Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Friday, 07.18.2025, 09:12 AM (GMT)

News - Haberler

Dağlık Karabağ: Ateşkes anlaşmasısonrasıTürkiye'nin rolüne olacak, arka planda neler yaşandı?

Dağlık Karabağ: Ateşkes anlaşması sonrası Türkiye'nin rolü ne olacak, arka planda neler yaşandı? Rusya, Ermenistan ve Azerbaycan arasında imzalanan anlaşmayla birlikte 10 Kasım itibarıyla çatışmalar durdu ve taraflar pozisyonlarını korudu. Azerbaycan, anlaşmayla hem Dağlık Karabağ içinde ilerlediği alanlarda kontrolü sağlamış hem de Ermenistan'ın yedi bölgeden çekilme talebini kabul ettirmiş oldu.Rusya da hem Dağlık Karabağ'da 28 yıldır oluşturmak istediği askeri gücü oluşturmuş hem de açılacak stratejik önemi yüksek koridorlarda kontrolü sağlamış oldu./Archive/2020/11/11/175642768-1.pngANLAŞMAYA GİDEN SÜREÇTE NELER YAŞANDI?Daha önce üç kez insani ateşkes anlaşmasına varılan ancak her seferinde ihlâl edilen süreçte, bir yandan da kalıcı ateşkes için çalışıldı.Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı'ndan bir yetkilinin BBC Türkçe'ye verdiği bilgiye göre; Bakü, Moskova ve Ankara'nın rol oynadığı görüşmelerin başından bu yana Ermenistan'ın "rayon" adı verilen, Dağlık Karabağ çevresindeki yedi bölgeden çekilmesine ilişkin takvim talep etti.Azerbaycan, bu takvimi görmeden masada ilerleme sağlanmayacağı hususunda diretti.Moskova ve Ankara'nın arabuluculuğunda bir takvim belirlense de, Ermenistan Pazar sabahına kadar bu takvime uyacağına dair bir teminat vermedi.Pazar sabahı Azerbaycan ordusunun Şuşa'ya girmesi ve yönetim merkezi Hankendi'ye (Stepanakert) çok yaklaşması sonrası, Ermenistan ordusu burayı da kaybetme korkusuyla Başbakan Nikol Paşinyan'a ateşkesi imzalama önerisiyle gitti. Paşinyan da belirlenen takvim konusunda uzlaşacağını Moskova ve Bakü'ye bildirdi.Ermenistan Başbakanı Paşinyan: Anlaşma halkımız için acı verici, kararı ordunun ısrarı üzerine aldımAzerbaycan lideri Aliyev, Dağlık Karabağ'ın ikinci büyük kenti Şuşa'yı ele geçirdiklerini açıkladıBu dakikadan sonra Pazartesi gecesine kadar, yani anlaşmanın imzalandığı son ana kadar müzakereler devam etti.Bu müzakereler sırasında sahada elini güçlendirmiş olan Azerbaycan, Ermenistan'ın o güne kadar kabul etmediği, Rusya'nın da "çok güçlü şekilde olmamakla birlikte Ermenistan'dan yana tavır aldığı" üç konuyu da kabul ettirdi.Bunlardan biri, Ermenistan'ın, çatışmaların devam ettiği Laçin ile Kelbecer bölgelerinden çekilmesiydi. Azeri yetkilinin verdiği bilgiye göre Rusya, bu konuda Ermenistan'ın taleplerini dayatmasa da geçici süreyle mevcut durumun korunmasını ve ilerleyen zamanda durumun netleşmesini öngörüyordu.Anlaşmanın son halinde Ermenistan'a geri çekilme için Kelbecer'de 15 Kasım'a, Laçin'de de 1 Aralık'a kadar süre verildi./Archive/2020/11/11/175640002-2.jpgİkinci konu ise Azerbaycan'ın, nüfusun çoğunluğunun Ermeni olduğu Dağlık Karabağ bölgesinde ilerlediği toprakları elinde tutması oldu. Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev, Şuşa'yı da aldıktan ve Ermenistan'ı takvim konusunda ikna ettikten sonra bu talebinde ısrarcı davrandı.Son konu da Nahçıvan ile Azerbaycan arasında, Ermenistan'dan geçecek bir irtibat yolu açılması oldu.Anlaşmada Laçin'de Ermenistan-Dağlık Karabağ arasında açılacak olan koridorun zamanlaması ve genişliği gibi özellikleri net bir şekilde belirtiliyor.Bununla birlikte Nahçıvan ile Azerbaycan arasında Ermenistan üzerinden geçecek irtibat yoluyla ilgili bazı detaylar ise yer almıyor.Anlaşmaya göre, Laçin koridorunda Rus Barış Gücü'nün kontrolü sağlaması öngörülüyor. Nahçıvan-Azerbaycan arasındaki, Ermenistan'dan da geçecek olan yolda ise kontrol Rus federal güvenlik güçlerinde olacak.Anlaşmada, Laçin koridorunun beş kilometre genişliğinde olacağı, üç yıl içinde yeni bir yolun inşası için planların tamamlanacağı, Rus Barış Gücü'nün kontrolünde ve korumasında olacağı; güvenli geçişlerin Azerbaycan tarafından garanti altına alındığı belirtiliyor.Diğer koridor için ise "Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti ile Azerbaycan'ın batı bölgelerini birbirine bağlayan ulaşım bağlantısı inşa edilmesi sağlanacaktır. Ermenistan, vatandaşların, araçların ve malların engelsiz geçişini sağlamak için bu ulaşım bağlantılarında güvenliği sağlayacağını garanti eder. Ulaşım hattında kontrol, Rusya Federal Güvenlik Servisi'nin (FSS) Sınır Muhafız Birimi tarafından sağlanır" ifadeleri yer alıyor.Böylece Türkiye'den Azerbaycan'a doğrudan sağlanan ikmal hattında Rusya'ya ait güvenlik güçleri kontrolü elinde tutmuş olacak. Yolun hangi şartlarda ne zaman yapılacağı ise, bir sonraki aşamada yapılacak müzakerelerle belirlenecek./Archive/2020/11/11/175641549-3.jpgTÜRKİYE ANLAŞMADA NEDEN YOK?Türkiye'nin bölgede oynayacağı rolü sorduğumuz Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Erkhov, "Varılan anlaşmanın kalıcı ve geniş kapsamlı çözüm için gerekli şartları sağlayacağı fikriyle hareket ettik. Azerbaycan ve Ermenistan halklarının çıkarlarını koruyacak adil bir temel üzerinde uzlaşılacak bir çözüm…" yanıtını verdi.BBC Türkçe'ye süreçle ilgili bilgi veren üst düzey bir Türk güvenlik yetkilisi de, anlaşmaya giden süreçte Rusların ve Türklerin birlikte çalıştığını, "sahada ilerleme sağlayan Azerbaycan'ı ateşkese ikna etmenin kolay olmadığını" söyledi.Yetkili, "Uzun süredir uluslararası alanda Türkiye karşıtı propaganda yürüten Ermenistan'ın, Türkiye'nin adının anlaşmada olmamasını talep etmiş olma ve maddeleri bu şartla kabul etmiş olma ihtimali yüksek" değerlendirmesini yaptı.Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Uluslararası İlişkiler Analiz Merkezi Müdürü Dr. Cavid Veliyev de BBC Türkçe'nin konuyla ilgili sorularını yanıtladı. Azerbaycan'ın Türkiye'nin de sürece dahil edilmesi konusunda en başından beri ısrarcı olduğunu belirten Veliyev, anlaşmada olmasa bile Aliyev'in konuşmasında Türkiye'nin rolünün altını çizdiğini hatırlattı.Aliyev, Pazartesi gecesi ateşkes anlaşmasını duyurduğu konuşmasında, "Kardeşim Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in çabalarını takdir ediyorum. Çatışmaların bitmesinde bu iki lider olumlu rol aldı. Bu aynı zamanda bölgedeki işbirliği formatını da büyük ölçüde belirliyor" demişti./Archive/2020/11/11/175642065-4.jpgTÜRK ASKERİNİN ROLÜ NE OLACAK?Aliyev'in sözleri bunlarla sınırlı kalmadı. Anlaşma metninde resmen yer almasa da, Türkiye'nin 5. Madde'de belirtilen "barış gücü merkezinde" Rusya'yla birlikte yer alacağını da söyledi.5. Madde, "Anlaşmanın taraflarca uygulanması üzerindeki kontrolün etkinliğini artırmak için, ateşkesi kontrolü etmek üzere bir barış gücü merkezi oluşturulacak" ifadelerine yer veriyor.Ancak merkezin nerede ve kimler tarafından oluşturulacağına dair detaylar, anlaşmada yer almıyor.Azeri yetkiliye göre, Azerbaycan bu maddede Türkiye'nin yer alması için çok çabaladı. Ancak Rusya ve Ermenistan'ın muhalefeti sonucu, bunu sonradan yapılacak farklı bir mutabakatla belirleme konusunda uzlaşıldı.Reuters haber ajansı da, Salı günü Türkiye ve Rusya'nın ortak gözlem noktası oluşturmak üzere bir mutabakat imzalayacağını duyurdu.Ankara ve Moskova'daki yetkililerden ise daha temkinli açıklamalar geldi.Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov, Salı sabahı gazetecilerin, Türk askerinin bölgedeki rolüyle ilgili sorusuna yanıt verirken "Ateşkesi gözlemleyecek bir gözlem noktasının Dağlık Karabağ'ın dışında olacağını, bunun ayrı bir mutabakatın konusu olduğunu" söyledi.Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, konuyla ilgili soru almadı ancak Salı sabahı düzenlediği basın toplantısında, gözlem merkezi ya da barış gücü ifadelerini kullanmadan "görüşmelerin sürdüğünü" açıkladı:"Dün gece ateşkes imzalandı üç ülke arasında. Şimdi bunun nasıl gözlemleneceği, denetleneceği konusu var, bu konularda da görüşmelerimiz devam ediyor"/Archive/2020/11/11/175640549-5.jpg"Dağlık Karabağ'ın dışında olmamız daha iyi olabilir"Bu gelişmeleri sorduğumuz Türk güvenlik yetkilisi, "Görüşmeler sürüyor, bugün anlaşma bekleniyordu ama yarına kalma ihtimali var. Biz oraya kesin gideceğiz ama nasıl gidilecek, şartlar ne olacak, koruma gücü mü olacak gözlemci mi, Azerbaycan sınırında mı olacak, bunlar henüz netleşmedi."Barış gücü merkezinin hedefinin ne olduğuna karar verilecek, ona göre uluslararası hukuka bakılıyor. Örneğin Ermenistan tekrar saldırmasın mı istiyoruz, koruma amaçlı ya da garantör olarak mı gideceğiz, yoksa ateşkes ihlâlleri mi gözlemlenecek, bunu şu an Ruslarla görüşüyoruz."Yetkili, nüfusun çoğunluğunun Ermenilerden oluştuğu Dağlık Karabağ'da farklı bir siyasi sürecin yaşandığını belirterek "Dağlık Karabağ'ın dışında olmamız daha iyi olabilir" dedi.Rus Büyükelçi Erkhov da, Türk askerinin rolünün ne olacağına dair sorumuza yanıt verirken Peskov'un sözlerini hatırlattı ve şu açıklamayı yaptı:"Ateşkesi gözlemlemek üzere bir merkez oluşturulacak ve bu merkez Azerbaycan topraklarında olacak. Hangi şartlar altında çalışacağı ise farklı bir mutabakatla belirlenecek."Veliyev, barış gücü merkezinin nerede olacağı konusunda Rusya ve Türkiye arasında süren görüşmelere Azerbaycan'ın da katkıda bulunduğunu söyledi.Tüm bu gelişmelerin ardından salı akşam saatlerinde Erdoğan ve Putin bir telefon görüşmesi yaptı. Görüşme sonrası Türkiye Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamada "Türkiye'nin, Azerbaycan tarafından belirlenecek bir mahalde tesis edilecek Ortak Merkez marifetiyle Rusya ile birlikte ateşkes için gözlem ve denetim faaliyetinde bulunacağı" belirtildi./Archive/2020/11/11/175641049-6.jpgBarış gücü merkezinin dışında anlaşmaya göre bir de 1960 Rus askeri personelinden oluşan bir Rus Barış Gücü oluşturuldu. Zırhlı araçlarla donanmış ve geniş çaplı askeri ekipmana sahip bu güç, Dağlık Karabağ'da Azeri ve Ermeni ordularının temas hattında ve Laçin koridoru boyunca görev yapacak.Beş yıl görev yapacak olan Barış Gücü'nün süresi, taraflardan itiraz gelmezse beşer yıllık sürelerle uzatılacak.Bu Barış Gücü'nde Rusya'dan başka bir devletin askerlerinin yer almayacağı Moskova tarafından net bir dille belirtildi.DAĞLIK KARABAĞ'IN STATÜSÜ NE OLACAK?Aliyev, anlaşma imzalandıktan sonra yaptığı konuşmada "Bu anlaşmada Dağlık Karabağ'ın statüsü hakkında tek bir kelime yoktur. Ne oldu Paşinyan? Cehenneme gitti statü, olmayacak" ifadelerini kullandı.Son çatışmaların öncesinde, 28 yıldır zaman zaman oturulan müzakere masalarında Dağlık Karabağ'ın statüsü de masaya yatırılmıştı. Ermenistan, kendisine yakın olan yönetimin özerk olacağı farklı bir statü talebinde bulunuyordu.Bu kez anlaşmada özel bir statüye dair bir ifade yer almadı. Sadece Azerbaycan'a kaçan mültecilerin Dağlık Karabağ'daki evlerine geri dönebileceği, 1992 öncesi duruma dönüleceği ve bunun Birleşmiş Milletler (BM) gözetiminde yapılacağı belirtiliyor.BM Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin bölgeden kaçanlara dair verileri incelemesi ve bir yol haritası çıkarması beklenecek.Ardından ise bölgenin nasıl yönetileceği masaya yatırılacak. Masada Rusya, Azerbaycan ve Ermenistan olacak.Ankara ise, "Azerbaycan talep ettiği sürece diplomatik süreçte de askeri süreçte de yer alacağız" diyor.BBC Türkçe'ye Dağlık Karabağ'ın statüsüyle bağlantılı konuların "Önümüzdeki günlerde ve saatlerde belirleneceğini" açıklayan Rus Büyükelçi Erkhov, ilk aşamada 9 Kasım'da imzalanan anlaşmanın gereklerinin yerine getirildiğini söyledi:"Şu an için Rusya Federasyonu'nun barış gücü Dağlık Karabağ'daki temas hattına ve burayı Ermenistan'a bağlayan koridora konuşlanıyor."Bu konuda, uluslararası hukuka göre kendi topraklarında olduğu için asıl karar verici olması gerektiğini belirten Bakü ise, "Bir ara statü olabilir" diyor.Bu konuda Bakü'nün yaklaşımını anlatan Cavid Veliyev, görüşmelerin yapılacağını ancak mevcut yönetime özerklik verilmesindense "kültürel haklar" verilmesinin daha olası olduğunu söylüyor:"Şu an için bu konuda bir netlik yok. Bir ara statü olabilir. Mevcut yönetimin durumuyla ilgili bir netlik de yok. Azerbaycan, Dağlık Karabağ'da yaşayan Ermenilere yalnız kültürel haklar verebileceğini söylüyor." BBC Türkçe

ABD'li ilaçşirketi Moderna’dan koronavirüs aşısıaçıklaması

ABD'li ilaç şirketi Moderna’dan koronavirüs aşısı açıklaması ABD'de Credit Suisse Sanal Sağlık Konferansı’nda konuşan Moderna’nın CEO’su Stephane Bancel, şirketin geliştirdiği aşının denemelerindeki ara sonuçları bu ay içinde açıklanacağını söyledi. Bancel sonuçların olumlu gelmesi halinde Moderna'nın Aralık ayı başlarında ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) ile Acil Kullanım İzni (EUA) için başvuruda bulunacağını sözlerine ekledi. DHA

Nüfus ve Vatandaşlıkİşleri Müdürlüğünden EKPSS mesaisi

Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Müdürlüğünden EKPSS mesaisi /Archive/2020/11/11/174522806-800.jpgKonu ile ilgili yapılan yazılı açıklamada sınavın 15 Kasım Pazar günü yapılacağı hatırlatıldı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:“ÖSYM Başkanlığınca 15 Kasım tarihinde EKPSS sınavı yapılacaktır. Sınava katılacak adaylardan nüfus cüzdanını veya T.C kimlik kartını kaybeden ve yeniden çıkarmak isteyen adaylar için ‘Sınava Giriş Belgesi’ ile iki fotoğrafını yanında getiren adaylara yeni kart düzenleninceye kadar ‘Geçici Kimlik Belgesi’ verilebilmesi için ÖSYM Başkanlığının Yüksek Öğretim Kurumları Sınavının yapılacağı sınav Merkezlerinin bulunduğu il ve ilçe nüfus müdürlüklerinin 15 Kasım Pazar günü 07.00-10.00 saatleri arasında açık bulundurulacak.” (İHA)

Almanya’da gümrük binasından 6,5 milyon Avroçalındı: Failleri ihbar eden kişilere 100 bin Avroödül verecek

Almanya’da gümrük binasından 6,5 milyon Avro çalındı: Failleri ihbar eden kişilere 100 bin Avro ödül verecek /Archive/2020/11/11/174123994-aw16365201.jpgAlmanya’da Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinin Duisburg kentindeki Emmerich semti ana gümrük binasından 6,5 milyon Avro para çalındı. Polis, soygunun profesyonelce planlandığını belirterek, 3 kişi tarafından gerçekleştirildiğini söyledi. Polisin yaptığı açıklamaya göre, soyguncular gümrük binasının bodrum katında yer alan kasaya yandaki odanın duvarını matkapla delerek ulaştı. İHBAR EDEN KİŞİLERE ÖDÜL VERİLECEKTanıklardan alınan ifadelere göre, 1 Kasım Pazar günü sabah 06.00 civarında duvarın ardından önce sondaj sesleri geldi. Saat 10.45 civarında ise, koyu renkli örme şapkalar takan 3 adam, Klever plakalı, sürgülü kapılı beyaz bir minibüse bir şeyler yüklemek için binaya birkaç kez girip çıktı. Tanıklardan biri, suçun işlendiği sırada ana gümrük ofisinin yakınlarında dolaşan şüpheliyi fark ederek fotoğraflarını çekti. Tanığın ifadesine göre, şüpheli daha sonra başka bir arabaya binerek beyaz minibüsle aynı yönde ilerledi. Gümrük idaresi, failleri ihbar eden kişilere 100 bin Avro ödül vereceğini açıkladı. İHA

Dışişleri Bakanlığından Pompeo'nun Türkiye ziyaretiyle ilgili sözlerine tepki

Dışişleri Bakanlığından Pompeo'nun Türkiye ziyaretiyle ilgili sözlerine tepki Dışişleri Bakanlığı, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun Türkiye'ye gerçekleştireceği ziyareti ilişkin açıklamada bulundu.Bakanlık Sözcüsü Hami Aksoy, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun Türkiye'yi ziyareti hakkındaki soruya şöyle cevap verdi:"ABD Dışişleri Bakanlığı’nca dün (10 Kasım) yapılan açıklamada, Dışişleri Bakanı Pompeo’nun bazı bölge ülkelerini de kapsayan ziyareti çerçevesinde İstanbul’da Fener Rum Ortodoks Patriği’yle de görüşeceği ve bu görüşmede “Türkiye ve bölgedeki dini meselelerin ele alınarak, ABD’nin tüm dünya genelinde dini özgürlükler konusundaki güçlü duruşunun vurgulanacağı” ifade edilmiştir.Misafir yabancı devlet adamlarının ziyaret ettikleri ülkelerdeki dini cemaatlerin temsilcileriyle bir araya gelmelerinde esasen bir sakınca görülmemektedir. Nitekim, birçok farklı inanca yüzyıllardır ev sahipliği yapan ve bu konuda dünyada özel bir konuma sahip olan ülkemizi ziyaret eden yabancı konuklarımız da bugüne kadar Türkiye’deki çeşitli cemaatlerin temsilcileri ile her zaman istedikleri gibi görüşmüşlerdir.""KENDİ ÜLKESİNE BAKSIN"Türkiye’de dini özgürlükler konusunda son 20 yılda kaydedilen ilerlemelerin vurgulayan Sözcü Aksoy, "Dünyanın birçok yerinde başta Müslümanlar olmak üzere dini azınlıklar ibadetlerini elverişsiz koşullarda ve tehdit altında yerine getirmek zorundayken, gayrimüslim vatandaşlarımız ülkemizde dini vecibelerini serbestçe idrak edebilmekte, farklı inançlara mensup vatandaşlarımızın ibadet özgürlüğü korunmaktadır. Dolayısıyla, ABD Dışişleri Bakanı’nın ülkemizi ziyaretine ilişkin açıklamada bu hususta kullanılan ifadeler son derece yersizdir.Kaldı ki, ABD’nin önce aynaya bakması ve kendi ülkesindeki ırkçılık, İslam düşmanlığı ve nefret suçları gibi insan hakları ihlallerine gereken hassasiyeti göstermesi daha doğru olacaktır.Bu husustaki tepkimiz ABD tarafına iletilmiş ve ABD’nin öncelikli olarak bölgesel ve küresel konularda ülkelerimiz arasında işbirliğinin artırılmasına odaklanması telkin edilmiştir." ifadelerini kullandı. cumhuriyet.com.tr

Borcunuödeyemeyen tüketicilerin telefonu kilitleyen bir uygulama geliştirildi

Borcunu ödeyemeyen tüketicilerin telefonu kilitleyen bir uygulama geliştirildi /Archive/2020/11/11/172300537-akilli-telefon.jpgGoogle’ın, bankalara tüketicilerin cep telefonlarını kilitleme olanağı veren bir uygulama geliştirdiği ortaya çıkarıldı. Dünya genelinde 7 milyona yakın üyesi olan mobil yazılım geliştirme topluluğu XDA Developers’da yer alan bilgilere göre “Device Lock Controller” adlı uygulama ile bankalar, borcunu / kredi taksidini ödeyemeyen tüketicilerin akıllı telefonlarını uzaktan kilitleyebilecek.Android sistemindeki DeviceAdminService API'sini kullanan “Device Lock Controller” (Cihaz Kilidi Denetleyicisi) uygulaması ile bankalar, eğer vadesi gelen aylık kredi taksiti ödenmezse o kullanıcının telefonundaki belirli işlevlerini kilitleyebilecek.Bu uygulama ile kilitlenen telefonun, sadece acil aramalar, gelen ve giden aramalar, ayarlar, yedekleme ve geri yükleme hizmeti gibi sınırlı sayıda işlevine erişebilecek."Device Lock Controller” uygulaması hakkında Google Play'de ise şu bilgiler yer alıyor:"Cihaz Kilidi Denetleyicisi, kredi sağlayıcıları için cihaz yönetimini sağlar. Ödeme yapmazsanız, sağlayıcınız cihazınıza erişimi uzaktan kısıtlayabilir. Cihazınız kısıtlanmışsa, acil arama ve ayarlara erişim gibi temel işlevler yine de kullanılabilir olacaktır."Google’ın, Kenya’nın en büyük telekomünikasyon sağlayıcısı Safaricom için geliştirdiği uygulama, müşterilerin aylık finansmanla bir Android Go cihazı almalarına olanak tanıyan yeni bir finansman planına yardımcı olmak için tasarlanmış.Ancak “Device Lock Controller” uygulamasının ilerleyen dönemlerde başka ülkelerde devreye alınıp, alınmayacağı; bankalar ve iletişim operatörlerinin yansıra tüketicilere taksitli ürün veya hizmet satan diğer hangi sektörlere yönelik olarak sunulacağı ise henüz belirsizliğini koruyor. cumhuriyet.com.tr

Galatasaray BaşkanıCengiz'den adaylık açıklaması

Galatasaray Başkanı Cengiz'den adaylık açıklaması Galatasaray camiası Aralık ayındaki seçim öncesi hareketli saatler yaşıyor.Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz, seçim süreciyle  ilgili önemli açıklamalarda bulundu.Şu ana kadar 3 adayın çıktığını ve 26 Aralık'ta seçimin olacağını belirten Cengiz, "Divan Kurulu'nda denetleme raporu okunmadı ve tüzük ihlali yapıldı. Biz gelinen süreçte ibra tuzaklarından bıktık. Olağanüstü Mali Genel Kurul'un dar bir alanda yapılması gerekiyordu. Neden siyasi partiler yapıyorken, biz yapamıyoruz diye sorduk. Anayasadan dolayı, cevabını aldık. 1 Aralık'a kadar yapamazsınız, dediler. 1 Aralık'tan sonraki en uygun tarihi, seçim tarihi olarak belirledik. Şu ana kadar 3 aday çıktı. Bundan da mutluluk duyduk. Çok değerli insanlar. Daha da adayların olmasını isteriz. Hareket aksiyondur. Dinamizm olduğunu gösterir. İnşallah en geç 26 Aralık'ta seçim olur. Er meydanını açıyoruz, buyurun yarışın" dedi. Neler yaptıklarını şu ana kadar yeteri kadar anlatmadıklarını söyleyen Cengiz, "Ne işler yaptığımızı tarih kanıtlar. Ne yaptığımızı çok anlatamadık. beIN Sports'tan GS TV'yi aldık. Bir insanın kendisini ben iyiyim veya doğruyum diye anlatması komiktir. Bunu camia ve tarih değerlendirecek. Bizim anlatamadığımızı anlatacaklar. Hatalarımızı zaten anlatıyorlar."BAŞKAN ADAYLIĞI İLE İLGİLİ BİR KARARIM YOK"Bugüne kadar sağlığımı soran olmadı. Bu gayet de doğal. Hastaysan ne iş var, deniliyor. Ben elimden geldiğince, gönül verdiğim şey için mücadele ediyorum. Benim bu yaştan sonra artistlik yapacak ya da siyasete girecek halim yok. Başkan adaylığı ile ilgili bir kararım yok. Doktorlar ve ailem bırakmamı istiyor. İnşallah günü gelince durumu değerlendirip, ona göre vaziyet alacağım" şeklinde konuştu. Galatasaray'ın şu anki oynadığı oyundan memnun olduğunu ifade eden Cengiz, "Ben memnunum. Sevgili hocamla da önceki gün görüştük. Kötü oynayalım ama maçı alalım. Biz geçen sene Başakşehir maçında müthiş oynadık ama 1-1 berabere kaldık. Ben isterim ki üçgenler kuralım, 4 pasta gol atalım. Rakipleri farklı yenelim. Hayaller başka, gerçekler başka. Ankaragücü maçında kötü oynadık ama karşı taraf da güzel oynuyor. Sizin kusurunuz yoksa bile yönetimseniz siz kusurlusunuz.Falcao bir tanedir. Devam edecek. Bütün futbolcularım çok değerlidir. Onlara aile içinde kızabiliriz fakat neticede onlar bizim için mücadele ediyor. Biz de onların başarılı olması için gereken ortamı sağlamaya çalışıyoruz.Bir yönetime erken seçim dayatırsanız, icra işini yapamaz. Devamlı seçim dersen, devamlı boşanmaktan bahsedersen, hiçbir fonksiyon icra edilemez. Buyrun diyorum şimdi de. Devamlı ibra tehdidi ve tezgahı içinde olursanız hiçbir yere varamazsınız. Varsa yardımın getir yardım et. Bu kadar diyorum" diyerek sözlerini tamamladı.  İHA

Yeni göreve getirilen Ala'dan ilk açıklama

Yeni göreve getirilen Ala'dan ilk açıklama TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu başkanlığına seçilen AK Parti Bingöl Milletvekili Cevdet Yılmaz, AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevini, Bursa Milletvekili Efkan Ala'ya devretti. AKP Genel Merkezi'nde düzenlenen devir teslim törenine; AKP'li Yılmaz ve Ala ile birlikte partililer katıldı. Yılmaz burada yaptığı konuşmada, partilerin demokrasiler için son derece önemli kurumlar olduğunu, 4 yıl genel merkezde çalışmaktan dolayı son derece memnun olduğunu söyledi. Yılmaz, "Çok değerli bir dostuma ve kardeşime görevi devredeceğim, bundan dolayı da mutluluk duyuyorum. Efkan bey bürokraside, siyasette çok ciddi tecrübeye sahip. İstişareye, ortak akla önem veren bir kardeşimiz. Buradaki görevini de en iyi şekilde yapacağına yürekten inanıyorum. Kendisine huzurunuzda başarılar diliyorum" dedi."DENGELER YENİDEN KURULUYOR"Efkan Ala, kendisini bu göreve layık gören Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür ederek, "Etkili bir partinin, bu kadar sıkıntılı, problemli bir dönemde Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığını üstlenmek ağır bir sorumluluktur. Bu takdirde bulunan Sayın Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı arz ediyorum. Önemli bir sorumluluk üstlendiğimizin farkındayım. Türkiye'nin etrafındaki bölgelerde dengeler yeniden kurulmaktadır. Türkiye çok şükür ki böyle bir ortamda, bu bölgede masada yeri olan, sözü etkili olan bir devlet olarak önemli bir yol üstlenmektedir. Önümüzdeki dönemlerde de bölgelerdeki ve dünyadaki gelişmeleri yakından takip ederek, orada Türkiye'nin alması geren pozisyonu alması konusunda azami derecede katkıda bulunmak için çalışacağız" diye konuştu.Konuşmaların ardından Yılmaz, Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevini Ala'ya devretti. DHA

Kulüpler Birliği'nin yayıncıkuruluşkararı!

Kulüpler Birliği'nin yayıncı kuruluş kararı! Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Nihat Özdemir, Süper Lig'in yayıncı kuruluşu beIN Sports ile anlaşma için toplantı yapacaklarını söyledi.TFF yetkilileri ile Kulüpler Birliği Vakfı üyeleri, İstanbul'da bir araya geldi.Yaklaşık 3 saat süren toplantının ardından TFF Başkanı Nihat Özdemir ve Kulüpler Birliği Vakfını temsilen İstanbul Başakşehir Futbol Kulübü Başkanı Göksel Gümüşdağ, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.BeIN Sports ile bugüne kadar 14 toplantı düzenlediklerini belirten Özdemir, "Karşılıklı görüş alışverişlerinden sonra geldiğimiz son noktayla ilgili bilgi vermek için Kulüpler Birliğini ziyaret ettik. Görüş alışverişinde bulunduk. Kulüpler Birliği bize anlaşmada gelebileceği rakamı ifade ettiler. Biz de önümüzdeki hafta bu rakam görüşünde çalışmalarımızı devam ettireceğiz. İnşallah yakın bir zamanda beIN Sports ile anlaşma imzalayıp yolumuza beraber devam edeceğiz." şeklinde konuştu.Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Mehmet Sepil'in koronavirüse yakalanması üzerine toplantıya başkanlık yaptığını açıklayan Göksel Gümüşdağ ise toplantının çok faydalı geçtiğini dile getirdi.Toplantının ana gündem maddesinin beIN Sports olduğunu vurgulayan Gümüşdağ, "En son yaptığımız toplantıdan sonra bu toplantıda mutabık olduğumuz bir konuda kararı aldık ve Nihat Bey'e ilettik. O konu üzerine sayın başkanımız da beIN Sports yetkilileriyle görüşme yapacak. En yakın zamanda Kulüpler Birliği olarak nihayete erdirmek istediğimiz sonuca bir an evvel gideceğimizi düşünüyorum." ifadelerini kullandı. AA

Güvenpark katliamıdavasında karar

Güvenpark katliamı davasında karar Ankara Güvenpark'ta PKK tarafından düzenlenen 36 kişinin yaşamını yitirdiği ve 349 kişinin yaralandığı bombalı saldırıyla ilgili görülen ikinci davada sanık Suphi Akbaş, 37 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 10 bin 276 yıl hapis cezasına mahkum edildi.AYRINTILAR GELİYOR... cumhuriyet.com.tr

Galatasaray'daçatıaday CengizÖzyalçın

Galatasaray'da çatı aday Cengiz Özyalçın Galatasaray’da yönetim kurulu, valiliğin onaylaması halinde seçim kararı alırken, adaylar da netleşmeye başladı.İlk aday olan isimler Burak Elmas ile Metin Öztürk'tü, bugün ise akşam saatlerinde “Çatı aday” konusu gündeme geldi ve önceki dönemin yönetim kurulu üyelerinden eski futbolcu ve 4 dönem öncesinin Kadıköy Belediye Başkanı diş doktoru Cengiz Özyalçın adı ön plana çıktı.Cumhuriyet'in telefonla ulaştığı Özyalçın, camianın ortak görüşüne saygı duyacağını ifade etti. Kulübün ağır topları Işın Çelebi, Cengiz Özyalçın, Özkan Olcay, Mete İkiz gibi isimler üzerinde durdu, ardından Cengiz Özyalçın isminde karar kılındı. Ünal Aysal dönemi sonrasında da Prof.Dr. Duygun Yarsuvan çatı aday gösterilmiş, seçimi kazanmış ve takım da o yılı şampiyon bitirmişti.ESKİ FUTBOLCU-YÖNETİCİ1939 doğumlu Cengiz Özyalçın, Haydarpaşa Lisesi mezunu. Yüksek öğrenimini İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'nde yaptı. Vefa'nın altyapısından yetişen Özyalçın, 16 Nisan 1958 tarihinde Galatasaray ile dört yıllık sözleşme imzalayarak profesyonel kariyerine başladı. Galatasaray'ın genç  oynayan Özyalçın, 1960'a kadar Galatasaray forması giydi. 1973 ile 1977 yılları arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi meclis üyeliği ve encümen başkanlığı, 1977 ile 1980 yılları arasında Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul milletvekilliği, 1982 ile 1984 yılları arasında ise İstanbul tabip odası yönetim kurulu üyeliği yaptı. 1989 ile 1994 yılları arasında Kadıköy belediye başkanlığı görevinde bulundu. 1992 ile 1994 yılları ve 2016-17 yılları arasında Galatasaray yönetim kurulu üyeliği yaptı. Galatasaraylı Eski Sporcular Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğini kurdu. 1998'de  Galatasaraylı Sporcular Derneği olarak değiştirilen kurumun başkanlığını yaptı. cumhuriyet.com.tr

Gül Sunal'dan Kemal Sunal paylaşımı: Son doğum gününü...

Gül Sunal'dan Kemal Sunal paylaşımı: Son doğum gününü... Merhum sanatçı Kemal Sunal'ın 76. doğum günü tüm sevenleri tarafından kutlanıyor. Gül Sunal, sosyal medya hesabından paylaşımda bulunarak eşi Kemal Sunal'ın doğun gününü kutlayarak takipçilerini duygulandırdı."İyi ki doğdun Kemal, iyi ki varsın" ifadelerini kullanan Gül Sunal, paylaşımında şunları kaydetti:"SON DOĞUM GÜNÜNDE...""Kemal, 11 Kasım 1944 tarihinde doğmuş. Annesi şöyle anlatırdı;'Uzun zamandır İkinci Dünya Savaşı nedeniyle elektrikler kesilmişti. Kemal doğdu ve elektrikler geldi. Adını 'Işık' koymak istedik ama ebe 'Bu bebek boylu, poslu, ağırbaşlı bir delikanlı olacak' deyince 'Kemal olsun' dedik.Hazırladığımız kundağa sığmadı. Hakikaten uzun boylu ve iri bir bebekti, hiç ağlamazdı. Sakin ve huzurlu büyüdü.''Kemal ismi, kişisel hırslarından arınmış ve evrende bütünleşmiş kimse... Bu kimse insanın dünyada var olma amacına ulaşmıştır. Bilgi, erdem yönünden erginlik, eksiksizlik, olgunluk, yetkinlik...' diye anlamlandırılıyor. Bu isim kendisine o kadar yakışıyordu ki...İlk tanıştığımda doğum gününü kutlamayı pek sevmezdi. Evliliğimizden hemen sonraki doğum gününü çok güzel bir partiyle kutladık. Çok mutlu olmuştu. Çocuklar küçükken evde, ailece kutlamayı tercih etti hep. Biz bize, o küçük pastayı keserken bile mutluluğu gözlerinden okunuyordu. Yaşamayı ve yaşadığı her şeyi o kadar çok seviyordu ki...Çocuklar büyüyünce babalarına sürpriz doğum günleri yapmak, onu sevindirmek arzusuyla program yapmaya başladılar. Kemal, dışarıda yemek yemeyi pek tercih etmezdi. Biz de evde bir defa da sadece komedyen arkadaşları vb. güzel doğum günü davetleri yaptık. O kadar hoşuna gidiyordu ki evde sevdiklerini ağırlamak... En son doğum gününü bizim (Gül Sunal Anaokulu'nda) çocuklarla kutlamak istedi. Ve öyle yaptık...""İYİ KALPLİ KAHRAMANIM"Ali Sunal da babasının doğum gününü, "Canım babam, güzel babam, çocuk babam, yaramaz babam, aşkım babam, melek babam... İyi ki doğdun, iyi ki varsın benim iyi kalpli kahramanım... Çok özledim çok" sözleriyle kutladı./Archive/2020/11/11/170526063-dd.png cumhuriyet.com.tr




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter