Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Thursday, 08.21.2025, 08:58 AM (GMT)

News - Haberler

Suudi Arabistan Dışişleri: Netanyahu’nun‘gizli’görüşmesini yalanladı

Suudi Arabistan Dışişleri: Netanyahu’nun ‘gizli’ görüşmesini yalanladı figure > Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Al Suud, basında yer alan ve Suudi, İsrail ve ABD yetkililerinin bir araya geldiği iddialarına yer veren haberlere ilişkin, "Böyle bir toplantı meydana gelmedi. Sadece ABD ve Suudi yetkililer toplantıda hazırdı" dedi. Faysal bin Ferhan Al Suud, Veliaht Prens Muhammed Bin Selman'ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Neom kentinde bir araya geldiği haberlerini yalanladı.Suud, Twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, "Basında, Veliaht Prens ile İsrailli yetkililerinin, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun resmi ziyareti sırasında bir araya geldiği iddiaları dolaşıyor" ifadelerini kullandı.'BÖYLE BİR TOPLANTI MEYDANA GELMEDİ'Dışişleri Bakanı Suud, "Böyle bir toplantı meydana gelmedi. Sadece ABD ve Suudi yetkililer toplantıda hazırdı" dedi.İsrail medyası, Netanyahu'nun dün gizlice Suudi Arabistan'a giderek Selman ile görüştüğünü bildirmişti.Haberlerde, Netanyahu'nun dün akşam İsrail istihbarat servisi Mossad’ın Başkanı Yossi Cohen birlikte Suudi Arabistan'ın Neom kentine gittiğine yer verilmişti.İsrail basınında daha önce çıkan haberlerde, Suudi Arabistan'ın da aralarında bulunduğu bazı ülkelerin ABD'de 3 Kasım'da yapılan başkanlık seçiminden sonra Tel Aviv ile ilişkileri normalleştirmek için görüşmelere başlayacağı iddia edilmişti AA

İki bakandan 'reform' mesajı:İşdünyasının görüşlerini de alıp adımlarımızıhızla atacağız

İki bakandan 'reform' mesajı: İş dünyasının görüşlerini de alıp adımlarımızı hızla atacağız figure > Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ile bir araya geldiklerini belirterek, "Önümüzdeki günlerde iş dünyasının görüşlerini de alıp adımlarımızı hızla atacağız" dedi. Bakan Elvan, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ile bir araya geldiklerini duyurdu.Toplantıdan çekilen fotoğrafı da paylaşan Bakan Elvan, "Adalet Bakanımız Sayın Abdulhamit Gül ile bir araya geldik. İş dünyası ve STK’lar ile yapacağımız toplantılar öncesi bir değerlendirme yaptık. Önümüzdeki günlerde iş dünyasının görüşlerini de alıp adımlarımızı hızla atacağız" ifadelerini kullandı./Archive%5C2020%5C11%5C23%5C171919716-bakan-elvan-adimlarimizi-hizla-atacagiz_2.jpg DHA

İYİParti’de“Abdülhamit”tepkisi

İYİ Parti’de “Abdülhamit” tepkisi figure > İYİ Parti İstanbul Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu’nun katıldığı Tv programında “Abdülhamit neyse Atatürk odur..” sözlerine İYİ Parti İzmir Milletvekili Aytun Çıray tepki gösterdi. Çıray, “Tarihimizi inkâr etmiyoruz… Ancak ‘Abdülhamit neyse Atatürk odur..’ sözünü ben kabul etmiyorum” dedi. İYİ Parti İstanbul Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu FOX Tv’de İsmail Küçükkaya ile Çalar Saat programının konuğu oldu. Küçükkaya’nın sorularını yanıtlayan Ağıralioğlu, Küçükkaya’nın Atatürk’le ilgili bir sorusuna “Abdülhamit neyse Atatürk odur..” yanıtını verdi.Ağıralioğlu’nun sözlerine İYİ Parti İzmir Milletvekili Aytun Çıray sosyal medya hesabı Twitter üzerinden tepki gösterdi. Çıray, şu ifadeleri kullandı:“Tarihimizi inkâr etmiyoruz… Ancak “Abdülhamit neyse Atatürk odur..” sözünü ben kabul etmiyorum.” /Archive/2020/11/23/171518920-screenshot7.jpgSİNAN MEYDAN DA TEPKİ GÖSTERDİTartışmaya Tarihçi Sinan Meydan da katıldı. Sosyal medyadan Aytun Çıray’a yanıt veren Meydan, şunları kaydetti:“Atatürk bir bağımsızlık savaşı verip vatan kurtardı,ülke kurdu,Abdülhamit hangi bağımsızlık savaşını verip neyi kurtardı?Abdülhamitlerin batırdığı ülkeyi, Atatürk  kurtardı. Abdülhamit istibdanına karşı “Vatan ve Hürriyet Cemiyetini” kuran Atatürk’ü, Abdülhamit’le eşitlemek çirkin.” /Archive/2020/11/23/171556045-screenshot8.jpgBARIŞ YARKADAŞ: KABUL EDİLEMEZCHP eski milletvekili Barış Yarkadaş da Ağıralioğlu’nun sözlerine tepki göstererek, “İYİ PARTİ'nin eski Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu'nun Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile Abdülhamit'i aynı kefeye koyması kabul edilemez. Siyaset "Herkesten oy alma" kaygısıyla yapılırsa ne rota kalır, ne de pusula... Umarım bu yanlış bir daha tekrarlanmaz” ifadelerini kullandı./Archive/2020/11/23/171431217-screenshot6.jpg cumhuriyet.com.tr

"Berat Albayrak'ın istifasıaile içi mesele"

"Berat Albayrak'ın istifası aile içi mesele" figure > MAK Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kulat, Berat Albayrak'ın istifasının ekonomik gidişattan dolayı değil, aile içi meseleden kaynaklandığını iddia etti. Halk TV'de Ayşenur Arslan'ın Medya Mahallesi programına konuk olan MAK Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kulat, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın damadı, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın istifasını değerlendirdi.Medyaya yansıyan kulislerin yüzde 90'ının gerçeği yansıtmadığını öne süren Kulat, "Bu tamamen aile içi bir mesele, çok net. Tahmin değil. Bu aile içi bir mesele, ekonomi ile falan alakası yok, çok net söyleyeyim" diye konuştu./Archive/2020/11/23/170151475-screenshot3.jpg"BAHÇELİ ALBAYRAK'I SEVER"Bahçeli'nin Berat Albayrak'ı çok sevdiğini belirten Kulat, "Şu an Devlet Bahçeli'nin kabinede en sevdiği bakan sayın Süleyman Soylu'dur diğeri de Berat Albayrak'dır. Bunu çok net ifade edebilirim. Kendilerinin daha önce yaptığı açıklamalara dayanarak bunu söylüyorum. Berat Albayrak'dan MHP'nin bir şikayeti bildiğim kadarıyla hiç olmadı" ifadelerini kullandı.  cumhuriyet.com.tr

FerdiÖzbeğen'in 'Bir Başkadır' dizisinde kullanılan konser görüntülerinin hikâyesi

Ferdi Özbeğen'in 'Bir Başkadır' dizisinde kullanılan konser görüntülerinin hikâyesi figure > Ferdi Özbeğen'in şarkıları, "Bir Başkadır" dizisiyle birlikte yeniden keşfedildi. İşte, Özbeğen'in ağzından dizide kullanılan konser görüntülerinin hikâyesi. /Archive/2020/11/23/171511920-fo.jpgNetflix’te yayımlanan "Bir Başkadır" dizisinde bölümlerin kapanışında piyanist Ferdi Özbeğen’in 1983 yılında Şan Tiyatrosu’nda verdiği konserin görüntülerine yer verildi.Özbeğen 40 kişilik orkestrasıyla Şan Tiyatrosu’nda sahne alıyor.Gazeteci Ali Rıza Türker’in sanatçının vefatından kısa bir süre önce Ferdi Özbeğen’in hayatını anlatan bir kitap çalışma hazırladı. Kitap, Özbeğen’in ağzından yazıldı.Aykırı’da yer alan habere göre, "Şöhret Dediğin" isimli kitapta Ferdi Özbeğen, Şan Tiyatrosu'nda verdiği konserlerin hikâyesini şöyle anlatıyor:"O zamanlar İstanbul’da konser verecek güzel ve büyük salonlar vardı. Başta Atatürk Kültür Merkezi ve Şan Tiyatrosu. Bir devlet kurumu değildi, ama Şan Tiyatrosu anormal ilgi görüyordu. Rahmetli Egemen Bostancı’nın girişimiyle müzikaller ve benzer prodüksiyonlar heyecan verici kalabalıklar yaratıyordu. Şan Tiyatrosu böylelikle şanlı bir Kültür Merkezi olmuştu.EĞLENDİRİCİ PİYANİSTLER KÜÇÜMSENİYORDUMüzikallerin ağır bastığı bu ortamda Şan Tiyatrosu’nda konser vermek için çok istekliydim. Ama yaptığım müzik türü konsere uygunsuzluğunu çıkarıyordu karşıma. Örneğin dönemin entelektüelleri 'eğlendirici piyanistleri' küçümsüyordu. Ortada kalan eğlendirici piyanistler adına bu komplekse kapılmalı mıydım bilemiyorum.Bunları düşünürken Marmaris Martı Otel’deydim. Yazları bir-iki ay gidip kalıyordum orada. Sahibi Halit Narin’de bana ıskonto yapıyordu. İstanbul’un ne kadar kalburüstü kodamanı varsa Martı’ya gelirlerdi.1980-1983 arası yıllar, İstanbullular daha güneyi keşfetmemişlerdi. Martı Otel'in yıldızı parlıyordu. İlginin bir başka sebebi de Marmaris Festivali'ydi.'FERDİ HERHALDE AKLINI OYNATTI'Şan Tiyatrosu'nun işletmecisi Egemen Bostancı, yardımcısı Mustafa Oğuz ve ekibin diğer çalışanları, Marmaris Festivali'ni yaparken Martı Otel'de kalıyorlardı. Bir sabah kahvaltı ortamında Egemen Bostancı'ya konser planımı açıkladım. Şan Tiyatrosu'nda seri konserler vermek istiyordum. Amacım sıradan değil senfonik bir orkestrayla sahneye çıkmaktı. Hatta devlet senfoni orkestrası müzisyenlerinden yararlanmaktı. Düşüncelerimi aktardıktan sonra bir sessizlik oldu. Bu sessizlik ve Egemen'in yüzündeki ifade sanki bir an evvel oradan gitmemi emrediyordu. Sorasında kulağıma gelenler ilginçti.'Ferdi herhalde aklını oynattı' demişler.Yaz bitti, kış sezonu başlayacak. Rana Cabbar ben dayımın oğludur ve çok değerli bir tiyatro sanatçısı Sait Hop Sait adlı bir müzikalin yönetimini vermiş ona Egemen. Fakat sıkıntılar var, kadro kurulamıyor, provalar aksıyor ve koca Şan bir türlü açılamıyor.Bunları almış bir düşünce. Karalan bağlamışlar. Şimdilerde menajerlik yapan Lisa Tüna bu karamsar tabloyu dağıtmak için benim teklifimi hatırlatmış Egemen Bostancı’ya. Olur mu, olmaz mı tartışmaları yaparken bana telefon açtılar. Benim de bu Sait Hop Sait projesinden haberim yok, bir anda kanımın donduğunu hissettim. Büyük bir şaşkınlık içindeyim.'Osman’la bir konuşayım sizi arayacağım,' dedim. Kendimi rüyadaymış gibi hissederken Osman’ı aradım ve 'merak etme, hallederiz' dedi. Osman İşmen, hemen kırk kişilik bir orkestra kurmanın hazırlıklarına başladı. Altyapı enstrümanlarının yanında yirmi bir adet keman ekledi. Telefon trafiğiyle ilişkiler kuruldu.Ve provalar başladı. Tereyağından kıl çeker gibi her şey yolundaydı.Konserlerin başlama tarihini tespit ettik, ilanlar hazırlanmaya başlandı. Ama işe güvenleri yoktu. Bu nedenle önemsemez bir davranış içindeydiler. Ben de hayatım da hiç yapmadığım bir işe kalkışmıştım.İçim titriyordu. Bir alamete binmiştik, nereye gittiğimizi bilmiyorduk.Masrafları kısarken 'dekor mekor yapamayız' dediler.Ben de 'Yapmayın siyah bir perde çekin' dedim.Siyah perdenin sonra sahnede sabit olduğunu öğrendim. Orkestranın düzenli oturması için setler gerekiyordu. Kuliste oda sıkıntısı yaşandı, müzisyenler üst üste neyse Osman’ın takibiyle taşınmalar ve yeni elemanlar, sahne kurulmuştu. Piyanoyu çalıştığım lokalden getirmiştim, kuyruklu muhteşem bir piyanoydu ve akordu kendim yaptırmıştım.Provaların sonuna doğru benden kaç para istediğimi sordular.'PARA İSTEMİYORUM, SADECE ORKESTRANIN PARASINI VERİN'Ben de 'Para mara istemiyorum sadece orkestranın parasını verin' dedim. O günkü parayla müzisyen başına ikişer, üçer bin lira bir ücret düşüyordu.Mozart, Beethoven çalan müzisyenler Ferdi Özbeğen’e eşlik edeceklerdi, bana güvenmiyorlardı.Ama profesyonel duygular içinde bunu pek kafama takmadım, önümüzdeki provalarda ne yapacağımı biliyordum. Gala cuma gecesi yapılacaktı. Pazartesi aletler kuruldu ve alt yapı enstrümanlar geldi.Piyano, bas gitar, davul ve perküsyon gibi aletleri duyduk önce. Sonraki üç gün yaylılar başta olmak üzere orkestranın tamamıyla provaları bitirdik. Ben provalar boyunca sıradan bir şarkıcı edasıyla, şarkıları mırıldandım. Şarkılarda esas sesimi onlara duyulmamıştım.Bu bir taktikti... Nasıl bir taktikse. Bunun adı biraz uyanıklıktır.Nitekim Osman İşmen’e demişler ki;'Yahu nedir bu, bu sesle mi okuyacak?' Osman da demiş ki;'Merak etmeyin daha iyi okuyacaktır, ben onu tanırım.'Osman benim yaptığım hilenin farkındaydı. Buradaki gizem şudur: Bir sanatçı olarak provalarda bütün gücünüzü gösterirseniz, konser sırasında aynı gücü sergileyemezseniz orkestra size doğru çalmaz. İşte, bu nedenle provalarda kendimi sakladım. Tabii uzun yıllar birlikte çalıştığın orkestrayla bunu yapmana gerek yoktur. Yılları aşan müzikal ortaklık önemli bir ambiyans sağlamıştır.Orkestrayla uyum önemli olduğu kadar sahnenin görselliği ve programın akışı da çok önemliydi Allah’tan benim bu konuda da gördüklerime dayalı bildiklerim vardı. Her yıl Paris’e giderdim. Paris’in dünyaca ünlü Olympia sahnesinde Jilber Bequed Serge Regiani gibi dünyaca ünlü usta yorumcuların konserlerini izlemiştim. Onların formatın aynısını Şan Tiyatrosu’nda uyguladım.Perde açılmadan önce salonun ışıkları sönüyor ve orkestra ilk parçasını enstrümantal olarak icra ediyordu. Şarkı bitip perde açıldığında seyirciler orkestrayı alkışlıyordu. Sonrasında salonun ve sahnenin ışıkları kısılıyor ve ben Olympia’dan aldığım alıntılarla ufak bir spot ve takip ışığıyla sahneye çıkıyordum. İlk şarkıyı sabit bir mikrofonla söylerken ellerimi kullanma imkânı buluyordum.Sahaya 2-0 galip çıkmıştık. Sanatçının sanatçıdan etkilenmesinin mutlu bir sonucuydu. Orkestranın sesinden başka hiçbir şey duymuyor ve görmüyordum. Seyirci tarafında sadece karartılar oturuyordu. Salonda hiçbir ses yoktu. İçime bir kurt düştü.'Beğenmediler herhalde' dedim. Protestoyla karşılaşabilirdim.Yenilikti yaptığım, bir sınavdı. Türkiye’de ilk defa yapılıyordu.KEMANCILAR ARŞELERİYLE SEHPALARINA VURUYORDUAllah’tan bu ilk adımı müzikseverler bağırlarına bastı. İlk parça bittikten sonra alkışlar bir gök gürültüsü haline dönüşmüştü. Bu moralle birinci şarkı, ikinci şarkı derken ilk bölümü selametle bitirdik. Orkestraya da alışmıştım. Şarkı bitimlerinde kemancılar arşeleriyle sehpalarına vuruyorlardı. Bu onların alkışları demekti. 'Tamam, orkestrayı tavladık' dedim içimden.Alkışlar beni çok mutlu etmişti, ama salon dolu değildi. İlk konserime beş yüz kişi gelmişti. Yeterli değildi benim için. Bu salonun yansıydı salonu doldurmamız gerekiyordu. Konserin ilk günü kulise Hürriyet gazetesi muhabirlerinden Hami Alkaner gelmişti. Konseri dinlemişti. Kendisinden destek istedim. Benim bu girişimim o güne kadar hiçbir gazete de haber geçmemişti. Hami Abi, kuliste bir resim çekti ve ertesi günkü Hürriyet’in arka sayfasında büyük bir haber ve küçük bir resim olarak yayınlandı. Cumartesi günü geldi o gün matine suare yapıyoruz... Matine bin iki yüz kişi oldu. Suare ise üç yüz sandalye ilavesiyle bin beş yüz sayısına ulaştı.HERKES ŞAN KONSERLERİNİ KONUŞUYORKonserlerim sonraki haftada devam etti ve on iki defa sahne aldım, Şan Tiyatrosu’nda. Büyük bir sükse yaratmıştım. Konserlerdeki başarım yazılı basında sonra sayfa sayfa yer aldı.On üçüncü gün oldu, Egemen Bostancı büyük bir keyif içinde konserlere devam etme niyetini söyledi.Ben de kabul etmedim. Çünkü bu başarıyı tadında bırakmak istiyordum. Seneye aynı sayıda bir kez daha yapmanın yararlı olacağı inancındaydım. Zaten para pul almıyordum. Rahmetli Egemen’in bütün ısrarlarına karşı çıktım. Süksemi bir yıl sonraya taşımak en akılcı yoldu. Ben de bunu yapmıştım.KONSERLERİME GELEMEYEN HAYRAMLARIM İÇİN 1 LİRA YAPMIŞTIM1982 yılında yaptığım Şan konserleri, lokal çalışmalarımda beni dinlemeye gelemeyen hayranlarımla buluşmama sebep olmuştu. Ben bu konserlerden para almazken bilet fiyatlarının bir lira, on lira gibi fiyatlarla satılmasını istemiştim (bugünün 1 lirası gibi). Böylelikle dar gelirli memur da gelebiliyordu onların müdürü de.İkinci konserler serisini yirmi bir gece yaptık. Bu seriye inanılmaz talepler geldi. Millet izdiham halinde camlar çerçeveler kırılıyordu. Bu yüzden Şan Tiyatrosu’nun gişesinin yerini iki kez değiştirmek zorunda kaldılar. Bana gelen çiçekler giriş kapısından caddeye kadar taşıyordu.Ekim ajanda kış başında yaptığımız konserler çok başarılı geçti diye Mayıs ayında da tekrarlamaya karar verdik.Bir yıl içinde iki kez konserler dizisi yapmak ne kadar doğru olacaktı?Bu kaygıyı içimde taşırken, İstanbul’da tahminen on konserlik bir diziyi gerçekleştirdik. O yıl Mayıs ayında çok ciddi sıcaklar yaşanıyor, klima falan hak getire bu sebepten son konserlerim başarısız geçmişti. Ama üç bölüm halinde yaptığım Şan Konserleri meslek hayatımın en gurur verici olayıdır.Bana maddi olarak katkısı olmamıştı, ama önemi yoktu. Son konserlerde orkestraya kırk tane smokin ceket yaptırdım. Mavi gömlek ve papyonları da ilave ederek müzisyenleri giydirmiştim, ama aslında kendimi ödüllendirdim." cumhuriyet.com.tr

Heyelan nedeniyle ibadete kapatılan cami 5 kez soyuldu

Heyelan nedeniyle ibadete kapatılan cami 5 kez soyuldu figure > Aydın'ın Kuşadası ilçesinde 6 yıl önce meydana gelen toprak kayması nedeniyle ibadete kapatılan Mustafa Adalıoğlu Cami hırsızların hedefi haline geldi. Aradan geçen sürede 5 kez hırsız giren camiden halı, klima, kamera ve imam için alınan cübbe ile değerli tüm eşyalar çalındı. Kuşadası'nın Kadınlar Denizi Mahallesi'ndeki Mustafa Adalıoğlu Cami, 14 Kasım 2014 yılında bölgede yaşanan heyelan sonrası güvenlik gerekçesiyle ibadete kapatıldı. Camide, aradan geçen 6 yıl içerisinde 5 kez hırsızlık olayı yaşandı. Hırsızlar farklı zamanlarda girdikleri camiden halı, klima, güvenlik kamerası, avize, imam cübbesi ve şadırvan musluklarını çaldı. Caminin seramiklerine zarar veren hırsızlar, almadıkları eşyaları ise kırdı."SADECE 10 GÜN İBADET EDEBİLDİK"Camide 13 yıldır gönüllü olarak çalışan 87 yaşındaki Çelik Anmaç, "Bu camide yapıldığı 2007 yılından sonra sadece 10 gün ibadet etmek nasip oldu. Caminin halılarını cebimizden 35 bin lira harcayıp kendimiz yaptırdık. Burada 2 tane klima vardı, hırsızlar tarafından çalındı. Caminin bir an önce yeniden ibadete açılmasını istiyoruz" dedi.Kuşadası'na Manisa'dan ticaret yapmak için günübirlik geldiğini ifade eden Mustafa Yargül ise "Camiyi görünce öğle namazını kılmak için içeriye girdim. Ancak görevli bana caminin kapalı olduğunu söyledi. Buraya en yakın başka cami 2 kilometre mesafedeymiş. Öğle namazını kılamayacak olduğum için çok üzüldüm. Buranın bir an önce ibadete açılması gerekli" diye konuştu./Archive%5C2020%5C11%5C23%5C170447630-heyelan-nedeniyle-ibadete-kapatilan-cami-5-kez-soyuldu-_8.jpg/Archive%5C2020%5C11%5C23%5C170447880-heyelan-nedeniyle-ibadete-kapatilan-cami-5-kez-soyuldu-_9.jpg/Archive%5C2020%5C11%5C23%5C170448177-heyelan-nedeniyle-ibadete-kapatilan-cami-5-kez-soyuldu-_10.jpg DHA

Kayıpüniversiteöğrencisi Gülistan Doku'yu barajda aramaçalışmalarısona erdi

Kayıp üniversite öğrencisi Gülistan Doku'yu barajda arama çalışmaları sona erdi figure > Kayıp üniversite öğrencisi Gülistan Doku'yu barajda arama çalışmaları sona erdi. Tunceli'de 5 Ocak'ta kaybolan üniversite öğrencisi Gülistan Doku'yu Uzunçayır Baraj Gölü'nde arama çalışmalarının sona erdirildiği bildirildi.Munzur Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü 2. sınıf öğrencisi olan Doku'nun bulunması için 15 Ekim'de Tunceli Valiliği'nin talimatıyla yeniden başlatılan arama faaliyetleri günlerce sürdürüldü.Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) koordinesinde gerçekleşen çalışmalar kapsamında ekipler 17 kilometre uzunluğa ve yaklaşık 30 metre derinliğe sahip baraj gölünde aramalar gerçekleştirdi.Özellikle Sarı Saltuk Viyadüğü civarında aramalarını yoğunlaştıran ekipler, çalışmalar kapsamında 3 su altı robotu ve bir taramalı sonar cihazı kullandı.Baraj gölünde, kıyıya yakın alanlarda ve baraj kapaklarının bulunduğu bölümlerde su altı ve üstünde arama yapan ekiplerin, çalışmalardan netice alamaması üzerine kayıp genç kızı söz konusu barajda arama faaliyetlerinin sonlandırıldığı öğrenildi.Tunceli'de üniversitede okuyan kızları Gülistan Doku'dan 5 Ocak'tan itibaren haber alamayan ailesi, memleketleri Diyarbakır'dan Tunceli'ye gelerek 6 Ocak'ta emniyete kayıp başvurusunda bulunmuştu.Genç kızın arkadaşlarıyla görüşen ve cep telefonu sinyallerini izleyen ekipler arama çalışması başlatmıştı. Baraj gölünde arama yapan ekiplerce 187 gün su altı ve üstünde sürdürülen çalışmalardan sonuç alınamaması üzerine çalışmalara son verilmişti.Ailenin, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile görüşmesinin ardından Uzunçayır Baraj Gölü'nün kısmen boşaltılmasına karar verilerek, su altı arama çalışmalarına 6 Ağustos'ta 17 ekiple yeniden başlanmış ve 13 gün süren yoğun çalışmalardan da sonuç alınamaması üzerine aramalar 18 Ağustos'ta tamamlanmıştı.Gülistan Doku'yu arama çalışmaları, 15 Ekim'de ise yeniden başlatılmıştı. AA

Pandemiyi 'Bir Başkadır'la anlattılar

Pandemiyi 'Bir Başkadır'la anlattılar figure > Saadet Partisi'nin resmi sosyal medya hesaplarından paylaşılan "Türkiye’de Pandemi Bir Başkadır" videosu gündem oldu. Son dönemde Netflix'te yayımlanan ve sıkça konuşulan "Bir Başkadır" dizisi, iktidarın pandemiyle ilgili eleştirilen politika ve uygulamalarının afişe edildiği bir videoya adıyla ilham oldu.Daha önce de ses getiren birçok videoya imza atan Saadet Partisi, "Türkiye’de Pandemi Bir Başkadır" adlı yeni videoy paylaştı.Türkiye'nin koronavirüs salgınındaki imtihanını anlatan videoda; sosyal mesafesiz mitinglere, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun istifasına, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın konuşmalarına, aniden ilan edilen sokağa çıkma yasağı sonrası oluşan market kuyruklarına ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerine yer verildi.Videonun sonunda ise, "Gördüğümüz tablo maalesef hiç de iç açıcı değil. Zira bugün ülkemizde, ülkeyi yönetmeye hevesli ancak yönetmenin getirdiği sorumluluğu tam olarak hissetmeyen yönetme kapasitesi düşük bir iktidar var karşımızda!" ifadeleri kullanıldı. cumhuriyet.com.tr

Araçmuayeneücretlerine zam geliyor!

Araç muayene ücretlerine zam geliyor! figure > Milyonlarca araç sahibini ilgilendiren araç muayene ücretlerinde fiyat artışının yüzde 9,11 olması bekleniyor. Doğuş Grubu, TÜV SÜD ve Bridgepoint'in ortak olduğu TÜVTÜRK'ün yürüttüğü araç muayene bedeli, her yıl yeniden değerleme oranında artırılıyor.2020 yılı için belirlenen yüzde 22,58'lik yeniden değerleme oranında artış sonrasında otomobil araç muayene ücreti, 342 TL 50 kuruşa; egzoz emisyon ücreti de 80 TL'ye çıktı.Habertürk'te yer alan habere göre, 2021 yılı için belirlenen yeniden değerleme oranı yüzde 9,11. Muayene ücretlerine, yeni yılın başında bu oranda artış yapılmasına kesin gözüyle bakılıyor.KREDİ KARTIYLA ÖDEME BAŞLIYORHalen, araç muayene bedeli nakit olarak ödeniyor. Ankara'da, söz konusu bedelin kredi kartıyla ödenmesine yönelik bir çalışma yapılıyor.Bu çalışmanın son aşamaya geldiği kaydedildi. Kaynaklar, gelecek ay ya da en geç yılbaşında araç muayene bedelinin, kredi kartıyla da ödenebileceğini ifade etti.2020 YILI ARAÇ MUAYENE ÜCRETLERİOtobüs, kamyon, çekici ve tankerler: 462,56 liraOtomobil, minibüs, kamyonet, özel amaçlı taşıt, arazi taşıtı, römork ve yarı römorklar:342,50 liraTraktör, motosiklet ve motorlu bisikletler: 174,64. cumhuriyet.com.tr

Hidayet Türkoğlu: Sayın Orhun Ene’ye yeni görevinde başarılar diliyorum

Türkçe Haberler En Son Başlıklar Hidayet Türkoğlu: Sayın Orhun Ene’ye yeni görevinde başarılar diliyorum figure > Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Hidayet Türkoğlu, A Milli Erkek Basketbol Takımı başantrenörlüğüne getirilen Orhun Ene'ye güvenlerinin tam olduğunu bildirdi. Türkoğlu, federasyonun internet sitesinde yer alan açıklamasında, Ene'nin kritik bir zamanda görevi kabul ederek milli takımın başına geçtiğini belirterek, "Normalde sezon sonuna kadar antrenörlük yapmama kararına rağmen bizi ve milli takımı kırmadı. Kendisi gerek tecrübesi gerekse başarılarıyla, ülkemizin yetiştirdiği önemli bir basketbol değeridir. Sayın Orhun Ene’ye yeni görevinde başarılar diliyorum." ifadelerini kullandı."Orhun hocaya, idari kadromuza ve sporcularımıza güvenimiz tamdır." diyen Türkoğlu, "Bu kritik noktada galibiyet yolunda var güçleri ile çalışacaklarına eminim. Hepimizin gurur duyduğu bir milli takımı sahada izlemek için ben de heyecanla bekliyorum." değerlendirmesinde bulundu.FIBA 2022 Avrupa Basketbol Şampiyonası Elemeleri'nde milli takımın da yer aldığı D Grubu maçlarına İstanbul'un ev sahipliği yapacağını hatırlatan Türkoğlu, "Sinan Erdem Spor Salonu'nda, 27 Kasım Cuma Hırvatistan, 29 Kasım Pazar günü ise Hollanda ile mücadele edecek A Erkek Milli Takımımıza başarılar diliyorum. Milli takımıza sakatlıklar olmadan sağlıklı bir kamp dönemi ve sonrasındaki karşılaşmalarında başarılar diliyor, tüm basketbolseverleri ekran başında millilerimizi desteklemeye bekliyorum." şeklinde görüş belirtti.Türkoğlu, milli takımın eski başantrenörü Ufuk Sarıca'ya da teşekkür ederek, "Kendisi milli formaya hem sporcu hem de antrenör olarak büyük bir sadakatle hizmet etmiş ve pek çok başarının parçası olmuştur." görüşlerine yer verdi. cumhuriyet.com.tr

"Korona testinde yurttaşlara 'turist tarifesi' uygulandı"

"Korona testinde yurttaşlara 'turist tarifesi' uygulandı" figure > Koronavirüs testi için özel sağlık kuruluşlarının vatandaştan en fazla 250 lira alabileceği duyuruldu. Ancak İstanbul Tabip Odası Yöneticisi Dr. Güray Kılıç ve İzmir Tabip Odası Üyesi Dr. Ergün Demir’e göre Sağlık Bakanlığı yurttaşlara 'turist tarifesi' uyguladı. Demir, “Test yaptırmak isteyen vatandaşlarımızı bu şekilde turist tarifesine konulmuştur” derken, Kılıç Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) özel hastanelerde test yaptıran yurttaşların test pozitifse ücreti karşıladığını ve bunun yanlış olduğunu ifade etti. Koronavirüs testi için özel sağlık kuruluşlarının vatandaştan en fazla 250 lira alabileceği duyuruldu. Ancak İstanbul Tabip Odası Yöneticisi Dr. Güray Kılıç ve İzmir Tabip Odası Üyesi Dr. Ergün Demir’e göre Sağlık Bakanlığı yurttaşlara 'turist tarifesi' uyguladı. Demir, “Test yaptırmak isteyen vatandaşlarımızı bu şekilde turist tarifesine konulmuştur” derken, Kılıç Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) özel hastanelerde test yaptıran yurttaşların test pozitifse ücreti karşıladığını ve bunun yanlış olduğunu ifade etti.Özel sağlık kuruluşlarında 500 lirayı aşan test ücretleri gündeme oturdu. Tepki çeken ücretler üzerine Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü, katma değer vergisi (KDV) ve S908116 kodlu COVID-19 (SARS-CoV-2) izolasyonu işlem bedeli dahil olmak üzere S908115 kodlu COVID-19 (SARS-CoV-2) Reverse Transkriptaz PCR test bedelinin 250 lira olduğunu açıkladı.İzmir Tabip Orası Üyesi Dr. Ergün Demir,  Bakanlığın yurttaşlara ‘turist tarifesi’ uyguladığını açıkladı. Demir, Bakanlığın açıkladığı bu ücretin sağlık turizmi kapsamında Türkiye’ye gelen kişilerden alınan ücretle eşitlendiğini vurgulayarak, “Sağlık Bakanlığı kamu sağlık hizmetleri fiyat tarifesine ‘Kişilerin talepleri üzerine yapılacak olan Covid-19 RT PCR testleri’ cümlesi ekleyerek test yaptırmak isteyen vatandaşlarımızı bu şekilde turist tarifesine koymuştur” dedi.‘CUMHURBAŞKANLIĞI KARARINA GÖRE ÜCRET ALINAMAZ’Demir özel sağlık kuruluşlarının yurttaşlardan test ücreti almasının yasal olmadığı görüşünde ve bunun gerekçesini şöyle açıkladı:“Kamu veya özel hiçbir hastane/ sağlık kuruluşu Covıd-19 testleri için hiçbir vatandaştan 2399 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ve 9 Nisan 2020 tarihli Sağlık Uygulama Tebliği hükümlerine göre yasal olarak ücret alamaz. PCR test ücreti ancak ülkemizde geçerli herhangi bir sosyal güvencesi veya sağlık hizmetlerinden yararlanmada muafiyet kararı bulunmayan yabancı uyruklu kişilerden ve genel sağlık sigortası (GSS) kapsamında olduğu halde sağlık hizmet bedelini kendisinin ödeyeceğini beyan eden kişilerden alınır.”‘SGK, TEST POZİTİFSE ÖDEME YAPIYOR’İstanbul Tabip Odası Yöneticisi Dr. Güray Kılıç ise özel sağlık kuruluşlarının Cumhurbaşkanlığı Kararı’nı uygulamadığını söyledi. Kılıç, SGK’nın kamu ve özeldeki koronavirüs testlerinin ücretini ödemek zorunda olduğunu vurgulayarak, “Ancak özel sağlık kuruluşlarına gerek yoğun bakım pandemi bakım ücreti gerekse Covid-19 test ücretleri ancak hastanın PCR testi pozitifse ödenmekte, negatifse ödeme yapılmamaktadır. Birçok özel laboratuvar ve sağlık kuruluşu Covid-19 test işlemlerini gelir kapısı haline getirerek kontrolsüz ve uygunsuz işlem yapabilmektedir. Vatandaşlardan 250- 500 lira arasında değişen miktarlarda PCR test ücreti alınmaktadırlar” diye konuştu.‘DİLEKÇEYLE ÜCRET GERİ ALINABİLİR’Kılıç özel sağlık kuruluşlarında ücret alınan yurttaşların ödedikleri ücretleri geri alabileceğini vurgulayarak, yapılması gerekeni şöyle anlattı:“Kamu veya özel hiçbir sağlık kuruluşu Covid-19 testleri için 2399 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ve 9 Nisan 2020 tarihli Sağlık Uygulama Tebliği hükümlerine göre Covid-19 öntanı/tanılı hastalardan hiçbir suretle yapılacak herhangi bir işlem/ girişim /tetkik/tahlil için ilave ücret alamaz. Genel sağlık sigortası hak sahipleri ve bakmakla yükümlü oldukları kişilerden test ücreti, ilave ücret adı altında para istenmesi durumunda; CİMER ve SGK İl müdürlüğüne şahıs ödemeleri bölümüne iletilmek üzere 13 Nisan 2020 tarihli ve 2399 sayılı Cumhurbaşkanı kararının eki ve 9 Nisan 2020 tarihli Sağlık Uygulama Tebliği hükümleri belirtilerek dilekçe yazmak ve dilekçeye sağlık kuruluşundan verilen fatura veya kredi kartı ekstresini ek olarak vermek gerekmektedir.” ANKA

Avcılar’da yaklaşık 89 kilo skunk ele geçirildi

Avcılar’da yaklaşık 89 kilo skunk ele geçirildi figure > Avcılar’da bir eve düzenlenen operasyonda, 90 kiloya yakın skunk maddesi ele geçirildi. Olayla bağlantılı 3 kişi gözaltına alındı. Alınan bilgiye göre, uyuşturucu satıcılarına yönelik çalışma yapan Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Avcılar’da bir evde uyuşturucu madde depolandığı istihbaratını aldı. Emniyet ekipleri, geçtiğimiz Perşembe günü daha önceden tespit edilen söz konusu adrese baskın düzenledi. Operasyonda, 88 kilo 950 gram 'skunk' diye tabir edilen Hint keneviri bitkisi, bir hassas terazi, 1 ruhsatsız tabanca ve bu silaha ait 15 fişek ile uyuşturucu madde ticaretinden elde edildiği değerlendirilen 5 bin 990 lira para ele geçirildi. Uyuşturucularla bağlantılı 3 kişi gözaltına alındı.Yakalanan şüpheliler, polisteki ifade işlemlerinin ardından çıkarıldıkları mahkemece “Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İmal veya ticareti” suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi. İHA




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter