Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Wednesday, 06.25.2025, 10:37 AM (GMT)

News - Haberler

CHP'li Ataş: 'İktidar kayıtsız kalmıştır'

CHP'li Ataş: 'İktidar kayıtsız kalmıştır' figure > '2017-2019 yılları arasında 4 bin 892 basın emekçisi işini kaybetti. Yine 2017-2019 yılları arasında 137 gazete kapandı, basın emekçileri işsiz kaldı' diyen İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, toplumun her kesimi gibi Gazetecilerin de çözülmeyen ve iktidar tarafından da çözülmek istenmeyen sorunlarla karşı karşıya kaldıklarını söyledi. Ataş, koronavirüs nedeniyle hayatlarını kaybeden gazeteciler tablosunda Türkiye'nin dünyada sekizinci sırada olduğunu da ifade etti. Türkiye'de pandemi süreci ile birlikte özellikle yerel basının da büyük darbe aldığını dile getiren İYİ Parti'li Ataş, 4 yıl önce resmi ilan alan yerel gazetelerin sayısının 1800 olduğunu, şu anda ise 925'lere kadar düştüğünü belirtti. Ataş, Kayseri'de de yaşanan ekonomik sıkıntılar nedeniyle gazetelerin birleşme yoluna gittiğini20 GAZETECİ KORONAVİRÜSE YENİK DÜŞTÜ10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayasıyla mesaj yayınlayan İYİ Parti milletvekili Dursun Ataş, geçtiğimiz yıl 20 gazetecinin koronavirüse yenik düştüğünü, bu alanda Türkiye'nin dünyada sekizinci sırada olduğunu söyledi. GAZETELER BİR BİR KAPANIYORSon 7 yıla bakıldığında yapılan bazı araştırmalara göre haftada yaklaşık 40 basın mensubunun işsiz kaldığını ifade eden İYİ Parti Milletvekili Dursun Ataş’ın açıklaması şöyle:"2017-2019 yılları arasında 4 bin 892 basın emekçisi işini kaybetti. Yine 2017-2019 yılları arasında 137 gazete kapandı, basın emekçileri işsiz kaldı. Türkiye Gazeteciler Federasyonunca yapılan açıklamada Anadolu basınında resmi ilan alan gazeteler 1800’lerden, 925'e kadar düştü. Buna karşın yapılan çağrılara olumlu yanıt verilmedi.Acil önlem çağrısı ne yazık ki karşılık görmedi. Yeni tedbirler alınmasına yönelik Meclis'te söz aldık ve gündeme getirdik. Ancak AKP iktidarı toplumun diğer kesimlerinde olduğu gibi kamu görevi yapan, zor şartlarda çalışan basın çalışanlarının sorunlarına da kayıtsız kalmıştır. Bu nedenle iktidar cephesinin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü kutlamasının vicdanlarda bir kıymeti yoktur. Çünkü bu önemli gün de kutlanmaz bir haldedir.”İNŞALLAH 10 OCAK KUTLANAN BİR GÜN OLURBasının zor şartlarda görev yaptığını ve özgür ve tarafsız gazetecilik yapmak için birçok bedelin ödendiğini ve ödenmeye de devam ettiğini her defasında dile getirdiklerini belirten İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş’ın açıklaması şöyle:"Bu duygu ve düşüncelerle halkın doğru ve tarafsız bilgilendirilmesi adına fedekarca görev yapan, bu uğurda büyük mücadele veren basın mensuplarının kutsal bir görevi yerine getirdiğini belirtmek isterim.  Demokrasinin vazgeçilmez unsurlarından olan, baskılar ve tehditlere boyun eğmeyerek doğru ve tarafsız bilgiyi kamuoyuna iletmek için, gece gündüz demeden büyük bir gayret ve özveriyle çalışan basın mensuplarımızın 10 Ocak Çalışan Gazeteciler gününü kutluyor, görevlerinde bir kez daha başarılar diliyorum. Gazeteciler Günü'nün de gerçekten kutlanacak bir gün olmasını temenni ediyorum.” cumhuriyet.com.tr

Yolcu otobüsünde dinlenen müzik kavga sebebi oldu

Yolcu otobüsünde dinlenen müzik kavga sebebi oldu figure > Bursa'dan Ankara’ya seyahat eden Necla P.(36) ile otobüs şoförünün dinlediği müzik nedeniyle aralarında tartışma yaşandı. Müziğin sesini kısmasını isteyen kadın yolcu ile şoför arasındaki tartışmanın büyümesi üzerine polis ekipleri, araya girdi. Şoför, otobüsü polis aracının yanına park ederek kadın yolcudan şikayetçi oldu. Polis ekiplerinin, Necla P.’yi sakinleştirmesinden sonra ancak otobüs yoluna devam edebildi. Olay, Bursa'nın İnegöl ilçesinden Ankara'ya seyir halinde olan sürücü Zafer Ç. yönetimindeki şehirlerarası yolcu otobüsünde meydana geldi. İddiaya göre; 7 numaralı koltukta oturan yolcu Necla P., şoförün arkasındaki boş koltuğa geçti. Yolculuk sırasında kadın yolcu, şoföre müziğin sesini kısmasını isteyerek tepki gösterdi. Şoför müziğin sesini kıstıktan sonra da kadın yolcu tepki göstermeye devam etti. Necla P.’nin bir diğer kadın yolcuya ‘İnşallah otobüsün ön camı patlar ve yüzün paramparça olur’ demesi üzerine tartışmaya diğer yolcular da karıştı. Bunun üzerine otobüs şoförü, Zafer Ç., İnegöl ilçesindeki yolcu terminaline otobüsü çekip durumu polis ekiplerine bildirdi.POLİSLER ÖFKELİ YOLCUYU SAKİNLEŞTİRDİOlay yerine gelen polis ekipleri, kadın yolcuyu sakinleştirirken şoför Zafer Ç.’de, yaşanılanları anlattı: “Yolcu beni; 'Sana iş yaptırmayacağım, işinden olacaksın' diye tehdit etti. Diğer yolcular da kendisinden şikayetçi" dedi. Şoförün kendisine bağırdığını iddia eden yolcu Necla P. ise, "Bu aracın muayenesi de eksik. Beni, müzik rahatsız etti. Şikayetçi olacağım" diye kendisini savundu. Olaya müdahale eden polislere diğer yolcular da karışarak; Necla P.’nin tartışma sırasında kendilerini de rahatsız ettiğini iddia ettiler. Polisin, kadın yolcuyu koltuğuna geçirtip sessiz bir şekilde yolculuk yapması konusunda uyarısı üzerine otobüs yoluna devam edebildi.Yaklaşık 30 dakika süren tartışmanın ardından ancak otobüs yoluna devam etti. DHA

HarranÜniversitesi'nin kampüsünde yangın: TOMA'lar da müdahale ediyor

Harran Üniversitesi'nin kampüsünde yangın: TOMA'lar da müdahale ediyor figure > Şanlıurfa Harran Üniversitesi merkez kampüsünde yer alan lojistik deposunda yangın çıktı. Havadan da görüntülenen yangını söndürme çalışmaları devam ediyor. Şanlıurfa Harran Üniversitesi Osmanbey Kampüsü'nde yer alan lojistik deposunda yangın çıktı. Öğleden sonra çıkan yangın kısa sürede deponun her tarafına sıçradı. İçerisinde beyaz eşya, yatak, mobilyaların bulunduğu depodaki yangını söndürmek için bölgeye çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi. İtfaiye ekiplerine destek amaçlı jandarma ve emniyete ait TOMA’lar da bölgeye gönderildi. Yangını söndürme çalışması devam ediyor. İHA

DİSK Basınİş'ten 10 Ocak mesajı: 'Gazetecilik Kazanacak'

DİSK Basın İş'ten 10 Ocak mesajı: 'Gazetecilik Kazanacak' figure > DİSK Basın İş 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'ne ilişkin yazılı açıklama yaparak, Kamu adına iktidarı denetlemekle mükellef olan, '4’üncü kuvvet' diye tabir edilen basın, büyük oranda iktidarın borazanı haline gelmiş durumda" ifadeleri kullanıldı. DİSK Basın İş, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü için yayınladığı açıklamasında, Sakarya’da patlayan havai fişek fabrikasında hayatını kaybeden işçilerden birinin yakınının sözlerine yer verilerek, şu ifadeler kullanıldı:"'Basın duyuracak benim sesimi, tüm Türkiye duyacak. Parası olan kazanmayacak, 3 kuruş için fabrikada kölelik yapan kazanacak.'Yukarıdaki sözler, Sakarya’da patlayan havai fişek fabrikasında hayatını kaybedenler için 6 Ocak günü yapılacak duruşma öncesinde, yakınını kaybeden bir kadın tarafından söylendi. Söylendi ama o sözler iktidar kontrolünde olan medyanın çoğunluğu tarafından duyurulmadı, bu çığlık sosyal medya aracılığıyla kulaklarımıza erişebildi.Çünkü basın ve ifade özgürlüğü iki taraflı ihlal ediliyor: Halkın haber alma hakkı kadar “haber olma” hakkı da elinden alınıyor."10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde, Türkiye’deki ahval ve şeraitın pek de iç açıcı olmadığı kaydedilen açıklamanın devamı ise şu şekide:Kamu adına iktidarı denetlemekle mükellef olan, “4’üncü kuvvet” diye tabir edilen basın, büyük oranda iktidarın borazanı haline gelmiş durumda. Ülkenin pek çok yerinde adalet arayan madenciler, köylüler, işçiler seslerini duyurmaya çalışıyor. O sesler duyulabilse patronlar yasalar çerçevesinde hak edilmiş tazminatların üzerine konamayacak, bundan sonra konmayı da aklına getiremeyecek. O sesler herkese ulaşsa kamuoyu oluşacak, doğa harikası topraklarımız altında 3 kuruşluk maden var diye, derelerimiz 5 kuruşluk enerji üretilecek diye tarumar edilmeyecek. Ama iktidar eliyle tesis edilen talan ve yağma düzeni bu seslerin duyulmasına izin vermiyor.Halk ekonomik krizde hayatta kalma mücadelesi verirken talan edilen paraların akıbeti sorgulanmasın diye iktidar elini medyanın üzerinden bir an olsun çekemiyor. Öyle ki, yeni kurulan bir televizyon kanalı daha 26’ncı gününde ekranını karartmak zorunda kalıyor. Kanalda kimin yayın yönetmeni olacağı, kimin haber müdürü olacağına bile müdahale edilmeye çalışılıyor, çünkü bağımsız gazeteciler iktidar için güvenilir değil, güvenecekleri “suç ortakları”na ihtiyaçları var.Gazeteciler Adliye Adliye Dolaşıp Adalet ArıyorPeki bağımsız gazeteciler, mesleğinin hakkını vermek için gayret gösterenlerin başına ne geliyor? Akla mantığa sığmayacak iddialarla, hatta iddianamelerle onlarca gazeteci tutuklu. Yüzlercesi mahkeme mahkeme dolaşıp devasa adalet saraylarında adalet arıyor. Savcılar hızını alamayıp kimin gazeteci olduğuna karar vermeye kalkıyor. Anayasada “basın hürdür, sansür edilemez” dendiği halde basın kartı sansür aracı haline getiriliyor. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı pek çok basın kartı başvurusunu “incelemede” diyerek vermiyor. Ve fakat mahkemeler, basın kartı yok diye gazetecinin gazeteci olmadığına, olayları takip ettiğine göre, gazeteci değilse o zaman örgüt üyesi olduğuna hüküm veriyor. Yani devlet hem gazeteciye basın kartı vermiyor, hem de kart vermediği gazeteciyi terörist ilan ediyor. Onlarca gazeteci sudan sebeplerle verilen cezalar nedeniyle, her an hapse atılırım endişesiyle soluğu yurt dışında alıyor.Halka Gerçekleri Ulaştırmak Gazetecinin İşidirYine de gazetecilik var bu ülkede. Van’da köylülerin askeri bölgede linç edilip birinin öldürüldüğünü, ısrarla yapılan haberler sonucu öğrenebildik. El değiştiren belediyelerdeki yolsuzlukları, bunları yazan gazeteciler sayesinde öğrenebildik. Damat Bakanın istifasını yüzlerce yayın organı veremedi ama türlü ekonomik, siyasi baskılara rağmen ayakta durmaya çalışan gazeteler, televizyon kanalları, ilk andan itibaren konuyu halka duyurdu. Uyuşturucu baronlarının devleti nasıl kullandığını, 15 Temmuz sonrası devlette köşe kapmaca oynayan diğer cemaatleri, cesaretle yazan gazeteciler sayesinde öğrendik. Sayıştay raporlarına yansıyan ama hasıraltı edilen çok sayıda usulsüzlüğü, yolsuzluğu ısrarla yazan gazeteciler sayesinde biliyoruz. İyi gazetecilik hala var ve mutlaka var olmaya devam edecek.Gazeteciler Örgütsüzİletişim Fakülteleri mezunlarının çok çok azı meslekte kendilerine yer bulabiliyor. Meslekte yer bulabilen genç gazeteciler ise güvencesiz çalışıyor. Çok düşük ücretlerle teklif edilen işleri kabul etmek zorunda kalıyorlar. Medya kuruluşlarında patronların tek taraflı tasarruflarına sesini çıkaran gazeteciler ücretsiz/ücretli izne çıkarılıyor, işten çıkarılma tehdidi altında görevlerini yapmak zorunda kalıyorlar. Bazıları ise kendini daha güvende hissedecekleri meslek dışı işleri tercih etmeye başlıyor. Tüm bunların temel nedeni ise gazetecilerin örgütsüz olması. Gazetecilerin yüzde 2-3 kadarı sendikalı. Bu denli örgütsüz bir meslek grubunun haklarını koruması, geliştirebilmesi mümkün değil.O nedenle, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde, ne yapın edin, sendikalı olun, DİSK’li olun!" cumhuriyet.com.tr

İsrail aşıyarışında nasıl dünya lideri oldu, Filistinlilerle aşıpaylaşılacak mı?

İsrail, bulaşıcılığı artmış yeni mutasyon nedeniyle yeni sınırlamaları devreye koymuş olsa da aşı yarışında açık ara dünya lideri konumunda bulunuyor. Erken sipariş yanında, İsrail'in Pfizer-BioNTech aşısına piyasa değerinin çok üzerinde ödeme yaptığı biliniyor. Aşının Filistinlilerle paylaşılıp paylaşılmayacağı tartışmasını araştırdık.Habere Gitmek için Tıklayın

CHP'li Başarır: Yollar boşama geçişgarantisi var

CHP'li Başarır: Yollar boş ama geçiş garantisi var figure > Osmangazi Köprüsü’nün üzerinden iktidara seslenen CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir ‘’Bugün sokağa çıkma yasağı var. Yollar bomboş ama biz her gün için beşli çeteye, 40 bin araç garantisi vermişiz..." diyerek isyan etti. CHP Mersin Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Ali Mahir Başarır, kısıtlamalar dolayısıyla sokağa çıkma yasağının bulunduğu 10 Ocak Pazar gününde, Osmangazi Köprüsü üzerinden iktidara ve ‘Beşli Çete’ ye seslendi ve ‘kamulaştırma’ çağrısında bulundu. YOLLAR BOŞ AMA GEÇİŞ GARANTİSİ VAROsmangazi Köprüsü’nün üzerinden iktidara seslenen CHP’li Başarır ‘’Bugün sokağa çıkma yasağı var. Yollar bomboş ama biz her gün için beşli çeteye, 40 bin araç garantisi vermişiz. 2021 yılı zamlarına göre; otomobiller için geçiş ücreti 147.5 TL oldu. Bir günde bu rakam 6 milyon TL yapar. ‘’ sözlerini dile getirerek verilen rakamı ve geçiş garanti ücretlerini eleştirdi. TÜM VATANDAŞLARA YASAK VAR AMA BEŞLİ ÇETEYE YASAK YOKCHP’li Başarır ‘’İşçiye pandemi, köylüye pandemi, memura pandemi ama bu beyefendilere yasak ve pandemi yok. Her gün 6 milyon TL’yi ödüyoruz. Verilen geçiş garantileri, vatandaşımızın cebinden çıkarken ve salgın döneminde vatandaşımıza aylık yardım bile yapılmazken, bu ‘Beşli Çete’ ye ise devlet eliyle geçiş garantileri üzerinden yardım yapılmaktadır’’ ifadelerini kullanarak CHP’nin ‘Kamulaştırma’ çağrısını yineledi ve meydana gelen kamu zararına dikkat çekti. cumhuriyet.com.tr

Yatırımcının yeni gözdesi: Bakır fiyatları, yaklaşık 8 yılın en yüksek seviyesinde

Yatırımcının yeni gözdesi: Bakır fiyatları, yaklaşık 8 yılın en yüksek seviyesinde figure > Bakırın libresi, yılın ilk haftasında 3,7021 dolara çıkarak yaklaşık 8 yılın en yüksek seviyesini gördü. 31 Aralık 2020-8 Ocak 2021 döneminde yatırımcısına en fazla kazandıran yüzde 9 ile Brent petrol, en fazla kaybettiren de yüzde 4,1 ile kahve oldu. /Archive/2021/1/10/160522353-bakir.jpg7 ÜRÜN YATIRIMCISINA KAYBETTİRDİ Emtia piyasasında işlem gören 18 ürünün fiyat hareketlerinden derlenen bilgilere göre, yılbaşından bu yana 11 ürün yatırımcısına kazandırırken, 7'si kaybettirdi.Emtialarda Çin kaynaklı alımların artması ve aşı haberleriyle birlikte ekonomilerin 2021'de aktif olacağı beklentisi, yeni yılda emtia fiyatlarını yukarı yönlü etkileyen unsurlar olurken, analistler, ABD'deki seçim sonuçlarının Demokrat Joe Biden lehine resmen tescil edilmesinin de emtia fiyatlarını pozitif etkilediğini ifade etti. Seçim sonuçlarının Biden'ın lehine sonuçlanmasıyla altyapı yatırımlarının artacağına dair umutların artması bakır fiyatları olumlu etkiledi. DEMİR-ÇELİK, ALÜMİNYUM, ÇİNKO VE BAKIR GİBİ EMTİALAR ÖNE ÇIKTIEmtia piyasasında bakırın libresi 8 Ocak 2021'de 3,7021 dolara çıkarak Şubat 2013'ten bu yana en yüksek seviyesini gördü. Analistler, olumlu piyasa koşullarıyla birlikte yenilenebilir enerji konusunda bakıra olan talebin artacağı yönünde beklentiler oluştuğunu, altyapıya yönelik emtialarda talebin artacağına yönelik güçlü beklentiler bulunduğunu, bu anlamda demir-çelik, alüminyum, çinko ve bakır gibi emtiaların öne çıktığını söyledi.Bakır konsantresi piyasasında tedarikin 2021'de biraz daha zor olacağına dair beklentiler ve talebin üretimi geride bırakacağına dair öngörüler, bakır fiyatlarının artmasına sebep olurken, dünyanın önde gelen bakır üreticisi ülkelerden Şili ve Peru'da Kovid-19 vakalarının artması da bakır fiyatlarını etkiledi.YILBAŞINDAN BU YANA BRENT PETROL KAZANDIRDI, KAHVE KAYBETTİRDİ31 Aralık 2020-8 Ocak 2021 döneminde yatırımcısına en fazla kazandıran yüzde 9 ile Brent petrol oldu. Brent petrolü, yüzde 5,9 ile nikel, yüzde 5,1 ile doğal gaz, yüzde 5 ile soya fasulyesi takip etti.Suudi Arabistan'ın, şubat ve mart aylarında uygulayacağı günlük 1 milyon varillik sürpriz ek üretim kesintisi kararıyla petrol fiyatları yükselişe geçerken, salgına yönelik aşı dağıtım çalışmaları da fiyatların yükselmesinde etkili oldu. Piyasalarda aşı uygulamaları sonrası tedbirlerin gevşetileceği ve ekonomilerin hızla toparlanacağı beklentisi petrol talebinin artacağı umudunu destekliyor. Georgia eyaletinde yapılan ikinci tur Senato seçimlerini Demokratların kazanmasıyla hem Temsilciler Meclisi hem de Senato'nun Demokratların kontrolüne geçmesi sonucu dünyanın en büyük petrol tüketicisi ülkede, ekonomik toparlanmaya yardımcı olacak yeni bir destek paketi beklentisi de fiyatların yükselişini destekledi.Çin kaynaklı mısır alımlarının devam etmesi ve ABD'de haftalık mısır ihracatının yükselmesi mısır fiyatlarında yükselişe neden olurken, dünya pamuk üretim tahminlerinin düşmesi de pamuk fiyatlarını yukarı yönlü etkiledi.Yılbaşından bu yana yatırımcısına en fazla kaybettiren yüzde 4,1 ile kahve oldu. Kahveyi, yüzde 3,8 ile gümüş ve kakao, yüzde 3,3 ile paladyum ve yüzde 2,7 ile altın izledi.Salgın nedeniyle ekonomilerdeki kısıtlamaların uzayabileceği endişeleri, kahve  fiyatlarının değer kaybetmesine neden olurken, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizinin yüzde 1,11 ile Mart 2020'den bu yana en yüksek seviyeyi görmesi ve dolar endeksinin 20 ayın dibinden gelen tepki alımlarıyla 90 seviyelerine çıkması da altın ve gümüş fiyatlarını olumsuz etkiledi.  AA

Aleyna Yurtkölesi boğularaköldürülmüş!

Aleyna Yurtkölesi boğularak öldürülmüş! figure > Denizli’nin Pamukkale ilçesinde yaşadığı evde ölü bulunan Pamukkale Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğrencisi Aleyna Yurtkölesi'nin (22), İran uyruklu Shayan Kheyrian (25) isimli erkek tarafından boğazı sıkılarak öldürüldüğü belirlendi. Güvenlik kamerası incelemesinde boynundaki dövmeden yola çıkılarak yakalanan zanlı, tutuklandı. /Archive/2021/1/10/160726336-9ee4f643-4966-4350-8ffc-f708b65979cd37498397thumbnail.jpegYunus Emre Mahallesi’ndeki apart dairesinde yalnız yaşayan Pamukkale Üniversitesi öğrencisi Aleyna Yurtkölesi'nden haber alamayan yakınları, dün durumu polise bildirdi. Eve gelen polis ekipleri, kapıyı çilingir yardımıyla açıp, girdikleri evde Yurtkölesi'ni yatağında hareketsiz yatarken buldu. Sağlık ekibinin yaptığı kontrolde, Yurtkölesi'nin hayatını kaybettiği belirlendi. Polis ekibi, evde detaylı inceleme yaptı, çevredeki güvenlik kameralarının kayıtlarını kontrol etti. Vücudunda yara ya da darp izine rastlanmayan Aleyna Yurtkölesi'nin cansız bedeni otopsi yapılmak üzere Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı./Archive/2021/1/10/160746726-894083f4-fa0f-41e1-8f67-8d8831b426d237497796thumbnail.jpegBOYNUNDAKİ DÖVME ELE VERDİYurtkölesi'nin otopsisinde, boğulmaya bağlı olarak yaşamını yitirdiği belirlendi. Polis ekipleri, apartmanın çevresindeki güvenlik kameralarını inceledi. Kayıtlarda, yüzünü maskeyle kapatan şüpheli bir kişinin binaya girip, çıktığını tespit etti. Yapılan incelemede, bu kişinin boynunda arapça yazılı bir dövme bulunduğu görüldü. Şüphelinin, İran uyruklu Shayan Kheyrian olduğu belirlendi. Şüpheli Kheyrian, polis tarafından kaldığı evde yakalanarak gözaltına alındı.POLİSTE İTİRAF ETTİKheyrian, polisteki ifadesinde Yurtkölesi'nin eski sevgilisi olduğunu, bir süre önce ayrıldıklarını, barışmak için eve gittiğini söyledi. Kheyrian, Yurtkölesi'nin barışmak istememesi üzerine çıkan tartışma sonucu, boğazını sıkarak öldürdüğünü itiraf etti. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Kheyrian, tutuklandı./Archive/2021/1/10/160428088-17b966312bdfdf4d1d82d45d1fd686fc.jpgALEYNA MANİSA'DA TOPRAĞA VERİLDİAleyna Yurtkölesi'nin Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Adli Tıp Kurumu morgundaki otopsinin ardından yakınlarına teslim edilen cenazesi memleketi Manisa'ya getirildi. Yurtkölesi için, bugün öğlen Şehzadeler ilçesi Sedat Altıntaş Camii'nde cenaze töreni düzenlendi. Cenazede, iki çocuklarından birini kaybetmenin acısını yaşayan baba Mehmet Yurtkölesi ve anne Zekiye Yurtkölesi gözyaşlarını tutamadı. Yurtkölesi'nin yakınları, tabutu başında uzun süre ağladı. Öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazı ardından Yurtkölesi, Kırtık Mezarlığı'nda toprağa verildi. (DHA)

Bolçova'da asgariücret bayramı

Türkçe Haberler En Son Başlıklar Bolçova'da asgari ücret bayramı figure > 2021 yılı için asgari ücret 2 bin 825 lira 90 kuruş olarak açıklanırken, Balçova Belediyesi’nde en düşük maaş alan işçinin eline aylık 4300 TL geçecek. Balçova Belediyesi’nde istihdam edilen taşeron işçilerin toplu iş sözleşmesi Balçova Belediye Başkanı Fatma Çalkaya ile Belediye-İş 4 No’lu Şube Başkanı Ayhan Doğan arasında imzalandı. İki yıl geçerli olacak sözleşmeye göre; daha önce yan ödemelerle eline aylık ortalama 3300 TL geçen Balçova Belediyesi işçisi aylık 5 bin TL, 2700 TL alan işçiler ise aylık ortalama 4300 TL alacak. Her işçi, öğrenci olan çocuğunun eğitim durumuna göre yılda bir kez 500, 750 veya 1250 TL eğitim yardımı alacak.Belediye-İş 4 No’lu Şube Başkanı Ayhan Doğan tüm Türkiye’de örnek olacak bir sözleşmeye imza attıklarını ifade ederek “Yıllardır işçisinin hakkını bizimle aynı hassasiyetle savunan Balçova Belediyesi Yönetimi, KHK’dan kadroya geçen arkadaşlarımız için de aynı hakkaniyet ile sözleşme imzaladı. Yevmiyelerimiz 20 yıllık sendikalı işçilerle neredeyse aynı oldu. Emekçi arkadaşlarım adına Sayın Başkan’a ve ekibine teşekkür ediyorum” dedi.Emeğin en kutsal değer olduğunun altını çizen Balçova Belediye Başkanı Fatma Çalkaya ise “Biz, her emekçinin insanca yaşaması gerektiğine inanıyoruz Sendika sözleşme yetkisi aldıktan kısa süre sonra sözleşmemizi imzaladık. İşçimize bütçemizin el verdiği en yüksek maaşı gününde ödeyeceğiz. Maaşını alan arkadaşım da Balçova Halkı için görevini en iyi şekilde yapacak. Halkımıza en iyi hizmeti vermek için daha çok mücadele ederek çalışacağız” diye konuştu. cumhuriyet.com.tr

Türkiye Gazeteciler Sendikası: Bugün, kutlama değil mücadele gerektiriyor

Türkiye Gazeteciler Sendikası: Bugün, kutlama değil mücadele gerektiriyor figure > Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Çalışan Gazeteciler Günü'nde gazetecilerin maruz kaldığı baskı, sansür ve işsizliği vurgulayarak, "Bugün, kutlama değil mücadele gerektiriyor" açıklaması yaptı. Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS Ankara Şube Yönetimi, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'ne ilişkin bir çağrı metni yayımladı.TGS açıklamasında, "Günümüz Türkiyesi'nde 10 Ocak'ı sadece 'Çalışan Gazeteciler' günü olarak tanımlamak oldukça zor. Çünkü sektördeki işsizliğin ülke ortalamasının 2 katı olduğu, güvencesiz ve sendikasız çalışmanın yüzde 90'ı aştığı, 67 gazetecinin cezaevinde olduğu medya sektöründe 10 Ocak, utlama değil mücadele gerektiriyor" denildi.TGS, Emniyet Genel Müdürlüğü'nden gazetecilerin görevlerini yapmalarını engelleyen polis memurları hakkında bir an evvel gereğini yapmasını istedi.İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü'ne "Gazetecileri engellemekten vazgeçin" çağrısı yapan TGS, Ankara'da gazetecilerin kolluk tarafından engellenmeye çalışıldığı şu olayları paylaştı:- Meclis önünde 3 Temmuz 2020 tarihinde oturma eylemi yapan baro başkanlarının bulunduğu alana polis yalnızca parlamento kartı olan gazetecilerin girişine izin verdi. Güvenlik güçleri, basın kartı olan muhabirler de dahil birçok gazetecinin haberi izlemesini engelledi. Polis, içeriye girmek isteyen gazeteci Sibel Hürtaş’ı gözaltına aldı.-Suruç katliamını Ankara’da protesto eden gruba yönelik polis müdahalesini çeken gazeteci Demet Aran’a polis müdahale etmiş, elinden telefonunu alarak görevini engellemeye çalıştı.-Alacakları için Soma ve Ermenek’ten Ankara’ya gelen madenciler, madenci anıtı önünde açıklama yapmak istedi. Polis, 21 Ekim 2020’deki bu açıklamayı izleyen, ANKA Muhabirinin görevini yapmasını engelledi.-8 Ocak 2021'de Boğaziçili Öğrencilerin "Kayyum Rektöre" karşı verdikleri mücadeleye destek olmak için çeşitli Ankaralı öğrenci grupları Kızılay'da eylem yapmak istedi. Devletin kolluk güçleri bu eylemi engellediği gibi gazetecilerin de görüntü almasına da engel oldu. KRT TV muhabiri ve kameramanını alandan uzaklaştırmak istedi. -Çankaya Belediyesi’nin önünde 30 Aralık 2020’de Kadın Meclisleri’nin düzenlediği protesto eylemi sırasında gazeteciler polis tarafından benzer şekilde engellendi. Emniyet amiri, “Basının fotoğraf çekmesine izin vermeyin” dedi. Gazeteciler, basın kartlarını göstermelerine rağmen başlarına polis dikilerek engelleme devam etti.  Görüntü alınmasına engel olundu. Gazeteciler, polis tarafından uzaklaştırıldı. -5 Ocak 2021'de Çankaya Belediyesi önünde yapılan "Gülüstan Doku Nerede?" eylemi sırasında Jinnews Muhabirleri Habibe Eren ve Öznur Değer darp edilerek gözaltına alındı. cumhuriyet.com.tr

Elon Musk neden tüm mülklerini sattığınıaçıkladı: 'Mars'taşehir inşa etmek için kaynak gerekecek'

Elon Musk neden tüm mülklerini sattığını açıkladı: 'Mars'ta şehir inşa etmek için kaynak gerekecek' figure > Dünyanın en zengin kişisi unvanını elde eden SpaceX ve Tesla kurucusu Elon Musk’ın Mars’ın kolonileştirilmesi için sahip olduğu tüm mülkleri satmaya niyetli olduğu bildirildi. Sputnik'in Business Insider'a dayandırdığı haberine göre Musk, Mars'ta özerk bir şehir inşa etme niyetinin ciddiyetini göstermek için sahip olduğu tüm mülkleri satma niyetinde olduğunu beyan etti.Musk, “Finansal açıdan, şirketlerin hisseleri dışında üzerimde nerdeyse değerli hiçbir şey kalmayacak” diyerek, şunları kaydetti:“İş yerinde sıkı çalışma olduğunda fabrikada ya da ofiste uyumam daha iyi olacak. Tabii ki çocuklar olacaksa bir konuta ihtiyaç olacak, fakat onu kiralayabilirim ya da başka bir yolunu bulabilirim.”ABD’li insanı, “İnsanlığın uzay medeniyeti ve gezegenler arası bir tür olmasının önemli olduğuna inanıyorum. Ve Mars'ta bir şehir inşa etmek için çok fazla kaynak gerekecek” ifadelerini kullandı.Musk’ın geçen yıl bazı değerli mülklerini sattığı belirtilmişti. ABD’li girişimci, mülklerini satarak Mars'ta özerk bir şehir inşa etme niyetinin ciddiyetini ortaya koymuş olacak.Musk, geçen ay önümüzdeki 6 yıl içinde Mars’a insan göndermenin gerçek olduğunu düşündüğünü ifade etmişti.Daha önce Musk’ın, 185 milyar doları aşan servetiyle bu unvanı 2017’den beri elinde tutan Amazon’un kurucusu Jeff Bezos’u geride bırakarak dünyanın en zengin kişisi unvanını elde ettiği bildirilmişti. cumhuriyet.com.tr

Altaylı: Erdoğan o gün ilk ve son kez‘lütfen bu konuya girmeyelim’demişti

Altaylı: Erdoğan o gün ilk ve son kez ‘lütfen bu konuya girmeyelim’ demişti figure > Habertürk yazarı Fatih Altaylı, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü’ne atanan Melih Bulu'nun ardından başlayan protestolar ve AKP'li isimlerin gösterdikleri tepkileri köşesine taşıdı. AKP'de uzun süre siyaset yapan ve milletvekiliği adaylığı da bulunan Melih Bulu'nun, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından rektör olarak atanmasının yankıları sürüyor.Habertürk yazarı Fatih Altaylı, Melih Bulu'nun ardından başlayan protestolar ve AKP'li isimlerin gösterdikleri tepkileri köşesine taşıdı.“1990'lı yıllarda başörtüsü için özgürlük eylemi yapan gençlerle şimdi eylem yapan gençler aynı, fakat şimdi hoş karşılanmıyorlar” diyen Altaylı'nın bugünkü “Kenar süsü arka bahçede mi kalmalıydı?” başlıklı yazısının ilgili bölümü şu şekilde: Üniversitelerde 1990’lı yılların ikinci yarısı, başörtülü ya da türbanlı kızların “Başörtüsüne özgürlük eylemleri” ile geçti. Solcu ve liberal öğrenciler de bu eylemlere hep destek verdiler. AK Parti’nin 2002 vaatleri arasında bu sorunun çözümü de vardı. Ancak bu sorunu gelir gelmez çözemedi.Hatta 2005 yılıydı yanlış hatırlamıyorsam, Başbakan Erdoğan’ı Teke Tek’te konuk ediyordum ve yayını Beylerbeyi Sarayı’ndan yapacaktık. Programlar öncesi asla şunu sormayın diye bir talebi olmayan Erdoğan o gün ilk defa ve son defa “Türbanlı öğrenciler meselesine girmeyelim lütfen. Bugün o sorunu çözebilecek durumda değiliz. Söyleyeceğim her şey yanlış anlaşılabilir” diye rica etti.Peki ben ne yaptım? Tam da bunu sordum. Soruyu duyunca biraz kızardı ama yanıtladı. Reklam arasında da “İlk kez bir şeyi konuşmayalım dedim siz tam da oradan girdiniz” dedi. Güldük. (O zaman medya ile ilişki açısından farklı bir Erdoğan vardı bana göre.)AK Parti başörtülü ya da türbanlı kızları kendi arka bahçesindeki çocuklar olarak görüyordu. Onların kıyafetsel özgürlük arayışı AK Parti’nin çözebileceği bir mesele idi. Bu sorun ilerleyen yıllarda köklü biçimde çözüldü.Şimdi aynı kızların bir bölümü başka özgürlük alanlarında farklı taleplerle yine eylem yapıyorlar. Ancak bu kez hoş karşılanmıyorlar. Kıyafet için özgürlük isteyince “demokrat” olan bu gençler, başka özgürlüklerin peşine düşünce ya “terörist” ya da “kenar süsü” haline geliyorlar. Oysa bunlar aynı çocuklar. Aynı gençler. Aynı kızlar. Sadece arka bahçeden çıktılar ve daha geniş bir alanda özgürleşmek, başka konularda da fikirlerini, duyarlılıklarını göstermek, açıklamak istiyorlar. Onlar sadece bir türbandan ibaret olmadıklarını gösteriyorlar. Bunlara kenar süsü demek, Fikri Sağlarlaşmak’tır.Oysa bu gençlerin farklı taleplerle ortaya çıkıyor olması türbanın artık bir siyasal simge olmaktan çıkıp, normalleşmesidir. Belki de bazılarını rahatsız eden budur. Onlara göre “Türban simge olarak kalmalı ve arka bahçede oynamalıdır” cumhuriyet.com.tr




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter