Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Saturday, 05.10.2025, 05:14 PM (GMT)

News - Haberler

Bir garip siyasi hırs gösterisi Denizli’nin Bozkurt ilçesinde yaşandı

Bir garip siyasi hırs gösterisi Denizli’nin Bozkurt ilçesinde yaşandı AKP’li muhtar, AKP’li Belediye Başkanı döneminde geçirdiği kaza nedeniyle 600 bin TL tazminat kazandı. CHP’li Birsen Çelik döneminde de taksitle ödeme anlaşmasına uymayan muhtar, belediye başkanının koltuğuna ve makam aracına haciz getirdi. Denizli’nin Bozkurt ilçesinde “bir garip siyasi hırs gösterisi” yaşandı. AKP’li Belediye Başkanı döneminde geçirdiği kaza nedeniyle belediyeye tazminat davası açan ve 600 bin TL kazanan AKP’li muhtar, CHP’li Birsen Çelik döneminde önce taksitle tahsilatı kabul etti ardından haciz getirdi. Belediyenin önerilen taşınmazlarını kabul etmeyen AKP’li muhtar Mehmet Uygun, Çelik’in makam koltuğuna ve makam aracına haciz konularak yediemine teslim edilmesini sağladı. Haciz işlemlerini Dünya Kadınlar Günü’nde, AKP’nin İzmir Karabağlar İlçe Başkan Yardımcısı olan kadın bir avukatın yaptığı öğrenildi.Denizli Bozkurt ilçesinin CHP’li kadın Belediye Başkanı Birsen Çelik’e yönelik haciz işlemleri 8 Mart Dünya Kadınlar Günü seçilerek yapıldı. Çelik, ilçede hacze giden gelişmeleri Cumhuriyet’e şöyle anlattı: “Hamidiye mahallemiz muhtarı Mehmet Uygun, 9 yıl önce AKP’li İbrahim Arda’nın başkan olduğu dönemde talihsiz bir kaza yaşıyor ve belediyeyi mahkemeye veriyor. 15 ay evvel dava sonuçlanıyor, 600 bin TL’lik tazminat kazanıyor. Devlet kurumları devamlılıkla yürür. Mehmet Bey’e gittik. Uzlaşalım, taksite bölelim ve ödeyelim dedik. Bir yıl önce anlaştık ve anında 100 bin TL ödeme yaptık. Fakat sonra ne olduysa bir gün bizi bir avukat aradı ve ‘Anlaşma yok, paranın hepsini tek seferde istiyoruz’ dedi. Neye uğradığımızı şaşırdık. Yine Mehmet Bey’e gittik. ‘Üç arazimiz var, bedeli karşılar, onları verelim’ dedik. ‘Hayır’, dedi. Pazar yerinde çok değerli bir dükkanımız var 400 bin TL değerinde. Onu verelim kalanı da nakit ödeyelim’ dedik, yine kabul etmedi. Tamam, hepsini nakit ödeyelim ama biz küçük bir belediyeyiz, bir seferde bu kadar nakit ödeme bizi zora sokar, taksit yapıp ödeyelim dedik. ‘Yine hayır dedi.’‘NİYET BAŞKAYDI’Tüm önerilerinin reddedilmesinin ardından niyetin başka olduğunu anladıklarını belirten Çelik, Dünya Kadınlar Günü’nde AKP’li bir kadın avukatın hacziyle karşılaştıklarını dile getirdi. Çelik, yaşananları anlatmayı şöyle sürdürdü:“Makam koltuğumu aldılar, bir de misafir sandalyelerini. Sonra gözlerini duvardaki Atatürk portresine diktiler. ‘Onu da istiyoruz dediler, Onu da alalım’ dediler. İşte o an niyeti anladık. Bu çerçevenin maddi değeri 10 TL. ‘Hiçbir kuvvet bu portreyi duvardan indiremez’ dedik, indirtmedik. Ardından duyduk ki, ‘Başkanın koltuğunu aldık’ diye propaganda yapıyorlar. En başından tasarlanan buydu. Bizim dönemimizde olmamış diye biz borcu reddetmedik. Bu işi yapanların hepsinin siyasi kimliğini zaten biliyoruz. Nezaket dışı ve kötü niyetli hacze gelenlere söylemek istediğim şudur: Seçimle alamadığınız bu koltuğu alın sizin olsun, güle güle oturun. Makam aracını aldınız, güle güle kullanın. Peki başedemediğiniz fikirlerimizi, sevgimizi, projelerimizi, düşüncelerimizi ne yapacaksınız?”Bozkurt’ta güneşten enerji üreten, ilçede yaptığı baklagil tarımı ile dikkat çeken, eczacı olması nedeniyle salgınla başarıyla mücadele eden Çelik, “Bozkurt’un kızı, ablası, annesiyim ben. Bu mu beni yıldıracak? Bozkurtlular neyin ne olduğunu bilmez mi? Rabbimden içinizdeki öfkeyi almasını, ruhunuza sevgi eklemesini diliyorum. Sizin için dua edeceğim” diye konuştu. Sertaç Eş

AKP’li Başakşehir Belediyesi’nde milyonlarca liralık borçlanma talebine CHP’den itiraz geldi

AKP’li Başakşehir Belediyesi’nde milyonlarca liralık borçlanma talebine CHP’den itiraz geldi Başakşehir Belediyesinin 2021 yılı için kamulaştırma harcamalarında kullanılmak üzere 127 milyon 129 bin 103 lira borçlanma talebinde bulundu. İlçe meclisine gelen teklife itiraz eden Murat Özkurt “Milyonlarca bütçeyi şatafatlı belediye binası inşaatına ve nostaljik tramvaylı seyir teraslarınız gibi çılgın projelerinize harcayacağınıza biraz daha tasarruf yapın. Faiz yüküne gerek yok’’ dedi.Başakşehir Belediyesi Meclisi şubat ayı oturumları geçen hafta yapıldı. Meclis gündemine gelen borçlanma yetkisi talebi tartışma yarattı. Teklifte 2021 yılı için borçlanmaya ihtiyaç duyulması halinde 127 milyon 129 bin 103 liraya kadar borçlanma yapılabileceği belirtilerek kamulaştırma harcamalarında kullanmak üzere söz konusu tutar kadar yurtiçi bankalarından kredi alınabilmesi için Belediye Başkanı Yasin Kartoğlu’na yetki verilmesi talebinde bulunuldu. Teklifin görüşülmesi sırasında söz alan CHP’li Meclis üyesi Murat Özkurt özetle ‘’Başkanlık son iki yıldır kamulaştırmayı bahane ederek borçlanma ve ek bütçe yetkisi istemektedir. Borçlanmayı gerçekçi bir şekilde kamulaştırmada kullanacaksanız komisyon raporunda kamulaştırılacak alan kaç metrekare, bugüne kadar kaç metrekaresi için ne kadar ödeme yaptınız, kamulaştırılacak alan kaç metrekare kaldı ve ödeyeceginiz miktar ne kadar gibi bilgilerin yer alması gerekmez mi? 2017 yılından beri Olimpiyat Stadı’nın kamulaştırma konusu sürekli gündeme gelmesine rağmen bir türlü sonuçlandırılamıyor’’ dedi. Teklif CHP’li Meclis üyelerinin ‘ret’ oyuna karşın AKP’li Meclis üyelerinin oylarıyla kabul edildi. Hazal Ocak

ADO Genel Sekreteri, 1 yıldır filyasyon görevindeki dişhekimlerinin sorunlarınıanlattı

ADO Genel Sekreteri, 1 yıldır filyasyon görevindeki diş hekimlerinin sorunlarını anlattı Ankara Diş Hekimleri Odası (ADO) Genel Sekreteri Gamze Burcu Gül, Türkiye’de koronavirüsle mücadelede 1 yıla yakın süredir filyasyon görevinde yer alan diş hekimlerinin sahada yaşadığı sorunlarda bir değişme olmadığını belirtti. Filyasyon ekiplerine yapılan bilgilendirmelerde de sorun olduğunu söyleyen Gül, “Filyasyon ekipleri, test yaptıkları kişinin mutasyonlu virüsle enfekte olup olmadığı hakkında, PCR test sonucu geldikten sonraki gün bilgilendiriliyor. Ancak sistemli bir bilgilendirme yok. Kaç kişide mutasyonlu virüs var, kaç vaka var bir çizelge şeklinde değil” dedi.Açılmanın erken olduğunu belirten Gül, “Son iki haftadır vakalar artışa geçti. Maalesef bu da 1 Haziran’da olduğu gibi erken alınmış bir açılma kararıdır. Ekonomik ve siyasi kaygıları toplum sağlığının önünde konumlandırarak bu salgınla başa çıkmamız mümkün değil. ‘Kontrollü/kademeli’ şekilde normalleşebilmek için çok daha yoğun aşılama yapılması, sosyal ve ekonomik önlemler alınması zorunludur” ifadelerini kullandı. Ekiplerin 1 yıldır yaşadıkları yemek, koruyucu ekipman gibi sorunların devam ettiğini aktaran Gül, “Meslektaşlarımız, kamu hastanelerine dönmeye başladı. Ancak kamu hastanelerinde pandemi koşullarına uygun fiziki düzenlemeler tamamlanmadı” diye konuştu.‘ŞEFFAF BİLGİLENDİRME YOK’Salgında 1 yıl geçmesine karşın şeffaf bilgilendirme olmadığını söyleyen Gül, “Test sayıları ve filyasyon ekipleri sayısı azaltıldı. Son haftalarda Ankara için filyasyonda iş yükünün arttığını söyleyebilirim” dedi. Gül, “Salgını sahada karşılayanların gözlemlerini almadan masa başında verilen kararlarla doğru salgın yönetimi elbette imkânsız” diye konuştu. Sarp Sağkal

Kahire’den Atina’yıyatıştırma manevrası

Kahire’den Atina’yı yatıştırma manevrası Mısır’ın Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin Birleşmiş Milletler’e (BM) bildirdiği kıta sahanlığı sınırlarını dikkate alarak hidrokarbon ihalesi duyurusu yapması Atina’da yankı bulmayı sürdürüyor. Yunan basınında Mısır’ı “kalleşlikle, sinsi oyunlarla” suçlayan yorumlar dikkat çekerken Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias önceki gün Mısırlı mevkidaşı Semih Şukri ile bir araya gelmişti. Dendias, Kahire’nin Türkiye’nin BM’ye bildirdiği kıta sahanlığı sınırlarını dikkate alarak 18 numaralı parselde ilan ettiği ruhsat ihalesi duyurusunun sonrasında Mısır’a gideceğini duyurmuştu. Ankara’dan Kahire’ye yönelik ılımlı mesajlar da dikkat çekmişti, Yunan basınında Dendias’ın Mısır ziyaretinin ardından “Kahire ile pürüzlerin giderildiği” ifadeleri yer aldı. Dendias’ın Kahire teması sonrasında yaptığı açıklamada, “Mısır’ın açıkladığı üç keşif sahasından birine yönelik ‘teknik’ sorunun iki taraftan uzmanların istişareleri sonucu çözüldüğünü” söylediği aktarıldı.‘YENİ HARİTA YAYIMLADI’Öte yandan Kathimerini gazetesi, Mısır Petrol ve Madeni Kaynaklar Bakanlığı’nın bölgeye ilişkin yeni bir harita yayımladığını duyurdu. Habere göre, yeni haritada da 18. parsel bulunuyor, fakat önceki haritada 28. meridyenin doğusuna uzanırken yeni haritada 28. meridyenle sınırlanmış durumda. Yeni harita gelişmesiyle ilgili Yunan sosyal medya paylaşımlarında 18. parselin tam olarak 28. meridyenin doğu sınırında durması için dikey olarak kesildiğinden söz edilirken, Arap basınında Kahire’nin geri adım attığı ve Türkiye’nin hak iddia ettiği 28. meridyenin doğusuna dair Yunanistan’ın itirazlarını kabul ettiği savunuldu. Arab News, “Mısırlı diplomatlar, Kahire’nin D. Akdeniz meselelerini Türkiye ile görüştüğü söylentilerinin doğru olmadığını belirtti” iddiasını aktardı.Yeni haritaya ilişkin kimi yorumda ise Mısır’ın Yunanistan baskısıyla bir parselde geri adım attığı ancak Türkiye’nin kıta sahanlığına aykırı bir durumun olmadığı görüşü dile getiriliyor. ÇELİK: YENİ DURUM VARAKP Sözcüsü Ömer Çelik, dün partisinin MYK toplantısı sonrasında yaptığı açıklamada, “Akdeniz’de yeni bir durum var. Sadece gaz meselesi değil, Suriye meselesi söz konusu olduktan sonra Akdeniz’de neredeyse bütün dünyanın savaş gemileri yerleşmişti. Hidrokarbon hareketlilik kıyıdaş ülkelerin ortak formüller bulmasını gerektiriyor. Mısır’la bunları konuşabilecek zeminlerimiz vardır. Türkiye geçmişteki ilkeli tutumundan vazgeçmiş değildir. Bu, karşılıklı olarak aynı yaklaşımın söz konusu olmasına bağlıdır” dedi. Mısır’ın Türkiye’nin kıta sahanlığı sınırlarını kabul ettiği haberlerinin ardından Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “İlişkilerimizin seyrine göre müzakere ederek Mısır’la bir anlaşma imzalayabiliriz” demişti. cumhuriyet.com.tr

‘Cübbeli’nin dünürlerinin kurduğu‘Çözüm Tasarruf’aylardır vaat ettiği paralarıyatırmadı

‘Cübbeli’nin dünürlerinin kurduğu ‘Çözüm Tasarruf’ aylardır vaat ettiği paraları yatırmadı “Cübbeli Ahmet Hoca” olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’nün AKP döneminde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden aldığı ihalelerle gündeme gelen damadı Esat Palazoğlu’nun ağabeyinin adı “dolandırıcılık” iddiasıyla gündeme geldi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a yakınlığıyla bilinen iş insanı Muhittin Palazoğlu ve ortağı Veysel Mert, 2 yıl önce “Çözüm Tasarruf Organizasyon Pazarlama ve Ticaret Anonim Şirketi”ni kurdu. Çok sayıda yurttaş, sözleşmede belirtilmesine karşın bu şirkete para yatırmasına rağmen şirketten almaları gereken parayı alamadı. Mağduriyetlerini dile getiren yurttaşların bazıları yargı yoluna başvurmaya hazırlanırken, bazıları ise şikâyetvar.com isimli site üzerinden yaşadıkları süreci paylaştı. Bazı yurttaşlar Çözüm Tasarruf’a para yatırırken şirket yöneticileri tarafından “faizsiz helal para” denilerek ikna edildiğini belirtti. ‘HELAL PARA’ DEDİLERPara yatıran A.K. isimli bir yurttaş, gazetemize yaptığı açıklamada, “Bir arkadaşım vesilesiyle duydum. Faizsiz helal para dedikleri için bu işe girdim. Güvenerek elimdeki avucumdaki parayı yatırdım. Bana aralık ayında toplu bir para ödemesi yapılacağı söylendi. Sözleşmeyi zaten böyle düzenledik. Ancak halen tarafıma ödenen bir şey yok. Zaman geçtikçe benim gibi çok fazla mağdur olduğunu gördüm. Şirket tarafından sürekli oyalanıyoruz. Benim ödediğim parayı versinler yeterli. Bu şirket tam bir pişmanlık” ifadelerini kullandı.  Şikâyetvar.com isimli siteye yazan bir yurttaş ise “Teslimat yapamıyorlar, sürekli olarak arayıp plan değişikliği veya teslimat tarihi erteleme teklif ediyorlar. Bunu yaparak hem zaman kazanıyorlar hem de müşterinin sözleşmeyi haklı nedenle feshinin önüne geçerek taksit ödemesine devam etmesini sağlıyorlar. Mağdur edilenler için söylüyorum: Zararın neresinden dönerseniz kârdır. Hukuki yollara başvurun zaman kaybetmeden” dedi. Seyhan Avşar

MimarŞahin, Sincan Cezaevi’nden gazetemize mektup yazdı: "Çıplak arama yapıldı"

Mimar Şahin, Sincan Cezaevi’nden gazetemize mektup yazdı: "Çıplak arama yapıldı" Kalitesiz beton kullandığı için ceza kestiği şirket sahibi tarafından adı KHK listesine konulan Şahin, 4 yıl Düzce’de oturma eylemi yaptı. Gözaltılarla yıldırılmak istenen Şahin, “örgüt üyeliği” suçlaması ile tutuklandı. 679 sayılı KHK ile Düzce Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ndeki işinden 2017 yılında atılan ve “işimi istiyorum” eylemleri nedeniyle eylül ayından bu yana tutuklu olan mimar Alev Şahin, Kayseri Cezaevi’nden duruşma için bir günlüğüne misafir olarak götürüldüğü Sincan Cezaevi’nde çıplak arandığını iddia etti. Gazetemize mektup yazarak yaşadığı sıkıntıları anlatan Şahin, Acun Karadağ ile birlikte duruşmaya götürülmek için duruşmadan bir gün önce Kayseri Cezaevi’nden Sincan Cezaevi’ne götürüldüklerini belirtti. Sincan Cezaevi’ne girişleri yapılırken çıplak aramaya maruz kaldığını belirten Şahin, “Kabul işlemleri sırasında üst araması için iki ayrı odaya alındık. Bir süre sonra Acun Karadağ’ın gardiyanlarla tartıştığını duydum. Ne olduğunu sorduğumda çıplak aramanın dayatıldığını söyledi. Bir süre sonra benim kapatıldığım odaya gelen 3 kadın gardiyan üst araması yapacaklarını söylediler. Maalesef tüm itirazlarıma rağmen çıplak aramaya ben de maruz kaldım” dedi. ‘İTİRAZ EDECEĞİM’Çıplak aramanın dışında diğer cezaevinden getirdikleri eşyaların elinden alındığını ve sadece tartışa tartışa pijama, diş fırçası, macunu ve savunmasını alabildiğini dile getiren Şahin, “Beni tek kişilik hücreye koydular. Hücre cezası almadığım halde beni burada tutmalarının suç olduğunu söyledim ama hak ihlalinin keyfi bahanesi ‘salgın’ cevabıyla karşılaştım. Banyo, tuvalet, yerler pislik içindeydi. Ama salgın nedeniyle Acun Karadağ ile ayrı tutulacaktık. Sincan Cezaevi tarafından verilmek istenen 1 ay görüş yasağına infaz hâkimliğine itiraz edeceğim. 4 yıl boyunca zulme eğilmeyen başımı asla karşılarında eğilirken görmeyecekler. Asla aşağı bakmayacağız, başımızı eğmeyeceğiz” ifadelerine yer verdi.  Zehra Özdilek

Turizmciler Türkiye’de kullanılan Sinovac aşısının AB’deki akredite sürecini izliyor

Turizmciler Türkiye’de kullanılan Sinovac aşısının AB’deki akredite sürecini izliyor TÜROFED Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, Avrupa Birliği’nin henüz Sinovac’ı tanımadığını hatırlatarak, bunun turistler için 14 gün karantina sonucu doğurabileceğini vurguladı. İşler “Bu, bizim için bir kâbus olur” dedi. Türkiye’de küresel Covid-19 salgınına karşı yaygın kullanımı devam eden Çin menşeli Sinovac aşısının Avrupa Birliği (AB) tarafından akredite olmayacağını endişesi, Türk turizmcisinin en büyük kaygısı durumunda.UÇUŞLAR MAYISTASüreci sektör açısından yorumlayan Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, “Turizm sektöründe iki ciddi sorunumuz var. Birincisi, Türkiye’de kullanılan Sinovac aşısının AB’nin tanıdığı bir aşı olmaması... Bu aşı AB tarafından akredite edilmiş, tanınmış bir aşı olmadığı için Türkiye’den gidecek turiste 14 gün karantina uygulayabilirler. Aynı şekilde oradan Türkiye’ye gelecek yabancı turiste de dönüşte 14 gün karantina uygularlarsa bu bizim için bir kabus, bir çöküş olur” dedi.Mayıs ayı sonunda uluslararası uçuşların açılmasını beklediklerini de kaydeden İşler, yetkililere şu çağrıda bulundu: “Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın yapacakları çalışmalarla bir an önce bu aşının AB tarafından akredite edilmesinin sağlanmasını istiyoruz. Aynı şekilde, yurtdışındaki üniversitelerle akredite olmuş bazı tıp fakültelerimizin de kendi aralarında yapacakları protokollerle bu aşının onayının sağlanması gerekir. Özellikle Yunanistan ve İspanya’nın Türkiye’ye gelecek turistleri engelleyici haklı sebeplerinin ortadan kaldırılması gerekir.”Turizm sektöründeki ikinci büyük sorunun da aşılamanın nüfusa oranı olduğunu vurgulayan İşler, şöyle devam etti: AB’Yİ YAKALAYALIM“Avrupa Birliği diyor ki, toplam nüfusun yüzde 30’unu aşıladık. Mayıs ayına geldiğimizde Türkiye’deki aşılamanın nüfusa oranı yüzde 5-8’lerde kalırsa bu bizim için risk olur. Türkiye’nin yapması gereken, AB’deki oranları yakalamak olmalı.” İşler, tüm bunları talep etmelerindeki gerekçeyi ise şöyle anlattı: “TL’nin değer kaybından dolayı yabancı turistin Türkiye’ye yöneleceğini biliyorlar. Aynı kalitede daha ucuza hizmet alınabilir Türkiye’de. Sahada değil ama masada yapılacak ayak oyunlarına karşı Türkiye bu adımları gerçekleştirmeli.” LOKANTALAR GÜNAH KEÇİSİ OLMASINİstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, yeni normalleşme için atılan adımların hizmet sektöründe faaliyet gösteren binlerce işletme ve onların çalışanları için çok önemli olduğunu açıkladı. Avdagiç, ancak açılışla birlikte salgında artan vakalarda günah keçisinin lokantalar ve kafeler haline getirilmeye çalışıldığını dile getiren Avdagiç, şu açıklamayı yaptı:“Restoranların dışındaki risk seviyesi adeta ‘kırmızı’ kaldıkça, içinin rengi turuncu, mavi, sarı olmuş fark etmez. Kovid’in yayılmasında tek sorumlu lokantalar ve kafeler olarak görüldüğü sürece, doğru adım atmış olmayız. 16 milyonluk İstanbul’da çocuklarımızın eğitim alabilmesi, binlerce işyeri ve çalışanımızın geleceği için her bir vatandaşımızın kurallara tam uyması şart.”MARKALAR AVM’DEN KAÇIYORBirleşmiş Markalar Derneği (BMD şubat ayı anketinde üyelerinin 2020’de mağaza sayılarındaki değişimi mercek altına aldı. 166 üyenin 420 markası üzerinden yapılan ankete göre üyelerin yüzde 57’si şubatta alışveriş merkezlerindeki (AVM) mağazalarının sayısını azalttığını belirtirken, cadde mağazalarını kapatan üyelerin oranı ise yüzde 30 oldu. BMD Başkanı Sinan Öncel, “Üyelerimizin yüzde 22’sinin AVM, yüzde 54’ünün cadde mağazalarının sayısında değişim olmadı. Yüzde 21’i AVM’lerde, yüzde 16’sı ise caddelerdeki mağaza sayılarını artırdı” dedi. Öncel, kira ve ortak alan giderlerinin büyük sorun olduğunu belirterek, şunları söyledi: - Şubat ayındaki ortalama cirolar Ocak’taki gibi yüzde 50-60 düzeyinde kaldı. Mevcut kiralama koşulları ile markalarımızın devam edebilme gücü her geçen gün azalıyor. - Bu konunun mevzuatla düzenlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Kısa Çalışma Ödeneği’nin (KÇÖ) mart ayı sonunda bitecek olması da perakende sektörünü endişelendiriyor.  cumhuriyet.com.tr

Rusya veÇin, Ay'da ortak bir uzay istasyonu inşa etmeyi planladıklarınıaçıkladı

Moskova bir zamanlar uzay yolculuğunun öncülerinden biri olsa da - ilk insanı uzaya Rusya gönderdi - finansman eksikliği nedeniyle son yıllarda uzay keşiflerinde ve araştırmalarında büyük kazanımlar elde eden Çin ve ABD'nin gölgesinde kaldı. Şimdi ise Çin ile birlikte Ay'da ortak bir uzay istasyonu kurmayı planladıklarını açıkladı.Habere Gitmek için Tıklayın

Prof. Dr. Yaşar Doğan: Sahra tozuçamur olarak yağacak

Türkçe Haberler En Son Başlıklar Prof. Dr. Yaşar Doğan: Sahra tozu çamur olarak yağacak İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri Enstitüsü (DEÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, 11 Mart Perşembe günü sahra çölünden gelen toz bulutunun yağmurla birleşip, çamur şeklinde yağacağını söyledi. /Archive/2021/3/9/193038185-thumbsbc2360f82f485e6078a4c8ff5404a63f82.jpgMeteoroloji verilerine göre, 11 Mart perşembe günü Türkiye'nin orta ve batı kısmında etkili olacak yağışın çamurlu olacağını iddia eden Prof. Dr. Doğan Yaşar, "Şu an toz bulutlarının taşındığı mevsimdeyiz. Çamurlu yağışlara şahit olacağız. Özellikle de yağışların çamurunu araçların üzerinde göreceğiz. Gelecek perşembe günü İzmir ve Antalya gibi kentlerdeki araçların üzerindeki çamuru herkes fark edecek. Havada ciddi miktarda Sahra’dan gelen çöl tozu taşınımı var" dedi.'PERŞEMBE GÜNÜ DAHA FAZLA GÖRECEĞİZ'Prof.Dr. Doğan Yaşar, çöl tozu ile çamurlu yağmurdan korkulmamasını belirterek, şöyle konuştu:"Dünya çöllerinden her yıl 500 milyon ton kil minarali taşınır. Dünya, bu tozlarla gübrelenir. Bunlarsız yaşam olmaz. Bunlar çiftçinin beklediği bereket yağışlarıdır. Geçen pazar günü biraz atıştırdı. Ancak perşembe günü biz bu çamuru, daha fazla göreceğiz."FRANSA’DAN GELEN RADYOAKTİF KALINTILAR NEDİR?Sahra Çölü'nden Fransa'ya sezyum 137 radyoaktif kalıntıları geldiği yönündeki haberleri de hatırlatan Prof. Dr. Yaşar, şu ifadeleri kullandı:"Fransa'nın 1960'lı yıllarda Sahra'da yaptığı nükleer çalışmalar var. Radyoaktif kalıntıları Fransa’nın Jura Dağı’na bıraktığı iddia edildi. Çöl tozları içerisinde bu nükleer kalıntıların, Fransa'ya ve Avrupa’ya doğru geldiği tespit edilmiş. Kapı ve pencerelerin kapatılması gerektiği yönünde açıklamalarda bulunulmuş. Tozlarla her şey taşınabilir. Ancak bu tozun bize bir tehlikesi yok. Bize gelen toz Sahra'nın daha doğusundan, Fransa'ya ve Avrupa’ya ise batısından ulaşıyor. Dünyanın en büyük çölü Sahra'dır, devasadır. Ancak tartışılan bu sezyum gazı bizi etkilemeyecek." DHA

4. UluslararasıKadın Yönetmenler Festivali destek bekliyor

4. Uluslararası Kadın Yönetmenler Festivali destek bekliyor Kadın Yönetmenler Derneği tarafından bu yıl dördüncüsü düzenlenen Uluslararası Kadın Yönetmenler Festivali’nin sürdürülebilirliğini sağlamak için Fongogo üzerinden kampanya başlatıldı. /Archive/2021/3/9/180339779-kadin-yonetmenler-festivali-destek-bekliyor.jpgKadın sinemacıların emeklerine vurgu yapmak amacıyla her yıl 8 Mart haftası öncesi düzenlenen festival, bu yıl uluslararası boyuta taşındı. Pandemi koşulları nedeniyle üç bölüm hâlinde yapılması planlanan festivalin ilk kısmı 7 Mart’ta sona erdi.“Sığamıyoruz” etiketiyle yıla yayılan festivalin sürdürülebilirliğini sağlamak için Fongogo üzerinden bir kampanya başlatıldı. Bilet satışı yerine başlatılan kampanyada belirlenen ücretlerde destek karşılığında çeşitli ödüller verilecek.Kampanya hakkındaki detaylar için buraya bakılabilir.FESTİVALİN İLK KISMIFestivalin ulusal programında yer alan yerli filmleri Birleşik Krallık ve Kosova’da gösterildi.Festival kapsamında East Anglia Üniversitesi’nin öncülüğünde dokuz ayrı film üzerine söyleşi gerçekleştirildi. Britanya Türk Kadınları Derneği ve Gerçek Derneği’nin destekleriyle yedi filmin yönetmeni festivale konuk oldu.East Anglia Üniversitesi öğrencilerine özel olarak yönetmen ve Özyeğin Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Zeynep Merve Uygun, “New Media Documentaries& Digital Storytelling” başlıklı atölye çalışmasını yaptı.FESTİVALİN TÜRKİYE AYAĞI16 uluslararası filmin çevrimiçi ortamda Türkiye’deki izleyicisiyle buluştuğu festivalde dünya sinemasından 14 yönetmen ile canlı yayınlarda soru cevap söyleşisi düzenlendi.Nilay İşlek  “Bak Gör Bekle Çek Atölyesi”ni, 1000VOLT “Renk Atölyesi”ni, Berrak Taranç ise “Film Müziği Atölyesi”ni gerçekleştirdi. Gülçin Özdemir moderatörlüğünde, oyuncu Ezgi Çelik katılımıyla “Süper ile Kahraman Oyuncular Paneli” düzenlendi. Festival, Kadın Yönetmenler Derneği’nin ev sahipliğinde, Britanya Türk Kadınları Derneği, Değişim Liderleri Derneği ve Kosova Gerçek Derneği’nin katılımıyla düzenlenen “Sığamayanlar” paneliyle sona erdi.Ayrıca pandemi tedbirlerinden dolayı fiziki olarak bir araya gelemeyen yönetmenlerin fotoğraflarından özel bir kolaj tasarlanarak Kadın Yönetmenler Derneği’nin merkezinde sergilendi.Festival, Dr. Ebru Beyazıt’ın küratörlüğünde araştırma görevlisi Gözde Yenipazarlı’nın “Female State of Street” başlıklı çevrimiçi fotoğraf sergisine de ev sahipliği yaptı. Sanal sergi festivalin internet sayfasından görülebilir.İKİNCİ KISIM NİSANDAFestivalin, çevrimiçi gösterimlerin ve etkinliklerin yapılacağı ikinci kısmı ise nisan ayında düzenlenecek. Aralarında yarışma filmlerinin de olduğu 45 filmlik ulusal seçki ve Balkan özel seçkisi festivalin internet sitesinde gösterilecek.Festivalin fiziki bölümünün ise  25-30 Haziran 2021 tarihleri arasında İzmir Seferihisar’da düzenlenmesi planlanıyor. cumhuriyet.com.tr

Saraybosna’nın Kalbi Yaşam Boyu BaşarıÖdülü, Wim Wenders’ın

Saraybosna’nın Kalbi Yaşam Boyu Başarı Ödülü, Wim Wenders’ın 27. Saraybosna Film Festivali’nde Saraybosna’nın Kalbi Yaşam Boyu Başarı Ödülü, Alman yönetmen Wim Wenders’a verilecek. /Archive/2021/3/9/181311524-a6daa193-693e-4615-8f89-41b30e67b4b41767112.jpgYeni Alman Sineması akımının önemli temsilcilerinden Wim Wenders, bu yıl 13-20 Ağustos tarihleri arasında düzenlenecek olan 27. Saraybosna Film Festivali’nde Saraybosna’nın Kalbi Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nü alacak.Wim Wenders, onur konuğu olarak katılacağı festivalde bit atölye etkinliği de düzenleyecek. Ayrıca Wenders’ın yönettiği filmlerden oluşan bir retrospektif de festivalde izleyiciyle buluşacak. Seçkide Jeremy Davies, Milla Jovovich ve Mel Gibson’ın başrolleri paylaştığı 2000 yapımı "Sırlar Oteli" (The Million Dollar Hotel) filminin restore edilmiş versiyonu da yer alacak.Wenders en son 2011 yılında "Pina" belgeseliyle festivale konuk olmuştu.Önceki yıllarda Saraybosna’nın Kalbi Yaşam Boyu Başarı Ödülü’ne Isabelle Huppert, Alejandro González Iñárritu, Pawel Pawlikowski, Nuri Bilge Ceylan, Robert De Niro gibi yönetmen ve sanatçılar değer görülmüştü. cumhuriyet.com.tr

İstanbul Tasarım Bienali'nden açıkçağrı: 'Dirençliliği Tasarlamak'

İstanbul Tasarım Bienali'nden açık çağrı: 'Dirençliliği Tasarlamak' İstanbul Tasarım Bienali, sosyal, ekonomik ve çoğunlukla çevresel dirençlilik için yeni araçlar ve sistemler oluşturmak amacıyla jeopolitiğin etkin olarak inceleneceği “Dirençliliği Tasarlamak” başlıklı araştırma programına ev sahipliği yapacak. /Archive/2021/3/9/185630500-anaresima3e125b6-a37a-80c7-0382-fcca28635f80.jpg"The Revolution Woodstove" / "Devrimin Sobası" - Bits to Atoms-BeirutMakers Sobya't Thawraİstanbul Tasarım Bienali, Center for Arts, Design and Social Research ortaklığıyla sosyal, ekonomik ve çoğunlukla çevresel dirençlilik için yeni araçlar ve sistemler oluşturmak amacıyla jeopolitiğin etkin olarak inceleneceği “Dirençliliği Tasarlamak” başlıklı araştırma programına ev sahipliği yapacak. İkisi ABD’den, ikisi Türkiye’den olmak üzere, dört kadın tasarımcı, küratör, araştırmacı ve düşünürle birlikte çalışılacak olan programın başvuruları başladı.Tasarım alanında yalnızca ekolojik değil aynı zamanda mekânsal, politik ve toplumsal dönüşümlere de yol açabilecek kolektif araştırma metodolojilerini, dayanışma ve sorumluluk biçimlerini canlandırma hedefiyle yola çıkan “Dirençliliği Tasarlamak” programı; bir yandan kadınların, beyaz-olmayanların, LGBTİ+ bireylerin tüm dünyada maruz kaldığı baskıyla çevrenin uğradığı tahribat arasındaki bağlantıyı araştırırken, bir yandan da tasarımın hem yeni süreçler hem de sosyal, politik ve ekolojik çabalardan filizlenen küresel değişiklikler başlatma potansiyelini ortaya çıkarmayı amaçlıyor./Archive/2021/3/9/185724202-5itbdansbanakalamisparkikayhankaygusuz2020120119.jpg"Dansbana!" - Kalamış ParkıABD ve Türkiye’den tasarımcı, sanatçı, yazar, küratör, araştırmacı ve akademisyen gibi çeşitli alanlarda çalışan kadın pratikçi ve düşünürler, “Dirençliliği Tasarlamak” programına 28 Nisan 23.00’e kadar başvurabilecek.Başvurular İstanbul Tasarım Bienali Direktörü Deniz Ova, sosyolog, sanat tarihçisi, araştırmacı Pelin Tan ve Center for Arts, Design and Social Research Araştırma Programları Direktörü Dalida María Benfield’dan oluşan kurul tarafından değerlendirilecek. Bu değerlendirme sonucunda Türkiye’den ve ABD’den ikişer olmak üzere toplamda 4 kadın katılımcı seçilecek./Archive/2021/3/9/185837795-dsc1656.jpgThe Rodina - "The Map of Empathic Society" / Pera MüzesiAraştırma projeleri, İstanbul Tasarım Bienali’nin desteğiyle, araştırmacıların kendi aralarında yapacakları düzenli dijital toplantılarla ve değerlendirme kurulunun yönlendirmeleriyle zenginleşerek mayıs ayından başlayarak ekim ayına kadar devam edecek.Programın sonunda, seçilen araştırma projeleri, İstanbul Tasarım Bienali tarafından yeni bir kamusal araştırma alanı olarak tasarlanacak bir dijital arşivde sergilenecek. Ayrıca denemeler ve görsel araştırmalar içeren bir dijital yayın da oluşturulacak./Archive/2021/3/9/190039560-dsc1818.jpg"Eleştirel Yemek Programı" / Pera MüzesiBaşvuru sonuçları 8 Mayıs’ta açıklanacak ve kadınların araştırma projelerini başlatmaları ve geliştirmeleri için 1.000’er ABD doları destekte bulunulacak.“Dirençliliği Tasarlamak” programı hakkında daha detaylı bilgi edinmek için şuraya, başvuruda bulunmak için de şuraya bakılabilir. cumhuriyet.com.tr




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter