Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Wednesday, 12.10.2025, 09:33 AM (GMT)

Search by date: 2/12/2021

Dışişleri Bakanlığı'ndan kurtarılan 15 Türk denizciyle ilgili açıklama

Dışişleri Bakanlığı'ndan kurtarılan 15 Türk denizciyle ilgili açıklama Dışişleri Bakanlığı, “Hem sahada hem Türkiye’de yürütülen temas ve çalışmaların neticesinde bugün 15 vatandaşımız sağ salim kurtarılmıştır” açıklamasında bulundu. Dışişleri Bakanlığı, Gine Körfezi’nde kaçırılan 15 kişinin kurtarılması hakkında yazılı bir açıklama yaptı. Mozart gemisine Gine Körfezi’nde 23 Ocak 2021 tarihinde deniz haydutlarının saldırması sonucu 15 vatandaşın kaçırıldığını, bir Azerbaycan vatandaşının ise saldırı esnasında hayatını kaybettiği hatırlatılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:“Olayın hemen akabinde Cumhurbaşkanımız süreci bizzat takip ederek, ilgili tüm kurumlarımızın katılımıyla vatandaşlarımızın kurtarılması için bir çalışma grubu kurulması talimatını vermiştir. Bu çerçevede ilgili kurumlarımız bölgedeki Büyükelçiliklerimizle koordineli bir şekilde çalışmaya başlamış, Bakanlığımız başkanlığında ilgili kurumlarımızdan oluşan heyetimiz 6 Şubat 2021 tarihinde Gabon’a giderek temaslarına başlamıştır. Gemi sahibi şirketin çalışmalarıyla koordineli bir şekilde Milli İstihbarat Teşkilatımızdan bir ekip de sahaya gönderilmiş, böylece gelişmeler an be an takip edilebilmiştir. Tüm kurumlarımızın etkin bir koordinasyon ve işbirliği içerisinde çalışması, aynı zamanda gemi sahibi şirketin vatandaşlarımızın serbest bırakılması yönündeki yoğun çabaları sonucunda bu hafta başından itibaren önemli ilerlemeler sağlanabilmiştir.”Açıklamada, hem sahada hem Türkiye’de yürütülen temas ve çalışmaların neticesinde bugün 15 kişinin sağ salim kurtarıldığı ifade edildi. 15 vatandaşın ise güvenli bir noktada bulunmakta olup, sağlık kontrolleri yapıldığı belirtilen açıklamada, “Sayın Bakanımız vatandaşlarımızın ailelerinin tümüyle görüşmüştür. Vatandaşlarımızın en yakın zamanda Nijerya’dan ülkemize intikalleri sağlanacaktır” denildi. (İHA)

İrem Derici'ye para cezasıkesildi

İrem Derici'ye para cezası kesildi Caddebostan Sahili'nde arkadaşlarıyla piknik yapan Şarkıcı İrem Derici, kendisini görüntüleyen gazetecilere, 'Şikayet edebileceğiniz bir yer varsa gidin oraya şikayet edin' diye tepki göstermişti. Kadıköy Kaymakamlığı Derici'ye sosyal mesafe ve maske kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle 4 bin 369 lira para cezası uyguladı. 10 Şubat Çarşamba günü  Caddebostan Sahili'nde 6 arkadaşıyla maskesiz ve sosyal mesafe kurallarına uymadan piknik yapan Şarkıcı İrem Derici, kendisini görüntüleyen Demirören Haber Ajansı ekibine "Şikayet edebileceğiniz bir yer varsa gidin oraya şikayet edin" diyerek tepki göstermişti. Kadıköy Kaymakamlığı sosyal medya hesabından yapmış olduğu paylaşımla ünlü şarkıcıya para cezası verildiğini açıkladı. Yapılan açıklamada, "Bazı basın yayın organlarında şarkıcı İrem Derici ve arkadaşlarının Covid-19 tedbirlerinden olan sosyal mesafe ve maske kuralını ihlal ederek sahilde piknik yaptıklarına ilişkin haberler yer almıştır. Kadıköy İlçe Emniyet Müdürlüğü’nce yapılan araştırmalarda paylaşıma konu olan ve içeriği itibariyle Covid-19'la mücadele kapsamında alınan tedbirlere aykırılık teşkil eden bu görüntülerin 10.02.2021 günü saat 18:30 sıralarında Caddebostan Sahili'nde çekildiği tespit edilmiştir. Yapılan tespitler çerçevesinde Kaymakamlığımızca yasak ihlalinde bulunan İrem Derici'ye toplamda 4.369TL idari yaptırım cezası uygulanmıştır. Diğer şahısların kimlik tespit çalışmaları devam etmektedir" ifadeleri yer aldı. (DHA)

ÇGD'den Boğaziçi eylemlerini takip eden gazetecinin gözaltına alınmasına tepki

ÇGD'den Boğaziçi eylemlerini takip eden gazetecinin gözaltına alınmasına tepki Bursa'daki Boğaziçi eylemlerini takip eden Çağdaş Gazeteciler Derneği, (ÇGD) Bursa Şubesi Başkan Yardımcısı Ozan Kaplanoğlu ve 21 kişi gözaltına alındı. ÇGD Bursa Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada, ÇGD Bursa Başkan Yardımcısı Ozan Kaplanoğlu'yla birlikte gözaltına alınan 21 kişinin serbest bırakılmasını istedi. Açıklamada Kaplanoğlu'nun kamerası elindeyken polis saldırısına maruz bırakıldığı ifade edilerek, "Meslektaşlarımızın maruz kaldığı bu hukuk ve insanlık dışı muameleyi şiddetle kınıyor ve derhal serbest bırakılmalarını istiyoruz" denildi.Açıklama şöyle:"Bursa Demokrasi Güçleri’nin Setbaşı'nda Boğaziçi öğrencilerine destek amacıyla yapmak istediği yürüyüşü engelleyen polis, aralarında ÇGD Bursa Şubesi Başkan Yardımcısı Ozan Kaplanoğlu’nun da bulunduğu 21 kişiyi gözaltına aldı. Ekipler, eylemi takip eden basın emekçisi arkadaşlarımızın görüntü almasını engellerken, görevi başındaki Bursa Muhalif çalışanlarını da göz altına alındı. Gözaltına alınan ÇGD Bursa Şubesi Başkan Yardımcısı Ozan Kaplanoğlu darp edilirken, hastanedeki tedavisinin ardından ifadesi alınmak üzere emniyet götürüldü. Devletin gücü bir kez daha gazeteciler üzerinde sınandı. Kamerası elinde meslektaşlarımız polis tarafından kasten hedef alındı. Bu saldırı, halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkına yönelik bir saldırıdır. Meslektaşlarımızın maruz kaldığı bu hukuk ve insanlık dışı muameleyi şiddetle kınıyor ve derhal serbest bırakılmalarını istiyoruz. " cumhuriyet.com.tr

AKP'li Başkan kongrede koronavirüse yakalandı

AKP'li Başkan kongrede koronavirüse yakalandı Çorum AKP Kadın Kolları Başkanı Meryem Demir, Kadın Kolları Kongresi sonrası koronavirüse yakalandı. Meryem Demir 10 gün evinde karantinaya alındı. Çorum AKP kadın kolları başkanı Meryem Demir, başkan seçildiği Kadın Kolları Kongresinden hemen sonra koronavirüse yakalandı.AKP Kadın Kolları Kongresi geçtiğimiz 8 Şubat 2021 tarihinde yoğun bir katılımla Anitta Otel’de yapılmıştı. Meryem Demir'in koronavirüs testi pozitif çıkarken, Demir'in evinde 10 gün karantinada kalacağı ve tedavisine evinde devam edileceği öğrenildi.ERDOĞAN, SALGIN NEDENİYLE KOGREYE KATILANLARA TEŞEKKÜR ETMİŞTİCumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1 Şubat’ya yapılan İl Kongrelerine telekonferans sistemiyle canlı olarak bağlanmış, yükselen Covid-19 vaka sayılarına rağmen kongre salonlarını dolduran partililere teşekkür etmişti. Seyfettin Mete

Beyza Buldağtahliye edildi

Beyza Buldağ tahliye edildi Boğaziçi Üniversitesi’ndeki protestolara destek olmak için İzmir’deki eylemlere katılan, sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek tutuklanan Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencisi Beyza Buldağ'ın tutukluluğuna yapılan itirazın kabul edilmesi sonucunda Beyza Buldağ tahliye edildi. Boğaziçi Üniversitesi'ndeki protestolara destek olmak için İzmir'deki eylemlere katılan, 7 Şubat 2021 günü sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek tutuklanan  Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencisi Beyza Buldağ'ın tutukluluğuna yapılan itiraz kabul edildi. İtirazın kabul edilmesinin ardından Beyza Buldağ serbest bırakıldı. cumhuriyet.com.tr

İtalya'da Covid-19 kaynaklıölümler 93 bini aştı

İtalya'da Covid-19 kaynaklı ölümler 93 bini aştı İtalya’da son 24 saatte 13 bin 908 yeni koronavirüs vakası tespit edilmesi ile toplam vaka sayısı 2 milyon 697 bin 296’ya ulaştı. İtalya Sağlık Bakanlığı, koronavirüs salgınına ilişkin son verileri paylaştı. Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, İtalya’da son 24 saatte 13 bin 908 yeni Covid-19 vakası tespit edilmesi ile toplam vaka sayısının 2 milyon 697 bin 296’ya ulaştığı kaydedildi. Son 24 saatte 316 kişinin virüs nedeniyle hayatını kaybettiği ülkede Covid-19 kaynaklı toplam can kaybı da 93 bin 45’e yükseldi. İtalya Sağlık Bakanlığı, 16 bin 422 kişinin iyileştiğini ve toplam aktif Covid-19 hasta sayısının 402 bin 174’e düştüğünü açıkladı. Yoğun bakımdaki Covid-19 hastası sayısı ise 31 azalarak 2 bin 95’e geriledi.3 BÖLGEDE RİSK DÜZEYİ “ORTA SEVİYEYE” ÇIKARILDIİtalya Sağlık Bakanlığı, 16-25 Şubat tarihleri arasında Abruzzo, Liguria ve Toskana Bölgeleri’nde düşük (sarı) olan risk düzeyinin, orta seviyeye (turuncu) çıkarılacağını duyurdu.Turuncu bölge olan Umbria ve Trentino özerk bölgesinin konumunda değişiklik olmazken, Sicilya Adası’nın risk düzeyi sarıya çekildi. Bakanlık, yürürlükte olan zorunlu haller dışında bölgeler arası seyahat yasağının devam edeceğini açıkladı. cumhuriyet.com.tr

Çağlayan Adliyesiönünde gözaltına alınanlar serbest bırakıldı

Çağlayan Adliyesi önünde gözaltına alınanlar serbest bırakıldı Tutuklu Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine destek amaçlı Çağlayan Adliyesi önünde bekleyen ve müdahale sonrası gözaltına alınan dokuz kişi adli kontrolle serbest bırakıldı. Tutuklu Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine destek amaçlı Çağlayan Adliyesi önünde açıklama yapmak isteyen gruba müdahale sonrası gözaltına alınan dokuz kişi adli kontrolle serbest bırakıldı.İstanbul’da Boğaziçi Üniversitesi eylemlerinde tutuklanan 11 kişinin serbest bırakılması talebiyle yazılama yaptıkları için gözaltına alınan 5 öğrencinin dün Çağlayan Adliyesi'ne getirildiği sırada, basın açıklaması yapmak isteyen gruba polis müdahale etmişti. Yaklaşık 25 kişilik gruptan 9 kişi gözaltına alınmıştı. 9 kişi bugün emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi.Savcılık ifadelerinden sonra ev hapsi istemiyle sulh ceza hakimliğine sevk edilen 9 kişi, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. ANKA

SelçukÖzdağ'a saldıran 5 kişi tahliye edildi

Selçuk Özdağ'a saldıran 5 kişi tahliye edildi Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ saldıran 5 kişi cumhuriyet savcısının, “Uzun tutukluluk süresi olur” itirazının ardından tahliye edildi. Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Özdağ, 15 Ocak'ta evinin önünde saldıran 5 kişinden 3’ü tutuklanmıştı. Saldırıya ilişkin dosyanın gittiği Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesi, iddianame üzerindeki incelemesini tamamlamıştı. Mahkeme, saldırıyı “kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürmeye teşebbüs etme” ve “birden fazla kişiyle birlikte silahla tehdit” suçu kapsamında değerlendirerek, dosyanın ağır ceza mahkemesine gönderilmesine karar vermişti.Cumhuriyet Savcısı Fatih Taş’ın tutuklu 5 sanığın tahliyesini istediği ortaya çıktı. Savcı Taş, dosyanın direkt ağır ceza mahkemesine gönderilmesinin Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) ağır cezaya tanıdığı iade yetkisini ‘bay-pass etme' anlamına geleceğini, bunun CMK’nın ‘ruhuna ve kanunla korunmak istenen menfaate’ aykırı olduğunu belirtti.Savcı Taş, Özdağ’ın ‘adli tıp raporu, yaralandığı yerler ve yaraların niteliği ile sanıkların eylemlerine mâni bir sebep yokken kendiliklerinden eylemlerine son verdiğini’ ileri sürerek, bu saldırının kasten adam yaralama suçu kapsamında kaldığı görüşünü bildirdi.Savcı Taş, mahkemenin, “Sanıklar her ne kadar eylemlerine mağdurun bacaklarına vurarak yaralama kastıyla başlamış olacakları düşünülmüş ise de” dediğini hatırlatarak, özetle şunları belirtti:“Maddi gerçeklikle hiç ilgisi olmadığı halde ‘mağdurun şans eseri beyin kanaması yahut sair ölümcül sonuç durmaksızın sanıkların ellerinden kurtulmuş olabileceği’ denilerek çelişki yaratılmıştır. Kasten adam yaralama eylemlerinin yargılamasının ağır ceza mahkemeleri tarafından yapılması gibi bir sonuç doğuracaktır. Bu da ceza usul kanununa aykırılık teşkil edecektir.”Savcı Taş, görevsizlik kararının Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın görüşü alınmadan alındığını ifade ederek, bunu da CMK’ya aykırı buldu. Savcı Taş, 5 sanığın tahliye edilmesi talebinde ise sanıkların hangi mahkemede yargılanacağına bölge adliye mahkemesinin karar vereceğini ve bu süre içinde içeride kalmalarının İnfaz Kanunu’ndan öngörülen miktardan ‘fazla olacağının kuvvetle muhtemel olacağını’ kaydederek, “Delillerin toplanmış olması, karartılma ihtimalinin kalmaması ve özellikle muhtemel bir görev uyuşmazlığı ile sorumluluk doğuracak şekilde tutukluluk süresinin uzun olacağı dikkate alınarak… Adli kontrolle tahliyelerine karar verilmesi kamu adına mütalaa olunur” dedi.Savcı Taş’ın itirazının ardından Özdağ’a saldıran 5 sanık da tahliye edildi. Dosyanın gittiği Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi, 5 sanığın adli kontrolle salıverilmesine hükmetti. Mahkeme kararında dosyanın bölge adliye mahkemesine gitmesi halinde şüphelilerin 'uzun süre tutuklu kalabileceğini' ifade etti. cumhuriyet.com.tr

KıbrıslıTürk lider Ersin Tatar: KapalıMaraşbölgesi sivilleştirilecek

Kıbrıslı Türk lider Ersin Tatar, Maraş bölgesindeki Rumların veya farklı ülke vatandaşlarının malları için iade ve tazminat talepleri üzerine çalışmaya başladıklarını, bölgenin sivilleştirilerek daha büyük bir kesiminin açılacağını söyledi.Habere Gitmek için Tıklayın

Muhalefetin tepkisi, Washington’dan düzeltme getirdi

Muhalefetin tepkisi, Washington’dan düzeltme getirdi TBMM Dışişleri Komisyonu üyesi CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer’in, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’in Türkiye hakkındaki ‘sözde müttefik’ tanımlamasına TBMM kürsüsünden gösterdiği tepkinin ardından ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü günlük basın toplantısında Türkiye için ‘Çok eski ve sağlam bir müttefik’ ifadesi kullandı. 19 Ocak’ta ABD Senatosu Dış İlişkiler Paneli'ne açıklamalarda bulunan ABD Dışişleri Bakanı Blinken Türkiye ile ilgili, "Sözde stratejik ortağımızın stratejik rekabet içinde olduğumuz Rusya ile aynı çizgide olması kabul edilemez. Türkiye bir müttefik ama birçok açıdan müttefik gibi davranmıyor" demişti.Blinken’in bu sözlerine tepki gösteren Çakırözer, Cumhurbaşkanlığı ve Dışişleri Bakanlığından bu konuda hiçbir açıklama yapılmamasını da Meclis kürsüsünden eleştirdi. Çakırözer 9 Şubat’ta TBMM Genel Kurulunda yaptığı konuşmada “ABD Dışişleri Bakanı Blinken çıkıp NATO’nun 60 yıllık sağlam müttefiki Türkiye hakkında ‘sözde müttefik’ diyor. İktidardan kimse sesini çıkarmıyor. Daha geçen hafta Afganistan tezkeresini, Somali tezkerelerini uzatmayı bu Mecliste oylamadık mı? Kabil, Kosova, Bosna, Somali birçok sorunlu bölgede bizim Mehmetçiklerimiz yaşamını riske atmıyor mu? Şehitlerimiz yok mu? Gazilerimiz yok mu?‘Sözde Cumhurbaşkanı’ dendiğinde ayağa kalkanlar, kahraman ordumuzun eli kanlı El Kaide ile mücadelesi, vahşi korsanlarla mücadelesi ve dünyanın dört bir yanında barış için gösterdiği çabalar bir kalemde yok sayıldığında ağızlarını neden açmıyorlar? ABD ile sorun yaşamayalım diye sineye çekilecek sözler midir bunlar? ” diye konuştu.BİR GÜN SONRA ÜSLUP DEĞİŞTİMeclis’te bu sözlere iktidar ortakları AKP ve MHP’den hiçbir tepki gelmezken, Washington’da sürpriz bir gelişme yaşandı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price bir gün sonra, 10 Şubat akşamı düzenlediği günlük basın toplantısında Türkiye ile ilgili bir soruyu yanıtlarken, “Türkiye çok eski ve değerli bir NATO müttefikidir” ifadelerini kullandı. Price, “Tabii ki Türklerle ortak çıkarlarımız var. Bunlar Suriye’deki çatışmayı bitirmeyi, terörizmle mücadeleyi ve bölgedeki kötü niyetli etkileri caydırmayı içeriyor. Ortak öncelikler konusunda işbirliğini, ve her müttefikimizde olduğu gibi farklılıklarımız konusunda da diyaloğagirmeyi bekliyoruz” dedi.Sözcü Price bir başka soruya verdiği yanıtta da ‘değerli müttefik’ ifadesini bir kez daha yineledi.BLİNKEN DE O SÖZÜ DÜZELTMELİABD Sözcüsü Price’ın bu düzeltmesini Çakırözer şöyle değerlendirdi:“ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsünün yaptığı tevil önemlidir ama yeterli değildir. ABD’li Bakan Blinken’ın senatodaki o talihsiz sözleri canlı yayınlandı ve milyonlarca kişi tarafından izlendi. Dolayısıyla mutlaka kendisi hiçbir belirsizlik bırakmayacak biçimde bu ifadesini düzeltmelidir. İki ülkede iktidarlar arasında sorunlar yaşanabilir. Ama bu bölge ve dünya barışı için bugüne kadar birlikte yaptıklarımızı gölgelememeli, gelecekte yapacağımız işbirliğini de engellememelidir.”ANKARA GÜNLERDİR TELEFON BEKLİYORCumhurbaşkanlığı ve Dışişleri Bakanlığı’nın Blinken’a karşı sessiz kalmasını da eleştiren Çakırözer, “Ankara üç haftadır neden sessiz! 60 yıldan fazla dünya barışına hizmet etti bu ülke. NATO’dan önce Kore’de, daha sonrasında Afganistan’da, Somali’de Kosova’da şehitler verdik. Nasıl böyle bir söz söylenebilir? Hadi söylendi diyelim, siz bunu nasıl sineye çekersiniz? Çünkü Ankara’daki beyler haftalardır telefonun çalmasını bekliyor! ABD’li Bakan arayacak mı aramayacak mı? Çünkü Blinken’in bizim dışımızda aramadığı kimse kalmamış durumda. Japonya’dan Etiyopya’ya, Afganistan’dan Kolombiya’ya kadar bu sabah itibariyle 34 ülkenin devlet başkanı ya da dışişleri bakanı ile AB ve NATO yöneticileri ile görüşüyor. Ezeli rakipleri Rusya ve Çin ile dahi görüşüyor. Ama 60 yıllık müttefikleri ile görüşmeyi bekletiyor. Bu doğru bir tavır, müttefiklik ruhuna yakışan bir tavır değil. Türkiye ile ABD yönetimleri arasında ciddi sorunlar yaşanabilir. Meseleler yaptırımla değil diyalog ve diplomasi ile ele alınmalı. Ve bu sorunların iki ülke halklarının birbirine karşı olumsuz algıları beslemesine izin verilmemeli” diye konuştu.İLK 36’DA ANKARA YOKABD Dışişleri Bakanlığı sitesinde Blinken’in göreve geldiği 26 Ocak’tan bu yana görüştüğü devlet başkanları ve dışişleri bakanları sırasıyla şöyle sıralanıyor:Kanada, Meksika, Japonya (2 kez), Güney Kore (2 kez), Fransa, İngiltere, Almanya, NATO Genel Sekreteri, Avustralya, Filipinler, Tayland, İsrail, Irak, Afganistan Cumhurbaşkanı, AB Komisyonu Başkanı, İtalya, Ürdün, Güney Afrika, Hindistan (2 kez), Pakistan, Yeni Zelanda, İsveç, Kolombiya, Ukrayna İsviçre Devlet Başkanı, BAE, Etiyopya Başbakanı, Rusya, Vietnam, Çin, Suudi Arabistan (2 kez), Sudan, Singapur, Brezilya, BM Genel Sekreteri. cumhuriyet.com.tr

MEB, liselerde yüz yüze eğitim için 1 Mart'ıişaret etti

MEB, liselerde yüz yüze eğitim için 1 Mart'ı işaret etti Milli Eğitim Bakanlığı, 1 Mart'tan itibaren liselerde yüz yüze eğitimin haftada en az 16, en fazla 24 saat olacağını bildirdi. Liselerde birinci dönem yapılamayan sınavlar, 1 Mart'tan itibaren 2 haftayı geçmeyecek şekilde yüz yüze planlanacak. AYRINTILAR GELİYOR... cumhuriyet.com.tr

Türkiye Uzay AjansıBaşkanıSerdar Hüseyin Yıldırım, BBC Türkçe'ye konuştu: 2023, Ay misyonu için agresif bir tarih

Türkiye Uzay Ajansı Başkanı Serdar Hüseyin Yıldırım, BBC Türkçe'ye konuştu: 2023, Ay misyonu için agresif bir tarih "Milli Uzay Programı" kapsamında Türkiye 2023'te Ay'a ulaşmayı hedefliyor. Peki 3 yıldan az bir süre içinde Ay'a ilk yerli uzay aracının gönderilmesi için Türkiye'de yeterli altyapı ve insan kaynağı var mı? Türkiye Uzay Ajansı Başkanı Serdar Hüseyin Yıldırım, projenin detaylarıyla ilgili BBC Türkçe'nin sorularını yanıtladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 9 Şubat'ta Türkiye'nin "Milli Uzay Programı"nı açıkladı.10 yıllık programda yer alan 10 hedef arasında; 2023'te Ay'a yerli üretim motor ve uzay aracıyla yapılacak sert iniş, 2028'de yumuşak iniş, uzaya ilk Türk vatandaşının gönderilmesi ve uzay limanı işletmesi kurulması da var.Peki 3 yıldan az bir süre içinde Ay'a ilk yerli uzay aracının gönderilmesi için Türkiye'de yeterli altyapı, hazırlık çalışması ve insan kaynağı var mı?Türkiye Uzay Ajansı (TUA), 2018 yılında kuruldu. Kadrosunun oluşturulduğu 2019'dan bu yana başında Serdar Hüseyin Yıldırım var.BBC Türkçe'ye konuşan Serdar Yıldırım; uzay aracı üretimi, yerli motorun adaptasyonu ve fırlatma için yapılacak uluslararası işbirliği gibi konular henüz çalışma aşamasında olsa da, bir hedef koymak ve bu hedef doğrultusunda çalışmaları sürdürmek gerektiği görüşünde. Ancak çeşitli nedenlerle gecikmeler yaşanabileceğini söylüyor.Konulan hedefi "agresif" olarak tanımlıyor ancak 2023'te Ay'a çıkma hedefinin ertelenmesi ihtimalini yüzde 50'nin altında görüyor:"2023, bir Ay misyonu için çok agresif bir tarihtir. Ama misyon iyi incelenirse yapacağımız sadece Ay'a erişmektir. Türkiye'de imal edeceğimiz bir uzay aracı, Türkiye'de üretilmiş bir hibrid motor ile Ay'a ulaşmak... Sıfırdan başlıyor olsaydık yine 2023'e yetişemezdi."Her şey yolunda giderse bu 2023 sonuna yetişecektir. Ama biliyorsunuz bu işlerde her zaman her şeyin yolunda gitmeme ihtimali de vardır."Bir hedef koymak zorundayız. Planlama gerçeğe çok yakın ama elbette riskler barındırıyor. İlk defa yapılacak bir iş. Teknik olarak beklemediğimiz problemlerle karşılaşabiliriz, tedarik zincirinde aksamalar olabilir. Bunlar hep oyunun kuralı içindedir. Böyle bir durumda elbette ki gecikmeler olabilir."Getty ImagesAdım adım planlamayı ve bugüne kadar yapılanları Yıldırım'a sorduk:Birinci adım: Yerli motor2023 sonu için hedeflenen Ay misyonunda ilk adımda yerli motorun üretilmesi var.ROKETSAN, TÜBİTAK ve DeltaV isimli şirketin ürettiği hibrid motorun statik ateşleme ve fırlatma testleri yapıldı. Ancak bu motorun yapılacak uzay aracına göre geliştirilmesi ve modifiye edilmesi gerekiyor. Yıldırım'a göre bu iş bir yıl içinde bitirilebilir:"Motor şu anda elimizde. Bu motor sadece aya ulaşacak şekilde bu araca göre dizayn edilip modifiye edilecek. Bundan ibaret. Bu da bir sene alacak bir iştir. Dolayısıyla biz o takvimde bir sıkıntı görmüyoruz."Ancak henüz uzay aracının yapım aşamasına geçilmedi."Motorla uzay aracı çalışmaları paralel yürüyecek. Uzay aracının çalışmaları için motorun bitmesini beklemeyeceğiz. Birbirini beklemeyecek bu çalışmalar. Halihazırda çalışan bir motorun bir uzay aracına bağlanarak Ay'a götürülmesi noktasında bir takım kontrollerin yapılıp ilave ünitelerin bağlanması ve geliştirilmesi söz konusu."Getty Images2009'da üretilen XCOR Aerospace motoruDeltaV, Güney Afrika merkezli ve üretiminde partner olduğu motorların piyasaya ortalama süreden çok daha hızlı şekilde çıkmasını hedefleyen bir şirket.Yıldırım'ın verdiği bilgiye göre, üretilen hibrid motorun sahibi ve hazırlayıcısı DeltaV.İkinci adım: Uzay aracıTürkiye'nin Ay'a göndermeyi planladığı uzay aracı yaklaşık 6 aydır tasarım aşamasında, henüz imalata başlamadı. Ülkenin uzay aracı konusunda deneyimi uydularla sınırlı.Daha önce yerli katkılarla üretilen Göktürk-2 isimli keşif uydusu 18 Aralık 2012 tarihinde Çin'deki Jiuquan Fırlatma Üssü'nden uzaya fırlatıldı. TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü (TÜBİTAK UZAY) tarafından tasarlanan ve üretilen Türkiye'nin büyük oranda yerli ilk yer gözlem uydusu RASAT da, Rusya'dan 17 Ağustos 2011'de fırlatıldı.Şu anda yerlilik oranı yüzde 60 civarında olan İMECE ve TÜRKSAT 6A uydularının yapımına da devam ediliyor.TÜBİTAK, 2 Ekim 2020'de "Ülkemizin ilk milli ve yerli haberleşme uydusu olan TÜRKSAT 6A'nın Uçuş Modeli üretimine başlanmıştır" açıklaması yaptı. 2014'te yapımına başlanan uydunun uzaya fırlatılması ise 2022 veya 2023 olarak planlanıyor. Yüksek çözünürlüklü yer gözlem uydusu İmece'nin son montajı ise Haziran 2020'de tamamlandı. Onun fırlatılması için 2022 hedefleniyor.Bu zaman aralıkları hesaplandığında henüz tasarım aşamasında olan uzay aracının 2023'te Ay'a gönderilmeye hazır hale gelmesi ne kadar gerçekçi?Getty ImagesİMECE uydusu 4 Haziran 2020'de tanıtıldıYıldırım'a göre en riskli kısım bu ancak aracın çok gelişmiş özellikle sahip olması gerekmediğinden, bu hedefi de gerçekçi olarak değerlendiriyor:"Ay'a gidecek aracımızı tasarlamakta ve imal etmekte bir problemimiz yok. En riskli olan kısmı belki burası. Yaklaşık 6 aydır tasarım çalışmaları yapılıyor."İlk aşamada Ay'a ulaşacak bu araç çok teferruatlı, çok gelişmiş bir araç olmayacak. Bu yolculuk 3 gün süren bir yolculuk. Sert iniş yapacağımız için tekrar geri dönüş, tekrar havalanma olmayacağı için bu aracın radyasyon dayanıklılığı gibi özelliklerin çok robust [sağlam] olmasına gerek yok. Biz bunu yapabilecek durumdayız."Şu anda üç seneye yakın bir zaman var önümüzde, zor ve riskli bir süre, bunu kabul ediyorum. Uydu yapımından gelen tecrübemizi doğru değerlendirirsek ve beklemediğimiz büyüklükte problemlerle karşılaşmazsak bunu yetiştirebileceğimizi öngörüyorum."Uzay aracı tasarımın yüzde 90'ın üzerinde yerli olduğunu belirten Yıldırım, üretimin de TÜBİTAK Uzay tarafından Türkiye'de yapılacağını söyledi:"Bazı parçalarını yurt dışından alabiliriz, yapabileceğimiz parçayı da alabiliriz zaman kazanmak için. Henüz teknolojik olarak sahip olmadığımız sistemler de var, bu da bir gerçek. Bunları da zaten dışarıdan alıyoruz, diğer uydular için de bunu yapıyoruz."Üçüncü adım: FırlatmaTürkiye'nin uzaya araç fırlatma kapasitesi henüz yok. Daha önce uyduların fırlatılması için Çin, Rusya, ABD, Avrupa Uzay Ajansı ve özel şirketlerden de Elon Musk'ın kurucusu olduğu SpaceX ile işbirliği yapılmıştı.Getty ImagesAirbus'ın ürettiği TÜRKSAT 5A uydusu, 8 Ocak 2021'de SpaceX Falcon 9 roketiyle ABD'den fırlatıldı2023'teki Ay misyonu için benzer bir anlaşma imzalanacak:"İlk etapta uzay aracımızı yakın yörüngeye çıkarmak için fırlatma konusunda işbirliğine ihtiyacımız var. Çünkü Türkiye'de bu kapasite yok. İstediğimiz yakın yörüngeye kadar çıkartması. Sonrasında biz roket motorumuzu ateşleyerek Ay'a kadar kendimiz gideceğiz."SpaceX, Blue Origin, Lockheed Martin, Boeing de dahil birçok şirketle görüşüyoruz. Kapımızı herkese açık ama SpaceX fırlatma kabiliyeti açısından çok önde geliyor. Maliyetleri çok düşürdüler, büyük bir avantaj sağlıyor. Türkiye'ye de ilgileri var, ben neredeyse haftalık görüşüyorum SpaceX'le. Açıkçası iyi bir adaydır Falcon 9 roketi. Ama şu an bir sözleşmeyle bağlanmış değiliz."Fırlatma aşaması, misyonun içinde en yüksek bütçe kalemini oluşturacak çünkü tamamen dışarıdan satın alınacak bir hizmet olacak.Ay misyonunun bütçesi ne kadar ve nasıl karşılanacak?Motorun ve uzay aracının üretimi, malzeme tedariği, insan kaynağı ve fırlatma masraflarının hesaplanmasıyla ortaya çıkan bütçeyi de Yıldırım'a sorduk."İyi bir tahminimiz var, oldukça doğruya yakın olduğunu tahmin ettiğimiz, tabii çok kesin değil çünkü ilk kez yapılıyor böyle bir şey" yanıtını veren Yıldırım, rakam vermekten ise kaçındı:"Ancak bir şey söylediğim zaman çok farklı yerlere çekiliyor. Onun için mümkünse rakam telaffuz etmek istemiyorum. Ama muadil misyonlarla mukayese edildiğinde bizim misyonumuzun maliyetinin daha düşük olacağını öngörüyoruz."Getty ImagesTürkiye Uzay Ajansı, Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Aralık 2018'de kurulduMotorun ya da uzay aracı üretiminin maliyeti bugüne kadar kamuoyuyla paylaşılmadı.Fırlatma için de en düşük maliyeti sağlayan firmalardan Space'x, Falcon 9 roketiyle yapılacak her bir fırlatma için 62 milyon dolar değer biçiyor. Ancak SpaceX yetkilileri, roketlerin yeniden kullanımı durumunda bu maliyetin yakın gelecekte 30 milyon dolara kadar düşürülebileceğini söylüyor.Yıldırım, 2023 misyonu için tahmin edilen bütçenin Türkiye'nin devlet bütçesinden "çok rahat karşılanabileceğini" söylüyor:"2028 hedefi için de bana şu anda bile bazı ülkelerden teklifler gelmeye başladı. Birinci ligdekiler değil, bizim gibi uzayda var olmak isteyen ülkeler ilgi duyuyorlar. 2028 misyonunda uluslararası işbirliği de geliştirebiliriz."Ancak işbirliği olmaması halinde de masraflar 8 seneye yayılacağı için "Türkiye'nin buna gücünün yeteceğini" söylüyor.TUA'nın mevcut bütçesini sorduğumuzda da Yıldırım şu yanıtı veriyor:"Bütçe meselesi çok hassas. Devletin kendi bütçesinden TUA'ya tahsis ettiği rakam 38 milyon TL. Ama bizim bütçemiz bu değil. Bu tip projelerin her biri için ayrı bütçe alma şeklinde çalışma sistemimiz var. Ay hedefinin bütçesi ayrıca verilecektir. Türkiye'deki birçok kurumdan da katkı paylarımız var. Bu paylarla birlikte şu an rakam 40 milyon doların üzerinde.""Ay'a gitmek sembolik bir hedef"Peki bu maliyetin karşılığında Türkiye ne kazanacak?Milyar dolarları bulabilecek bu misyonla Türkiye, uzay çalışmaları yapan yaklaşık 20 ülkeden biri olacak. Bunun karşılığında hangi somut kazanımların olacağına dair sorumuza da TUA Başkanı, "Ay'a gitmek biraz da sembolik bir hedef. Başka ülkelerin keşfedemediği yeni bir şey bulacağız diye bir hedefimiz yok. Ay'ın haritası da çıkarıldı, birçok şey biliniyor. Biz kendi uzay faaliyetlerimizi geliştirmek, teknoloji transferi, entegrasyon ve tecrübeyi kazanmak için bunu önemsiyoruz" yanıtını veriyor:"Karşılığını alıp alamayacağımı ölçebilecek durumda değiliz henüz ama dünyada bir takım çalışmalar yapılmış. Ben şöyle bir oran hatırlıyorum: Uzay çalışmalarına harcanan her dolar için yaklaşık 2-3 üç katının belli bir vadede geri döndüğünü hesaplamışlar. Hemen dönüşünü sağlamak mümkün olmayabilir. Ben Türkiye'de bu konuda yapılacak yatırımların orta vadede katlanarak geri döneceğine inananlardanım."Yıldırım, en somut karşılığın ise "Yakın yörüngede oluşturulacak üretim platformlarına partnerlik" ve "asteroid misyonu" olduğunu söylüyor:"Bunun için de Amerikalı şirketlerle temas halindeyiz. Yakın bir zamanda yakın yörüngede üretim platformları oluşturulacak. TUA olarak bunlardan birine partner olmak isteriz."Çok sayıda incelenmesi gereken asteroid de var, çok farklı bir asteroide ulaşabiliriz. Bu heyecan verici yeni bir hedef olabilir. Tabii ilk 10 yıllık hedeflerin sonrasında…"Daha önce NASA ve Rusya'nın Ay'a gönderdiği sert iniş yapan uzay araçları, parçalanana kadar geçen sürede Ay'dan binlerce fotoğraf almıştı. Türkiye'nin göndereceği araçta da bu özellik olacak mı?Bu soruya Yıldırım "Elbette, uzay aracını niye yapıyoruz?" yanıtını veriyor:"İçinde bizim faydalı yüklerimiz, bir fotoğraf makinesi illa ki olacak. Tarihi anı biz de seyretmek istiyoruz. Belki birden fazla olacak. Bazı ölçümler yapılabilecek. Bilim insanları ne koysak daha faydalı olur diye çalışıyor, şu an için o belirlenmiş değil henüz. Boşuna gitmiş olmayacak yani. Hem yol hem de sert iniş esnasında olabildiğince bilgi toplayıp Türkiye'ye aktarmayı hedefliyoruz."Uzaya gidecek ilk Türk, ISS'te 10 gün kalacakSalı günü açıklanan hedefler arasında ilk Türk vatandaşının uzaya gönderilmesi de vardı.2023 için planlanan bu hedef kapsamında bir Türk bilim insanı seçilerek eğitim alacak, uluslararası işbirliği halinde Uluslararası Uzay İstasyonu'na (ISS) gönderilecek ve 10 gün boyunca burada, Türk bilim insanlarının belirleyeceği bilimsel çalışmaları yapacak.Yıldırım, takvimin en belirli olduğu misyonun bu olduğunu çünkü uzaya insan gönderme kapasitesi olan üç ülkeden (ABD, Rusya ve Çin) biriyle anlaşarak ilerleneceğini belirtiyor. İsimlerin en fazla 6 ay içinde belirleneceğini söyleyen Yıldırım, "en fazla heyecan uyandıran hedefin bu olduğu" görüşünde:"Bana bile cep telefonumdan yüzlerce mesaj yağıyor 'Ben gideyim' diye."Getty ImagesSpaceX ile ISS'e giden astronotlarBu program kapsamında tercihen Türkiye'de yaşayan ve ülke içindeki bir üniversitede çalışan iki veya üç kişi yedekli olarak seçilecek. Misyon için anlaşma sağlanan ülkede 2 yıla yakın eğitim alacak bu kişilerden biri, eğitimin başarıyla tamamlanması sonrası yine bu ülkenin ISS'teki kotasını kullanarak 10 günlüğüne göreve gönderilecek.ISS'teki faaliyetler beş uzay ajansının işbirliği içinde yürütülüyor. Bunlar ABD, Rusya, Kanada, Japonya ve Avrupa uzay ajansları. Aynı anda ülkelerin kotalarına göre alınan altı veya yedi astronot burada görev yapabiliyor. Çalışmaların kapsamına göre kalış süreleri 7 aya kadar uzayabiliyor.Bu misyon için de hem ABD hem Rusya ile görüşülüyor:"ABD de Rusya da 2 yıllık eğitimin yeterli olacağını teyit etti. Benim tercihim pilotaj arka planı olan birini tercih etmek, çünkü belli şartlara alışık oluyorlar ve ön hazırlık süreci kısaltılmış oluyor. En az riskli, en düşük maliyetli çözüm tercihimiz olacaktır. Bizim ISS'le direkt temasımız işi karıştırabilir. Bize bu hizmeti verecek olan kurum bunu sağlayacağını taahhüt etti."Yıldırım, bunun için belirlenen bütçeyi de "gizlilik sözleşmesi" gereği açıklamıyor, "Bu bütçe elimizdedir, bunda bir sıkıntı yok." diyor.Tüm dünyanın uzunca bir süre bu görev için bağımlı olduğu Rusya, Soyuz roketleriyle bir astronotu ISS'e göndermek için 80 milyon doların üzerinde ücret talep ediyor.ABD merkezli SpaceX şirketi ise geçen yıl kullanılmaya başlanan roketleriyle aynı görev için 50 milyon dolar istiyor.Ancak bu fiyatlara eğitim masrafı dahil değil.Getty ImagesKazakistan'daki Baykonur üssünden fırlatılan Soyuz füzesiTürkiye'de insan kaynağı yeterli mi?Yıldırım, uygun kişinin seçimi ve Ay misyonunun çalışması sırasında yurt dışında çalışan Türk asıllı bilim insanlarıyla da temas kurduklarını söylüyor:"En büyük sıkıntılarımızdan biri, Türkiye insan kaynağı açısından mukayese ettiğimiz ülkelerden daha geri durumda sayı itibarıyla. Açıkladığımız hedefler için yeni yetişenlerin eğitimini tamamlamasını bekleyecek vaktimiz olmadığından şöyle bir yöntem öngörüyoruz:"Yurt dışında bu faaliyetleri yürütmekte olan çok sayıda Türk asıllı bilim insanları var. Bu kapasiteden istifade etmek istiyoruz. Başka uyruklarda olan başka ülkelerin bilim adamlarından da istifade ederek bu açığımızı kapatacağız."Tüm bu misyonların gerçekleşmesi için Türkiye'de bir de operasyon merkezi kurulacak. Merkezin İstanbul'da olması planlanıyor.Türkiye'deki mevcut antenler gerekli haberleşmeyi sağlayacak kapasitede olmadığı için buraya bir de anten konulacak.Ancak bu merkez de henüz tasarım aşamasında.Yıldırım, proje için "bir kısmını hizmet satın alarak oluşturacağımız için bir senede çok rahat bitirebileceğiz" diyor.Getty ImagesUzay limanı nerede olacak?Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "dost ve kardeş ülkede" diye açıkladığı, coğrafi koşulları fırlatma yapmaya uygun, okyanus kenarında ya da yerleşimin olmadığı çöl gibi geniş alanlara sahip bir ülkede uzay limanı işletmesi kurulması da planlanıyor.Bu tanıma uygun ülkelerin "Katar, Pakistan veya Somali olup olamayacağını" sorduğumuz Yıldırım, "Dersinizi iyi çalışmışsınız" demekle yetiniyor ancak isim vermekten kaçınıyor:"Hem Afrika'da hem Asya'da hatta belki Güney Amerika'da birden fazla ülkeyle temas halindeyim. İsim vermeyeceğim, yanlış anlaşılabilir çünkü görüşmeler devam ediyor. Bir uzay limanını müşterek işletmek mümkün görünüyor."Türkiye bugüne kadar Kazakistan, Ukrayna ve Macaristan ile anlaşmalar imzalandı. Macaristan'la imzalanan anlaşma aslında geniş bir işbirliği anlaşmasının içinde uzayla ilgili yer alan genel maddeler. Kazakistan ve Ukrayna'yla ise uzayla ilgili çalışmalarda işbirliği yapma niyetini ortaya koyan nitelikte mutabakat zaptı seviyesinde imzalar atıldı.Azerbaycan ve Pakistan ile de yakın zamanda uzay çalışmalarında işbirliği anlaşması imzalanması planlanıyor. BBC Türkçe




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter