News - Haberler
Aras: Salgının suçu sadece esnafa yüklenemez
Aras: Salgının suçu sadece esnafa yüklenemez Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, koronavirüs salgınıyla birlikte ilçenin nüfusunun iki buçuk kat artarak 500 binlere yaklaştığını belirtti. Turizm kenti Bodrum'un salgınla birlikte çok etkilendiğinin altını çizen Aras, "Bütün kışı biz, geçtiğimiz sezonla beraber kapalı olarak geçirdik. Geçtiğimiz sezon da sadece iki ay açık kalabildi işletmelerimiz. Bu iki ay bizde yüzde 80 civarında kayıp anlamına gelir" diyerek salgın sürecinde Bodrum'un ekonomik olarak da etkilendiğine işaret etti. Aras, Bodrum'un salgınla beraber kentin ciddi sorunla karşı karşıya kaldığını ANKA Haber Ajansı'na anlattı. Bodrum'un her zaman resmi nüfusunun üstünde bir nüfusu barındırdığını belirten Aras, "Ancak salgınla birlikte insanlar daha çok Bodrum’un açık, temiz havasına, bir taraftan müstakil yapısına bence buraya inanarak geldiler. Ve nüfus bir yılda iki buçuk katına çıktı. Bizim kış nüfusumuz 200 bin iken 500 bin olarak devam ediyoruz. Bir yılda bir kentin nüfusu iki buçuk katına çıkarsa orada normalde kaos olur. Ama biz insan üstü bir gayretle çalışıyoruz" dedi. "CİDDİ BİR TRAFİK YOĞUNLUĞUMUZ VAR"Yaz aylarında yerli ve yabancı turistlerle beraber kentin nüfusunun 1 milyona yaklaştığının altını çizen Aras, şunları söyledi:"O iki, üç ay zaman zarfında biz ek önlemlerle, personel, araç, gereç takviyesiyle bu hizmetleri yürütebiliyorduk. Ama tabi bir yıl boyunca bu nüfus sabit hale gelince, 500 bin gibi, zorlandığımızı söyleyebilirim. Çünkü ciddi bir trafik yoğunluğu var. Mesela katı atık toplaması da neredeyse iki buçuk katına çıktı. Personelimiz, park ve bahçeler birimimiz canla başla çalışıyorlar, gece gündüz demiyoruz. Vatandaşlarımıza hizmet edebilelim diye çalışıyoruz." Aras, salgınla birlikte turizmin etkilendiğini, geçtiğimiz yıl sadece iki ay çalışılabildiğini belirterek, "Bu iki ay bizde yüzde 80 civarında kayıp anlamına gelir. Buranın istihdam edilen bir sürü çalışanı var. Buradaki işletmecilerin kredileri, ödemeleri, vergileri var. Kendi çocuklarının hayatı, mutfak masrafları var. Ciddi bir sorun oldu" dedi. "BODRUM'UN TAHRİBATINDAN TEDİRGİNİZ"Bodrum’da geçmişten gelen alt yapı sorunları olduğunu söyleyen Aras, "Bu sorunların çözümü için büyükşehir belediyemiz, Bodrum Belediye’miz, Kültür Bakanlığı’mız çalışıyor. O yüzden Bodrum şu anda bir şantiye görünümünde. Asıl burada büyük pay biraz da yeni yapılaşmaların getirdiği yük de var. Böylece Bodrum’da zor bir süreç yaşıyoruz şu anda. Vatandaşlarımız tedirgin. Hem nüfus artışından hem yapılaşma hızından hem de Bodrum’un tahribatından tedirgin. Bodrum’un tahrip olmasından, kentleşmesinden korkuyorlar haliyle. Biz de tüm gücümüzle bunu önlemeye çalışıyoruz" diye konuştu. "10 METREKARELİK BİR ODA 400 BİN TL FARK ETTİRİR"Aras, Bodrum'un en büyük sorunlarından birinin de kaçak yapılaşma olduğuna dikkat çekti. Şehrin cazip halinin gayrimenkul fiyatlarına da yansıdığını belirten Aras, "Beş, on katına kadar çıktı. Kiralar da tabii en az iki, üç katına çıktı. O yüzden Bodrum’da her yer artık altın değerine ulaştı. Böyle bir coğrafyada kaçak yapılaşma ister istemez, siz ne kadar da önlem almaya çalışsanız da devam ediyor. 10 metrekare fazla eklese şu anda nerden baksanız 400 bin TL fazlaya satar. 10 metrekarelik bir oda 400 bin TL fark ettirir" dedi. "KAÇAK YAPILAŞMANIN CİDDİ BİR FATURASI VAR"Kaçak yapılaşma ile mücadeleyi sürdürdüklerini anlatan Aras, şunları söyledi: "Zabıtalarımız sokakta dolaşıyorlar, gördükleri büyük yeni tadilat, onarım ne varsa denetliyorlar. Bir taraftan vatandaşlarımız çok hassaslar bu konuda. Komşu parselde veya gördüğü bir yerde kaçak yapılaşma varsa hemen ihbar ediyor bize ve biz müdahale ediyoruz. Bir taraftan yapı kontrol ekiplerimiz drone uçuruyor ve denetimlerini sürdürüyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’mız denetimlerini sürdürüyor. O yüzden şu an topyekun mücadele halindeyiz. Ama buna rağmen durduramıyoruz. Bu konu Bodrum için çok büyük bir tehlikedir. Kaçak yapılaşma yanında, çarpık kentleşmeyi, varoşlaşmayı getirir. O yüzden özellikle imara aykırı, kaçak işlemlerin bir an önce durmasını istiyoruz. Aynı zamanda toplumsal bir sorun haline de geldi. Çünkü, sizin bir eviniz var, komşu büyütme yaparak senin manzaranı, güneşini, rüzgarını kapatıyor, bahçeyi tahrip ediyor. Siz, komşunuzu şikayet etmek zorunda kalıyorsunuz. Büyük bir toplumsal travma haline geldi konu. O yüzden bizim vatandaşlarımızdan talebimiz bir iş yapacaklarsa belediyeye gelmeleri. Belediyeden aldıkları izinle eski ya da yeni yapılara müdahale etmeleri. Kaçak yapılaşmadan uzak durmaları. Çünkü kaçak yapılaşmanın ciddi de bir faturası var. Tespit edildiği anda mühürleniyor ve arsa bedeli de üzerine konarak o kaçak yapılan metrekarenin cezaları inanılmaz boyutlara ulaşıyor. Aynı zamanda yıkım kararı alınıyor. Sonrasında cumhuriyet savcılığına imara aykırı hareket etmekten suç duyurusunda bulunuyoruz. Ve sonuçta elbet yıkıyoruz." Vakaların, yoğun bakım sayılarının arttığını söyleyen Aras, gelecek sezon için turizm sektörü konusunda bir öngörüde bulunmanın çok zor olduğunu söyledi. Vakaların arttığını belirten Aras, şunları söyledi:İKİ AY BİZDE YÜZDE 80 CİVARINDA KAYIP ANLAMINA GELİRHükümetimiz ne kadar da sistemi açık tutmaya uğraşsa da belli bir zaman sonra temel sorun sağlık olduğu için bazı önlemler almak zorunda kalabiliyor. Bütün kışı biz, geçtiğimiz sezonla beraber kapalı olarak geçirdik. Geçtiğimiz sezon da sadece iki ay açık kalabildi işletmelerimiz. Bu iki ay bizde yüzde 80 civarında kayıp anlamına gelir. Buranın istihdam edilen bir sürü çalışanı var. Buradaki işletmecilerin kredileri, ödemeleri, vergileri var. Kendi çocuklarının hayatı, mutfak masrafları var. Ciddi bir sorun oldu.SALGININ SUÇU SADECE ESNAFA YÜKLENEMEZSon günlerde Bodrum'da günlük vakalar 10'lardan 30'lara çıktı. Bu çok önemli bir sayı. Şu an turuncu renkteyiz. Eğer bu sayılar böyle gitmeye devam ederse Cumhurbaşkanı'mız da bir açıklama yapmıştı, 'biz kararlıyız, aldığımız kararın arkasında duracağız, eğer çok büyük bir tabloyla karşılaşmadığımız sürece' diye. Ama şu an tablo kötüye gidiyor. Bizim burada acilen önlem almamız lazım. Mekanları kapatalım demiyorum, sadece mekanları kapatarak siz bu salgınları önleyemezsiniz. Bu salgının suçu sadece esnafa yüklenemez. Bu yanlış bir yaklaşımdır. Gerekli önlemler alınır, buna göre yaşanır. Herkes kendi önlemini kendi alsın. Burada yaşanan ciddi bir sağlık trajedisi. İnsanlar ölüyor, kaybediyoruz. AVM'LER AÇIK, UÇAKLARDA YAN YANA SEYAHAT EDİYORUZEsnafa yükleniyorlar. Diyorlar ki 'kafeyi, restoranı açtık, sayılar arttı.' Okullar da açık. Burada bir şeyi düşünürken sadece esnafı değil. Alışveriş merkezleri açık. Uçaklarda biz yan yana seyahat ediyoruz, hiçbir şekilde uçaklarda en küçük önlemi dahi görmüyorum ben. Uçaklara, alışveriş merkezlerine yapmayalım, ama bizim gariban kafe, kahvehane, restoran sahibine biz önlemleri uygulayalım hatta büyük de cezalar yazalım. Bence burada doğru bir yaklaşım yok. Sadece bir kesime bu fatura kesilemez. HİÇ KİMSEYE FATURAYI KESMEDEN ÖNLEMLER ALINMALIŞiddet olayları arttı. Kadına yönelik şiddet olayları arttı, kadınlar, insanlar öldürülüyor. Şu son dönemde çok arttı bu sayı. Bunu düşünmek lazım. Artık insanların birbirine tahammülü sınırları yok. Tolerans çizgisi artık yok. Sokakta, trafikte kavga görüyorsunuz. Ben bir uyarı için zabıtayı gönderiyorum, esnafımızla kavga ediyoruz. Büyük tepki gösteriyor, haklı. O yüzden bizim burada alacağımız önlemler, bilimsel, akılcı olmalıdır. Hiç kimseye faturayı kesmeden önlemler alınmalıdır. Şu an yapamadığımız kontrol bizim turizm sezonumuzu da etkilerse zaten bizim beklentimiz olan 2021 sezonu da çok ciddi zarar görecektir. KORONA ÖLDÜRÜYOR AMA İŞSİZLİK İNTİHARA SÜRÜKLÜYOR Okullarda çocuklar kapalı ortamda ders görüyorlar. Bu sabah haberlerde izledim, 5 öğretmenimiz hayatını kaybetmiş. Okullarda siz çocukları bir arada nasıl kontrol edeceksiniz. İmkansız. Korona, evet öldürüyor ama işsizlik de insanları intihara sürüklüyor. Bodrum'da müzisyen sayısı çoktur. Müzisyenlerimiz hayal kırıklığı, ciddi bir psikolojik bunalım içerisindeler. Her gün duyuyoruz, bir müzisyen arkadaşımız intihar ediyor. Çünkü geleceği tahmin edemiyor, göremiyor. Bir yıldır her yer kapalı, hiçbir şekilde geliri yok. Devletimiz, bizler katkı yapmaya çalışıyoruz ama nereye kadar. Biz, kirasını, faturalarını ödeyemeyen, evine yakacak alamayanlar için bir kampanya yapalım dedik. Yüzlerce kişi başvurdu, ‘ödeyemiyorum’ diye.” cumhuriyet.com.trFenerbahçeli Ferdi Kadıoğlu, "milli takım" konusunda süre istedi
Fenerbahçeli Ferdi Kadıoğlu, "milli takım" konusunda süre istedi Fenerbahçe'nin genç yıldızı Ferdi Kadıoğlu, "milli takım" konusunda süre istedi. Ferdi Hollanda genç takımında forma giyiyor, (A) takım tercihini ise yapmadı. /Archive/2021/3/23/123028938-ferdi.jpegFenerbahçe'de forma giyen orta saha oyuncusu Ferdi Kadıoğlu, milli takım seçimi konusunda dikkatlice düşünmek istediğini belirtti.Babası Türk, annesi Kanadalı olan ve Hollanda'da dünyaya gelen Ferdi, milli takım kariyeri hakkında Hollanda'nın De Telegraaf gazetesine konuştu.21 yaşındaki oyuncu, A Milli Futbol Takımı yetkililerinin kendisiyle temas kurduğunu kaydederek, "Bu, zor bir seçim. Sezon başında Şenol Güneş ile görüştüm. Bu konuda dikkatlice düşünmek istiyorum çünkü yapacağım seçim kariyerimin geri kalanını belirleyecek." ifadelerini kullandı.Hollanda'nın farklı yaş kategorilerindeki genç milli takımlarında forma giyen Ferdi, 2018 yılında NEC Nijmegen'den Fenerbahçe'ye transfer olmuştu. AAİstanbul Tuzla'da lüks sitede isyan:Ölüm tehditleri alıyoruz
İstanbul Tuzla'da lüks sitede isyan: Ölüm tehditleri alıyoruz İstanbul Tuzla'da 250 dairenin yer aldığı lüks sitede, geçici site yönetiminin daire sakinlerine yaptığı iddia edilen uygulamalar adliyeye taşındı. Yaklaşık 250 dairenin bulunduğu lüks sitede yurttaşlar, 'Asgari ücret cezası' adı altında kendilerine cezalar kesildiğini, ödemedikleri takdirde çeşitli bahanelerle araçlarıyla otoparka giremediklerini ve site yönetimi tarafından iş yerlerine şikayet mailleri atıldığını dile getirdi. Tuzla'da bulunan 250 dairelik lüks bir sitede, inşaat firması geçici olarak site yönetimini üstlendi. İddialara göre, son 3 aydır yönetimin yapmış olduğu bazı uygulamalar ve cezalar site sakinlerini canından bezdirdi."İŞLERİNDEN ATILMASINI TALEP EDİYORLAR"Ceza kesilen daire sakinlerinin avukatı ve site sakini Hakan İnce, "Yaklaşık 40 tane kat malikinin avukatlığını yapıyorum. Burada çok ilginç şeyler oluyor. Gerçekten çok fazla insan mağdur. Özellikle KVKK kapsamında kamera görüntülerini alarak insanların şirketlerine mailler atılıyor. Buna ilişkin 3-4 tane dava açtık. Maillerde bu şahıs, sosyal mesafeye uymuyor veya taşkınlık çıkarıyor diyor. Kendisine muhalif gördüğü kişilerin görüntülerini alıp şirketlerine gönderiyor ve bu şahısların terörist ve çete olduğunu yaftalayarak bunların işlerinden atılmasını talep ediyorlar. Bunlar çok ciddi suçlamalar, çok ciddi suçlar" dedi."MUHALİF GÖRDÜĞÜ VEYA SEVMEDİĞİ KİŞİLERE ASGARİ ÜCRET CEZASI ADI ALTINDA CEZALAR KESİYOR"Site yönetiminin cezaları kesmek adına bir yetkisi olmadığını kaydeden İnce, "Bu cezaları polis de kesemiyor. Polis arkadaşları çağırdığımız da kendileri de söylüyor. Burada ceza kesme yetkisi tamamen valiliklerdedir, kaymakamlıklardadır. Site yönetimi sokağa çıkma yasağı olsun olmasın kendisine muhalif gördüğü veya sevmediği kişilere asgari ücret cezası adı altında cezalar kesiyor. Bunu Valiliğe de göndermiyor, kendisi tahsil etmeye çalışıyor. Bir kat malikine sosyal mesafeye uymamak ve maskeyle ağzı kapatmamak şeklinde bir ihtar gönderiyor. Buna ilişkin bin lira ceza kesiyor. Bin liralık cezayı da icraya koyuyor. Kendisini alacaklı görüyor. Bu usulsüzdür, kişilerin huzurunu bozma suçunu da meydana getirmektedir" diye konuştu. "ÖLÜM TEHDİTLERİ ALIYORUZ, SİTEYE SOKULAMAMA TEHDİTLERİ ALIYORUZ"Site sakini Bora Ergünsel ise, "5 kuruş borcu olmayan insanın elektriği, suyu, doğalgazı kesilirse zorla ne hissederse onu hissediyorum. Evime huzurla girmek istiyorum başka bir şey istemiyorum. Ama her akşam polisle geldiğimiz an kapılarımız açılıyor. Tek sorunumuz birilerine itiraz etmek, hesap sormak. Aynı şekilde telefonla tehditler alıyoruz. Ölüm tehditleri alıyoruz, siteye sokulamama tehditleri alıyoruz. Kayıtların hepsi mevcut. Evde koronavirüsten yattığımız bir dönemde bile başka bir yerde bulunup dükkan bastığımız iddiasıyla mahkemeye verildik. Tehditler ve yıldırma politikasıyla başımıza gelmeyen kalmadı. Evde huzurla oturmak isterken günümüz akşamımız sürekli karakolda geçiyor" şeklinde konuştu."KENDİMİZİ ESİR KAMPINDA GİBİ HİSSEDİYORUZ"Sitede oturan Avukat Didem Kasapoğlu, kat maliki olduğu halde haklarını arayamadığını söyledi ve "Asgari ücret cezası, adı altında cezalar kesiliyor ve bunları ödemediğimiz takdirde otoparkımıza giremiyoruz. Aynı zamanda kovid döneminde su sayaçlarımız yönetim tarafından sökülüyor, sıcak suyumuz kesiliyor. Kendimizi esir kampında gibi hissediyoruz. Ödediğimiz aidatlar da az aidatlar değil, bin liralara yakın aidatlar. Her ay ne ödediğimizi bilmiyoruz. Bu hususta da tabii hukuk ve ceza olarak birçok yola başvurduk. 250 kat maliki olarak ciddi şekilde mağduruz. Otoparka giremiyorum çünkü asgari ücret cezasını ödemedim. Bin lira, iki bin lira, 10 bin liraya kadar cezalar var. Bu tümüyle yönetimin keyfi uygulamasına kalmış bir şey. Benim bildiğim yaklaşık 40 daire ceza aldı. Çünkü söz konusu kat maliklerinin avukatlığını da yürüttüğümüz için. Bu hususta biz hedef gösterildik. İstanbul Barosu da bazı soruşturmalarda yanımızda müdahil oldu. Yakın zamanda da katledilen avukat meslektaşımızın başına gelenlerin bizim de başımıza gelmesini istemiyoruz" ifadelerini kullandı.SİTE YÖNETİMİNE SUÇ DUYURUSUSite sakini Avukat Hakan İnci de yöneticiler hakkında suç duyurusunda bulundu. Söz konusu sitede yaklaşık 1,5 yıldır ikamet ettiğini ve 30'a yakın site sakininin avukatlığını yaptığını belirten Avukat Hakan İnci, emniyetteki ifadesinde site yönetiminde bir şirketin bulunduğunu ve şirket yöneticisi Nihat Ş'nin öz oğlunu vekaleten siteye yönetici olarak atadığını iddia etti.YÖNETİME 30'A YAKIN KAT MALİKİ DAVA AÇMIŞTIİnci'nin ifadesinde “Şahsın aidatlara ciddi oranda zam yapması site ortak alanına çit çekerek işgal etmesi üzerine 30'a yakın kat maliki tarafından bu şahsa dava açılmıştır. Anadolu 8. Hukuk Mahkemesi söz konusu dosyada hukuka ayrılık tespit edilmiştir. Ayrıca bu şahsa ait 42 bağımsız bölüm hiçbir aidata katılmamaktadır. Bu ve buna benzer davaları avukat olarak yürüttüğüm için bu şahıs tarafımı arayarak tehdit etmiştir. Eşime ve bana hakaret etmişlerdir bunlarla ilgili Başsavcılığa sunduğum suç duyurusu dilekçesine takipsizlik kararı verilmiştir" dediği öğrenildi. CEZALARIN BEDELİNİ DE KENDİ HESABINA İSTEDİLERNihat Ş'nin su saati sökülmesi problemini konuştukları sırada saldırması ve hakaret etmesi üzerine Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nın bu kişiye 'Kamu görevlisine hakaret' suçundan dava açıldığı belirtilen ifadede Avukat İnci “Son bir haftadır seçim tarihi açıklandığından beri yönetim, dava açan kat maliklerini çeşitli bahanelerle otoparklara almamaya başlamıştır. Yönetimin böyle bir yetkisinin olmadığına ilişkin Yargıtay kararlarını da sunuyorum. Yönetim özellikle bana, aileme ve kendisine dava açan site maliklerine sosyal mesafe, maske takmama gibi cezalar kesmiştir ve bu cezaların bedelini de kendi hesabına istemiştir. Buna ilişkin kesilen cezaları ve buna ilişkin icra takiplerini de ibraz ediyorum. Son günlerde ciddi şekilde rahatsızlık yaratan otoparka almama olayı sebebiyle neredeyse her gün siteye polis gelmektedir. Bu husus toplumsal olaylara sebebiyet verecek şekilde tehlike vermektedir."DAVACI VE ŞİKAYETÇİYİMAvukat İnci, site araçlarının otoparka alınmaması üzerine araç girişindeki bariyeri iple bağladığını, yönetimin kendisinden 'Mala zarar verme' suçundan şikayetçi olduğunu ifade ederek, bariyerlere zarar verilmediği, kendisine iftira atıldığını kaydetti. Avukat İnci, ifadesinde “Site kameralarından takip ederek sosyal mesafe maske cezası gibi cezalar keserek kendi namına ve hesabına cebri icra yoluna başvuran huzur ve sükunumuzu bozan ayrıca mülkiyetimize girmeyi engelleyen site yönetiminde yer alan Nihat Ş', Mehmet Emin Ş ve Yusuf E'den davacı ve şikayetçiyim" dedi. Söz konusu suç duyurusuyla ilgili Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nın soruşturma başlatması bekleniyor. DHAGalatasaray nedenİstanbul Sözleşmesi açıklamasıyapmadı?İşte detaylar
Galatasaray neden İstanbul Sözleşmesi açıklaması yapmadı? İşte detaylar . İstanbul Sözleşmesi'nin Cumhurbaşkanlığı kararı ile kaldırılmasına yönelik eleştirilen çığ gibi büyürken, spor dünyası da konuya dahil oldu.Eczacıbaşı'nın, İstanbul Sözleşmesi kararının yeniden gözden geçirilmesine ilişkin yaptığı açıklamanın ardından Fenrebahçe Kulübü de bir duyuru ile konunun hassasiyetini ve kadına yönelik yiddete karşı önemli kazanımlar sağlayan sözleşmenin devamını talep etti.Bu süreçte Galatasaray ve Beşiktaş kulüplerinden ise ses çıkmadı. Galatasaray kulüp üyeleri sosyal medya ve whatsapp gruplarında, Mustafa Cengiz yönetimini eleştirirken, kulüp adına ilk somut adım başkan adaylıklarını açıklayan eski Asbsaşkan Burak Elmas ve eski yönetici Metin Öztürk'ten geldi.Galatasaray'da Mustafa Cengiz yönetiminin ise konuyu kapalı kapılar ardında görüştüğü, bazı yöneticilerin açıklama yapılmasını istediği, bazı önemli isimlerin ise konuya sıcak bakmadığı öğrenildi. cumhuriyet.com.trİstanbulspor'da 2. Fatih Tekke dönemi sona erdi
İstanbulspor'da 2. Fatih Tekke dönemi sona erdi Son dakika... İstanbulspor, teknik direktör Fatih Tekke ile yollarını ayırdığını açıkladı. İstanbulspor, adı Kasımpaşa ile anılan teknik direktör Fatih Tekke ile yollarını ayırdığını açıkladı.Kulüpten yapılan açıklamada "Teknik Direktörümüz Fatih ‘’Sultan’’ Tekke ile karşılıklı anlaşarak yollarımızı ayırmış bulunmaktayız.Kulübümüze vermiş olduğu emeklerden ötürü kendisine teşekkür ediyor, her iki taraf içinde hayırlı olmasını diliyoruz. #YolunAçıkOlsunFatihSultanTekke" ifadeleri kullanıldı.Teknik Direktörümüz Fatih ‘’Sultan’’ Tekke ile karşılıklı anlaşarak yollarımızı ayırmış bulunmaktayız.Kulübümüze vermiş olduğu emeklerden ötürü kendisine teşekkür ediyor, her iki taraf içinde hayırlı olmasını diliyoruz. #YolunAçıkOlsunFatihSultanTekke pic.twitter.com/ZtlcZlk7B1— İstanbulspor A.Ş. (@istanbulspor) March 23, 2021Tekke'nin ismi Kasımpaşa ile anılıyordu. cumhuriyet.com.trTrabzonspor’da transferçalışmalarıbaşladı
Trabzonspor’da transfer çalışmaları başladı Gelecek sezona güçlü bir kadroyla giriş yapmak isteyen Trabzonspor'da transfer harekatı başladı. Süper Lig’de üst sıralar için mücadele eden Trabzonspor, bir yandan ligde yarışırken, diğer yandan da transfer çalışmalarına devam ediyor. Öncelikle sözleşmesi sezon sonunda bitecek oyunculara yönelen bordo-mavililer, Kasımpaşa’dan santrfor Fode Koita ile Fransa temsilcisi Bordeaux’dan sağ bek Youssouf Sabaly’in transferlerini sonuçlandırmaya çalışacak.VISCA AVCI’NIN GÖZ BEBEĞİTrabzonspor’da ayrıca Medipol Başakşehir’in futbolcusu Edin Visca transferinde de ısrar devam ediyor. Teknik direktör Abdullah Avcı’nın takımda görmeyi çok istediği oyuncu için girişimler sezonun tamamlanmasının ardından hızlandırılacak. Şartlara bağlı olarak yapılacak görüşmeler neticesinde Trabzonspor birçok kez gündeme gelen Visca transferinde de bu dönem mutlu sona ulaşmak istiyor.GİDECEKLERE GÖRE SAYI DEĞİŞEBİLİRBordo-mavililer ayrıca sol bek, sol kanat ve forvet için de girişimlerini sürdürdüğü, ayrılacak oyuncuların durumuna göre transfer sayısının değişebileceği, şartların oluşması durumunda orta sahaya da bir takviye daha yapabileceği kaydedildi.HOSSEINI İLE GÖRÜŞMELER SÜRÜYORTrabzonspor dış transferde çalışmalarını sürdürürken bir yandan da sözleşmeleri sona erecek oyuncularla görüşmelerine devam ediyor. Bordo-mavili yönetimin takımda tutmayı planladığı İranlı stoper oyuncusu Majid Hosseini’ye yeni bir teklifin daha yapıldığı kaydedilirken, bu transferi de olumlu sonuçlandırmayı hedeflediği ifade edildi.UĞURCAN YUVADAN UÇABİLİRTrabzonspor’da özellikle sezon öncesi transfer döneminde birçok kulüpten teklif alan ancak şartlar konusunda anlaşma sağlanamayınca Avrupa’ya transferi rafa kalkan Uğurcan Çakır’ın sezon sonu takımdan ayrılmasına kesin gözüyle bakılıyor. Avrupa’dan birçok önemli kulübün talip olduğu Uğurcan için yönetimin taban fiyatını 25 milyon Euro seviyelerinde belirlediği ve sonraki satışından da kar payı talep edeceği, bu şartların oluşması durumunda milli kalecinin transferine onay verileceği kaydedildi. cumhuriyet.com.trTwitter CEO'su Dorsey ilk tweet'ini kripto para olarak 2,9 milyon dolara sattı
Twitter CEO'su Dorsey ilk tweet'ini kripto para olarak 2,9 milyon dolara sattı Twitter'ın Üst Yöneticisi (CEO) Jack Dorsey'in yazdığı ilk tweet, kripto para olarak 2,9 milyon dolara satıldı. Valuables by Cent'ten yapılan açıklamada, pazartesi düzenlenen dijital bir müzayedede Dorsey'in 15 yıl önce attığı ilk tweet'inin, Bridge Oracle'ın CEO'su Sina Estavi'ye 2,9 milyondan dolardan fazla bir miktara NFT isimli kripto para olarak satıldığı bildirildi.Dorsey, “Twitter’ımı şimdi kuruyorum” yazan tweetinden elde edilen kripto paranın, Give Directly isimli Afrika'ya yardım yapan kuruluşa aktarılacağını belirtti.just setting up my twttr— jack (@jack) March 21, 2006Estavi de Twitter hesabından, "Bu sadece bir tweet değil! Sanırım yıllar sonra insanlar Mona Lisa tablosu gibi bu tweet'in gerçek değerini anlayacaklar." paylaşımında bulundu.This is not just a tweet!I think years later people will realize the true value of this tweet, like the Mona Lisa painting https://t.co/vnA5pz3esQ— Estavi (@sinaEstavi) March 22, 2021 AASüleyman Soylu'dan 3. 'İstanbul Sözleşmesi' açıklaması: Bu kez net konuştu
Süleyman Soylu'dan 3. 'İstanbul Sözleşmesi' açıklaması: Bu kez net konuştu ardından bu kez daha net konuştu. İlk açıklamasında "Aldığımız önlemler bizi vatandaşımıza karşı mahcup etmeyecektir" diyen ardından, Dünya'daki ve Avrupa'daki kadın cinayetleri oranlarında Türkiye'yi kıyaslayan Soylu, bugün katıldığı etkinlikte, Türkiye’nin egemen bir devlet olduğunu ifade ederek, istediği sözleşmeye imza atıp, istediği sözleşmeden çıkabileceğini söyledi. Bakan Süleyman Soylu, Ankara’da düzenlenen ‘Türk Polisi ve Diğer Kolluk Kuvvetlerinin Seyahat Belgesi Sahteciliği Tespiti ve Risk Analizi Kapasitesinin Güçlendirilmesi Projesi Açılış Konferansı’nda konuştu. Soylu, Türkiye’nin Cumhurbaşkanı kararıyla çekildiği İstanbul Sözleşmesi hakkında şu açıklamaları yaptı:“Son dönemde İstanbul Sözleşmesi üzerinden haksız bir ithamla karşı karşıyayız. Attığımız tüm adımların hiçbirini İstanbul Sözleşmesi yapmadı. Nasıl göç meselesinin insanlık meselesi olarak altını çizmişsek bu meselenin tamamına da böyle bakıyoruz. Biz egemen devletiz. İstediğimize imza atar, istediğimizden çıkarız. En son Polonya, lezbiyen, gay, trans tüm bunlara itiraz ettiği için Polonya çıktı, dünya da yıkılmadı. Dünyanın karşı karşıya kaldığı cinayet oranları belli, Türkiye'nin de belli. Bizim için 1 sayısı da fazla, bunu ifade ediyorum. Bize bu konuda sanki her şey bitti, yarından itibaren kadınla ilgili meselelerde hiç bir adım atmayacağımızı iddia edenler Türkiye'nin kapasitesine, kanunlarına, hem de bu kadar çabamıza haksızlık etmektedir. Bizim bu sözleşmeden çıkma hakkımız var. Her şey istismar nedeni... Ya şu ideolojik kalıplardan ne olursunuz bir kurtulalım. Bu konuların her biri ile mücadelesi aynı kararlılıkla devam edecektir. Milletimiz bize güvensin.” cumhuriyet.com.trBilim insanlarıMars'taki 'örümceklerin' sırrınıçözdü
Bilim insanları Mars'taki 'örümceklerin' sırrını çözdü Bilim insanları Mars'taki gizemli örümcek şekillerinin nasıl meydana geldiğini ortaya çıkardı. Araneiform ismi verilen bu şekiller, gezegenin güney kutup bölgelerinde bulunan çukurlardan oluşuyor. Dünya'da veya Güneş Sistemi'ndeki başka herhangi bir gezegende bu tür çukurlara daha önce hiç rastlanmadı. Bu da örümcek şekillerini hem daha gizemli kılıyor hem de nasıl oluştuklarını anlamayı zorlaştırıyor.Independent Türkçe'nin aktardığına göre bilim insanları yeni araştırmada, “Kieffer hipotezi” diye bilinen, bu şekilere ilişkin en popüler teoriyi destekleyen ilk fiziksel kanıtı elde etti.Bu hipoteze göre örümcek şekilleri, donmuş karbondioksitin süblimleşmesiyle, yani sıvılaşmadan doğrudan gaz haline geçmesiyle ortaya çıkıyor.Gezegenbilimci Lauren McKeown, "Bu araştırma, Mars'ın kutup manzarasını değiştirdiği düşünülen sürece dair ilk deneysel kanıtı sunuyor" dedi:"Kieffer hipotezi 10 yıldan uzun süredir kabul görüyordu ama şimdiye dek tamamen teorik bir çerçevede kalmıştı. Deneyler, Mars yörüngesinden gözlemlediğimiz örümcek şekillerinin, kuru buzun katıdan gaza doğrudan geçişiyle ortaya çıkabileceğini gösteriyor."MARS MEVSİMLERİ VE ÖRÜMCEKLERMars'ın eksen eğikliği, Dünya'nınkine çok yakın. Bu da mevsimsel sıcaklık değişimlerinin Dünya'ya çok benzediği; sonbahar ve kış mevsimlerinde sıcaklıkta önemli düşüşler, ilkbahar ve yaz aylarında ise yeniden artışlar görüldüğü anlamına geliyor.Öte yandan Mars atmosferi, Dünya'nınkinden çok farklı. Çok daha ince olan bu atmosfer, çoğunlukla (yaklaşık yüzde 95 oranında) karbondioksitten oluşuyor. Gezegen ayrıca Güneş'ten çok daha uzakta, bu nedenle mevsimler çok daha soğuk geçiyor. Kış geldiğinde atmosferdeki karbondioksit, özellikle yüksek enlemlerdeki yüzeyde donuyor.2006 ve 2007'de jeofizikçi Hugh Kieffer ve meslektaşları, ilkbaharda bu donmuş karbondioksitin süblimleştiğini ve yarı saydam levhaların altında hapsolduğunu öne sürmüştü.Bu teoriye göre gaz ısındıkça ve genleştikçe basınç artıyor ve levhayı çatlatıyor. Böylece gazın kaçması için delikler oluşturuyor. Gaz deliklere dolarken Mars yüzeyinde örümceğe benzer bir kanal sistemi oluşturuyor.Daha sonra gaz, basınç nedeniyle parçalanan malzemelerle birlikte hızla yukarı doğru püskürüyor. Üstteki buz levhası nihayet eridiğinde ise geriye araneiform denen bu şekiller kalıyor.Kieffer, bu varsayımsal sürecin Dünya'da gözlemlenen hiçbir şeye benzemediğini kaydetmişti. Ancak bu süreç Mars'ta da hiç gözlemlenmedi. Bilim insanları yalnızca uydu görüntülerinde bu örümcek benzeri yapıları gördü. İşte bu yüzden McKeown ve ekibi, söz konusu süreci laboratuvar ortamında gözlemlemek için bir deney tasarladı.Deneyde “leidenfrost etkisi” adı verilen ve gündelik yaşantıda sıklıkla karşılaşılan bir olgudan faydalanıldı. Bu etki, suyun buharlaşma noktasından daha sıcak bir yüzeye konan bir damla suyun, havaya sıçramasıyla meydana geliyor.Araştırma ekibi, deney için Mars atmosferindeki basıncın taklit edildiği özel bir ortam oluşturdu. Bunun ardından Kızıl Gezegen'deki tozu simgeleyen, küçük cam taneciklerle kaplı bir yüzeye karbondioksitten oluşan bir buz levhası yerleştirildi ve tek bir delik açıldı.Burada meydana gelen süreci izleyen araştırmacılar, buzun süblimleşmeye başladığını ve ortaya çıkan gazın deliğe dolduğunu gözlemledi. Daha sonra buz levhayı kaldıran ekip, gazın delikten kaçtığı noktada örümcek benzeri bir kanal sistemi oluştuğunu saptadı.Ekip, yüzeydeki farklı dokuların sonucu nasıl etkilediğini gözlemlemek için deneyi farklı boyutlardaki taneciklerle tekrarladı. Ve tanenin boyutu ne kadar küçük olursa, desenin de o kadar dallanıp budaklandığı ortaya çıktı.Bu deney sayesinde bilim insanları, Kieffer'in ortaya attığı sürecin gerçekten de meydana gelebileceğini ilk kez kanıtlamış oldu.Bulgular, Mars'taki karbondioksit süblimleşmesinin, bilim dünyasında tartışma konusu olan diğer tuhaf şekillerde de düşünülebileceğini gösteriyor.Araştırma ekibi, araneiformlar üzerinde daha fazla çalışmanın, gezegenin çarpıcı mevsimsel süreçlerine daha fazla ışık tutacağını umuyor. cumhuriyet.com.trSoğuk algınlığına yol açan virüsün, koronavirüsüvücuttan atabildiği tespit edildi
Soğuk algınlığına yol açan virüsün, koronavirüsü vücuttan atabildiği tespit edildi İskoç bilim insanları soğuk algınlığına yol açan rinovirüsün, Covid-19 hastalığına neden olan yeni tip koronavirüsü vücut hücrelerinden çıkarabildiğini açıkladı. Ancak virüsler arasındaki bu mücadelenin faydalarının kısa ömürlü olacağı, yani soğuk algınlığı atlatıldıktan sonra insanların yeniden Covid riskine açık olacağı vurgulanıyor. Getty Imagesİskoç bilim insanları soğuk algınlığına yol açan rinovirüsün, Covid-19 hastalığına neden olan yeni tip koronavirüsü vücut hücrelerinden çıkarabildiğini açıkladı.Bazı virüslerin birbirleriyle rekabet halinde oldukları biliniyor ve Glasgow Üniversitesi uzmanları, bu mücadelede soğuk algınlığı virüsünün koronavirüsü yendiğini söylüyor.Ancak virüsler arasındaki bu mücadelenin faydalarının kısa ömürlü olacağı, yani soğuk algınlığı atlatıldıktan sonra insanların yeniden Covid riskine açık olacağı vurgulanıyor.Bununla birlikte, rinovirüsün çok yaygın olmasının Covid'in baskı altına alınmasına yardımcı olabileceğine dikkat çekiliyor.'Rinovirüs, çok bencil bir virüs'Uzmanlar bu olguyu şöyle açıklıyor:Burun, boğaz ve akciğerlerinizdeki hücreleri yan yana evlermiş gibi düşünün.Virüs içeri girdiğinde kapıyı ya başka virüslerin de girmesine izin vermek için açık bırakır ya da evde tek başına olabilmek için sıkı sıkıya kapatır.Bu virüs çok bencil bir virüs ve neredeyse her zaman insanları tek başına enfekte ediyor.Adenovirüsler gibi diğer virüslerin ise "paylaşıma açık olduğu" belirtiliyor.Covid-19 hastalığına yol açan Sars-CoV-2'nin, virüslerin gizemli dünyasında diğer virüslerle nasıl bir etkileşime gireceği uzun bir süredir merak ediliyordu.Fakat koronavirüs salgını sırasında sosyal mesafe, diğer virüslerin yayılmasını yavaşlattı ve bu alanda çalışma yapılmasını zorlaştı.'Sars-CoV-2 yerinden kıpırdayamıyor'Glasgow Virüs Araştırmaları Merkezi'nde yapılan çalışmanın sonuçları Journal of Infectious Diseases Dergisi'nde yayımlandı.Araştırmada kullanılan solunum yolları çeperi, hem Sars-CoV-2 hem de rinovirüsle enfekte edildi ve mücadeleden soğuk algınlığı virüsünün galip çıktığı görüldü.Koronavirüsün vücuda 24 saat önce girmesi durumunda bile rinovirüs tarafından uzaklaştırıldığı tespit edildi.Denemelerde rinovirüsün enfekte olmuş hücrelerde bağışıklık sistemini tetiklediği ve bunun da Sars-CoV-2'nin çoğalmasını engellediği görüldü.Araştırmacılar bağışıklık tepkisini bloke ettiklerinde Covid virüslerinin seviyesinin rinovirüsün varlığından önceki düzeye çıktığı tespit edildi.Bu durum, soğuk algınlığının geçmesi ve bağışıklık sisteminin eski haline dönmesinden sonra Covid'in yeniden insanları enfekte etmeye devam edebileceği anlamına geliyor.Getty ImagesDr. Pablo Murcia, BBC'ye "Sars-CoV-2 yerinden kıpırdayamıyor. Rinovirüs tarafından kuvvetli şekilde baskılanıyor. Bu çok heyecan verici. Çünkü rinovirüs yayılırsa yeni Sars-CoV-2 enfeksiyonlarını her zaman durdurabilir" dedi.Benzer etki bir daha önce de görülmüştü. 2009'daki büyük grip salgınının Avrupa'nın bazı bölgelerinde domuz gribi salgınını geciktirmiş olabileceği düşünülüyor.Dr. Murcia, "Aşı, hijyen ve virüsler arasındaki etkileşim Sars-CoV-2 vakalarını azaltabilir. Ama en fazla etki aşıdan gelecek" diye konuştu.Warwick Tıp Fakültesi'nden Prof. Lawrence Young, insanlarda görülen rinovirüslerin çok bulaşıcı olduğuna dikkat çekerek "Bu çalışma, bu yaygın enfeksiyonun sonbahar ve kışta Covid-19 yükünü hafifletebileceğini gösteriyor" dedi.Ancak gelecekte kışları nasıl bir durumla karşılaşacağımız belli değil.Uzmanlara göre koronavirüs muhtemelen var olmaya devam edecek ve pandemi sırasında baskılanan tüm diğer enfeksiyonlar bağışıklığın zayıflamasıyla geri gelebilir. BBC TürkçeTerör davasında HDP'lilere tahliye
Terör davasında HDP'lilere tahliye Diyarbakır'da "Silahlı terör örgütüne üye olmak" ve " Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan tutuklu yargılanan HDP İl Başkanı Zeyyat Ceylan ve parti yöneticisi Hülya Alökmen Uyanık'ın tahliyesine karar verildi. Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, Ceylan ve Uyanık, tutuklu bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) katılırken, avukatları salonda hazır bulundu.Cumhuriyet savcısı hazırladığı mütalaasında, Ceylan ve Uyanık'ın tutukluluk halinin devamı yönünde görüş bildirdi.Sanıklar Ceylan ve Uyanık, üzerlerine isnat edilen suçlamaları reddederek, tahliye talebinde bulundu. Avukatları da müvekkillerinin suçsuz olduğunu iddia ederek, tahliyelerini istedi. Savunmaların ardından mahkeme, Ceylan ve Uyanık'ın tahliyesine karar vererek, duruşmayı erteledi.İSTENEN CEZAİddianamede, HDP İl Başkanı Zeyyat Ceylan ve parti yöneticisi Hülya Alökmen Uyanık hakkında, "Silahlı terör örgütüne üye olmak" ve " Terör örgütü propagandası yapmak" suçlarından 8,5 yıldan 20 yıla kadar hapis ve mahkumiyetleri halinde Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddesinde öngörülen hak yoksunluklarına hükmedilmesine karar verilmesi talep ediliyor.Diyarbakır'da terör soruşturması kapsamında 22 Ekim 2020'de HDP il binasında polis ekiplerince arama yapılmış, çok sayıda örgütsel doküman, dijital malzemeler, toplatma kararı bulunan çok sayıda kitap, dergi ve gazete, terör örgütü elebaşının resminin bulunduğu poster, resim ve tişört, terör örgütü YPG/PKK'nın flamasının olduğu bez parçaları ele geçirilmiş, gözaltına alınan Ceylan ve Uyanık, 30 Ekim 2020'de "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan tutuklanmıştı. AA