Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Thursday, 11.06.2025, 12:53 PM (GMT)

News - Haberler

2021 yılıbütçesi kabul edildi

2021 yılı bütçesi kabul edildi figure > TBMM Genel Kurulu'nda, 316 "kabul" oyu ile 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi kabul edildi. TBMM Genel Kurulunda, 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi 12 günlük maratonun ardından kabul edildi. Yaklaşık 160 saat mesai yapıldı. Zaman zaman gerginlikler ve tartışmalar da yaşandı. 12 gün aralıksız çalışıldı, 160 saate yakın mesai yapıldı.2021 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu teklifi Meclis Genel Kurulu'nda kabul edildi.  cumhuriyet.com.tr

Lord Dunsany'den unutulmuşbir klasik

Lord Dunsany'den unutulmuş bir klasik figure > İthaki Yayınları’nın on kitaplık mini serisi “Unutulmuş Fantastik Klasikler”den yayımlanan ve Klasik fantastik edebiyatın doğum ânına şahit olmak isteyenlerin kaçırmaması önerilen kitabında Dunsany; “bir Elf ile bir insanın umutsuz birlikteliği” temasını incelikle işliyor. /Archive/2020/12/19/001026968-ic3.jpgİthaki Yayınları on kitaplık bir mini seri olan “Unutulmuş Fantastik Klasikler”e Elfdiyarı Kralı’nın Kızı ile devam ediyor. Britanyalı yazar Edward John Moreton Drax Plunkett, henüz edebiyat dünyasında “fantazi edebiyatı” diye bir kavram yokken 1905 ile 1919 arasında fantazi öyküleri kaleme almış ve dönemin en iyi yazarlarından biri olarak ün salmıştı. Kendisinden sonra gelen Neil Gaiman, Arthur C. Clarke, Gene Wolfe, H.P. Lovecraft ve J. R. R. Tolkien (özellikle Silmarillion’ı yazma aşamasında) gibi yazarları derinden etkileyen Dunsany’nin en ünlü eseriyse Elfdiyarı Kralı’nın Kızı.Hikâye, Erl lordunun halkının oluşturduğu meclisin artık “bir büyü lordu” tarafından yönetilmek istediğini söylemesiyle oğlu Alveric’i, Elfdiyarı Kralı’nın kızını getirmesi için Elf topraklarına yollamasıyla başlıyor./Archive/2020/12/19/001051218-kapak.jpgSONSUZU KADAR MUTLU YAŞAMAK MI?Bir cadının Elf kılıçlarına karşı koyabilsin diye yaptığı büyülü kılıcı kemerine takıp Elf topraklarına yollanan Alveric, zamanın normal dünyadan katbekat yavaş aktığı topraklarda prensesi bulmak ve gönlünü almak için mücadele eder. Büyülü kılıcının gücüyle Elf muhafızları yener ve prenses de onunla birlikte gelmek isteyince birlikte Alveric’in memleketine dönerler.Normalde günümüz fantastik eserlerinde hikâye burada sona erer genelde. “Sonsuza kadar mutlu” yaşarlar. Fakat Elfdiyarı Kralı’nın Kızı günümüzden doksan altı yıl önce yazılmasına rağmen farklı bir yol izliyor. Mutlu mesut eve dönüyorlar, evet; fakat insanları, havası, canlıları ve hatta “zamanı” dahi farklı olan bir diyardan gelen Elf prensesi, insanlar arasında, insanların toprağında ve onların hızlı geçen “zamanı”nda yaşayabilecek miydi?Aslında birçok okur bu tarz fantastik kitapların mutlu sonuna geldiğinde bu soruyu soruyor olsa gerek. “Peki ya şimdi ne olacak?” Ed Brubaker’ın Incognito adlı çizgi romanda işlediği konuyla bir paralellik bile bulunabilir hatta bu tarz hikâyelerde. “Süper kahramanlığımızı yaptık, kötü adamdan dünyayı kurtardık, peki şimdi ne yapacağız?”İşte, Lord Dunsany daha çok bu konu üzerine eğiliyor ve okurların Tolkien’in eserlerinde (örneğin Beren ile Luthien) genellikle görmeye alışık olduğu “bir Elf ile bir insanın umutsuz birlikteliği” temasını incelikle işliyor./Archive/2020/12/19/001026968-ic3.jpgEDEBİYATTA KENDİNE AİT BİR KRALLIK YARATTIBabil Kitaplığı’nda Dunsany’nin Yann’ın Ülkesi eserine de yer veren ünlü yazar Jorge Luis Broges, Dunsany için “Lord Dunsany, edebiyatta kendine ait bir krallık yarattı,” diyor ve bu söz belki de fantastik edebiyatın en önemli öncülerinden olan Dunsany adına bugüne (2020’ye) kadar söylenmiş en doğru söz olabilir.Çünkü yüzden fazla esere hayat veren Dunsany’nin arkasında bıraktığı krallığın engin topraklarını George Martin, J. R. R. Tolkien ve Robert E. Howard gibi usta isimler daha da genişlettiler, birçok kıtada toprağı bulunan bir krallık oldu bu adeta. Ve 18. Dunsany Baronu’nun kurduğu bu krallık birçok medeniyete ve efsaneye yol verdi.Elfdiyarı Kralı’nın Kızı, klasik fantastik edebiyatın doğum ânına şahit olmak isteyenlerin kaçırmaması gereken bir mücevher.Elfdiyarı Kralı’nın Kızı / Lord Dunsany / Çeviren: Cihan Karamancı / İthaki Yayınları / 224 s. Ömer Ezer

Sosyal izolasyonun beyinde yarattığı'insan açlığı'

Sosyal izolasyonun beyinde yarattığı 'insan açlığı' figure > Nature Neuroscience’da yayımlanan bir rapora göre tümüyle insansız geçen bir günün sonunda birlikte vakit geçiren insanların görüntüleri beyinde heyecan ve canlılık yaratıyor. MIT’den bilişsel sinirbilimci Livia Tomova ve meslektaşları yürüttükleri bir çalışmada 40 katılımcıyı 10 saat boyunca aç bıraktılar. Günün sonunda beyinlerinin ortasında bazı sinir hücrelerinin pizza ve çikolatalı kek resimleri karşısında faal hale geçtiğini gözlemlediler. Bu nöronlar ödül ile ilişkilendirilen kimyasal bir haberci olan dopamini üretir.Başka bir gün ise aynı katılımcılar 10 saat boyunca tek başlarına bırakıldılar (arkadaş, Facebook ve Instagram’ın da olmadığı bir ortamda). 10 saatin sonunda beyindeki aynı bölgenin, insanların sohbet ettiği, birlikte oyunlar oynadığı fotoğraflara bakarken yine faal hale geçtiği saptandı. Açlık veya izolasyon ne kadar fazlaysa bu etki de o kadar fazlaydı.Genel olarak yalnız yaşadıklarını söyleyen katılımcılarda bu etki diğerleri kadar canlı değildi. "Buna neyin yol açtığını tam olarak bilmiyoruz" diye konuşan Tomova, "Bir olasılıkla bu insanlar yalnızlığa alışkın oldukları için tepkileri hafif olmuş olabilir" dedi.İnsanları yiyecek, arkadaş, uyuşturucu, kumar aramaya iten orta beyin bölgesi, insanlar aç veya izole olmadıkları zamanlarda da yiyecek ve sosyal sinyallere da tepki verir. Kaldı ki bir insan her zaman yemek yemek ve arkadaşlarla takılmak zorundadır. Fakat açlık ve yalnızlık bu reaksiyonu artırır.Covid-19’un tüm şiddetiyle sürmekte olduğu son günlerde pek çok insanın sosyal açıdan yalnızlığa itildiğine dikkat çeken Tomova, yalnızlığın zihinsel ve fiziksel sağlığı olumsuz etkilediğini öne sürüyor. Ve insan açlığının yiyecek açlığının üzerine çıkabilecek güçte olduğuna inanıyor.Kaynak: Herkese Bilim Teknoloji cumhuriyet.com.tr

AKP'liŞahin Tin'in 'kebap fişleri' haberine erişim engeli

AKP'li Şahin Tin'in 'kebap fişleri' haberine erişim engeli figure > Denizli Milletvekili Şahin Tin'in yediği kebap fişlerini Denizli Çivril Belediye Başkanlığı'na yazdırdığına ilişkin haber Denizli 1. Sulh Ceza Hakimliği kararıyla erişimden kaldırıldı. Denizli Milletvekili Şahin Tin'in yediği kebap fişlerini Denizli Çivril Belediye Başkanlığı'na yazdırdığına ilişkin haber Denizli 1. Sulh Ceza Hakimliği kararıyla erişimden kaldırıldı.Mahkeme, haberin yayınlandığı gün olan 17 Aralık'tan bir gün sonra yapılan başvuruyu jet hızıyla değerlendirdi ve aynı gün haberin Şahin Tin'in "kişilik hakkını ihlal edici nitelikte bulunduğu değerlendirilmekle erişim engelleme talebi yönünden kabulüne dair" karar verdi."Kuru ekmek yiyorsa aç değildir" sözleriyle gündeme yerleşen Denizli Milletvekili Şahin Tin'in yediği kebapları Denizli Çivril Belediye Başkanlığı'na yazdırarak belediyeye ödettiğini anlatan haberler yayından kaldırıldı. cumhuriyet.com.tr

Cübbeli, skandal ifadeler ile tepkiçeken 'Ebubekirleri' savundu

Cübbeli, skandal ifadeler ile tepki çeken 'Ebubekirleri' savundu figure > Kamuoyunda Cübbeli Ahmet lakabıyla bilinen, İsmailağa Cemaati’nin ekran yüzü Ahmet Mahmut üniversiteliler ile ilgili “fuhuş evi gibi” diyen Ebubekir Sofuoğlu ve Diyanete, “Cüneyt Akman ile Yılmaz Özdil’in cenazesini camiye sokmayın” çağrısı yapan Ebubekir Sifil’e sahip çıktı. Cübbeli Ahmet, Ebubekir Sifil ve Ebubekir Sofuoğlu’na sahip çıktı. Cübbeli sosyal medya hesabından art arda yaptığı iki paylaşımda, önce “Ebubekir Sofuoğlu'na hakârete varır derecede saldıran İslâmî(!) bürokrasi, "Kur'an Allâh'ın kelâmı değildir!" diyen M. Öztürk'e niçin zerre kadar tepki göstermedi?” diyerek hem Sofuoğlu’na destek verdi hem de İlahiyatçı Mustafa Öztürk’ü bir kez daha hedef aldı.Daha sonra Ebubekir Sifil ile ilgili de paylaşım yapan Cübbeli, “Ebubekir Sifil Hoca'nın dediği gibi; "Namazla alay edenin namazı kılınmaz” ifadelerini kullandı ve “Ebubekir Sifil yalnız değildir” etkitekini kullandı./Archive/2020/12/18/225926597-ekran-resmi-2020-12-18-22-52-12.png cumhuriyet.com.tr

Fahrettin Koca’dan aşıdüzenlemesi ile ilgiliönemli uyarı

Fahrettin Koca’dan aşı düzenlemesi ile ilgili önemli uyarı figure > Bugün Resmi Gazete’de yayınlanan “Beşeri Tıbbi Ürünler Ruhsatlandırma Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” hakkında asılsız bilgiler yayıldığını söyleyen Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Bu özellikle yerli aşı adaylarımız ve ülkemizde kullanılacak tüm aşılar için yapılmış bir düzenlemedir" ifadelerini kullandı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, bugün Resmi Gazete'de yayımlanan “Beşeri Tıbbi Ürünler Ruhsatlandırma Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” ile ilgili asılsız bilgiler yayıldığını söyledi.Düzenlemenin yerli aşı ve Türkiye'de kullanılacak tüm aşılar için geçerli olduğunu ifade eden Bakan Koca, sosyal medya hesabı Twitter'dan yayınladığı mesajında şunları kaydetti:“Bugün Resmi Gazete’de yayımlanan “Beşeri Tıbbi Ürünler Ruhsatlandırma Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” hakkında asılsız bilgiler yayıldığı görülmüştür. Bu özellikle yerli aşı adaylarımız ve ülkemizde kullanılacak tüm aşılar için yapılmış bir düzenlemedir.”Bakan Koca, ayrıca şu metni paylaştı:/Archive/2020/12/18/224648169-epise3vxyaimg7o.jpg cumhuriyet.com.tr

Karagümrük Başkanıhakem için ağır ifadeler kullandımı?

Karagümrük Başkanı hakem için ağır ifadeler kullandı mı? figure > Fatih Terim Terim'i tribüne yollayan Öğretmenoğlu'na bir tepki de Karagümrük Başkanı Süleyman Hurma'dan geldi. Karagümrük - Galatasaray maçının hakemi Mustafa Öğretmenoğlu, karşılaşmanın önüne geçti. Galatasaray teknik direktörü Fatih Terim Terim'i tribüne yollayan Öğretmenoğlu'na bir tepki de Karagümrük Başkanı Süleyman Hurma'dan geldi. Hurma, "Feci hatalar var" dedi.Ajansspor'un iddiasına göre ise Süleyman Hurma bir pozisyonda maçın hakemine, "Ahlaksız ******" dedi. Hurma maçın gözlemcisine ise "Bunları katil olalım mı diye gönderiyorsunuz?" diye konuştu.Kaynak: Ajansspor cumhuriyet.com.tr

Fatih Karagümrük - Galatasaray maçının ardından sert açıklamalar

Fatih Karagümrük - Galatasaray maçının ardından sert açıklamalar figure > Galatasaray antrenörü Şahin, "Hocamızın atılmasını diğer maçlara, teknik ekiplere ve kulübelere bakarak yorumlamalarını istiyorum. Bana göre atılacak bir pozisyon değildi" dedi. Süper Lig'in 13'üncü haftasında Galatasaray deplasmanda Fatih Karagümrük'e 2-1'lik skorla mağlup oldu. Galatasaray Yardımcı Antrenörü Levent Şahin  skoru ve mücadeleyi değerlendirdi. /Archive%5C2020%5C12%5C18%5C211600421-fatih-karagumruk-galatasaray-ek-fotograflar_10.jpgŞAHİN: MAÇTAN ÇOK HAKEM KARARLARI KONUŞULACAKTIR Galatasaray'ın yardımcı antrenörü Levent Şahin, hakem yönetimine değinirken, "Maç sonrasında hocamız, teknik ekibimiz ve oyuncularımız rakibi tebrik etti. Bunlar, oyun içinde olan şeyler. Hocamızın atılmasını diğer maçlara, teknik ekiplere ve kulübelere bakarak yorumlamalarını istiyorum. Bana göre atılacak bir pozisyon değildi. Maalesef maçtan daha çok konuşulacak konu hakemin yönetimi ve hocamızın atılmasıdır. Maçın başında girdiğimiz pozisyonlar vardı. Rakip takımın da girdiği pozisyonlar vardı. Bunlar, iki takımın da oynama isteğinde olduğunu gösteren bulgulardı. Bugün maçtan ziyade daha çok hakem ve verdiği kararlar konuşulacaktır" diye konuştu.  DHA

Koronavirüse yakalanan Macron’dan açıklama

Koronavirüse yakalanan Macron’dan açıklama figure > Yeni tip koronavirüse yakalanan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, sağlık durumunun iyi olduğunu açıkladı. Macron, Twitter hesabından paylaştığı görüntülü mesajda, çok iyi korunmasına ve tedbirlere dikkat etmesine rağmen, dün Covid-19 testinin pozitif çıktığını, bunun da virüsün herkese bulaşabileceğini gösterdiğini söyledi.Yorgun olduğunu, başının ağrıdığını ve öksürdüğünü kaydeden Macron, "Ancak sağlık durumum iyi." ifadelerini kullandı.Macron, Elysee Sarayı'nın son günlerde temasta olduğu kişilerle irtibata geçtiğini aktardı.Sağlık durumuna ilişkin her gün bilgi vereceğini vurgulayan Macron, Covid-19'a yakalanması nedeniyle Brexit müzakereleri ve salgının seyrini uzaktan takip ettiğini belirtti.Macron, halka tedbirlere uymaları çağrısı yaptı.Elysee Sarayı'ndan dün yapılan açıklamada, Macron'un belirtiler göstermesinin ardından yapılan Covid-19 testinin pozitif çıktığı ve kendisini 7 gün izole edeceği bildirilmişti. Bunun üzerine Macron ile temasta olduğu gerekçesiyle Başbakan Jean-Castex ve Ulusal Meclis Başkanı Richard Ferrand 7 gün karantinaya girmişti.Sağlık Bakanı Olivier Veran, Macron'un Covid-19'a geçen hafta Brüksel'de düzenlenen Avrupa Birliği (AB) Liderler Zirvesi'nde yakalanmış olabileceğini belirtmişti. AA

Süleyman Hurma: Fatih Terim’in neye kızdığınıbilmiyorum

Süleyman Hurma: Fatih Terim’in neye kızdığını bilmiyorum figure > Fatih Karagümrük Başkanı Süleyman Hurma, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Süper Lig’in 13’üncü haftasında Fatih Karagümrük sahasında Galatasaray’ı 2-1 mağlup etti. Karşılaşmanın ardından Fatih Karagümrük Başkanı Süleyman Hurma, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Sadece kendilerine değil, birçok takıma karşı yapılan yanlışların bir an önce düzeltilmesi gerektiğini belirten Süleyman Hurma, “Stresli, gergin ve galibiyet sevincini yaşayamayacağımız bir maç oldu. Umut ediyorum ki bir an önce sadece bize değil, birçok takıma karşı sahada olan, VAR odasında olan yanlışlıklar düzeltilir diye düşünüyorum. Aksi taktirde futbolda hiç istemediğimiz sonuçlarla karşı karşıya kalabilir. Çünkü bu en nihayetinde bir oyun. Ancak çok büyük emek ve yatırım yapılan bir oyun. Dolayısıyla bütün ilgili ve yetkilileri bu durumu bir an önce düzeltmeye davet ediyorum” ifadelerini kullandı."FATİH TERİM’İN NEYE KIZDIĞINI BİLMİYORUM"Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim’in karşılaşma içinde neye kızdığını bilmediğini ifade eden Hurma, “Galatasaray’ın tepkisinin ne olduğunu açıkçası bilmiyorum. Ben objektif maç izliyorum. Fatih hoca neye kızdı, kime kızdı, neden kızdı bilmiyorum. Kendi tepkilerimizin çok haklı ve yerinde olduğunu biliyorum. Bunu uzmanlarda söylüyor. Eski hakem hocaları, bize gelen telefonlar, evinde maç izleyenlerde söylüyor. Bunu bu şekilde söylüyor.Galatasaray’ın kazandığı penaltı kendisine sorulan Hurma şöyle cevap verdi:“Tek tek pozisyonlara girersem çok şey söylemem lazım. Ama futbol adına penaltı pozisyonundan tehlikeli ve daha garez şeyler oldu sahada. Bunlara dikkat edelim, yapmayalım. Aksi taktirde futbolumuz gerçekten kötüye gidiyor.Açıkladıkları isimler haricinde birkaç ismi daha kadrolarına kattıklarını söyleyen Hurma, “Onyekuru ile ilgili bir düşüncemiz yok. Birkaç oyuncu daha aldık ama onlar takımlarında oynadıkları için açıklamadık. Çok iyi oyuncular aldık. İnşallah ikinci devre daha güçlü olacağız. Çünkü son dönemlerde gerçekten hem pandemiden dolayı hem de başımıza gelen kartlardan dolayı geniş bir kadro kurma zorunluluğu oluştu” dedi.Bugün Kulüpler Birliği Vakfı tarafından yapılan açıklama kendisine sorulan Süleyman Hurma, sözlerini şöyle noktaladı:“Kulüpler Birliği’nin yetkilileri konuştu. Biz bu konudaki düşüncelerimizi aylar önce söyledik. Aylar önce söylediğimiz şeyleri şimdi  tekrar burada söylemek istemiyorum. Kulüpler Birliği’nin bir başkanı ve yönetimi var. Onlar konuşsun, ben bu konu ile ilgili konuşmak istemiyorum.” DHA

AB'den Türkiye'ye "şans" açıklaması

AB'den Türkiye'ye "şans" açıklaması figure > Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Türkiye-AB ilişkilerine yeniden yön vermek için hala şans bulunduğunu belirterek, "AB, tutması umuduyla Türkiye'ye elini uzatmaktadır" ifadesini kullandı. Borrell, Türkiye-AB ilişkileri hakkında "Zorlu 2020'den sonra AB-Türkiye ilişkilerinde önümüzdeki yol" başlıklı blog yazısı yayımladı.Doğu Akdeniz'deki gerginlik ve Türkiye ile ilişkilerin 2020'de AB için en büyük zorluklardan olduğunu ve bunun büyük ihtimalle 2021'de devam edeceğini vurgulayan Borrell, "Şu çok açık. AB, Türkiye ve Rusya ile ilişkilerde doğru dengeyi bulamadığı sürece kıtada istikrarı sağlayamayacak." açıklamasını yaptı.Borrell, caydırıcılığa dayalı savunmacı yaklaşımların uzun süreli çözümler getirmeyeceğinin altını çizerek, Türkiye'nin AB katılım müzakerelerinde 2016'dan beri ilerleme olmadığını, 2016'da göçle ilgili varılan mutabakatın da iki tarafın da beklentilerine karşılık vermediğini kaydetti.Doğu Akdeniz'deki kaynakların araştırılması ve deniz alanları üzerindeki anlaşmazlıkların arttığını, 2017'de Crans Montana'daki Kıbrıs görüşmelerinin sonuçsuz kaldığını hatırlatan Borrell, Türkiye'nin Doğu ve Kuzey Afrika'dan Batı Balkanlar'a kadar bölgesel ilişkilerini güçlendirdiği, Suriye ve Libya'daki müdahilliğinin AB'nin çıkarlarıyla bağdaşmadığı şeklinde yorumlandığını aktardı."ORUÇ REİS VE BARBAROS BRÜKSEL'DE HER GÜN ANILIR OLDU"Türkiye'nin Doğu Akdeniz'e gönderdiği "Oruç Reis" ve "Barbaros Hayrettin Paşa" gemilerinin isimlerinin Brüksel'de her gün anılır hale geldiğini belirten Borrell, mart ayında bir grup sığınmacının Yunanistan sınırına giderek AB ülkelerine gitmek istemesini "büyük kriz" olarak tanımladı ve Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki çalışmalarının devam etmesinin ilişkilere kötü etki ettiğini yazdı.Borrell, Türkiye ile ilişkilerin karmaşık ve çok yönlü olduğunu, Yunanistan ile Türkiye arasındaki anlaşmazlıklar ve Kıbrıs sorununun çözümsüz kalmasının bunların merkezinde bulunduğunu ifade ederek, "bu meselelerin daha fazla ertelenemeyeceği" değerlendirmesinde bulundu.Borrell, "Türkiye dikkate alınacak bir bölgesel güç haline geldi ve inkar edilemeyecek başarılar elde etti. Maalesef bazı durumlarda Türkiye'nin uluslararası gündemi AB'nin çıkarlarıyla uyumlu değil ve yöntemleri de AB'ninki gibi değil." ifadesine yer verdi."KISASA KISA DİNAMİĞİNDEN ÇIKMALIYIZ"Türkiye'nin AB adayı olmasının, Birliğe, Türkiye'nin amaçlarını sorgulama hakkı verdiğini savunan Borrell, şöyle devam etti:"Türkiye ile bu konularda dürüst ve derin bir diyalog kurmak için oldukça fazla ilerleme sağlamamız, Türkiye'nin de cevap vermesi gerektiğine şüphe yok. Türk yetkililerin en üst düzey de dahil olmak üzere AB'ye katılmalarının stratejik çıkarları olduğunu ilan etmelerinden memnuniyet duyuyorum. Aynı zamanda niyeti teyit edecek eylemlerin bu açıklamaları takip etmesi önemlidir. İlişkiler tek yönlü olamaz. AB'nin de Türkiye'ye kendi payına düşeni yapması halinde aile ferdi olarak kabul edileceğini göstermesi gerekir. Bu kısasa kısas dinamiğinden bir çıkış yolu bulmalı ve yeniden iş birliği ve güven esasına dönmeliyiz. Ekimdeki AB Konseyi'nin mesajı da buydu ve bu mesaj geçen hafta tekrar edildi. Türkiye tarafından bu konuda ekimdekinden daha iyi bir anlayış olduğuna inanıyorum. Yine de durum esasen iyiye gitmedi. Bu nedenle bu yıl hakkındaki genel değerlendirmemiz olumsuz oldu. Ancak durumu onarma şansımız var ve yapmamız gereken bu.""SÜRDÜRÜLEBİLİR BAŞKA ALTERNATİF YOK""İlişkilerde sarmalın dibe doğru devamı halinde AB'nin güçlü tedbirlere başvurmak zorunda kalacağını" belirten Borrell, "Türkiye ile güçlü bir ilişki AB'nin istikrarına büyük katkı sağlayacaktır. Aynı şekilde Türkiye için de AB'den daha iyi bir ortak bulmak zordur." değerlendirmesini yaptı.İki taraf arasında derin ekonomik ve ticari bağlar bulunduğunu vurgulayan Borrell, şunları yazdı:"Türkiye'nin refahı ve bir NATO müttefiki olarak güvenliği AB ile güçlü bir ilişki gerektirir. Buna sürdürülebilir başka bir alternatif yoktur. Ayrıca, son anketlere göre toplumunun büyük bölümü faydalı bir kalkınma örneği olarak hala AB'ye yönünü dönmüş durumdadır. İlişkilerimize yeniden yön vermek için hala şansımız bulunuyor. AB, tutması umuduyla Türkiye'ye elini uzatmaktadır. AB liderlerinin sunduğu gündem de açıktır. AB Komisyonu ve üye ülkelerle çalışarak Türkiye ile olumlu gündem için tekliflerimizi konuşmaya ve ilişkilerimizi ileri götürme yollarını aramaya hazırım. Bu aynı zamanda bir Doğu Akdeniz konferansı düzenleyerek bölgesel iş birliğini geliştirmeyi de içermektedir. Bütün bunların olması için saldırgan veya AB çıkarlarına karşıt olduğu düşünülen eylemlerin durması gerekmektedir."Borrell, Türkiye ile Yunanistan'ın diyaloğu yenilemesi, Kıbrıs müzakerelerinin "sonsuza kadar devam etmeyecek şekilde" başlaması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:"Bazıları benim hayalperest olduğumu ve tüm bu gündemlerin hayata geçirilemeyeceğini düşünebilir. Denemezsek bunlar tabii ki olmaz. Türkiye'den son aylarda gelen net adımlar ve olumsuz eylemlerle söylemlerindeki değişimin ötesinde dürüst ve etkili diyalog ve çabalara dönmenin, en çok etkilenen AB ülkeleri dahil tüm taraflardan güçlü bir kararlılık görmenin yolunu bulmalıyız. Enerjimizi birbirimize karşı değil, yeniden birbirimizle görüşmelerimize harcamalıyız. Açıkça söylemem gerekirse ya karşılıklı çıkara dayalı bir gündeme doğru ilerleriz ya da karşılıklı yanlış anlamaların sonuçlarına katlanırız." AA




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter