Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Tuesday, 09.09.2025, 07:08 PM (GMT)

News - Haberler

Facebook - Avustralya mücadelesinde 'dönüm noktası'

Facebook - Avustralya mücadelesinde 'dönüm noktası' Avustralya'da sosyal medya şirketlerinin haber içerikleri için para ödemesini öngören yasanın onaylanmasının ardından Facebook, dünyanın önde gelen haber kuruluşlarından News Corporation (News Corp) ile de ödeme anlaşmasına vardı. News Corp İcra Kurulu Başkanı Robert Thomson, Facebook ile yapılan ödeme anlaşmasının, "dönüm noktası" olduğunu ve Avustralya’daki haber kuruluşları üzerinde maddi ve anlamlı bir etkiye sahip olacağını belirtti.News Corp tarafından yapılan yazılı açıklamada, Facebook’un News Corp iştiraklerinden Sky News Australia ile daha önce yaptığı anlaşmayı sürdüreceği bildirildi.Facebook 26 Şubat’ta, kullanılan haber içerikleri için Avustralya'daki Private Media, Schwartz Media ve Solstice Media şirketleri ile ön anlaşmalar imzaladığını duyurmuştu.Temsilciler Meclisi tarafından onaylanarak 25 Şubat’ta yürürlüğe giren "Avustralya Medyası Pazarlık Yasası", haber içeriklerinin teknoloji şirketleri ile medya kuruluşları arasında müzakere edilerek fiyatlandırılmasını öngörüyor.Habercilerin elinin güçlendirilmesini amaçlayan yasa, haber kuruluşlarına fiyat konusundaki uzlaşmazlıklar için tahkime gitme olanağı sağlıyor.Yasa, teknoloji şirketlerine hangi içerikler için yasa kapsamındaki düzenlemelere tabi olduklarının önceden bildirilmesini öngören bir madde de içeriyor.İNTERNET "DEVLERİ" İLK KEZ HABERLERE PARA ÖDEYECEKBüyük internet şirketlerini platformlarında paylaşılan haberlerle ilgili ilk kez ödeme yükümlülüğü ile karşı kaşıya bırakan yasanın, başka ülkelerdeki benzer düzenlemelere emsal oluşturabileceği değerlendiriliyor.Avustralya, Nisan 2020'de, teknoloji şirketlerinin kullandığı içerikler için haber kaynaklarına ödeme yapması amacıyla düzenlemeye gidileceğini duyurmuştu.Avustralya Federal Hazinesi Başkanı Josh Frydenberg, ülkesinin, sosyal medya devlerinin orijinal haber içeriği için medya kuruluşlarına ödeme yapmak zorunda kalacağı dünyadaki ilk ülke olacağını söylemişti.Google yasa teklifinin kabul edilmesi halinde Avustralya'daki ana arama motorunu kapatacağı, Facebook da haber paylaşımını engelleyeceği tehdidinde bulunmuştu.Google daha sonra, Avustralya'nın önde gelen medya şirketlerinden Seven West Media ve Nine Entertainment'ın yanı sıra Avustralyalı medya patronu Rupert Murdoch'un News Corp şirketiyle haber içeriklerini ücret karşılığında kullanmak için anlaşmıştı. AA

Hazal Kaya: Kimse bizim kadar ağır saldırıya maruz kalmadı

Hazal Kaya: Kimse bizim kadar ağır saldırıya maruz kalmadı Hazal Kaya, Türk yapımlarının dünyaya satılmasının ardından dizi oyuncularının hak ettiği değeri gördüğünü belirterek, "Yıllar sonra dizilerin dünyaya satılıp, bizim değere binmemiz benim için ilahi adalettir. Çünkü sektörün ağır işçileri bizdik. Kimse bizim kadar çalışmadı, ağır saldırıya maruz kalmadı" dedi. /Archive/2021/3/16/121125064-hazal-kaya.jpg"Adını Feriha Koydum" ve "Aşk-ı Memnu" gibi dizilerinde rol alan Hazal Kaya, oyunculuk sektörü ile ilgili açıklamalarda bulundu.Gazeteci Nilay Örnek'in "Nasıl Olunur?" isimli podcast programına konuk olan Kaya, dizi oyuncularının küçümsendiğini ama projelerin yurt dışına satılmasıyla bu hikayenin değiştiğini belirtti."HİÇ KİMSE BİZİM KADAR AĞIR SALDIRIYA MARUZ KALMADI"Yıllar sonra ilgi görmelerini 'ilahi adalet' olarak yorumlayan Kaya, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:"Yıllarca 'dizi oyuncusu' diye aşağılanıp, hiçbir beklentinin olmadığı birileri gibi yaşadık. 'Zaten sizden ne olur?' ve 'Güzelsiniz diye oradasınız' gibi bir yaklaşım vardı. Bu da bana o kadar acayip gelir ki. Hep böyle bir sınıflılık hali var. 'Onlar tiyatrocu, tiyatro er meydanı, onlar bağımsız sinemacılar, siz de dizi oyuncususunuz' diye."Yıllar sonra dizilerin dünyaya satılıp, bizim değere binmemiz benim için ilahi adalettir. Çünkü sektörün ağır işçileri hep bizdik. Hiç kimse bizim kadar çalışmadı, hiç kimse bizim kadar ağır saldırıya da maruz kalmadı; her anlamda, her taraftan. Buna sektörün kendisi de dahil. Kendimizi hiç kimseye beğendiremediğimiz bir on yıl vardır. Ne zaman yurt dışına satılmaya başlandı bu işler ve bizim bir yerde olmamız oraya değer katar oldu hikaye çok değişti." cumhuriyet.com.tr

Kısaçalışmaödeneği nedir, ne zaman bitiyor?

Kısa çalışma ödeneği nedir, ne zaman bitiyor? Covid-19 ekonomik tedbirleri kapsamında hayata geçirilen kısa çalışma ödeneği, son olarak Cumhurbaşkanlığı kararıyla birlikte 31 Mart'a kadar uzatılmıştı. AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, kısa çalışma ödeneğinin ne zaman biteceğine de değindi. Peki kısa çalışma ödeneği nedir ve ne zaman sona erecek? Türkiye’de yeni tip koronavirüsün (Covid-19) ekonomik etkilerine karşı alınan önlemler kapsamında uygulamaya geçirilen kısa çalışma ödeneği, son olarak Cumhurbaşkanlığı kararıyla birlikte 31 Mart'a kadar uzatılmıştı. AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün Kabine Toplantısı sonrası kısa çalışma ödeneğine dair açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Kısa çalışma ödeneğinin şartlarını kolaylaştırdık. 3.7 milyon çalışanımıza 30 milyar lirayı bulan tutarda kısa çalışma ödemesi yaptık. Salgının seyrine göre peyderpey uzattığımız bu uygulamayı Mart sonunda bitiriyoruz" ifadelerini kullandı. Yeni tip koronavirüs (Covid-19) nedeniyle kısa çalışma başvurusunda bulunan iş yerleri için kısa çalışma ödeneğinin süresinin 31 Mart 2021'e kadar uzatıldığına ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı Resmi Gazete'de yayımlanmıştı.KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ NEDİR?Kısa çalışma ödeneği, Türkiye’de Covid-19’un ekonomik etkilerine karşı alınan önlemler kapsamında hayata geçirilen; genel ekonomik, sektörel, bölgesel kriz veya zorlayıcı sebeplerle, işyerindeki haftalık çalışma sürelerinin geçici olarak en az üçte bir oranında azaltılması veya süreklilik koşulu aranmaksızın işyerinde faaliyetin tamamen veya kısmen en az dört hafta süreyle durdurulması hallerinde, işyerinde üç ayı aşmamak üzere sigortalılara çalışamadıkları dönem için gelir desteği sağlayan bir uygulamadır.Kısa çalışma uygulaması ve kısa çalışma ödeneği İşsizlik Sigortası Kanunu'nun Ek 2. maddesinde düzenlenmiştir.Sigortalı çalışanın, çalışmadığı gün ücreti hesaplanarak "İşsizlik Sigortası Fonundan" çalışana ödenir. Çalışılmayan süre için ödenecek tutar, çalışanın prime esas kazancının yüzde 60'ıdır.KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİNE HANGİ KOŞULLARDA BAŞVURU YAPILABİLİR?İşveren, genel ya da bölgesel kriz durumlarında; işyerindeki çalışma süresinin büyük oranda azaldığı veya durduğu yönünde İŞKUR'a başvuruda bulunur. İş Müfettişleri değerlendirmeleri yapar ve uygunluk durumunda onay verir.İşyerindeki haftalık çalışma sürelerinin geçici olarak 1/3 oranında azaltılması ya da devamlılık şartı aranmadan işyerinde faaliyetin tamamen veya dört hafta süreyle durdurulması gerekmektedir.Kısa Çalışma Ödeneği başvurusu yapabilmeniz için;Kısa Çalışma Talep Formu doldurulur.Kısa Çalışma İşçi Listesi doldurulur.İŞKUR e-posta adresinize gönderilir.İŞKUR temsilciniz size mail ile dönüş yaparak eksiklerinizi bildirir.KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ TUTARI NE KADAR?Çalışanın son 12 aylık prime esas kazançları dikkate alınarak hesaplanan günlük brüt kazancının yüzde 60'ı olarak belirlenir. Aylık asgari ücretin brüt tutarının yüzde 150'sini geçemez. Tamamen faaliyetin durdurulması durumunda 1.752,40 lira ile 4.380,99 lira aralığında kısa çalışma ödeneği ödenir.İŞTEN ÇIKARMA YASAĞI NE ZAMAN BİTECEK?Covid-19’un ekonomik etkilerine yönelik uygulamaya geçirilen işten çıkarma yasağı ile ilgili de yeni bir gelişme yaşandı. AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararı ile söz konusu düzenlemelerin süresi 17 Mart'tan itibaren uzatılmış oldu. Buna göre işten çıkarma yasağı 17 Mayıs 2021 tarihinde bitecek. Erdoğan, 2021 yılının Haziran ayına kadar işten çıkarma yasağını uzatma yetkisine sahip.İŞTEN ÇIKARMA YASAĞI CEZASI NE KADAR? İşveren yasağa aykırı olarak fesih yapar ise fesih tarihindeki brüt asgari ücret tutarında idari para cezası ile cezalandırılacak. Yani 2021 yılı tamamlanana kadar her bir haksız fesih için işveren 3 bin 577 lira para cezası kesilecek. cumhuriyet.com.tr

AKP Genel Başkan YardımcısıErkan Kandemir: 52 il, 715 ilçe başkanıdeğişti

AKP Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir: 52 il, 715 ilçe başkanı değişti AKP Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir, 7. Olağan Kongre sürecinde 81 il başkanının 52'sinin, 973 ilçe başkanlığının ise 715'inin yenilendiğini bildirdi. AKP Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir, AKP'nin 2019 Aralık ayında başlayan 7. Olağan Kongre sürecine ilişkin AA muhabirine bilgi verdi.AKP'nin kongre sürecinin normalde 13-14 ay kadar sürdüğünü, ancak salgın nedeniyle 5 ay ara vermek durumunda kaldıklarını hatırlatan Kandemir, tedbirleri en üst seviyede aldıklarını ve il kongrelerini hızlı bir şekilde tamamladıklarını söyledi.İl ve ilçe başkanlıkların yanı sıra yönetimlerindeki değişim oranlarına ilişkin bilgi veren Kandemir, şunları kaydetti:"İlçelerimizdeki değişim oranı ilçe yönetim kurullarımızda bu iki sene içerisinde yüzde 73 aynı şekilde yönetimlerde yüzde 63, illerde il başkanlarımızdaki değişim oranı yüzde 65 ve il yönetimlerindeki değişim oranımız da yüzde 68, bu adeta yeni bir ekip kurmak demek. Fakat bunu yaparken gerçekten de tüm görevi devreden arkadaşlarımı işin içerisinde tutarak yeni bir modelle çalıştık ve onların da bizim bu yenilenme sürecine çok ciddi katkı verdiklerini görmüş olduk. Ben bir kere daha bugüne kadar AK Parti'de görev almış mücadele etmiş, bu işe yüreğini koymuş bu değişim dönüşümün en önemli aktörü olmuş bütün arkadaşlarıma teşekkür ediyorum, gönülden teşekkür ediyorum. Yani AK Parti'deki bir yetkili olarak değil, bu davaya hem gönül vermiş hem mücadele etmiş bir nefer olarak söylüyorum."715 İLÇE, 52 İL BAŞKANI DEĞİŞTİKandemir, 973 ilçe başkanlığında 715'inin, 81 il başkanlığında ise 52'sinin yenilendiğini, Gençlik Kolları ve Kadın Kollarındaki yenilenme ile beraber 2023 kadrolarını oluşturduklarını işaret ederek, şu bilgileri verdi:"7. Olağan Kongre sürecimizin de inşallah yapacağımız büyük kongremizde yeni bir başlangıç olacağına inanıyoruz. Yani bir süreci tamamlamıyoruz, bir süreç başlıyor, 2023 süreci başlıyor. Biz çok iddialı bir siyasi hareketiz. Sadece Türkiye'de değil, dünyadaki hak ve adalet mücadelesinde tavrı olan, mücadele eden, gayret gösteren bir partinin tabii ki kadroları da genel başkanın durduğu yerde durabilmeli, onun baktığı yerden bakabilmeli, onun cesaretini taşıyabilmeli. Tüm bu yenilenmeyi bunu merkeze koyarak, zemine bunu koyarak yapma gayreti içerisinde olduk. İnşallah bu başlangıcın, 7. Olağan Kongre süreci ile oluşturulan bu hareketteki yenilenmenin 2023'te ki başarıyla taçlanacağına yürekten inanıyoruz." AA

RasimÖztekin'in kızıPelinÖztekin'den duygusal paylaşım: Bir gecede büyüdüm

Rasim Öztekin'in kızı Pelin Öztekin'den duygusal paylaşım: Bir gecede büyüdüm Geçtiğimiz günlerde geçirdiği kalp krizi sonucu 62 yaşında yaşamını yitiren usta sanatçı Rasim Öztekin'in kızı Pelin Öztekin, babası için sosyal medyadan duygusal paylaşımda bulundu. Öztekin paylaşımında, "Babasını ustası yapıp o yolda ilerleyen o minik kız çocuğu bir gecede büyüdü. Ben sonunda büyüdüm Baba" ifadelerini kullandı. Türk sinema, dizi ve tiyatrosunun usta oyuncusu Rasim Öztekin geçtiğimiz günlerde geçirdiği kalp krizi nedeniyle tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirmişti. 62 yaşındaki Öztekin'in ölümü sevenlerini üzmüş, cenazesi gözyaşlarıyla uğurlanmıştı. Usta sanatçının kızı Pelin Öztekin, babasıyla çekilmiş fotoğraflarını sosyal medya hesabından  yayınlayarak duygusal paylaşımda bulundu./Archive/2021/3/16/120334444-0x0-pelin-oztekinden-rasim-oztekine-boyle-veda-sosyal-medya-paylasimi-yurek-burktu-1615871049421.jpgÖztekin, Instagram hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:"Her şey ne kadar hızlı, aynı gidişin gibi Babiş. Sanki dün kulağına Kal benimle, ben daha o kadar büyümedim” diye fısıldayan ben değildim. Sen yine erken davrandın kaptan!Yaka iğnesi gibi boynunda uyuttuğun, omuzunda taşıdığın, tekneden denize attığın, elinden tutup maça götürdüğün, babasını hayranlıkla sahnede izleyen, babasını ustası yapıp o yolda ilerleyen o minik kız çocuğu bir gecede büyüdü. Ben sonunda büyüdüm Baba.Bugün bir hafta oldu, özlediklerinin, ustalarının, dostlarının yanına göçeli. Daha ne çok anı biriktirip, yaşananlara gülüp geçecektik, sen yine bana akıllar verecektin ben “Offf baba yaaa” diye şımarıklık yapacaktım. Fazla erken değil miydi bu didişmeleri bırakıp gitmek için?Sen benim ilk aşkım, kahramanım, hayranı olduğum dayanağımdın.Babalar kızlarının ilk aşkıdır lafını anlamayanlara inat o aşk en çok bize yakıştı Babiş. Yüzümün, gülüşümün en çok benzediği adam, babam. Senin kızın olmak benim için nasıl büyük bir gurursa, ömrüm boyunca senin yolundan gitmek de benim için o kadar kıymetli olacak. Elveda sana benim daimi yol göstericim.. İyi ki senin kızınım, İyi ki sen Babiş. Seni şimdiden çok özlüyorum.. Seni çok ama çok seviyorum Rasoş’um.."/Archive/2021/3/16/120349694-0x0-pelin-oztekinden-rasim-oztekine-boyle-veda-sosyal-medya-paylasimi-yurek-burktu-1615871050844.jpg cumhuriyet.com.tr

Fatih Altaylı'dan 'bu gidişhayra alamet değil' uyarısı: "Boynukalın kendiniülkenin dini lideri olarak görebilir"

Fatih Altaylı'dan 'bu gidiş hayra alamet değil' uyarısı: "Boynukalın kendini ülkenin dini lideri olarak görebilir" Habertürk yazarı Fatih Altaylı, tepki çeken sosyal medya paylaşımlarına son olarak kadın cinayetlerine ilişkin sözleriyle devam eden Ayasofya 'baş imam'ı Mehmet Boynukalın'ı yazdı. Boynukalın'ın fiilen Diyanet İşleri Başkanı haline geldiğine dikkat çeken Altaylı, "Bu gidiş hayra alamet değildir. Pek yakında kendini ülkenin dini lideri olarak görmeye başlaması pek ala mümkündür" dedi. Habertürk yazarı Fatih Altaylı, son dönemde sosyal medya hesabından yaptığı laiklik karşıtı çıkışlarıyla büyük tartışma konusu haline gelen Ayasofya 'baş imamı' Mehmet Boynukalın'a dikkat çekti.Altaylı, kaleme aldığı "Ayetullah'i-Uzma" başlıklı yazısında, Boynukalın'ın Diyanet İşleri Başkanı Başkanı Ali Erbaş'ın yerini aldığını belirterek "Bu görev kendisine verildi mi, yoksa fiili olarak mı orada bilmiyorum. Ancak beyefendinin bu göreve hatta bu görevden de de öte doğrudan “Şeyhülislamlığa” soyunduğunu görebiliyorum. İmam Boynukalın, artık çok açık biçimde Diyanet İşleri Fiili Başkanı’dır" dedi."Üstelik de bu görevi yasal olarak değil fiili olarak yaptığı için de en uç fikirlerde dolaşmayı, Anayasa’ya aykırı fikirler öne sürüp, taleplerde bulunmayı, siyasetin alanına girmeyi kendinde hak görmektedir" diyen Altaylı, yazısına şöyle devam etti:"Her ne kadar Sünni mezhebinden olsa da davranış biçimi olarak Mehmet Boynukalın bir Ayetullah gibi davranmaktadır. Belki de kendini “Ayetullah'i-Uzma” olarak görmekte ve ona göre davranmaktadır.Bu gidiş hayra alamet değildir.Pek yakında kendini siyasetin de üzerinde, Cumhurbaşkanı’nın da yukarısında ülkenin dini lideri olarak görmeye başlaması pek ala mümkündür çünkü bunun sinyallerini vermektedir.Benim merak ettiğim ise Diyanet İşleri Başkanı’nın hastaneye yatarken talep ettiği duayı, Mehmet Boynukalın’ın edip etmediğidir." cumhuriyet.com.tr

Boşanma aşamasında olduğu kadınıöldüren erkek daha sonra intihar etti

Boşanma aşamasında olduğu kadını öldüren erkek daha sonra intihar etti Düzce'nin Akçakoca ilçesinde Metin Aygün (53) isimli erkek, boşanma aşamasında olduğu eşi Mediha Aygün'ü boğazını kesip öldürdü. Aygün daha sonra intihar etti. Kadın cinayeti, sabaha karşı Akçakoca ilçesi Osmaniye Mahallesi Tevfik İleri Caddesi'ndeki bir apartmanda meydana geldi. Boşanma aşamasında oldukları iddia edilen Metin Aygün ile eşi Mediha Aygün arasında bilinmeyen nedenle tartışma çıktı. Metin Aygün, mutfaktan aldığı bıçakla  Mediha Aygün'ün boğazını kesti. Mediha Aygün kanlar içinde yere yığılırken, Metin Aygün bu kez aynı bıçağı kendi boğazına sapladı.EN BÜYÜK ÇOCUK YARDIM İSTEDİBu sırada gürültüye uyanan çiftin 3 çocuğundan en büyüğü, evin kapısını açarak yardım çığlığı attı. Seslere uyanan komşuları eve geldi. İhbar üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Gelen sağlık ekibinin yaptığı kontrolde, Aygün çiftinin yaşamını yitirdiği saptandı. ÇOCUKLAR KORUMA ALTINA ALINDIMediha ve Metin Aygün'ün cenazeleri, yapılan incelemelerin ardından otopsi için Akçakoca Devlet Hastanesi'nin morguna kaldırıldı. Çiftin 16, 8 ve 6 yaşlarındaki 3 çocuğu da Düzce Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü ekipleri tarafından koruma altına alındı. cumhuriyet.com.tr

AYM,çocuklarının intiharında okul yönetimini sorumlu tuttan aileyi haklıbuldu

AYM, çocuklarının intiharında okul yönetimini sorumlu tuttan aileyi haklı buldu Osmaniye’de okula götürdüğü cep telefonuna öğretmeni tarafından el konulan N.T, okuldan bir başka çocuğun erkek arkadaşı olması nedeniyle ailesinin aranması ve öğretmenleri tarafından kendisiyle dalga geçilmesi üzerine aynı gün intihar etti. Aile okul yöneticilerinin intihara yönlendirme, hakaret, duygusal şiddet gibi suçlardan yargılanmasını istedi, ama 9 yıllık hukuk mücadelesi sonuç vermedi. Anayasa Mahkemesi (AYM) ailenin iddialarını haklı bularak olayla ilgili ceza soruşturması yapılmasını istedi. Osmaniye’de okula götürdüğü cep telefonuna öğretmeni tarafından el konulan N.T, okuldan bir başka çocuğun erkek arkadaşı olması nedeniyle ailesinin aranması ve öğretmenleri tarafından kendisiyle dalga geçilmesi üzerine aynı gün intihar etti. Aile okul yöneticilerinin intihara yönlendirme, hakaret, duygusal şiddet gibi suçlardan yargılanmasını istedi, ama 9 yıllık hukuk mücadelesi sonuç vermedi. Anayasa Mahkemesi ailenin iddialarını haklı bularak olayla ilgili ceza soruşturması yapılmasını istedi.Osmaniye’nin bir ilçesinde, 2011 yılında o sırada 15 yaşında olan N.T, babasının il dışında annesinin de hasta olan kardeşinin tedavisi için hastanede olması sebebiyle öğrenim gördüğü liseye cep telefonuyla gitti.N.T.’nin cep telefonu öğretmen H.C.K. tarafından fark edilerek müdür yardımcısı N.S.’ye verildi. Müdür yardımcısı N.S., N.T ile cep telefonuna mesajlar gönderdiği görülen C.M.’yi okul idaresine çağırdı. Müdür yardımcıları N.S. ile S.G., öğrencilerin arasında duygusal ilişki olduğu gerekçesiyle velilerini aradı. C.M.’nin velisi ile konuşan idareci S.G., iki öğrencinin duyacağı şekilde “Evlilik işi var. Düğün düğün” dedi.N.T. O GÜN İNTİHAR ETTİMüdür Yardımcısı N.S. ise, N.T’nin annesi Saadet T. ile görüşerek okula gelmesini istedi. Hastanede olması nedeniyle okula gidemeyen Saadet T. yerine, kardeşi (N.T’nin dayısı) okula çağırıldı. Derslerin bitmesinin ardından bir arkadaşı ile okuldan ayrılan N.T.’nin yaklaşık yarım saat sonra intihar ettiği öğrenildi.Okuldan birlikte çıkan ve N.T’yi en son gören arkadaşı M.G, N.T.’nin okul idaresine ailesinin aranmaması konusunda ‘yalvardığını’ bir erkek arkadaşı olduğu öğrenilirse annesinin kendisini binadan atacağını söylediğini beyan etti. N.T’yi telkin etmeye çalıştığını anlatan M.G, arkadaşı C.M.’nin gelmesi üzerine N.T. ile ayrıldığını kısa süre sonra da intihar haberini aldığını belirtti.SORUŞTURMA SONUÇSUZ KALDIOlayla ilgili Düziçi Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmada, N.T’nin düşmeye bağlı iç kanama sonucu yaşamını yitirdiği belirlendi. N.T’nin anne babası Eyüp ve Saadet T.,  3 Ocak 2017’de “İntihara yönlendirme, hakaret, duygusal şiddet, koruma gözetim ve yardım yükümlülüğünün ihlali, kişisel verilerin hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi, güveni kötüye kullanma, genel güvenliğin tehlikeye sokulması” suçlamaları ile okul idaresi, öğretmen H.C.K., öğrenci C.M. ve inşaat yetkilileri hakkında Başsavcılığa şikayette bulundu. Aile şikayet dilekçesinde sınıf öğretmeni H.C.K.’nin N.T.’ye ait telefonu alarak sınıfın huzurunda mesajları okuduğunu, telefonu okul idaresine götürdüğünde mesajları müdür yardımcılarından S.G. ile birlikte okuyarak “Bunların evlenmesi gerek, düğün ne zaman” diyerek çocuklarıyla alay ettiğini, telefonu ailesi gelmeden vermeyeceklerini söyleyerek N.T.’yi tehdit ettiklerini iddia etti.Bunun üzerine yürütülen soruşturmada şüpheliler suçlamaları reddetti, Başsavcılık yeterli delil bulunmadığı, şüphelilerin davranışları hatalı olsa da intihar ile nedensellik bağı olmadığı gerekçeleriyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.Karara itiraz eden ailenin başvurusu Osmaniye 1. Sulh Ceza Hakimliği tarafından reddedildi. Aile Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.ANAYASA MAHKEMESİ OY BİRLİĞİYLE AİLEYİ HAKLI BULDUDosyayı inceleyen Yüksek Mahkeme olayla ilgili Müdür Yardımcısı N.S.’nin kınama cezası aldığını tespit etti. Ailenin kızlarının kötü muameleye maruz kaldığı yönündeki iddialarının savunulabilir olduğunu oy birliğiyle belirledi. Bu yönde ceza soruşturması yürütülmediğinden olayın maddi yönünden bir kanaat oluşmadığını belirten yüksek mahkeme, dosyayı yeniden soruşturma yapmak üzere Düziçi Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. ANKA

Borrell’den‘AB-Türkiye mülteci mutabakatı’açıklaması

Borrell’den ‘AB-Türkiye mülteci mutabakatı’ açıklaması Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Türkiye ile AB arasındaki göç ve Suriyeli sığınmacılar konulu 18 Mart mutabakatının uygulamasının devam etmesi gerektiğini, ileride mutabakatın yenilenmesini isteyeceklerini söyledi. AB Dışişleri ve İçişleri bakanlarının göç konusunda yaptığı gayriresmi toplantının ardından Josep Borrell, AB ile Türkiye arasında yaklaşık 5 yıl önce imzalanan mülteci anlaşmasının ‘yenilenmesi’ gerektiğini söyledi.Mutabakatın Türkiye ile göç ve iş birliği konusunda ana çerçeve olması gerektiğini ifade eden Borrell, karşılıklı güvene dayalı bu anlaşma kapsamında her iki tarafın da çabalarının sürmesini istedi.Borrell, "Çok eleştirildi ama bu anlaşma somut sonuçlar doğurdu. Daha az insanın hayatını kaybetmesini sağladı. Düzensiz sınır geçişlerini azalttı. Türkiye'deki mültecilerin ve göçmenlerin durumunu iyileştirdi. Rakamlar ortada. Türkiye'deki mülteciler için yaklaşık 6 milyar avroyu sözleşmeye bağladık" dedi.“TÜRKİYE İLE GÖRÜŞÜLECEK”Türkiye'deki Suriyelilerin hala yardıma ihtiyaç duyduğunu ifade eden Borrell, AB liderlerinin bu ay sonunda yapacağı toplantıda Türkiye ile ilişkileri görüşeceklerini hatırlatarak, Türkiye ile gelecekteki ilişkilerde 18 Mart anlaşmasını da göz önünde bulunduracaklarını dile getirdi."Düzensiz göçün, can kayıplarının önlenmesi ve Türkiye'nin üzerindeki yük nedeniyle desteklenmesi ortak çıkarımızın bir parçası" diyen Borrell, anlaşmanın AB kurumları ve üye ülkeler arasında ele alınacağını, daha sonra yenilenmesi için Türkiye ile de görüşüleceğini bildirdi.Ylva Johansson da 18 Mart mutabakatının uygulanmaya devam etmesini istediklerini belirterek, mutabakat kapsamında Türkiye'den mültecilerin AB ülkelerine yerleştirileceğini, karşılığında Türkiye'nin Yunan adalarından mültecileri alacağını hatırlattı. AA

Seri katil kendisi için 'Bu Mehmet AliÇayıroğlu ne kadar cani?' dedi

Seri katil kendisi için 'Bu Mehmet Ali Çayıroğlu ne kadar cani?' dedi Ordu ve Samsun'da, 12 kişiyi öldürdüğü iddia edilen, bu kişilerden 5’iyle ilgili yargılandığı davada kasten öldürme suçundan 5 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan seri katil Mehmet Ali Çayıroğlu’nun (46), Şeker Köseoğlu'nu (60) öldürdüğü iddiasıyla yargılandığı davaya devam edildi. Çayıroğlu savunmasında, "Bu Mehmet Ali Çayıroğlu ne kadar cani. Nasıl böyle bir canilik olur?" diyerek, suçlamaları reddetti. Ordu'nun Akkuş ilçesinde şarküteri işleten Mehmet Ali Çayıroğlu, 2018 yılında 2 ayrı gasp olayının ardından yakalanıp, gözaltına alındı. Soruşturmada, Ordu ve Samsun'da 12 kişinin ölümüyle bağlantısı olduğu ortaya çıkan Çayıroğlu, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Genişletilen soruşturmada Mehmet Ali Çayıroğlu'nun 19 Ocak 2018 günü cezaevinden çıktığı, ilk cinayeti 10 Şubat 2018'de işlediği saptandı. Çok sayıda suçtan sabıkalı olan Mehmet Ali Çayıroğlu’nun 12 kişiyi yangın çıkararak, silahla ya da zehirleyerek öldürdüğü belirlendi.8 CİNAYET DOSYASI ÜNYE'YE GÖNDERİLDİOrdu'nun Akkuş ve Ünye ilçelerinde işlenen 9 cinayetle ilgili soruşturma Akkuş Cumhuriyet Savcılığı'nca yapıldı. 8 cinayet ile ilgili soruşturmasını tamamlayan savcılık, dosyayı Ağır Ceza Mahkemesi bulunan Ünye Adliyesi'ne gönderdi. Ünye Cumhuriyet Başsavcılığı da Mehmet Ali Çayıroğlu hakkında 'yangın çıkarmak suretiyle eziyet çektirerek tasarlayarak öldürmek', 'gasp' ve 'yağma' suçlarından 8 kez ağırlaştırılmış müebbet ile 60 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırladı. Tamamı 2018 yılında işlenen 8 cinayetle ilgili hazırlanan iddianame, Ünye Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.'5 KEZ AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS CEZASI VERİLMİŞTİ'Şubat ayında işlediği iddia edilen 3 ayrı olayla ilgili hakim karşısına çıkan Çayıroğlu, Sabri Güneş (68), Hasan Güneş (53), Zahide Güneş (59), Senayi Türedi (54) ve Ümit Türedi’yi (56) kasten öldürme suçundan 5 kez ağırlaştırılmış, nitelikli yağma suçundan ise 24 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Dursun Kurt'un (70) ölümüyle ilgili delil yetersizliği nedeniyle Çayıroğlu'nun beraatine karar verildi.ŞEKER KÖSEOĞLU CİNAYETİNDE HAKİM KARŞISINA ÇIKTIÜnye’deki 8 cinayetten Şeker Köseoğlu'nun öldürülmesiyle ilgili tutuklu sanık Çayıroğlu hakkında ‘büyük veya küçükbaş hayvan hakkında hırsızlık’ ve ‘kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen davanın ikinci duruşması görüldü. Ünye Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu bulunduğu Elazığ T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndan SEGBİS ile katılan Mehmet Ali Çayıroğlu, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini belirterek, söz konusu kişiyi öldürmediğini ileri sürüp, beraatini istedi. 'YARDIM EDEN VARSA SÖYLESİN' Şeker Köseoğlu'nun oğlu Necai Köseoğlu, sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını isteyerek, "Biz bir insanız. Bir evlat, bir annenin acısını yaşayınca bilir. Kendisi haricinde bildikleri veya ona yardım eden varsa söylesin. Vicdanı varsa söylesin. Bizim içimiz yandı. İçimizdeki ateş sönmez ama en azından su serper" diye konuştu.'NASIL BÖYLE BİR CANİLİK OLUR' Kendini savunan Çayıroğlu, "Bu çiftlikteki hayvanlar Mustafa Torun'un adına kayıtlı. Neden ben yargılanıyorum? Bu olaylar 1, 2, 3 kişinin yapabileceği olaylar değil. 1 hayvanı ancak 3 kişi araca yükleyebilir. Basınla beni yargılamayın. Size yalvarıyoruz. Ben böyle bir suç işlemedim. Bu Mehmet Ali Çayıroğlu ne kadar cani. Nasıl böyle bir canilik olur" ifadelerinde bulundu. Mahkeme heyeti, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi ve sanığın tutukluluk halinin devamını kararlaştırıp duruşmayı erteledi. Öte yandan tutuklu sanığın, işlediği diğer cinayetlere ilişkin soruşturmaların ise sürdüğü öğrenildi. DHA

Dünyanın en büyük yanardağıuykusundan uyanıyor

Dünyanın en büyük yanardağı uykusundan uyanıyor Hawaii’deki jeolojik faaliyetleri izleyen bilim insanları, dünyanın en büyük yanardağı unvanlı Mauna Loa’nın yakında uyanabileceğini keşfetti. Yetkililer, ada sakinlerinin olası bir patlamaya karşı kişisel acil durum planlarını gözden geçirmesini istiyor Bilim insanları geçen hafta, Hawaii Büyük Adası’nda bulunan yanardağın altında 200’den fazla küçük çaplı deprem tespit etti. Hawaii Volkan Gözlemevi’nden araştırmacılar, eyaletin en büyük adasındaki tektonik aktivitenin son haftalarda arttığını gözlemlediklerini söyledi. Independent Türkçe'nin aktardığına göre gözlemler, yanardağın sığ depolama sistemindeki magma akışının çoğaldığına işaret ediyor.Öte yandan bu bulgular, dev yanardağın birkaç gün içinde patlayacağı anlamına da gelmiyor. Ancak gözlemevi yetkilileri, Hawaii sakinlerinin olası bir tahliye emrine hazırlanmaları gerektiğini söylüyor.ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu’nun internet sitesinde 11 Mart’ta yayımlanan açıklamada şu ifadelere yer veriliyor:"Mauna Loa uyanmaya devam ediyor. Patlama yakın değil ama olası bir patlamaya dair kişisel planları gözden geçirme zamanı. Tıpkı kasırga mevsimlerindeki gibi plan yapmak, acil durumda çok işe yarar."Mauna Loa'da daha önce kaydedilen patlamaların önemli bir kısmı yalnızca zirveye yakın bölgeleri etkilemişti. Bu da olası bir patlamanın insanlara veya mülklere zarar vermeyebileceği anlamına geliyor.Ancak yanardağda meydana gelen bazı patlamaların da lavların sadece birkaç saat içinde okyanusa kadar ulaşmasıyla sonuçlandığı biliniyor. Bu nedenle uzmanlar, patlamaların verebileceği zararı önceden tahmin etmenin zor olduğunu belirtiyor.Uzmanlara göre ana turizm merkezinin hemen güneyindeki yerleşim yerleri, adanın en savunmasız bölgelerini oluşturuyor. Zira lav akıntıları Captain Cook gibi kalabalık bölgelere kısa sürede ulaşabiliyor.Örneğin, dev yanardağın 1984'teki son patlamasında lavlar, adanın diğer tarafında bulunan ve Hawaii Üniversitesi’ne ev sahipliği yapan Hilo şehrinin dış kesimlerine kadar ulaşmıştı.Bu nedenle uzmanların açıklamasında acil durum senaryolarının önemi vurgulanıyor.Açıklamada, "Günümüzde yurttaşlar, tahliye emriyle evlerinden ayrılmaları durumunda gerekli eşyalarını yanlarında götürmek için çantalar hazırlıyor" ifadeleri yer alıyor:"Doğum belgeniz, tapularınız, diğer yasal belgeleriniz veya ilaçlarınız gibi önemli eşyalarınızı bu çantalara koymak isteyebilirsiniz."Büyük Hawaii Adası, toplamda 5 volkana ev sahipliği yapıyor. Bunlar arasında dünyanın en aktif volkanlarından Kilauea ve Mauna Loa da bulunuyor. cumhuriyet.com.tr

Maçöncesi hapis cezasıalan antrenör istifa etti

Maç öncesi hapis cezası alan antrenör istifa etti Dinamo Zagreb’in teknik direktörü Zoran Mamic yargılandığı dolandırıcılık davasında 4 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılmasının ardından görevinden istifa etti. Hırvatistan devlet televizyonu HRT, Dinamo Zagreb’i çalıştıran Zoran Mamic’in hapis cezasının onandığını açıkladı. Zagreb ekibi de yaptığı açıklamada Hırvat teknik adamın görevinden ayrıldığını doğruladı. Zoran Mamic ve ağabeyi Zdravko Mamic ile birlikte davada yargılanan kulübün eski yöneticilerinden Damir Vrbanovic ve Milan Pernar’ın da hapis cezasının onandığı kaydedildi. HRT tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı, “Yüksek mahkeme, Zdravko Mamic’i 15 milyon avro zimmete para geçirmek suçundan altı buçuk yıl hapis cezasına çarptırdı. Zoran Mamic’in cezası dört yıl 11 aydan, dört yıl sekiz aya, Milan Pernar’ın cezası ise dört yıl iki aydan, üç yıl iki aya indirildi. Damir Vrbanovic’in üç yıl hapis cezası da onandı.” Hapis cezası alan dört isim de Dinamo Zagreb’in transferlerinden zimmete para geçirme ve vergi kaçırma suçlarından yargılanıyordu.DAMIR KRZNAR TAKIMIN BAŞINDAUEFA Avrupa Ligi son 16 turunda perşembe günü 2-0’ın rövanşında sahasında Tottenham’ı ağırlayacak Dinamo Zagreb’de takımın başına Damir Krznar’ın getirildiği belirtildi. Görevinden istifa eden Zoran Mamic cezası onanmadan önce şunları söylemişti, “Kendimi suçlu hissetmesem de daha önce söylediğim gibi cezam onaylanırsa istifa edip kulübe bol şans dileyeceğim.” cumhuriyet.com.tr




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter