News - Haberler
Trabzon Emniyetinden gündeme 'Andımız' göndermesi: Mermilerle yazdılar
Trabzon Emniyetinden gündeme 'Andımız' göndermesi: Mermilerle yazdılar Trabzon Emniyet Müdürlüğü ekipleri, "Andımız var" adıyla uyuşturucu operasyonu düzenledi. Operasyonda ele geçirilen mermilerle 'Andımız' yazıldı. Danıştay'ın okullarda 'Öğrenci Andı'nın okutulmaması yönündeki kararıyla ilgili tartışmalar sürerken Trabzon Emniyet Müdürlüğünden dikkat çeken bir mesaj geldi.Trabzon Emniyet Müdürlüğü şehirde ‘Andımız Var' adlı uyuşturucu operasyonu düzenledi. Bu kapsamda eş zamanlı 4 adreste yapılan aramalar sonrasında çok sayıda uyuşturucu madde ele geçirilirken 4 kişi gözaltına alındı.Yapılan istihbari çalışmalar sonrasında harekete geçen polisin 4 adreste yaptığı aramada, 708.23 gram Bonzai, 9 Adet uyuşturucu hap, 10 gram metamfetamin maddesi, 20 gr esrar maddesi,1 adet ruhsatsız, 2 adet kurusıkı tabanca ve çok sayıda mermi ele geçirdiği belirtildi.Operasyonlar sonrasında polisin aramalarda gele geçirilen mermilerle, “Andımız” yazması ise dikkat çekti. cumhuriyet.com.trBabacan'ın ekonomik reform sorusuna yurttaşböyle yanıt verdi
Babacan'ın ekonomik reform sorusuna yurttaş böyle yanıt verdi Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Diyarbakır’da esnafın nabzını tuttu. Babacan'ın ekonomik reform paketinde açıklanan vergi muafiyetini sorduğu bir bakkal "Ben vergimi bile ödeyemedim" yanıtını verdi. Babacan, Diyarbakır Bağlardaki ilçe kongresinin ardından esnaf turuna çıktı. Bir kıraathaneyi ziyaret eden Babacan ve yurttaş arasında yaşanan ilginç diyalog şöyle:“HER ŞEYİ KONUŞAMIYORUZ, DERDİMİZİ ANLAYIN”Yurttaş: Kendileri kongre yaptığı zaman çıkıyor diyor ki, kongremiz tıklım tıklım.Babacan: Evet değil mi?Yurttaş: Zenginlere tıklım tıklım… Bu adam oyun oynatmıyor. İçeride oturmak yüzde elli yasak.Babacan: 10 ay mı kapalı kaldınız?Esnaf: Bir seneye yakın kapandığımız oldu.Yurttaş: Yani vatandaş koronadan ölmüyor açlıktan ölüyor. Koronadan ölen kimse yok. İşsizlik had safhada. Özellikle Diyarbakır’da. Üniversite okumuş adam gidip sebze satıyor.Babacan: Öyle öyle. Ekonomiyi batırdılar sonucu bu işte.Yurttaş: Yani zenginin yanında, garibanı ez.Babacan: Biz yanlışları da söylüyoruz ama tavsiyelerde bulunuyoruz.Yurttaş: Sizin tavsiyeleriniz boş. Kimseyi dinlemiyor. Kimi dinliyor ki. O meclistekilerde el kaldırıyor boş kaldırıyor yani onun dediği tek oluyor.Babacan: Biz ısrarlar anlatacağız.Yurttaş: Açıkçası her şeyi de konuşamıyoruz. Derdimizi anlayın."VERGİMİ BİLE ÖDEYEMEDİM"Zincir marketlerin küçük esnafı bitirdiğini söyleyen bir esnaf ile Babacan'ın konuşmaları şöyle gelişti:Babacan: İşler iyidir inşallah.Esnaf: İşler iyi değil.Babacan: İyi değil mi?Esnaf: Hiç iyi değil. Yani bitme noktasına geldik. Bitiyoruz. Kiramızı veremiyoruz. Zaten bu büyük sermayeyi desteklediler.Babacan: Zincirler var değil mi?Esnaf: Onları açtılar bizi tamamen bitirdiler. Yasaklarda daha çok etkiledi bizi.Babacan: Bu 820 bin esnafa vergi muafiyeti getirmişler. Siz biliyor musunuz o kapsamı?Esnaf: Haberimiz yok, bilgi verilmedi bize. Ben vergimi bile ödeyemedim. ANKAİngiltere nükleer silah stoklarınıartırma kararıaldı
İngiltere nükleer silah stoklarını artırma kararı aldı İngiltere'de bir yıldır süren dış politika değerlendirmesi sonrası, ülkenin Hint-Pasifik bölgesine daha fazla odaklanmasına karar verildi. PA Mediaİngiltere, daha önce karar verilen 2020'lerin ortasına kadar nükleer silah stoklarının azaltılması planından vazgeçiyor. Bunun yerine nükleer savaş başlığı stoklarının artırılması kararı, uzun vadeli bir dış politika revizyonunun parçası olarak kararlaştırıldı.2010'daki nükleer savaş başlıklarının sayısının 180'e indirilmesi kararından dönüş yapan İngiliz hükümeti, yaptığı değrlendirmenin ardından bu nükleer silah sayısını 260'a çıkarmaya karar verdi.Dış politika değerlendirmesi sonrası alınan başka kararlar da var. İngiltere, "dünyanın büyüme motoru" olarak adlandırdığı Hint-Pasifik bölgesine daha fazla odaklanacak.Aynı zamanda Çin'e yönelik sert tutum da devam edecek.Başbakan Boris Johnson, yeni stratejiyi milletvekillerine açıklarken Brexit (İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden ayrılışı) sonrası İngiltere'nin "karşıt değerlere sahip ülkelerle rekabet sanatını yeniden öğrendiğini" ifade etti.Brexit sonra Avrupa Birliği'nden bağımsız olarak yürütülecek dış politika konuları için yapılan değerlendirme ve revizyon sonrası konuşan Johnson, "İngiltere'nin NATO'ya ve Avrupa'nın barış ve güvenliğini sağlamaya değişmeyen şekilde bağlı olduğunu" söyledi.Ana muhalefetteki İşçi Partisi'nin lideri Keir Starmer ise iktidardaki Muhafazakar Parti'yi "geri çekilme dönemini yönetmekle" suçladı ve son on yılda silahlı kuvvetlerin bütçesinden sürekli kesintiler yapılmasını eleştirdi.ReutersBaşbakan Boris Johnson, Brexit süreciyle birlikte İngiltere'nin 'karşıt değerlere sahip ülkelerle rekabet sanatını yeniden öğrendiğini' ifade etti.Bir yıldan uzun sürede oluşturulan 100 sayfalık değerlendirme raporu, ülkenin 2030'a kadar benimseyeceği dış politika önceliklerini anlatıyor.Rapor, ülkede nükleer savaş başlıklarının sayısının artırılmasının sebebini ise "2010'dan bu yana değişen güvenlik durumu" ile açıklıyor.Rusya'yı "en ciddi tehdit" olarak tanımlayan raporda şu ifadeler de yer alıyor:2030 itibarıyla bir terör örgütünün başarılı bir kimyasal, biyolojik ya da nükleer saldırısı yapması muhtemelİngiltere terör saldırılarına karşı mücadeleyi geliştirmek üzere yeni bir terörle mücadele operasyon merkezi oluşturacakHükümet, bu on yılın sonunda İngiltere'nin "bilim ve teknoloji süper gücü olmasını" istiyorJohnson da açıklamasında "Değerlendirme, ittifaklarımızı nasıl destekleyeceğimizi, kapasitemizi nasıl güçlendirebileceğimizi, çözüme ulaşmak konusunda yeni yolların nasıl bulunacağını ve karşıt değerlere sahip ülkelerle rekabet sanatının nasıl yeniden öğreneceğimizi tanımlıyor" ifadelerine yer verdi.İngiltere'nin, Çin'in Sincan'daki Uygurlara yönelik "toplu gözaltılara" ve Hong Kong'daki politikalarına karşı geliştirilen uluslararası tepkide öncülük ettiğini belirten Johnson, "Çin'in bizimki gibi bir açık toplumun karşısında çok büyük bir zorluk çıkaracağına dair hiçbir soru işareti yok" dedi.Başbakan'a yanıt olarak Starmer ise İngiltere'nin Çin politikasının "tutarsız" olduğunu ve daha önce Çin'deki insan hakları ihlâllerinin "görmezden gelindiğini" söyledi.Nükleer başlıklarla ilgili de Starmer, "İşçi Partisi nükleer silahların elde tutulması gerektiği konusunda hemfikir" dedi ancak raporu, "nükleer başlık stoklarının artırılmasının arkasında yatan stratejik hedefi detaylıca açıklama konusunda yetersiz olmakla" eleştirdi. BBC Türkçeİstanbul Maltepe'de silahlısaldırı: Yaralılar var
İstanbul Maltepe'de silahlı saldırı: Yaralılar var Maltepe'de otomobiliyle berberine gelen şüpheli, içeride bulunan 3 kişiyi silahla ateş ederek, yaraladı. Şüpheli olay yerinden yaya olarak kaçarken, yaralıların yakınları saldırganın otomobilini kullanılmaz hale getirdi. Bacaklarından yaralandığı belirtilen yaralılar, tedavi altına alındı. Olay saat 15.30 sıralarında Maltepe Gülsuyu Mahallesi Fevzi Çakmak Caddesi'nde bulunan berberde meydana geldi. Berbere otomobille gelen ve ismi öğrenilemeyen şüpheli, içeride bulunan Tolga T., Sait Y. ve Muhsin M.'ye ateş etti. Ardından yaya olarak olay yerinden kaçtı. Bacaklarından yaralandıkları belirtilen yaralılar, Kartal Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Olayı haber alan yaralı yakınları ise saldırganın otomobiline zarar vererek kullanılmaz hale getirdi. İhbar üzerine bölgeye çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Polis kaçan saldırganı yakalamak için çalışma başlattı. Saldırganın aracı çekici yardımıyla Yediemin Otoparkına kaldırıldı. Olay yerinde bulunan bir kişi, "Silah sesini duyduk. İçerideydik, oturuyorduk. Dışarı çıktığımızda adam kaçmıştı. 3 kişi bacağından yaralanmıştı. Arabaya bindirdik, götürdüler. Arkadaşlarmış zaten. Ne olduysa vurmuş." dedi. DHA60 yıl sonra ilk kez:ÖlüDeniz Yazmaları’nın yeni parçalarıkeşfedildi
60 yıl sonra ilk kez: Ölü Deniz Yazmaları’nın yeni parçaları keşfedildi İsrail Eski Eserler Kurumu, 1900 yıl önce Roma İmparatorluğu’na karşı Yahudi ayaklanması sırasında çölde bir mağaraya saklanmış yeni Ölü Deniz Yazmaları parçalarına ulaştı. /Archive/2021/3/16/171657615-797c7be4-e580-4d29-8fdd-275ea2a9544c38412641.jpgYahudilikle Hıristiyanlığın kadim yazılı kaynaklarından olan ve içlerinde Eski-Yeni Ahit’in en eski nüshaları da bulunan Ölü Deniz Yazmaları (Ölü Deniz Parşömenleri ya da Ölü Deniz Tomarları) ile ilgili yeni bir keşif yapıldı.Sputnik'in aktardığına göre, Kudüs’ün güneyindeki çölde yürütülen arkeolojik kazılarda son 60 yılda ilk kez yazmalardan parçalara ulaşıldı. Parçalar bir araya getirilerek Eski Ahit’in Nahum Kitabı ve Zekeriya Kitabı’ndan antik Yunanca metinler ortaya çıkarıldı.BREAKING: Israel finds new Dead Sea Scroll, first such discovery in 60 years https://t.co/mYlgzdQQRR— Haaretz.com (@haaretzcom) March 16, 2021İsrail Eski Eserler Kurumu, çöldeki bir mağarada bulunan bu yazma parçalarının radyokarbon tarihlemeyle M.S. 2. yüzyıla ait olduğunun saptandığını duyurdu. 1900 yaşındaki yazmaların o dönemde Roma İmparatorluğu’na karşı Yahudi ayaklanması sırasında mağaraya saklandığı sanılıyor.1960’larda yapılan kazılarda 40 kişiye ait kemiklerin bulunması nedeniyle ‘Korku Mağarası’ olarak anılan yerde bulunan yazma dizisinin bir parçası olduğu üzerinde duruluyor. O dizide de On İki Küçük Peygamber ile ilgili bölümlerin antik Yunanca yorumları yer alıyordu./Archive/2021/3/16/171744443-d903068f-e780-46e8-8f76-7b479ea71e1938412731.jpgBu yazma parçalarının, M.S. 132-136 yılları arasında Hadrianus döneminde Roma İmparatorluğu’na karşı Yahudilerin Bar Kohba İsyanı sırasında mağaraya konulduğu tahmin ediliyor./Archive/2021/3/16/171809647-4328191e-1d77-421f-a90e-9f021ad0b3e238412729.jpgBulunmalarını, İsrail Eski Eserler Kurumu’nun yağmalanmadan önce yazmalara ve diğer tarihi eserlere ulaşmak için Yahudiye Çölü’nde yürüttüğü operasyonlar sağladı./Archive/2021/3/16/171829210-7c3cbd36-7df8-4d66-b735-3d8894f53ecd38415015.jpgİsrail işgali altındaki Batı Şeria’nın Kumran yakınındaki mağaralarında 1940-50’lerde ilk bulunan yazmaların MÖ 3. yüzyıl ile MS 1. yüzyıl arasındaki döneme aitti. Eski-Yeni Ahit’ten bilinen en erken nüshaları içeren yazmalar, bölgede yaşamış, ancak o güne dek sırrına erilmemiş Esseniler denilen Yahudi topluluğu hakkında önemli bilgiler de sunmuştu. cumhuriyet.com.trBodrum'da plajlarında kuvars tozu tehdidi
Bodrum'da plajlarında kuvars tozu tehdidi Bodrum Kent Konseyi Yönetim Kurulu Üyesi Mir Bahattin Demir, yaz sezonuna hazırlık yapan birçok otelin, plaja 'beyaz kum' adı altında kuvars tozu döktüğünü iddia etti. Demir, “Şu anda birçok yerde kuvars tozu kullanılıyor. Araştırmalara göre kuvars tozu slikozis hastalığına yol açıyor. Çocuklarda işitme problemlerine, suyla beraber yutanlarda da akciğer kanserine neden olabiliyor" dedi. Bodrum'daki otellerde sezon hazırlığı hız kazandı. Ancak Güvercinlik ve Gölköy mahallelerindeki bazı turistik tesislerin önlerindeki plajlara, 'beyaz kum' görüntüsü vermek için kuvars tozu döküldüğü öne sürüldü.Bodrum Kent Konseyi Yönetim Kurulu Üyesi Mir Bahattin Demir, yaklaşık 183 kilometrelik kıyı şeridi bulunan Bodrum Yarımadası'nın ‘beyaz kum’ merakı nedeniyle tehdit altında olduğunu söyledi. Demir, "Kimi işletmeler kuvars kumu döküyor. İşletmelerinin önünde gördüğümüz beyaz kum, kuvars tozundan elde ediliyor. Uzmanların yaptıkları araştırmalara göre kuvars tozları, slikozis hastalığına yol açıyor ve kıyı habitatı üzerinde olumsuz etkiye sahip. Özellikle fok balıkları, bu beyaz alana çıkıp, güneşlenmek istiyor. Fokların, kuvars tozuyla beyazlaştırılmış kumda yaptıkları doğumlarda gördük ki prematüre doğum sayısı daha fazla. Özellikle kuvars tozunun çocuklarda işitme sorunları oluşturduğu, suyla beraber bu tozu yutanların akciğer kanserine yakalanma riskinin arttığı ortaya çıktı. Dalgaların denize sürüklediği beyaz kum, sualtı habitatını olumsuz etkiledi. Deniz çayırları (Posidonia Oceanica) bizim oksijen kaynağımız. Bu kumların artmasıyla birlikte bitkileri de kaybetmeye başladık” dedi./Archive/2021/3/16/165206357-bodrum44.jpg'MALDİVLER SAHİLLERİNE BENZETMEK İSTİYORLAR'Maldivler'deki sahillere benzetmek için Bodrum’u kuvars tozu ile dolduranlara tepki gösteren Demir, "Plajlara beyaz görüntü vermek istiyorlar. Bunu yapan işletmelere sesleniyoruz; Lütfen bu tehlikeli kimyasal yollardan elde edilen tozları dökmeyin. İnsan sağlığını tehdit ediyorsunuz, doğal hayatın döngüsünü bozuyorsunuz. Bizim Bodrumumuz Maldivler değil. Kendi kumumuz ve güneşimiz zaten çok güzel. Vatandaşlarımız da sağlıkları için kuvars tozundan elde edilen beyaz plajlara rağbet göstermesin” ifadelerini kullandı.‘TURİST DOĞAL OLMADIĞINI ANLAR’Muğla Çevre Koruma Vakfı (MUÇEV) üyesi Güney Şirin de uygulamanın deniz canlılarını yok ettiğini bildirerek, “Deniz ekosistemine büyük zarar veriliyor. Maldivler'deki görüntünün benzerini kuvars tozu sağlıyor. Ayaklarına kurşun sıkıyorlar. Buraya gelen turist, mermer tozu ve kuvarsın sağlığa zarar verdiğini çok iyi biliyor. Bunları gördüklerinde, tatil için gelmeyeceklerdir. Bir yandan sürdürülebilir yaşamı yok ettikleri gibi turizmi de baltalıyorlar. Bu tür uygulamaların durdurularak yetkililerin de harekete geçip, görevini yapmasını bekliyoruz" dedi./Archive/2021/3/16/165309965-bodrum1.jpg‘YETKİLİLERİ GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ’Doğal olmayan her şeyin kötü olduğunu ifade eden Bodrum Otelciler Derneği (BODER) Genel Sekreteri Orhan Kavala ise, ilgili kurumların denetimlerini sürdürdüğünü kaydederek, “Geçen yıl da bu olay gündeme gelmişti. Çok fazla olmasa da az sayıda yine yapıldığını duyuyor ve görüyoruz. Bodrum'un doğal imajının bozulmaması lazım. Dünyada, Bodrum doğal güzellikleriyle tanındı. Böyle uydurma şeyler Bodrum'un imajına ve doğasına zarar verir. Turizmi baltalamaya yönelik bu tür davranışların bir an önce son bulmasını ve yetkililerin de gereğini yapmışını istiyoruz" diye konuştu./Archive/2021/3/16/165239091-bodrum33.jpg'DÖKTÜĞÜMÜZ BEYAZ KUM SERTİFİKALIDIR'Plajına döktüğü beyaz kumun kuvars tozu olduğu öne sürülen Güvercinlik'teki otelin yetkilisi ise yaptığı yazılı açıklamada şöyle dedi:“Mavi bayraklı plajımızda kullanılan beyaz kumu, sertifikalı-onaylı bir üreticiden temin ettik. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’ne (MTA) gönderilen numunemiz incelendi. İnsan sağlığına dair herhangi bir olumsuz durum teşkil etmediği tespit edildi. Güvercinlik Koyu bölgesi daha öncesinde balık çiftlikleri atıklarıyla balçığa dönüşmüştü. Yaptığımız dip temizliği çalışmaları sonrasında burada yeniden bitki canlılığının başladığını gözlemledik." DHAModerna duyurdu: Covid-19 aşısıçocuklarüzerinde denenmeye başlandı
Moderna duyurdu: Covid-19 aşısı çocuklar üzerinde denenmeye başlandı ABD’li biyoteknoloji şirketi Moderna, koronavirüse karşı geliştirdiği aşının çocuklar üzerindeki etkinliğini test etmek için çalışmalara başladığını duyurdu. Moderna tarafından bugün yapılan açıklamada, aşının çocuklar üzerindeki etkinliğinin test edilmeye başlandığı belirtilerek 12 yaşından küçük çocuklara ilk dozların yapıldığı bildirildi.KidCOVE olarak adlandırılan klinik deney kapsamında Moderna aşısı, ABD ve Kanada’da 6 ay ile 11 yaş arasında yaklaşık 6 bin 750 çocuk üzerinde test edilecek.Ulusal sağlık enstitüleri ile işbirliği içinde yürütülecek çalışmada, 11 yaşındaki çocuklar ile başlanan aşı denemesi, başarısına göre her geçen gün daha küçük yaşlardaki çocuklara uygulama ile devam edecek.Moderna’nın İcra Kurulu Başkanı (CEO) Stephane Bancel tarafından yapılan basın açıklamasında, "ABD ve Kanada’daki çocuklarda mRNA-1273’ün denemelerine başlamaktan mutluluk duyuyoruz. Söz konusu pediatrik çalışma, Covid-19 aşımızın belirlenen yaş aralığındaki çocuklar üzerinde güvenliğini ve etkinliğini değerlendirmemize yardımcı olacak” dedi. İHAİşten atılan Döhler işçileri için kitlesel eylem: "İştençıkarma yasağınıyalan beyanlarla aşmak mıahlak?"
İşten atılan Döhler işçileri için kitlesel eylem: "İşten çıkarma yasağını yalan beyanlarla aşmak mı ahlak?" Sendikalı oldukları için 'Kod-29' ile tazminatsız şekilde işten atılan Döhler işçileri için İstanbul’da Tekgıda-İş tarafından dayanışma eylemi gerçekleştirildi. Karaman’da faaliyet gösteren Döhler Fabrikası’nda Tekgıda-İş Sendikası’nda örgütlendikten sonra 'Kod 29' ile işten çıkarılan 10 işçi için İstanbul Maltepe’de bulunan Döhler Genel Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapıldı.Tekgıda-İş tarafından düzenlenen eyleme çok sayıda emek örgütü, sendika temsilcileri ve siyasi parti üyeleri de destek verdi.Tekgıda-İş Genel Teşkilat Sekreteri İbrahim Ören tarafından okunan basın açıklamasında, Böhler'de işçilerin anayasal hakkını kullanarak sendikal örgütlenmeye gittiği ve Bakanlık tarafından fabrikada yetki çoğunluk tespitinin yapıldığını belirtildi. Döhler'in ise buna karşın ülkedeki hukuksal boşluktan da faydalanıp işçileri işten çıkardığı belirtilen açıklamada, gerekçe olarak "İşveren tarafından işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışı nedeni ile fesih" anlamına gelen Kod-29'u kullandığına dikkat çekildi ve firmaya "Pandemi sürecindeki işten çıkarma yasağını yalan beyanlarla aşmak mı ahlak? Anayasal hakkı kullanıp sendikaya üye oldu diye işten atmak mı ahlak? Diğer sendika üyesi arkadaşlarımıza gözdağı verip baskı yapmak mı ahlak? Siz ancak kendinizi kandırırsınız. Ahlak bu ülkenin hukuk sistemini tanımak, emekçisinin anayasal hakkına saygı duymaktır" diye seslenildi.Sık sık "Sendika hakkımız söke söke alırız!", "İş, ekmek yoksa barış da yok!", "Gemileri yaktık geri dönüş yok!" sloganlarıyla kesilen açıklamada, firmanın sendikayı muhattap almayan tavrını devam ettirmesi halinde yakın zamanda grev kararı alınabileceği uyarısı yapıldı. cumhuriyet.com.trAnkara Kahveciler ve Esnaf OdasıBaşkanıGüven: Yeter artık, bıçak kemiğe dayandıbizi sokağa indirmeyin
Ankara Kahveciler ve Esnaf Odası Başkanı Güven: Yeter artık, bıçak kemiğe dayandı bizi sokağa indirmeyin Ankara Kahveciler ve Esnaf Odası Başkanı İsa Güven, “Bugün AVM’ler, otobüsler, oteller yapılan kongreler tıklım tıklım dolu. Kahvehaneye geldiği zaman COVID oluyor. Yeter artık, bıçak kemiğe dayandı. Yakın ışıklarımızı, yeter artık, bizi sokağa indirmeyin" dedi. Pandemi kısıtlamaları gevşetildi ancak kahvehanecilerin çilesi bitmedi. Kahvehanelerde oyun yasaklarından dertli olan esnaf aynı zamanda vergi borçlarının ertelenmemesinden de şikayetçi. Ankara Kahveciler ve Esnaf Odası Başkanı İsa Güven, “Bugün AVM’ler, otobüsler, oteller yapılan kongreler tıklım tıklım dolu. Kahvehaneye geldiği zaman COVID oluyor. Yeter artık, bıçak kemiğe dayandı. Yakın ışıklarımızı, yeter artık, bizi sokağa indirmeyin" dedi.Pandemi nedeniyle geçici olarak kapatıldıkları için bir yıldır iş yapamadıklarından yakınan Oda Başkanı İsa Güven, yaptığı açıklamada yasaklara tepki gösterdi. Güven, şunları söyledi:“ARTIK BIÇAK KEMİĞE DAYANDI”“Bir yılımızı doldurduk. 16 Mart’tan itibaren kahvehanelerimiz kapatıldı. 25 bin lira nakit ve krediyi esnafın yarısı kullandı yarısı kullanmadı. Bu bir yıl içinde elektrik, doğal gaz, su kesildi. Mal sahibi kira ödeyemediğimiz için dava açtı. İş yerlerimizde tavla, okey, oyun yasak olduğu için müşterilerimiz gelmez oldu. Sayın Cumhurbaşkanımız bir yardım paketi açıkladı. Bu yardımı esnafımızın yüzde ellisi aldı. TBMM’ye seslenmek istiyorum: Sosyal devlet anlayışı böyle olmazdı. 1 Mart’ ta iş yerlerimiz açıldı. İki gün sonra bir yasak daha geldi. Kahvehanelerde tavla, okey, oyun yasak. Yahu kahvehanelerde oyun olmazsa müşteri gelmez. Bilim Kurulu üyeleri gece gündüz açıklama yaptınız, bizim kahvehaneleri kapattırdınız. Bugün AVM’ler, otobüsler, oteller yapılan kongreler tıklım tıklım dolu. Kahvehaneye geldiği zaman Covid oluyor. Yeter artık bıçak kemiğe dayandı. 500 yıllık kahvehane kültürünün hiç mi hatırı yok? Ne şartlarda geçindik biliyor musunuz? Eşten dosttan memur arkadaşlarımızdan borç para aldık. Sayın cumhurbaşkanı paketi açıkladı. Gerçek vergi mükellefi esnaf ve zanaatkar ne olacak. Yakın ışıklarımızı, yeter artık, bizi sokağa indirmeyin!"Kahvehane işletmecileri de şikayetlerini ANKA’ya şöyle anlattılar:Şaban Ali Uzun: Vergi dairesinden arıyorlar, ‘Sana icra başlatacağız, vergini öde’ diyor. 25 yıllık dükkan. Bir kere gecikmeli vergi ödemedim. ‘Reform var’ diyorlar. Hiçbir şey yok. Ödemediğim kiranın stopajı var.Ali Kılınç: Ankara’nın en eski esnafı ve vergi mükellefiyim. Benim vergi borcum bir yıldır birikmiş, mart ayına kadar ödemem gerekiyordu maalesef ödeyemedim. Cumhurbaşkanımıza diyoruz ki ‘Bana yardım yapma benim dükkanımı aç. Ben yanımda çalıştırdığım işçilerin parasını vereyim’. Ben 75 bin lira borcumu yapılandırdım, ama bu yapılandırmada benim ödeyeceğim rakam 108 bin lira. Tabii ki ödemeyeceğim. Benim emekli maaşıma ipotek koyacak emekli maaşımdan bunu kesecek.Kenan Karamemetoğlu: Bir yıldan beri kiramızı ödeyemedik. Bankalardan tüketici kredisi çektik. 10 bin lira kredi çektim 18 bin lira borcum var. Dükkan sahibi 'Kiramızı ödemeyecekseniz dükkanımı tahliye edin' diyor. Ben oraya 150-200 lira para harcamışım. 23 çay sattım 46 lira. Bunu elektriğe mi verelim, suya mı verelim. Kirasını mı verelim? Yani şaşırdık. cumhuriyet.com.tr"Adalet yerini bulsun yeter ki kıyamet kopsun"
"Adalet yerini bulsun yeter ki kıyamet kopsun" Çorlu tren katliamı davasının 7. duruşması görüldü. Dava, 9 Eylül tarihine ertelendi. Duruşma öncesinde aileler, Çorlu Santral'de toplanarak davanın görüleceği Çorlu Halk Eğitim Merkezi'ne yürüdü. Hayatını yitirenlerin yakınları, TCDD eski Genel Müdürü İsa Apaydın, TCDD Genel Müdürü Ali İhsan Uygun ve TCDD Servis Bakım Müdür eski Vekili Mümin Karasu'nun fotoğraflarının olduğu dövizleri taşıyarak dosyaya TCDD üst yönetiminin dahil edilmemesini protesto etti. Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde 7’si çocuk 25 kişinin yaşamını yitirdiği ve 340 kişinin de yaralandığı tren katliamına ilişkin açılan davanın 7'nci duruşması, saat 10:30'da başladı. Mahkeme tarafından asil bilirkişi raporu ve ardından ek rapor okundu. Bilirkişi raporlarının okunmasının ardından ara karar öncesi usule dair söz hakları sanık müdafilere soruldu. TCDD'nin mahkemeye sunduğu delillere mağdur avukatları itiraz etti. Mahkemede ne sanık ne de tanık olarak bulunmayan TCDD'nin delilleri, mahkeme heyeti tarafından kabul edilmedi. Mağdur yakınlarına söz veren mahkeme, müdafileri dinledi. Mahkeme esnasında sık sık telefon hatlarının kesilmesi üzerine avukatlardan bu yönde itiraz geldi ancak kademeli şekilde telefonların kapsamı kısıtlandı. Mağdur avukatları mahkemeye tren faciasının bazı görsellerini mahkemeye sundu."ADALET YERİNİ BULSUN YETER Kİ KIYAMET KOPSUN"Projeksiyonla yansıtılan görsellerde kazanın önlenebileceği ve büyük bir kusur oluştuğu vurgulandı. Katliamda yaşamını yitiren Oğuz Arda Sel'in dedesi Mehmet Öz, "Adalet yerini bulsun yeter ki kıyamet kopsun. Sağımda Atatürk, solumda Türk Bayrağı, karşımda Devlet'i görüyorum. Ben torunumu kaybettim. Devlet olarak sizden gerçekleri ortaya çıkarmanızı istiyorum" diye konuştu. Ek raporda sanıklarla ilgili kusur tespiti yapılamadığı belirtildiğinden, mevcut heyete iş güvenliği uzmanı ve hukukçu dahil edilerek yeniden rapor hazırlanmasına ve mahkeme kayıtlarının ihbar olarak kabul edilmesine karar verildi.9 EYLÜL'E ERTELENDİSanıklara da sözleri sorulduktan sonra ara karar verildi. Mağdur avukatlarının mahkemeye sunduğu, kazada kusurlu olduğu düşünülen yetkililerin mahkemeye getirilmesi mahkemeyi aşacağı düşünüldüğü için bu isimlere suç duyurusunda bulunulmasına, tren kazasının diğer faillerin tespiti için yürüttüğü soruşturmasının neticelenmesinin beklenmesine karar verildi. Çorlu Tren Katliamı davası 9 Eylül 2021 tarihine ertelendi. Mahkeme tüm isimleri savcılığa şikayet ederek yeni delillere ulaşmayı bekleyecek. Böylece yeni isimlerin de davaya girmesiyle birlikte davalar birleştirilecek cumhuriyet.com.trBirçokülkenin askıya aldığıAstraZeneca aşısıiçin EMA’dan açıklama
Birçok ülkenin askıya aldığı AstraZeneca aşısı için EMA’dan açıklama AP haber ajansının aktardığına göre Avrupa İlaç Ajansı tarafından, AstraZeneca aşısı vurulduktan sonra kan pıhtısı görülen vakalar için açıklamada bulunuldu. EMA, bu konuda bir kanıt bulunmadığını belirterek incelemenin sürdüğünü belirtti. Avrupa İlaç Ajansı, AstraZeneca aşısını vurulan kişilerde kan pıhtılaşmasının oluştuğu iddialarına yönelik açıklamada bulundu. Basın toplantısında değerlendirmede bulunan EMA Başkanı Emer Cooke, aşının kan pıhtılaşmasına yol açtığına dair gösterge olmadığını vurguladı.Cooke, AstraZeneca aşısının faydalarının risklerden daha ağır bastığına "kesin olarak ikna olduğunu", ancak değerlendirmenin devam ettiğini söyledi.Cooke, uzmanların değerlendirme yapmak üzere bu hafta toplanacağını ve perşembe günü bir tavsiye kararda bulunulacağını söyledi. cumhuriyet.com.tr