Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Tuesday, 07.22.2025, 10:55 PM (GMT)

News - Haberler

Prof. Dr. Azap:Çift maske, tek maskeye göre daha koruyucu değil

Prof. Dr. Azap: Çift maske, tek maskeye göre daha koruyucu değil figure > Koronavirüsle mücadele kapsamında tedbirler alınmaya devam ederken aşı için de çalışmalar sürdürülüyor. Tüm dünyada aşı üretim kapasitesinin sınırlı ve aşı talebinin yüksek olduğunu belirten Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi ve Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK) Başkanı Prof. Dr. Alpay Azap, aşılanmanın maske zorunluluğunu ortadan kaldırmayacağını ve çift maske kullanımının tek maskeye göre koruyucu olmadığını dile getirdi. İngiltere’de Pfizer ve BioNTech’in geliştirdiği koronavirüs aşı uygulanması başlarken birçok Avrupa ülkesi de aşılama çalışmalarına geçmeye hazırlanıyor. Türkiye ise Çin merkezli Sinovac’ın geliştirdiği CoronaVac koronavirüs aşısını öncelikle olarak risk grubuna uygulamayı hedefliyor.Gazete Kolektif'ten Deniz Ogan'a açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Alpay Azap, koronavirüs aşı çeşitliliğini ve aşılama sonrası maske kullanımı hakkında konuştu.“AŞILAR YÜZDE 90 ORANINDA KORUYUCULUK SAĞLIYOR”Aşı insanları kesin olarak Covid-19’dan koruyacak mı?Bugüne kadar klinik deneylerin son aşamasına gelmiş ve ara raporları yayımlanmış mRNA aşıları, taşıyıcı virüs kullanan aşılar ve ölü (inaktive) virüs aşıları yüzde 90 civarında koruyuculuk sağlıyorlar. Bu koruyuculuğun kaç ay süreceği belli olmadığı gibi klinik çalışmalara alınan gönüllülerin çok büyük bir kesimi hastalığı olmayan genç kişiler olduğu için hastalığı ağır geçirme riski yüksek olan, ileri yaştakiler ve altta yatan hastalığı bulunanlarda koruyuculuğun ne kadar olduğu henüz belli değil. Ancak aşının koruyuculuğunun farklı boyutları var: Hastalanmaktan koruma, ağır hastalıktan koruma, ölümden koruma. Bahsedilen yüzde 90 koruyuculuk hastalıktan koruma. Oysa ağır hastalıktan koruma bundan daha yüksek olacaktır. Ölümden koruma daha da yüksek… Bizim için de önemli olan zaten ağır hastalık ve ölümden koruma oranının çok yüksek olması. Şimdiden kullanıma girecek aşıların ağır hastalık ve ölümden çok yüksek oranda koruyacağını söyleyebiliriz.Sizce ülkemizde aşı zorunluluğu olmalı mı?Bir aşıyı tüm topluma zorunlu hale getirmek için o aşının güvenlik, etkililik ve kalite verilerinin çok iyi biliniyor olması gerekir. Covid-19 aşıları için büyük oranda güvenli ve etkili diyebiliyoruz ancak henüz çok nadir görülen ciddi yan etkileri olup olmadığı belli değil. Bu nedenle tıpta hep yaptığımız gibi fayda/olası zarar karşılaştırması yapıp olası zararın düşük, faydanın yüksek olduğu gruplarla başlamak gerekir. Daha açık ifade ile hastalığın riskli olduğu grupları aşılamakla işe başlamalıyız. Hem yeterli aşı gelene kadar öncelikli grupları korumuş ve ölümleri azaltmış oluruz hem de bu riskli gruplar üzerinden aşıların etkililik ve güvenlik sonuçlarını görme şansı buluruz.“ADALET DUYGUSUNU ZEDELEMEDEN AŞI YAPILMASI GEREKLİ”Belli grupların önceliği olacak. Peki diğer gruplara aşı yetecek mi?Tüm dünyada aşı üretim kapasitesi sınırlı ve buna karşın aşı talebi yüksek. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Mayıs 2021 itibariyle dünya nüfusunun ancak yüzde 11’inin, Aralık 2021 itibariyle ise yüzde 40’ının aşıya ulaşabileceğini hesaplıyor. Bu nedenle herkese değil belki ama öncelik gruplarında olan herkese yetecek aşıyı ilk etapta sağlamak çok önemli. Sonra aşı temin edildikçe giderek daha az riskli gruplara belli bir sıra ile ve adalet duygusunu zedelemeden aşı yapılması gerekli. Bunu sağlamak için DSÖ bilimsel kriterlere göre bir risk sıralaması yaptı ve ülkelere bu sıraya göre aşılamayı öneriyor.Aşı olmayan insanlar ne kadar süre daha maske takacak?Aşı olmayanlar ve hatta aşı olanlar da dahil olmak üzere hepimiz hastalık pandemik olmaktan çıkıp, tıpkı mevsimsel grip gibi endemik bir solunum hastalığına dönüşene kadar maske takmaya devam edeceğiz. Aşılanmak maske zorunluluğunu ortadan kaldırmayacak. Çünkü aşılar hastalıktan yüzde 100 koruyucu değil ve hastalıktan koruduğu kişilerin tamamında da virüsün çoğalmasını engellemiyor. Yani aşılanan kişilerin önemli bir kısmında hastalık gelişmeden virüs solunum yollarında çoğalabiliyor.“TOPLUMUN BÜYÜK KISMININ BİR YILDA AŞILANMASI İMKANSIZ”Genel anlamda aşılama başladıktan ne kadar süre sonra maske hayatımızdan çıkabilir?Maskeden hepimiz bunaldık ama gerçekten hastalığın yayılmasını önleyen 5 yöntemden biri (diğerleri: mesafe, el temizliği, havalandırma, temas süresini kısa tutma) ve en etkilisi. Maskenin hayatımızdan çıkması için toplumun yüzde 65-70’inin bağışık olması gerekiyor. Aşı yüzde 100 korumadığı ve aşılananlar da virüs taşıyabildiği için neredeyse yüzde 80-90’lık bir toplum kesiminin aşılanması gerekir ki bu da ilk bir yılda imkansız. Üstelik virüsün mutasyon geçirdiği düşünülürse farklılaşan virüslere etkili yeni aşılar geliştirilip tıpkı grip aşısı gibi her sene veya birkaç yılda bir düzenli olarak tekrarlanması gerekecek. Benim kanaatim maskenin hayatımızdan çıkması ve kısıtlamaların tamamen kalkması için etkili ilaçların geliştirilmesini bekleyeceğiz. Bu ilaçlarla ilgili çalışmalar da hızla yürüyor. 2022 başlarında etkili tedavi ajanlarına kavuşmuş olacağımızı umuyorum.ÇİFT MASKENİN TEK MASKEDEN DAHA KORUYUCU OLDUĞU KESİNLİKLE SÖYLENEMEZŞu an vaka sayılarının artmasıyla insanlar çift maske kullanımına geçti. Çift maskenin tek maskeye göre koruyuculuğu daha mı yüksek?Hayır, çift maskenin kaliteli (3 katlı ve orta tabakası geçirgen olmayan) olmak kaydıyla tek maskeden daha koruyucu olduğu kesinlikle söylenemez. Kaliteli tek maske yeterli. Ayrıca iki maske takıldığında maskelerin kayması nedeniyle sürekli düzeltme ihtiyacı ortaya çıkabilir. Bu da elimizi yüzümüze daha çok götürmemize neden olacağından enfeksiyonu ellerimizle gözümüze ağız ve burnumuza değerek taşımamıza yol açabilir.BEN DE ÇİN AŞISININ FAZ III ÇALIŞMASINDA GÖNÜLLÜ OLDUMÇin aşısının koruyuculuğu hakkında ne söylersiniz? Aşı karşıtları kadar BionTech ve Çin aşısı arasında kalan kararsız kalan bir kesim de var. Tercihlerini neye göre yapmalılar ya da ön yargılar nasıl kırılabilir? Bir hekim olarak sizin tercihiniz hangisinden yana olur, neler önerebilirsiniz?Bir kere aşıları, üreten ülkeye göre kategorize etmemek gerekir. Çin üretti diye aşı kötü demek olmadığı gibi Almanya üretti diye de iyi olduğu anlamına gelmeyebilir. İki aşı teknik olarak birbirlerinden farklı. Şu anki bilimsel verilere göre her iki aşının da antikor üretme kapasitesi benzer ve güvenlilik verileri benzer orandadır. Bu nedenle risk grubundaki kişiler hangi aşıya önce ulaşabiliyorlarsa onu olmalılar. Daha kaliteli olduğunu düşündükleri aşıyı beklerken hastalanıp hayatlarını kaybedebilirler. Hekimlerin de öyle yapması gerekir. Yüksek risk grubundalar ve ilk ulaşabildikleri aşıyla (ki bu ülkemiz için Çin aşısı olacak gibi görünüyor) aşılanmalarını öneririm. Ben Çin aşısının Faz III çalışmasında gönüllü oldum. Çalışma, karşılaştırmalı ve kör bir çalışma. Yani bir gruba aşı diğer gruba aşı görünümünde sıvı (plasebo) yapıldı. Kime ne yapıldığını sadece çalışma yöneticisi biliyor. Bana aşı denk geldi ise aşılandım demektir ama plasebo denk geldi ise ben de çalışma bitiminde bu aşı ile aşılanacağım. cumhuriyet.com.tr

Mutasyona uğrayan koronavirüs Singapur’da da görüldü

Mutasyona uğrayan koronavirüs Singapur’da da görüldü figure > Singapurlu yetkililer tarafından, mutasyona uğrayan koronavirüsün 11 kişide tespit edildi açıklandı. Yapılan açıklamada, bu kişiler dışında virüsün görülmediği belirtildi. İngiltere’de ortaya çıkan yeni koronavirüs türüne Singapur’da da rastlandı. Singapurlu yetkililer tarafından, ülkede mutasyonu taşıyan ilk vakaların tespit edildiği açıklandı. Karantinaya alınan 11 kişinin, Avrupa seyahatinden döndükleri belirtildi. Söz konusu kişilerin tedavilerine başlandığı açıklandı.SAĞLIK BAKANLIĞI’NDAN AÇIKLAMASingapur Sağlık Bakanlığı yetkilileri, 11 kişi haricinde koronavirüsün yeni versiyonunun ülke içerisinde henüz tespit edilmediğini belirtti. Singapur’dan yetkililer tarafından, ilk vakanın bir kadın hasta olduğu ve 6 Aralık tarihinde İngiltere’den Singapur’a geldiği belirtildi.  Test sonucunun 8 Aralık’ta pozitif sonuçlanan vakanın temaslı olduğu kişilerdeyse virüse rastlanmadığı bildirildi.Kaynak: VOA cumhuriyet.com.tr

Deprem riskine karşıkolon denetimi

Deprem riskine karşı kolon denetimi figure > Denizli Merkezefendi Belediyesi, İzmir’de yaşanan depremde yıkılan binaların zemin katlarında kolonların kesildiği iddiası üzerine ilçedeki market ve oyun salonu olarak kullanılan iş yerlerinde yapıların taşıyıcı sistemlerini denetledi. 30 Ekim’de İzmir’de yaşanan depremde yıkılan binaların zemin katlarında kolonların kesildiği iddiası üzerine Merkezefendi Belediyesi bu konudaki denetimlerini sıklaştırdı. Belediyenin İmar ve Şehircilik Müdürü, inşaat mühendisi, jeoloji mühendisi ve zabıta ekipleri birden fazla katlı binaların altında yer alan market ve oyun salonu olarak kullanılan iş yerlerinde denetim yaptı. Denetimlerde ekipler binaların ana taşıyıcı unsurları olan kolon ve kirişlerin durumunu, proje uygunluğunu kontrol etti. Ekipler, denetimlerine belli periyodik aralıklarla devam edecek./Archive/2020/12/24/165750509-6.jpgMerkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan, vatandaşların hayatını tehlikeye atan hiçbir projeye, hiçbir müdahaleye izin vermeyeceklerini söyledi. İzmir’de yaşanan acının Merkezefendi’de yaşanmaması için çalıştıklarını belirten Başkan Doğan, “Ülkemiz genelinde yaşanan büyük depremlerde ne yazık ki canımız çok yandı. Yaşadığımız bu acılardan mutlaka ders almalıyız. İzmir’deki depremde yıkılan binaların kolonlarının kesildiğinin iddia edilmesi üzerine biz de Merkezefendi Belediyesi olarak yapılardaki denetimlerimizi arttırdık. Ekiplerimiz sıkı bir şekilde yüksek katlı binaların zemin katlarındaki market ve oyun salonu olarak kullanılan iş yerlerinde kolon ve kiriş kontrolü gerçekleştiriyor. Hemşehrilerimizin hayatını tehlikeye atacak hiçbir projeye, izinsiz hiçbir müdahaleye izin vermeyeceğiz. İzinsiz ve yasal olmayan herhangi bir müdahaleye rastlanması halinde hukuki adımlarımızı atacağız” diye konuştu. İZMİR / Cumhuriyet

Fransa'dan BioNTech ve Pfizer’ın aşısına yaygın kullanım onayı

Fransa'dan BioNTech ve Pfizer’ın aşısına yaygın kullanım onayı figure > Fransa'da, BioNTech ve Pfizer’ın aşısının yaygın kullanımına onay verildi. Fransa'da aşılama pazar günü başlayacak. Geçtiğimiz günlerde Avrupa İlaç Ajansı’nın (EMA) Pfizer ve BioNTech tarafından geliştirilen korona virüs aşısına onay vermesinin ardından bugün bir haber de Fransa’dan geldi. Fransa’nın ilaç kurumu Haute Autorité de la Santé (HAS), Pfizer ve BioNTech tarafından geliştirilen Covid-19 aşısının yaygın kullanımı için onay verdi. HAS tarafından yapılan açıklamada, “Aşı, yaşlılar da dahil olmak üzere 16 yaş ve üstü kişiler için kullanılabilir" ifadesine yer verildi.Hükümet toplu aşılama programına pazar günü başlanacağını duyurarak, yaşlılara ve sağlık personeline öncelik verileceğini bildirdi. İHA

Davutoğlu’ndan Erdoğan’a: "Dışmihrak ya kendisidir ya da damadı"

Davutoğlu’ndan Erdoğan’a: "Dış mihrak ya kendisidir ya da damadı" figure > AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir yıl önceki, “dış mihrak" ve "faiz lobisi” açıklamalarını hatırlatan Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu, "Türkiye'nin yaşadığı bütün bunalımların sebebi olarak bunu göstermişse Sayın Cumhurbaşkanı dış mihrak ya kendisidir ya da damadı" diye konuştu. Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, İl Başkanları Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu.Açıklamalarında Merkez Bankası'nın faiz artırma kararına değinen Davutoğlu "Güya faizi istismar ederek, dini değerlerimizi istismar ederek faiz yasağı üzerinden bir söylem geliştiren sayın cumhurbaşkanı kendi damadının bıraktığı kötü miras üzerinde yaklaşık 40 gün içinde 675 baz puan faiz artırdı" diye konuştu.Diğer ülkelerde faizlerin bu düzeyde olmadığını belriten Davutoğlu son dört yıldır sürüdürülen faiz politikalarının bu sonucu doğurduğunu kaydedederek "Bu faturayı milletin önüne koyanlar hesap vermek zorundadırlar" dedi.2016'da kendi hükümetleri döneminde faizin 50 milyar TL civarında 2021 bütçesinde faiz harcamaları 180 milyar TL olduğunun altını çizen Davutoğlu şunları söyledi:Peki nerede kaldı halka dönüp ayet hadis okumalar? Nerede kaldı faiz lobisi, dış mihraklar diyerek dikkati dışarıya çekme? Nerede kaldı faiz lobisi, dış mihraklar diyerek dikkati dışarıya çekme?Bir yıl önce dış mihrak,  faiz lobisi diyerek Türkiye'nin yaşadığı bütün bunalımların sebebi olarak bunu göstermişse Sayın Cumhurbaşkanı dış mihrak ya kendisidir ya da damadı. Cumhurbaşkanının affına mazhar olan Hazine ve Maliye Bakanı rahat köşesinde konfor içinde yaşayacak. Bu faiz yükünün altında fakir halk kesimleri ezilecek. Bu mudur adalet? Bu mudur muhafazakarlık?BAHÇELİ'YE "BAŞÖRTÜSÜ" TEPKİSİDavutoğlu MHP lideri Bahçeli'yi de eleştirdi.28 Şubat döneminde başörtüsünü çıkararak Meclis'e giren MHP Antalya eski Milletvekili Nesrin Ünal'ı hatırlatan Davutoğlu "Sayın Bahçeli'den beklenti o Meclis'in kapılarının başörtülülere açılmasıydı. Sayın Bahçeli başörtülü milletvekillerine Meclis'in kapılarını açmadı, başörtülü milletvekillerine başını açtırdı ve meclise öyle soktu. Şimdi sırtını böyle bir geçmişe dayayan iktidar başörtüsü için teminat oluşturabilir mi? O dönemde devrim kanunlarını uygulayacağız diye nice yasakları millete empoze etmek için darbe çığırtkanlığı yapan Perinçek'in olduğu bir koalisyon milletimizin kazanımları kaybetme korkusuna cevap teşkil edebilir mi?" diye konuştu."ÇIPLAK ARAMA" İDDİALARIHDP Miletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun açıklamalarıya gündeme gelen "çıplak arama” iddialarına da değinen Davutoğlu şunları söyledi:Şimdi çıplak arama iddiaları var. Allah aşkına bu iddialar 90'lı yıllarda olsaydı Sayın Cumhurbaşkanı böyle sessiz kalır mıydı? 28 Şubat'ta olsaydı böyle sessiz kalır mıydı? cumhuriyet.com.tr

İBB Başkanıİmamoğlu, 18 aylık toplantısında konuştu

Türkçe Haberler En Son Başlıklar İBB Başkanı İmamoğlu, 18 aylık toplantısında konuştu figure > İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, işbaşına gelişinin 18’nci ayında yapılan toplantıda, önemli açıklamalarda bulundu. İstanbul için Kanal İstanbul çağrısını yineleyen İmamoğlu, "Kanal İstanbul belası hakkında, ilgililere bir uyarıda bulunmak istiyorum: Bunu yapmayın. Lütfen bu şehre, bu millete ve bu tarihe bir kez daha ihanet etmeyin" diye konuştu. İmamoğlu ayrıca, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından geçen haziran ayında İngiltere'de düzenlenen bir müzayeden alınan 540 yıllık Fatih Sultan Mehmet portresiyle ilgili olarak "Tablo sahte diye soruşturma başlatılmış. Bizden cevaplar isteniyor. Fıkra gibi bir durum" dedi. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, işbaşına gelişinin 18’nci ayında üçüncü “hesap verme” toplantısını gerçekleştirdi. “Adil, Yeşil ve Yaratıcı İstanbul Yolunda 18 Ay” başlığıyla düzenlenen basın toplantısı, Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. TBMM CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Berna Sukas, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu ve İmamoğlu’nun eşi Dilek Kaya İmamoğlu da toplantıya katılarak destek verdi. /Archive/2020/12/24/134517963-screenshot1.pngBirçok milletvekili, ilçe belediye başkan ve İBB Meclis üyeleri de toplantıda hazır bulundu. İmamoğlu, sunum yapacağı sahneye, 102 kişilik kurmay ekibiyle çıktı. 18 AY ÖNCE… 18 AY SONRA…“İstanbul’un 18 ayda, nereden nereye geldiğini kısaca hatırlatmak istiyorum” diyen İmamoğlu, şunları söyledi: -  18 ay önce İstanbul; plansızlıktan ve parasızlıktan tüm metro inşaatlarının durduğu bir kentti. Bugün İstanbul, tüm metro hatları için finansman sağlamış, duran metro inşaatlarını başlatmış, yapım sürecini hızlandırmış, yeni projelerin hazırlığını başlatmış bir kenttir. 18 ay öncesine kadar yılda ortalama 5 kilometre metro hattı yapılabiliyordu. Bu, 25 yılın ortalaması. Biz, bunu 4 katına, yani yılda 20 kilometre metro inşaatına çıkarmak için gereken her şeyi sağladık. Şimdi sadece, siyasi hesaplarla davranılmamasını, İstanbullunun metroya kavuşma sürecinin engellenmemesini bekliyor ve istiyoruz.- 18 ay önce İstanbul; yeşil alanların her an imara açılma riskiyle karşı karşıya olduğu bir kentti. Devasa yeşil alanlarda ya hiç düzenleme yapılmıyor ya da sınırlı bir düzenleme yapılsa da bu alanlar kullanıma açılmıyor; adeta vatandaştan kaçırılıyordu. İstanbul bugün, Kemerburgaz Kent Ormanı, Atatürk Kent Ormanı gibi milyonlarca metrekarelik yeşil alanın halkın kullanımına açıldığı, bizzat vatandaşa teslim edildiği bir kenttir./Archive/2020/12/24/134539885-screenshot2.png- 18 ay önce İstanbul; Beşiktaş, Kadıköy, Üsküdar, Bakırköy, Avcılar gibi pek çok semt merkezinde su baskınları yaşanan bir şehirdi. Bugün, bu sorunlar büyük ölçüde ve kalıcı biçimde çözüldü. Geri kalanlar da 2021’de çözülecek.-  18 ay önce İstanbul; Taksim, Bakırköy, Üsküdar, Kadıköy gibi büyük meydanları kimliksiz, plansız, çirkin ve işlevsiz bir kentti. Bir sabah kalktığınızda meydanların, yönetimin keyfine göre düzenlendiğini görebilirdiniz. Bugün, İstanbul’un tüm büyük meydanları bilim insanlarının, ulusal ve uluslararası tasarımcıların, kentsel planlama uzmanlarının ve vatandaşın katılımıyla, ortak akılla tasarlanıyor. - 18 ay önce İstanbul; otobüs ve metrolarda, şehir hatları gemilerinde, İSPARK’larda, hatta İBB üst yönetiminde kadın çalışanları ve kadın yöneticileri göremeyeceğiniz bir şehirdi. Çünkü kadınlara bu hak verilmiyordu. Bugün İstanbul, bütün bu alanlarda ve çok daha fazlasında kadınların liyakatle seçilip başarıyla çalıştığı bir kenttir. - 18 ay önce, İstanbul’un dar gelirli ve ihtiyaç sahibi aileleri, çocuklarına süt alamamanın acısını yaşıyordu. Bugün 121.116 çocuğumuzun evine, her hafta ücretsiz Halk Süt götürüyoruz. Üstelik o sütleri, İstanbullu süt üreticilerinden alıyor, onlara da çok önemli bir destek sunuyoruz. Tıpkı, milyonlarca ücretsiz fide dağıttığımız çiftçilerimiz gibi. /Archive/2020/12/24/134601494-screenshot5.png- 18 ay önce, İstanbul’un 0-4 yaş arası çocuk sahibi anneleri; otobüse, metroya, vapura para öderdi. Bugün annelerimiz, toplu ulaşımdan çocuklarıyla beraber seyahat ederken ücretsiz yararlanıyorlar. 18 ay önce İstanbul’da Büyükşehir Belediyesi’nin tek bir kreşi dahi yoktu. Bugün 15 kreşimiz faaliyette, 10 tanesi bitmek üzere, önümüzdeki yıl toplam 60 kreşi hizmete sunmuş olacağız. - 18 ay önce İstanbul; ihtiyaç sahibi öğrencilerle ilgilenmeyen bir kentti. Bugün, on binlerce üniversite öğrencisine 3 bin 200 lira, yüz binlerce ilkokul öğrencisine de 300 lira eğitim desteği veriyoruz. Üniversiteli gençlerimiz için, yurtlar açıyoruz. -  18 ay önce İstanbul; Büyükşehir Belediyesi bünyesinde tek bir istihdam ofisinin bile bulunmadığı bir kentti. Bugün, açtığımız 8 Bölgesel istihdam ofisiyle, vatandaşlarımıza iş buluyoruz bu zor günlerde. 4 ofisimiz daha çok yakında hizmet vermeye başlayacak. Bugüne kadar, pandemi dönemine rağmen, yaklaşık 13 bin vatandaşımızı, bu ofislerimizde eğittik, yönlendirdik ve işe yerleştirdik. - 18 ay önce İstanbul’un halk otobüsü, fayton, taksi konularıyla ilgili çok önemli sorunları vardı ve ortada bunları çözecek irade yoktu. Bugün İstanbul, halk otobüslerinin tamamen İBB bünyesine alındığı, fayton sorununun bütün tarafların onayıyla insani bir çözüme kavuşturulduğu bir kenttir. Taksi sorununu da çözeceğiz. Ama herkesin bildiği, gördüğü sebeplerle engellenmek isteniyoruz. Ne olursa olsun, o konuda da geri adım atmayacağız ve o sorunu hep birlikte mutlaka çözeceğiz.”- 18 ay önce İstanbul’da deprem, yerel yöneticilerin ciddi somut adımlar atmadığı bir konuydu. Bugün, 2000 öncesinde inşa edilmiş tam 790.000 binanın hasar tespit çalışmalarına başlamış, 20.000 binayı tamamlamış durumdayız. Depreme hazırlık için gerekli, idari ve fiziki altyapıyı kurma açısından daha önce hiç olmadığı kadar yoğun çalışmalar yapıyoruz. İstanbul gibi bir mega kentin yönetiminde, 18 ay uzun bir süre değildir. Buna rağmen, 18 ayda çok önemli ve değerli başarılar elde ettik ve İstanbul’da yeni bir başlangıcın ilk adımlarını en sağlam biçimde attık. Üstelik bütün bunları pandeminin yol açtığı ciddi ekonomik ve sosyal sorunlarla mücadele ederken gerçekleştirdik.” /Archive/2020/12/24/134621730-screenshot4.pngKANAL İSTANBUL: BU ŞEHRE İHANET ETMEYİN Konuşmasında Kanal İstanbul’a özel bir paragraf açan İmamoğlu, “Bu aziz şehrin kalbine bir hançer gibi indirilmek istenen, şehrimizin milyarlarca yıllık doğal yapısına ve on binlerce yıllık eşsiz tarihine zarar vermekten başka hiçbir anlam taşımayan Kanal İstanbul belası hakkında, ilgililere bir uyarıda bulunmak istiyorum: Bunu yapmayın. Lütfen bu şehre, bu millete ve bu tarihe bir kez daha ihanet etmeyin. İstanbul’un, İstanbullunun ve bu güzel ülkenin akıl dışı projelere ihtiyacı yok. İstanbul, siyaseten bilek güreşi yapacağınız bir alan değil. Hedefiniz, motivasyonunuz ve menfaatleriniz ne olursa olsun, buna değmez. Ne karar verdiyseniz, kime söz verdiyseniz fark etmez, vazgeçin. Derhal durun” dedi. FATİH TABLOSUNA SORUŞTURMA HAZIRLIĞI BİLGİSİNİ PAYLAŞTIİmamoğlu, toplantıda ilginç bir bilgiyi de paylaştı. İmamoğlu, “Bellini atölyesine ait olan Fatih Sultan Han’ın tablosuyla ilgili, ‘sahte’ diye bir soruşturma düzeni başlatılmış. Bizden cevaplar isteniyor. Bu, kıskanılacak bir şey değil. Tabloyu, bütün Türk halkına, bütün güzel insanlarımıza kazandırdık. Garip bir muameleye tabii tutuldu arkadaşlarımız; cevaplar veriliyor. Umarım, soruşturmaya dönüştürülmeden kapatırlar. Bu da trajikomik, fıkra gibi bir durum” dedi. cumhuriyet.com.tr

Altay'ın rakibiÜmraniyespor

Altay'ın rakibi Ümraniyespor figure > TFF 1'inci Lig'de son 3 maçını kazanarak çıkış yakalayan Altay yarın evinde Bereket Sigorta Ümraniyespor'la karşı karşıya gelecek. Bornova Aziz Kocaoğlu Stadı'nda saat 19.00'da başlayacak 16'ncı haftanın açılış mücadelesinde Yasin Kol düdük çalacak.Siyah beyazlılarda sakatlığı bulunan Harun forma giyemeyecek. Ligde 26 puanla 6'ncı sırada yer alan Altay, 17 puanı bulunan 12'nci sıradaki Ümraniyespor'u yenerek bu sezon ilk kez 4'te 4 yapmayı hedefliyor. Altay'ın sahaya Cihan, Tolga, Berkay, Lokman, Özgür, Yılmaz, Thiam, Kappel, Regattin, Erhan, Paixao ilk 11'iyle çıkması bekleniyor. cumhuriyet.com.tr

İstanbul ve Ankara'nın yeni başsavcılarıbelli oldu

İstanbul ve Ankara'nın yeni başsavcıları belli oldu figure > İrfan Fidan’ın Yargıtay üyesi seçilmesi nedeniyle boşalan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na Adalet Bakan Yardımcısı Şaban Yılmaz atanırken, Yüksel Kocaman’ın Yargıtay üyesi seçilmesi nedeniyle boşalan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı görevine ise Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Akça atandı. Akça’dan boşalan Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı görevine de Gökhan Karaköse getirildi. Hakimler ve Savcılar Kurulu ( HSK) 1. Dairesi Halil Koç başkanlığında sabah saatlerinde mazeret kararnamesine son şeklini vermek için toplandı. Toplantı neticesinde çok sayıda hakim ve savcının görev yerlerinin değiştirilmesine karar verildi.İstanbul ve Ankara’nın yeni başsavcıları belli oldu. Hakimler ve Savcılar Kurulu 1. Dairesi tarafından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na Adalet Bakan Yardımcısı Şaban Yılmaz atandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı görevine ise Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Akça atandı. Akça’dan boşalan Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı görevine ise Gökhan Karaköse getirildi.ŞABAN YILMAZ KİMDİR?1970 yılında Rize'de doğan Şaban Yılmaz, 1993 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Yılmaz, Cumhuriyet Savcısı ve Cumhuriyet Başsavcısı olarak çeşitli il ve ilçelerde görev yaptı. Ankara Batı Başsavcılığı döneminde FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişiminin komuta merkezi olan Akıncı Üssü merkezli soruşturmaları yürüttü. Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı ve Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü görevlerinde bulunan Yılmaz, 8 Temmuz 2019’da Adalet Bakanlığı Bakan Yardımcısı olarak atandı. Şaban Yılmaz, evli ve iki çocuk babası.AHMET AKÇA KİMDİR?1973 Yılında Ankara'da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Ankara'da tamamladı.1991 yılında girdiği Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden 1995 yılında mezun oldu 1997 yılında, Hakim adaylığına başladı. 1999 Yılı Temmuz ayında Tavşanlı Cumhuriyet Savcısı olarak göreve başlayan Akça sırasıyla; Reşadiye, Batman, Karaman, Şişli ve İstanbul Cumhuriyet Savcılığı görevlerinde bulundu. 2012 Yılında Yargıtay Cumhuriyet Savcısı olarak atandı. Dört yıllık bir görevin sonunda Haziran 2016 Kararnamesi ile Ankara Cumhuriyet Savcısı olarak atandı. Ekim 2017’de Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği görevine atandı. Genelkurmay Başkanlığı eksenli 15 Temmuz darbe soruşturmalarını yürüttü. 25 Temmuz 2018’de Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı’na atandı. Ahmet Akça evli ve iki çocuk babası.GÖKHAN KARAKÖSE KİMDİR?1978 yılında Ankara’da doğan 1999 yılında Ankara Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. 2002 yılından itibaren sırasıyla Beyşehir, Darende, Şereflikoçhisar, Düzce ve İnebolu Savcılığı görevlerinde bulundu. 8 Kasım 2012’de Adalet Bakanlığı İç Denetim Birimi’ne İç Denetçi olarak atandı. Türkiye Ortadoğu Amme İdare Enstitüsü'nde 53. Dönem üst düzey kamu diplomasisi eğitim programını tamamladı. Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk Anabilim Dalı’nda yüksek lisans eğitimini tamamladı. 27 Şubat 2014’te Türkiye Adalet Akademisi’nde daire başkanı olarak görevlendirildi. 25 Temmuz 2018 tarihli HSK kararnamesi ile Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı’nda atandı. HSK 1. Dairesi’nin 4 Temmuz 2019 tarihli kararı ile Türkiye Adalet Akademisi Danışma Kurulu üyeliğine seçildi. Karaköse evli ve üç çocuk babasıKaynak: Habertürk  cumhuriyet.com.tr

Rusya Tom Cruise'un ilk uzay filmine rakip oldu, uzaya gidecek başrol arıyor

Rusya Tom Cruise'un ilk uzay filmine rakip oldu, uzaya gidecek başrol arıyor figure > Tom Cruise'un başrolde olduğu ve NASA ile SpaceX işbirliğinde çekilecek ilk uzay filmine Rusya'dan karşı hamle geldi. Rusya çekeceği uzay filmine başrol arayışlarına başladı. NASA'nın destek vereceği SpaceX'in hayata geçireği ve başrolünde Tom Cruise'un oynayacağı uzay filmini açıklamasının ardından bir hamle de Rusya'dan geldi.NTV'nin aktardığına göre, Rusya'nın uzay ajansı Roscosmos ve ülkenin en büyük TV kanalı Channel One, ABD'nin Tom Cruise hamlesine karşı adım attı.Rus genel yapımcı Alexey Trotsyuk, "Dünya'dan uzaya fırlatılabilecek, ardından zorlu uzay şartlarına dayanabilecek ve sıfır yer çekiminde en karmaşık çekim zorluklarının üstesinden gelebilecek bir kadın oyuncu arıyoruz" dedi.Rusya uzay filmi yarışına dahil olmak için en az Tom Cruise kadar ünlü bir oyuncu aramaya başladı./Archive/2020/12/24/132854764-tomcruise.jpgDaha önce Tom Cruise ve filmin yönetmeni Doug Liman'ın Ekim 2021'de Axiom Uzay İstasyonu'na doğru yolculuğa çıkacağı açıklanmıştı. cumhuriyet.com.tr

UEFA uyardı, TFF'den anlaşmalımaçsoruşturması

UEFA uyardı, TFF'den anlaşmalı maç soruşturması figure > UEFA Integritiy Departmanı raporuna göre, son 20 dakikasında skor 2-2 berabere giderken en az 5 gol atılacağına ilişkin bahislerin arttı ve 'güçlü ve alışılmadık' bahisler yapıldı. Türkiye'de şampiyonluğa ulaşmış 6 takımdan biri olan Bursaspor ve Ekol Göz Menemenspor hakkında bahis yoluyla kazanç sağlamak amacıyla karşılaşmanın skorunu etkilemekten inceleme başlatıldı.UEFA Integrity Departmanı, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) yönetimine gönderdiği 'Bahis Yoluyla Tespit Raporu'nda 12 Temmuz 2020 tarihinde oynanan Bursaspor-Ekol Göz Menemenspor TFF 1. Ligi müsabakasının bahis yoluyla kazanç sağlamak amacıyla manipüle edildiği yönünde bahisi delili bulunduğu öne sürüldü.2-2'DEN SONRA 5 GOL ATILACAĞA OYNANDIAjansspor'un elde ettiği belgede, TFF yönetimi bu rapor üzerine 28 Ağusos'ta yaptığı 46 sayılı toplantısında konuyu gündemine aldı ve incelenmek üzere Etik Kurulu'na sevk etti. Etik Kurulu Raportör Üyesi Mehmet Hakan Tüfekçi, söz konusu maçta karşı karşıya gelen takımların futbolcularına bir tebligat kaleme aldı.Tebligatta maçın son 20 dakikasında skor 2-2 iken en az 5 gol atılacağına dair ilişkin bahislerin arttığı, güçlü ve alışılmadık bahislerin olduğunun rapor edildiğini ve TFF yönetiminin de müsabaka sonucunu etkilemeye yönelik iddiaların incelenmek üzere dosyayı Etik Kurulu'na sevkine karar verdiği belirtildi.Etik Kurulu da kulüplere tebligat yollayarak iddialara dair yazılı beyanlarını, tebligat ellerine ulaştıktan 3 gün içinde göndermelerini istedi. Ajansspor'un elde ettiği bilgiye göre söz konusu tebligat 2 hafta önce kulüplere gönderildi.BAHATTİN ŞİMŞEK'İN YÖNETTİĞİ MAÇTA NELER OLDU?İddialara konu olana ve 12 Temmuz 2020'de TFF 1. Lig'de oynanan Bursaspor-Ekol Göz Menemenspor maçında neler oldu?Bahattin Şimşek'in yönettiği maç 2-2 sona erdi.Maçta konuk Menemenspor 15. dakikada Domgjonas'ın golüyle öne geçerken, Bursaspor buna Seleznyov 24 ve 40. dakikalarında penaltından cevap verdi. 47. dakikada Menemenspor, Mehmet Boztepe ile beraberliği sağladı. Karşılaşmanın 81.dakikasında Menemenspor, 82. dakikasında Bursaspor bir penaltı atışından yararlanamadıUEFA Integritiy Departmanı raporuna göre, son 20 dakikasında skor 2-2 berabere giderken en az 5 gol atılacağına ilişkin bahislerin arttı ve 'güçlü ve alışılmadık' bahisler yapıldı. Buna karşın, müsabaka 2-2 sona erdi.Karşılaşmada Bursaspor Teknik Direktörü İrfan Buz kırmızı kart görmüştü. Buz’un yerine basın toplantısına yardımcı antrenör Taner Alpak katılmıştı.Ellerinden gelen her şeyi yaptıklarını belirten Alpak, “Olmadı. Çok gol kaçırdık. Nasip, kısmet. Kazansaydık serimiz devam edecekti, böyle icap etti. Bereabere kaldık, son hafta Hatayspor ile karşılaşacağız, o maça bakacağız. Yüzde 100 VAR sistemi TFF 1’inci Lig’de de olmalı, çünkü aleyhimize verilen penaltı pozisyonuna tekrar tekrar baktık. Koskoca senenin emeği gidebilirdi. Pozisyon el olabilir ama yüzde 100 çizginin dışında. Yazık, günah. Büyüklerimizden bu olayı dikkate almalarını rica ediyoruz” demişti.'2-2'DEN SONRA NET POZİSYONLAR KAÇIRDIK'Ekol Göz Menemenspor Teknik Direktörü Dilaver Mutlu ise şöyle konuşmuştu:“Bugün maçtan önce de zevkli bir maç olacağını, biz sezon başından beri nasıl oynuyorsak yine aynı oyunumuzu oynayacağımızı söylemiştim. Takımımızın özelliği hakem son düdüğü çalana kadar mücadeleyi bırakmayan bir ekip olmamız. Bugün de sezon boyu nasıl oynadıysak, aynı oyunu oynadık. Maç iki tarafa da çok geldi gitti, 2-2’den sonra çok net pozisyonlar kaçırdık. Önemli olan kazasız, belasız, sakatlıksız, sezonu bitireceğiz. Son olarak Altınordu maçımız var, aynı şekilde oynayıp sezonu kapatacağız.”İDDİALARA KONU MAÇIN KADROLARIBursaspor-Ekol Göz Menemenspor: 2-2Stat: Bursa Büyükşehir BelediyeHakemler: Bahattin Şimşek, Kamil Çetin, Bilal GölenBursaspor: Çağlar Şahin Akbaba, Shehu, Diarra, Anıl Karaer, Kerem Can Akyüz (Dk. 82 Serdar Özkan), Aykut Akgün (Dk. 58 Emirhan Aydoğan), Burak Altıparmak (Dk. 70 Sedat Dursun), Burak Kapacak, Recep Aydın (Dk. 70 Ali Akman), Traore, Seleznov (Dk. 83 Kubilay Kanatsızkuş)Ekol Göz Menemenspor: Selmani, Rıdvan Koçak, Ali Keten, Domgjonas, Olatunbosun, Cem Çelik (Dk. 46 Murat Erdemir), Tayfun Aydoğan, Murat Elkatmış (Dk. 78 Harun Kavaklıdere), Özkan Yıldırım (Dk. 61 Mustafa Çeçenoğlu), Mehmet Boztepe, Samed Ali Kaya (Dk. 90 Selim Aydemir)Goller: Dk. 15 Domgjonas, Dk. 47 Mehmet Boztepe (Ekol Göz Menemenspor), Dk. 24 ve Dk. 40 Seleznov (Penaltılardan) (Bursaspor)Sarı kartlar: Dk. 34 Cem Çelik, Dk. 40 Olatunbosun, Dk. 42 Tayfun Aydoğan, Dk. 56 Özkan Yıldırım, Dk. 90 Selmani (Ekol Göz Menemenspor), Dk. 75 Emirhan Aydoğan, Dk. 84 Anıl Karaer (Bursaspor),Kırmızı kart: Dk. 80 İrfan Buz (Teknik direktör) (Bursaspor) cumhuriyet.com.tr

Türk Telekom, yerli eSIM'i kullanıma sundu

Türk Telekom, yerli eSIM'i kullanıma sundu figure > Türk Telekom, yerli eSIM teknolojisini bireysel ve kurumsal tüm müşterilerinin kullanımına sundu. /Archive/2020/12/24/132358766-kapak121056.jpgTürk Telekom açıklamasına göre, eSIM; akıllı telefonlardan giyilebilir teknolojilere, otomotiv endüstrisinden internete bağlı daha birçok ürüne kadar geniş bir alanda kullanılabilecek. eSIM destekli cihaz sahibi Türk Telekom kullanıcıları, numaralarını değiştirmeden ve ek ücret ödemeden eSIM teknolojisinden yararlanabilecek ve yeni aboneliklerde eSIM'i tercih edebilecek.Açıklamada görüşlerine yer verilen Türk Telekom Üst Yöneticisi (CEO) Ümit Önal, Türkiye'nin yüzde yüz yerli teknoloji ile eSIM üreten 4 ülkeden biri olduğunu belirterek, "Biz de Türk Telekom olarak kendi altyapımızı bu yeni teknolojiye hazır hale getirdik ve ülkemizde kurulan sunucular ile entegrasyon süreçlerimizi tamamladık. Çevre dostu ve güvenli teknoloji eSIM ile bireysel ve kurumsal müşteri deneyimini zenginleştirmeye devam edeceğiz. Kurumsal müşterilerimiz için de özellikle otomotiv alanında sunduğumuz eCall hizmeti ve bağlantılı araçlara yönelik çalışmalarımız; yerli eSIM ile hızlanarak devam edecek." ifadelerini kullandı.Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nun SIM teknolojilerini destekleyen sistemlerin kurulumu ve cihazlarda kullanımı kapsamındaki kurul kararlarına uygun olarak, tamamen yerli ve milli olarak üretilen eSIM teknolojisi, kullanıcılara dijital bir deneyim sunuyor. Dijital yapısı nedeniyle kaybolma ya da çalınma riskleri taşımayan ve fiziksel bir SIM karta ihtiyaç olmadığı için birden fazla aboneliğe sahip olan kullanıcıların kart değişimi gereksinimini ortadan kaldıran eSIM, aynı zamanda çevre dostu olma özelliği de taşıyor. Türk Telekom'un hem bireysel hem kurumsal müşterileri, mevcut SIM kartlarını bu teknolojiyi destekleyen cihazları için ek ücret ödemeden eSIM ile değiştirebilecek. Ayrıca kullanıcılar yeni aboneliklerde de eSIM'i tercih edebilecek.  AA

Veli Ağbaba, Albayrak'ın getirdiği uygulamanın kalkmasıiçin kanun teklif verdi

Veli Ağbaba, Albayrak'ın getirdiği uygulamanın kalkması için kanun teklif verdi figure > CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, kamuoyunda sıklıkla tartışılan ve 14 Mart 2016’da kalıcı hale getirilen 'yaz saati uygulaması'nın kaldırılması için TBMM Başkanlığı'na kanun teklifi verdi. Ağbaba, "Berat Albayrak gitti ama çilesi bitmedi" dedi. Verdiği kanun teklifiyle ilgili Sözcü'ye konuşan Ağbaba, "dönemin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak'ın ısrarıyla Bakanlar Kurulu gündemine gelen ve 2016'da uygulamaya giren kalıcı yaz saati uygulamasının yıllardır milyonlarca çalışanı ve öğrencileri olumsuz etkilediğini ve enerji tüketimini artırarak milyarlarca lira israfa neden olduğunu" ifade etti.“BERAT ALBAYRAK GİTTİ, ÇİLESİ BİTMEDİ”AKP hiçbir talep olmamasına ve Türkiye'nin coğrafi konumuna uymamasına rağmen,  yaz saati uygulamasını getirdiğini belirten Ağbaba, "AKP, dayatmacı bir anlayışla kış saati uygulamasını kaldırıp ‘enerjide verimlilik' iddiasıyla kalıcı yaz saati uygulamasını getirdi. Devrik Bakan Berat Albayrak'ın ısrarıyla hukuka aykırı bir şekilde yürürlüğe konulan saat uygulaması yüzünden yıllarca öğrenciler karanlıkta okula gitmek zorunda kaldı, milyonlarca çalışan karanlıkta işe gitti, 83 milyon gün yüzü görmedi. Danıştay'ın ‘yetkisizlik' nedeniyle yürütmeyi durdurmasına rağmen, kalıcı saat uygulaması uygulandı ve içinde bulunduğumuz kış günlerinde hâlâ da uygulanmaya devam ediyor. Herkes bu uygulamadan şikâyetçi. Üstelik enerjide verimlilik sağlamadığı da gerek üniversitelerin, gerek Elektrik Mühendisleri Odası'nın verileriyle de tescillendi. Hanelerin elektrik giderleri, dayatılan bu uygulama nedeniyle kat be kat artmış durumda. Berat Albayrak gitti ama çilesi bitmedi. Bu uygulamadan bir an önce dönülmesi gerekiyor" dedi.“TÜRKİYE'Yİ BU KARANLIKTAN KURTARACAĞIZ”Kalıcı yaz saati uygulamasının biyolojik saati de olumsuz etkilediğini ifade eden CHP'i Ağbaba, “Karanlıkta uyanan, işe veya okula gitmek zorunda kalan milyonlar bu uygulama nedeniyle gün ışığından yararlanamıyor. Sağlık sorunları buna bağlı olarak artıyor ve sağlık uzmanlarının çalışmalarına göre stres hormonlarını da tetikliyor.Uyku problemleriyle birlikte buna bağlı olarak psikolojik sorunları da artırıyor. Özellikle Covid-19 günlerinde güneşsiz, uykusuz, stresli bir gündelik yaşam, tüm toplumun sağlığını oldukça kötü etkiliyor. Kalıcı saat uygulamasının trafik kazalarının artırdığı, uluslararası görüşmeleri, yolculukların ayarlanmasını zorlaştırdığı ve en önemlisi faturalarda sıkıntılara neden olduğu da yıllardır ortada. Türkiye'yi ‘ampul' israfından ve bu karanlıktan eninden sonunda kurtaracağız” ifadelerini kullandı.“BİR AN ÖNCE KIŞ SAATİ UYGULAMASINA DÖNÜLSÜN”Kış saati uygulamasının hızlıca uygulanması gerektiğini belirten CHP'li Veli Ağbaba'nın kanun teklifinde şu maddeler yer aldı:MADDE 1– 26/12/1925 tarihli ve 697 sayılı Günün Yirmi Dört Saate Taksimine Dair Kanunun 2'inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.“MADDE 2– Griniç’e göre otuzuncu derecede bulunan boylam dairesi bütün Türkiye Cumhuriyeti saatleri için esas alınır. Türkiye Cumhuriyeti'nde her yıl mart ayının son pazar günü saatler; saat 03.00'da bir saat ileri ve ekim ayının son pazar günü saat 04.00'da bir saat geri alınır.”MADDE 2– 697 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.“GEÇİCİ MADDE 1– Bu maddeyi ihdas eden Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte bir sonraki haftanın pazar günü saatler bu maddeyi ihdas eden Kanuna uygun şekilde düzenlenir.”MADDE 3– Bu kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.MADDE 4– Bu kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür. cumhuriyet.com.tr




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter