Turkish News Agency - TNA - THA

Turkish News - Türk Haber Ajansı - Haberler

Tuesday, 11.11.2025, 03:07 AM (GMT)

News - Haberler

Türkiye’ye giren yabancısermaye 10 milyar doların altında kaldı

Türkiye’ye giren yabancı sermaye 10 milyar doların altında kaldı Uluslararası danışmanlık şirketi Kearney, küresel doğrudan sermayenin Türkiye’ye gelmesi için enflasyonla mücadeleye, finansal ve fiyat istikrarına dikkat çekti. Kearney’nin, yeni küresel doğrudan yabancı sermaye yatırımları raporuna göre 2020’de Covid-19 salgınının etkisiyle bu tür yatırımlar yüzde 33 düşüşle 1 trilyon 3 milyar dolara indi. Türkiye’ye giren doğrudan yabancı sermaye tutarı da 2020 yılında 10 milyar doların altında kaldı. Ayrıca Türkiye, “Yabancı Sermaye Yatırımı Güven Endeksi” listesinde daha önce 22. sıradayken geçen yıl ilk 25’te yer alamadı. Buna karşın şirketin uzmanları, yabancıların geçen yıl Türkiye’deki satın almalarda aktif rol oynadığına dikkat çekerek 2021 yılı için umutlu konuşuyor.LOJİSTİK VE ÜRETİMBilgi veren Kearney Türkiye Direktörü Onur Okutur, Türkiye’nin öne çıkan avantajlarının lojistik hub görevi görmesi ve güçlü imalat sanayii altyapısı olduğunu söyledi. Ancak yine rapora göre bu avantajın kullanılması için yeni ekonomi yönetiminin de hedeflediği enflasyonla mücadele programının kararlılıkla sürdürülmesi ve finansal istikrarın sağlanması büyük önem taşıyor. Fiyat istikrarı ve ekonomik güven ortamının sağlanması da bu yatırımları olumlu etkileyecek. Çünkü yüksek ve volatil enflasyon, maliyetlerle ilgili yarattığı belirsizlik nedeniyle yatırımları olumsuz etkileyen faktörler arasında yer alıyor.2021’DE DEĞİŞMEZÖte yandan Kearney uzmanları, küresel anlamda 2021’de mevcut durumda önemli bir iyileşme olmayacağını, doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının 1 trilyon dolarda kalacağını öngördü. Raporda, yabancı sermaye yatırımlarının 2022 yılında yeniden artışa geçeceği ve 1 trilyon 170 milyar dolara ulaşacağı tahminine yer verildi. cumhuriyet.com.tr

Pandemi dönemiönemi bir kez daha ortayaçıkan tarım sektöründen kopuşhızlandı

Pandemi dönemi önemi bir kez daha ortaya çıkan tarım sektöründen kopuş hızlandı 2019’da Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) kayıtlı çiftçi sayısı 2 milyon 83 bin iken, 2020 Ağustos itibarıyla 1 milyon 803 bine gerilemişti. Üreticinin tarımsal desteklerden yararlanabilmesi için ÇKS’ye üye olması gerekiyor. Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın (TEPAV) SGK ile İŞKUR’un Ekim 2020 verilerini değerlendirerek oluşturduğu “İstihdam İzleme Bülteni”, tarımdan kopuşun hızlandığını ortaya koyduBuna göre:- Ülke genelindeki çiftçi sayısı Ekim 2020’de Ekim 2019’a göre yüzde 8.6 azaldı. - Bunun 1 yılda 54 bin çiftçinin tarımdan kopması anlamına geldiği belirtildi. - Söz konusu azalış aylık bazda ise (Eylül 2020’ye göre) 5 bin kişi oldu. - TEPAV’a göre 1 yılda çiftçi sayısı Eskişehir ve Kocaeli dışındaki tüm illerde azaldı. - Çiftçi sayısı en fazla azalan il Manisa oldu. Manisa’yı Konya, Şanlıurfa, Mersin ve Samsun takip etti. - Oransal olarak en hızlı azalış ise yüzde 21.8 ile Şırnak’ta gerçekleşti. Şırnak’ı Van, Bitlis, Erzurum ve Trabzon izledi. - Öte yandan “İstihdam İzleme Bülteni”ndeki diğer verilere göre Ekim 2020’de Ekim 2019’a göre 4/a sigortalı çalışan sayısı yüzde 5.9 (860 bin) artarak 15 milyon 371 bine ulaştı. - Sigortalı çalışanların ortalama günlük kazançları son bir yılda 22.63 TL artarken aynı dönemde günlük kazancı azalan tek sektör 20.08 TL ile havayolu taşımacılığı sektörü oldu. cumhuriyet.com.tr

Sanayiüretimi Kasım 2020’de yüzde 11 yükseldi

Sanayi üretimi Kasım 2020’de yüzde 11 yükseldi Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) dün açıkladığı “Sanayi Üretim Endeksi, Kasım 2020” raporu, genel olarak yeni yıl öncesi stok üretimin hareketlendiği aylardan olan kasımda sanayi üretiminin bir kez daha canlandığını ortaya koydu. Kasım 2020’de 2019’un aynı ayına kıyasla sanayi üretimi endeksi yüzde 11 artışla 131.5 puana çıktı. Bu kapsamda madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi yüzde 4.6 artışla 128.3, imalat sanayii sektörü endeksi yüzde 11.6 artışla 132.6, elektrik, gaz, buhar ile iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 7.5 artışla 117.4 puana yükseldi.11 AYDA YÜZDE 1.1İmalat sanayiindeki artışta, elektronik-bilgisayar, mobilya, makine ve plastik sektörleri başı çekti. Ayrıca yapılan hesaplamaya göre sanayi üretiminde, 2020’nin ilk 11 ayında 2019’un aynı dönemine kıyasla yüzde 1.13 artış oldu. Bu kapsamda imalat sanayii üretimi yüzde 1.36 artarken madencilik ve taşocakçılığı sektöründe yüzde 1.74, elektrik, gaz, buhar ile iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektöründe yüzde 0.02 düşüş yaşandı. cumhuriyet.com.tr

6 kızçocuğuna cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla 82 yıl 6 ayla cezalandırılan müdürün cezasıbozuldu

6 kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla 82 yıl 6 ayla cezalandırılan müdürün cezası bozuldu İzmir’in Menderes ilçesinde, 2014 yılında görev yaptığı ilkokulda yaşları 6 ile 11 arasında değişen 6 kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla 82 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan okul müdürü Adil Ş’nin (70) cezasını Yargıtay bozdu. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 15. Ceza Dairesi’nin verdiği kararı inceleyen Yargıtay 14.Ceza Dairesi, yaptığı incelemede, sanık Adil Ş., hakkında “çocuğun nitelikli cinsel istismarı”, “çocuğun cinsel istismarı ve müstehcenlik”, “sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı” suçlarından mahkûmiyetine dair İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilen kararın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verdi. Daire kararda, mahkeme kararlarının açık ve gerekçeli olmasının zorunlu olduğunu, deliler ile sonuçlar arasında bağ kurularak ulaşılan kanaatin kararlarda belirtilmesi gerektiğini vurguladı. Oybirliğiyle alınan kararla dosya İzmir 8. Ağrı Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Adil Ş’nin avukatı Atilla Ertekin Yargıtay’ın kararı sonrası yeni yargılanma yapılacağını ve müvekkilinin tutuksuz yargılanması için talepte bulunacaklarını belirtti. Mehmet İnmez

OKUYAY Platformu’nun iki yıldır yaptığıçalışmanın gösterdiği gerçek, okuma kültürüarttıama…

OKUYAY Platformu’nun iki yıldır yaptığı çalışmanın gösterdiği gerçek, okuma kültürü arttı ama… Yıllardır büyüklerin korkulu rüyası, “Çocuklar artık kitap okumuyor” inancı ne kadar gerçek? Tartışılan, ancak yanıtı tam olarak bilinmeyen konulardan biri olan Türkiye’de okuma kültürünün durumunu Türkiye Yayıncılar Birliği öncülüğünde hayata geçirilen OKUYAY Platformu açıklığa kavuşturdu. 24 aylık çalışmanın ortaya koyduğu gerçek, son 10 yılda okuma kültüründe yüzde otuzluk bir artış olduğunu gösteriyor. OKUYAY Platformu’nun basın toplantısında konuşan Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Kenan Kocatürk, bu artışa karşın çocukların okuduğunu anlama konusunda 79 ülke arasında 40. sırada olduklarına da dikkat çekti. Kocatürk, okuma kültürünün yaygınlaştırılması için devletin desteğinin gerektiğini ve “tüm paydaşların katılımıyla bir seferberlik yapılmasının elzem olduğunu” dile getirdi. Kocatürk, “Ancak bir seferberlik sonucu sağlıklı ve rekabetçi nesiller yetiştirebileceğini düşünüyoruz” dedi.Avrupa Birliği’nden alınan hibe ile hayata geçirildiği belirtilen projeyi Türkiye Yayıncılar Birliği Genel Koordinatörü ve OKUYAY Platformu Proje Koordinatörü Ebru Şenol özetledi. Ebru Şenol, “24 aylık süre içerisinde 134 STK, sivil inisiyatif ve kamu kurumu temsilcisiyle temasta bulunduk. Sosyal medyada da 10 milyon kişiye ulaştık. YouTube’da yayımlanan 41 videomuz var. Oldukça etkin bir iletişim çalışması yapmaya çalıştık” diye konuştu.OKUYAY Platformu’nun sonuç toplantısı, Türkiye Yayıncılar Birliği’nin YouTube sayfasından (https://www.youtube.com/ watch?v=vnAQyLPazMM&t=1693s) izlenebiliyor. Orhun Atmış

Hemöksüz hem yetim hemöğretmen hem sanatçı

Hem öksüz hem yetim hem öğretmen hem sanatçı Safiye Ayla, 1968 yılında hazırladığı vasiyetinde, mal varlığını Türk Eğitim Vakfına bağışladı. Vâkıf sanatçıyı TEV de her yıl saygıyla anıyor. O kadar gam, keder sonrası ÇİLE BÜLBÜLÜM ÇİLEMİYOR ARTIK! Çünkü o, Atatürk’ten hatıra, Türk halkının gönlünde hâlâ özel bir yeri var. Onun hikâyesi filmlere konu olabilecek değerde, niteliği ise şimdiki gibi kof değil. Savaş yıllarının çocuğu ama Cumhuriyetin doğumuna tanıklık eden bir sanatçı olarak bilinen Safiye Ayla’nın aslında öğretmen olduğunu kaç kişi bilir? Dr. Tuncay Özverim, bize Corinne Hanım’dan sonra bir başka güzel anı veriyor. Annesi ile aynı okulda, aynı sıralarda okumuş, arkadaşı olmuş Safiye Ayla’yı vefatının 23. yıldönümünde onun anlattıklarıyla anıyoruz. Safiye Ayla’nın babası, Hicazizade Hafız Abdullah Bey, annesi Suudi Arabistan’dan gelip küçük yaşta Osmanlı sarayına girmiş, Seyyide Hanım olan küçük Safiye önce babasını ve henüz 3 yaşında iken annesini kaybetmiş. Bir süre Kâğıthane’deki Çağlayan Darüleytamı’na bırakılır, ilkokulu burada bitirir. I. dönem Bursa milletvekilliği yapan Şeyh Servet Efendi tarafından evlat edinildikten sonra ise Bursa Muallim Mektebi’ne kaydolur. Fakat okul hayatı Bursa, Adana ve Konya’da farklı okullarda devam eder. Tuncay Özverim’in annesi Kazime Hanım ile yolları ilk kez Konya İlköğretmen Okulu’nda kesişir. Cumhuriyetin ilk kadın öğretmenlerini Tuncay Bey şöyle anlatıyor: Ne mutlu bana ki ben de Cumhuriyetin ilk öğretmenlerinden birinin oğluyum. Safiye Hanımefendi, o yıllarda annemin hem sınıf hem en yakın arkadaşı. Ve bize yıllarca çirkinliği yüzünden kendisinin perde arkasından dinlediği anlatılan, Atatürk’le ilgili akla hayale getirilemeyecek çok yakıştırma yapıldı. Bana, sizi etkileyen en önemli kadın sesi hangisi deseler şüphesiz Safiye Ayla derim. Dokunaklı kelimesi az kalır. Onun sesi, insanın içine işler. Anne tarafından Suudi Arabistanlı ve zengin bir aileden gelme. Dahası o zamanlar zengin aile kavramı olmadığından, paylaşmak ve kaynaşmak daha kolay. Samimiyet, arkadaşlık asıl zenginlik. Annem kendisiyle hemen hemen her konuda arkadaşlık yapmış. Zaman zaman dönüp anılarıma baktığımda iyi ki bu insanları tanıdım ve yaşamı algılayışlarına şahitlik ettim, diyorum. O zamanlara ait ve Safiye Hanımefendi’yi bağlayan en büyük ayrıcalık olabilecek gerçek, öğretmenin bazen derse ara verip “Safiye, haydi sen bize bir şeyler söyle!” kısmı. Annemle dostlukları uzun süreli ama onun hayranları sadece öğrenci ve öğretmen ile sınırlı kalmıyor. Malum asıl başöğretmen, kendisinin en büyük hayranı. Bundan farklı olarak diğer anı da üniversite yıllarımda kendisinin açık hava tiyatrosundaki konser biletlerini satmış ve harçlığımı çıkarmış olmam. Sonra da kumaş alıp takım elbiselerimi diktirebildim, Safiye Ayla’nın biletleri bir hafta önceden satışa çıkmıştı. Telefon açtı ve “Tuncay Bey, nasıl gidiyor satışlar” diye sordu. Tabii hem satışlar iyi hem aramasından dolayı bir başka mutlu olarak ifade kısmında güçlük çekiyorum. Dolayısı ile güzel hatırladığım zamanlar. Yıllar sonra Almanya’da yaşadığım süreçte, kendisini Atatürkçü Düşünce Derneği balomuza davet ettik. Artık şarkı söylemiyordu, yaşlanmıştı ve durumunu şu şekilde ifade etmişti: “Çile bülbülüm, çilemiyor artık!” Ama öyle bahsedildiği gibi çirkin bir hanım değildi, hatta son dönemlerinde bile bir kadın anatomisi olarak fiziği gayet iyiydi. Ayrıca biz çocukken Cihangir’de kendisini gören hanımefendilerin konuşmalarından bildiğim kadarı ile de öyle.ÖLMEYEN SESİlk plağını 1930’da Columbia Plak Şirketi adına doldurdu. Yesari Asım Bey’in “Bekledim de gelmedin” ile “Sevda Yaratan Gözlerin” şarkılarını seslendirdikten sonra şöhret kapıları açılmıştı. Darüttalim-i Musiki Heyeti’nin bir konserinde sahneye çıkan sanatçı, siyah önlükle sahneye çıkmasına maarif müfettişlerinin tepkisi nedeniyle bir süre sonra öğretmenlikten ayrıldı ve gazinolarda çalışmaya başladı. Hafız Ahmet, Saadettin Kaynak, Selahattin Pınar ve Udi Nevres Bey’in müzik bilgilerinden yararlandı. 1931 yılında Küçükçiftlik Parkı ve Mulen Ruj Gazinosu’nda sahneye çıkan Safiye Ayla, assolistliğe yükseldi. İlk kez İstanbul Vali Yardımcısı Nuri Bey’in 1932 yılında evinde düzenlenen davette, bir ilk de Atatürk’ün huzurunda şarkı icra edecek olmasıydı. İlk kez söyledi ve kendisinin en beğendiği ses oldu. Mustafa Kemal Paşa adına düzenlenen konserde Sadettin Kaynak’ın Türk Kurtuluş Savaşı’nı konu alan “Yanık Ömer” adlı bestesini seslendirmiş ve konser sonunda Mustafa Kemal, “bu şarkının Batı müziği tarzında çoksesli düzenlemesinin güzel olacağını” ifade etmişti. Atatürk’ün ölümünden sonra onun vasiyetini yerine getirmek için girişimlerde bulunan Safiye Ayla, Muammer Sun’a orkestrasyonunu hazırlatıp Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası eşliğinde çoksesli bant kaydını gerçekleştirdi. Tüm sanat hayatı boyunca ilk olarak İstanbul Radyosu olmak üzere sayısız konser, beş yüzden fazla plak kaydetti. Hepsi satış rekorları kırdı ve yurtdışında tanınan bir sanatçı oldu. İstanbul Belediye Konservatuarı İcra Heyeti görevinde bulunduğu sırada tanıştığı besteci Şerif Muhittin Targan ile 1950 tarihinde evlendikten sonra gazinolarda sahne almadı, yalnızca 1951-1974 arası ayda bir kez Saray Sineması konserlerinde dinleyicileri ile hasret giderdi. Eşini 1967 yılında kaybetti ve en son konserini Atatürk’ün anısına Türk Kültürüne Hizmet Vakfı yararına 1987 tarihinde AKM’de gerçekleştirdi. Güzel bir diksiyon, eserlerde ölçüye uyum, aynı kararda düzgün ve coşkun özelliği ile çekici formda okuyan Safiye Ayla’nın sesindeki pürüzsüzlük, en tiz perdelerde bile kaybolmazdı. Türk sanat musikisinin en seçkin eserleri kadar Rumeli türkülerini de içine alan geniş repertuvarıyla çok seveni vardı. “Seninle doğan güldür bu gönül” ve “Aşk yaprağına konarak koza öresim gelir” adlı iki de bestesi bulunan Safiye Ayla, 1942’de Rey Kardeşler’in “Alabanda” revüsünde Kraliçe Mimoza rolünü canlandırarak oyunculuk da yapmıştı. 1968 yılında hazırladığı vasiyetinde, mal varlığını Türk Eğitim Vakfı’na bağışlayan sanatçıyı TEV de her yıl saygıyla anıyor. Emel Seçen

CHP Genel Başkan YardımcısıOnursal Adıgüzel’den mobil güvenlik sunumu

CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel’den mobil güvenlik sunumu CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel’den mobil güvenlik sunumunda, "Uygulamanın adı değil, kaynak kod önemli. Türkiye’deki KVKK, çağa ayak uyduramıyor. Yasa, Avrupa kriterlerine göre düzenlenmeli. Uygulamalarda güvenlik öngörülemez." konularına değindi. 8 ŞUBAT’TA YÜRÜRLÜĞE GİRECEKGizlilik ilkesi koşullarında güncellemeye giden WhatsApp, 8 Şubat’tan itibaren aralarında Türkiye’nin de yer aldığı kimi ülkelerde kullanıcı verilerini Facebook’la paylaşacağını açıkladı. Buna göre WhatsApp kullanıcılarının iletişim verileri, cep telefonu bilgileri, IP adresleri ve iletişim kurma biçimleri konusundaki bilgilerin Facebook şirketler grubuyla paylaşılmasına onay vermesi gerekiyor. Aksi halde uygulama kullanılamayacak. PAYLAŞILACAK BİLGİLERWhatsApp’ın Facebook ile paylaştığı veriler arasında telefon numarası, WhatsApp’ın ne kadar süre ve ne kadar sıklıkla kullanıldığı, diğer kullanıcılarla nasıl bir etkileşim içinde olunduğu, cihazınızla ilgili bilgiler, IP adresi, işletme sistemi, tarayıcı verisi, bataryanın sağlığı, uygulamanın versiyonu, mobil ağ, dil ve zaman dilimi yer alıyor. WhatsApp’a en başta verilen izne göre ödeme verileri ve konum bilgisi de Facebook ile paylaşılacak veriler arasında yer alabilir. İHLAL KARARLARI VAR2014’te Facebook’un, WhatsApp’ı satın almasının ardından kişisel verilerle ilgili bir dizi değişiklik yapıldı. Ardından WhatsApp’ın uçtan uca şifreleme sistemini inşa eden yazılım ekibi, Zuckerberg ile kişisel verilerin korunması konusunda “Aynı düşünmüyoruz” diyerek WhatsApp’tan ayrıldı. 2017 yılında Fransa Veri Koruma Kurumu, WhatsApp’ın Fransa yasalarına göre ticari amaçla veri toplamasının yasal zemini olmadığına, elindeki bilgileri Facebook ile paylaşmadan önce kullanıcıların rızasını almadığına ve bu nedenle kuralları ihlal ettiğine karar vermişti. İngiltere’de de 2018 yılında yetkili makamlar veri koruma yasalarının ihlal edildiğine karar vermişti. GÜVENİLİRLİK ÖNGÖRÜLEMEZCumhurbaşkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı’nın bilgi paylaşımlarını BİP üzerinden yapma kararı aldıkları duyuruldu. Ancak BİP’in ne kadar güvenilir olduğu da tartışılması gereken ayrı bir konu. Uygulamaya yönelik birçok şikâyetin yer aldığı da görülüyor. “WhatsApp mı? Telegram mı? Signal mi? BİP mi?” sorusuna yanıt vermek ise şu anda zor. Telegram’ın bir başka şirkete satılması durumunda, bu verileri nasıl kullanacağı öngörülemez. Bazı uzmanlar da özellikle Telegram’da grup konuşmalarında şifreleme olmamasını büyük bir güvenlik açığı olarak değerlendiriyor. KVKK, ÇAĞA AYAK UYDURAMIYORTürkiye’de her şeyden önce Kişisel Verileri Koruma Kurulu’ndaki (KVKK) eksikliklerin giderilmesi gerekmektedir. WhatsApp, bu yeni kullanıcı sözleşmesini Avrupa ülkelerindeki kullanıcılara göndermiyor. Bunun sebebi de Avrupa ülkelerinde kapsamlı bir Kişisel Verileri Koruma Kanunu olması. YASA, ACİLEN GDPR DÜZEYİNE GETİRİLMELİ11. Kalkınma Planı’nda yer aldığı gibi Kişisel Verilerin Korunması Kanunu acilen Avrupa Veri Koruma Tüzüğü (GDPR) düzeyine getirilmeli ve vatandaşların kişisel verilerinin özel şirketler tarafından kullanımı kısıtlanmalı. İnternet ve güvenlik bir arada zor kullanılan kavramlardır. Bugün güvenli olan uygulamaların, yarın güvenli olmaya devam edeceğinin bir garantisi yok.Signal de WhatsApp’ta olduğu gibi aramalar uçtan uca şifreli. Telegram’da ise uçtan uca şifreleme yalnızca gizli sohbetlerde mevcut. WhatsApp, Signal’in uçtan uca şifreleme protokolünü kullanıyor. WhatsApp ve Telegram’da “metadata” şifrelenmezken Signal’de şifreleniyor.MESAJLAR SIZDIYeni gizlilik politikasıyla tartışmalara yol açan WhatsApp’ın teknik bir hata nedeniyle pek çok kullanıcısının özel verilerini Google’a sızdırdığı da ortaya çıktı. Söz konusu hata yüzünden kullanıcıların WhatsApp’ta oluşturduğu gruplar Google arama sonuçlarında yer aldı. Bu arama sonuçlarında WhatsApp gruplarına katılma link’leri de bulunuyor. Böylece sonuçları gören kişiler gruplara erişebilir hale geldi. Google üzerinden WhatsApp gruplarına giren kişiler, gruplardaki kullanıcıların telefon numaralarına ve fotoğraflarına da erişme imkânına sahip oldu. WhatsApp, sorunun çözüldüğünü açıklasa da şimdiye kadar WhatsApp gruplarının Google arama sonuçlarında ne kadar süreyle kaldığı bilinmiyor. Gadgets360’ın paylaştığı bilgiye göre söz konusu hata, bugüne dek 1700’ü aşkın grubu etkiledi ve 7 bini aşkın profil bilgisi Google arama sonuçlarına sızdı.HER İZNİ VERMEYİNYeni gizlilik politikası nedeniyle tartışılan WhatsApp ve diğer mesajlaşma uygulamalarını değerlendiren Bilgisayar Mühendisleri Odası (BMO), “Özgür yazılımları tercih edin” önerisinde bulundu. BMO, verilerin korunması için şunları önerdi: “Aygıtlarınıza kurduğunuz uygulamaların erişmek istediği bilgileri ve izinleri mutlaka kontrol edin, vermek istemediğiniz bilgileri ve izinleri edinmek isteyen uygulamaları kurmaktan kaçının. Veri aktarımı sağlayan anlık ileti uygulamaları ve sosyal medya uygulamalarında, gerekli ya da zorunlu olmadıkça kritik kişisel bilgilerinizi paylaşmaktan kaçının. Özgür yazılımları tercih edin. Gereksinim duyacağınız birçok uygulamanın özgür yazılım olan bir alternatifini bulabilirsiniz. Özgür yazılımlar, herkesin katılabildiği saydam bir geliştirme süreciyle kaynak kodları tüm insanların erişimine açık olarak geliştirilir, sahipleri ise kişi ya da şirketler değil, tüm insanlıktır.” Mahmut Lıcalı

Kistik Fibrozis Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği mutasyon ilaçlarının devlet tarafından karşılanmasınıtalep etti

Kistik Fibrozis Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği mutasyon ilaçlarının devlet tarafından karşılanmasını talep etti Kistik Fibrozis Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, kistik fibrozisli çocukların mutasyon ilaçlarının devlet tarafından karşılanmasını talep etti. Oğluna 4 aylıkken kistik fibrozis tanısı konulduğunu belirten anne Nilay Tuğrul, “Mucize ilaçlar olarak bilinen mutasyon ilaçları, kistik fibrozisli hastaların ulaşabilmesi için SGK’nin geri ödeme listesine alınmalı” dedi. Nilay Tuğrul, oğlu Kerem Tuğrul’a 4 aylıkken kistik fibrozis tanısı konulduğunu belirterek uzun süre geçmeyen balgamlı öksürükle mücadele ettiklerini ifade etti. Oğlunun tanı konulduğundan beri her sabah ve akşam, ilaç ve fizyoterapist tedavisi gördüğünü belirten anne, hastalığın nadir bir hastalık olduğunu, farkındalığın da bu nedenle düşük olduğunu kaydetti. Tuğrul, zorlukların henüz tanı aşamasında başladığını söyledi. Akciğerlere, sindirim sistemine ve vücudun diğer organlarına ciddi hasarlar veren kistik fibrozis; mukus, ter ve sindirim sıvısı üreterek hücreleri etkileyen bir hastalık. Sosyal medyada kampanya başlatan aileler, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’a taleplerini iletti. Çağatan Akyol

Cumhuriyet Gazetesi dayanışmasıbüyüyor. 14 Ocak 2021 tarihli okur dayanışmasıilanları

Cumhuriyet Gazetesi dayanışması büyüyor. 14 Ocak 2021 tarihli okur dayanışması ilanları Basın İlan Kurumu'nun gazetemize yönelik ilan cezalarına karşı okurlarımızın 'dayanışması' büyüyerek sürüyor. Cumhuriyet'e 'dayanışma ilanları'yla büyük güç veren gazetemizin gerçek sahibi okurlarımızın sayfalarımızda yayımlanan ilanlarına dijital dünyadaki sesimiz www.cumhuriyet.com.tr'de de yer vereceğiz. BASKI SÜRÜYOR, DAYANIŞMA BÜYÜYOR, OKURLARI CUMHURİYET'İ YALNIZ BIRAKMIYOR! BASIN İLAN KURUMU'NUN CUMHURİYET'E YÖNELİK İLAN KESME CEZALARINA KARŞI OKURLARIMIZ DAYANIŞMA İLANLARI VERİYOR, BAĞIMSIZ VE GÜÇLÜ CUMHURİYET'E DESTEK OLUYOR. DAYANIŞMA İLANLARI HAKKINDA BİLGİ İÇİN AŞAĞIDAKİ İLETİŞİM BİLGİLERİNİ KULLANABİLİRSİNİZ./Archive/2021/1/14/042304996-ana.png/Archive/2021/1/14/042315371-2.png/Archive/2021/1/14/042314855-4.png/Archive/2021/1/14/042314339-3.png/Archive/2021/1/14/042313996-1.png cumhuriyet.com.tr

Sosyal medya platformu Snapchat, Trump'ın hesabınıkapatacağınıaçıkladı

Sosyal medya platformu Snapchat, Trump'ın hesabını kapatacağını açıkladı ABD Başkanı Donald Trump'ın hesabını bir süreliğine askıya alan Snapchat, hesabı kapatacağını duyurdu. 6 Ocak'taki Kongre baskınının ardından olayların sorumlusu olarak görülen Trump'a sosyal medya şirketlerinin engellemesi devam ediyor.Amerikan basınına yansıyan haberlere göre, sosyal medya platformu Snapchat, Trump'ın geçen hafta askıya alınan hesabı ile ilgili son kararı verdi.Snapchat'ten yapılan yazılı açıklamada, Trump'ın hesabının incelendiğine dikkati çekilerek, "Kamu güvenliği adına ve yanlış bilgilerin, nefret söyleminin, şiddete teşvikin yayılmasını önlemek için Trump'ın hesabını kalıcı olarak kapatmaya karar verdik." ifadesi kullanıldı.ABD'de geçen hafta Trump yanlılarının Kongreyi basmasının ardından Facebook ve Instagram başta olmak üzere birçok sosyal medya platformu, Trump'ın hesaplarına erişimi kısıtlarken, Twitter başkanın hesabını süresiz olarak askıya almıştı. AA

Koronavirüs:İngiltere'de sağlıkçalışanlarının yarısının ruh sağlığıbozuldu

İngiltere'de yapılan bir araştırmaya göre, ilk koronavirüs dalgasının ardından sağlık çalışanlarının neredeyse yarısında major depresyon, travma sonrası stres bozukluğu, alkol bağımlılığı ve anksiyete gibi sorunlar görüldü. Sağlık çalışanlarının yedide biri kendine zarar vermeyi ya da ölmeyi düşündü.Habere Gitmek için Tıklayın




Gallery

İnternet Nasıl Çalışır

Newsletter