News - Haberler
Furuğ’dan‘Rüzgâr Bizi Götürecek’
Furuğ’dan ‘Rüzgâr Bizi Götürecek’ figure > Yoldan geçen birine “İran’ın nesi meşhur?” diye sorsanız, kuşkusuz Furuğ; İran’ın kedisi ve halısıyla birlikte -mollaları saymazsak- ilk üçte yer alacaktır. /Archive/2020/12/21/005854790-kapakic1.jpgKimilerinin devrimci kimilerinin erotik bulduğu şiirleri birçok farklı dile çevrilirken, çalkantılı hayatının magazin boyutu her zaman merak konusu oldu. Ve kaçınılmaz olarak ailesi, evliliği, aşkları, oğulları, özel mektuplarına varana dek tüm hayatı boşluk kalmayacak şekilde didik didik edildi.Oysaki meraklı gözler bakışlarını hayatından çekip şiirlerine çevirse; Furuğ’un kendini olanca çıplaklığıyla sunduğunu görebilirdi.Furuğ Ferruhzad, hızlı yaşayıp genç öldüğü dopdolu bir hayatın ardında; ilki henüz on sekiz yaşındayken basılan beş şiir kitabı bırakır./Archive/2020/12/21/005906618-ic2.jpgÖZGÜRLÜK ÖNCESİŞiirinin ilk dönemini oluşturan Tutsak, Duvar ve İsyan kitaplarında, dört duvar arasında sıkışmış yalnız bir kadın olarak çıkar karşımıza.Geleneksel aile algısına itirazını, çıkış yolu için çırpınırken kabarıp alçalan duygularını, umutsuz bir âşığın yalnızlığını süsleyen düşleri, kendine karşı serzenişini, pişmanlıklarını ve içgüdülerini apaçık ve cesur bir dille anlatır.Geneli dörtlüklerden oluşan bu şiirler boyutsuz bir alanda düz bir çizgi üzerinde, değişen duygu halleri içinde ilerler. Bunlar; şairin kendi deyimiyle henüz inşa edilmemiş olan Furuğ’un şiirleridir; biçem ve biçimin özgürlüğe kavuşmadan önceki son çırpınışları./Archive/2020/12/21/005917728-ic3.jpgPERVASIZ ÇIPLAKLIKKlasik tarzdaki bu ilk şiirlerinde bile, başka şairlere öykünmenin izine rastlanmaz. Hem içerik açısından hem de kullandığı tasvirler ve bileşenler bakımından herkesten farklıdır.Eril arzu olarak kodlanan cinsellik; bir isyanın terminolojisine dönüşür Furuğ’un şiirinde. Arzusuna küstahça sahip çıkarak erkeklere tanınan çifte standardın temellerini sarsar. Bu isyanın dışarıda bir dayanağı yoktur; tek dayanağı ve aynı zamanda çıkış noktası ‘ben’liğidir.Şiirle yolculuğu boyunca hep bu ‘ben’i anlatır Furuğ. İlk dönem şiirlerinde bireysel, öznel ve yerel olan bu ‘ben’liğin giderek nasıl geliştiğini; toplumsal ve evrensel bir ‘ben’e dönüştüğünü izlemek, hayranlık uyandırır.Yeniden Doğuş ve İnanalım Soğuk Mevsimin Başlangıcına adlı son iki kitabındaki şiirler, okuyucuyu derinlik sarhoşu eder. Burada, ilk üç kitaptaki aynı yalnız kadın çıkar karşımıza ama bu kez görüş mesafesi onu çevreleyen duvarlarla sınırlı değildir.Baktığı yeni dünyanın genişliğinde Şamlu’nun; özellikle de Nima’nın şiiriyle tanışmasının büyük etkisi vardır. Öte yandan sinemadaki oyunculuk ve yönetmenlik denemeleri şiirindeki imgeleme yeni renkler katar./Archive/2020/12/21/005934071-ic4.jpgKORKMAYIN!Furuğ, tırnaklarıyla kazıdığı delikten karanlık ama gerçek bir dünyaya açılmıştır ve buradan, insanın kaçınılmaz çöküşünü, vahşetini, ızdırap ve derin isyanını anlatır bize.Kısa süre önce Makbule Aras Eivazi çevirisiyle YKY’den çıkan Rüzgar Bizi Götürecek, toplu şiirlerini içeriyor olması bakımından, Türkçe okurlara şairin şiir yolculuğundaki durakları izleme fırsatı sunuyor.Çevirinin olanaklarıyla şiirindeki saydamlığın aktarılabildiği yerlerde; Furuğ’u pervasız çıplaklığıyla, gözlerini dikmiş size bakarken bulabilirsiniz. Korkmayın!Rüzgâr Bizi Götürecek - Toplu Şiirler / Furuğ Ferruhzad / Çeviren: Makbule Aras Eivazi / Yapı Kredi Yayınları / 311 s. Pune HaeriAraştırma: Bitkilerin de insanlar gibi gündüzcüya da gececi olduğu ortayaçıktı
Araştırma: Bitkilerin de insanlar gibi gündüzcü ya da gececi olduğu ortaya çıktı figure > Bilim insanlarının yaptığı yeni araştırma, bitkilerin, insanlarla aynı şekilde biyolojik saat (sirkadiyen saati) çeşitlerine sahip olduğunu ortaya çıkardı. Biyolojik saat, organizmalara gündüz ve gece boyunca rehberlik etme görevine sahip. Bitkilerde, gün doğmadan önce fotosentezin hazırlanmasından çiçek açma zamanının düzenlenmesine kadar çok çeşitli süreçleri düzenliyor.Ancak bu ritmik düzen, bitkinin bulunduğu coğrafyaya, enlemlere, iklime ve mevsimlere bağlı olarak değişebiliyor. Bu yüzden bitkilerin biyolojik saati, mevcut koşullarla en iyi şekilde başa çıkmak için onlara uyum sağlamak zorunda kalıyor.Birleşik Krallık’tan bilim insanları, doğal yollarla biyolojik saat çeşitlerini daha iyi ölçmekle anlamak istedi ve bu sayede, iklim değişikliği sebebiyle bir tehdit haline gelen çevredeki yerel değişikliklere karşı daha dirençli mahsuller yetiştirebileceğini düşündü.Araştırma ekibi, biyolojik saatteki değişikliklerle bağlantılı genleri tanımlamak ve doğrulamak için gündüz saatlerinde ve ikliminde aşırı değişiklikler yaşayan İsveç’in her bir köşesinden toplanan 191 farklı Arabidopsisteki genleri inceledi. Biyolojik saat çeşitliliğini açıklayabilecek küçük gen farklılıkları aradı.Independent Türkçe'nin aktardığına göre, yapılan analizler, COR28 adlı gendeki tek bir DNA baz çifti değişikliğinin geç çiçek açan ve dönem süresinin daha uzun olduğu bitkilerde bulunma ihtimalinin daha yüksek olduğunu ortaya çıkardı. Earlham Enstitüsü’nde doktora sonrası araştırmacısı Hannah Rees, bir gende bulunan tek bir baz çifti değişikliğinin, biyolojik saati etkileyebilmesinin epey şaşırtıcı olduğunu ifade etti.Bitkilerin sağlığının, biyolojik saatlerinin gün uzunluklarına ve mevsimlere ne kadar adapte olduğuyla bağlantılı olduğunu da belirten Dr. Rees, sözlerine şöyle devam etti:"Doğru bir vücut saati, bitkiler için rakiplere, avcılara ve patojenlere karşı üstünlük sağlayabilir."BULGULAR ÇİFTÇİLER İÇİN ÖNEMLİDr. Rees, biyolojik saatteki çeşitliliği ve adaptasyonu anlamanın iklime dayanıklı mahsuller yetiştirme adına önemli olduğuna işaret etti. Zira çiftçiler, bulundukları yere göre en uygun saate sahip bitkileri seçip verimi ve iklim değişikliğine dayanma kabiliyetini artırabilir.Araştırma sonuçları, DNA kodlarındaki tek bir harf değişikliğinin potansiyel olarak bir bitkinin gündüzcü mü gececi mi olacağına karar verebileceğini gösterdi. İkisi arasında 10 saatten fazla fark tespit edilirken genetik soyun yanında coğrafyanın da biyolojik saatte etkili olduğu vurgulandı.Bilim insanları, analizlerinde bir ilk olarak gecikmeli floresan görüntüleme yöntemi kullandı. Dr. Rees, bu yöntem hakkında şu sözleri sarf etti:Gecikmeli floresan görüntüleme sistemimiz, herhangi bir yeşil fotosentetik malzeme üzerinde kullanılabilir. Bu da onu geniş bir yelpazedeki bitkiler için geçerli hale getiriyor. Bir sonraki adımsa bu bulguları lahana ve buğday dahil olmak üzere önemli tarım ürünlerine uygulamak olacak. cumhuriyet.com.trSon dakika..İngiltere, Danimarka, Hollanda ve Güney Afrika'ya uçuşlar durduruldu
Son dakika.. İngiltere, Danimarka, Hollanda ve Güney Afrika'ya uçuşlar durduruldu figure > Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, İngiltere, Danimarka, Hollanda ve Güney Afrika'ya uçuşların durdurulduğunu açıkladı. 2 milyondan fazla vakanın görüldüğü İngiltere'de mutasyona uğramış koronavirüs tespit edildi. İngiltere Başbakanı Boris Johnson “Mutasyon geçirmiş koronavirüs önceki virüse göre yüzde 70 daha bulaşıcı” olduğunu duyurmasının ardından İngiltere Sağlık Bakanı Matt Hancock, mutasyona uğramış yeni koronavirüsün kontrolden çıktığını açıkladı.Mutasyona uğramış yeni koronavirüsün kontrolden çıktığının duyurulmasının ardından Türkiye, İngiltere, Danimarka, Hollanda ve Güney Afrika'ya uçuşların durdurulduğunu açıkladı.Twitter üzerinden paylaşım yapan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, şu ifadeleri kullandı:''Koronavirüsün mutasyonuyla İngiltere'de bulaş hızının arttığı bildirilmiştir. Cumhurbaşkanımızın talimatı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızın koordinasyonu ile tedbiren; İngiltere, Danimarka, Hollanda ve Güney Afrika'dan ülkemize olan uçuşlarda geçici durdurma kararı alınmıştır.''/Archive/2020/12/20/232435861-tweet-koca.jpg cumhuriyet.com.trHamza Yerlikaya sahte diplomayla ilgili ilk kez konuştu
Hamza Yerlikaya sahte diplomayla ilgili ilk kez konuştu figure > AKP Eski Milletvekili Hamza Yerlikaya'nın sahte lise diploması kullandığının ortaya çıkmasının ardından ilk kez konuştu. Yerlikaya, ''Eğer benim diplomasız olduğumu ve 4 maaş aldığımı ispat edersen ben herkesten özür dileyip siyaseti bırakıyorum'' dedi. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı, Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı, Vakıfbank Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı, eski AKP milletvekili Hamza Yerlikaya’nın belgede sahtecilik suçundan yargılandığı davanın kararı ortaya çıktı.Gazetemizin açıkladığı kararda, ''Mevcut delil durumuna göre ancak sanığın sahte olan diplomayı bilerek kullandığı söylenebilir” denildi.Sahte lise diploması kullandığı ortaya çıkan Hamza Yerlikaya, mahkemenin hükmü ertelemesiyle cezadan kurtulmuş oldu.Tepkilerin ardından AKP’li Yerlikaya, şu ifadeleri kullandı:Yerlikaya, sosyal medyadan, CHP Grup Başkanvekili ve Sakarya Milletvekili Engin Özkoç’un, “Doktoralı gençlerimiz bile işsizlikten evde otururken, lise diplomasının sahte olduğu mahkeme kararıyla tespit edilen Sarayzade Hamza Yerlikaya devletten 4 maaş almaya devam ediyor...” ifadelerine yanıt verdi.Yerlikaya paylaşımında, “CHP’deki taciz ve tecavüz olaylarının üzerini kapatmak için her gün farklı bir yalana sarılarak iftira ve yalan kampanyası düzenliyorsunuz. Kaset kumpası mimarları!! Bu yazdıklarını ispat et edemezsen adisin, alcaksın, müfterisin, bilesin. Hodri meydan” dedi.Yerlikaya devamında ise “Tasması kimin elinde olduğu belli olmayan @enginozkoc ! Şimdi iyi dinle; eğer benim diplomasız olduğumu ve 4 maaş aldığımı ispat edersen ben herkesten özür dileyip siyaseti bırakıyorum. Aksi durumda sen ne yapacaksın? İspat edemezsen milletvekilliğinden istifa edecekmisin. Hodri meydan” ifadelerini paylaştı./Archive/2020/12/20/224455634-yerlikaya-tweet-1.jpg/Archive/2020/12/20/224620555-yerlikay-tweet-3.jpg cumhuriyet.com.trAlkol servisi yapan motosikletliye 8 bin lira ceza
Alkol servisi yapan motosikletliye 8 bin lira ceza figure > Aydın'ın Nazilli ilçesinde, motosikleti ile alkol servisi yaptığı belirlenen kişiye 8 bin 107 TL idari para cezası kesildi. Koronavirüs salgını tedbirleri kapsamında tüm yurt genelinde sokağa çıkma kısıtlaması uygulanırken, Aydın'ın Nazilli ilçesinde motosikleti ile alkol servisi yaptığı tespit edilen E.T. polis ekipleri tarafından yakalandı. Motosikletinde çok sayıda alkol ile yakalanan E.T.'ye 8 bin 107 TL idari para cezası kesildi. DHASergen Yalçın:“Ben oyundan atılırsam, başınız göğe mi erecek”
Sergen Yalçın: “Ben oyundan atılırsam, başınız göğe mi erecek” figure > Beşiktaş Teknik Direktörü Sergen Yalçın, BB Erzurumspor galibiyetinin ardından kendisi hakkında televizyonlarda yapılan yorumlar hakkında açıklama yaparak, “Benim hakkımda oyundan atılmamam konusunda algı yapıyorlar. Ben oyundan atılırsam başınız göğe mi erecek" dedi. Beşiktaş Teknik Direktörü Sergen Yalçın, BB Erzurumspor galibiyetinin ardından kendisi hakkında televizyonlarda yapılan yorumlar hakkında açıklama yaparak, “Benim hakkımda oyundan atılmamam konusunda algı yapıyorlar. Ben oyundan atılırsam başınız göğe mi erecek. Ama itirazım saygılı olacak ve atılmayacağım” dedi.Süper Lig’in 13. haftasında Beşiktaş, konuk ettiği BB Erzurumspor’u sahasında 4-0 mağlup ederken, siyah-beyazlı ekibin teknik direktörü Sergen Yalçın maçın ardından açıklamalarda bulundu. Mücadeleyi değerlendirerek sözlerine başlayan Yalçın, “Farklı iki devre oynadık. İlk yarıda çok savunan, iyi savunma yapan bir takıma karşı oynayıp kilidi açmakta zorlandık. Golü daha erken bulsaydık, daha farklı olabilirdi. İkinci yarıda golü bulduktan sonra bambaşka bir ikinci yarı oldu. Rakip de oynamak isteyince, çabuk kaleye giden oyuncularımızla golleri bulduk. Oyuncuların performansı belli bir seviyeye çıkınca sonuç geldi. Bu maçı çok çabuk unutup önümüzdeki maça konsantre olacağız” açıklamasını yaptı.“SADECE FORVET HATTI GOL ATMIYOR”İlk yarıda rakibin iyi savunma yaptığını yineleyen Yalçın, “Açmakta zorlandık. Daha hareketli ve dikine oynamalıydık. 2-3 pozisyon var ama skor üretemedik. Golü bulsaydık daha farklı olabilirdi. İlk yarıda oyun da, skor da beklediğimizin altında oldu. Oyuncularımla devre arasında bu tür maçların nasıl oynanması gerektiğiyle ilgili ve maçı nasıl kazanabileceğimizle ilgili konuştuk. Daha önde ve birlikte oynamamız gerektiğini konuştuk. İkinci yarıda bu etkili oldu ama bu tarz maçlar bu şekilde oluyor. Atmosfer yok, taraftar yok. Kontradan gol de yiyebilirdik. Erken gol oyunu çok farklı yere getirebilirdi. Gol bulamayınca her dakika oyun sıkışıyor” dedi. Forvet eleştirilerine karşın Beşiktaş’ın ligin en çok gol atan takımı olmasıyla ilgili soruyu da yanıtlayan Sergen Yalçın, “Forvet hattı sadece gol atmaz. Takımda gol atacak birçok oyuncu var. Mensah, N’Koudou, Larin, Güven, Josef, Ghezzal var. Bizde gol atacak 8 oyuncu var. Bugün de Vida gol attı. Stoper oynuyor Vida. Her oyuncumuzun gol atma şansı var takımımızın” diye konuştu. Liderlikle ilgili yorum yapmaktan kaçınan Sergen Yalçın, önlerinde çok uzun bir yol olduğunu ve Ankaragücü maçını düşündüklerini ifade etti./Archive/2020/12/20/232950000-sergen-yalcin-ben-oyundan-atilirsam-basiniz-goge-mi-erecek_1.jpgFatih Terim’in Karagümrük maçında gördüğü kırmızı kartın hatırlatıldığı Sergen Yalçın, kendisiyle ilgili yapılan yorumlara değinerek, “Benimle ilgili sürekli televizyonda algı yapıyorlar ‘niye atılmadı’ diye. Ne kadar meraklısınız benim atılmama. Daha önce çalıştığım yerlerde atıldım ben. Ayrıca siz nereden karar veriyorsunuz benim atılacağıma. Ben kenarda 4. hakemle seviyeli şekilde tartışıyorum, hakaret etmiyorum, küfür etmiyorum, neden atılayım ben? Bilmediğiniz konularda televizyonda anlamsızca konuşuyorsunuz. Ben atılınca başınız göğe mi erecek? Bazen biz de kontrolümüzü kaybedip aşırı tepki gösterebiliyoruz ama bu her zaman olmuyor. Fatih hoca da daha önce atıldı, ben de atıldım. Yaptığımız işin doğasında var bu. Ama ısrarla algı yapıyorsunuz. Ben de atılmayacağım, bunu söylüyorum. İtirazım her zaman saygılı boyutta olacak, atılmayacağım” diyerek sözlerini tamamladı. İHAErdoğan’ın yeğeni Ahmet Erdoğan yaşamınıyitirdi
Erdoğan’ın yeğeni Ahmet Erdoğan yaşamını yitirdi figure > Bir süredir koronavirüs tedavisi gören, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeğeni Ahmet Erdoğan yaşamını yitirdi. Kocaeli Devlet Hastanesi’nde bir süredir tedavi gören, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın abisi Hasan Erdoğan'ın Kocaeli Başiskele’de yaşayan oğlu 73 yaşındaki Ahmet Erdoğan koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirdi.Ahmet Erdoğan'ın cenazesinin, memleketi Rize'nin Güneysu ilçesinde Dumankaya köyünde toprağa verileceği belirtildi. ANKABeşiktaşTeknik DirektörüSergen Yalçın'dan 4-0 yorumu
Beşiktaş Teknik Direktörü Sergen Yalçın'dan 4-0 yorumu figure > Sergen Yalçın,”Gidiş dönüşlü oynamak kolay değil. Önde hızlı oyuncularımız var. O pasları atacak oyuncular da var. İkinci yarı istediğimiz gibi oldu. İkinci yarıdaki oyundan memnunum" dedi. Beşiktaş teknik direktörü Sergen Yalçın, Erzurumspor’u 4-0 yendikleri maçın ardından değerlendirmelerde bulundu. İşte Sergen Yalçın’ın açıklamaları:/Archive/2020/12/20/210239989-aboubakar-krallikta-zirveye-cikti_1.jpg“En çok gol atan takım biziz ama en çok gol yiyenlerden biri de biziz. Atıyoruz ama yiyoruz da. Bir taraf iyi ama diğer taraf bizi mutlu etmiyor. Gol yemeden kazanmak daha çok mutluluk verici. Maçın başı zordu. Çok katı savunma yapan bir takıma karşı oynadık. 11 kişiyle beklediler. Çocuklar onu aşmaya çalıştılar ama ilk bölümde olmadı. Rölanti ve uzak oynadık. İstediğimiz oyun değildi ama bizim kontrölümüzdeydi. İkinci yarıda içeride oyuncularla konuştum, nasıl olacağıyla ilgili. Golü bulduktan sonra oyun tamamen açıldı. Rakip risk alıp öne çıkınca…”‘VİDA TARTIŞILACAK OYUNCU DEĞİL AMA…’”Gidiş dönüşlü oynamak kolay değil. Önde hızlı oyuncularımız var. O pasları atacak oyuncular da var. İkinci yarı istediğimiz gibi oldu. İkinci yarıdaki oyundan memnunum. Oyunu olgunlaştırıyoruz. Hükmediyoruz. Bazen bekliyor, bazen tempoyu artırıyoruz. Domagoj Vida enteresan bir gol attı. Kendi becerisiyle attı. Vida’da o özellikler var. Atar öyle golleri. Dünya Kupası finali oynamış, Hırvatistan’ın oyuncusu. Tartışılacak oyuncu değil ama oyuncuyu tartışmak başka bir şey, performansını tartışmak başka bir şey. Beklediğin performansı vermiyorsa her oyuncu tartışılır. Kağıt üstünde isimle oynanmıyor. Antrenör olarak biz de tartışılıyoruz. Futbolun gerçekleri var. Yüzleşmek zorundayız.”‘SEYİRCİ OLMAYINCA ATMOSFER YOK’”Oynanan oyundan, skordan, bulunduğumuz pozisyondan memnunuz. Keşke taraftarımız olsa da bu galibiyetleri onlarla kutlasak. Göreve başladığımızdan beri seyircisiz oynuyoruz. Yok yani, seyirci olmayınca atmosfer yok. Taraftarla oynasak bambaşka bir oyun olur. Böyle idare etmek zor. Pandemide herkesin işi zor cumhuriyet.com.trDoğu Perinçek'ten aşıaçıklaması: "Amerikan aşısıolacağım böylece..."
Doğu Perinçek'ten aşı açıklaması: "Amerikan aşısı olacağım böylece..." figure > Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınına karşı aşı olacağını açıkladı. Perinçek, “Amerikan aşısı olacağım” dedi. Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Habertürk'te Nagehan Alçı'nın aşı sorusuna yanıt verdi. Alçı'nın, 'Çin aşısı olacak mısınız?' sorusuna yanıt veren Perinçek, ''Ben de Amerikan aşısı olayım diyorum'' dedi.Perinçek, bu sözlerinin ardından Twitter üzerinden açıklama yaparak şu ifadeleri kullandı:''Amerikan aşısı olacağım. Böylece bana yönelen saldırılar kesilecek.''/Archive/2020/12/20/214452611-perincek-tweet.jpg cumhuriyet.com.trBakan Koca, Fatih Altaylı'ya isim vermeden yanıt verdi
Bakan Koca, Fatih Altaylı'ya isim vermeden yanıt verdi figure > Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Habertürk yazarı Fatih Altaylı'nın bir doktorun kendisine gönderdiği ölüm raporunu paylaşarak koronavirüs kaynaklı ölüm sayılarının düşük gösterildiği iddialarına yanıt verdi. Koca, ''Hiç kimsenin bu mücadeleyi kişiselleştirmeye, siyasallaştırmaya hakkı yoktur'' ifadelerini kullandı. Habertürk yazarı Fatih Altaylı, köşe yazısında bir doktorun kendisine gönderdiği ölüm raporunu paylaştı. Altaylı, "Turkuaz listede “ağır hasta” diye gördükleriniz eğer hayatlarını kaybederse, uzun süren bir tedavi sürecinden ötürü testleri negatife döneceği için “doğal yoldan” ölmüş olacaklar. Bunu gizleyerek kim ne kazanıyor, kim tatmin oluyor çok merak ediyorum" ifadelerini kullandı.Altaylı'nın köşe yazısında bir doktorun kendisine gönderdiği ölüm raporunu paylaşarak koronavirüs kaynaklı ölüm sayılarının düşük gösterildiği iddialarına yanıt veren Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ''Eleştiri adı altında toplumu yanlış yönlendirecek, zihinlerini bulandıracak ve mücadele gücümüzü sekteye uğratabilecek bazı asılsız iddialarla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Kimsenin kendisini bu mücadelenin dışında görerek toplumun umutlarını tüketecek ve karamsarlığa itecek yorumlar yapmaya hakkı yoktur. Mücadeleyi birlikte yürütmeye kararlıyız. Hiç kimsenin bu mücadeleyi kişiselleştirmeye, siyasallaştırmaya hakkı yoktur'' ifadelerini kullandı.Koca'nın açıklaması şöyle:''Türk Sağlık Sistemi’nin ve fedakar sağlık çalışanlarımızın üstün başarısından milletçe gurur duymalıyız.Salgın hastalığın dünyada görüldüğü ilk günden beri tüm gelişmeleri sizlerle en açık şekilde paylaştık. İlk günden beri de salgın hastalıkla birlikte mücadele edilmesi gerektiğini, toplumun hiçbir ferdinin kendisini bu mücadelenin dışında tutmaması gerektiğini ifade ettik. Hiçbir ayrım gözetmeden tüm vatandaşlarımıza, tüm siyasi parti mensuplarına ve tüm sosyal gruplara eşit mesafede ve kucaklayıcı bir üslupla yaklaştık.Üzülerek görüyorum ki, bazı siyasilerimiz, gazetecilerimiz, sivil toplum örgütlerinde görevli arkadaşlarımız eleştiri adı altında mücadelemizi sekteye uğratabilecek değerlendirmeler yapmaktadır.Eleştiri adı altında toplumu yanlış yönlendirecek, zihinlerini bulandıracak ve mücadele gücümüzü sekteye uğratabilecek bazı asılsız iddialarla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Kimsenin kendisini bu mücadelenin dışında görerek toplumun umutlarını tüketecek ve karamsarlığa itecek yorumlar yapmaya hakkı yoktur. Mücadeleyi birlikte yürütmeye kararlıyız. Hiç kimsenin bu mücadeleyi kişiselleştirmeye, siyasallaştırmaya hakkı yoktur.Dün bir gazetemizde okur mektubu adı altında bir ölüm belgesi yayımlanarak bilgi sahibi olmadan fikir sahibi yorumlar yapılmıştır. Defalarca ölümlerin hiçbir şekilde hesaplaşma aracı olarak kullanılmaması gerektiğini ifade etsek de, siyasilerin bir rant aracı haline getirmemesini istesek de, açıkça mantık hatalarını ortaya koysak da halen yanlışta ısrar eden değerlendirmeler yapılmaktadır. Bunlar kötü niyetli değillerse -ki olmadıklarını önden kabul ediyoruz- bilgi sahibi olmadan yapılan yorumlardan ibarettir.İtalya’dan, Fransa’dan, Almanya’dan ve İngiltere’den daha çok vaka sayımız olduğu halde vefat oranlarımız neden daha düşük?Salgının ilk dönemlerinde vakaların ölüm oranı tüm dünyada %1 civarında idi. ABD’de halen bu sınırlardadır. Son bir ay içinde Hollanda ve Danimarka’da vefat oranı %0,3-0,4 seviyesindedir. İlk dönemde örnek verilen Almanya’da ölüm oranı 0,8-0,9’ a karşılık geliyordu. Şimdi salgının üzerinden 9 ay zaman geçti. Hastalığı daha iyi tanıdık. Tedavide etkisi olabilecek yeni tecrübeler edindik. Ancak örnek verilen Almanya’da son bir ayda vakaların yaklaşık %6’sı vefat etmeye başladı. Bu durumda açıklanamayan Türkiye’nin durumu mu yoksa Almanya’nınki midir? “Bizde hastalık çok, onlarda ölüm çok.” demek bir şey ifade etmiyor. Bu tespit durumu açıklamaya yetmiyor. Biz hasta sayısını vaka sayısından bağımsız olarak açıklıyoruz. Oysa ki birçok ülke açıklamıyor. Dolayısıyla hangi ülkenin hastası daha çok bilmiyoruz. Biz kendi alt yapımızın kendi hastamızın yükünü karşıladığını biliyor ve bunu yönetiyoruz. Genç nüfus ile durumu açıklamaya çalışmıyoruz. Gençler de hasta oluyor. Gençlerden de kayıplarımız oluyor. Türklerin genetik olarak dayanıklılığını gösteren somut bir veri de yok.Dünyadan farklı olarak filyasyon, temaslı takibi ve taraması, izolasyon uygulamaları, ilaca ücretsiz ve kolay ulaşım, bu sayede tedavinin erken dönem başlaması gibi avantajlarımız var. Sağlık alt yapımızın birçok Avrupa ülkesinden daha iyi olduğu ortadadır. Bizim vakaları tespit etmede, temaslıları takip etmede, hastaların takip ve tedavisinde daha başarılı olduğumuzdan şüphesi olanların sağlık çalışanlarımızın gözlerinin içine bakarak bu soruyu tekrar sormalarını isterim. Dünyanın en iyi hekimleri Türk hekimleridir. Hastasını ailesinin bir ferdi bilen, can kurtarmak için canını ortaya koyan Türk hekimlerinden, hemşirelerinden, hasta bakıcılarından başkaları değildir. Elbette herkesten daha iyi bakıyoruz hastalarımıza. Elbette herkesten daha çok üzerine titriyoruz vatandaşımızın. Bunları görmezden gelerek gelişmiş olduğu iddia edilen ülkelerin başarısızlıklarını başarı gibi görme ezikliğinin açıklaması yoktur. Ülkemizle, insanımızla bir başarılı olduğunda gurur duymasını bilelim.Vefat sayılarının düşük görünmesi sadece ve sadece “sistem”den mi?Vefat sayıları düşük görünmüyor. Zaten düşük. Peki sistem ile kendimizi mi kandırıyoruz? Sistemden kastedilen Dünya Sağlık Örgütü’nün, kimin Covid-19 ölüsü kabul edilmesi, kimin Covid-19 dışı ölü kabul edilmesi ile ilgili algoritması olabilir. Bu kural sadece Türkiye için değil tüm dünya için geçerli bir algoritmadır. İstatistikler tutulurken bir yıl hiç kanserden vefat eden olmaması, hiç kalp krizine bağlı ölüm olmaması mümkün değildir. Bu durumu düzenlemek için Dünya Sağlık Örgütü konuya açıklık getirerek hangi vefatın Covid-19’dan, hangisinin Covid-19 dışı sebeple olduğunu belirlemiştir. Bu ifadenin tüm dünya kendini kandırıyor demekten farkı yoktur.Covid-19 tedavisi sürerken test sonucu pozitiften negatife dönenlerin Covid-19 ölüsü kabul edilmediği iddia edilmektedir. Bu durum kesinlikle doğru değildir. Sistemimizde bir kişinin testi bir kere pozitif çıkmış ve tedavi sırasında vefat etmişse bu kişi testi daha sonra negatif çıksa da Covid-19’dan ölmüş kabul edilmektedir. Evet, birçok Avrupa ülkesi, ilk testinden 21-28 gün sonra tedavi sırasında vefat edenleri Covid-19 nedenli ölüm kabul etmemektedir. Bizse ölüme neden olan Korona virüsü ise onu Covid-19’dan vefat etmiş kabul ediyor ve istatistiklerimize böyle kaydediyoruz.Vefat eden bir vatandaşımızın ölüm belgesi paylaşılarak, kendisinin aslında Covid-19’dan öldüğü, ancak Covid-19’dan ölmüş kabul edilmediği ifade edilmiştir.Öncelikle araştırmacı bir gazeteciye yakışan kendi belgesini kendisi temin ederek arkasında durmasıdır. Vatandaştan mektup geldi, ben söylemiyorum bir arkadaşım söyledi ama kim olduğunu söyleyemem yaklaşımı gazetecilik değildir. İddia sahibi iddiasını kanıta dayalı ortaya koymalı ve arkasında da durmalıdır.Bahse konu vatandaşımız, kronik iskemik kalp hastalığı, diyabet, hipotiroidi, benign prostat hiperplazisi tanıları almış 72 yaşında olan bir erkek hastaydı.- 08.11.2020 tarihinde özel bir tıp merkezinde PCR testi yaptırıyor.- 09.11.2020 tarihinde test sonucu pozitif çıkıyor.- 10.11.2020 tarihinden itibaren evde tedavisi başlanıyor.- 2 günde bir aile hekimi tarafından aranıyor. Eşi ile görüşülüp durumu hakkında bilgi isteniyor. Ayın 10’u ve 12’sinde öksürük belirtisinin olduğu, ateş ve nefes darlığı bulunmadığı belirleniyor. 14’ünde iki defa görüşülüyor ve önerilerde bulunuluyor. 16’sında ise öksürük ve nefes darlığı şikayeti olduğu belirtiliyor.- Nefes darlığı şikayeti başlayınca 17.11.2020 tarihinde özel bir hastaneye yatışı yapılıyor.- 01.12.2020 tarihinde yoğun bakıma alınıyor.- 02.12.2020 tarihinde entübe ediliyor.- 1 Aralık ve 13 Aralık tarihlerinde 2 defa PCR testi yapılıyor ve sonuçları negatif geliyor.- 16.12.2020 saat 09.15’te hasta vefat ediyor.- Ölüm formu 16.12.2020 tarihinde saat 10.30’da düzenleniyor.- Ölüm formu 18.12.2020 saat 13.51’de hekim tarafından onaylanmış ve nüfustan tescil edilmiş.Ölüm nedeni: Şok ve COVID. (a) R57.9 Şok Tanımlanmamış -1 Gün, b) U07.3 COVID-19 -30 Gün, c).. )17.11.2020 tarihinde hastaneye yatan vatandaşımızı 16.12.2020 tarihinde yani 1 ay sonra kaybediyoruz. Bu hastamızın Ölüm Belgesi’nin “Ölüm Şekli” hanesinde “Bulaşıcı Olmayan Hastalık” (doğal ölüm) yazmaktadır. Bu ifade kişinin Covid-19 ölüsü olmadığı anlamına gelmemektedir. Bu ifade hastanın defin işlemleri açısından bir bulaşıcı hastalık taşımadığını (hastanın PCR testleri negatif) ve adli bir olayda ölmediğini göstermektedir.Bu hasta Covid-19 ölüsü müdür?Hastanın ölüm nedenleri hanesinde iki tanı yer almış. Bunlar Şok ve Covid-19 olarak belirtilmiştir. Yani hastamızı Covid-19’dan kaybetmişiz. Bu hastamız tüm istatistiklerimizde Covid-19’dan vefat etmiş olarak yer almaktadır.Hastanın ölüm belgesinden hareketle ithamda bulunmak haksızlıktır. Bu milletin zihnini bulandırmaya, mücadeleyi sekteye uğratmaya kimsenin hakkı yoktur.Kıymetli Vatandaşlarım,Salgının ilk gününden beri her bir vatandaşımızın mücadelemize gösterdiği teveccüh ve sağlık ordumuza duyulan güven böyle basit iddialarla yıpratılmamalıdır. Bunun kimseye bir faydası yoktur. Türkiye bu dönemde açık ara sağlık alt yapısının ve yetişmiş sağlık personelinin avantajını yaşamış ve dünyaya örnek olacak uygulamalar yapmıştır. Kendimizi eksik görmeyi bırakıp milletimizle ve onun evlatları ile gurur duyalım.'' cumhuriyet.com.trTam 6 gol atıldı, TFF 1. Lig maçısoluklarıkesti
Tam 6 gol atıldı, TFF 1. Lig maçı solukları kesti figure > İstanbulspor - Bursaspor: 3-3 STAT: Necmi KadıoğluHAKEMLER: Direnç Tonusluoğlu, Gökhan Barcın, Anıl UstaİSTANBULSPOR: Alperen, Melih, Wellington, Etoga, Ali Yaşar, Onur, Rroca, Levent, İbrahim (Dk. 89 Emir), Uygar (Dk. 65 Egehan), Abazaj (Dk. 60 Ali Dere)BURSASPOR: Ataberk, İsmail, Cüneyt, Furkan (Dk. 49 Aykut), Onur, Emirhan, Burak Altıparmak, Batuhan (Dk. 69 Ozan), Burak Kapacak, Kerem (Dk. 46 Çağatay), Ali AkmanGOLLER: Dk. 5 ve 12 Rroca, Dk. 70 Onur (İstanbulspor) - Dk. 72 Ali Akman, Dk. 76 Emirhan, Dk. 90+4 Onur (Bursaspor)SARI KARTLAR: Alperen, Levent (İstanbulspor) - Ali Akman, Ozan, Aykut (Bursaspor)TFF 1’inci Lig’in 15’inci haftasında İstanbulspor, evinde Bursaspor ile 3-3 berabere kaldı.5’inci dakikada Uygar’ın sağ kanattan ortasında ceza sahası içinde Rroca’nın kafa vuruşu ağlarla buluştu: 1-0.12’nci dakikada ceza sahası dışında Rroca’nın sert şutunda meşin yuvarlak ağlara gitti: 2-0.İlk yarı ev sahibi ekibin 2-0’lık üstünlüğü ile geçildi.70’inci dakikada ceza sahası dışında topla buluşan Onur’un şutunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu: 3-0.72’nci dakikada ceza sahası içinde Ali Akman’ın şutunda top filelerle buluştu: 3-1.76’ncı dakikada ceza sahası dışından Emirhan’ın şutunda fark 2’ye indi: 3-2.90+4’üncü dakikada ceza sahası içinde Onur’un kafa vuruşunda Bursaspor beraberliği yakaladı: 3-3.Karşılaşma 3-3’lük beraberlikle sona erdi./Archive%5C2020%5C12%5C20%5C214550923-istanbulspor-bursaspor-fotograflar_4.jpg DHA