Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Wednesday, 06.18.2025, 05:45 PM (GMT)

News - Haberler

Aşıeşitsizliği

Aşı eşitsizliği Salgınla birlikte komplo teorileri de yayılmaya devam ediyor. Bir örneği Sinovac yani CoronaVac aşısı olanların Avrupa Birliği’ne seyahat edemeyeceği haberi. Aşı sertifikaları için, Avrupa Birliği içinde bir uygulama olabileceği belirtiliyor ancak herhangi bir yasal düzenlenme alınmadı. Yunanistan turizmi canlandırmak için aşı sertifikası konusunda Birliğe baskı yapıyor. Covid aşınızı oldunuz mı? 65 yaş üzerindekilerin bir çok insan ilk doz aşısını oldu, bir ay sonra olan ikinci doz aşıları bekliyor. Diğer yaş gruplarına aşının ne zaman geleceği halen belirsiz, iş grubunuza göre aşıyı olmuş olabilirsiniz ya da sıranızı bekliyorsunuz. Hacettepe Üniversitesi ise Sinovac’ın CoronaVac aşısının Faz – 3 çalışmalarını tamamladı. Üzerinde endişe bulutları gezinen aşının etkinliği yüzde 83,5; hastaneye yatışı engelleme oranı ise yüzde 100 olarak belirlenmiş durumda. Aşılar gizemini koruyorTürkiye’de CoronaVac aşısı için, Keymen İlaç A.Ş.’ne 1 milyon bedava doz aşı için devletin 12 milyon dolar ödediğine yönelik iddialar muhalefet tarafından gündeme getirildi. Keymen İlaç bu iddiaları yalanlasa da, Çin’den aşının gelmesi ve Devlet Malzeme Ofisi’ne satılma iddiaları da epeyce konuşulacak gibi. Bir diğer iddia ise, Financial Times Türkiye muhabiri Laura Pitel’den geldi. İddiaya göre, Çin, aşıyı vermek için Türkiye’de olan Uygur Türkleri’nin, 2017’de Türkiye ve Çin arasında imzalanan “Suçluların İadesi Anlaşması” çerçevesinde Çin’e gönderilmesini istedi. Nitekim Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, 30 Aralık 2020 tarihinde, anlaşmanın Meclis’te onaylanmadığını ve de bu anlaşmanın “Uygurları Türkiye Çin’e teslim edecek” diye yorumlamanın mümkün olmadığını belirtti. Türkiye’nin Çin aşısını uygulayarak bir jest yaptığı için aşıların gönderildiği de iddia ediliyor. Diğer aşıları neden almadığımız konusu ise gizemini korumaya devam ediyor. Dünyada Covid – 19 aşısı üzerinden tartışmalar ve kutuplaşmalar ise hız kesmeden devam ediyor. Belki de aşı kutuplaşması sürecinin de başlarındayız. Aşılamanın başladığı bugünlerde, 62 ülke Pzifer / Biontech kullanıyor, 45 ülke Oxford / AstraZeneca, 27 ülke Moderna, 11 ülke Sinopharm / Beijing, 9 ülke SputnikV, 5 ülke Sinovac, 2 ülke Sinopharm / Wuhan, 1 ülke Covaxin, 1 ülke de Johnson & Johnson aşısını kullanıyor. 111 ülke ise aşılama yapamıyor, toplam nüfusları ise 1,93 milyar. /Archive/2021/3/8/210531680-ddd.jpgKomplo teorileri...İhtiyacından fazla olan ülkeler, diğer ülkelere “yardım” olarak aşı göndermeye başlıyor. Çin ve Rusya, şu zamana kadar, 41 ülkeye 800 milyon doz aşı gönderdi. Aşılamaya son hızla devam eden İsrail’de ise Filistin’e aşı gönderme tartışmaları devam ediyor. 2 hafta önce, İsrail 2 bin dozluk Rus SputnikV aşısının Gazze Şeridi’ne girmesine izin vermedi. Sınırın diğer yanında, İsrail 2,6 milyon vatandaşına çift dozu uyguladı, 4 milyonu aşkın vatandaşına ise ilk doz uygulandı. Bir diğer iddia ise, İsrail’in Suriye’de tutulan bir kadın vatandaşını ülkeye geri getirmek için Esad Rejimi’ne SputnikV aşısını tedarik ettiği. Avrupa Birliği, BM tarafından oluşturulan COVAX fonuna katkısını 1 milyar avroya çıkardı. ABD’nin ise aynı fona 4 milyar dolarlık bir katkı sunması bekleniyor. Salgınla birlikte komplo teorileri de yayılmaya devam ediyor. Bir örneği Sinovac yani CoronaVac aşısı olanların Avrupa Birliği’ne seyahat edemeyeceği haberi. Aşı sertifikaları için, Avrupa Birliği içinde bir uygulama olabileceği belirtiliyor ancak herhangi bir yasal düzenlenme alınmadı. Yunanistan turizmi canlandırmak için aşı sertifikası konusunda Birliğe baskı yapıyor.Aşılar var olan kriz alanları için yeri geldiğinde bir diplomatik havuç, yeri geldiğinde bir diplomatik sopa olma niteliğine bürünecek gibi görünüyor. Aşı sırası bekleyen bizlere gelecek günlerde bir havuç, yoksa bir sopa mı olacak göreceğiz.İyi pazarlar. Özge Mumcu Aybars/ Statik Enerji

Varlık Fonu Genel MüdürüArda Ermut oldu

Varlık Fonu Genel Müdürü Arda Ermut oldu Varlık Fonu Genel Müdürlüğü’ne (TVF) Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi'nin eski Başkanı Arda Ermut getirildi. Bünyesinde kamu bankaları dahil 20 kamu şirketini bulunduran Türkiye Varlık Fonu’nun Genel Müdürlüğü'ne Arda Ermut  getirildi.Zafer Sönmez’in oturduğu koltukta Kasım 2020’de Varlık Fonu yönetim kurulu üyeliği görevinden ayrılan Ermut, 4 ay sonra genel müdür olarak geri dönmüş oldu.ARDA ERMUT KİMDİR?Bogˆazic¸i U¨niversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası I·lis¸kiler Bo¨lu¨mu¨nden mezun olan Arda Ermut, 2005 yılında I·stanbul’da Bas¸bakanlık Basın ve Halkla I·lis¸kiler Mu¨s¸aviriliğinde görev yaptı.2007 yılında Tu¨rkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı’nda Uzman Yardımcısı olarak c¸alıs¸maya başlayan Ermut, 2015 yılında ise Bas¸kanlıgˆa atandı.Cumhurbas¸kanlıgˆı hu¨ku¨met sistemine gec¸is¸ su¨recinde Yatırım Ofisinin Cumhurbas¸kanlıgˆı bu¨nyesinde konumlandırılması c¸alıs¸malarını yu¨ru¨ten Ermut, 2018 yılında Ofis Bas¸kanlıgˆına getirildi. cumhuriyet.com.tr

Kadının bir günü

Kadının bir günü Çalışan, üreten, hayat veren, dayanışan ve ayakta kalmak için direnen kadınların sıcak dostluğuna çok ihtiyacımız var. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun! 8 Mart, sabahın ilk saatleri;-Anne daha sabah olmadı. Bak dışarısı karanlık. Bırak da uyuyayım. Hem okula gitmek istemiyorum bugün.-Olmaz öyle şey..Haydi kalk güzel kızım, sana omlet yaptım, hem de peynirli. Çok seversin. Gel yüzünü yıkayalım. Daha saçını taraman, giyinmen, okul çantanı hazırlaman gerekiyor. Ödevini bitirmiştin değil mi?-Anne, ev çok soğuk. -Az sonra soba tutuşur çocuğum. Dur, baban çağırıyor. Mutfağa gitmem lazım. Herhalde çayı bitti. Ekmekler çok yanarsa kızar şimdi. Sen de kalk hazırlan artık. /Archive/2021/3/8/205512650-elcinnnn.jpg8 Mart, öğlene doğru;-Hocam beni çağırmışsınız. Lisans bitirme projesiyle ilgili demiştiniz. -Evet.Bazı sorunlar var çalışmanda. -Ne gibi sorunlar hocam? Önerdiğiniz tüm kaynakları kullanmıştım. Derslerinize de eksiksiz girdim. -Evet, evet. Akademik açıdan söylemiyorum zaten. Ofisin kapısını kapat, gel şuraya otur. -Peki hocam. -Sorun senin fazla güzel olman. Çalışmanı her okuduğumda seni hayal ediyorum. Bu güzellikle tek kelime yazmasan da mezun ederim seni. Yaklaşsana biraz?/Archive/2021/3/8/205756071-ekran-alinti-araci.jpgSemih Poroy8 Mart, öğle saatleri;-Yanına atkı al Emine Hanım. Soğuktur taşlar şimdi. -Tamam. Resmi aldın mı sen? Geçen sefer polisler paralamıştı. -Evet aldım. Yeni bastırdık. Bak. -Her seferinde oğlumun yüzü soluklaşıyor sanki. -Sen orada oldukça solmaz oğlun merak etme. -Adalet yerini bulsun da ben yüz yıl daha her cumartesi yere otururum.8 Mart, öğleden sonra;-Füsun Hanım, buyrun oturun lütfen.-Müdür Bey, eğer yıl sonu bütçesiyle ilgili ise ben genel müdüre gerekli belgeleri ilettim. Bunu önümüzdeki hafta ortakların da katılacağı toplantıda gündeme getireceğiz. -Hayır. Yani evet. Onunla da ilgili. Sizinle açık konuşacağım. Fazla çalışıyorsunuz Füsun Hanım. Ekipteki herkes rahatsız bundan. Sizin diğerlerini başarısız göstermeye çalıştığınızı söylüyorlar. -Anlamadım. -Kariyerinizle ilgili hırslarınız ekipteki erkekleri tedirgin ediyor Füsun Hanım. Ayrıca gayet iyi biliyorsunuz ki hedeflediğiniz pozisyona asla bir kadını getirmeyecekler. Bence siz kendinize daha uygun bir pozisyon bulun. -Yani?-Yani sizi işten çıkarıyorum Füsun Hanım. Mahkemede görüşürüz. /Archive/2021/3/8/205536244-pd-elcin.jpg8 Mart, akşam;-8 Mart Dünya Kadınlar Günün kutlu olsun sevgilim. Nasıl geçti günün?-Pek iyi değildi. Kız öğrencilerimden birini ailesi zorla evlendirecekmiş.  Kız ağlaya ağlaya anlattı bana. -Üzücü elbette, ama sen ne yapabilirsin ki?-Şikayet edebilirim ve çocuğu kurtarmak için uğraşabilirim. -O zaman kendi işini tehlikeye atarsın. Bir sürü borcumuz var biliyorsun. Sen tek başına mı getireceksin adaleti?…Çalışan, üreten, hayat veren, dayanışan ve ayakta kalmak için direnen kadınların sıcak dostluğuna çok ihtiyacımız var. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun! Elçin Poyrazlar/Çuvaldız

PSG - Başakşehir maçındaki hakemin cezasıbelli oldu

Türkçe Haberler En Son Başlıklar PSG - Başakşehir maçındaki hakemin cezası belli oldu UEFA, ırkçı söylemler gerekçesiyle tatil edilen PSG-Medipol Başakşehir maçının dördüncü hakemi Coltescu'ya sezon sonuna kadar men cezası verdi. UEFA Şampiyonlar Ligi H Grubu son maçında Paris Saint-Germain ile karşılaşan Başakşehir’de hakem Coltescu, Başakşehir yardımcı antrenörü Webo'ya ırkçı söylemlerde bulunmuştu. UEFA, Rumen hakem Sebastian Constantin Coltescu'nun 30 Haziran 2021 tarihine kadar hakemlikten men edildiğini açıkladı.Fransız ekibi Paris Saint-Germain ile Başakşehir arasında 8 Aralık 2020 tarihinde oynanan Fransa’daki maç, 4’üncü hakem Coltescu'nun ırkçı söylemleri nedeniyle yarıda kesilmiş, sonraki gün farklı hakemlerle oynanmıştı. UEFA, yapılan soruşturma sonucu Sebastian Constantin Coltescu için sezon sonuna kadar men cezası verdi. Coltescu ayrıca bir eğitim programına da katılacak.Öte yandan Başakşehir Yardımcı Antrenörü Pierre Webo’ya ise karşılaşmadaki sportmenliğe aykırı hareketi gerekçesiyle 1 maç ceza verildi. DHA

Şiddet ortak meselemiz

Şiddet ortak meselemiz Kadına yönelik şiddettin bir insan hakları ihlali olduğunu vurgulayan Caroline Koç, pandemi sürecinde doğayla daha iç içe olduğunu, küçük çapta tarımla uğraştığını söylüyor. “Bu yüzyılda karşı karşıya olduğumuz sahneleri vicdanen de kabullenemiyorum” diyor. /Archive/2021/3/8/191052929-pd-carolin2.jpg"1786’da İzmir’e yerleşen, 1800’lerden bu yana da tekstilci olan bir aileden geliyorum. Çocukluğumdan bu yana tekstil işiyle haşir neşir büyüdüm. Pamuk, iplik, yün, dokuma gibi tekstile dokunan her şeye çok ilgiliydim. İşletme okudum. Sonrasında uzun yıllar Edwards’ın yöneticiliğini yaptım. Edwards, iş hayatındaki ilk okulum oldu..."Haremlique İstanbul’un kurucu ve CEO’su, Koç Holding Yönetim Kurulu üyesi Caroline Koç, geçen günlerde sosyal medya hesabından, Hollywood yıldızı Anne Hathaway’in, Haremlique yatağı üzerindeki yeni film tanıtım videosunu paylaştı... Biz de bu vesileyle kendisine ulaştık, hem markasını, hem de gündemden düşmeyen sosyal meseleleri ve salgın günlerini nasıl geçirdiğini sorduk.Geçen günlerde sosyal medya hesabınızdan, Hollywood yıldızı Anne Hathaway’in, Haremlique ürünlerinin serili olduğu yatağın üzerindeki video görüntüsünü paylaştınız. Biraz anlatır mısınız, nasıl oldu?  Yaklaşık bir sene önce Haremlique İstanbul olarak ürünlerimizi Londra’daki Harrods mağazasında satışa sunmaya başladık. Anne Hathaway’in en son filmi Locked Down’ın bazı bölümleri Harrods’ta çekildi. Filmin tanıtım çekimleri de Harrods’ta yapıldı ve “Locked Down at Harrods” adlı bir video hazırlandı. Bu videoda ürünlerimiz ve Anne Hathaway bir araya geldi. Harrods’ta ürünlerimizden özel bir seçki satışa sunuluyor, videodaki ürünlerimiz arasında bu seçkiden Hasbahçe yatak örtümüz ve Pierre Loti nevresim takımımız yer alıyor. /Archive/2021/3/8/190847618-pd-hasbahce-yatak-ortusu.jpgBöyle bir dünya starının videosunda, Haremlique tasarımlarının yer aldığını öğrendiğinizde neler hissettiniz? Elbette heyecanlı, gururlu ve mutluyum. Bu markanın kurucularından biri olarak ekip arkadaşlarımın özverili çalışmaları ve tutkularının bizi taşıdığı noktayı çok önemsiyorum. Bu başarının en büyük sahibi ekip arkadaşlarımdır. Harrods Londra, hedef kitlemizle ürünlerimizi buluşturabildiğimiz önemli bir nokta. Konumuyla ve marka değeriyle de çok özel misafirler tarafından ziyaret ediliyor. Şov dünyasıyla böyle bir kesişmenin içinde bulunmamız da heyecan verici. Türkiye’de başlayan marka yolculuğumuzu yurtdışında devam ettirerek, markamızın global hedeflerine doğru sağlam adımlarla ilerliyoruz. Ürünlerimizi, yurtdışında önemli satış noktalarında konumlandırdık. Bu süreçte yurtdışında sadık bir müşteri kitlesi edindik. Hedeflerimizi hep yüksek tutarak ve kendimizi geliştirerek beklentimizden çok daha önemli bir büyümeye ulaştık. Yerel üretim yapan bir marka olarak, ülkemizin bu alandaki gücünü kendi tasarımlarımızla bir araya getirip dünyaya tanıtıyoruz. /Archive/2021/3/8/190824462-anne-hathaway.jpgAnne HathawayGELENEKSEL ve YENİ UYUMUYurt dışında, ürünlerinizle evlerine girdiğiniz başka tanıdık simalar var mı?  Ürünlerinizin tercih edilmesinin nedenlerini sıralayabilir misiniz? Markamızın çok kıymetli bir kullanıcı kitlesi var. Özellikle Avrupa ve Amerika’daki müşterilerimizin sadakati ve beğenisi bizi çok mutlu ediyor. Ürünlerimizin tercih nedenlerine gelirsek; markamızın felsefesi ve çıkış noktası geleneksel değerler olsa bile, bunu yeni ve yaratıcı fikirlerle harmanlayarak tasarımlarımızı oluşturuyoruz. Koleksiyonlarımıza verdiğimiz isimlerden kumaşlar üzerinde kullandığımız nakış tekniklerine kadar geleneksel ve yenilikçi konseptler arasında özenle bir denge kurmayı hedefliyoruz. Bu uyumu yakaladığınızda dünyanın neresinde olursa olsun kendinizi anlatmanızın da kabul ettirmenizin de daha hızlı olduğunu gördük. Öte yandan, yaşadığımız çağda değişen ve dönüşen müşteri beklentilerini çok iyi okuyabilmek de markalar için kritik başarı faktörlerinden biri. Bugün yurtdışında hangi kentlerde, kaç mağazada ürünlerinize ulaşılabiliyor? Yeni mağaza hedefleriniz nedir?  Yurtdışında ilk mağazalarımızı Kuveyt ve Riyad’da açmıştık. Daha sonra ABD pazarına, 5. Cadde’de bulunan 118 yıllık bir marka olan New York’un ünlü çok katlı mağazası Bergdorf Goodman’da girdik. Bloomingdale’s Dubai’de satışımız var. Yaklaşık üç sene önce ise Miami’de Four Seasons at the Surf Club otelinin içinde bir mağaza açtık. Son olarak bu söyleşiyi de gerçekleştirmemize vesile olan Harrods’ta geçen yıl mart ayında yer almaya başladık. Miami, Londra gibi şehirlerden olumlu geri dönüşler yurtdışındaki etkinliğimizi artırma hedefimiz için bizi gelecek dönem için cesaretlendiriyor.KORKUTAN ŞEY BELİRSİZLİKKorona günlerinde, hepimiz korona öncesindeki rutin aktivitelerimizin bile kıymetini anladık. Siz en çok neleri özlediniz? Normale döndü€ümüzde hemen yapacaklarınızın listesi hazır mı?Bu dönemde hepimizi korkutan şey belirsizlik oldu ve önemli öğretiler edindik. Pandemi öncesi rutinlerimize uzun bir süre dönemeyeceğimizi düşünüyorum ama etkilerinin azalmasıyla beraber eskisi gibi seyahat etmek, uzun sofralarda sevdiklerimizle buluşmak önceliklerim arasında yer alacak. Bu süreçte hepimizin, daha iyi bir dünya için çok daha fazla çaba sarf edeceğini ve bunu mümkün kılacak değerleri hayatının merkezine alacağını düşünüyorum. /Archive/2021/3/8/190909321-pd-carolin.jpg"Kadın hakları konusunda duyarlı ve farkında olmayı, sorunları görmeyi ve çözüme yönelik çalışmalara doğrudan katkıda bulunmayı çok önemsiyorum. Hiçbirimiz sorunlardan muaf değiliz. Kadına yönelik şiddet, bir insan hakları ihlali. Bu yüzyılda karşı karşıya olduğumuz sahneleri vicdanen de kabullenemiyorum..."Maalesef ki, bu dönemde kadına yönelik şiddetin daha da arttığı, kadın örgütlerince ve uzmanlarca sık sık dile getiriliyor. Birçok vakıfta yer alan bir kadın olarak, bu konudaki görüşlerinizi sorabilir miyim?  Kadın hakları konusunda duyarlı ve farkında olmayı, sorunları görmeyi ve çözüme yönelik çalışmalara doğrudan katkıda bulunmayı çok önemsiyorum. Hiçbirimiz sorunlardan muaf değiliz. Kadına yönelik şiddet, bir insan hakları ihlali. Bu yüzyılda karşı karşıya olduğumuz sahneleri vicdanen de kabullenemiyorum. Ne yazık ki içinde bulunduğumuz dönemde kadınların hem sosyoekonomik anlamda krizden daha çok etkilendiğini hem de dünyanın her yerinde kadına yönelik şiddetin arttığını gördük. Oysa kadının güçlenmesi, yalnızca eşitsizliğe ve şiddete maruz kalan kadınlar değil, tüm kadın ve erkeklerin, toplumun her kesiminin ortak meselesi. Kadının sosyal ve ekonomik hayattaki artan rolü, her yönüyle toplumsal gelişimin de temelini oluşturuyor ve doğrudan büyük farklar yaratıyor. Bu nedenle kadınların her alanda güçlenmesinin, geleceğe yönelik en etkili yatırım olduğuna inanıyorum.İklim değişikliği de günümüzün önemli global dertlerinden. Sizce bu konuda neler yapılmalı? Günümüzde insanlığın en büyük sorunlarından biri iklim değişikliği. Son yaşadığımız küresel sağlık krizinin hızla bir insanlık krizine dönüşmesi, iklim değişikliğinin trajik sonuçları konusunda hem bireysel farkındalığı artırdı hem de şirketler ve devletler nezdindeki çalışmaları hızlandırdı. Bu büyük krizi yama yaparak yönetmeye çalışmak yerine özüne indiğimizde, en önemli temel nedenin kontrolsüz bir şekilde artan dünya nüfusu olduğunu görüyoruz. Ekonomik sistemlerin başarı ölçeği büyümeye dayalı. Halbuki başarımız insani gelişmişliğe bağlı olmalı. Büyüyen nüfusun ihtiyaçlarını karşılamaya odaklanınca, ekonomik sistemimiz de büyümeye dayalı oluyor. Böylelikle her yıl üretimi artırmak için zaten kıt olan kaynakları hızlı bir şekilde tüketiyoruz ve iklim değişikliğine sebebiyet veriyoruz. Çözümün en önemli parçalarından biri eğitim ve özellikle de kadın ve kız çocuklarının eğitimi. Her birimize önemli görevler düştüğüne inanıyorum.TEKSTİLLE BÜYÜDÜ"1786’da İzmir’e yerleşen, 1800’lerden bu yana da tekstilci olan bir aileden geliyorum. Çocukluğumdan bu yana tekstil işiyle haşir neşir büyüdüm. Pamuk, iplik, yün, dokuma gibi tekstile dokunan her şeye çok ilgiliydim. İşletme okudum. Sonrasında uzun yıllar Edwards’ın yöneticiliğini yaptım. Edwards, iş hayatındaki ilk okulum oldu. Bir ev tekstili markası yaratma fikri hiçbir zaman bana uzak değildi. Tabii genlerden gelen bir tarafı da vardır belki de ama girişimciliğe başlamamda en önemli etken işime olan tutkumu yepyeni bir sayfaya taşıyabileceğim ve dünyaya açılabileceğimiz bir marka yaratma heyecanıydı. Kızlarımla çok iyi anlaşıyoruz. Bu konuda şanslı olduğuma inanıyorum. Hemen her konuda sohbet ediyor, fikirlerimizi paylaşıyoruz. Özellikle Aylin tasarıma olan ilgisinden dolayı işlerimi daha yakından takip ediyor."TÜRK KAHVESİ SATIYOR"Selamlique, Türk kahvesi ve aksesuarları üstüne yaratılmış bir marka. Farklılığı tamamen iyi kalite Arabica çekirdeklerden üretilmiş olması ki bu çekirdek Türk kahvesi için en uygunu. Çeşitli aromalarda olması da tek marka altında bir ilktir. Türkiye dışında Amerika, Abu Dabi, Dubai, Riyad, Kuveyt, Doha ve Londra’da müşterilerimizle buluşuyoruz.Türk kahvesini hak ettiği noktaya taşımak şirket vizyonumuzdu."GİDECEK YOLUMUZ VAR"Haremlique’e hayat verdiğimizde, yüksek kaliteli ürünleri bir Türk markasıyla müşterimizle paylaşmayı hedeflemiştik. Sade bir çizgide ufak detaylardan esinlendiğimiz bir koleksiyonla yola çıktık. Bugün yüksek kaliteli ve zamansız tasarımlarımız pek çok ülkede beğeniliyor. İlk günden bugüne önemli bir yol kat ettik. Ancak daha gidecek yolumuz var. İstikrarlı gelişmeyle markamızı dünyanın önde gelen şehirlerine taşımayı düşünüyoruz."TARIMLA UĞRAŞTIM"Son bir yıldır tüm dünyanın en önemli gündem maddesi olan küresel salgın nedeniyle yalnızca bir film senaryosu olabileceğini düşündüğümüz gelişmelere tanık olduk. Hayatımızı ve sevdiklerimizi kaybetme korkusuyla neredeyse tüm yaşantımızı ve alışkanlıklarımızı gözden geçirdik. Benim için, doğayla daha iç içe olduğum, organik yaşam tarzını benimsediğim ve küçük çapta tarım ile uğraştığım bir dönem oldu."  Nebahat Koç

Kadınlar 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşüiçin Taksim'de: Polis caddeyi abulaya aldı

Kadınlar 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü için Taksim'de: Polis caddeyi abulaya aldı İstanbul'da her yıl 8 Mart Dünya Emekçiler Günü'nde gerçekleştirilen "Feminist Gece Yürüyüşü" için Taksim Sıraselviler Caddesi'nde toplanılmaya başlandı. İstiklal Caddesi'nde yürüyüş için toplanan binlerce kadına karşı polis ise caddeyi ablukaya almış durumda. İstanbul'da kadınlar 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde İstiklal Caddesi'nde düzenlenecek "Feminist Gece Yürüyüşü" için bir araya geliyor.Taksim'de düzenlenmek istenen Feminist Gece Yürüyüşü eylemi öncesi İstanbul Valiliği saat 14.00 itibariyle Taksim'e çıkan tüm yolları kapattı. Metro İstanbul'da Valilik kararıyla saat 14.00'ten itibaren Taksim istasyonunu da kapattı.Taksim Meydanı' na çıkmak için ara sokaklardan yürüyen kadınlar, "Dünya yerinden oynar kadınlar özgür olsa", " Sunuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz", Tesadüf değil erkek şiddeti", sloganları attılar. Sıraselviler' de toplanan kadınlar "Ayaktayız", "Tüm renkler yanyana", "Eşitlendik", "Yaşasın feminist mücadelemiz", "Atanmış değil seçilmiş hayat" gibi çok sayıda dövizi taşıyan kadınlar tef çalarak halay çekti.Kadınlar katledilen kadınların isimleri okuyarak " burada" diye haykırdı. Kadınlar ara ara polis barikatını yönelik " Aç, aç" diye slogan attı. Zehra Özdilek

Borsa düştü, dolar yükseldi!

Borsa düştü, dolar yükseldi! Küresel piyasalarda tahvil getirileri risk algısı üzerinde etkisini sürdürürken, Borsa İstanbul yeni haftanın ilk işlem gününü düşüşle kapattı. BIST 100 endeksinde küresel piyasalarda tahvil getirilerinin yılbaşına kıyasla görece yüksek seviyelerde seyretmesiyle birlikte kurdaki yüksek seyir de takip edildi. Dolar/TL kuru gün içinde yüzde 2'yi aşan yükselişle 7,70 seviyesinin üzerini test etti. Böylelikle Aralık ayından bu yana dolar/TL kurunda en yüksek seviye kaydedildi. Küresel piyasalar üzerinde tahvil getirilerinin olumsuz etkisi yeni haftaya da taşınırken, borsada kur etkisi de hissedildi Güne yükselişle başlayan endekste seansın ikinci bölümünde satıcılı bir seyir izlendi. Endeks günü yüzde 0,76 düşüşle 1.530 puandan tamamladı.ARALIK AYINDAN BU YANA EN YÜKSEK SEVİYE BIST 100 endeksinde küresel piyasalarda tahvil getirilerinin yılbaşına kıyasla görece yüksek seviyelerde seyretmesiyle birlikte kurdaki yüksek seyir de takip edildi. Dolar/TL kuru gün içinde yüzde 2'yi aşan yükselişle 7,70 seviyesinin üzerini test etti. Böylelikle Aralık ayından bu yana dolar/TL kurunda en yüksek seviye kaydedildi.2021 yılının en yüksek risk seviyesiTürkiye'nin risk primi de 340 baz puanı aşarak 2021 yılının en yüksek seviyesini gördü. İki yıllık gösterge tahvil faizi ise yüzde 16,14 seviyesinden işlem gördü. cumhuriyet.com.tr

Kadın hareketinin sembollerindendi: 8 Mart’ın mimarlarından Rosa Luxemburg kimdir?

Kadın hareketinin sembollerindendi: 8 Mart’ın mimarlarından Rosa Luxemburg kimdir? Polonyalı Marksist, filozof, ekonomist, savaş karşıtı aktivist ve devrimci sosyalist Rosa Luxemburg, 8 Mart’ın Dünya Kadınlar Günü ilan edilmesi önerisini sunan isimlerdendi. Kişiliği, eserleri, söyledikleri ve yaptıkları ile kadın hareketinin sembollerinden biri olarak kabul edilen Rosa Luxemburg kimdir? Her yıl 8 Mart'ta kutlanan ve Birleşmiş Milletler tarafından tanımlanmış uluslararası bir gün olan Dünya Emekçi Kadınlar Günü; temelinde kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarının kutlanmasına ayrılıyor. Rosa Luxemburg da, 8 Mart’ın mimarlarından olarak kabul ediliyor. Luxemburg, tarihi 1800’lü yıllara dayanan 8 Mart’ın Dünya Kadınlar Günü ilan edilmesi önerisini sunan isimlerdendi. Peki kişiliği, eserleri, söyledikleri ve yaptıkları ile kadın hareketinin sembollerinden biri olarak kabul edilen Rosa Luxemburg kimdir? GENÇ YAŞINDA SOSYALİZMLE TANIŞTI Polonyalı Marksist, filozof, ekonomist, savaş karşıtı aktivist ve devrimci sosyalist Rosa Luxemburg, 1871 yılının (bazı kaynaklara göre 1870) 5 Mart'ında Musevi bir ailenin çocuğu olarak Polonya'da doğdu. Daha genç yaşlarında sosyalizmle tanıştı ve dönemin solcu gruplarında yer aldı. Daha 18 yaşındayken içinde bulunduğu gruplar ve politik görüşü yüzünden İsviçre'ye kaçmak zorunda kaldı. 1889'da Zürih Üniversitesi'ne girdi. Burada felsefe, tarih, politika, ekonomi ve matematik öğrenimi gördü, hayatında büyük etki bırakacak isimlerle tanıştı. 1890 yılında Bismarck'ın sosyal demokrasiyi yasaklayan kanunun lağvedilmesi ardından, sosyalist parlamentoya girdi. Parlamentoya giriş, dönemin sosyal demokratlarının devrimci uçtan uzaklaşmasına ve parlamentoda daha etkin olabilmek için çalışmasına neden oldu. Bu, Rosa Luxemburg'un da dahil olduğu devrimci görüş çizgisindekileri rahatsız etmekteydi. Bu sırada Zürih'te öğrenim görmeye devam eden Rosa 1898 yılında doktorasını tamamladı. Özgür bir Polonya için çalışmalarına devam etse de, onun kafasındaki tabloda Almanya, Avusturya ve Rusya'da devrim gerçekleştiği takdirde Polonya özgür olabilirdi. Bu tablo milliyetçi bir çizgi çizen Polonyalı sosyalist grupların ve Polonya Sosyalist Partisi'nin ondan daha da uzaklaşmasına neden oldu. Daha sonra bu görüşleri Rus sosyalist çevrelerle de ilişkisinin bozulmasına yol açacaktı. ALMANYA SOSYAL DEMOKRAT PARTİSİ ÜYESİ OLDU 1898 yılında Gustav Lübeck ile evlenerek Berlin'e taşındı, Alman vatandaşlığı kazandı. SPD'nin (Almanya Sosyal Demokrat Partisi) aktif bir üyesi oldu. 1900 yılına gelindiğinde Luxemburg'un fikirleri tüm Avrupa'da sosyalist çevrelerde büyük yankı uyandırmakta, yazdığı makaleler ilgi görmekteydi. Özellikle Eduard Bernstein'in düşüncelerine getirdiği eleştiriler ile öne çıkıyordu. Alman militarizminin yükselen değer olması Luxemburg'u ziyadesiyle rahatsız ediyordu, bu konuda partiyle de ters düşmüştü. 1904 ile 1906 yılları arasında siyasi faaliyetleri ve görüşleri nedeniyle üç kez hapse girdi. Aldığı hapis cezaları onu yıldırmadı, faaliyetlerine devam etti. SPD'nin eğitim merkezlerinde Ekonomi ve Marksizm öğretmeye başladı. 8 MART’IN MİMARLARINDAN ABD'nin New York eyaletinde daha iyi çalışma koşulları için 1857 yılında başlayan direniş katliama dönüşmüş, 120 kadın kilitli kaldıkları fabrikada çıkan yangında hayatını kaybetmişti. Bu katliamdan yıllar sonra 26-27 Ağustos 1910 tarihinde, Danimarka’nın Kopenhag kentinde, 2. Enternasyonal’e bağlı Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı’nda Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin ve Rosa Luxemburg bir öneri sundu. 1857’deki katliamda hayatını kaybeden kadınların anısına 8 Mart’ın Dünya Kadınlar Günü ilan edilmesi önerisi bu toplantıda oybirliğiyle kabul edildi ALDIĞI DARBELER SONUCU BİLİNCİNİ KAYBETTİ Savaşın başlamasıyla esen milliyetçi rüzgâr SPD'nin de milliyetçi eğilime yönelmesine neden oldu, ki bu Luxemburg'un fikirleri ile tamamen tezatlık oluşturuyordu bu sebeple partiyle olan tüm ilişkisini kesti. 5 Ağustos 1914'te Karl Liebknecht ile beraber Internationale grubunu kurdu. 1 Ocak 1916'da grubun adı Spartaküs Birliği (Spartakistler - Almanca Spartakusbund) oldu. Luxemburg, Bolşevik önder Lenin'in I.Dünya Savaşı'na karşı çıkmasını destekleyerek tüm halkların emperyalist hükümetlerine kaşı mücadele etmesi gerektiğini savundu. Almanya'da Grubun devlete karşıt tutumu yüzünden 28 Haziran 1916'da Luxemburg hapis cezasına çarptırıldı. Hapiste geçirdiği yıllarda birçok makale kaleme aldı. 1918 Kasım'ında Luxemburg hapisten çıktı. Faaliyetlerine devam etti ve Liebknecht ile birlikte Alman Komünist Parti'sini kurdu. 15 Ocak 1919'da Rosa Luxemburg, Karl Liebknecht ve Wilhelm Pieck, Freikorps tarafından tutuklandılar, Pieck kaçmayı başarırken Luxemburg ile Liebknecht yedikleri darbelerle bilinçlerini kaybettiler. Aynı gün, Luxemburg ölene kadar dövülmüş ve ölü vücudu nehre atılmış, Liebknecht de başından yediği kurşunlarla öldürülmüştü. ESERLERİ Gesammelte Werke ("Toplu Çalışmaları"), 5 cilt, Berlin 1970-1975. Gesammelte Briefe ("Toplu Mektupları"), 6 cilt, Berlin 1982-1997. Politische Schriften ("Politik Yazıları"), 3 cilt, Frankfurt am Main 1966. cumhuriyet.com.tr

Papa Francesco: Musul'da 'IŞİD'e bu silahlarıkim satıyor?' diye düşündüm

Papa Francesco: Musul'da 'IŞİD'e bu silahları kim satıyor?' diye düşündüm Irak ziyaretini tamamlayarak Vatikan'a dönen Papa Francesco, geziyi değerlendirdiği basın toplantısında Musul'da IŞİD'in yıktığı kiliselerin enkazında dua ederken "Bunlara bu silahları kim satıyor?" diye düşündüğünü söyledi. EPAIrak ziyaretini tamamlayarak Vatikan'a dönen Papa Francesco, geziyi değerlendirdiği basın toplantısında Musul'da IŞİD'in yıktığı kiliselerin enkazında dua ederken "Bunlara bu silahları kim satıyor?" diye düşündüğünü söyledi.5-8 Mart'ta Irak'a giderek bu ülkeyi ziyaret eden ilk papa olan Papa Francesco, dönüşte uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin Musul'un yıkıntılar içindeki halini havadan gördüğünde ve kilise enkazında dua ederken neler hissettiğini sorması üzerine Papa şunları söyledi:"Yıkılan kilisenin önünde durdum, söyleyecek söz bulamadım. İnanılmazdı, inanılmazdı… Sadece bu kilise değil diğerleri de, yıkılan bir cami de vardı… İnsanlığımızın acımasızlığı inanılmaz…"Kilisedeyken aklıma gelen bir soru şuydu: Bu yok edicilere bu silahları kim satıyor? Evlerinde yapmıyorlar ya… Silahları kim satıyor? Kim bunların sorumlusu?"Bu silahları satanların en azından samimiyetle 'Biz satıyoruz' demelerini isterdim. Ama söylemiyorlar. Bu çirkin."ReutersNadia Murad'ın kitabı gezide etkili olduPapa Francesco, pandemi de dahil bir dizi riske rağmen Irak gezisinde kararlı olmasının nedenini açıklarken, bu kararda Iraklı Yezidi Nadia Murad'ın kitabının da etkili olduğunu söyledi.Papa, Nobel Barış Ödüllü Nadia Murad'ın "Son Kız" isimli kitabını okuduğunu ve kendisiyle görüştüğünü söyleyerek, "Nadia Murad dehşet verici şeyler anlatıyor. Herkese bu kitabı okumasını tavsiye ederim, bazen çok ağır gibi gelebilir ama benim kararımın altında yatan neden buydu" dedi.Papa Irak'ta yaptığı konuşmalarda da savaşın ve düşmanlığın mağdurları arasında Yezidileri özellikle anmıştı.'Ayetullah El Sistani bilge biri'Papa ayrıca, Cumartesi günü Necef'e giderek Şii lider Ayetullah Ali El Sistani ile yaptığı tarihi görüşmeden de bahsetti. Bu görüşmenin "evrensel bir mesaj" olduğuna inandığını söyleyen Papa, El Sistani için "büyük, bilge biri" dedi.Ayetullah'ın normalde ziyaretçileri için ayağa kalkmamasına rağmen kendisini iki kez ayağa kalkarak selamladığını da aktaran Papa, bundan onur duyduğunu söyledi.Reuters'Alan Kurdi, ölen medeniyetlerin sembolü'Papa Francesco, Pazar günü Erbil'de stadyumda yaptığı ayinin ardından, 2015'te Avrupa'ya kaçmaya çalışırken cansız bedeni Bodrum'da sahile vuran Suriyeli bebek Alan Kurdi'nin babasıyla da görüşmüştü.Papa, Abdullah Kurdi ile yaptığı görüşmeyi anlatırken "Dünya hala göçün bir insan hakkı olduğunu idrak edemedi" dedi.Papa, Kurdi için, "Bu çocuk bir sembol, Alan Kurdi bir sembol… Göç ederken ölen bir çocuğun ötesine geçen bir sembol. Ölmüş, ölmekte olan medeniyetlerin sembolü, insanlığın sembolü" ifadelerini kullandı.Covid-19 kısıtlamaları nedeniyle 15 aydır ilk kez yurtdışı gezisine çıkabilen Papa, bu dönemde kendisini "hapsedilmiş" gibi hissettiğini de anlattı, "Bu geziyle yeniden yaşama dönmüş gibi oldum" dedi.Papa, bu sabah Bağdat'tan Roma'ya dönüşü sırasında Türkiye hava sahasından geçmesi vesilesiyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a da bir telgraf göndererek Türk halkına iyi dileklerini sundu.Biden: Tüm dünya için umut sembolüABD Başkanı Joe Biden da Papa'nın Irak ziyareti hakkında bir açıklama yaparak gezinin tarihi önemine dikkat çekti. Biden, "Papa'ya, dinsel hoşgörüyü, insanlığın ortak bağlarını ve inançlar arasında anlayışı teşvik etmeye bağlılığı için hayranlık duymaya devam ediyorum" dedi.Biden, bu ziyaretin önemli bir mesaj teşkil ettiğini ve bu mesajın Papa'nın Musul'da dile getirdiği "kardeşlik kardeş katlinden, umut ölümden, barış savaştan daha güçlüdür" sözleri olduğunu söyledi.Irak'ın dini ve etnik çeşitliliğini hatırlatan Biden, bu ülkedeki Hristiyan cemaatinin de dünyanın en eskilerinden biri olduğunu vurguladı.Biden'ın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:"Papa'nın, İncil'e göre İbrahim'in doğum yeri de dahil antik dini alanları ziyaret ettiğini, Necef'te Büyük Ayetullah Ali el Sistani ile zaman geçirdiğini, yalnızca birkaç yıl önce IŞİD gibi bir örgütün ahlaksızlığı ve hoşgörüsüzlüğüne katlanmış bir şehir olan Musul'da dua ettiğini görmek tüm dünya için bir umut sembolüdür."EPADinler arası diyalog odaklı geziPapa Francesco'nun 5-8 Mart tarihli Irak ziyareti, bir papanın bu ülkeye yaptığı ilk geziydi.Papa'nın Irak seyahati, 2003'ten bu yana sayıları hızla azalan Iraklı Hristiyanların sorunlarına dikkat çekme ve İslam dünyasıyla diyaloğu güçlendirme çabaları açısından önemli görülüyordu.Papa Francesco daha önce de Şubat 2019'da Birleşik Arap Emirlikleri'ne giderek Arap yarımadasını ziyaret eden ilk papa olmuştu. Papa burada katıldığı Dinler Arası Buluşmada, Sünni İslam için önemli bir referans merkezi olarak görülen Mısır'daki El Ezher Üniversitesi imamı Şeyh Ahmed El Tayyib ile, "Dünya Barışı ve Birlikte Yaşam İçin İnsanların Kardeşliği Belgesi" başlıklı ortak deklarasyonu imzalamıştı.Irak ziyareti öncesinde yapılan değerlendirmelerde, Papa'nın Irak'ın Necef kentinde görüştüğü Şii lider Ayetullah Ali El Sistani ile de benzer bir belge imzalaması ihtimali üzerinde duruluyordu. İki lider 6 Mart'taki görüşmede ortak bir metne imza atmasa da diyalog ve barış çağrısı yaptı.Irak'ta Bağdat, Necef, Musul, Ur, Karakuş ve Erbil'i ziyaret eden Papa, sıklıkla kardeşlik ve bir arada yaşama mesajı vererek silahların susturulması, terörün dini istismar etmesine karşı çağrı yaptı.Irak Başbakanı Mustafa El Kazimi, Papa ile Ayetullah El Sistani'nin "tarihi görüşmesi" ve ardından Ur'da düzenlenen "tarihi dinler arası buluşma" şerefine 6 Mart tarihini Irak'ta Ulusal Hoşgörü ve Birlikte Yaşama Günü ilan etti. BBC Türkçe

Antalyaspor beraberliğe abone!

Antalyaspor beraberliğe abone! Antalyaspor: 1 - Kasımpaşa: 1 /Archive%5C2021%5C3%5C8%5C191757347-super-lig-fta-antalyaspor-1-kasimpasa-1-mac-sonucu_4.jpgSüper Lig’in 29. hafta mücadelesinde Antalyaspor, Kasımpaşa’yı konuk etti. Karşılaşma 1-1’lik eşitlikle sonuçlandı.Antalyaspor ilk yarıda 38. dakikada Hakan ile 1-0 öne geçti.46. dakikada ceza sahasına çalımlarla giren Thelin’in sert vuruşunda meşin yuvarlak kale direğinin yanında auta gitti.50. dakikada ceza sahası içerisinde topla buluşan Gökdeniz Bayrakdar, rakibinden sıyrılır sıyrılmaz kaleye sert şut gönderdi, kaleci Ramazan Köse’den seken topu defans uzaklaştırdı.72. dakikada orta sahada Hakan Özmert’in kaybettiği topu önünde bulan Hajradinovic, bekletmeden ara pasıyla topu Thelin ile buluşturdu. Ceza sahası içerisinde kaleciyle karşı karşıya kalan Thelin’in şutunda meşin yuvarlak kaleci Ferhat Kaplan’ın yanından ağlarla buluştu. 1-1Stat: AntalyaHakemler: Serkan Tokat xx, Kamil Çetin xx, Bilal Gölen xxFTA Antalyaspor: Ferhat Kaplan xx, Bünyamin Balcı xx, Veysel Sarı xx, Kudriashov xx, Eren Albayrak xx, Sidney Sam xx (Doğukan Sinik dk. 71 x), Hakan Özmert xx (Serdar Gürler dk. 88 ?), Nuri Şahin xx, Amilton xx (Lukas Podolski dk. 58 x), Fredy xx (Omar İmeri dk. 71 x), Gökdeniz Bayrakdar xxYedekler: Doğukan, Ersan Gülüm, Naldo, Orgill, Drole, Ali ErenTeknik Direktör: Ersun YanalKasımpaşa: Ramazan Köse xx, Hadergjonaj xx, Brecka xx, Sadiku xx (Tosic dk. 89 ?), Haddadi xx, Koomson xx (Anıl Koç dk. 89 ?), Aytaç Kara xx, Bistrovic xx, Varga xx (Drinkwater dk. 76 x), Hajradinovic xx, Thelin xxYedekler: Mahmut Taşkıran, Tarkan Serbest, Evren, Mehmet, Furkan, Doğucan Haspolat, Yasin DülderTeknik Direktör: Fuat ÇapaGoller: Hakan Özmert (dk. 38) (Antalyaspor), Thelin (dk. 72) (Kasımpaşa)Sarı kartlar: Thelin, Aytaç, Bistrovic (Kasımpaşa), Fredy (Antalyaspor) İHA

Ankara ve Ege'de 8 Mart eylemleri:İstanbul Sözleşmesi’ni uygulatacağız!

Ankara ve Ege'de 8 Mart eylemleri: İstanbul Sözleşmesi’ni uygulatacağız! 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle Ankara ve Ege'nin başta İzmir olmak üzere birçok il ve ilçesinde eylem ve etkinlikler düzenlendi. Ankara'da Ankara Barosu kadına yönelik şiddetin önüne geçilmesi ve avukatların toplumsal cinsiyet eşitsizliklerine karşı tutum alması için politika belgesi açıklarken İzmir'de de şiddete karşı birlikte mücadele vurgusu yükseltildi. Ankara’da, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle farklı noktalarda eylemler düzenledi. Kadın sağlık ve sosyal hizmet çalışanları ve Ankara Kadın Platformu, düzenledikleri basın açıklamaları ile İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması çağrısını yinelerken, Ankara Barosu da kadına yönelik şiddetin önüne geçilmesi ve avukatların toplumsal cinsiyet eşitsizliklerine karşı tutum alması için politika belgesi açıkladı.8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle Ankara’nın çeşitli yerlerinde basın açıklamaları gerçekleştirdildi. Bu kapsamda, sağlık meslek örgütlerinin kadın üyeleri Ankara Üniversitesi İbni Sina Hastanesi önünde basın açıklaması düzenlemek istedi. Ankara Tabip Odası, Ankara Diş Hekimleri Odası, Dev-Sağlık-İş, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği Ankara Şubesi, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Ankara Şubesi, Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği ile Türk Hemşireler Derneği üyeleri tarafından “Yaşamak, yaşatmak için” sloganı ile düzenlenmek istenen eylemi polis engellemeye çalıştı. Açıklamada kullanılacak pankart, polislerin müdahalesi yırtıldı ancak buna karşın basın açıklaması gerçekleştirildi. Pandemiye karşı gerçekçi koruyucu önlemler alınmaması nedeniyle giderek artan iş yükünün en çok kadın sağlık çalışanlarının omuzlarına yıkıldığı vurgulanan açıklamada, “Kadınlar hala standart erkek bedenine göre yapılan koruyucu ekipman nedeniyle çok daha zor, ergonomik olmayan koşullarda, uzun saatler çalışmak zorunda bırakılmakta” denildi."İSTİSNASIZ UYGULANSIN"Kadınların, okula ya da kreşe gidemeyen çocuğun, hane halkının artan bakım, temizlik, hijyen ihtiyaçlarını karşılamak zorunda kaldığı belirtilen açıklamada, “Kadın sağlık ve sosyal hizmet çalışanları, sadece kadın oldukları için psikolojik ve fiziksel şiddetin yanı sıra meslektaşları ve amirleri olan erkekler tarafından da mobbinge maruz kalmakta” ifadeleri kullanıldı. Açıklamada, 8 Mart’ta kadınlara ücretli izin verilmesi, sağlık ve sosyal hizmetler iş kolunun tehlikeli iş kolu kapsamına alınması, kadın sağlık çalışanlarına ek yıpranma payı verilmesi, kadınlara uygun kişisel koruyucu ekipmanın ücretsiz olarak sağlanması, “fiilen uygulanan kürtaj yasağı”na son verilmesi, kadınların şiddet ve taciz durumunda başvurabileceği bağımsız kadın birimleri kurulması, İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Yasa’nın tam ve istisnasız uygulanması çağrısı yapıldı. ÖLDÜRÜLEN KADINLARIN ADLARI OKUNDUAnkara Barosu da Ankara Adliyesi önünde yapılan basın açıklaması ile kadına yönelik şiddetin önüne geçilmesi ve avukatların toplumsal cinsiyet eşitsizliklerine karşı tutum alması için “Toplumsal Cinsiyete Dayalı Ayrımcılık, Şiddet, Cinsel Taciz ve Saldırıya Karşı Politika Belgesi”ni açıkladı. Ankara Barosu’nun her türlü şiddetin ve özellikle toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve ayrımcılığın karşısında olduğu vurgulanan açıklamada, Ankara Baro Başkanı Erinç Sağkan, kadın cinayetine kurban giden kadınların adlarını tek tek okudu. Kadın avukatlar ise baronun politikası belgesini açıkladı. Açıklamada, “Ankara Barosu, bu belge ile avukatlara, stajyer avukatlara ve baro çalışanlarına karşı toplumsal cinsel dayalı ayrımcılık, şiddet, taciz ve saldırı içeren hiçbir davranışın görmezden gelineceği taahhüt eder. Bunlara maruz bırakıldığını düşünen bileşenleri, başvuru konusunda gerekli adımları atmaya teşvik eder” denildi. ÖLMEK İSTEMİYORUZAnkara Kadın Platformu ise Sakarya Caddesi’nde basın açıklaması gerçekleştirdi. “Eteğime değil emeğime bak”, “İstanbul Sözleşmesi yaşatır” ve “Ölmek istemiyoruz” gibi dövizler taşıyan kadınlar, erkekler tarafından öldürülen kadınları andı. Eylem öncesi ise bir kadının, “Boğaziçi eylemleri nedeniyle arama kararı olduğu” gerekçesiyle gözaltına alındığını belirten kadınlar, rektör atamasına tepki gösterdi. “Her gün 3 kadının yaşam hakkının erkekler tarafından ellerinden alındığı” belirtilen açıklamada, “Kadınlar katledilirken, AKP ne yapıyor? Kadına yönelik her türlü şiddetin önlenebilmesi için bütün mekanizmalarıyla mücadele etmesi gerekirken erkek egemen yargı İpek Er’e tecavüz eden uzman çavuşu serbest bırakıyor, Nadira Kadirova cinayetinde birincil şüpheli olan AKP İstanbul Milletvekili Şirin Ünal milletvekilliğine devam ediyor ancak Melek İpek gibi hayatını savunan, ölmemek için öldürmek zorunda kalan kadınlar haksız ve hukuksuzca cezalandırılıyor” denldi."SÖZLEŞMEYİ UYGULATACAĞIZİstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması çağrısının yapıldığı açıklamada, “Devlet, bir yandan cezasızlık ile faillere cesaret verirken diğer yandan koruma kararlarını yerine getirmeyerek, kadına şiddet konusunda önlem almayarak, 6284 sayılı kanun ve İstanbul Sözleşmesi’ne açıkça saldırarak kadınları savunmasız bırakmaya çalışıyor, bu da yetmez gibi fetvalarla kadınların hayatı kuşatılıyor. İktidar, kadınları ve LGBTİ’leri nefret söylemleriyle hedef gösteriyor, saldırıya uğramalarına ve öldürülmelerine göz yumuyor. İstanbul Sözleşmesi’ni uygulatacağız” ifadeleri kullanıldı. EGE'DE 8 MART: ŞİDDETE DUR DEMEK İÇİN BİR ARAYA GELDİLER8 Mart Dünya Kadınlar Günü, Ege Bölgesi’nde STK’lar ve belediyelerin düzenlediği çeşitli etkinliklerle kutlandı. Kadın dernekleri de kadına şiddetin durdurulması ve İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlüğe sokulması için eylemler yaptı.FOÇA: Foça İlçesi’nde 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla çeşitli etkinlikler düzenlendi. Bazı siyasi parti kadın kolları ve kadın platformları üyeleri Demokrasi Meydanı’nda toplandı. Gün ile ilgili basın açıklamaları yapıldı. Kadın hakları ve dayanışmasına dair dövizler taşındı. Birlikte şarkılar söylendi. Meydanda son konuşmayı yapan Foça Belediye Başkanı Fatih Gürbüz’de kadına şiddet konusuna dikkat çekti. Fatih Gürbüz; "Her günümüz de olduğu gibi 8 Mart’ta da konuşmalarımız şiddet hakkında başlıyor, şiddetle bitiyor. Kybele’nin Kadın kenti Foça’dan kadınlara sesleniyorum. Gelin hep birlikte Foça Kybele Kadın Kenti’ni kuralım. Bizi bizden ayıran her şeyi geride bırakıp, eşitlik için bir arada olalım. Kadınlar için fayda sağlayacağımız bir kent inşa edelim. Birlikte şiddetle mücadele edelim“ dedi. konuşmaların ardından kadınlar ve katılımcılar şarkıcı Günce’nin söylediği bazıları marş formundaki şarkılara eşlik ettiler.MARMARİS: 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla Marmaris 8 Mart Kadın Platformu tarafından bir yürüyüş ve basın açıklaması düzenlendi. Ketenci Otel’in önünden başlayıp Atatürk Meydanı’nda sona eren yürüyüşe Marmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay, CHP Marmaris İlçe Başkanı Zekican Balcı, İYİ Parti Marmaris İlçe Başkanı Ali Toksoy, sivil toplum örgütü temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.Kadına yönelik şiddete karşı sloganların atıldığı yürüyüşün ardından okunan basın açıklamasında İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması vurgusu yapıldı. Meydanda kurulan statta Belediye Başkanı Oktay kadınlara karanfil hediye etti.KUŞADASI: CHP Kuşadası İlçe Kadın Kolları Başkanı Ayşegül Dağlı, “Bizim baharımız, 8 Martlarda alanları dolduran kadınların yan yana gelmesiyle başlar” dedi. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde CHP Kuşadası Kadın Kolları tarafından İlçe Binası önünde bir basın açıklaması yapıldı. Türkiye’de kadınların ekonomik, toplumsal ve özel alanda büyük sorunlar yaşamaya devam ettiğini ifade eden Başkan Ayşegül Dağlı sözlerini şöyle sürdürdü: “İktidar temsilcileri tarafından İstanbul Sözleşmesi’ni savunanlara, 8 Mart’ı kutlayanlara şiddet uygulanıyor, cezalar yağıyor. Kadına yönelik şiddeti protesto etmek için dans eden kadınlara dava açılıyor. Diğer yanda ise kadınlara şiddet uygulayanlar, elini kolunu sallayarak sokaklarda dolaşıyor. İktidar zihniyeti kadınlara ‘itaat et rahat et’ anlayışını dayatıyor.” cumhuriyet.com.tr

Konyaspor-Fenerbahçe karşıkarşıya

Konyaspor-Fenerbahçe karşı karşıya Konyaspor ile Fenerbahçe karşı karşıya geliyor. Konyaspor ilk 11’iSehic, Skubic, Ahmet Çalık, Abdülkerim, Adil Demirbağ, Diomande, Jevtovic, Milosevic, Sekidika, Shengelia, Cikalleshi.Fenerbahçe'nin ilk 11'i Altay Bayındır, Gökhan Gönül, Serdar Aziz, Attila Szalai, Novak, Jose Sosa, Mert Hakan Yandaş, Osayi Samuel Enner Valencia, Pelkas, ThiamHakem: Fırat AydınusYardımcılar: Süleyman Özay ile Esat Sancaktar Fenerbahçe’de, Konyaspor maçı öncesi 3 sakat oyuncu bulunuyor. Belindeki ağrı sebebiyle takımla idmanlara çıkamayan Sadık Çifpınar ve sakatlığı bulunan Perotti, mücadelede görev alamayacak. Bu oyuncuların yanı sıra Antalyaspor karşılaşmasının 61'inci dakikasında sakatlanarak oyuna devam edemeyen ve çekilen MR'ında; ayak bileği iç ve dış yan bağlarında kısmi yırtıklar ile ayak bileği iç-dış malleol kemiklerinde yoğun ödem gözlendiği belirtilen Mesut Özil, forma giyemeyecek. cumhuriyet.com.tr




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter