Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Tuesday, 09.16.2025, 08:16 AM (GMT)

News - Haberler

Medipol de fiyat sınırıdinlemedi

Türkçe Haberler En Son Başlıklar Medipol de fiyat sınırı dinlemedi CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, artış gösteren koronavirüs salgını dolayısıyla özel hastanelere gitmek zorunda kalan vatandaşların hâlâ yüksek fiyatlarla karşı karşıya kaldığını belirterek “Ankara ve İstanbul’daki özel hastaneleri telefonla aradığımda koronavirüsü testinin 350 TL ila 500 TL’ye yapıldığı bilgisine ulaştım” dedi.MEDİPOL’DE 350 TLBulut, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın kurucusu olduğu Medipol hastanelerinin bile genelgeye uymadığını belirterek “Medipol hastaneleri de diğer hastaneler gibi testi genelgenin aksine 350 TL’den yapıyor” diye konuştu. Sağlık Bakanlığı’nın pandemi sürecinde bir kontrol ve denetim mekanizması işletmediğini kaydeden Bulut, vatandaşların özel hastanelerin inisiyatifine mahkûm edildiğini kaydetti. Konuyu Meclis gündemine de taşıyan Bulut, testi genelgedeki fiyattan daha yüksek ücrete yapan özel hastanelere yönelik herhangi bir işlem yapılıp yapılmadığını sordu. Bulut, “Sağlık Bakanı olarak kurucusu olduğunuz hastanenin genelgeye uymamasını nasıl değerlendiriyorsunuz” sorusunu da yöneltti.  Mahmut Lıcalı

Önce komşusuna sonra kızına cinsel istismar ve taciz iddiası:‘Tecavüzcüimam’serbest

Önce komşusuna sonra kızına cinsel istismar ve taciz iddiası: ‘Tecavüzcü imam’ serbest Elazığ’da cami imamı olarak görev yapan 51 yaşındaki Halit Karakaya’nın, anne N.S’ye “çocuğunu öldürürüm” diyerek cinsel istismarda bulunduğu, sonrasında 16 yaşındaki kızı Y.S’yi de 6 yıl boyunca taciz ettiği iddia edildi. Adli kontrol şartıyla serbest kalan Halit Karakaya’nın, valilik tarafından görevden uzaklaştırıldığı belirtildi.Karakaya tarafından tacize uğradığını iddian eden Y.S., yaşadıklarını halasına anlatınca, hala tarafından Elazığ Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunuldu. Halit Karakaya tarafından 11 yaşından itibaren cinsel istismara uğradığını iddia eden Y.S., “Aynı mahallede beraber oturduğumuzda, annem ve babam kardeşimi hastaneye götürdüklerinde beni Halit Karakaya’nın evine bırakırlardı. Halit Karakaya bana 10-11 yaşlarımda dokunmaya başladı. İlk kardeşimin doğum gününe geldiğinde Halit Karakaya bana dokunarak taciz etti. Onlara gittiğimizde ya da onlar bize geldiklerinde ne zaman yalnız kalsak taciz etti. Bazen kapıyı kilitlediğim için evimize gelemiyordu. Bir keresinde eve zorla girmeye çalıştı. Annemin geldiğini görünce hiçbir şey yokmuş gibi davrandı. ‘Babana söylersen seni öldürürüm’ diye tehdit ettiği için yaşadıklarımı kimseye anlatamadım” dedi.ANNE: TEHDİT ETTİAnne S.F. ise şikâyet tutanağında, kızının taciz edildiği iddiasını psikolog aracılığıyla öğrendiğini belirterek “Karakaya’yı yaklaşık 15 yıldır ailecek tanıyoruz. Bir gün, evde sadece 1 yaşındaki bebeğim varken geldi ve ‘çocuklarını öldürürüm’ diyerek cinsel istismarda bulundu. Çocuklarım için bugüne kadar sustum. Kızıma da cinsel istismarda bulunduğundan haberim yoktu” dedi. Karakaya’nın ise polise verdiği ifadesinde, “Bu şahısları 15 yıldır tanırım. Komşuluk yaptık ve sürekli ailece görüşmekteydik. Pandemi ve depremden dolayı aile olarak görüşmemiz olmadı. Kesinlikle benim bu kız çocuğuna yönelik herhangi bir temasım, dokunmam olmamıştır. Kendi çocuklarım nasılsa bu çocuk da benim çocuklarım gibidir. Kesinlikle suçlamayı kabul etmiyorum” dediği öğrenildi. Elazığ Valiliği tarafından Halit Karakaya’nın, cami imamlığı görevinden uzaklaştırıldığı belirtildi. ‘BEKÇİ OĞLU İFADELERİ SIZDIRIYOR’Halit Karakaya’nın camide başka kız çocuklarına da istismarda bulunduğunu iddia eden bir yurttaş da “Yaz tatillerinde Kuran kursuna giderdik. Halit Karakaya kızları taciz ediyordu. Bu yaptığı tepki çekince de ‘başarılı olan çocukları öpüyorum’ derdi. Bu olaylardan sonra bu mahallede hiç kimse çocuklarını camiye göndermedi. Halit Karakaya’nın oğlu bekçi olduğu için Emniyet’e gidip ifade vermek istemiyorum. Ancak mahkemede gizli tanıklık yapacağım. Halit Karakaya’nın, oğlu sayesinde kimin ne ifade verdiğini öğreniyor. Adalet kimden yana? Bir an önce bu adamın tutuklanıp ceza almasını istiyorum” dedi.  Kübra Köklü

‘Doğayıbitirecek yasa’uyarısı

‘Doğayı bitirecek yasa’ uyarısı Teflifteki, “ruhsatsız alanların madenciliğe açılmasına neden olabilecek” düzenleme ile “havaya zehirli gaz salan araba lastiği ve çöplerin yakılması ile elde edilen enerjiyi ‘yenilenebilir enerji’ olarak tanımlayan” düzenlemeye tepki gösteren Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) Başkanı Ahmet Dursun Kahraman, düzenlemeler ile “geçici” denilen maden sahalarının kalıcı olacağını düşündüklerini belirterek “Doğa adına kaygı duyuyoruz” dedi.TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’nda kabul edilen enerji alanında düzenlemeler içeren torba teklifin önümüzdeki hafta genel kurula gelmesi bekleniyor. ÇMO Genel Başkanı Kahraman, “ruhsat alanının çeşitli nedenlerle uygun olmaması, özel mülkiyet izinlerinin alınamaması durumlarında ruhsat sahası dışında geçici tesis kurulmasına izin verilebileceği” yönündeki düzenlemeye dikkat çekerek bu uygulamanın, doğanın ve kamunun yararına kullanılmayacağını düşündüklerini söyledi. Ruhsatsız alanlardaki geçici tesisleri “yayılma” olarak nitelendiren Kahraman, “Bunun bir sınırı yok. Doğa adına kaygı duyuyoruz” ifadelerini kullandı.‘KİRLETME KAÇINILMAZ’Araba lastiği ve çöplerin yakılmasından elde edilen enerjinin “yenilenebilir enerji” olarak değerlendiren ve teşvik veren düzenlemeye de tepki gösteren Kahraman, binlerce ton lastiğin yakılacağını kaydetti. Atık yakımının sadece araba lastiği ile sınırlı kalmadığını, tüm plastikleri kapsadığını söyleyen Kahraman, atık ithalatına dikkat çekti. Kahraman, “Bu durum, ithalat ile eklenecek bir kaynak haline gelecek. Bu, ithal çöp çıkmazının sonucudur. Plastik atıkların tümünün kansorejen etkisi ve yakma sonucu atık oluşturması ile havaya verilen etkileri var. Havaya verilen emisyonların yağmurla toprağı ve suyu kirletmesi, insan sağlığını tehdit etmesi kaçınılmaz” uyarısında bulundu.  Sefa Uyar

MHP'liler suçduyurusunda bulundu, eleştirmek suçoldu: Kılıçdaroğlu’na fezleke

MHP'liler suç duyurusunda bulundu, eleştirmek suç oldu: Kılıçdaroğlu’na fezleke MHP’li milletvekillerinin suç duyurusu üzerine hazırlanan fezlekede CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Selahattin Demirtaş’ın tutukluluğunu eleştirmesi suç unsuru sayılarak dokunulmazlığının kaldırılması istendi.MHP’nin, CHP ile HDP arasındaki ilişkilerin incelenmesi amacıyla 4 Ekim 2019 tarihinde “komisyon” kurması tansiyonun yükselmesine neden olmuştu. MHP genel başkan yardımcıları Feti Yıldız, İzzet Ulvi Yönter ve İsmail Faruk Aksu’nun yer aldığı MHP’nin komisyonu 5 Şubat 2020 tarihinde suç duyurusunda bulunarak CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun dokunulmazlığının kaldırılmasını talep etmişti. Suç duyurusu üzerine hazırlanan fezleke geçen haftalarda TBMM’ye geldi. Böylece TBMM tarihinde ilk kez bir partinin oluşturduğu komisyon aracılığıyla ana muhalefet lideri hakkında fezleke hazırlanmış oldu.Toplam 10 sayfadan oluşan fezlekede, MHP’nin şikâyet dilekçesinde yer alan Kılıçdaroğlu’nun yaptığı 10 farklı konuşmanın TBMM’de yaptığı grup konuşması olduğu, ayrıca Kılıçdaroğlu’nun 7 farklı konuşmasında da suç unsuru olmadığı belirtilerek herhangi bir işlem yapılamayacağı belirtildi. Buna karşın fezlekede Kılıçdaroğlu’nun çeşitli televizyon programlarında yaptığı konuşmalar ile çeşitli basın kuruluşlarına verdiği demeçlerde suç unsuru olduğu iddia edildi.ELEŞTİRİ SUÇ OLDUFezlekede Kılıçdaroğlu’nun 2014 tarihinden 2019 tarihine kadar yaptığı pek çok konuşma ve gazeteler ile televizyonlara verdiği demeçlerde suç unsuru yer aldığı ileri sürüldü. Kılıçdaroğlu’nun farklı tarihlerde eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın tutukluluğunu eleştirmesi, iktidarın yargıyı siyasallaştırdığını söylemesi, belediyelere yapılan kayyım atamalarını eleştirmesi, Türkiye’nin beka sorunu olmadığını dile getirmesi, İstanbul seçimlerini iptal eden Yüksek Seçim Kurulu’nu eleştirerek çete ifadesini kullanması ile eski CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz ve Yılmaz Ateş’in parti yönetimine yönelik sert açıklamaları yer aldı. Fezlekede Kılıçdaroğlu’nun suçu ve suçluyu övme suçunu basın yoluyla işlediği gerekçesiyle hakkındaki dokunulmazlığının kaldırılmasının yanı sıra seçme ve seçilme hakkının kaldırılması da istendi. Kılıçdaroğlu, hakkında fezlekeyle ilgili olarak, “Şimdi karşımıza muhbir milletvekilleri çıktı” diyerek tepki göstermişti.  Mahmut Lıcalı

Berat Albayrak'ın görevden aldığıisimlere AKP'li CumhurbaşkanıErdoğan'dan görev!

Berat Albayrak'ın görevden aldığı isimlere AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan görev! Geçen ocak ayında Hazine ve Maliye Bakanlığı’da çok sayıda bürokrat görevden alınmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onayıyla gerçekleşen görevden alınma kararları 8 Ocak’taki Resmi Gazete’de yayımlandı. Berat Albayrak’ın bakan olduğu dönemde gerçekleşen bu görevden almalar dikkat çekmişti. Görevden alınan 20’ye yakın üst düzey bürokrat arasında Kamu Mali Yönetim ve Dönüşüm Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı Ali Karatürk de vardı. Karatürk dün Cumhurbaşkanı tarafından Sayıştay Savcılığı’na atandı. Milli Piyango İdaresi Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Muammer Çolak da görevinden alınan isimler arasında yer aldı. Çolak dün Erdoğan tarafından Sayıştay Savcısı olarak atandı. Savcılığa atanan bir diğer isim Ertan Erüz, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nda yönetici olarak görev yapmıştı.Mustafa İlhan da Sayıştay Savcısı olarak atandı.  Mustafa Çakır

HSK’den Kavala hamlesi

HSK’den Kavala hamlesi Gezi davası kapsamında İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yargılanan ve 2 yıl 4 ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen Osman Kavala, cezaevinden çıkmadan yeniden gözaltına alınmış ve 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında yeniden tutuklanmıştı. HSK, Kavala hakkında tutuklama kararı veren ve tahliye taleplerini reddeden tüm hakimlerin listesini istedi. HSK’nin hamlesinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yargıda reform işareti vermesinin hemen ardından gelmesi dikkat çekti. Kavala’nın avukatları HSK’nin hâkimler hakkında başlattığı incelemeyi Cumhuriyet’e değerlendirdi: Köksal Bayraktar: Türkiye’nin önemli bir yargı kuruluşu üst kurulu “yapılan hatalı, haksız bir harekettir” dediğine göre mahkemenin hemen tahliye etmesi lazım. Bizim 3 buçuk yıldan beri devamlı olarak söylediğimiz şey buydu zaten. Yargılama başkadır, tutuklama başkadır. Yargılamaya saygımız sonsuz ama Ceza Usül Kanunu’nda bunca başka tedbirler varken devamlı olarak mahkemelerin tutuklulukta ısrar etmesi kadar kötü hatta çağdışı bir şey yoktur. AİHM tutuklamanın hukuka aykırı olduğun söyledi. Sonra bu konu ile ilgili üst üste birer ay arayla iki defa kararını tekrarladı. Şimdi aralık ayı başında tekrar bakacak. Cumhuriyet davasında mahkûm olanlarla ilgili AİHM yine bu kararlara atıf yapıyor. Yani Osman Kavala ile ilgili karara atıf yapıyor. Bu arada mahkeme beraat kararı da verdi. Beraat kararı verilmiş bir kişinin tutukluluğunun devam etmesi kadar hukuka aykırı birşey yoktur. İnsan haklarına aykırı. HSK’nin bu kararını hem Türk yargısı hem de kendi özel durumumuz için son derece önemli buluyorum. Tolga Aytöre: Kavala derhal tahliye edilmeli. Siz AİHM kararlarına uymayan hâkimler ve savcılar hakkında işlem yapacaksanız eğer Osman Kavala neden içeride. Önce çıkartırsınız sonra bu işlemleri yaparsınız. Sayın Adalet Bakanı Abdulhamit Gül çok net söyledi; ‘Bir gün bile geri verebilir misiniz’ dedi. Onun için hemen tahliyesi gerçekleştirilmeli. 24 saat bile gecikilmeden tahliye edilmeli. ‘KAVALA’YA ÖZEL DEĞİL’HSK Başkanvekili Mehmet Yılmaz, yaşanan gelişmenin ardından yazılı açıklama yaptı. Yılmaz, yasa uyarınca hâkim ve savcıların terfilerinde, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Anayasa Mahkemesi’nce yapılan incelemelerde ihlale sebebiyet verip vermedikleri konusunun dikkate alındığını, AİHM tarafından verilen tüm kararların ilgili yargı yerlerinden istendiğini, ihlal kararlarına sebep olan tüm belgelerin toplanıp değerlendirildiğini bildirdi. Bu talebin Kavala’ya özel olmadığını belirten Yılmaz, “Sosyal medyanın gündemini meşgul eden evrak, tek bir olayla ve dosya ile sınırlı olmayıp genel ve rutin bir terfi mutfak çalışmasının sonucudur ve bu niteliği gereği ‘Yargı Reformu’ çalışmaları kapsamında 2019 yılında gerçekleşen ilke kararı hükümlerinin bir gereğidir” dedi. Zehra Özdilek

Öğretmene angarya!

Öğretmene angarya!  Bu uygulama, öğretmenlerin hem yüz yüze hem uzaktan eğitim vermesi hem de bu derslere hazırlanması için evinde zaman geçirmesinin yanında, çalışma saatlerini oldukça geniş zamana yaydı. EğitimSen, uygulamanın sonlandırılması için MEB’e başvurdu. Uygulamanın hukuksal dayanağının olmadığı ve anayasada yasaklanan angarya kapsamına girdiği belirtilen yazı ile öğretmenlerin dinlenmesi ve kendisi ile ailesine zaman ayırması gereken saatte de çalıştığı vurgulandı. ‘GÜN BOYU EKRAN KARŞISINDALAR’/Archive/2020/11/13/235149877-feraysbs6.jpgEğitimSen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, öğretmenlerin salgın sürecinde pazar günü hariç günün her saati çalıştırılabilen bir kesime dönüştürülmek istendiğini belirtti. Aydoğan, “Bu karar, aynı zamanda öğrencilerimizin gün boyu ekran karşısında kalmasına neden olmakta, sağlık açısından da hem öğrencilerimiz hem de öğretmen arkadaşlarımız açısından risk oluşturmakta, öğrencilerimizin dinlenme, beslenme, oyun oynama, kendine zaman ayırma hakkını da ellerinden almakta” ifadelerini kullandı.  Sefa Uyar

Kütahya Belediye BaşkanıAlim Işık’ın‘sözüsözümdür’dediği kızına sonsuz yetki

Kütahya Belediye Başkanı Alim Işık’ın ‘sözü sözümdür’ dediği kızına sonsuz yetki  Raporda Işık’ın kızı avukat İmran Işık’ın belediyede başdanışman olduğu ve belediyenin stratejik plan hazırlama kurulunda yer aldığı saptandı. Çalışanların da ifadelerine yer verilen raporda başkan Işık’ın müdürlere hitaben bir toplantıda kızına ilişkin “Sözü sözümdür. Talimatı talimatımdır” dediği belirtildi.Raporda resmi bir kamu kurumu olan belediyenin başkan Işık ve diğer görevliler tarafından bir aile kurumu gibi yönetildiğine dikkat çekilerek belediyede hiçbir resmi sıfatı ve yasal dayanağı olmadan başkanın kızı İmran Işık’ın kamu görevini usulsüz olarak üstlendiği tespit edildi. Telefonla ulaştığımız Alim Işık ise kızının resmi danışmanı olduğunu belirterek “Bunda bir sıkıntı yok” dedi./Archive/2020/11/13/235925232-s1-imran-isik.png‘ÜZMEKTEN SAKININ’Mülkiye müfettişleri tarafından hazırlanan raporda başkan Işık’ın kızı avukat İmran Işık’ın belediyede yer aldığının saptanması üzerine çalışanların ifadelerine başvurulduğu belirtildi. Bir çalışan, ifadesinde İmran Işık’ın bir toplantı yapmadığını ancak belediye birim müdürlerinin toplantılarına katıldığını gördüğünü ve bir müdürle toplantısında başkan Işık’ın özetle, “İmran Hanım benim kızım, canım, yavrum, aynı zamanda şahsi vekilim ve danışmanımdır. Kendisi bu işten hiçbir ücret almamaktadır. İstediği evrak, istediğim evraktır. Bu böyle bilinsin, kendisini üzmekten sakının” dediğini anlattı.‘ARAÇ TAHSİS EDİLDİ’Başka bir ifadede de “Belediye başkanımızın kızı, şahsi avukatı, fahri danışmanı, belediyemiz içerisinde müdürlere talimat vermek üzere yetkilendirilmiş birisidir. Başkan Bey’in göreve geldiği günden itibaren belediyemizde çalışmaktadır. Müdürlüklerce yapılan hemen hemen her işin, Başkan Bey’den önce onay merci olarak görev yapmaktadır. İlgili işlerle alakalı müdürlere talimat vermektedir. Belediyemizin 3. katında Başkan Bey’in bulunduğu alanda oda tahsis edilmiştir. Araç tahsis edildiğini bilmeme rağmen plakasını bilmiyorum” sözleri kaydedildi. Raporda bu konuya ilişkin özetle, “Resmi bir kamu kurumu olan belediyenin başkanı Prof. Dr. Alim Işık ve diğer görevliler tarafından bir aile kurumu gibi yönetildiği, belediyede hiçbir resmi sıfatı ve yasal dayanağı olmadan belediye başkanının kızı avukat İmran Işık’ın kamu görevini usulsüz olarak üstlendiği saptandığından ilgililer hakkında inceleme başlatılacak ve avukat İmran Işık hakkında Kütahya Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulacaktır” denildi.‘BİR SAKINCA VAR MI?’Telefonla ulaştığımız Alim Işık ise kızının belediyede başdanışman ve belediyenin stratejik plan hazırlama kurulunda yer almasına ilişkin “Bir sakınca var mı? Stratejik planı hazırlamada yer alamaz mıymış? Tüm kamu kurumları, ilgili paydaşlar, ihtiyaç duyulan noktalardaki her türlü kişiler stratejik planlarda yer alabilir. Dolayısıyla ihtiyaç varsa her vatandaşımızdan yararlanabiliriz” dedi. Işık, çalışanların ifadelerine ilişkin de özetle, “Burası hem Sayıştay hem de Mülkiye denetimine tabi bir kurum. Varsa herhangi bir usulsüzlük kurumlar gereğini yapar. Bu tür dedikodulara dayalı işlerle biz iş yapamayız. Devletin kurumları görevinin başındadır, ne gerekirse yapılır. Bu belediyeye 2019 yılında başkan olduk. 2011 yılından beri Mülkiye denetimine tabi olmayan belediye Mülkiye müfettişleri tarafından denetlendi. Denetlenmeye devam edecek. Yüzlerce bulgu var. Biz de gereğini yapıyoruz. Bizden önce yapıldı diye kurumun herhangi bir eksiği yanlışı varsa düzeltilemeyeceği anlamına gelmez’’ diye konuştu. ‘BİR SIKINTI YOK’Oda ve araç tahsis edilmesi iddiası ile kızı İmran Işık’ın belediyede şu an resmi olarak hangi görevde çalıştığını sormamız üzerine ise başkan Işık şöyle konuştu:“Lütfen, bu konular özel konular. Herhangi bir usulsüzlük varsa bunu yapacak kurumlar bellidir. Gereğini yaparlar. Benim resmi danışmanımdır. Bilabedel hukuk konularında, ihale dokümanlarının incelenmesi, sözleşmenin hukuka uygunluğuna ilişkin denetlenmesi konularında destek aldığım, bilgi aldığım danışmanımdır. Bunda bir sıkıntı yok.”VIP KUTLAMAKızı İmran Işık için MHP’li başkanın VIP odasında doğum günü kutlaması yapılmış, belediye bürokratları da hazır bulunmuştu. 2 Eylül’de medyaya yansıyan görüntülerde İmran Işık’ın kutlamasına, Belediye Özel Kalem Müdürü ve başkanın özel sekreteri de katılmış, özel sekreter pastayı getirirken özel Kalem müdürü ise ikram etmişti.GÖREVDEN UZAKLAŞTIRILMIŞTIKütahya Belediyesi’ni AKP’den 2019 yerel seçimlerinde devralan Başkan Işık daha önce MHP’den milletvekilliği de yaptı. Ayrıca Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Türk Hava Kurumu Üniversitesi Rektör Vekilliği’ne de atanan Işık’ın görevine “görülen lüzum üzerine” son verildiği belirtilmişti. Işık hakkında “FETÖ”cü olduğu öne sürülen haberler de yapıldı. cumhuriyet.com.tr

Kadınlar‘iş’te tükeniyor

Kadınlar ‘iş’te tükeniyor Koronavirüs döneminde kadın çalışanların hem ev içi iş yükü arttı hem de daha fazla şiddete maruz kaldı. Pandemi döneminde kadın çalışanların yüzde 89’u ev içi şiddetin arttığına dikkat çekerken erkeklerde bu oran yüzde 19’da kaldı. Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) ve Birleşmiş Milletler Kadın Birimi (UN Women) Türkiye işbirliğinde hazırlanan “Covid-19 Salgınının Kadın Çalışanlar Açısından Etkileri” araştırmasına göre Covid-19 döneminde kadın çalışanların sorun olarak gördükleri ilk üç konu, yüzde 99 ile artan ev işleri ve bakım sorumluluğu, yüzde 97 ile uzaktan/evden çalışma ile artan iş yükü ve yüzde 95 ile endişe, psikolojik stres ve tükenmişlik şeklinde sıralandı. Erkek çalışanlarda ise ilk üç sorun, yüzde 74 salgın döneminde ücret/gelir yetersizliği, yüzde 69 iletişim ve bilişim teknolojilerine kısıtlı erişim, yüzde 65 ile de psikolojik stres ve tükenmişlik oldu.Raporun tanıtımı için düzenlenen çevirimiçi toplantıda konuşan TÜRKONFED Başkanı Orhan Turan, Türkiye’nin kadın istihdamında yüzde 30 tuzağına yakalandığını anlatarak Türkiye’de pandemi nedeniyle işten çıkarmalar sınırlansa da kayıt dışı çalışanların üçte ikisini oluşturan kadınların işgücü kaybında ilk sırada yer aldığını vurguladı.TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski de “Covid-19 döneminde kadınlar ve kız çocukları artan oranda aile içi şiddetle mücadele etmek zorunda kalıyor. Hiçbir krizden toplumun yarısını geride bırakarak çıkamayız” dedi.339 ŞİRKET KATILDIUN Women Türkiye Ülke Direktörü Asya Varbanova ise Covid-19’un işgücü piyasasındaki var olan eşitsizlikleri derinleştirdiğini anlatarak Nisan 2020 verilerine göre kadınların 1.1 milyon, erkeklerin ise 1.5 milyon iş kaybı yaşadığını vurguladı.339 şirketin katıldığı ve Mart-Haziran 2020 döneminde yapılan “Covid-19 Salgınının Kadın Çalışanlar Açısından Etkileri” araştırmasında şu tespitlere yer verildi:- Kadın ve erkek çalışanların yaşadığı sorunlarda en büyük fark, ev-iş dengesi ve artan şiddet bağlantılı.- Araştırmaya katılan işletmelerin neredeyse tamamında (yüzde 99) kadın çalışanlar tarafından ortak olarak iletilen sorunlar arasında artan ev işleri ve çocuk/yaşlı/hasta bakımı nedeniyle karşılaşılan zorluklar mevcut.ÖZEL  ÖNLEM ALANLAR YETERSİZ- Covid-19 salgını ve ilgili kısıtlamalar başladığından bu yana çalışanların yaşadığı stresi azaltmak ve genel refahlarını desteklemek üzere araştırmaya katılan işletmelerin yüzde 76’sı özel önlemler aldığını belirtti, ancak sadece yüzde 26’sı kadın çalışanlara yönelik özel önlem alındığını ifade etti.-Eşitlik endeks değeri yükseldikçe Covid-19 salgınının etkileriyle mücadelede şirketlerin artan iş yüküne karşı ev-iş dengesine yönelik ve ev içi şiddete yönelik önlem alma eğilimi de artış göstermekte./Archive/2020/11/14/000617884-kad.jpg Şehriban Kıraç

24.İstanbul Tiyatro Festivali herşeye rağmen başlıyor: Her yer sahne seyirci her yerde!

24. İstanbul Tiyatro Festivali her şeye rağmen başlıyor: Her yer sahne seyirci her yerde!  Festivalin onur ödülleri Ivo van Hove, Geyvan Mcmillen ve Işıl Kasapoğlu’na verilecek.İstanbul Tiyatro Festivali Direktörü Leman Yılmaz, pandemi döneminde festival hazırlamanın zorlukları yanında yaptıklarını anlattı: “Mart ayının ortasından bu yana evlerde çalışıyoruz. Operasyon ise tümüyle iletişime dayalı bir çalışma, sanatçı ve topluluklarla Zoom üzerinden bir araya geldik. Festival programını düşünürken de üç farklı senaryo çalıştık. Her türlü duruma karşı hazırlıklı olmanın yollarını oluşturduk. Yine de pandemi konusunda alınan kararlar ile programda değişikliklere gitmek gerekiyor. Her an her şeye hazır olmak çok önemli” diyor.‘UMUDU KAYBETMEYELİM’Festival, çevrimiçi ve fiziksel olmak üzere iki ayrı platform için hazırlandı. Ama sadece iki canlı gösteri yer alıyor.  Yılmaz, “Canlı gösteriler, tüm dünyada aynı anda izlenebilecek gösteriler olması açısından dikkat çekiyor. Yine çevrimiçi programımızda da uluslararası yapımlar yer alıyor. Bir diğer önemli nokta ise yerli yapımların festival programında ön planda olması. Pandemi döneminde kültür sanat alanının ve özellikle bağımsız olarak çalışan sanatçı ve toplulukların yaşadığı zorlukları hepimiz biliyoruz. Yerli yapımların festivalde yeni projeleriyle yer alması, festival olarak da bizim mekân ve prodüksiyon desteği ve çok büyük rakamlar olmasa da bilet gelirlerinden verdiğimiz destek en azından bu sistemin kendini döndürebilmesini sağlamak açısından çok önemli. Ama her şeyden önce de bu karanlık ve bilinmezliklerle dolu dönemde umudumuzu kaybetmemenin önemli olduğunu düşünüyorum” diyor.ÜCRETSİZ ETKİNLİKLERYılmaz, festivalde nasıl sürprizler olacak sorusuna “Çevrimiçi programda özellikle bu platform için tasarlanmış oyunlarımız ve etkinliklerimiz tüm Türkiye’den ve dünyadan izlenebilecek. Ayrıca yine çevrimiçi programda yer alan ve ücretsiz olarak herkesin erişimine açık çok yönlü bir eğitim programımız da olacak. Seyirciyle ilk kez buluşacak oyunlarımız var. Uzun yıllardan sonra ilk kez festival programında açık havada düzenlenecek açılış etkinliğimiz yer alıyor. Fransız topluluk her türlü olumsuzluğa rağmen şu anda burada ve hazır” yanıtını veriyor./Archive/2020/11/14/004211144-leman-kulturmaxrnk.jpgFestivalin fiziki performansları Covid-19 önlemleri altında DasDas, Fişekhane, Moda Sahnesi, Zorlu PSM, Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi, Babylon, Yapı Kredi bomontiada, Caddebostan Kültür Merkezi, Surp Vortvots Vorodman Kilisesi gibi mekânlarda yapılacak. Festival programındaki çevrimiçi performanslar ise 14 Kasım-1 Aralık tarihleri arasında, festival süresince online.iksv.org adresinde izlenebilecek.‘SANATA SAHİP ÇIKALIM’Pandemi sonrası zor durumda olan tiyatro sektörüne destek olmak için Ortak Yapım ve Fringe Festival gibi tiyatroyla ilgili çalışmalara sponsor olan ENKA Sanat, İstanbul Tiyatro Festivali’nde de “Yerli Yapımlar Gösteri Sponsorluğu”nu üstlendi. ENKA Sanat Direktörü Gül Mimaroğlu, İKSV ile işbirliği hakkında şunları söyledi: “İKSV ile bugüne dek tiyatro ve müzik festivallerinin yanı sıra Tasarım Bienali’nden Venedik Bienali’ne, özel gösterimlere kadar çok sayıda projede birlikte olduk. Bugün de pandemi nedeniyle zor bir süreçten geçen sanatçılara destek olmak ve sanatın izleyiciyle her koşulda buluşmasını sağlamak üzere yan yanayız. İstanbul Tiyatro Festivali kapsamında hem dijital hem de fiziksel ortamda sunulan, 23 değerli yerli yapımın gösteri sponsoru olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Tüm tiyatroseverleri, kadınları odağına alan bu festivalde, Ayça Bingöl’ün yorumuyla sahnelenen ve Yıldız Kenter’in anısına ithaf edilen ‘Ben Anadolu’ başta olmak üzere tüm yapımları izleyerek bizlerle birlikte olmaya, sanata sahip çıkmaya davet ediyoruz.” Öznur Oğraş Çolak

CHP'den depremçalıştayıtepkisi: Hatırlıağabeyler devreye giriyor!

CHP'den deprem çalıştayı tepkisi: Hatırlı ağabeyler devreye giriyor! Öztunç, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin depremle ilgili düzenlediği çalıştaya vali ve Çevre ve Şehircilik Bakanı ile temsilcilerinin katılmamasına tepki gösterdi. Öztunç, hükümetin deprem vergilerini nereye harcadığını hâlâ açıklamadığını belirterek hasarlı binalar için hatırlı kişilerin devreye girdiği yönünde duyumları olduğunu açıkladı.Öztunç, “Vali nasıl gelmez! Üstelik bu ortak akıl çalıştayı. Bilim çalıştayı bu. Böylesine politize olmuş bir bürokrasi olamaz. Bu CHP’nin çalıştayı değil. Çalıştaya akademisyenler davet edildi, 9 Eylül’den hocalar da davetliydi ama gelmedi. Niye? Rektör Hanımefendi Nükhet Hanım izin vermiyor. Ayıp değil mi? Hotar, 9 Eylül Üniversitesi’nin rektörü mü AKP’nin temsilcisi mi?” dedi. l İZMİR Mehmet İnmez

F.Bahçe’den ayrılanlar başarılıperformanslarıyla dikkatçekiyor: Ya oynatın ya almayın

F.Bahçe’den ayrılanlar başarılı performanslarıyla dikkat çekiyor: Ya oynatın ya almayın  Sarı-Lacivertliler transfer şampiyonu olarak gözüküyor. Ancak o kadar takviyeye karşın son iki yıl hüsran yaşamış, diğer iki yıla girdiği gibi yine bu yıla şampiyonluk parolası ile girmiş, Kadıköy’de Konyaspor’a 2-0 yenilmesiyle beraber yeni bir kaos mu yaşanacak sorusu gündemi gelmişti. Başlarda olumlu transferler yapıldığını söyledik. 18 oyuncu alındı, diğer yandan da çok sayıda futbolcu gönderildi. NEDEN ALINDILAR?Gönderilenler arasında yeni transferler de vardı her zaman olduğu gibi. Madem aldıklarınızı oynatmayacaktınız o zaman neden transfer ettiniz? Şimdi her biri başka başka yerlerde. Bugün Fenerbahçe iyi oynamıyor. Kişisel becerilerle maçlar kazanıldı. Sistem yok. Kalıp hep aynı. Doldur boşalt. Konya maçında doldur boşaltlarda işe yaramadı. Orta alandan toplar gelmiyor. Bir teknik adamın B, C planı olmalı. Bir iki yenilgi daha alınırsa o zaman Emre Belözoğlu ve Ali Koç, kulak çekmeye başlar. DENİZ HARCANDIDeniz Türüç Fenerbahçe’de harcandı. Deniz’in asıl oynaması olan yer forvet arkasıdır. Ersun Yanal uzun süre solbekte oynattı ve bitirdi. Uzun süre kulübede geçti günleri. Bugün Deniz’in Başakşehir’de oynadığı futbolu zevkle izliyorum. Türüç, milli maçta da sahanın en iyisiydi. Deniz Türüç dışında gönderilen diğer oyunculara bakıyorum (Frey, Zanka, Allahyar, Berke, Oğuz Kağan, İsmail, Barış, Emir, Murat) gittikleri takımlarda hepsi oynuyor. Aralarında gol atanı var, asist yapanı var. Performansları mükemmele yakın. Alıyorsunuz, oynatın, oynatmayacaksanız almayın. Allahyar geldikten iki gün sonra İstanbulspor’a verilmişti. Trabzon’dan alınan Novak kaç maç oynadı? Bu takımda banko oynar. Thiam, Samatta haftalardır ortada yok. Ferdi oynasın. Rodrigues’i de göndermek hataydı. Thiam’ı gördükten sonra onu arıyorum. Umarım şampiyonluk yolunda 3. hüsran yaşanmaz. Çünkü şu anki gidişat parlak değil. GÖKHAN SAKATLANDIBu arada Gökhan Gönül’ün kasık bölgesinde ikinci derece kısmi yırtık tespit edildi. Erol Bulut’un bu gelişme sonrası Nazım Sangare’yi sahaya sürmesi bekleniyor. Hilmi Türkay




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter