Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Monday, 05.19.2025, 03:36 PM (GMT)

News - Haberler

Microsoft'tan ABD ordusuna 'artırılmışgerçeklik' gözlüğü

Microsoft'tan ABD ordusuna 'artırılmış gerçeklik' gözlüğü Microsoft'un Amerikan ordusuna 10 yıl içinde 21.3 milyar dolarlık "Artırılmış Gerçeklik" teknolojisiyle üretilmiş gözlük satacağı duyuruldu. Teknoloji devi Microsoft ile Amerikan ordusu arasında 21.3 milyar dolarlık anlaşma imzalanacak.  Amerikan medyasında yayınlanan habere göre, teknoloki devinin,  ABD ordusuna 10 yıl içinde 21.3 milyar dolarlık 'Artırılmış Gerçeklik' teknolojisiyle üretilmiş gözlük satacağı bildirildi. Söz konusu anlaşma kapsamında Microsoft'un ABD ordusu için 120 binden fazla HoloLens gözlük üreteceği kaydedildi. Anlaşma kapsamında, kullanıcıların gerçek ortamlara bindirilmiş hologram görmesini sağlayan özel gözlüklerin ABD'de üretileceği ifade edildi. ARTIRILMIŞ GERÇEKLİK TEKNOLOJİSİ Artırılmış Gerçeklik (AR), teknolojide sanal gerçeklikteki gibi var olmayan bir ortam oluşturulmuyor. Bunun yerine gerçek ortamların üzerine grafikler tasarlanıyor. Tasarlanan özel gözlükler işletmelerin yazılım uygulamalarına entegre edilerek kullanılıyor. Gözlüklerin kullanıcıları arasında Amerikan Havacılık ve Uzay Kurumu (NASA) da yer alıyor.  DHA

Kanserle ilgili en yaygın 11 efsane ve 11 gerçek

Kanserle ilgili en yaygın 11 efsane ve 11 gerçek Kanserin her geçen yıl giderek arttığı biliniyor. 2020 yılı Globocan verilerine göre yıllık olarak tüm dünyada 19.3 milyon yeni kanser vakası tespit edildiğini ve yaklaşık 10 milyon kişinin kanser nedeniyle hayatını kaybettiğini belirten Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Yeşim Yıldırım, 1-7 Nisan Kanser Haftası vesilesiyle kanserle ilgili en yaygın mitler, yanlış kanılar ve gerçeklerle ilgili önemli bilgiler paylaştı. Türkiye’de 2020 yılında yaklaşık 230 bin yeni vaka tespit edilmiş olup en sık görülen kanserler erkeklerde akciğer, prostat, kalın bağırsak, mesane ve mide kanseri; kadınlarda ise meme, tiroit, kalın bağırsak, akciğer ve rahim kanserleridir. Kanser vakalarının üçte birinin farkındalık ve erken teşhisle önlenebildiğini, diğer üçte birinin ise erken tanı ve uygun tedavi ile tamamen iyileşebildiğini vurgulayan Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Yeşim Yıldırım, “Tarama programları, farkındalığın arttırılması, virüslerin neden olduğu bazı kanserlere karşı koruyucu aşılama, çevresel etkenlerin azaltılması, genetik risk faktörleri bulunanlarda çeşitli önleyici önlemler alınması gibi gerekli stratejik yaklaşımlarla ve erken tanı ve tedavi ile milyonlarca hayat kurtarılabilir” dedi.Doç. Dr. Yeşim Yıldırım, “IARC (International Agency for Research on Cancer) araştırmasına göre her 5 kişiden birinde tüm yaşamı boyunca kanser gelişme riski olduğu tahmin ediliyor ve yaklaşık her 8 erkekten biri ve her 11 kadından biri kanser nedeniyle hayatını kaybediyor” açıklamasında bulundu. Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Yeşim Yıldırım, kanserle ilgili 11 efsane ve 11 gerçekle ilgili önemli bilgiler verdi.İşte kanserle ilgili yayılan 11 efsane ve gerçekleri...Yanlış: Kanser kesinlikle iyileşmez. Gerçek: Bugün kanser istatistiklerine baktığımızda tüm kanser türlerini içeren ortalama 5 yıllık sağ kalım yaklaşık yüzde 67’dir. Bazı kanserler için bu oran erken evrelerde yüzde 90 ve üzeri olabilmektedir. Hatta yeni geliştirilen immünoterapi, akıllı ilaçlar gibi hedefe yönelik kişiselleştirilmiş tedavilerle yaygın kanserde bile şifa sağlanan hasta grupları vardır.Yanlış: Kanser bulaşıcıdır.Gerçek: Hayır, kanser bulaşıcı bir hastalık değildir, sadece nadiren organ nakli yapılmış kişilerde eğer verici kişide kanser varsa nakil yapılan kişide kanser gelişebilir. Kansere neden olabilen Hepatit B, Hepatit C gibi virüsler ya da rahim ağzı kanserine neden olan HPV virüsü bulaşıcı olabilmektedir. Ancak kanser kendisi kişiden kişiye bulaşmaz.Yanlış: Biyopsi yaptırmak ya da ameliyat olmak kanserin dağılmasına yol açar.Gerçek: Gelişen teknikler ve özel yöntemlerle yapılan biyopsi ve cerrahi işlemlerde kanserin yayılma olasılığı çok düşüktür.Yanlış: Şekerli gıdalar tüketmek kanserin kötüleşmesine neden olur. Gerçek: Hayır. Yapılan çalışmalar kanser hücresinin normal hücreye göre daha fazla şeker (glukoz) kullandığını göstermekle birlikte şekerli gıdalar yemenin kanseri daha kötüye götürdüğünü gösteren bir çalışma yoktur. Şekerli gıdaları tamamen keserek kanserin durdurulduğunu ya da küçüldüğünü destekleyen çalışma da yoktur.  Ancak şekerli gıdalardan zengin beslenmek aşırı kilo alımına ve dolayısıyla obeziteye ve karaciğer yağlanmasına neden olarak birçok kanser gelişimi için risk oluşturmaktadır.Yanlış: Pozitif ya da negatif düşünceler kanser oluşmasını ya da iyileşmeyi olumlu ya da olumsuz etkiler. Gerçek: Bugüne kadar kişisel tutumların kanser gelişimine neden olduğunu gösteren bir çalışma yoktur ancak doğal olarak kanser tanısı almak endişe, üzüntü, kaygı ve olumsuz düşünceleri arttırabilir. Sosyopsikolojik desteklerle bu olumsuz süreçler ve kaygılar azaltılabilir.Yanlış: Mutfakta, ocakta ya da fırın başında yemek yapmakla kanser kötüleşir.Gerçek: Hayır, yemek yapmak gibi günlük aktiviteler kanserin yayılmasına yol açmaz.Yanlış: Cep telefonları kansere neden olur mu?Gerçek: Cep telefonları radyo frekans dalgaları kullanarak sinyal iletirler ve bu radyo frekans dalgaları non-iyonize radyasyon formundadır. Diğer bir değişle DNA hasarı yapabilecek enerjiye sahip değillerdir. UV ışınları ya da X ışınları gibi iyonize radyasyon formunda değildirler. Bu konuda yapılan 400 binden fazla kişiyi içeren 20 yıllık bir araştırmada beyin kanseri gelişimi ile cep telefonu kullanımı arasında bir ilişki bulunmamıştır. Danimarka Kohort çalışmasında ve 13 ülkeyi içeren Interphone çalışmasında cep telefonu kullanımı ile beyin tümörü gelişimi arasında ilişki bulunmamıştır ancak daha az sayıda vaka içeren başka bir çalışmada tükürük bezi tümörleri ile ilişkili olabileceği bildirilmiştir. Kanser olmayan iyi huylu beyin tümörleri (menenjiyom) ya da akustik norinoma, vestibuler svannoma gibi hastalıklarla ilişkili olabileceği öne sürülmektedir. Çalışmalar kesin sonuç vermese de tedbirli olmak adına kulaklık kullanmak ve cep telefonu kullanımını azaltmak akıllıca olacaktır. Yanlış: Bitkisel tedaviler kanseri iyileştirir. Gerçek: Hayır, bazı çalışmalar tamamlayıcı tedavilerin kansere bağlı bazı yan etkileri azalttığını göstermekle birlikte genel olarak bitkisel ürünler tedavi edici değildir. Bununla birlikte bitkisel tedaviler kanserde kullanılan ilaçlarla etkileşim yaparak tedavinin etkinliğini azaltmakta ya da yan etkileri arttırmaktadır. Yanlış: Ailesinde kanser hastası olan kişilerde kesinlikle kanser gelişir.Gerçek: Kanserlerin yaklaşık yüzde 5-10’u kalıtımsaldır, yani kansere yol açan bir genetik mutasyonun (değişimin) aktarılması ile oluşur. Geri kalan yüzde 90-95 kanser hastasında kanser, doğal yaşlanma sürecinde, karsinojenlere ya da çevresel faktörlere (sigara, radyasyon gibi) maruziyet sonucu gelişmektedir. Yanlış: Kanser tedavisinde tek tedavi kemoterapidir. Gerçek: Hayır, günümüzde kanserin moleküler alt yapısının daha iyi anlaşılmasıyla birlikte daha etkili ve daha az yan etkiye sahip akıllı ilaçlar ve immünoterapi gibi tedaviler de çok yaygın kullanılmaktadır. Yanlış: Kanser her zaman geri gelir, nükseder. Gerçek: Erken evre birçok kanserde uygun tedavilerle kanserin geri gelme ihtimali oldukça düşüktür. cumhuriyet.com.tr

Türk futbolunun renkli simasıYılmaz Vural, kariyerine 35 yılda 30 takım sığdırdı

Türk futbolunun renkli siması Yılmaz Vural, kariyerine 35 yılda 30 takım sığdırdı Ünlü teknik direktör Yılmaz Vural 35 yıllık teknik direktörlük kariyerinde 30 ayrı takımı çalıştırdı. /Archive/2021/4/1/111927709-super.jpgTürk futbolunun renkli simalarından olan Büyükşehir Belediye Erzurumspor'un yeni teknik direktörü Yılmaz Vural, 35 yıllık antrenörlük hayatında çalıştırdığı takım sayısıyla dikkati çekiyor. Malatyaspor takımında 1986-1987 sezonunda önce yardımcı antrenör ardından da teknik direktör olarak kariyerine adım atan Vural, daha sonra Süper Lig ve TFF 1. Lig takımları başta olmak üzere birçok kulübü çalıştırdı. Gençlerbirliği'nde antrenörlük yaptığı 2015-2016 sezonundan bu yana ilk kez bir Süper Lig takımının başına geçen Vural, Büyükşehir Belediye Erzurumspor ile Türk futbolunun en üst ligine dönmenin heyecanını yaşıyor. Mavi-beyazlı ekiple birlikte kariyerine 30 takım sığdıran ve 35 yıldır antrenörlük yapan Vural, renkli simasıyla da futbolseverlerin sevgisini kazandı. VURAL: "DÜNYADA AYNI DURUMDA OLAN BİR TEKNİK DİREKTÖR YOK" Teknik direktör Yılmaz Vural, yaptığı açıklamada, meslek hayatında 35 yılı geride bıraktığını söyledi. Bu sürede kolay şeyler yaşamadığını aktaran Vural, "O kadar çok takım çalıştırdım ki... Bu benim 30. takımım. Dünyada aynı durumda olan bir teknik direktör yok. Bu rekor çok sevimli bir rekor mu? Değil. Bu, Türk futbolunun istikrarsızlığını ortaya koyuyor. Yani bizi birileri istedi de çalışmadık mı? 'Niye bu kadar değişim oluyor.' sorusunun muhatabı biz oluyoruz ama bunu seçicilere sormak lazım. Sonuç olarak hoş bir durum değil. Yine de güzel bir yanı var, Allah'a şükür hiçbir zaman boş kalmadım. Bir meslekte bu kadar üstte kalmak çok kolay bir şey değil." ifadelerini kullandı. Türkiye'nin bütün bölgelerinde çalışma fırsatı bulduğuna işaret eden Vural, şunları kaydetti: "Türkiye'nin 7 coğrafi bölgesinde en az iki üç kere olduk. Doğudan batıya, Karadeniz'den İç Anadolu'ya kadar çalışmadığım yöre kalmadı. Bunların hepsinin tespitini yapmaya çalışıyorum. Okula giden 18 milyon çocuğumuz var. Öyle dinamik bir ülkeyiz ki. İnsan düşünüyor, bu kadar dinamik bir ülkede yabancı oyuncu Türk'ten daha çok. Ben kafa tasçı, yabancıya karşı biri değilim. Futbolcuyu çağırınca ekmek parası deyip gelecek ama bu imkanları gençlerimize sunamıyoruz. Güzel statlar yaptık ama içinde yabancı kardeşlerimizi yarıştırıyoruz. Bizim çocuklarımız yok. Bu benim içimi acıtıyor." Türkiye'nin büyük imkanları bulunduğunu anlatan Vural, "Milli takım kazanınca Cumhurbaşkanı'mız çocukları arıyor, moral veriyor. Gençlik ve Spor Bakanı soyunma odasına iniyor. Bu ne kadar mutlu ediyor. Bunun sürekli olmasını istiyorsak, doğru şeyler yapmak lazım." değerlendirmesinde bulundu.   AA

Galatasaray Teknik DirektörüFatih Terim, gençyıldızısordu!

Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, genç yıldızı sordu! Ümit Milli Takım'da oynayan Keçiörengücülü Barış, Fatih terim'in radarında! Galatasaray genç oyuncular için harekete geçti. Bir sonraki sezonun kadro planlamasını sürdüren Sarı-Kırmızılı ekip, Ankara Keçiörengücü'nde forma giyen 20 yaşındaki Barış Alper Yılmaz'ı transfer etmek istiyor.Sezon başında Erzincanspor'dan kadroya katılan Kerem Aktürkoğlu'nun gelişiminden memnun olan sarı-kırmızılı ekipte teknik direktör Fatih Terim'den Barış Alper için hamle geldi.Terim, oyuncunun gelişimi ve özellikleri ile ilgili Keçiörengücü yetkililerinden bilgi aldı. cumhuriyet.com.tr

Myanmar ordusu 1 aylık ateşkes ilan etti

Türkçe Haberler En Son Başlıklar Myanmar ordusu 1 aylık ateşkes ilan etti Myanmar'da askeri darbeyle seçilmiş hükümeti deviren ordu, ülkede bir aylık ateşkes ilan ettiklerini duyurdu. Genelkurmay Başkanı Min Aung Hlaing, "Hükümetin işleyişini bozacak faaliyetlere karşı ordunun kamu düzenini sağlaması, ateşkesin dışındadır" dedi. Ulusa seslenen Myanmar Genelkurmay Başkanı Min Aung Hlaing, ülkedeki silahlı etnik gruplarla barış görüşmelerinin sürdürülmesi ve 13-16 Nisan'daki dini yeni yıl kutlamalarının huzur içinde yapılması için 30 Nisan'a kadar ordunun tek taraflı ateşkes ilan ettiğini bildirdi.General Hlaing, ateşkesin istisnaları olduğunu vurgulayarak "Hükümetin işleyişini bozacak faaliyetlere karşı ordunun kamu düzenini sağlaması, ateşkesin dışındadır." dedi.KACHİN EYALETİNDE ORDUYA AİT POLİS MERKEZİ ELE GEÇİRİLDİÖte yandan darbe karşıtı etnik silahlı gruplardan Kachin Bağımsızlık Ordusu (KIA), Kachin eyaletine bağlı bir ilçedeki polis merkezini ele geçirdi.Operasyona dair açıklama yapan KIA sözcülüğü, Kyaukgyi ilçesinde Myanmar ordusu için stratejik öneme sahip polis merkezini, gece yarısı operasyonuyla ele geçirmeyi başardıklarını bildirdi.Polis merkezini bir süredir Myanmar ordusunun kullandığını belirten KIA, operasyonun ardından yaşanan zayiata dair bilgi vermedi.Myanmar'daki etnik silahlı gruplardan KIA ve Karen Ulusal Birliği, cuntaya karşı protestocuları koruyacaklarını açıklamıştı.2018'de Myanmar ordusuyla ateşkes imzalayan Arakan Ordusu, Ta'ang Ulusal Özgürlük Ordusu (TNLA) ve Myanmar Ulusal Demokratik İttifak Ordusu (MNDAA) da dünkü açıklamalarında, Myanmar ordusunun protestoculara yönelik şiddeti son bulmazsa ateşkesi bozacaklarını vurgulamıştı.MYANMAR'DAKİ ASKERİ DARBEMyanmar ordusu, 8 Kasım 2020 seçimlerinde hile yapıldığı iddialarının ortaya atılması ve ülkede siyasi gerilimin yükselmesinin ardından 1 Şubat'ta yönetime el koymuştu.Ordu, ülkenin fiili lideri ve Dışişleri Bakanı Aung San Suu Çii başta olmak üzere, pek çok yetkiliyi ve iktidar partisi yöneticisini gözaltına almış ve bir yıllığına olağanüstü hal ilan etmişti.Myanmarlılar 6 Şubat'ta demokrasiye dönüş talebiyle gösterilere başlamıştı.Güvenlik güçlerinin silahlı müdahalelerinde 536 gösterici hayatını kaybetti.Ülkede geniş katılımlı gösteriler sürerken gözaltındaki üst düzey hükümet yetkililerinin askeri mahkemede yargılanmalarına devam ediliyor. AA

Brezilya'da son 24 saatte Covid-19 nedeniyle 3 bin 869 kişiöldü

Brezilya'da son 24 saatte Covid-19 nedeniyle 3 bin 869 kişi öldü Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 3 bin 869 kişinin hayatını kaybetmesiyle ülkedeki toplam ölü sayısı 321 bin 515'e çıktı. Bu rakam, salgının başlangıcından bu yana Brezilya'da bir günde görülen en yüksek Covid-19 kaynaklı ölüm sayısı oldu. Ülkede bir günde en çok Covid-19 kaynaklı ölümün yaşandığı art arda ikinci gün kayda geçti.Son 24 saatte 90 bin 638 yeni vakanın tespit edilmesiyle, toplam vaka sayısı 12 milyon 748 bin 747'ye, iyileşenlerin sayısı da 11 milyon 169 bin 937'ye yükseldi.EN ÇOK ETKİLENEN ÜLKELER ARASINDANüfusu 210 milyonu aşan Güney Amerika ülkesi Brezilya, ABD'nin ardından Covid-19 salgınından en çok etkilenen ülke konumunda bulunuyor.Brezilya, son haftalarda hem yoğun bakım ünitelerindeki doluluk hem de ülkenin Amazonas eyaletinde ortaya çıktığı düşünülen Covid-19'un daha bulaşıcı türü P1'in yayılması nedeniyle zor günlerden geçiyor.Ülkede son bir haftadır günlük ortalama ölü sayısı 2 bin 700’ün, vaka sayısı da 75 binin üzerinde seyrediyor. cumhuriyet.com.tr

ABD'den Türkiye'nin de arasında bulunduğu 16ülkenin alüminyumuna ek vergi hazırlığı

ABD'den Türkiye'nin de arasında bulunduğu 16 ülkenin alüminyumuna ek vergi hazırlığı ABD Ticaret Bakanlığı, Türkiye'nin de arasında bulunduğu 16 ülkeden ithal ettiği alüminyum alaşımı levha ürününe yönelik anti-damping gümrük vergisi emri yayımlayacak. ABD Uluslararası Ticaret Komisyonundan yapılan açıklamada, ABD'nin 16 ülkeden ithal ettiği alüminyum alaşımı levha ürününün ülkedeki değerinin altında satıldığının ve ülkenin bu ithalattan maddi olarak zarar gördüğünün tespit edildiği belirtildi.Açıklamada, Ticaret Bakanlığının 16 ülkeye yönelik anti-damping gümrük vergisi emri yayımlayacağı ve yapılan değerlendirme sonucunda Bahreyn, Hindistan ve Türkiye’den bu ürünün ithalatına ilişkin durumun dengelemesi için telafi vergisi getirileceği aktarıldı.Komisyonun açıklamasında, anti-damping gümrük vergisi emri yayımlanacak ülkeler arasında Bahreyn, Brezilya, Hırvatistan, Mısır, Almanya, Hindistan, Endonezya, İtalya, Umman, Romanya, Sırbistan, Slovenya, Güney Afrika, İspanya, Tayvan ve Türkiye'nin yer aldığı kaydedildi. cumhuriyet.com.tr

Biden yönetiminden yaklaşık 2 trilyon dolarlık altyapıpaketi

Biden yönetiminden yaklaşık 2 trilyon dolarlık altyapı paketi ABD Başkanı Joe Biden, ülke ekonomisini canlandırmayı hedefleyen yaklaşık 2 trilyon dolarlık altyapı paketinin detaylarını açıkladı. Joe Biden, Pittsburgh ziyaretinde, ekonomi planına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.Yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle geçen yıl milyonlarca Amerikalının işini kaybettiğini anımsatan Biden, yüzde 1'lik en zengin kesimin ise servetlerini 4 trilyon dolar artırdığına dikkati çekti.Biden, ülke ekonomisinin aşağıdan yukarıya inşa edilme zamanı olduğunu belirterek "Bu ülkeyi Wall Street inşa etmedi. Bu ülkeyi orta sınıf inşa etti." dedi.Altyapı paketine ilişkin Biden, "Gördüğümüz veya yaptığımız hiçbir şeye benzemeyen, Amerika'da nesilde bir yapılabilecek bir yatırım." değerlendirmesinde bulundu.8 YILA YAYILAN BİR PAKETEkonomi planının "Amerikan İstihdam Planı" ve "Amerikan Aileler Planı" olmak üzere iki kısımdan oluştuğuna işaret eden Biden, her ikisinin de ekonominin geleceği için önemli olduğunu vurguladı.Biden, "Amerikan İstihdam Planı" olarak adlandırdığı altyapı paketinin detaylarına değinerek ulaşım altyapısının, yolların, köprülerin ve havalimanlarının modernize edileceğini anlattı.Pakette iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik çalışmaların da yer alacağına işaret eden Biden, "Önerdiğim şey, Amerika'nın geleceğine yaklaşık 2 trilyon dolarlık tek seferlik bir sermaye yatırımı." diye konuştu.Biden, paketin 8 yıla yayıldığını belirterek sağlanacak istihdam artışı ve ekonomik büyümenin işletmelerin uluslararası alanda daha fazla rekabet etmesine ve daha fazla gelir sağlamasına yardımcı olacağını anlattı.KURUMLAR VERGİSİ YÜZDE 28'E ÇIKARILACAKPaketin finansmanı konusunda federal vergilerin artacağını söyleyen Biden, "Bu kimseyi cezalandırmakla ilgili değil. Milyonerlere ve milyarderlere karşı bir şeyim yok. Amerikan kapitalizmine inanıyorum." dedi.Biden, kurumlar vergisinin yüzde 28'e çıkarılacağını kaydederek bundan şikayet edilmemesi gerektiğini, söz konusu vergi oranının hala İkinci Dünya Savaşı ile 2017 arasındaki döneme kıyasla düşük olduğunu ifade etti.Konuya ilişkin Cumhuriyetçiler ile bir araya geleceğini ve onların fikirlerine açık olduğunu belirten Biden, söz konusu paketin hayata geçirilmesi gerektiğinin altını çizdi.ALTYAPI PAKETİNİN DETAYLARIBiden'ın açıkladığı yaklaşık 2 trilyon dolarlık altyapı paketi ile Covid-19 salgınının ekonomide neden olduğu yaraların sarılması ve ülke ekonomisinin yeniden canlandırılması hedefleniyor.Covid-19 salgınıyla mücadeleye yönelik 1,9 trilyon dolarlık ekonomik destek paketinin ardından söz konusu altyapı paketinin Biden yönetiminin üzerinde çalıştığı ikinci büyük paket olduğu belirtiliyor.Biden'ın ekonomi planının ilk aşamasını oluşturan altyapı paketinde, yol ve köprülerin modernizasyonu, geniş bant internet erişiminin genişletilmesi, temiz enerji ve Ar-Ge çalışmalarının artırılması gibi yatırımlar yer alıyor.Pakette, yol, köprü, otoyol, liman, havalimanı ve elektrikli araç sistemlerinin geliştirilmesi gibi projelere 621 milyar dolar, üretim, Ar-Ge ve mesleki eğitimi projelerine 580 milyar dolar, okul ve konutların inşası ile iyileştirilmesine yönelik projelere 300 milyar dolar, içme suyu altyapısı, geniş bant internet erişimi ve elektrik şebekelerinin geliştirilmesine yönelik yatırımlara 300 milyar dolar ve yaşlılar ile engellilerin bakımına ise 400 milyar dolarlık kaynak ayrılıyor.Paketin 8 yılda 2 trilyon dolara mal olması beklenirken, tartışma konusu olan finansmanın ise kurumlar vergisinin yüzde 21'den yüzde 28'e çıkarılarak 15 yıldan fazla bir sürede sağlanacağı belirtiliyor.Planın sağlık ve eğitim gibi hizmetlere odaklanan ikinci kısmının detaylarının ise nisan ayında açıklanması bekleniyor. AA

BM, insani kriz tablosunun her geçen gün ağırlaştığıSuriye’ye destekte hedefi tutturamadı

BM, insani kriz tablosunun her geçen gün ağırlaştığı Suriye’ye destekte hedefi tutturamadı Suriye’ye insani yardım konferansında 6 milyar 400 milyon dolar taahhüt edildi. BM ise 13 milyondan fazla Suriyeli için yaklaşık 10 milyar dolara ihtiyaç olduğunu açıklamıştı. Suriye’ye insani yardım için düzenlenen uluslararası donör konferansında mali destek taahhüdü beklentilerin altında kaldı. Yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle video konferans yoluyla düzenlenen iki günlük toplantıda katılımcı devletlerin Suriye’ye 6 milyar 400 milyon dolar yardım sağlamayı taahhüt ettiği belirtildi. Birleşmiş Milletler (BM), en az 10 milyar dolar yardım sağlanmasını hedefliyordu.Konferansın ardından açıklama yapan AB Komisyonu’nun Kriz Yönetimi’nden Sorumlu Üyesi Janez Lenarcic, toplanan yardımın 4 milyar 400 milyon dolarının bu yıl için öngörüldüğünü, geriye kalan 2 milyar doların ise 2022’de kullanılacağını belirtti. AFP’nin haberine göre, konferansta uluslararası finans kuruluşları da 7 milyar dolarlık düşük faizli kredi sözü verdi. Kimi yorumda yeterli miktara ulaşılamamasına yönelik “Taahhüt edilen para, bağışta bulunanların, hayatları paramparça olan milyonlarca Suriyelinin yakarışlarını duymadığı endişelerini doğruladığı” değerlendirmesinde bulunuldu. Suriye’deki insani krizin aşılması için 1 milyar 700 milyon Avro yardım taahhüdü veren Almanya, en fazla destek sağlayan ülke oldu. ABD yaklaşık 600 milyon dolar, İngiltere de yaklaşık 281 milyon dolar yardım taahhüdünde bulundu. AB Komisyonu Dış İlişkiler ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ise 2021 ve 2022 yılları için Birlik kasasından 560’ar milyon Avro yardım taahhüt ettiklerini duyurdu. BM ve AB tarafından ortaklaşa düzenlenen iki günlük video konferansa yaklaşık 50 ülkeden 77 temsilci katıldı.GUTTERRES UYARMIŞTIBM Genel Sekreteri Antonio Gutterres, konferansta “Suriyelilerin 10 yıl boyunca ölüm, yıkım, yerlerinden edilme ve yoksulluk” yaşadığını hatırlatarak çatışmaların azalmasına rağmen durumun kötüleştiğini belirtmişti. Gutterres, 13 milyondan fazla Suriyelinin geçen yıla kıyasla yüzde 20 daha fazla insani yardıma ihtiyacı olduğuna dikkat çekmişti. Buna rağmen, geçen yıla kıyasla konferansta daha az yardım taahhüt edildi. 2020 yılında yapılan yardım konferansında yaklaşık 6 milyar 900 milyon Avro taahhüt edilmişti.Yerlerinden edilen milyonlarca Suriyeli’nin Covid-19 nedeniyle daha da zorlaşan koşullarına işaret eden BM, Suriye’ye insani yardım için 4 milyar 200 milyon dolara, komşu ülkelere giden Suriyeli sığınmacılar için de 5 milyar 800 milyon dolara ihtiyaç olduğunu bildirmişti. cumhuriyet.com.tr

Hukukçular, AYM’nin HDP iddianamesini iade kararınıdeğerlendirdi

Hukukçular, AYM’nin HDP iddianamesini iade kararını değerlendirdi Anayasa Mahkemesi (AYM) raportörü, Halkların Demokratik Partisi'ne (HDP) açılan kapatma davasının iddianamesinin iadesine karar verdi. Türk Ceza Hukuku Derneği Başkan Yardımcısı Kazım Yiğit Akalın, Anayasa Mahkemesi’nin, HDP’nin kapatılması için hazırlanan iddianameyi oybirliği ile reddetmesiyle “iddianamenin aceleye geldiğinin anlaşıldığını” söyledi. Hukukçu Bülent Yücetürk ise incelemede, bir iddianamede olması gereken niteliklere bakıldığını ve buna göre karar verildiğini vurgulayarak, iade kararının, iddianameyi eleştirenlerin haklı olduklarını gösterdiğini belirtti.AYM, usul eksiklikleri nedeniyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin tarafından hazırlanan iddianameyi, oybirliği ile iade etti. Cumhuriyet’e konuşan Akalın, “Aceleye geldiğinin kesin olduğu anlaşılıyor. Raportörün ‘iade edilsin’ görüşünden bir gün sonra iade edildi. Bu kadar kısa incelemeyle bile eksikliklerin ortaya çıkabildiği anlaşılıyor. Derin bir incelemeye ihtiyaç duyulmamış” dedi. İddianamede, eski HDP’li Ahmet Şık’a yönelik beraatla sonuçlanan Odatv kumpas davasının, yaşamını yitirenlere ilişkin soruşturmaların da yer aldığını belirten Akalın, AYM üyeleri arasında, farklı dönemlerde atandıkları için 8’e 7’lik bir ayrılık olduğu yönünde görüşlerin basında yer aldığını anımsattı. Akalın, buna karşın bu kararın oybirliği ile çıkmasına ilişkin “İhlal bakımından verilmiş birçok kararda oyçokluğu görebiliyoruz. Bu husus üzerinde oybirliği çıkması ise iddianamenin ne kadar özensiz olduğunu başka bir tescili” diye konuştu. Gara operasyonu dışında, iddianamenin konusunu oluşturan hususların çoğunun yıllar öncesinin eylemleri olduğunu aktaran Akalın, “Bugüne kadar durup bir kesimin ‘kapatılsın, siyasi yasak gelsin’ demesinden sonra, çok kısa bir zaman içerisinde bir iddianame çıkarsa, AYM de böyle tokat gibi çarpabiliyor. Yerel mahkemeler düzeyinde de iade edilen iddianameler, savcılar için üzüntü vericidir. Bu, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı olunca ayrı bir dikkat çekiyor” dedi.‘SAVCI BECEREMEDİ’Hukukçu Bülent Yücetürk de “HDP’nin kapatılmasını isteyen MHP’nin tavrından sonra alelacele bir iddianame hazırlandı. AYM’nin değerlendirmesine göre bir iddianame vasfında bir belge değilmiş. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, bu noktada bir iddianame düzenlemesini bile becerememiştir” ifadelerini kullandı. Bu konunun, siyasi mesaj verme amaçlı “danışıklı dövüş olabileceğini” de söyleyen Yücetürk, “İktidar kanadı, HDP’nin kapatılmasından sonra istenilen sonuçları göremediği için bundan vazgeçerek mesaj vermiş olabilir. Bu bir ihtimal” ifadelerini kullandı. Sefa Uyar

Yasakların ramazanıbeklemesini eleştiren TTB: Yoğun bakım yüzde 80’i aştı

Yasakların ramazanı beklemesini eleştiren TTB: Yoğun bakım yüzde 80’i aştı Türkiye’de koronavirüs risk haritasının kırmızıya dönmesiyle günlük vakalar 40 bine yaklaştı. Türk Tabipleri Birliği (TTB) İkinci Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten, iktidarın açıkladığı yeni tedbirleri Cumhuriyet’e değerlendirdi. Hükümetin koronavirüs tedbirleri için ramazan ayını beklemesine ve teravih namazının toplu halde kılınmasına izin verilmesine ilişkin “Bir yasak başlayacaksa bunun için ramazanı beklemeye gerek yok. Tedbirin şimdiden alınması lazım. Kongrelerde ve diğer uygulamalarda gördüğümüz gibi dini de kendi lehlerine uygulamak için kullanıyorlar. Sadece ramazanda yapılacaksa bu, ülkemizin laiklik ilkesine de aykırı bir durum. Burada başka niyetler var. Kendi öngördükleri yaşamı topluma dayatma çabası var. Bu pandemiyle mücadele değil” dedi.YATAKLAR DOLUYORAnkara Tabip Odası da şehirdeki bazı ASM’lerde iki gündür aşı tedariki sorunu yaşandığını aktardı. Aile hekimlerinin “aşıla” programına giremediği, aşılar bittiği için de yurttaşların duruma tepki gösterdiği belirtildi. Ayrıca Ankara Şehir Hastanesi’nde yoğun bakım doluluk oranının yüzde 80’i aştığı kaydedildi.Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın AKP kongrelerine ilişkin “Bu konuyu gündemde tutmanın kimseye faydasının olmadığı kanaatindeyim” demesini eleştiren Ökten, “Bu kongreler sonucu ülke kıpkırmızı oldu. Bu gündemde tutulması gereken bir konu. Siz bunları yaptıkça ülke pandemiden kurtulamayacak. İktidar yanlış yapmıştır, bu yanlışı kabul etmelidir” dedi. Bilim Kurulu’na da seslenen Ökten, “Bilim Kurulu da mutlaka önerilerde bulunuyordur ama sözleri dinlenmiyorsa kendi konumlarını gözden geçirmeleri gerek. Yoksa yaptıkları her şeyde ‘Bilim Kurulu tavsiyesiydi’ diyecekler. Ortada ciddi anlamda bir yönetememe durumu var” ifadelerini kullandı. l ANKARA Sarp Sağkal / Sefa Uyar

Tapu tahsis belgesini iptal edip yaşlıkadının evini satan Fatih Belediyesi, mahkeme kararınıtanımadı

Tapu tahsis belgesini iptal edip yaşlı kadının evini satan Fatih Belediyesi, mahkeme kararını tanımadı Fatih Belediyesi’nin 75 yaşındaki kadın ve ailesinin oturduğu eve “taşınmazın sit alanında kalması nedeniyle tapu tahsis belgesinin geçersiz olduğu” iddiasıyla el koydu. Tapu tahsis belgesini iptal eden belediye, evi Fatih’te pastaneleri olan H.B.A’ya sattı. Mahkeme, tapu tahsis belgesinin geçersiz olduğuna dair işlemin iptali için açılan davayı reddederken taşınmazın satış işlemini usule aykırı bularak iptal etti. Belediyenin yargı kararlarını tanımadığını söyleyen ailenin avukatı Deniz Özen, “Belediye mahkeme kararına rağmen taşınmazı müvekkillere teslim etmedi” dedi. Erbay Balcı, 1968 yılında İstanbul Fatih’e gelerek bir ev inşa etti. Aile 1984 yılında çıkan imar affı ile ön tapu belgesi anlamına gelen, tapu tahsis belgesi aldı. Belge verildikten 11 yıl sonra, 1995’te taşınmazın da bulunduğu alan sit alanı ilan edilse de aile 34 yıl boyunca sorunsuz şekilde yaşamaya devam etti. Hatta 2018 yılında çıkarılan imar affı ile yapı kayıt belgesi de alındı.Ancak 2019’un nisan ayında AKP’li Fatih Belediyesi aileye “taşınmazın SİT alanında kalması nedeniyle tapu tahsis belgesinin geçersiz olduğu”nu bildirdi. Tapu tahsis belgesini iptal eden belediye, taşınmazı başka birine sattı. Yine aynı yıl farklı bir tebligat ile de, “taşınmazın yan parsel sahibine satılmış olması nedeni ile on beş gün içinde tahliye edilmesi gerektiği” tebliğ edildi. Eve yağan tebligatlardan yılan aile, evi terk ederek kiraya çıkmak zorunda kaldı.MAHKEME İPTAL ETTİVârislerden Tuğba Balcı satış işlemine ilişkin, “Biz yapı kayıt belgesi alır almaz hemen satış işlemini gerçekleştirdiler. Satış yapılan kişiye önceden söz verildiği anlaşılıyor. Fatih’te pastaneleri bulunan H.B.A isimli kişi bağlantılarını kullanarak yasal olmayan şekilde evimizi aldı” iddialarında bulundu.Erbay Balcı’nın ölümünün ardından 75 yaşındaki eşi Hatice Balcı ve çocukları konuyu yargıya taşıdı. Mahkeme, tapu tahsis belgesinin geçersiz olduğuna dair işlemin iptali için açılan davayı reddederken, taşınmazın satış işlemini usule aykırı bularak iptal etti. Satış işleminin iptal edilmiş olması nedeniyle tahliye işleminin de iptal edilmesine karar verildi.MAHKEMENİN KARARINA RAĞMEN İADE EDİLMEDİBelediyenin mahkeme kararlarını tanımadığını söyleyen ailenin avukatı Deniz Özen, “Taşınmazın mülkiyeti, satışı yapılan bitişik parsel sahibinden çıkıp tekrar belediyeye dönmüş ve tahliye işlemi hukuka aykırı hale gelmiş oldu. Biz de imar barışı kapsamında alınmış olan bir yapı kayıt belgesi bulunduğundan ve geçerliliğini koruduğundan, belediyeye taşınmazın tarafımıza teslim edilmesi için yazılı başvuru yaptık. Buna rağmen taşınmaz müvekkillere teslim edilmedi. Teslim edilmemenin de ötesinde, şu anda binaya birkaç işçi yerleştirildiği ve önünde dozer beklediği duyumunu aldık” şeklinde konuştu. BELEDİYEDEN AÇIKLAMASatışı doğrulayan Fatih Belediyesi, taşınmazın nüfuzlu bir kişiye satıldığı iddialarını reddederek hukuka aykırı bir işlem olmadığını öne sürdü. Belediyenin basın danışmanlığından gazetemize yapılan açıklamada, “tevhit şartı” nedeniyle satışın bu kişiye yapıldığı belirtilerek, “Satışın iptaliyle alakalı mahkeme kararına itiraz edilmiş olup hukuki süreç devam etmektedir” denildi. Tuğba Özer




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter