o ki iktidar bir çıkmazın içinde. Cumhur İttifakı’nın dağılmasına mal olacak olsa bile şimdiye kadar yapılan hatalardan geri dönülmelidir. Zira biz Adalet Bakanı Sayın Abdülhamit Gül’e katılıyoruz: Adalet yerini bulsun da isterse kıyamet kopsun.GERİLİMİN ARKA PLANI VAR/Archive/2020/11/20/204031757-ibrahim-s4-renk.jpgAraştırmacı Dr. İbrahim Uslu, Arınç’ın sözlerinin arka planı olduğuna dikkat çekerek şu değerlendirmede bulundu: “Mayıs ayında MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın’ın Twitter’dan paylaştığı ‘Üç hilalin tek başına iktidar olması artık bir zorunluluktur’ mesajından bu tarafa Cumhur İttifakı içinde bir gerilim ve güven bunalımı yaşandığını biliyoruz. Bu üstü örtülen sorun, zaman zaman çeşitli vesilelerle gün yüzüne çıkıyor. Sayın Bahçeli’nin aslında zımnen ‘Bu ülkede kuru ekmeğe muhtaç insanlar var’ mesajını içeren ‘Askıda Ekmek’ çıkışından sonra ekonomi yönetiminde büyük sarsıntılar yaşandı. Sayın Erdoğan mevcut anlayış içinde daha fazla yol alamayacağını gördüğü için bir yandan ekonomiyi rasyonelleştirme, öte yandan da yabancı yatırımcının kendini güvende hissetmesini sağlayacak hukuksal ortamı yeniden inşa etme niyetini önce ‘seferberlik’ sonra da ‘reform’ kavramı ile çerçeveleyerek hem yurtdışına hem de yurtiçine duyurmaya başladı. İki ortak arasındaki sorun tam da burada başlıyor. Çünkü bu reform retoriği aynı zamanda Türkiye’nin yeniden Batı eksenine yaklaşması sonucunu da içeriyor. Oysaki MHP Avrasya ekseninde kalmaktan yana. Çakıcı, üzerinden üretilen gerilimin ana hedefi bu reform niyetidir. Hatta sadece Çakıcı’nın fevri bir tutumu olarak yorumlanamasın, diye Sayın Bahçeli, Çakıcı’ya sahip çıkan ve Sayın Kılıçdaroğlu’nu suçlayan paylaşımlar yaptı. AK Parti kanadı bu gelişmelere cevabını Sayın Bülent Arınç üzerinden paylaştı. Burada yaşanan şey bir tür politik vekâlet savaşıdır. İki ortak birbirleriyle ilgili kanaatlerini doğrudan kendileri ifade etmek yerine şimdilik endirekt yöntemleri kullanmayı tercih ediyorlar. Gerilimin daha ne kadar böyle vekâlet yöntemiyle sürdürüleceğini bilemiyorum ama taraflar aralarındaki fikir ayrılıklarını gidermeyi başaramazlarsa bir süre sonra Cumhur İttifakı’nın geleceği sorgulanmaya başlanacaktır.” Leyla Kılıç

CHP Genel Başkan YardımcısıGamze Akkuşİlgezdi açıkladı: Cezaevlerinde vahim tablo

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi açıkladı: Cezaevlerinde vahim tablo figure > Açık cezaevlerinde koronavirüs izinleri gerekçesiyle mahkûm sayısının azalması nedeniyle mevcut mahkûmların günde 16-17 saat çalıştırıldığı; hasta mahkûmlar ile sağlıklı mahkûmların bir arada tutulduğu belirtildi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi, mahkûm ve yakınlarından çok sayıda telefon aldığını belirterek “Bu resmen angaryadır. Derhal bu uygulamadan vazgeçilmelidir” dedi.POZİTİFLE AYNI YERDEİlgezdi, Maltepe Açık Cezaevi’nde Covid-19 pozitif mahkûmlar ile sağlıklı mahkûmların aynı yerde tutulduklarını belirterek şunları dile getirdi: “Yaklaşık bin mahkûmun 150 kadarı Covid-19 pozitif ve buna rağmen tüm mahkûmlar bir arada. Mahkûmların hastalar ile ayrı yerde kalma talepleri cezaevi yönetimi ve gardiyanlarca kabul edilmiyor. Hatta bazı mahkûmlara gardiyanların ‘grip gibi bu hastalık geçer’ dediği iddiaları gündeme geliyor.”İlgezdi, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesiyle de konuyu TBMM gündemine de taşıdı.  Mahmut Lıcalı

AKP’li başkanözelleştirme görevlisi oldu

AKP’li başkan özelleştirme görevlisi oldu figure > CHP Rize İl Başkanı Saltuk Deniz, AKP’li Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce’nin Varlık Fonu’na devredilen Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nü (ÇAYKUR) özelleştirmek için görevlendirildiğini açıkladı. 1 milyar 700 milyon zararı ve yaklaşık 4 milyar banka borcu olan ÇAYKUR’la ilgili özelleştirme iddiaları kentte günün konusu olurken CHP Rize İl Başkanı Saltuk Deniz, iktidarın ÇAYKUR’u özelleştirmek için yönetim kurulunda bulunan Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı AKP’li Ekrem Yüce’yi görevlendirdiğini öne sürdü./Archive/2020/11/20/210223309-denizsayfa6.jpgÖzelleştirme sürecinde AKP’nin kendi adamları ile kurumu elinde tutmaya çalıştığını söyleyen Deniz, “Ekrem Yüce, ÇAYKUR toplantılarına katılmak için ayda iki kez Sakarya’dan buraya geliyor. Zaten zararda olan kuruma bir de bu geliş gidişlerin ücretleri ekleniyor. Kentimizde ziraat mühendisi, makine mühendisi, deneyimli birçok kişi var ama ne yazık ki Hint kumaşı gibi bir türlü Ekrem Yüce’den vazgeçilmiyor. Yüce’nin ÇAYKUR’da yönetim kurulu üyesi olması hem Rizelilere hem de Sakaryalılara hakarettir” diye konuştu. ÇAYKUR’un milletin malı olduğunu kaydeden Saltık Deniz, “ÇAYKUR üreticinin tek güvencesi. Böyle güzide bir kurumda, işi bilen, çayın sorunlarını çözebilecek iddiayı yürekliliği cesareti gösteren kendini çay ve üreticisine adayan insanlar çalışsın istiyoruz. Vekâleten yönetilen bir kuruma 2 senedir bir genel müdür seçilemiyor. Genel müdür vekili Yusuf Ziya Alim de AKP Rize İl Başkanı İshak Alim’in ağabeyi. Kurum tam bir arpalık halinde. Eğer Ekrem Yüce ÇAYKUR ile gerçekten ilgilenecekse ve vekâleten bu işi yapmıyorsa Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanlığını bıraksın. ÇAYKUR’a da gerçek bir genel müdür atansın. Böyle önemli bir kurumun 2 senedir vekâleten yönetilmesi basiretsizliktir” ifadelerini kullandı.  Leyla Kılıç




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter