Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Sunday, 09.21.2025, 12:17 AM (GMT)

News - Haberler

Yanlışantibiyotik kullanımıhayatınızindanaçevirdi

Yanlış antibiyotik kullanımı hayatını zindana çevirdi figure > Samsun’da antibiyotiğe alerjisi olan genç kadının, acilde verilen serumun ardından hayatının karardığı iddia edildi. Önce tanınmaz hale gelen genç kadın şimdi de gözlerini kaybetmemek için kendisine uzanacak yardım elini bekliyor. Olay, Samsun’un İlkadım ilçesinde bulunan Gazi Devlet Hastanesinde 8 Şubat 2020’de meydana geldi. İddiaya göre, 31 yaşındaki Çilem Kelleci, idrar yolu enfeksiyonu şikayetiyle acil servise gitti.Doktorlara, antibiyotiğe karşı alerjisinin olduğunu söylediğini iddia eden genç kadın, buna rağmen kendisine 3 ilaçlı bir serumun verildiğini öne sürdü. Aldığı serumun ardından görme kaybı ve derisinde pullanmalar olduğunu ileri süren Çilem Kelleci, ölümden döndüğünü belirterek, hastane ve kendisine antibiyotik veren doktordan şikayetçi oldu.Aradan geçen süreçte Kelleci’nin tedavisi devam etti ve derisindeki pullanmalar büyük miktarda giderildi. Görme konusunda sıkıntı yaşayan genç kadının dava süreci devam ederken sağ gözü tamamen göremez hale geldi."AMELİYAT MASRAFI İÇİN 92 BİN TL İSTEDİLER"Samsun’da ve İstanbul’da devlet ve üniversite hastanelerinde tedaviye başvuran genç kadına, gözünün alınması gerektiği söylendi. Özel bir hastaneye daha başvuran Kelleci’ye gözünün alınmasına gerek olmadığı ve tekrardan görmesi için ameliyat masrafının 92 bin olduğu söylendi. Genç kadın, davanın sonuçlanmamasından dolayı maddi durumlarının kötü olduğunu belirterek, tedavisi için yardım istedi.Yanlış serum kullanımının ardından hayatının değiştiğini ifade eden Çilem Kelleci, “Şubat ayında tedavi olurken antibiyotik alerjisi yaşadım. Alerjiden sonra vücudumda komple deri değişti. İç organlarım zarar gördü. Şu anda 20 tırnağım da yok. ’Steven-Johnson sendromu’ tanısı konuldu. Daha sonra da yanlış antibiyotik kullandıran kurum ve kişilerden şikayetçi olmuştuk. O süreç devam ediyor. Doktora ceza verilmedi ve tazminatın önünün açıldığı söylendi. Bu alerjiden sonra 20 gün OMÜ Tıp Fakültesi’nde yoğun bakımda kaldım. Sonra da gözüm için tedaviye devam ettik. Bir süre gözüm gördü ama sonrasında kornea patlayınca sağ gözümün alınması gerektiğini söylediler. İstanbul’da üniversite hastaneleri de gözümün alınması gerektiğini ifade ettiler. Özel bir hastane ise gözün alınmasına gerek olmadığını, ameliyat ile görebileceğimi söyledi. Ameliyat masrafı için de 92 bin TL istediler. Şu anda sağ gözüm hiç görmüyor. Sol gözüm de yüzde 20 görüyor” dedi.“GÖZÜMÜ KAYBETMEK İSTEMİYORUM”Genç yaşta kör kalmak istemediğini dile getiren Kelleci, “Gözümü kaybetmek istemiyorum. Ancak hiç zamanım yok. Doktorlar bir an önce tedavi olmam gerektiğini söylüyor. Çünkü gözüm dışarıya çıkarsa tamamen kaybedilecek. Şu anda bir umut varken tedavi olmak istiyorum. 92 bin TL bizim için çok büyük bir para. Ben daha 31 yaşındayım. Tamamen karanlığa mahkum olmak istemiyorum. Diğer gözümü de kaybedersem, tamamen karanlığa bürüneceğim. Davamız sonuçlansaydı kendi imkanlarımızla bu ameliyatı yaptırabilirdik. Halktan ve yetkilerden yardım istiyorum. Ameliyat için gün bile vermediler. ‘Her an gözün dışarı fırlayabilir, hiç süren yok, canlı bomba gibi dolaşıyorsun’ dediler” diye konuştu. (İHA)

Maske uyarısıyapan doktora saldırdı:Şüpheli gözaltında

Maske uyarısı yapan doktora saldırdı: Şüpheli gözaltında figure > İzmir'de acil serviste yeni tip koronavirüs (Covid-19) nedeniyle bir yakınına maske takması gerektiğini söyleyen doktoru darbeden kişi gözaltına alındı. /Archive/2021/1/2/173723151-dr.jpgKarabağlar ilçesindeki özel bir tıp merkezinin Acil Servis Bölümü'nde görevli doktor Hüseyin Nacar Mutlugüleçler, 2 yaşındaki çocuğunu muayeneye getiren bir kadını maskesini doğru takması konusunda ikaz etti.Doktor Mutlugüleçler, çocuğun kirli ayakkabılarla muayene masasına çıkarılması üzerine kadını bir kez daha ikaz etti.Çocuğun tedavisinin ardından bir hasta yakını ile doktor Mutlugüleçler arasında çıkan tartışma hastanenin kapısına kadar sürdü. Hasta yakını yerden aldığı taşla doktor Mutlugüleçler'e vurup kaçtı. Mutlugüleçler, Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesinde başına atılan 8 dikiş sonrası polis merkezine giderek hasta yakını hakkında şikayetçi oldu. Hastane çıkışı gazetecilere açıklama yapan Mutlugüleçler, çocuğun tedavisini yaptıktan sonra ikazlarda bulunduğunu ve sohbet ederek ayrıldığını anlattı. Bu sırada hasta yakını olduğunu iddia eden bir kişi ile kapı önünde tartışmaya başladıklarını aktaran Mutlugüleçler, şunları kaydetti:"Çocuğun yakınını maskesiz olduğu için ikaz ettim, arkasında kirli ayakkabılarla muayene masasına çıkmaya çalıştığı için onu bir kez daha uyardım. ‘Ayakkabıları çıkarın orada bebekleri muayene ediyoruz, kendi yatağınıza ayakkabıyla girer misiniz’ dedim. Daha sonra çocuğu güzelce muayene ettim, her şeyini yaptım. Sohbet ede ede muayeneden çıkarken hastanın yakını olduğunu iddia eden biri "Sen benim büyük anneme neden bağırıyorsun?' diyerek geldi."Mutlugüleçler, şahsın kendisini tehdit edip küfür ettiğini belirterek, şöyle konuştu:"Kapının önüne kadar çıktık ve ben bu arada arkadaşlarıma polisi aramalarını söyledim. Kapının önünde yerden kaptığı bir taşla bana vurdu. Kafama bir darbe aldım. Benim oğlum da doktor ve dikişlerimi o yaptı. Ciddi bir yarık var. Ben hastayı maskesiz olduğu için ikaz ettim arkasından kirli ayakkabılarla muayene masasına çıkarmaya çalıştı. Ben de 'Onları çıkarın biz orada bebekleri muayene ediyoruz, kendi yatağınıza ayakkabıyla girer misiniz?' dedim. Bütün hepsi bu. Şikayetçiyim." Öte yandan olay yerinden kaçan şüpheli polis ekiplerince kısa sürede yakalandı. Şüpheli sorgulanmak üzere polis merkezine götürüldü. AA

Neden masa değil yer sofrası

Neden masa değil yer sofrası figure > İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun askerlerle birlikte yerde yemek yerken verdikleri fotoğraf, tartışmalara neden oldu. /Archive/2021/1/2/172520681-soylu.jpgİşte sosyal medyada konuyla ilgili bazı mesajlar:/Archive/2021/1/2/172536212-fot-11.jpg/Archive/2021/1/2/172544071-fot-21.jpg/Archive/2021/1/2/172554602-fot-3.jpg/Archive/2021/1/2/172602134-fot-4.jpg/Archive/2021/1/2/172609055-fot-5.jpg/Archive/2021/1/2/172617493-fot-6.jpg cumhuriyet.com.tr

Cumhuriyet Pazar’da bu hafta

Cumhuriyet Pazar’da bu hafta figure > Cumhuriyet Pazar’da bu hafta da dopdolu... Metin Akpınar, 2020’nin son günlerinde adliye koridorlarındaydı. Usta tiyatrocuya her kesimden destek yağdı. Biz de evine misafir olduk. Hem yargılandığı davayı, hem de koronalı günleri nasıl geçirdiğini sorduk. Gördüğü ilgiden memnun, “Umarız uzun vadede doğru galip gelir” diyor. Emrah Kolukısa’dan kazı çalışmaları süren Teos Antik KentiMustafa Kemal Erdemol’dan işçi evine dönüşen Wortley Hall…Futbolun bilge adamı Özkan Sümer…Müzikte üçüncü kuşağı temsil eden Dilhan Şeşen…Elçin Poyrazlar, Ülker ince, Özge Mumcu Aybars ve Enver Aysever…Yeni yıl kararları, yanlış umut sendromu, uzaktan eğitimde disiplin, bereketin simgesi nar, haftanın sanat ajandası…Hepsi ve daha fazlası yarın Cumhuriyet’le/Archive/2021/1/2/172604493-screenshot1.jpg cumhuriyet.com.tr

İran’dan, uranyumu zenginleştirme adımı

İran’dan, uranyumu zenginleştirme adımı figure > İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Ali Ekber Salihi, mecliste çıkarılan yasa uyarınca uranyumu yüzde 20 oranında zenginleştireceklerini Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'na (UAEA) bildirdiklerini söyledi. İran devlet televizyonunda katıldığı bir programda konuşan Salihi, hükümetin "dış ilişkilerde sorunlara neden olacağı" gerekçesiyle karşı çıktığı nükleer faaliyetlerin hızlandırılmasını ve nükleer tesislerdeki denetimlerin sınırlandırılmasını zorunlu kılan yasayı uygulayacaklarını belirtti.Yasanın henüz Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani tarafından imzalanmadığını hatırlatan Salihi, talimat verilmesi halinde yakın zamanda uranyumu yüzde 20 oranında zenginleştireceklerini açıkladı.‘MEKTUBUMUZU İLETTİK’Bu kapsamda UAEA'yı bilgilendirdiklerini aktaran Salihi, "İran'ın Viyana'daki Daimi Temsilcisi'ne (Kazım Garibabadi) mektubumuzu ilettik. Müfettişler gelip (nükleer anlaşma kapsamında) mühürlenen kısımları açmalıdır. Yakın zamanda Ajans'ın denetiminde uranyum gaz kapsülünü de (yüksek düzeyli uranyum üretimi için) değiştireceğiz" dedi.İranlı bilim insanı Muhsin Fahrizade'ye düzenlenen suikastın ardından meclise getirilip onaylanan yasa, İran Atom Enerjisi Kurumu'nun uranyumu yüzde 20 zenginleştirmeye başlamasını ve düşük düzeyli zenginleştirilmiş uranyum stoklarını artırmasını zorunlu kılıyor.Nükleer anlaşma ise İran'a uranyumu en fazla yüzde 3,67 zenginleştirebilme izni veriyordu. ABD'nin yaptırımlarına karşı anlaşmadaki taahhütlerini durduran İran zenginleştirilmiş uranyum seviyesini yüzde 4,5 oranında tutuyordu. AA

Hastane yangınında yaralanan akademisyen HasanÖzyıldız yaşamınıyitirdi

Hastane yangınında yaralanan akademisyen Hasan Özyıldız yaşamını yitirdi figure > Gaziantep'te, özel bir hastanenin Covid-19 yoğun bakım ünitesinde çıkan ve 12 kişinin ölümüyle sonuçlanan yangında ağır yaralanan akademisyen Hasan Özyıldız (38) tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Memleketi Kilis'te toprağa verilen Özyıldız'ın ölümüyle yangında yaşamını yitirenlerin sayısı 13'e yükseldi. /Archive/2021/1/2/170242495-yasam.jpgİncilpınar Mahallesi’nde bulunan Özel Sanko Üniversitesi Konukoğlu Hastanesi’nin, Covid-19 hastalarının tedavi edildiği yoğun bakım ünitesinde, 20 Aralık günü yüksek akım oksijen tüpünden kaynaklı yangın çıktı. Hastane görevlileri ile itfaiye ekiplerinin müdahale ettiği yangında yoğun bakım ünitesindeki 8 kişi hayatını kaybetti, diğer hastalar ise farkı hastanelere sevk edildi. Ancak, yaralanan hastalardan 4'ü de tedaviye alındıkları hastanelerde yaşamını yitirdi.Yangında yaralanan ve Şehitkamil Devlet Hastanesi'nde tedaviye alınan Gaziantep Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olan Hasan Özyıldız da bu sabaha karşı yaşamını yitirdi.Hasan Özyıldız'ın cenazesi, otopsi işlemlerinin ardından yakınları tarafından teslim alınarak memleketi Kilis'e götürüldü. Özyıldız için öğle vakti Kilis'in Polateli ilçesine bağlı Bağarası köyünde cenaze töreni düzenlendi. Özyıldız, yakınlarının kıldığı cenaze namazının ardından köy mezarlığına defnedildi. (DHA)

İçişleri Bakanlığına bağlıelektronik kelepçe izleme merkezi bu ay faaliyete geçecek

İçişleri Bakanlığına bağlı elektronik kelepçe izleme merkezi bu ay faaliyete geçecek figure > Adalet ve İçişleri bakanlıkları arasında imzalanan protokolle kurulan 1000 kapasiteli elektronik kelepçe izleme merkezinin bu ay faaliyete geçeceği bildirildi. /Archive/2021/1/2/165019849-izleme.jpgElektronik kelepçe uygulaması, bugüne kadar 201 vakada kullanılırken, 51 olay ise halen takip ediliyor. Toplam 15 ilde pilot olarak başlatılan elektronik kelepçe uygulaması, bu yıl 81 ile yaygınlaştırılacak.Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı arasında imzalanan protokolle, Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi'nde (GAMER) kurulan 1000 kapasiteli elektronik kelepçe izleme merkezi, bu ay faaliyete başlayacak.Elektronik kelepçe uygulamasıyla ilgili kanun kapsamında, aile mahkemeleri hakimleri tarafından verilen kararlara istinaden, şiddet uygulayan ya da uygulama ihtimali bulunan kişilerin şiddet mağdurlarına yaklaşıp yaklaşmadığı izlenebiliyor.İhlal olduğu takdirde mağdur ve failde bulunan cihazlara bildirim gönderilerek ikaz yapılabiliyor.İhlalin devamında ise izleme merkezindeki görevlilerce ilgili kolluğa haber verilerek ihlali yapan faile müdahale edilmesi sağlanıyor. AA

GalatasaraylıOmar’ın doktorundan olumlu açıklama

Galatasaraylı Omar’ın doktorundan olumlu açıklama figure > Galatasaraylı futbolcu Omar Elabdellaoui’nin doktoru Prof. Dr. Vedat Kaya, Galatasaray Kulübü Doktoru Yener İnce ve Galatasaray İkinci Başkanı Abdurrahim Albayrak, hastane önünde basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Galatasaraylı futbolcu Omar Elabdellaoui’nin doktoru Prof. Dr. Vedat Kaya, Galatasaray Kulübü Doktoru Yener İnce ve Galatasaray İkinci Başkanı Abdurrahim Albayrak, hastane önünde basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.Ameliyattan çıkarak basın mensuplarının karşısına çıktıklarını söyleyen Kaya, “İlk önce bir medikal tedaviye başladık, durumu değerlendirdikten sonra. Bu tedavinin cerrahi bölümü yılbaşı gecesi başladı, 4.30 veya 5 civarında bitti. Hastanın gözünün durumuna göre gerekli tedaviye başladık. Bugün de daha önce, ilk gördüğümüzde planladığımız şekilde bir müdahalede bulunduk. Yarın sabah tekrar görüp, medikal tedavisine devam etmek istiyoruz. Görsel rehabilitasyonu için şu an düşündüğümüz bir adım daha var ama gidişata göre bunlar değişebilir. Şu an kadarki kötü gelişmeler, olumlu yönde ilerliyor. Görme olarak özellikle sol gözde belirgin derecede artış var, sağ gözde de büyük bir toparlanma var. Bunu daha iyi hale getirip düzeltmek için yapılan bir işlemdi bugünkü işlem. Şu ana kadar her şeyin olumlu gittiğini söyleyebilirim. Görme her travmadan etkilenir. Bunu minimumda tutacak şekilde, düzeltecek şekilde yapılan bir girişimdir bu. Sağ göz sol göze göre biraz daha kötü durumda” ifadelerini kullandı./Archive/2021/1/2/164446504-omarin-doktoru-prof-dr-vedat-kaya-her-seyin-olumlu-gittigini-soyleyebilirim_1.jpgYENER İNCE: BURADA ÇOK CİDDİ BİR EMEK VARGalatasaray’ın kulüp doktoru Yener İnce ise şöyle konuştu: “Yılbaşı gecesi çok tatsız bir kaza geçirdi kardeşimiz Omar. Kardeşimize ve camiamıza geçmiş olsun, herkese ilgisinden dolayı teşekkür ediyorum. Hocama teşekkür etmek istiyorum, olayın olduğu dakikadan beri geceli gündüzlü burada. Bugün planlanan bir işlem yaptık. Oyuncunun ne zaman sahalara döneceğiyle ilgili sorular geliyor, önceliğimiz onun sağlığı, birinci önceliğimiz bu. Bu sorular doğru sorular değil. Burada çok ciddi bir emek var.”Oyuncunun yüzünde ikinci derecede yanık olduğunu kaydeden Yener İnce, “Plastik cerrah arkadaşlar bunun çok büyük sorun yaratmayacağını ve ileriki dönemde tedavisi tamamlandığında yüz güldürücü bir sonuç alınmasını bekliyor. Tabii burada göz daha ön planda olduğu için onun üzerinden yürüyoruz. Orada daha rahatız” ifadelerini kullandı.Galatasaray Kulübü İkinci Başkanı Abdurrahim Albayrak ise doktorların ardından açıklamalarda bulundu. Albayrak, “Vedat hocama çok teşekkür ediyorum. Yılbaşına bütün doktor arkadaşlarla beraber hastanede girdik, Omar’ın başına girdik. Hastane çalışanlarına teşekkür ediyorum kulübüm adına. Biraz önce de sağlık bakanım aradı. Vedat beyle görüştürdüm. Çok geniş bilgiler aldı sayın bakanım. Her iki saatte bir çok yakından ilgileniyor, olayı yakından takip ediyor. Gerekli izinler için bakanlık tüm işlemleri başlatmıştır. Doktor arkadaşlarla birlikte görüşme yaptılar, Omar şu an servise çıktı. Sağlık Bakanımıza kurumumuz ve şahsım adına tekrar çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:(FOTOĞRAFLI) DHA

TRT Spikeri AylinÖzmenek yaşamınıyitirdi

TRT Spikeri Aylin Özmenek yaşamını yitirdi figure > TRT Spikeri Aylin Özmenek, Covid-19 hastalığı sonucu yaşadığı kalp yetmezliğinden dolayı hayatını kaybetti. /Archive/2021/1/2/165735060-equyltvwmaaub9z.jpegFotoğraf: Twitter (@Selvi_Karakoc)TRT Ankara Radyosu'nda kırk dört yıl Spikerlik ve Diksiyon Uzmanı olarak çalışan Aylin Özmenek, Covid-19 hastalığı sonucu yaşadığı kalp yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetti.Özmenek, Radyo 3'te uzun yıllar boyunca, "Gençlere", "Beyaz Perde’den", "Ses Ustaları", "Yeni Plaklar Yeni Yorumlar" gibi çok sayıda klasik ve hafif müzik programları yaptı.Yıllarca Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın hafta sonu konserlerinin canlı yayınlarını sunan Özmenek, Jülide Gülizar, Çetin Çeki, Ülkü Kuranel, Zafer Celasun, Elçin Temel, Cemile Kutgün, Şebnem Savaşçı, Mahmut Balçın ve Bilgi Gökçeer gibi isimlerle beraber TRT Radyosu’nun duayen isimleri arasında yer aldı.Aylin Özmenek'in eşi, usta gazeteci Varlık Özmenek de 20 Ağustos 2020'de yaşamını yitirmişti.AYLİN ÖZMENEK KİMDİR?Aylin Özmenek, 1942 yılında İstanbul’da doğdu. Spikerliğe İzmir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’ni bitirdikten sonra, 1963 yılında İzmir Radyosu sınavlarını kazanarak başladı. Daha sonra kısa bir süre Ege Bölgesi profesyonel rehberliği yapan Özmenek, Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaağaçlı'nın öğrencisi oldu.TRT’nin kurulmasıyla beraber, TRT'nin ilk spikerlerinden biri olan Özmenek, kurum tarafından 1969 yılında BBC Türkçe servisine gönderildi ve 1970 yılında TRT Ankara Radyosu’nda göreve başladı. Buradaki görevinin yanı sıra Almanya Köln Radyosu ve Hollanda NOS Radyo - Televizyonu’nda Türkçe diksiyon eğitimleri verdi.Çeşitli zamanlarda TRT Televizyonu’nda da görev aldı. GAP yayınlarının başlamasıyla birlikte Güneydoğu Anadolu’ya yönelik kadın programları, Türk El Sanatları, Avrupa’da Kültür ve İnanç gibi programların sunuculuğunu yaptı."Çabam; ana dilimizin kuşaklar arasında doğru kullanılmasını sağlamak, yaşamsallığını benimsetmek ve güzelliğini gelecek nesillere aşılamak çabasıdır" diyen Özmenek, altı yıl da Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksek Okulu Radyo Televizyon Programcılığı bölümünde Etkili ve Güzel Konuşma ve Radyo- Televizyon Haberciliği dersleri verdi. cumhuriyet.com.tr

Gaziantep kaçtı, Erzurum yetişti: 1-1

Gaziantep kaçtı, Erzurum yetişti: 1-1 figure > Büyükşehir Belediye Erzurumspor: 1 - Gaziantep FK: 1 Stat: Erzurum Kazım KarabekirHakemler: Tugay Kaan Numanoğlu, Bahtiyar Birinci, Samet ÇiçekBüyükşehir Belediye Erzurumspor: Farnolle, Cenk Ahmet Alkılıç (Dk. 83 Murat Uçar), Teikeu, Schwechlen, Kaan Kanak (Dk. 83 Mücahit Albayrak), Donald (Dk. 77 Ömer Şişmanoğlu), Osman Çelik (Dk. 77 Petrus Boumal), Obertan, Emrah Başsan, Novikovas (Dk. 79 Rashad Muhammed), Ricardo GomesGaziantep FK: Günay Güvenç, Djilobodji, Kana Bıyık, Tosca, Oğuz Ceylan, Güray Vural (Dk. 88 Kozulj), Vetrih (Dk. 56 Jefferson), Mirallas (Dk. 79 Furkan Soyalp), Olkowski, Muhammet Demir (Dk. 56 Kenan Özer), Dicko (Dk. 56 Andre)Goller: Dk. 69 Mirallas (Gaziantep FK), Dk. 90+6 Emrah Başsan (penaltıdan) (Büyükşehir Belediye Erzurumspor)Sarı kartlar: Dk. 11 Mirallas, Dk. 45+1 Muhammet Demir, Dk. 90+4 Djilobodji (Gaziantep FK), Dk. 14 Emrah Başsan, Dk. 84 Ricardo Gomes, Dk. 86 Schwechlen, Dk. 87 Oltan Karakullukçu (Kulübede) (Büyükşehir Belediye Erzurumspor)/Archive%5C2021%5C1%5C2%5C164416786-bb-erzurumspor-gaziantep-fk-ek-fotograflar_2.jpgSüper Lig'in 16. haftasında oynanan Büyükşehir Belediye Erzurumspor-Gaziantep FK maçı, 1-1 sona erdi.69. dakikada konuk ekip öne geçti. Sağ kanatta rakibe çarparak önüne düşen topla ceza alınan giren Kenan Özer, meşin yuvarlağı penaltı noktasına çıkardı. Mirallas, topu sert bir vuruşla ağlarla buluşturdu: 0-1.90+3. dakikada Emrah Başsan'ın kullandığı serbest vuruşta, ceza sahası içinde Djilobodji ile Ömer Şişmanoğlu'nun mücadelesinde Ömer yerde kaldı. VAR'dan gelen uyarı üzerine pozisyonu izleyen hakem Tugay Kaan Numanoğlu, penaltı noktasını gösterdi. 90+6. dakikada penaltı atışını kullanan Emrah Başsan, topu filelere gönderdi: 1-1.Karşılaşma 1-1 tamamlandı. AA

DEVA Partisi'nde 'Kayyım rektör' ayrışması

DEVA Partisi'nde 'Kayyım rektör' ayrışması figure > AKP'li Melih Bulu'nun Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör olarak atanması büyük tepki topladı. DEVA Parti Kurucular Kurulu Üyesi Bahar Ekşi atamaya destek verirken, Genel Başkan Babacan, Bulu'yu 'kayyım' olarak nitelendirdi. AKP'li Melih Bulu'nun Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör olarak atanması DEVA Partisi'nde çatlağa neden oldu.DEVA Partisi Kurucular Kurulu Üyesi Bahar Ekşi, "Tanıdığım çok değişik fikirlere sahip açık ve öngörülü  bir rektör. Türkiye’de akademik  olarak alanında en çok atıfı alan. Lisansı ODTÜ, YL ve Doktorası Boğaziçi’nde olan birinin Boğaziçi’ne rektör olarak atanmasını çok haklı buluyorum. Melih Bulu hocamı tebrik ediyorum" dedi./Archive/2021/1/2/162412178-22.jpgBABACAN: KAYYUM REKTÖR İSTEMİYORUZDEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ise Bulu'nun rektör yapılamasına tepki gösterdi. Babacan şu ifadeleri kullandı:"Üniversiteler özerk olmalıdır. Ülkemizin özgür akademiye, özgür bilim insanlarına ve üretken öğrencilere ihtiyacı var. Bu özgürlük ve üretkenlik, kayyum atamalarıyla sağlanamaz. Kayyum Rektör İstemiyoruz. Özgür bir akademi istiyoruz."/Archive/2021/1/2/162159054-1414.jpgÖĞRENCİLERDEN EYLEM ÇAĞRISIBoğaziçi Üniversitesi öğrencileri, Bulu'nun rektör atanmasını protesto etmek için Pazartesi günü saat 14:00'te basın açıklaması yapacaklar.Boğaziçi Dayanışması'nın yaptığı duyuruda şu ifadeler yer aldı:"Boğaziçi Üniversitesi'nin yeni kayyumu atandı, sermayedar ve AKP milletvekili aday adayı Melih Bulu. Hiç uzatmadan söyleyelim, Melih Bulu rektörümüz değildir, kayyum rektör istemiyoruz.Bütün Boğaziçi öğrencilerine ve emekçilerine, üniversite dayanışmalarına ve demokratik toplum örgütlerine çağrımızdır. Pazartesi günü saat 14:00'te Boğaziçi Güney Kampüs kapı önünde BASIN AÇIKLAMASI gerçekleştireceğiz,  hepiniz davetlisiniz. Ayrıca Boğaziçi öğrencileri olarak pazartesi günü online dersleri BOYKOT edeceğiz, bütün Boğaziçi öğrencilerini bu atmaya karşı boykota çağırıyoruz.AKP hükümetinin üniversitelerin özerk yapısına saldırılarına karşı bizim yanımızda olun. Atanan kayyumlara karşı hep birlikte mücadele edelim. Bütün üniversite öğrencilerini ve bize destek olmak isteyen herkesi Pazartesi saat 14:00'te Boğaziçi Güney Kampüs kapı önünde bekliyoruz!" cumhuriyet.com.tr

Oyuncu Beste Bereket:İnsanın kalbini taşıran bir sevgi var

Oyuncu Beste Bereket: İnsanın kalbini taşıran bir sevgi var figure > Beste Bereket, ekran önünde olmadığı zamanlarda da boş durmayan, kendini geliştiren, hatta ikinci bir üniversite okumaya başlayan bir isim... Beste Bereket, ismini ilk olarak 15 yıl önce, ilk oynadığı film ile Altın Portakal’dan En İyi Kadın Oyuncu ödülünü kazandığında tüm Türkiye’ye duyurdu. Daha sonra Altın Koza’dan da En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu ödülü kazandı. Ardından birkaç film projesi, daha çok da dizilerde yer aldı. Bütün bunların yanı sıra stüdyo da kurdu, sunuculuk da yaptı. 3 yıl önce Lea isimli bir kız çocuğu dünyaya getiren Bereket, bebek büyütürken gereken bilgilere erişmekte zorluk çeken ebeveynler için bir nevi sosyal sorumluluk projesi başlatarak YouTube’da program yapmaya başladı. Beste Bereket, ekran önünde olmadığı zamanlarda da boş durmayan, kendini geliştiren, hatta ikinci bir üniversite okumaya başlayan bir isim... Biz de hem oyunculuk kariyerini, hem de çocuğu olduktan sonra hayatında yaşadığı değişiklikleri konuştuk.* Sizin de rol aldığınız Aralık ayında başlayan Kanal D'deki sit-com dizisi ilgi gördü. Kaliteli komedi dizisi eksikliğini giderecek gibi duruyor. Projede yer alma süreciniz nasıl gelişti? “Aydan Hemşire” karakterini bize anlatır mısınız?Uzun zamandır bir dizide yer almamıştım. Açıkcası kalbimden hep komediler geçiyor. Kendimi içinde daha rahat hissettiğim için, niyetimi de hep o tarafta tutmaya çalışıyorum. Görüştüğüm ilk anda da, Hakan Algül’ün çekiyor olması, castı, yapımı beni motive eden faktörlerdi. Bir şekilde izlemeyi sevdiğim oyuncularla, işlerini sevdiğim yönetmenlerle olmak beni mutlu ediyor. Zaten geçtiğimiz şu zor süreçte de, biraz gülmek, güldürmek gayesi beni bu işin içine çekti diyebilirim. Dizinin içinde farklı bir sürü renk barındıran bir karakter Aydan hemşire, belki de bir tip demeliyim. Anaç, zarif, idareci olabildiği gibi, kendisinden beklenmeyecek zalimliklere de göz kırpabilir. (gülüyor)* 2005’te genç yaşta ve ilk oynadığınız Türev filmiyle Altın Portakal’da En İyi Oyuncu Ödülü’ne ulaştınız, ondan sonra sizi çok az filmde gördük. Bu bir tercih mi?Tercih diyemem açıkcası. En dürüst haliyle benim istediklerim beni istemedi, beni isteyenleri de ben istemedim denebilir. Şanssızlık mı yoksa bir takım yanlış seçimlerle mi ilgili bunu tam bilemiyorum. Geriye dönüp baktığımda yapmadığım için pişman olduğum işler var elbette. O zamanki ben öyle bir karar vermiş diyerek olayı olgun bir boyuta taşımayı deneyeyim (gülüyor). İllaki yapayım diye çabalamadım açıkcası, içime sinsin içim rahat olsun diye daha sakin davranmış olabilirim. Ama sinema tabii ki kalbimin sultanı.‘NİTELİK VE NİCELİK KARIŞIYOR’* Projelerde senaryo hakkında ince eleyip sık mı dokursunuz? Önceliğiniz her zaman dizi projeleri mi?Ben Mimar Sinan Üniversitesi devlet konservatuvarı mezunuyum. Konservatif bir sanat eğitimi içinden geçtim ve her zaman önemsemem gereken şeyleri önemsedim elbette. Nitelik ve nicelik kavramları bu meslekte kimi zaman karışabiliyor. Çünkü herhangi bir başarısızlık durumda direkt kendinle ilgili bir yargılama sürecine giriyorsun, öz şefkat falan hak getire oluyor. Ama tabi zaman geçtikçe de, güzel bütünlerin aşırı detaylarda boğulmayan parçası olmanın bana daha iyi geldiğini keşfettiğim için (en azından şimdilik) seçimlerimi de bu yönde yapmaya başladım.Önceliğim o an karşılıklı birbirimizi istediğimiz işlerde yer almak olur, her zaman da öyle olmuştur. Ben yaptığım herhangi bir işi küçümseyip değersizleştirmeyi doğru bulmuyorum. Dizi, film, oyun, sunuculuk, eğitmenlik, kısa film vs. kiminde çok eğlendim, kiminde çok öğrendim ama ne olursa olsun mutlaka ruhumu da beslenmeye çalıştım./Archive/2021/1/1/230614030-beste.jpg‘YOK BİRBİRİMİZDEN FARKIMIZ’* Tiyatro çalışmalarınız devam edecek mi? Tiyatro ve genel olarak kültür sanat emekçilerinin geçmekte olduğu zor süreç hakkında neler söylemek istersiniz?Bu sezon için güzel hayallerimiz vardı ancak şu anki şartlardan dolayı bir hareket almıyorum. Belli olmaz tabi, çok yapmak istediğim bir şeyle karşılaşırsam hiç düşünmeden dahil olurum. İllaki büyük aksilikler olmadığı sürece tiyatro hayatımda olacaktır.Gerçekten bu süreç madden manen herkesi yıktı geçti, hepimiz kenetlenip elden geldiğince birbirimize destek olmaya çalışıyoruz. Çoğu meslek grubu zor durumda ve elbette ki bu bireysel yardımlarla devam ettirilebilecek bir süre değil. Sistemli bir yaklaşımla birçok meslek grubunun ve tabi sanatçıların da madden ve manen bulunduğu bu karanlıktan çıkartılması gerek.Pandemi elbet bitecek ama bittiğinde bu süreçte tutunacak dalı kalmamış insanlar ne yapacak. İhtiyaç sahibi tüm gruplar için planlama yapılabilmesi, destek olunması şart, sanatçısı da garsonu da doktoru da öğretmeni de kuryesi de hepimiz insani şartlarda yaşamayı hak ediyoruz. Yok birbirimizden farkımız.* YouTube’da geçen yıl ebeveynlikle ilgili bilgilendirici videolar paylaşıyordunuz, neden durdu onlar? Nasıl bir uğraştı YouTube sizin için? Yeni YouTube/podcast projeleriniz var mı?@benbebektv bizim Dr. Pınar Boncuk dayanıklı ile iyi ve doğru sağlık hizmetine, bebek büyütürken gereken bilgilere erişmekte zorluk çeken ebeveynlere ve bakım verenlere ulaşmak niyetiyle, kendimizin yaptığı bir proje. Bir sosyal sorumluluk projesi diyebiliriz.Malum hem sosyal medya hem ebeveyn ve bebek eğiticileri sebebiyle ki çoğumuz bazı tuzaklara düşüyor gibi oluyoruz. O kadar fazla bilgi bombardımanı varki benbebek ve doktorumuz sayesinde bilginin doğrusuna ulaşmak mümkün oluyor o yüzden de artık bilgiye ulaşma değil bilgiyi doğrulama çağında da olduğumuzdan faydalı olduğunu düşünüyorum.Şu anki durumda programımızı yine biraz çekebilir devam edebiliriz ama eski verimli haline pandemi sonrası dönebilir ancak. Şu an evden işe, işten eve, başka bir şey yapamıyoruz.İKİNCİ ÜNİVERSİTE* Karantina süreciniz nasıl geçti/geçiyor? Neler yaptınız bu süreçte? “Kendimi geliştirme şansı buldum” diyenlerden misiniz?Kendimi geliştirme şansı pek bulamadım ben. Babam sayesinde smule diye bir program keşfettim bazen 15 dakikalık şarkı kaydı yapabiliyorum (gülüyor). İkinci üniversite çocuk gelişimi okuyorum evdeyken daha rahat sınavları hallederim dedim hiç öyle olmadı. Tabii ki kızımla oyun oynamak başlıca olayım evdeyken. E malum bayağı da evdeyiz...Genelde ev hayatını seven biri olduğumdan sosyalleşememek dert olmadı da, sevdiklerini görememek insana dokunuyor tabi. Kendim belki şükür yönünden geliştirmişimdir biraz, sağlığımız yerinde şükür. Fazlasını söylemek bu felakette maddi manevi büyük sınavlarda olanlara, sağlık çalışanlarına büyük haksızlık olur. O yüzden bize düşen neyse sonuna kadar devam. Evde kalmak, işte güçte, yolda dikkatli olmak, maddi manevi paylaşmak...ÇOCUK SAHİBİ OLACAKLARA* Kızınız bu yıl 3 yaşında. İleride bu söylediklerinizi okuyacağını düşünerek, ona ne söylemek istersiniz? Lea hayatınızı nasıl değiştirdi?Onun her daim mutlu ve huzurlu olacağı bir yol yürümesini isterim. Ayrımcılığın bol olduğu günlerin geçip gidip, eşit şartlara kavuşan insanlarla bir arada yaşayacağı bir dünya olmasını dilerim. Özgür bir hayat ve her daim sağlıkla. Bir insanın büyümesi kolay değil ve asıl bir insanın bir çocukla büyürken her nevi sorununun yanardağ gibi ortaya çıktığı bir gerçek var. Kalbini taşıran ve uğruna dünyayı gözünü kırpmadan yakacağın bir sevgi var. Çocuk sahibi olacaklara, biyolojik ya da kalbiyolojik hiç fark etmez tek önerim önce içinize bakın kendinizdeki dertlere bir eğilin. Bir yetişkine isteği dışında dokunamayacağımız gibi, bir çocuğa da dokunamayacağımızı bilsek zorla kucaklamak öpmek vs bunların aslında adının başka bir şey olduğunu idrak etsek, bu bile büyük bir atılım. Zıbındı beşikti vs idi bebek için bunlar önemli değil. Öncesinde daha içsel bir yolculuğa çıkmak gerek.Bu üç yılda bunları anlamaya başladım. Çok başındayım tabi ama dilerim yolum iyi olsun. Çocuğumun güzel ve aydınlık ruhuna layık olmak isterim çünkü bütün niyetim bu. ORHUN ATMIŞ




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter