Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Sunday, 07.20.2025, 02:00 PM (GMT)

News - Haberler

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda 'tek dil' tartışmasınedeniyle görüşmelere ara verildi

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda 'tek dil' tartışması nedeniyle görüşmelere ara verildi figure > HDP'li Paylan'ın, "Dünyada en kötü İngilizce eğitim veren ülkeyiz. Çünkü dillerden korkuyoruz. Bu eğitimde tek dil var, çoğulculuk yok" şeklindeki eleştirisini, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, "Toprağından beslendiğiniz bu güzel ülkeyi dışarıda şikayet etmek için değil, ülkemizin lehine de kullanmanız inşallah bir gün gelir, nasip olur" sözleriyle yanıt verince sözlü tartışma yaşandı, görüşmelere ara verildi. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, Cumhurbaşkanlığı ve 2021 Mali Yılı Bütçesi'nin maddelerini görüşmek üzere toplandı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Komisyon'da milletvekillerinin eleştiri ve sorularını yanıtladı.HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, "Bir Ermeni okulunda eğitime başladım. Ermenice, Türkçe, İngilizce, İspanyolca ve Fransızca'yı öğrendim. Dünyada en kötü İngilizce eğitim veren ülkeyiz. Çünkü dillerden korkuyoruz. Bu eğitimde tek dil var, çoğulculuk yok" dedi.Paylan'a yanıt veren Oktay, "Bu vesileyle Sayın Paylan'ın öğrendiği dilleri de öğrenmiş olduk, memnun olduk. Bayağı sayıda dil biliyor. Daha da artacağını ümit ediyorum ve son derece de güzel kullanıyor ama Sayın Paylan şunu da arzu ederim; öğrendiğiniz, bildiğiniz bu dilleri, ekmeğini yediğiniz, suyunu içtiğiniz, havasını kokladığınız, toprağından beslendiğiniz bu güzel ülkeyi dışarıda şikayet etmek için değil, ülkemizin lehine de kullanmanız inşallah bir gün gelir, nasip olur" ifadelerini kullandı. Oktay'ın sözlerine HDP'li milletvekilleri tepki gösterdi. Fuat Oktay'la HDP milletvekilleri arasında yaşanan sözlü tartışmasının uzaması üzerine görüşmelere kısa bir ara verildi. Ardından görüşmeler devam etti. (DHA)

Toplumsal duyarlılıködülüMansur Yavaş'a

Toplumsal duyarlılık ödülü Mansur Yavaş'a figure > Necip Hablemitoğlu Toplumsal Duyarlılık Ödülü, Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş'a verildi. Ödülü Şengül Hablemitoğlu, Yavaş'ı ziyaret ederek kendisi takdim etti. Necip Hablemitoğlu Toplumsal Duyarlılık Ödülü, Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş'a verildi. Ödülü Şengül Hablemitoğlu, Yavaş'ı ziyaret ederek kendisi takdim etti.Hablemitoğlu Ankara Enstitüsü'nden ödüle ilişkin yapılan açıklamada şöyle:"Necip Hablemitoğlu’nun kısacık yaşamı boyunca ödün vermediği; yurtseverlik, sorumlu yurttaşlık, dürüstlük, toplumcu değerlere sadakat ve bilimsellik bağlamında; 'duyarlılığı'nı ve sevgiden, iyilikten, yaşamdan, insandan yana karakterini hatırlatmak istiyoruz. Bu amaçla bir süredir Necip Hablemitoğlu Toplumsal Duyarlılık Ödülleri aracılığı ile topluma vicdanlarıyla ve duyarlıkla hizmet eden, katkıda bulunan isimlere teşekkür ediyoruz. Etik, şeffaf ve hak temelli sosyal belediyeciliği önceleyen örnek yönetimi, özlediğimiz yalın yönetici kimliği ile biz Ankaralılar'ın gurur duyduğu Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mansur Yavaş’a teşekkürlerimizle bu ödülü takdim ediyoruz."NECİP HABLEMİTOĞLU KİMDİR? Necip Hablemitoğlu, 28 Kasım 1954'te Ankara'da doğdu. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Basın Yayın Yüksek Okulu'ndan (SBF-BYYO) 1977'de mezun oldu. Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü'nde yüksek lisans ve doktora yaptı. Aynı yerde öğretim görevlisi olarak 20 yıl Atatürk İlkeleri ve Devrim Tarihi dersleri verdi. 18 Aralık 2002 tarihinde evinin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu 48 yaşında hayatını kaybetti. ANKA

Akşener:“İktidar seçime gitmek mecburiyetinde kalacak”

Akşener: “İktidar seçime gitmek mecburiyetinde kalacak” figure > İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "iktidar partisi bu sistemle partileri taşıyamıyor, bu sistemde Türkiye'yi taşıyamıyor. Dolayısıyla seçime gitmek mecburiyetinde kalacak. 2023'e götüremez, bugünkü sistemle. Gitmeyi ister mi? İstemeyebilir. Ama İyileştirilmiş, Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçme konusunda bir adım söz konusu değilse, o zaman da muhalefet partileri olarak 'Bunu taşıyamıyor Türkiye, bu yanlış bir sistem oldu. Bu sistemle Türkiye nefes alır' diyoruz" şeklinde konuştu. Akşener, parti çalışmaları kapsamında gittiği Trabzon'da Yomra Belediye Başkanı Mustafa Bıyık’ı ziyaret etti. Ziyaret sırasında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Akşener, erken seçim konusunda şöyle konuştu:"SORUNU YARATAN CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ”Şöyle bir şey yaşadı Türkiye. Adalet Bakanı Abdülhamit Gül çıktı dedi ki, ' Adalet reformu yapılacak, buna bağlı olarak demokrasi reformu yapılacak' uzun uzun bir konuşma yaptı. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'da çıktı, bunun içine ekonomi reformunu koydu ve Sayın Adalet Bakanı'nın söylediği sözlere destek çıktı. Her şey yolunda ise bunlar neden oluyor? O arada damat gitti. Dolar 1 lira düştü. Sonra kayınpeder konuştu, dolar tekrar çıktı. Demek ki ekonomi de sorun var. Aşağıda bir hanımefendi durdurdu, bir şeyler talep etti; 'Bunları yapmalısınız' diye. Şimdi Öğretmenler Günü'nü kutladık. Sözleşmeli Öğretmen diye bir kavram var Türkiye'de ve Sözleşmeli işçi haline çevirildi öğretmenler. Bütün bunlara baktığınız zaman adalet reformu bir de reform dendi. Ekonominin de patronu güvendir. Peki, bu güveni ne ile oluşturacaksınız? Hukukun üstünlüğü, adalet ve demokrasi ile. Şimdi burada bir sorun olduğu ifade edildi. Biz de diyoruz ki; bu sorunu yaratan  Partili Cumhurbaşkanlığı işlemi./Archive/2020/11/27/214239941-f858b367-63cc-4d01-a868-039fe2983b1b-w.jpg“MİLLETİ ZORLAMAYIN, YAZIKTIR GÜNAHTIR”Gelin Kardeşim zorlamayın bu milleti, yazıktır günahtır. Biz adına Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem diyoruz, başka bir isim de verilebilir. Ama, 'Bu sistemin arızalarını düzeltelim ve tam bir Kuvvetler Ayrılığı şeklinde, vesayet sistemlerinin de ortadan kalktığı, arızaların giderildiği bir Parlamenter sistemi hep birlikte inşa edelim' diyoruz.“BUGÜNKÜ SİSTEMLE 2023'E GÖTÜREMEZ”Şimdi anlaşılıyor ki bu noktaya adım atma imkanları yok. Çünkü Sayın Arınç, Sayın Cemil Çiçek, onların yaptığı konuşmaların üzerine 3 gün sonra Sayın Erdoğan'ın rencide olması enteresan bir durum. Böyle bir durumda iktidar partisi bu sistemle partileri taşıyamıyor, bu sistemde Türkiye'yi taşıyamıyor. Dolayısıyla seçime gitmek mecburiyetinde kalacak. 2023'e götüremez, bugünkü sistemle.“MUHALEFET SEÇİM İSTER”Gitmeyi ister mi? İstemeyebilir. Ama İyileştirilmiş, Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçme konusunda bir adım söz konusu değilse, o zaman da muhalafet partileri olarak 'Bunu taşıyamıyor Türkiye, bu yanlış bir sistem oldu. Bu sistemle Türkiye nefes alır' diyoruz. İhmal edilen bir de seçmen var. Muhalafet ister erken seçim ama sayı yetmiyor. Paraya ihtiyacı var Türkiye'nin yatırım gelmiyor bu sistemle de gelmez. Onun için seçimle çıkılır. Demokrasinin özelliği seçimdir, seçmenin iradesidir." ANKA

Fenerbahçe'den Beşiktaş'a 'algı' yanıtı

Fenerbahçe'den Beşiktaş'a 'algı' yanıtı figure > Fenerbahçe'nin Twitter paylaşımında 'Algı' başlığı ile, "Maç öncesi hakemleri baskı altına almaya çalışarak makus talihini yenmeye çalışmak.." ifadesine yer verildi.  Fenerbahçe Kulübü, Beşiktaş'ın sosyal medyadan, "Fenerbahçe maçlarında verilmeyen penaltılarımızın videosu twittera yüklenmiyor" mesajına aynı mecrada yanıt verdi. Sarı-Lacivertlilerin Twitter paylaşımında 'Algı' başlığı ile, "Maç öncesi hakemleri baskı altına almaya çalışarak makus talihini yenmeye çalışmak.." ifadesine yer verildi. cumhuriyet.com.tr

Babacan’dançok sert‘satış’tepkisi

Babacan’dan çok sert ‘satış’ tepkisi figure > Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Dün Varlık Fonu aracılığıyla Katar’a satış mutabakatı anlaşması yapmışlar. Hiçbir bilgi yok. Bu sizin kendi hisseniz değil. Kendi tapulu mülkünüz değil, eğer bir alışveriş varsa bu ülkenin her bir vatandaşının hakkı olan bir şeyleri, siz alıyor satıyorsunuz orada. Niye açıklamıyorsunuz? Doğru hesaptan kaçmaz" dedi. Konya'da partisinin il kongresinde konuşan Babacan, hükümetin koronavirüs salgınına karşı yürüttüğü politikayı sert bir dille eleştirdi. Aşı siparişinde geç kalındığını belirten Babacan, "Ekonomiyi batırdıkları için, piyasa daha da durgunlaşır diye korktuklarından, sağlıkla ilgili tedbirler konusunda da gerekli adımları zamanında atmadılar. Maalesef önlemler konusunda olduğu gibi aşı konusunda çok geç kalındı. Sebebini açıkça söylemek lazım, Hazine'yi boşaltmış olmaları" diye konuştu.Babacan özetle şunları söyledi: “HAYIRLI HİÇBİR GÖSTERGEDE REKOR KIRAMIYORUZ”Açıklanan sayı, Amerika ve Hindistan’ın hemen ardından Dünya'da 3'üncü olduğumuzu gösteriyor. Avrupa’da ise birinciyiz. Daha evvel çokça 'Hayırlı hiçbir göstergede rekor kıramıyoruz' demiştim ya maalesef yine işte böyle bir kötü listenin başlarındayız. Son iki günde tekrar hasta tanımını değiştirdiler. Bu seferde sadece hastanelerde yatanlara, hasta demeye başladılar. Anlıyoruz ki bugünü dek  tabloda açıkladıkları hasta sayıları da gerçeği yansıtmıyor.“BÖYLE SAĞLIK YÖNETİMİ OLUR MU?”Bir diğer konu, yapılan test sayısının azlığı. Dünyada vaka sayısının en yüksek olduğu ilk 10 ülkeye baktığımızda, ülkemizde 17 miyon 733 bin Test sayısı ile, en düşük sayıda test yapılan ülke durumundayız. Nüfusu bizden az olan İngiltere’de 1 milyon kişiye 620 bin test düşerken biz de 1 milyon kişiye 209 bin test düşmüş, yani 3’te 1. Şimdi de semptom göstermeyenleri test uygulanmıyor. Yani, az test yaptıkları için daha az vaka tespit ediliyor. Açıkladıkları bu 28-29 bin vakanın içinde semptom göstermeyenler yok. Çünkü, onlara test yapılmıyor. Tarama yapılmadan, semptom göstermemesine rağmen pozitif olanlar tespit edilmeden, yayılımı nasıl önleyeceksiniz? Böyle sağlık yönetimi olur mu?TEST KONUSUNDA AYRIMCILIKBugünkü yönetim teste de maalesef başarısız, hatta ayrımcılık diyeceğimiz uygulamalarda var. Sayın Erdoğan kendisi ile görüşecek kişilerin, hatta kendisinin toplantısına katılacak her bir kişinin mutlaka bir testini istiyor. Ama bizler yani vatandaşlarımız hastayla yakın teması bile olsa, eğer semptom göstermiyorsak devlet hastanelerinde test yaptıramıyoruz. Test yapmayınca da hastalığı sanki gizleyebileceklerini zannediyorlar. Hastalık gizlenmez, devlet olmanın sorumluluğu tam tersine gerçeği ortaya koymaktır.Tablonun bu denli ağır olmasının tek sebebi kötü yönetim başka bir şey değil.“HAZİNEYİ BOŞALTTIKLARI İÇİN AŞI KONUSUNDA DA GEÇ KALINDI”Ekonomiyi batırdıkları için, piyasa daha da durgunlaşır diye korktuklarından, sağlıkla ilgili tedbirler konusunda da gerekli adımları zamanında atmadılar. Maalesef önlemler konusunda olduğu gibi aşı konusunda çok geç kalındı. Sebebini açıkça söylemek lazım hazineyi boşaltmış olmaları. Kalkınmış batılı ülkeler tarafından şimdiden satın alınan ve rezerve edilen aşılar var.  Amerika’da ve Almanya’da Aralık sonuna doğru  aşılama başlayacak. 55 milyonluk İngiltere’de toplam 145 milyon dozluk siparişi verilmiş durumda. Biz ise henüz risk gruplarına mevsimsel grip aşısını bile yaptıramamış durumdayız. Bu hastalığa karşı bağışıklık kazanmamız gerekiyor. Uzmanlar bunun için en az 100 milyon doz aşıya ihtiyacımız olduğunu söylüyor. Kendi hekimlerimizin geliştirdiği ve tüm dünyanın sipariş listesine girdiği aşıdan ne kadar sipariş verilmiş biliyor musunuz? Sadece 1 milyon. Çin’de daha deneme fazları tamamlanmamış aşıdan ise, 10 milyon sipariş etmişler. Bu aşının etkisi nasıl olacak henüz belli de değil. Daha ne zaman piyasaya sürüleceği de belli değil. “YAZLIK, KIŞLIK KÜLLİYELERİNİZDEN TASARRUF OLUR”Hani diyorlar ya 'itibardan tasarruf olmaz' diye. Olur olur, sizin o şatafatlı yazlık, kışlık külliyelerinizden, bilmem kaç uçaklı devlet gezilerinizden bal gibi tasarruf olur. Siz şu kamu ihalesiyle ilgili uygulamaları değiştirin, Avrupa Birliği’nin uyguladığı kamu alımları mevzuatını alın Türkiye’ye taşıyın o zaman nasıl tasarruf yapılırmış öğrenirsiniz. Ama asıl sağlıktan olmaz. Bu milletin her bir ferdinin canından kıymetli bir itibar olamaz.“REFORMDAN SORUNUN KENDİSİNİ ANLIYORLAR”İşlerin kötüye gitmemesi için, sorunları düzeltmek için reform yaparsınız. Peki bugünkü hükümet ne anlıyor reformdan anladıkları ile ilgili de ipuçları geldi. Dediler ki 'Cumhuriyet tarihinin en büyük reformunu Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemine geçmektir'. İnanın olanlardan zerre kadar bir ders almak yok. Biz bu reformdan çözüm anlıyoruz, meğer onlarsa reformdan sorunun ta kendisisin anlıyormuş.“DOĞRU HESAPTAN KAÇMAZ”Dün Varlık fonu aracılığıyla Katar’a satış mütabakatı anlaşması yapmışlar. Hiçbir bilgi yok. Bu sizin kendi hisseniz değil. Kendi tapulu mülkünüz değil, eğer bir alışveriş varsa, bu ülkenin her bir vatandaşının hakkı olan bir şeyleri, siz alıyor satıyorsunuz orada. Niye açıklamıyorsunuz? Doğru hesaptan kaçmaz. Ama yapamazlar, devlet yönetimi için gereken tüm bu ilkeleri uzun yıllardır yok ettikleri için, devletin parasını hesapsızca yönettikleri için, şeffaf olamazlar. ANKA

Göztepe’de 6. pozitif vaka

Göztepe’de 6. pozitif vaka figure > Göztepe, yapılan koronavirüs testleri sonucunda 2 futbolcusunda daha pozitif vakaya rastlandığını açıkladı. Göztepe, yapılan koronavirüs testleri sonucunda 2 futbolcusunda daha pozitif vakaya rastlandığını açıkladı.Göztepe, Süper Lig’in 10. hafta mücadelesinde konuk olacağı Sivasspor mücadelesi öncesinde futbol A takıma rutin olarak covid-19 PCR testi uyguladı. Sarı-kırmızılı kulüp açıklanan testler sonucunda 2 futbolcusunda pozitif vakaya rastlandığını duyurdu. Geçen hafta 4 futbolcuda daha pozitif vaka tespit edilirken, Göztepe’deki toplam vaka sayısı 6’ya yükseldi. İHA

2021 yılıbütçesi kabul edildi

2021 yılı bütçesi kabul edildi figure > TBMM Plan ve Bütce Komisyonun'da 2021 yılı bütçesi kabul edildi. AYRINTILAR GELİYOR... cumhuriyet.com.tr

İstanbul'daki vefat sayısıyine Türkiye genelindeki sayıyıgeçti

İstanbul'daki vefat sayısı yine Türkiye genelindeki sayıyı geçti figure > İstanbul'da bugün bulaşıcı hastalık nedeniyle 179 kişi yaşamını yitirdi. Sağlık Bakanlığı, Türkiye'de son 24 saatte 177 kişinin koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirdiğini açıklamıştı. İstanbul'da bugün bulaşıcı hastalık nedeniyle 179 kişi yaşamını yitirdi. Sözcü'nün İBB Mezarlıklar Müdürlüğü kaynaklarından edindiği bilgiye göre, İstanbul'da bugün hayatını kaybeden kişilerin toplam sayısı ise 397 oldu.‘Bulaşıcı hastalık’ kodu ile sağlık kurumlarından İBB Mezarlıklar Daire Başkanlığı'na bildirilen can kaybı sayısı 179 oldu.Sağlık Bakanlığı'nın bugün (27 Kasım) açıkladığı verilerine göre, son 24 saatte Türkiye'de 177 kişi koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirdi. cumhuriyet.com.tr

Baskette fark yedik

Baskette fark yedik figure > A Milli Basketbol Takımımız, EuroBasket 2022 elemelerinde grup 3. maçında Hırvatistan'a 79-62 yenildi. Milli Basketbol Takımımız, EuroBasket 2022 elemelerinde grup 3. maçında Hırvatistan'a 79-62 yenildi.Milli takım maçı baştan sona yenik oynadı.  cumhuriyet.com.tr

Beşiktaş'tan Fenerbahçe'ye ağır penaltıgöndermesi

Beşiktaş'tan Fenerbahçe'ye ağır penaltı göndermesi figure > Fenerbahçe Beşiktaş derbisi öncesi iki takım arasında hakem Kağan Numanoğlu üzerinden başlayan tartışma boyut değiştirdi. Fenerbahçe Beşiktaş derbisi öncesi iki takım arasında hakem Kağan Numanoğlu üzerinden başlayan tartışma boyut değiştirdi./Archive/2020/11/27/205335563-bjk.jpgFenerbahçe Kulübü'nün, Beşiktaş'ın hakemin değiştirilmesine ilişkin talebi üzerine açıklama yapmasının ardından Siyah-Beyazlı camia bu kez de geçen yıllardaki derbilere göndermede bulundu.Sosyal medya hesabı Twitter üzerinden, Twitter yönetimine espri yollu talep açan Beşiktaş'ın paylaşımında, "Video yükleme süresini uzatabilir misiniz @twitter Fenerbahçe derbilerinde verilmeyen penaltılarımızın vdeosunu yükleyemiyoruz"  denildi. Paylaşımın görselinde de tartışmalı pozisyonlar yer aldı. cumhuriyet.com.tr

Erdoğan'ın sözlerine dikatçekenÇıray: "Sağlık Bakanısıraya girecek"

Erdoğan'ın sözlerine dikat çeken Çıray: "Sağlık Bakanı sıraya girecek" figure > Erdoğan'ın sözleri ile ilgili açıklama yapan İYİ Part'li Aytun Çıray, Erdoğan'ın Bilim Kurulu'nu 'günah keçisi' ilan ettiğini ifade ederek, "Sağlık Bakanı sıraya girecek" dedi. İYİ Parti İzmir Milletvekili Aytun Çıray, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın salgına ilişkin, "Bu işin birinci derecede sorumlusu Bilim Kurulu. Her türlü çalışmayı yürütüyor" şeklindeki sözlerine dikkat çekti. Bilim Kurulu'nun 'günah keçisi' ilan edileceğini ifade eden Aytun Çıray, "Sonra Sağlık Bakanı Fahrettin Koca sıraya girecek. Sağlık Bakanı'nı başarılı bulanlara ise bir şey yok" dedi. cumhuriyet.com.tr

Fotoğrafik tarihin devi

Fotoğrafik tarihin devi figure > Asla kendisini bir savaş fotoğrafçısı olarak görmedi. Tamam, çok çatışmaları bölgede bulunmuş, binlerce kare fotoğraf çekmiştir ama gerçekten savaş fotoğrafçısı değildir. "Değişen tüketici tutumlarının bir sonucu olarak hızla yok olan gelenekleri ve kültürleri gelecek nesiller için belgelemek için fotoğraflar çekiyorum" derdi, ki doğrudur. /Archive/2020/11/27/200913434-mke-kapak.jpg68 ISYANI-Gaulle yanlısı bir gösteri sırasında France-Soir gazetesinin son sayısını tutan bir kız görülüyor Kalın harflerle yazılmış başlıklarda-Kalırım- yazıyor 30 Mayıs 1968-Bruno Barbey “Para kazanmanın başka yolları varsa, hevesli olanları fotoğrafçı olmaktan caydırıyorum. Yapacaklarsa hobi olarak yapsınlar" öğüdünü sadece başkalarına verdiği sanılmasın. Gerçekten böyle düşünüyordu, düşündüğü gibi de sürdürdü sanatını. Eh, haliyle para da geçti eline, Fotoğraflarından hatırı sayılır para kazanmıştır, helali hoş olsun. Günümüzdeki "her şeyin" başlangıcı, o muhteşem 68 olaylarının hafızamıza kazınmış görüntülerinin en güzellerini ona borçluyuz. Her kıpırdanışı müthiş bir sanata dönüştürerek, donuklaştırıp tarihe armağan eden, başlangıcından ömrünün sonuna kadar amatör kalmış olan büyük fotoğrafçı Bruno Barbey'i de kaybettik./Archive/2020/11/27/201038495-68-isyani-saint-germain-bulvarinda-polisle-catisan-ogrenciler-6-mayis-1968-foto-bruno-barbey-01.jpg68 ISYANI- Saint Germain Bulvarında polisle çatışan öğrenciler 6 Mayıs 1968- Bruno Barbey ULUSUN RUHUNU YAKALAMAKİşin uzmanları daha iyi bilir elbette ama önceleri monokrom fotoğraflar çekerdi. Fotoğrafların tek renkli oluşu monokrom sözcüğüyle ifade edilir. Ama doğduğu ülke Fas'ın o muhteşem, o renkli ortamının, daha sonra sadece kendisine özgü kıldığı renk anlayışını etkilememesi mümkün müydü?1966'da siyah beyazdan renkli fotoğrafa geçişini kariyerinin en önemli noktalarından biri olarak değerlendirir. Kendisini bir amatör olarak tanımlayışı mütevazılığından olduğu kadar, fotoğraf sanatının profesyonelleşmeyle zedelenmesine karşı oluşundandı. Yoksa sadece amatör, sadece "alaylı" bir fotoğrafçı değildi Barbey. Öyle kalmamak için zaten İsviçre'de Ecole des Arts et Métiers'te fotoğraf ile grafik sanatlar eğitimi aldı. Büyük ama çok büyük fotoğrafçı Robert Frank'ın fotoğrafik tarihin önemli eserlerinden kabul edilen "Amerikalılar" adlı çalışmasından etkilenip, 1961-1964 yılları arasında o da "İtalyanlar" adlı projesini gerçekleştirdi. Adını duyuran önemli çalışmalarındandır bu. Bir ulusun ruhunu yakalamak nasıl bir şeydir, Frank ile Barbey'in bu çalışmalarına bakmak lazım./Archive/2020/11/27/201046183-bruno-barbey-foto-afp-1.jpgBruno BarbeyMüzik için derler sıklıkla, doğrudur da ama sanki fotoğraf için daha bir doğrudur şu "herkes tarafından anlaşılan ortak dil" belirlemesi. İtalya'nın kültürünü, mirasını yorumladığı o çalışmasından etkilenmek için İtalyan dilini bilmeye gerek mi var? Her fotoğraf için geçerlidir bu. Bu "dili" o kadar iyi kullandı ki Barbey, çalışmalarının farkına varan Lozan'daki Rencontres Editions onu Avrupa ile Afrika ülkeleri arasındaki kültürel benzerlikleri/farklıkları belgelemesi için görevlendirdi.Fas doğumlu, İsviçre vatandaşı bir Fransız oluşunun şans olduğu da doğrudur. Taşıdığı kültürel zenginlik fotoğraflarında da yansır. Tabii ki, önemine önem katan, onu büyüten 68 Gençlik Olayları'nı belgelemesidir. Magnum tarafından bu işle görevlendirilir. Olayların sürdüğü günlerde gençler polisle çatıştılar. Olayları, Barbey ile birlikte, fotoğrafçılığın çok büyük isimleri Marc Riboud ile Henri Cartier-Bresson da izlemektedir. Barbey şöyle anlatıyor: "Bir noktada Riboud ve Cartier-Bresson ile başlarımızı fırlatılan tüm taşlardan korumak için kask almaya gittim. Leicalarımızı doğru şekilde kullanmayı imkansız hale getirdiklerini çabucak fark ettik ve onları çöpe attık. "/Archive/2020/11/27/201030480-68-isyani-bir-fransiz-universitesinde-komunist-liderlerin-posterleri-foto-bruno-barbey-01.jpg68 ISYANI-Bir Fransız üniversitesinde komünist liderlerin posterleri- Bruno Barbey ÇATIŞMA BÖLGELERİNDEBu küçük ama çok küçük bir cesaret örneğidir. Hatta çok önemsizdir. Anlatmasının nedeni, kafalarının kırılmasının kaçıracakları bir kareden daha önemli olmamasını vurgulamak. Asıl cesaret isteyen çalışmaları Ortadoğu'daki Altı Gün Savaşı'na, Vietnam Savaşı'na, anti komünist Dayanışma Sendikası'nın ülkeyi hallaç pamuğu gibi attığı dönemde Polonya'daki gelişmelere, 1990'ların başındaki Irak Savaşı'na ait olanlarıdır.Ama asla kendisini bir savaş fotoğrafçısı olarak görmedi, tanımlamadı. Tamam, çok çatışmaları bölgede bulunmuş, binlerce kare fotoğraf çekmiştir ama gerçekten savaş fotoğrafçısı değildir. "Değişen tüketici tutumlarının bir sonucu olarak hızla yok olan gelenekleri ve kültürleri gelecek nesiller için belgelemek için fotoğraflar çekiyorum" derdi, ki doğrudur. Çatışma bölgelerinden artık uzaklaşma isteği ağır bastığında çocukluğunun geçtiği Fas'a döndü. Renk kullanımdaki ustalığının en pekiştiği dönemdir denir bu dönem için. Türkiye ve Çin'de de çok çekim yapmıştır. Severdi bu ülkeleri. Bir fotoğrafçı için bulunmaz mekanlardır çünkü. Odaklanmadan hızlı çekim yapmasına olanak tanıyan 21 mm lensli bir Leica M2 kullanırdı, deniyor. Bu, anlayanların dediğine göre, çalışmalarına çok farklı bir görünüm kazandırmış.Nesneleri doğal unsurlarıyla yakalama becerisini, renk ve tona estetik bakışıyla birleştiren bu büyük usta artık yok. Zamanında izlediğim bir sergisinde, hafızama kazınan fotoğraflarından ben de bir çok insan gibi etkilenmiştim.Barbey de ölümsüzler katındadır artık./Archive/2020/11/27/201057776-bruno-barbey-foto-afp-3.jpgBruno Barbey'in karelerinden biri daha... Mustafa K. Erdemol




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter