News - Haberler
Munzur Gözeleri’nde tepkiçeken peyzaj projesinin ihalesi iptal
Munzur Gözeleri’nde tepki çeken peyzaj projesinin ihalesi iptal Tunceli Ovacık’ta Alevilerin kutsal mekânlarından Munzur Gözeleri’nde başlayan peyzaj projesinin ihalesi, Danıştay 13. Dairesi tarafından iptal edildi. Tunceli Valiliği ve Fırat Kalkınma Ajansı, Munzur Gözeleri için çevre düzenlemesi ve rekreasyon projesi hazırlamış, Erzurum Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na sunulan 8 milyon liralık proje onaylanmış ve ardından çalışmalar başlamıştı.Proje kapsamında Munzur Gözeleri’nin doğal yapısına dokunulmadan bakımsız ve görüntü kirliliği yaratan unsurların ortadan kaldırılacağı ve beton olan yerlerin doğaya uygun, ahşap yerlere dönüştürüleceği belirtilmişti. Ancak çalışmalar sırasında gözelere iş makinelerinin girmesi ve beton dökülmesi tepki çekmişti.Peyzaj projesinin kültürlerinin yok edilmesinin bir inşası olduğuna dikkat çeken Dersim Dernekleri Federasyonu (DEDEF) ile çevre dernekleri çeşitli eylemler, açıklamalar ve imza kampanyaları düzenlemişti.Dersim Doğal ve Kültürel Miras Koruma Girişimi ise Munzur Gözeleri’nin mevcut yapısını bozacağını belirttiği projeyi yargıya taşımıştı. Dersim Doğal ve Kültürel Miras Koruma Girişimi Sözcüsü Av. Barış Yıldırım, Danıştay 13. Dairesi tarafından proje ihalesinin iptal edildiğini duyurdu. Yıldırım, “Danıştay 13. Dairesi açtığımız davada Munzur Gözeleri Rekreasyon Projesi ihalesinin iptaline karar verdi” ifadelerini kullandı. Kayhan AyhanBoğaziçiÜniversitesi kampüsündeki kafe alev alev yandı
Boğaziçi Üniversitesi kampüsündeki kafe alev alev yandı Beşiktaş'ta bulunan Boğaziçi Üniversitesi Hisar Kampüsü içerisindeki bir kafe alev alev yandı. Yangın, çok sayıda itfaiye ekibinin müdahalesi ile söndürüldü. İtfaiye ekipleri, yangının çıkış nedenini belirlemek için inceleme başlattı. Boğaziçi Üniversitesi'nin Rumeli Hisarüstü'nde bulunan kampüsündeki bir kafede saat 04.30 sıralarında yangın çıktı. Çıkış nedeni henüz belirlenemeyen yangın, binanın ahşap olması nedeniyle kısa sürede büyüdü. İhbar üzerine, olay yerine çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin müdahalesiyle yangın, yaklaşık bir saatte söndürüldü. Daha sonra soğutma çalışması yapıldı. Yangın sonucu kafe kullanılamaz hale geldi. Olayla ilgili soruşma başlatılırken, yangının çıkış nedeni yapılacak incelemelerin ardından belirlenecek. DHAEvlilikten memnun kalmanın DNA'yla ilişkili olduğu ortayaçıktı
Evlilikten memnun kalmanın DNA'yla ilişkili olduğu ortaya çıktı ABD'deki Arkansas Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmaya göre, belirli bir gendeki varyasyon evliliğin ilk yıllarında bağlanma ve ilişkiden memnun kalmayla bağlantılı. ABD'deki Arkansas Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmaya göre, belirli bir gendeki varyasyon evliliğin ilk yıllarında bağlanma ve ilişkiden memnun kalmayla bağlantılı.Çoğu kişinin ilkin evlenmekten memnun olduğunu ancak bu hissin daha sonra azaldığını söyleyen doktor öğretim üyesi ve araştırmanın başyazarı Psikolog Anastasia Makhanova şöyle konuştu:"İnsanların yeni evlendiği zamanda ilişkilerinden duyduğu memnuniyeti zedeleyecek nedenlerden bazılarının genetik yatkınlık olup olmadığını öğrenmek istedik."Saygın bilim dergisi Nature Scientific Reports'ta yayımlanan araştırmada, başka araştırmalarda verileri toplanan 142 yeni evli çiftin verileri incelendi. Katılımcıların DNA'sı evlendikten üç ay sonra toplanmış ve bu kişiler üç yıl boyunca 4 ayda bir ankete katılmıştı.Verileri analiz eden bilim insanları, CD38 geninde meydana gelen CC varyasyonuna sahip kişilerin, evliliklerinden daha memnun olduğunu keşfetti. Bu kişilerin daha başarılı ilişkiler kurmayı sağladığı düşünülen güvenduyma ve bağışlama özelliklerinin daha iyi olduğu da ortaya çıktı.EurekAlert'ün aktardığına göre, araştırma makalesinde "CC bireyleri, partnerlerine daha minnettardı, daha fazla güveniyordu, daha bağışlayıcıydı ve evliliklerinden AC/AA (varyasyonu) bireylerine göre daha memnundu" ifadeleri yer aldı.Araştırma, CC varyasyonuyla evlilik memnuniyeti arasındaki bağlantıya işaret etse de Makhanova, bu durumun söz konusu varyasyona sahip olmayan kişilerin ilişkilerde başarısız olacağı anlamına gelmediğini söyledi:"CC genotipine sahip olmayan kişiler probleme mahkum değil. Sadece bu konularda sorun yaşama ihtimalleri daha yüksek ve dolayısıyla biraz daha çalışmak zorunda."Kaynak: Independent Türkçe cumhuriyet.com.trİstanbul'da PKK operasyonu: 11 tutuklama
İstanbul'da PKK operasyonu: 11 tutuklama İstanbul'da PKK'ya yönelik düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 25 şüpheliden 11'i tutuklandı. İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince, 13 Şubat'ta PKK'ya yönelik 28 adrese düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 25 kişinin emniyetteki işlemleri tamamlandı.Sağlık kontrolünden geçirilerek adliyeye sevk edilen zanlılardan 11'i tutuklanırken 10'u adli kontrol şartıyla 4'ü ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. cumhuriyet.com.trTokat'ta kuruyemişdükkanındaçıkan yangın, 6 işyerine daha sıçradı
Tokat'ta kuruyemiş dükkanında çıkan yangın, 6 iş yerine daha sıçradı Tokat'ta, Meydan Çarşısı'ndaki bir kuruyemiş dükkanında çıkan yangın, yakınındaki 6 iş yerine daha sıçradı. Yangın itfaiye ekiplerince söndürülürken, 3 iş yeri kullanılmaz hale geldi, 4 iş yerinde ise hasar oluştu. Yangın, saat 00.00 sıralarında Gazi Osman Paşa Bulvarı üzerindeki Meydan Çarşısı'nda meydana geldi. Bir kuruyemiş dükkanında henüz bilinmeyen nedenle yangın çıktı. Zaman zaman iş yerinde patlama da meydana gelirken, rüzgarın etkisiyle hızla büyüyen alevler yakınındaki 6 iş yerine daha sıçradı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi. Yangın, itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle yaklaşık yarım saatte söndürüldü. Yangında 3 iş yeri kullanılmaz hale gelirken, 4 iş yerinde ise hasar meydana geldi.TOKAT BELEDİYE BAŞKANI OLAY YERİNDEOlay yerinde incelemede bulunan Tokat Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu, "Gecenin bu saatinde üzücü bir olayla karşılaştık. Bu alanda 100'e yakın dükkan var. Hemen ana caddeye bakan taraftaki bir dükkanda yangın çıktı. Yangın, yan ve arka taraftaki dükkanlara da sıçradı. Ekiplerimiz yangınla ilgili söndürme çalışmalarını yaptılar ve yangın kontrol altına alındı. Buradaki dükkanlarımız genelde kuruyemişçi, bununa beraber yöresel ürünler satılan, plastik malzemelerin satıldığı dükkanlardı. Herhangi bir can kaybı olmadı. Allah daha beterinden saklasın. Şu anda herhangi bir olumsuzluk yok. Sadece maddi zarar var" dedi. DHALübnan'da, Beyrut Limanı'ndaki patlamayla ilgili soruşturmaya yeni yargıçatandı
Lübnan'da, Beyrut Limanı'ndaki patlamayla ilgili soruşturmaya yeni yargıç atandı Lübnan'da Beyrut Limanı'nda 4 Ağustos 2020'de meydana gelen patlamayla ilgili yürütülen soruşturmaya yeni yargıç atandı. Lübnan Temyiz Mahkemesinin, Beyrut Limanı'ndaki patlamanın soruşturulması görevini yargıç Fadi Savvan'dan almasına karşı gösteriler devam ederken, Adalet Bakanı Marie-Claude Najm, soruşturmaya yargıç Tarık el-Bitar'ı atadı.Lübnan haber ajansı NNA'ya göre, Suheyl Abbud başkanlığındaki Yüksek Yargı Konseyi ise atama kararını onayladı.Hukuk eğitimini 1999'da tamamlayan Bitar 2017'den bu yana Beyrut Ceza Mahkemesi başkanlığı yapıyordu.Lübnan Temyiz Mahkemesi 18 Şubat'ta, eski Maliye Bakanı Ali Hasan Halil ve eski Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Gazi Zuaytir'in talebi üzerine Beyrut Limanı'ndaki patlamanın soruşturulması görevini yargıç Savvan'dan almıştı.Mahkemenin kararı, Beyrut Limanı'ndaki patlamada hayatını kaybedenlerin yakınlarının da aralarında bulunduğu onlarca kişi tarafından protesto edilmişti.Alınan kararla soruşturmanın başa döneceğini savunan eylemciler, soruşturmanın yargıç Savvan'dan alınarak başkasına verilmesine karşı çıkmıştı. Göstericilerin Adalet Sarayı önündeki eylemi dün de devam etmişti.BEYRUT LİMANI'NDAKİ PATLAMA VE SORUŞTURMA SÜRECİBeyrut Limanı'nda 4 Ağustos 2020'de patlayıcı maddelerin bulunduğu bir depoda önce yangın çıkmış, ardından tüm kenti sarsan çok güçlü bir patlama meydana gelmişti.Cumhurbaşkanı Mişel Avn, patlamaya 6 yıldır limandaki bir depoda tutulan 2 bin 750 ton amonyum nitratın yol açtığını söylemişti.Patlamada yaklaşık 200 kişinin hayatını kaybettiği, 6 binden fazla kişinin yaralandığı ve 300 bin kişinin patlama nedeniyle yerinden olduğu açıklanmıştı.Patlamayı soruşturan yargıç Fadi Savvan, 10 Aralık'ta Başbakan Hassan Diyab'ın yanı sıra eski Maliye Bakanı Ali Hasan Halil ve eski Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanları Gazi Zuaytir ile Yusuf Finyanus'u, "yüzlerce kişinin yaşamını yitirmesine ve yaralanmasına yol açan ihmal ve kusur" ile suçlamıştı.Başbakan Diyab ve eski bakanların "görevi ihmal" ile suçlanması ülkede tartışma konusu olmuştu.Yargıç Savvan, 17 Aralık'ta eski bakanların kendisine karşı Başsavcılığa yaptığı başvuru üzerine soruşturmayı geçici olarak durdurma kararı almıştı.NNA, 12 Ocak'ta Uluslararası Polis Teşkilatının (Interpol), Beyrut Limanı'ndaki patlamaya sebep olan amonyum nitrat maddesinin taciri Portekiz uyruklu bir kişinin yanı sıra kimyasal maddeyi Lübnan'a ulaştıran MV Rhosus adlı geminin sahibi ile kaptanı için kırmızı bülten yayımladığını duyurmuştu. AAABDİklimÖzel Temsilcisi John Kerry: "İklim değişikliğinin en kötüsonuçlarından kaçınmak için 9 yılımız var"
ABD İklim Özel Temsilcisi John Kerry: "İklim değişikliğinin en kötü sonuçlarından kaçınmak için 9 yılımız var" ABD İklim Özel Temsilcisi John Kerry, iklim değişikliğinin en kötü sonuçlarından kaçınılabilmesi için dünyanın sadece 9 yılı kaldığı uyarısında bulundu. Kerry, Münih Güvenlik Konferansı'nda videokonferans ile yaptığı konuşmada, "Bilim adamları bize 3 yıl önce iklim krizinin en kötü sonuçlarından kaçınmak için 12 yılımız olduğunu söylemişti. 3 yıl geçti ve şimdi sadece 9 yılımız var." dedi.ABD'nin Trump yönetiminin çekildiği Paris İklim Anlaşması'na resmi olarak bugün yeniden katılmasının ardından BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile de ortak bir açıklama yapan Kerry, iklim kriziyle mücadele için "agresif" önlemler gerektiğini söyledi.YENİLENEBİLİR ENERJİYE GEÇİŞ 6 KAT HIZLANDIRILMALIAğaçlandırmanın 5 kat, yenilenebilir enerjiye geçişin 6 kat ve elektrikli araçlara geçişin 22 kat hızlandırılması gerektiğini belirten Kerry, Çin, Rusya, Hindistan ve Japonya dahil dünyanı en fazla kirleten 17 ülkeye karbon salımını azaltmaya hız vermesi çağrısı yaptı.YEŞİL EKONOMİ DAHA FAZLA İSTİHDAM YARATACAKBM Genel Sekreteri Antonio Guterres ise yeşil ekonominin daha fazla istihdam yaratacağını ve bu durumdan en fazla genç nüfusun yarar sağlayacağını söyledi. AARüya görenlerle iletişim kurmanın mümkün olduğu ortayaçıktı
Türkçe Haberler En Son Başlıklar Rüya görenlerle iletişim kurmanın mümkün olduğu ortaya çıktı Yeni bir araştırma, uykudaki veya bu sırada rüya gören kişilerle iletişim kurmanın mümkün olduğunu ortaya koydu. ABD'de yayımlanan hakemli Current Biology dergisinde yayımlanan çalışmada, dört farklı laboratuvarda biri Gündüz Aşırı Uyku Eğilimi (Narkolepsi) rahatsızlığı olduğu için sıklıkla net rüyalar gören, diğerleri ise net rüya görme durumu farklılık gösteren 36 gönüllü ile araştırma yapıldı.Uykudaki deneklere sorulan sorulara hangi göz hareketleri veya mimiklerle cevap vereceğinin önceden kararlaştırıldığı belirtilen araştırmada deneklerin, net rüya gördüklerinin onaylandığı toplam uyku seanslarının yüzde 47'sinde, en az bir soruya doğru cevap verdikleri gözlendi.Araştırmacılar, deneklerin uyku sırasında Elektroensefalogram (EEG) araçlarıyla izlendiğini aktararak uykunun en derin aşamasındaki katılımcılarla ses, yanıp sönen ışık ve fiziksel temas yoluyla etkileşim kurduklarını kaydetti.Uykudaki deneklere, basit matematik soruları, ışığın kaç kere yanıp söndüğü, fiziksel olarak kaç kere kendilerine dokunulduğu ve "İspanyolca biliyor musun?" gibi temel evet-hayır sorularını cevaplamalarının istendiği belirtilen araştırmada katılımcıların, rüyalarını unutmadan aktarmaları için genellikle verdikleri bir doğru yanıtın ardından uyandırıldıkları kaydedildi.Görüşlerine yer verilen Northwestern Üniversitesinden psikolog Ken Paller, "REM uykusundaki kişilerin kendilerine soru yönelten araştırmacıyla etkileşime geçebildiğini ve gerçek zamanlı iletişim kurabildiğini, ayrıca rüya gören kişilerin soruları anlama, rüya sırasında hafızalarını kullanabilme ve yanıt üretme yeteneğine sahip olduklarını bulduk." ifadesini kullandı.BULGULAR, AKIL SAĞLIĞI RAHATSIZLIKLARININ TEDAVİSİNE YARDIMCI OLABİLİRAraştırmacılar, çalışmanın rüya görüldüğünde beyinde ne tür tepkiler oluştuğuna ilişkin yeni bir yaklaşım getirmenin yanı sıra rüyalara müdahale ederek akıl sağlığı rahatsızlıklarının tedavisi için de kullanılabileceğini belirtti.Uykuda rüya gören biriyle iletişim kurmaya çalışmanın, uzaydaki bir astronotla iletişim kurmaya çalışmak kadar heyecan verici olduğunu aktaran araştırmacılar, çalışmalarının rüya ve hafıza ile ilgili gelecekteki araştırmalara da katkı sağlayacağını belirtti.Çalışmalarının, uyku bozukluklarının tedavisinde de yararlı olabileceğini ifade eden araştırmacılar, bulgularının uykunun hafızayı korumak için ne kadar önemli olduğunu gösterdiğini kaydetti. AAFitch, Türkiye'nin kredi notu görünümünü"durağan" olarak revize etti
Fitch, Türkiye'nin kredi notu görünümünü "durağan" olarak revize etti Fitch Ratings, Türkiye'nin kredi notunu "BB-" olarak teyit ederken, görünümünü "negatif"ten "durağan"a çevirdi. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Türkiye'nin kredi notunu "BB-" olarak teyit ederken, kredi notu görünümünü "negatif"ten "durağan"a çevirdi.Fitch Ratings, Türkiye'nin kredi görünümünü revize etti.Kuruluştan yapılan açıklamada, Türkiye'nin uzun vadeli yabancı para birimi cinsinden kredi notunun "BB-" olarak teyit edildiği, kredi notu görünümünün ise "negatif"ten "durağan"a çevrildiği bildirildi.Türkiye'nin yeni ekonomi yönetimiyle daha tutarlı ve Ortodoks bir politikaya dönüşünün 2020'de düşen uluslararası rezervlerden, yüksek cari açık ve kötüleşen yatırımcı güveninden kaynaklanan kısa vadeli dış finansman risklerini hafifletmeye yardımcı olduğuna işaret edilen açıklamada, "Para politikası önemli ölçüde sıkılaştırıldı, uluslararası rezervler istikrar kazandı ve Türk Lirası kasım ayı başından bu yana dolar karşısında yüzde 18 değer kazandı." değerlendirmesinde bulunuldu.Açıklamada, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) para politikasında sadeleşmeye gittiği anımsatılarak, yatırımcı duyarlılığı ve yerel aktörlerdeki değişimin Türk Lirası'nın önemli ölçüde değer kazanmasına, risk priminin düşmesine ve bazı net sermaye girişlerine yol açtığı aktarıldı.Türkiye ekonomisine ilişkin tahminlere de yer verilen açıklamada, Türkiye ekonomisinin geçen yılın 3'üncü çeyreğindeki güçlü toparlanmanın ardından pozitif büyüme ivmesini sürdürdüğü ve 2020'de yüzde 1,4 büyüdüğünün tahmin edildiği bildirildi.Ülke ekonomisinin 2021'de yüzde 5,7 büyümesinin beklendiğine işaret edilen açıklamada, büyüme hızının 2022'de de yüzde 4,7 olmasının öngörüldüğü kaydedildi.Açıklamada, enflasyonun ise bu yıl sonunda yüzde 11'e ve 2022'de yüzde 9,2'ye düşmesinin beklendiği bildirildi. cumhuriyet.com.trVitrindekiler...
Vitrindekiler... Cumhuriyet Kitap'tan, raflarda yerini alan çeşitli alanlardan yayımlanmış kitaplardan yetkin bir liste /Archive/2021/2/20/005059824-ic1.jpgÇocuklar İçin 1920 Dersleri / Ataol Behramoğlu / Cumhuriyet Kitapları / 48 s.“Ulus olarak en büyük eksiğimizin bilgisizlik olduğunu düşünüyorum. Biz böyle değildik ama giderek böyle olduk. Bilgisizliğimizin yanı sıra buna ilişkin bir de yanlışımız var: Bilgi edinmenin yöntemini ezberlemek sanıyoruz. Oysa bilgi edinmek bir sevinçtir. Öğrenmek mutluluktur. Öğretmenlerinin, anne babalarının, büyüklerinin çocuklara öncelikle kazandırmaları gereken bilinç budur: Araştırarak, irdeleyerek, soru sorarak öğrenmenin, bilgi edinmenin, akıl yürütmenin can sıkıcı zorunluluk ya da ezbercilik değil, bir mutluluk, bir sevinç olduğu...” 23 Nisan’ın yüzüncü yılında Çocuklar İçin 1920 Dersleri’ni hazırlarken uygulamaya çalıştığı yöntemi bu sözlerle açıklıyor Ataol Behramoğlu./Archive/2021/2/20/005111262-ic2.jpgDijital Çağda Anne Baba Olma Sanatı / Julianna Miner / Çev.: Ayhan Semih Koç / Mona Kitap / 290 s.İki binli yılların tabletle büyüyen kuşağını bekleyen tehlikeler neler? Kontrolsüz sosyal medya grupları, oyun siteleri, zararlı arkadaşlar ve pek çok diğer tuzak… Çocuklarımızı küstürmeden yaşamlarında bu konuda hassas bir kontrol nasıl sağlanabilir? Kitabında uzman tavsiyelerinin yanı sıra gerçek hikâyelere de yer veriyor Julianna Miner. Ve karmaşık dijital du¨nyanın yeni kuşağı en iyi nasıl yönlendirebileceğini eleştirel bir anlayışla sunuyor. Bazı bölüm başlıkları ise şöyle: Sosyal Medya ve Hayali Seyirci; Dijital Flört ve Çevrimiçi Ortamda Ergen İlişkileri; Dijital Bağımlılık ve Çevrimiçi Ortamda Riskli Davranış; Dehb veya Otizm ile Yetişmek; Saldırganlar, Taciz ve Zorbalık./Archive/2021/2/20/005123621-ic3.jpgOza / Andrey Voznesenski / Çev.: Ülker İnce / Ve Yayınevi / 64 s.Oza, iç içe geçmiş derin bir aşk şiiri. Mayakovski’den sonra Rus şiirinin biçimsel sınırlarını kıran, insani değerlerin baş koruyucusu bir şairin, Andrey Voznesenski’nin hançeresinden, devrimci bir şiir. Oza’sının ilk yayımlanışının 50’inci yılında, gözden geçirilen, sayfa tasarımları yenilenen ve Kenan Yücel’in beş resminin yer aldığı bu yeni baskısı, Özdemir İnce’nin ön sözüyle sunuluyor./Archive/2021/2/20/005135480-ic4.jpgSevgi ve Para Arasında Ana Baba Olmak / Fabrizio Zilibotti, Matthias Doepke / Çev.: Ayşe Öztürk / The Kitap / 448 s.Kitapta, insanların kaç çocuk yapmak istediklerini, çocuk yetiştirmeye ne kadar yatırım yaptıklarını ve hangi ebeveynlik tarzını seçtiklerini anlamada ekonominin yardımcı olabileceği savunuluyor. Ayrıca ebeveynlikteki toplumsal cinsiyet rollerinin dönüşümü, ekonomik gelişim sürecinde geniş aileden çekirdek aileye geçişi, ebeveynlerin çocuk işçiliğine karşı değişen tutumları ve hatta sosyal sınıflar arasında farklı tercih ve değerlerin oluşumu ve aktarımı masaya yatırılıyor. Doepke ve Zilibotti, Orta Çağ’dan günümüze; ABD, İngiltere, Almanya, İtalya, İspanya ve İsveç’ten Çin ve Japonya’ya uzanan araştırmalarında para, sevgi, bilgi ve zaman bağlamında ebeveynlik uygulamalarını, ekonomik güçlükler ve artan eşitsizlik ortamında ebeveynlerin çocuklarını nasıl büyüttüklerini detaylı bir şekilde inceliyorlar./Archive/2021/2/20/005159464-ic5.jpgAnlatmak İçin Yaşamak / Gabriel Garcia Marquez / Çev.: Pınar Savaş / Can Yay. / 576 s.20’inci yüzyıl edebiyatına damgasını vuran büyülü gerçekçiliğin büyük ustası Gabriel García Márquez; Yaprak Fırtınası’ndan Yüzyıllık Yalnızlık’a, Kolera Günlerinde Aşk’tan Benim Hüzünlü Orospularım’a, esin kaynaklarını hep kendi yaşamında, yakın çevresindeki insanlarda aramıştı. O nedenle, yapıtlarıyla yaşamı arasında sık dokunmuş bağlar vardı. Anlatmak, yazmak için yaşamış büyük bir yazarın anılarının çok ötesinde roman tadında okunabilen Anlatmak İçin Yaşamak’ta; “Hayat, insanın yaşadığı değildir; aslolan, hatırladığı ve anlatmak için nasıl hatırladığıdır” diyen Márquez’in yalnızca yaşam öyküsünü değil, tüm yapıtlarının izlerini bulacaksınız./Archive/2021/2/20/005212011-ic6.jpgGölge Oyunu / Joseph O’Connor / Ayça Çınaroğlu / Sia Kitap / 432 s.Gölge Oyunu’nun başkişisi Bram Stoker, Kont Drakula’nın yazarı. Ancak Gölge Oyunu, onun yeni evli bir genç olarak sokaklarında Karındeşen Jack’in dolaştığı, kulüplerinde Oscar Wilde’ın gösteriş yaptığı Victoria dönemi Londrası’na gelişiyle başlıyor. Stoker, İngiltere’nin en ünlü Shakespeare oyuncusu Henry Irving’in ünlü tiyatrosu Lyceum’un müdürü olunca, hevesle sürdürdüğü görevinde ve muhafazakâr bir toplumun standartlarına uymada gösterdiği başarıyla yaşamının rotası değişir. Irving’le dostluğunun arasına ünlü aktrist Ellen Terry girince üçünün de yolları umulmadık yönlere sapar. Stoker’ın yazacağı romanın korkutucu kahramanı Kont Drakula’yı esinlendiren kişi ise hiç uzağında değildir./Archive/2021/2/20/005227198-ic7.jpgHakikat Masal Değildir - Politik Felsefi Değinmeler / Murat Müfettişoğlu / Tekin Yay. / 304 s.Gilles Deleuze, “Hakikat, onu yeniden üretme arzumuzla ilişkilidir” diyerek hakikatin yeniden üretilebilen boyutuna ve yenilenmesi gerekliliğine dikkat çeker. Ursula K. Le Guin zor zamanların geleceğinden dem vururken, “Özgürlüğü anımsayabilecek yazarlara ihtiyaç duyacağız. Şairlere, hayalperestlere; daha büyük bir hakikatin gerçekçilerine” der. Thomas Bernhard iki tavra da yakın durarak konuyu bağlar: “Daima ‘ama’ diyecek birileri olmalıdır. Oysa hep her şeyi belirleyen birileri oluyor. ‘Hakikat’ aslında sadece bir ‘ama’ ekleyip cümleyi tamamlamaktır.” Müfettişoğlu, günümüzün zorlu koşullarında bildiğimizi düşündüğümüz entelektüel, ahlaki ve politik kavramları felsefenin mihenk taşına vurarak tartışmaya açıyor. Politik felsefenin yaşamla bağlarını ortaya koyuyor./Archive/2021/2/20/005238761-ic8.jpgAğıtların Tanrısı / Sepin İnceer / Doğan Novus / 408 s.Ağıtların Tanrısı bir aşk mektubu... Yazar, eğitmen Sepin İnceer’in ölen eşi, sevgilisi, çocuklarının babası Okan’a yazdığı bir aşk mektubu. Bir ağıt. Bir kadının sevdiğinin ölümüne ve bu ülkede ömrü kelebeklerden daha kısa süren, ölen bütün çocuklara yaktığı, kalbi parçalayan bir ağıt. Ve bir manifesto. Bu topraklarda yaşanmış bütün acılarla yüzleşmeden, bir hiç uğruna ölen bütün çocuklarımızın yasını tutmadan yola devam edilemeyeceğini haykırarak ilan eden bir manifesto./Archive/2021/2/20/005259260-ic9.jpgYunus Emre / İlhan Başgöz / Pan Yay. / 360 s.Yunus Emre hakkında bildiklerimiz üç kaynaktan gelir. Bunlardan biri yazılı kaynaklardır. Bize yazılı ulaşmış olsalar da bunların çoğunun kaynağı sözlüdür, bu nedenle doğruluklarına güvenilmez. İkincisi sözlü tarih / sözlü kültür geleneğidir. Yunus Emre yedi yüz yıldır halkın dilinde, telinde ve gönlünde yaşamıştır. Orada Yunus bazen gaipten bilen derviş, bazen çiçeklerin dilinden anlayan bir ermiş, bazen şiirlerini balıklara ve meleklere okutan bir büyük sanat ustası, bazen de çiftinde çubuğunda yoksul bir ekincidir. Üçüncü kaynak ise Yunus Emre’nin şiirleridir. Kitap, Yunus Emre’nin şiirlerinden bir güldeste ve Yunus Emre’nin şiiri üzerine İlhan Başgöz’ün bir incelemesini içeriyor./Archive/2021/2/20/005332166-ic10.jpgBaşka Bir Dünya Mümkün mü? - Kanlı Gülden Acı Çikolotaya Küresel Eşitsizliğin Hikâyesi / Serap Çakır / e-kitap.Kitapta; özellikle neoliberal politikaların hayata geçirilmeye başlandığı 1980’den bu yana küreselleşen eşitsizliğin yol açtığı sefalet ve ekolojik yıkım, tarihsel süreciyle gözler önüne seriliyor. Serap Çakır; akademik eserlerden ve medya haberlerinden yararlanarak kaleme aldığı, araştırmacı gazetecilik çalışmasında, yalın dille ortaya koyduğu insan hikâyeleriyle, herkesi "farkında olmaya" ve tüketim alışkanlıklarını sorgulamaya çağırıyor. Fikret Başkaya’nın önsözüyle, e-kitap olarak yayımlanan kitap ücretsiz indirilebilir: https://www.publitory.com/e_books/2599-baska-bir-dunya-mumkun-mu-kanli/Archive/2021/2/20/005353869-ic11.jpgParti Tarihi 1: Türkiye Komünist Partisi’nin Kuruluş Dinamikleri / Kolektif / Yazılama Yay. / 298 s.Türkiye Komünist Partisi’nin kuruluşunun üzerinden 100 yılı aşkın bir süre geçti. Parti Tarihi çalışması bu tarihin, barındırdığı süreklilikler ve kopuşlarla ele alınmasını amaçlıyor. Birinci Cilt; Osmanlı döneminde ortaya çıkan ilk sosyalist örgütlenmeler ve işçi hareketlerinden, “Parti’nin tarih öncesinden” yola çıkıyor. Türkiye komünist hareketinin ortaya çıkışı, Osmanlı dönemindeki sosyalizmden kopuşla birlikte gerçekleşiyor. Bu kopuş, ulusal kurtuluş mücadelesine, ülkenin yapısal dönüşümüne eşlik ediyor. Komünist hareketin genç Cumhuriyet döneminde yaşadığı deneyim, hem bu dönüşümden hem de kaçınılmaz olarak Cumhuriyet’in Sovyetlerle ilişkilerinden doğrudan etkileniyor. 1927 Tevkifatı’na kadar yaşanan sürecin belgeleriyle irdelendiği çalışmada; yaygınlık kazanmış saldırı ve tahrifatı yanıtlamak da hedefleniyor./Archive/2021/2/20/005410197-ic12.jpgSofraya Bir Tabak Daha Koy / Gizem Hacımuto / Bilgi Yay. / 240 s.Eski bir apartmana bir şehrin kaç farklı sesini sığdırabilirsiniz? Kaç rengini? Kaç hatırasını? Reçeli bir türlü tutturamayan Aysel, çorba içemeyen Melih, mücver yapamayan Erol, pilav pişirmekten kaçan Zeliha, köklü bir ailenin kızı sıfatıyla mutfağa hiç girmemiş ama günü geldiğinde kendisini yapayalnız bulmuş Şara Hanım, hiçbir tadı ayırt edemeyen Sinan, hiçbir kekin tarifini istediği gibi hayata geçiremeyen Nilgün, herkesin matemine helva yetiştirirken yeteneklerini acısı karşısında kaybeden Necibe… İlginç, değil mi? Ama mesele çok daha derinlerde. Gizem Hacımuto, incelikli bir biçemde kaleme aldığı duygu yüklü hikâyelerinde, aramızda yaşayan ve görmekte yeterince cömert davranmadığımız insanları daha yakından tanımaya çağırıyor. Cumhuriyet Kitap Eki‘Bir efsane sevilen bir kralıtahttan edebilir mi?’
‘Bir efsane sevilen bir kralı tahttan edebilir mi?’ J. K. Rowling’in COVID-19 salgını boyunca, evlerinde tıkılı kalan çocuklar için internet üzerinden yayınladığı Ickabog, şimdi kitaplaştı. Usta hikâye anlatıcısı Rowling, Ickabog’da da tüm hünerlerini konuşturuyor. Dünyanın en mutlu ülkesinde, Kornukopya Krallığı’ında geçen hikâyede yönelttiği sorular ise sadece çocuklara değil yetişkinlere de ses veriyor. Yapı Kredi Yayınları’nca Hazel Bilgen çevirisiyle yayımlanan kitapta, Türkiye’den minik Rowling okurlarının çizimleri de yer alıyor. /Archive/2021/2/20/004755279-ic1.jpgFotoğraf: DEBRA HURFORD BROWNHarry Potter serisiyle daha hayattayken adını klasikler arasına yazdırmış J. K. Rowling, bir süre önce çocuk kitapları yazmaya ara verdiğini açıklamıştı. Artık kurduğu vakıfla birlikte hareket ederek dünya çocuklarına yardım organizasyonlarında yer alacağını açıklamıştı. Fakat bunca büyümüş bir hayran kitlesi ve devasa okur ağına karşın kalemini dinlendirme kararı alan Rowling; dünyanın salgınla birlikte yaşadığı yeni ve zor sınavında, bu kararını gözden geçirmek zorunda kaldı.Herkesin evlerinde kapalı kaldığı bir dönemde yazdıklarıyla biraz olsun bu kasvetli ortamı biraz olsun dağıtabilmek amacıyla, Harry Potter kitaplarından arta kalan zamanlarında yıllar önce yazmaya başlayıp yarım bıraktığı fakat tavan arasında kalan bir çalışmasını ortaya çıkardı: Ickabog.TAVAN ARASINDAN ‘DİNLEYİCİLER”EKitap için yazdığı kapsamlı denebilecek ön sözde şöyle diyor J. K. Rowling:“Hikâye on yıldan uzun bir süre tavan arasında kaldı; COVID-19 pandemisi olmasa ve milyonlarca çocuk okula gidip arkadaşlarıyla buluşmaktan mahrum kalarak eve kapanmış olmasa muhtemelen hâlâ orada kalırdı. İşte o zaman aklıma hikâyeyi ücretsiz olarak internet üzerinden yayınlamak geldi, çocuklardan da hikâyeyi resimlemelerini isteyecektim…”Dediği gibi de yapıyor Rowling, tozlu tavan arasından daktilo ve el yazması kâğıtlarla dolu kutuları indirip çalışmaya koyuluyor. Çalışmasının sonuna geldiğinde ise Ickabog, internet üzerinden “dinleyici”lerine ulaşıyor. Hikâyeyi bölüm bölüm her gece seslendiriyor Rowling. Evlerinde tıkılı kalmış milyonlarca çocuk da, yazarın masal dünyası davetini geri çevirmiyor.Ickabog şimdi ise bir kitap olarak okurların karşısına çıktı. Yapı Kredi Yayınları’nca Hazel Bilgen çevirisiyle yayımlanan kitapta, Türkiye’den minik Rowling okurlarının çizimleri de yer alıyor./Archive/2021/2/20/004736420-ic2.jpgDÜNYANIN EN MUTLU ÜLKESİRowling’in hikâyesi Kornukopya Krallığı’ında geçiyor; dünyanın en mutlu ülkesinde. Sınırsız maddi imkanlara sahip kralı ise ülkesinde bir dert olmadığından kendini ava, gezmeye ve eğlenmeye vermiştir. Halk da öyle… Refah içinde yaşamlarını sürdürmektedirler.Fakat efsaneye göre korkunç canavar Ickabog’a ev sahipliği yapan kuzeydeki çamurlu ve sisli Bataklık Diyarı, bu ülkenin bahsedilen mutluluktan nasibini almamış tek yeridir. Ickabog bir efsanedir, dolayısıyla gerçek olmadığı düşünülür. Çocukları korkutmak, onlara ders vermek için kullanırlar bunu.Peki, ya bu efsane can bulur da mutlu bir krallığı tehdit etmeye başlarsa? Rowling’in hikâyesinde de tam olarak böyle oluyor ve sorduğu sorular da hikâye boyunca devam ediyor:“Bir efsane çok sevilen bir kralı tahtından edebilir mi? Bir zamanlar refah içindeki bir ülkeye diz çöktürebilir mi? Peki bir efsane iki cesur çocuğu hiç istemedikleri, hatta akıllarının ucundan dahi geçmeyen bir maceraya sürükleyebilir mi?”.Usta hikâye anlatıcısı J. K. Rowling, Ickabog’da da tüm hünerlerini konuşturuyor. Hikâyede yönelttiği sorularla yine sadece çocuklara değil yetişkinlere de ses veriyor.Ickabog / J. K. Rowling / Çeviren: Hazel Bilgen / Yapı Kredi Yayınları / 282 s. Güneş Kayaöz